Tüm kitapları ücretsiz okuyabilir veya indirebilirsiniz! Ayrıca son kitabımız İlahi Rezonans artık raflarda! İncelemek için:

Zavallı Necdet - Safvet Nezihi | Detaylı Ücretsiz Kitap İncelemesi

Zavallı Necdet Kitap Bilgileri


Yazar: Safvet Nezihi
Tahmini Okuma Süresi: 5 sa. 40 dk.
Sayfa Sayısı: 200
Basım Tarihi: Nisan 2021
İlk Yayın Tarihi: 1902
Yayınevi: Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
ISBN: 9786254053511
Ülke: Türkiye
Dil: Türkçe
Format: Karton kapak


Zavallı Necdet Kitap Tanıtımı


Necdet Feridun eğitimli, yakışıklı, çapkınlığıyla meşhur bir gençtir. Ancak hiç ummadığı bir zamanda altın bukleleriyle onu büyüleyen Meliha ile tanışınca gerçek aşkla yüz yüze gelecek, önceleri aşkına karşılık bulamayarak çektiği ıstıraba daha sonra en yakın arkadaşının karısı olan Meliha’nın da onu sevdiğini öğrenmesiyle yenileri eklenecektir. Zavallı Necdet 1902’de İkdam gazetesinde tefrika edildikten sonra 1920’de yapılan üçüncü baskısında on dört bin rakamına ulaşmış, dönemin en çok okunan eserlerinden biri olmuştur.




Zavallı Necdet Kitaptan Alıntılar


1. "“Aşkın, insanı şair edebileceğine inanmaz mısın? “"




2. "“Fakat doğru kalpler pek az aldanır…”"




3. "“Hepimiz, doğduğumuz andan itibaren ölüyoruz. Yaşamak, o yüzden bu kadar önemli…”"




4. "Aklım, bedenim, bütün varlığım rahatsız..."




5. "Rica ederim. Beni kendi hâlime bırakınız!"




6. "~


...





.

~"




7. "Ah, anlatamıyorum, anlatamıyorum; kalbimin ince bir damarının koptuğunu, ruhumun bir hüzün örtüsüne büründüğünü açıklayamıyorum ki…"




8. "Aşkın insanı şair edebileceğine inanmaz mısınız?"




9. "Hepimiz doğduğumuz andan itibaren ölüyoruz. Yaşamak o yüzden bu kadar önemli…"




10. "Doğru kalpler nadiren aldanır."




11. "Şiir kusursuz güzelliktir. Kusursuz güzellik ise aşkı çağırıştırır."




12. "Kederli ve ümitsiz. Halimi anlatmak için bu kelimelerin ifade ettiği manalar yetmez."




13. "Kadınlık gururunu onurunu bana ayaklar altına aldırıyorsun! Seni çıldırasıya seviyorum. Hayatımı senin uğruna feda etmek istiyorum…"




14. "Şu vicdan azabı yok mu? İnsana en müthiş israflardan, en korkunç işkencelerden daha acı eziyet veriyor."




15. "Ah anlatamıyorum ,anlatamıyorum; kalbimin ince bir damarının koptugunu ruhumun bir hüzün örtüsüne büründüğünü açıklayamıyorum."





Zavallı Necdet Kitap İncelemeleri


Saffet Nezihi’nin Zavallı Necdet romanı, toplumsal baskıların ve kaderin gölgesinde şekillenen trajik bir aşk hikâyesidir. Genç ve saf bir aşık olan Necdet, sevdiği kadın Meliha’ya olan tutkusuyla hayata bağlanırken, dönemin geleneksel yapısı ve aile otoritesi bu aşkı bir trajediye dönüştürür. Necdet’in aşkına olan bağlılığı ve çaresizliği, onun ruhsal çöküşünü hızlandırırken, Meliha’nın ailesinin dayattığı zoraki evlilik bireysel mutluluğun toplumsal değerler karşısında nasıl ezildiğini gözler önüne serer. Sade ve melodram yüklü bir dille kaleme alınan bu eser, idealize edilmiş karakterleri ve yoğun duygusal betimlemeleriyle, okuyucuyu bir taraftan aşkın masumiyetine hayran bırakırken diğer taraftan çaresizliğin acımasız gerçekliğiyle yüzleştirir.

Eserin Eleştirisi
Aşk ve duygusal temaların etkileyici bir şekilde işlenmesi.Dönemin toplumsal yapısını yansıtarak bireysel özgürlüğün sınırlanmasını eleştirmesi.
Sade ve akıcı bir dil kullanılması, geniş bir okuyucu kitlesine hitap etmesini sağlamıştır.
Olay örgüsündeki melodramatik yoğunluk, eserin gerçekçiliğini zayıflatmıştır.
Karakterlerin fazlasıyla idealize edilmiş olması, okuyucunun bazı durumlarda gerçekçilikten uzaklaşmasına neden olur.
Trajediye yapılan yoğun vurgu, hikâyeyi tekdüze bir duygu durumuna indirger.




Necdet Feridun & yan köşkte yaşayan güzeller güzeli Meliha'nın sevip de kavuşamayanlar temalı hikayesini anlatıyor bu eser. Yazıldığı dönemde en çok satanlardan biri olmuş, defalarca baskısı yapılmış kitaplardan aynı zamanda.

Türk Edebiyatı eserlerini, yazım dilini & benzer hikayelerini seviyorsanız aynı tadı bu kitapta da bulabilirsiniz fakat öncelikli öneri listemde değil, bunu da belirtmeliyim.

Necdet çapkın, ele avuca sığmayan & yakışıklı bir genç olarak anlatılıyor ilk kısımlardan itibaren ama bu özelliklerini sadece kısa betimlemelerden anlıyoruz & bana göre hızlı geçilmiş kısımlardan oluşuyor. Kitabın devamındaysa çok fazla Necdet'in üstüne oturan özellikler olarak değerlendiremedim bunları & inandırıcı bulamadım. Benzer bir konuyu barındıran karakterlerin yaptıklarını hatırlayarak boşluk doldurarak ilerledim hatta.

Kitabın 50'li sayfalarından itibarense mektuplara geçiş yapılıyor ki kitabın zirve yaptığı bölümü -aynı zamanda sonunun da nasıl bittiğine dair doğrudan detayların olduğu içeriğe sahip olduğu da düşünülürse - okurken fazlasıyla hevesimin kaçtığını belirtmeliyim.

Yukarıda bahsettiğim kısımlardan: hızlı geçilen karakter özelliklerini, sabit bir sayfa sayısında tutulmak istenildiği için eksiltilerek yazıldığını & sürprizbozan köşelerin olmasını da bir gazetede düzenli yayınlandığı için "arkası yarın" şeklinde sürükleyiciliğini korumak adına yapıldığını düşünüyorum.

İyi okumalar -.-




Yine edebîyatimizda gerektiği ilgiyi alamamış bir yazar, Saffet Nezihi. Asıl adı Ömer Lütfi. Servet-i Fünun döneminde yazılmış bu kitap dönem şartlarına uygun bir biçimde melankoli içeriyor. Bir aşk var ama nasıl bir aşk bu! Insanı yiyip bitirecek cinsten. Aşk-ı Memnu gibi bir olay var diyebilirim. Daha fazla spoi vermeden biraz da yazar hakkında bilgi vereyim. Asıl adı Ömer Lûtfî olan Safvet Nezihi 1871'de İstanbul'da doğar. Babası, Sofyalı Kubat Oğulları ailesinden Binbaşı Şevki Efendi'dir. Türk Dili ve Edebiyatı Ansiklopedisi'nde belirtildiği üzere Galatasaray Lisesi'nden mezun olunca bir süre Kapalıçarşı'da baba mesleği olan kuyumculuk ile uğraşır .19 Manastır ve Adana'da İdadi Müdürlüklerinde bulunduktan sonra tekrar İstanbul'a döner. 1909'da Avrupa'ya gider. İlk evliliğini burada yapan Nezihi, sonrasında ikinci evliliğini Türkiye'de yapar. Karısının ve kızının ölümünden çok etkilenen yazar teselliyi matbuat hayatına yönelmekte bulur. 1899'da Musavver Fen ve Edep mecmuasını çıkarır. 1908'den önce İkdam, Servet-i Fünûn, Malûmat gibi gazete ve dergilerde yayımlanan makale, roman ve hikâyeleri sayesinde "Safvet Nezihi" adıyla tanınmaya başlar.1908'den sonra ise Resimli Kitap dergisinde yazar. İlerleyen yaşı ve yarı kötürüm oluşu sebebiyle ömrünün son dönemini Bakırköy Hastanesi'nde geçirir. 1939'da bu hastanede vefat eden Safvet Nezihi'nin mezarı Bakırköy'de yakın arkadaşı Cenâb Şehabettin'in yanındadır.
kaynak:




Edebiyatın kıyıda köşede kalmış, çok bilinmeyen yazarlarını okumasını çok seviyorum. Saffet Nezihi de benim için öyle oldu. Ve bu yazarı tanımama vesile olan İş Bankası Kültür Yayınlarını da es geçmemek gerek. Kıymetli bir kitap okumama vesile olduğu için teşekkür ederim, kıymetli bir aşk hikayesi okudum. Bence Türk Edebiyatı'nın en güzel aşk romanları arasında hatta ilk 10'da diyebilirim. Kitabı okumadan önce bazı kişilerin yaptığı incelemeleri okuma talihsizliğinde bulundum. Sağ olsunlar inceleme adı altında kitabın gidişatını, sonunda ne olacağını yazmışlardı. Buraya kadar okuyorsanız eğer, yazdıklarımda hiçbir ayrıntıya yer vermeyeceğimin sözünü verebilirim. :)
Ben bu hikayede herkesten farklı olarak sadece Meliha'ya kızmıyorum, kızamıyorum. Necdet'e de kızıyorum. Adı ne kadar "Zavallı Necdet" olsa da ona daha çok acısak da onun da hataları var. Zaten aşk da "bazı durumlarda" hata yapmak değil midir? Yapmasak keşke tabii orası ayrı. Bu güzel kitap tekrar okuyacağım kitaplar arasında yerini aldı.
Bir de, gerçekten doğru insan olduğunu düşünüyorsak birilerinin ve seviyorsak,seviliyorsak (bu önemli ayrıntı bence, sevilmek) bırakmayalım. 21.yyda bu yazdığımın kıymetini bile kişi sayısı oldukça az olsa da:) Çünkü iş işten geçtikten sonra pek de önemi kalmıyor, ne yazık ki:)




Saffet Nezihi'nin "evladım gibi" dediği kitabı. Bunun sebebi hem ilk kitabı olması hem de çok sevmesi. Hakkı da var diye düşünüyorum. Çünkü ilk kitaba göre çok akıcı ve sürükleyici bir roman. İsmiyle kitabın uyumunu çok sevdim. Türk edebiyatı okumayı gözümde büyütmüşüm. Dili çok akıcı yazarlarımız da varmış.
Zavallı Necdet'ten de anladığımız üzere başrolümüz Necdet. Bir adam bu kadar mı kederini güzel yansıtır diye okudum hep. Necdet kendince umursamaz, kızlarla ilgilenmez biriyken bir gün karşı komşusunun kızı Meliha'ya tutulur. Ailesi ilgisinden habersiz isteyelim diye düşünür ama Necdet gururlu ve biraz da o beni istesin havasında olduğu için kabul etmez. Fakat sonra (burası spoiler olabilir ama çok küçük.) Kızın abisi ile kendi kız kardeşi evlenir, akraba oldukları yetmez gibi kızda başkası ile evlenir ve sürekli aynı ortamda bulunmak zorunda kalırlar. Yetmez gibi bir Dr Necdet'e deli gibi aşık kuzeni gelir. İşler iyice karışır. Mutlu son olsa akılda bu kadar kalmazdı o yüzden iyi ki böyle hüzün dolu bir son çizilmiş kitaba. İçimde yara olarak kalacak çok şey var.
Necdet'in üzüntüsünü, arkadaşına sadık kalmaya çalışmasını, aşkını, dirayetini güzel yansıtmış yazar. Bakalım Necdet neler yapacak? Bu çaresiz aşkın içinde neler olacak? Acaba kız da Necdet'i sevecek mi yoksa aşk acımız platonik mi? Mutlaka okumanızı tavsiye ederim.



Tüm kitapları ücretsiz okuyabilir veya indirebilirsiniz! Ayrıca son kitabımız İlahi Rezonans artık raflarda! İncelemek için: