Tehanu Kitap Bilgileri
Yazar: Ursula K. Le Guin
Tahmini Okuma Süresi: 6 sa. 7 dk.
Sayfa Sayısı: 216
Basım Tarihi: Aralık 2017
İlk Yayın Tarihi: 2004
Yayınevi: Metis Yayınları
ISBN: 9789753420938
Ülke: Türkiye
Dil: Türkçe
Format: Karton kapak
Tehanu Kitap Tanıtımı
"Yerdeniz Üçlemesi'nin son kitabı En Uzak Sahil, düşlemeyi bırakmadığım bir düş gibiydi. Ve düşlemekten uzun süre vazgeçmedim. Tehanu böyle ortaya çıktı: Ged'in kendi hayatının nasıl sona ermesi gerektiği konusunda yanıldığını ve bana Yerdeniz'in gerçekten son kitabında kılavuzluk edecek kişinin Tenar olduğunu keşfetmek çok hoş bir sürpriz oldu. Üçleme'ye eklediğim bu yeni sona, "Olsun da Geç Olsun" adını da koyabilirdim."
Tehanu Kitaptan Alıntılar
1. "Tek faziletim sevgidir."
2. "Bir kadının nerede başlayıp, nerede bittiğini kim bilebilir ki ?"
3. "Unutabilir miyim ? dedi kadının kalbi..."
4. "Söyleyecek o kadar çok şeyi var ki. Kadınların hep söyleyecek bir şeyleri vardır."
5. "Gençlik veya yaş dediğin nedir ? Ben bilmiyorum. Bazen yüz yıldır yaşıyormuşum gibi hissediyorum..."
6. "İster yabani ister akıllı olsun, en güçlü olanlar birbirlerini ilk öldürenler olmuş."
7. "“Gerçek güç, gerçek özgürlük güvende yatar, zorlamada değil.”"
8. "“Gençlik veya yaş dediğin nedir? Ben bilmiyorum. Ben yüz yıldır yaşıyormuşum gibi hissediyorum.”"
9. "İstediğin kadar bir taşı sula, taş büyümez."
10. "Gençlik veya yaş dediğin nedir? Ben bilmiyorum. Bazen yüz yıldır yaşıyormuşum gibi hissediyorum kendimi; bazen yaşamımın, duvardaki bir çatlaktan görülen, uçan bir kırlangıç gibi olduğunu hissediyorum."
11. "Farklılıkların çoğunu biz uyduruyoruz, sonra da bunlar yüzünden dert yanıyoruz."
12. "“Bizler kendi özgürlüklerimiz kadarız…”"
13. "Etrafta aşağılık insanlar var!"
14. "“Bilgelik sadece sözlerde mi?”"
15. "İnsan taklidi yap!"
Tehanu Kitap İncelemeleri
Dün başlayıp bitirdiğim Yerdeniz’in dördüncü kitabı Tehanu ile ilgili bir yorum yapmadan geçmeyeyim dedim. Üzerinde uzun saatler boyunca konuşabileceğim bu harika kitaba bayıldım öncelikle.
Birinci kitap bize Ged’i ve onun hikayesini anlatmıştı, yani büyümeyi. İkinci kitap ise Tenar ‘ı ve bir kadının büyümesini cinsellik ile bağdaştırarak bizlere sunmuştu. Üçüncü kitabı ise geçen ay okumuştum ve diğer kitaplara nazaran beni daha çok yormuştu. Belki konusunun ölüm olması ve Yerdeniz’in kralına kavuşma olaylarını içermesi yüzündendi, bilemiyorum. Ama yinede sevmiştim çünkü yazarımızın kalemi müthiş bir şekilde sizi kendine çekebiliyor.
Tenar’ın hikayesi yarım kalmıştı ve olacakları merak ediyordum açıkçası. Bu kitapda ise Tenar ve Ged’e dair kafamdaki çoğu soru işaretlerine cevap bulabildim. Özellikle Tenar’ın Therru adlı kızı kötülüklerden koruması ve kızın gizemli halleri en hoşuma giden yerlerdi. Sürükleyici bir kurguya sahip olmuş böylece. Ged çok zor bir süreçten çıkmıştı ve Tenar ile aralarında farklı bir bağ vardı. Bu bağın sayfalardaki tanımını okumak keyifliydi...
Yerdeniz’in iki kitabı kaldı ve onları okumak için şimdiden sabırsızlanıyorum. Bakalım diğer kitaplarda neler olacak?
Bu arada fantastik bir kurguyla hiç tanışmadıysanız bu seriyi tavsiye etmem. Kendinizi bu türde doyurduktan sonra daha çok seversiniz bu kitapları bence.
Bu kitapta da gene tanıdık karakterler var ki başlıca karakterimiz Ged.
Başbüyücü Ged ve genç kral Lebeanneni en son ölüm ve yaşam arasındaki ince çizgide bırakmıştık. Genç Kral Ged'i ölümün karanlık dünyasından çekip almıştı.
Bu kitaptaki diğer tanıdık karakter ise Atuan Mezarları'nın ölümsüz Rahibesi Tenar.
Tenar ; Ged tarafından karanlık dünyaya hizmet etmekten kurtarılmıştı. Herhangi bir kadın gibi bir hayat sürüyordu.
Kitapta bir diğer önemli karakter de tecavüz edilip işkenceye uğramış Therru adında küçük bir kız. Tenar Therru'yu bulup yanına alıyor ve birlikte yaşamaya başlıyorlar.
Gücünü ve sanatını kaybeden ve artık yaşamak istemeyen Ged Bilge ejderha tarafından Gont adasına getiriliyor. Yani doğduğu ve çocukluğunun geçtiği yere. Çocukluğunda ki gibi bilgisiz ve büyücülük sanatından habersiz olduğu zamanlarda ki gibi.
Tenar ; evlenip ailesine kendisini adayarak, çocukları ve kocası için senelerini harcar önce çocukları büyüyüp, yuvadan uçar, sonra kocası ölür ve Tenar boşluğa düşer.
Therru ; yaşadıklarından dolayı, korkmuş, içine kapanık, utanç içinde kimseyle iletişim kuramıyor.
Ve bu üç karakter asıl güçlerinin, ışıklarının kendi içlerinde olduğunun farkında bile değiller.
Taşıdığımız sıfatlar bizi ne kadar değerli, özel, güçlü kılar?
Kadın olarak ya da erkek daha mı az değerliyiz, daha mı az güçlü?
Güzel yada çirkin olmak sevmek için yada sevmemek için neden bir kıstas?
Henüz bildirdiğim kitap hakkında 2 dakika uykumdan feregat edip inceleme yazayım dedim... Yerdenizi üçleme olarak görmemek gerek devamını okuyup neler neler olduğu ve yeni öykülere gebe bir kitap olduğunu keşfedersiniz. Bir iki kusuru vardı. Onlara değinmeden edemem. 1-) Tenar sürekli kafası karışık ve ne yapacağını bilmeden hareket ediyor . Bu normal diyebilirsiniz... Karakter gelişimi falan filan diyebilirsiniz... Fakat şu cümle nedir "O gece ocağın taşları üzerinde yattılar ve orada,kadın Ged'e, en bilge adamın bile öğretemediği gizi öğretti." Bir feminist ve kadına değer veren bir kadın yazar olarak sormak gerekir ki Tenar hep kafası karışıkta cinsel ilişkide çok bilge biri olarak göstermek nedendir ve o kadar gereksiz bir durum ki spoiler bile diyemem bu cümleye... Bu durum konu akışı, ilerleyişi ya da o ilk kitaptan beri olan doğumla ölümle büyüme ile ince eleyip sık dokunan ayrıntılarla önem verilen bakış acısına uymuyor... Ya burada da bunu yedireyim der gibi olmuş.
2-) Aynı hikaye farklı kişiler tarafından aynı cümlelerle bir iki sayfa içinde anlatılması. Hem sıkıcı bir durum hem de ya yazarın uykusu çelmiş dedirten bir durum. Okuyucuyu da "ya az önce buda böyle anlatmıştı acaba yine o mu anlatıyor... Allah Allah başkası anlatmış tasdik eder gibi sonunuz iki cümle ekleyip yedirmek gibi olmuş..." Bu anlam kargaşasına sürüklenmesini begenmedim.
Sonuc: Konunun devam etmesi gerekiyordu. Fakat araya o kadar yıl koyarak serinin ruhunu kaybetmesi kötü olmuş....
Aslında seriyi düzenli bir şekilde okuyorum, ilk üç kitaba da mükemmeldi falan yazmışımdır. Ama bu kitap sanırım şu ana kadar ki en en en sevdiğim oldu. Aslında elimde de epey kaldı, öyle 3 günde okuyup bitirmedim ama son 50 sayfaaaa :) Hayal ettiğim her şey gerçekleşti. Allahım çok güzel yaa :) Hikayeyi anlatmak sanırım spoiler olabilir, buradan sonra yazacaklarımı kitaptan özet şeklinde olacak.
Canım Ged'im, ilk kitapta onun hayatı vardı, büyücü oluşu. İkinci kitapta Tenar(Arha) vardı, bir kadın, kadın zihni, ve bir kadının büyümesi. Üçüncü kitapta ise Enlad Prensinin büyümesi vardı. Ölüm yaşam dengesi gibi konular işlenmişti. Bu kitapta ise ana karakterler yine Ged'im ve Tenar'ım. Bunların yanına da Therru (Tehanu). Yarı ejderha yarı insan. Kalessi'nin kavminden. Başından türlü belalar geçmiş güzel Therru'm. Ged'in hiçbir büyücülük gücünün kalmaması ve yıllar sonra(25 yıl) Ged ile Tenar'ın tekrar birleşmesi. Aralarındaki o güzel sevgi. İlk üç kitapta hep erkek egemendi. Roke büyücüler okuluna sadece erkekler kabul ediliyordu, büyücü kadınlara büyücü değil de cadı deniliyordu falan filan. Ama bu kitapla yeni bir ışık doğuyor ve kurgu değişiyor. Güç bir kadına geçiyor. Tehanu! :) Şimdiye kadar serinin en sevdiğim kitabı bu oldu :) Mutlaka okuyun.
Yerdeniz serisinin 4. kitabını da sonunda bitirdim. Bitirmem zaman aldı çünkü bana göre kitap diğerleri kadar akıcı değildi. Ayrıca içinde Atuan Mezarları'nda veya En Uzak Sahil'de olduğu gibi soluksuz okuyabileceğim bir macera yoktu. Kitap sanki yerdenizden farklı ama yine de ona bağlı, fantastik yanı yok denecek kadar az olan bir kitap. Fantastik yanı az olsa da Yazarın düşüncelerini, anlatmak istediklerini sevdiğimden, içindeki olayın nereye bağlanacağını merak ettirdiğinden okumaya devam etmemi sağladı.
Atuan Mezarları'nda ismi Tenar olan bir kız vardı. Onu En uzak Sahil kitabında göremedik ama bu kitapta Tenar kendini tekrar gösterdi. Fakat bu sefer farklı bir adla ve kendini arayan bir kadın olarak. Tehanu, bir kadının ve erkeğin kendi değerlerini bulmalarını anlatıyor. Kadın ve erkek olmak nelere bağlı? Cinsiyete verilen değerler nereden geliyor? gibi ve bunlara benzer sorular sorduruyor.
Tenar ve Çevik Atmaca'nın yarım kalan hikayesi bu kitapta tamamlanıyor galiba. Sonu kesin olmamakla birlikte güzel bir yola doğru gidiliyor. Bu hikayede onlara eşlik eden bir kız çocuğu da bulunuyor. İsmi Therru. Yüzünün yarısı yanmış bir kız çocuğu. Aslında hikayenin en önemli kişisi.
Bu üçlü, diğer kitaplara göre bambaşka bir olayın içindeler. Büyü yok, deniz yok, rüzgar yok, adalarda geçen koşuşturmalı maceralar yok, ejderhalar da yok ama bağlantısı var ve bu bağlantı kitabın ana konusunu oluşturuyor.
Koşuşturmasız bir kendini arama yolculuğu bekliyor bizi