Tüm kitapları ücretsiz okuyabilir veya indirebilirsiniz! Ayrıca son kitabımız İlahi Rezonans artık raflarda! İncelemek için:

Zaman Makinesi - H. G. Wells | Detaylı Ücretsiz Kitap İncelemesi

Zaman Makinesi Kitap Bilgileri


Yazar: H. G. Wells
Tahmini Okuma Süresi: 2 sa. 57 dk.
Sayfa Sayısı: 104
Basım Tarihi: Mart 2024
İlk Yayın Tarihi: 1895
Yayınevi: Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
Orijinal Dil: İngilizce
ISBN: 9786052952528
Ülke: Türkiye
Dil: Türkçe
Format: Karton kapak


Zaman Makinesi Kitap Tanıtımı


Victoria dönemi Londra’sında yaşayan bir bilim insanı zamanda yolculuk yapmak üzere icat ettiği makineyle geleceğin İngiltere’sini ziyaret eder. Sekiz Yüz İki Bin Yedi Yüz Bir yılında yaşadığı macerayı bir dost meclisinde anlatır. Geleceğin dünyası ayrıcalıklı insanların; güzel, narin ve tembel Eloi’ların rahat ve kaygısız bir yaşam sürdükleri bir yerdir. Ancak Zaman Gezgini bu macera sırasında çok geçmeden yeraltı dünyasına ait hortlaksı Morlock’ları da keşfetmiştir. Wells, Victoria dönemi İngiltere’sinde varsıllarla yoksullar arasında giderek büyüyen uçuruma yönelik keskin eleştirisinde, tarihin ve gelişmenin anlamını sorgular. Toplumsal adaletsizliğin sürüp gitmesi halinde yol açabileceği felaketlere dair uyarıda bulunur. 1895’te yayımlanan Zaman Makinesi, bilimkurgu edebiyatının köşe taşlarından biri olarak, kuşaklar boyu yazarları etkiledi. 21. yüzyılda yaklaşan çevre felaketlerine ve gezegenimizin yazgısına ilişkin kaygılara dair bir öngörü barındıran eskatolojik boyutuyla güncelliğini bugün de koruyor.



HERBERT GEORGE WELLS (1866-1946): İngiliz yazar, gazeteci, sosyolog ve tarihçi Wells, en çok The Time Machine (1895; Zaman Makinesi), The Island of Doctor Moreau (1896; Doktor Moreau’nun Adası), The Invisible Man (1897; Görünmez Adam) ve The War of the Worlds (1898; Dünyalar Savaşı) adlı bilimkurgu romanlarıyla tanınır. Ancak edebiyatın yanı sıra tarih ve politika alanlarında da kalem oynatmış verimli bir yazardır.1930’ların başlarında mizaha yönelen Wells, Love and Mr. Levisham (1900; Aşk ve Bay Levisham), Kipps: The Story of a Simple Soul (1905; Kipps: Basit Bir Kişinin Öyküsü) ve The History of Mr. Polly (1910; Bay Polly’nin Tarihi) adlı romanlarında alt-orta sınıftan kişilerin beklentilerini ve düş kırıklıklarını işledi.



Diğer önemli yapıtları arasında The Outline of History (1920; Tarihin Ana Çizgileri), The Work, Wealth and Happiness of Mankind (1932; İnsanlığın Emeği, Refahı ve Mutluluğu ) ve The Shape of Things to Come (1933; Olayların Alacağı Biçim) sayılabilir.




Zaman Makinesi Kitaptan Alıntılar


1. "Sabır, dedim kendi kendime."




2. "“Değişim ve değişime gereksinimin olmadığı yer de akıl da yoktur.”"




3. "“Yabancı bir dünyanın ortasında çırılçıplak hissediyordum kendimi.„"




4. "Bana yoldaşlık edecek birisi olsaydı, her şey farklı olurdu fakat fena hâlde yalnızdım."




5. "Yabancı bir dünyanın ortasında çırılçıplak hissediyordum kendimi..."




6. "Değişimin ve değişme gereksinimin olmadığı yerde akıl da yoktur."




7. ""Yabancı bir dünyanın ortasında çırılçıplak hissediyordum kendimi.""




8. "“... çünkü erkeğin gücü ile kadının uysallığı, aile kurumu ve kadın ve erkek mesleklerinin farklılığı, bedensel güç çağının baskıcı zorunluluklarından başka bir şey değildir.„"




9. "yıldızlara bakmak bana kendi dertlerimi ve karasal yaşamın tüm tehlikelerini birden unutturdu"




10. "Belki de tepesinde kanat çırpan bir atmacanın üstüne çullanacağını bilen bir kuş kendini havada nasıl hissederse ben de kendimi öyle hissediyorum."




11. "“Değişimin ve değişime gereksinimin olmadığı yerde akıl da yoktur. Yalnızca çok çeşitli ihtiyaçları ve tehlikeleri karşılamak zorunda olan hayvanlar zekâdan paylarını alırlar.”"




12. "Yollarını öğren, izle, bu dünyayla yüzleş. Anlamına dair acele tahminlerden kaçın, sonunda her şeyi çözen ipuçlarını bulacaksın."




13. "içimdeki bir duygu, , beni indiğim noktanın birkaç mil çevresiyle sınırlı bir dairenin içine hapsetmişti."




14. "“Alışkanlık ve içgüdü çaresiz kalmadıkça doğa zekâya asla başvurmaz.”"




15. "Değişimin ve değişime gereksinimin olmadığı yerde akıl da yoktur."





Zaman Makinesi Kitap İncelemeleri


H.G. Wells in Zaman Makinesi, bilimkurgu edebiyatının temel taşlarından biri olarak kabul edilse de, benim için beklediğim kadar sürükleyici bir okuma deneyimi sunmadı. Kitabın konusu ilk bakışta oldukça ilgi çekici bir bilim adamı icat ettiği zaman makinesiyle geleceğe yolculuk eder ve insanlığın çok uzak bir gelecekteki halini gözlemler. Ancak bu güçlü fikir benim açımdan yavaş ilerleyen bir anlatımla birleşince okuma süreci zaman zaman sıkıcı hale geldi.

Kitabın başlarında, zaman yolcusunun arkadaşlarıyla yaptığı teorik tartışmalar, bilimsel bakış açısını vermesi açısından önemli olabilir ama tempo açısından oldukça durağan. Zaman makinesiyle ilk yolculuk başladığında heyecan biraz artsa da özellikle Eloi ve Morlock adlı iki farklı insan türüyle karşılaştığı bölümlerden sonra tekrar bir monotonluk hissi oluştu. Bu bölümler, insanlığın evrimi üzerine derin fikirler barındırıyor olsa da, olay örgüsü açısından daha fazla hareket ve gerilim bekliyordum.

Wells in toplumsal sınıflar endüstri sonrası toplum ve geleceğin insanı üzerine getirdiği eleştiriler edebi açıdan kıymetli olsa da romanın bu fikirleri aktarırken biraz fazla durağan kaldığını düşünüyorum. Özellikle günümüz okurları için daha hızlı ilerleyen ve karakter derinliği sunan anlatılara alışık olanlar için tempo oldukça düşük gelebilir.

Genel olarak Zaman Makinesi fikirsel olarak ilginç ama anlatımı açısından zayıf kalan bir klasik. Bilimkurgu türünün tarihsel gelişimini görmek isteyenler için önemli olabilir ama sürükleyici bir hikaye arayanlar için beklentiyi karşılamayabilir. Ben bu yüzden kitaba 5/10 puan veriyorum.




"Değişimin ve değişime gereksinimin olmadığı yerde akıl da yoktur."

Güzel bir şey daha öğrendim: Ben Bilim Kurgu kitap okumayı seviyorum!

Yazarımız Zaman Makinesi kitabını 1895 yılında yazmış. Kitap, Bilim Kurgu türünün ilk örneklerinden kabul ediliyor. Yazar gelecekteki dünyada tahmin ettiğim gibi uzaylılar, galaksilerden değilde sanki ilk insanları anlatıyor.

Zaman Yolcusunun, zaman makinesini icat ettikten sonra bir grup bilim adamı, gazeteciye ve bize kitabı anlatan kişiye yaşadığı ilk zaman yolculuğunu anlatıyor.

Sekiz yüz iki bin yedi yüz bir yılına giden Zaman Yolcusu burada iki halk ile tanışır. Zaman makinesini kaybeder. Yeryüzünde her şeyden bir haber yaşayan Eloi'ler zenginliği temsil ederken, yeraltında kötü bir hayata mahkum edilmiş olan Morlock'lar ise fakirliğin temsilcileridirler. Yazar, bize geleceğin insanlığa ne kadar acımasız davranabileceğini çok çarpıcı bir şekilde anlatıyor. Son yolculuğunda hangi yıla gitti ve neler yaşadı tamamen biz ouyuculara bırakıyor.

Kitabın ilk konularının Fizik ve Matematik ile ilgili olması beni çok mutlu etti. Ayrıca 19. yüzyılda kitabın yazılmasından dolayı yazarın hayal gücüne hayran oldum.

Hepimizin bir gelecek hayali vardır. Benim hayalime pek benzemese de yazarın geleceğini beğendim. Keyifli okumalar dilerim.




Yazar insanlığın gidişatına hiç de iyimser bakmadığını, durmadan büyüyen uygarlığın önünde sonunda yaratıcılarının üstüne yıkılıp onları yok edeceğini vurgulayıp insanlığın çürüyüp yok olmasından bahsedip bir mesaj veriyor okuyucuya.
İnsanoğlu rahatı ve kolayı seçmiyor mu hep?
Zenginlerin serveti ve konforu, emekçilerinde hayatı ve işi güven altında olsun yeterli gözüyle bakılıyor.

Toplumsal mesajların da vurgulandığı güzel bir bilimkurgu romanı, mesela şu paragraf ve bunun gibi 3-4 tane daha;
“Nüfusun dengeli ve verimli olduğu bir yerde çok fazla çocuk doğurmak devlete iyilikten çok kötülük olur: şiddetin Ender görüldüğü ve çocukların güvende olduğu bir yerde verimli bir aileye daha az gerek vardır -aslında hiç gerek yoktur- ve cinsiyetlerin çocuklarının gereksinimleri konusunda uzmanlaşmaları ortadan kalkar.”

“İnsanın insan etine karşı önyargısı köklü bir önyargı değil. İşte insanın insanlıktan çıkmış bu evlatları da! Konuya bilimsel bir yaklaşımla bakmaya çalışıyordum.Ne de olsa, üç dört bin yıl önceki yamyam atalarımız kadar insan olmadıkları gibi, insanlıktan çok daha fazla uzaklaşmışlardı.Ve gelinen bu noktayı bir eziyet olarak görecek akıl çoktan yitip gitmişti.”

Öyle bir distopta ki Sekiz yüz iki bin yedi yüz bir yıl sonrası insanlığın çürümesi bedenen ve zihnen Evrilip adeta sığır gibi olmasını git gide herkesin birbirine benzeyip merhametsizleştiğini çok güzel anlatmış yazar.




Kitap Adı :


Kitabın Orjinal Adı : The Time Machine
Yazar:


Tür : Bilimkurgu klasikleri
Sayfa Sayısı : 144
Yayınevi: İthaki yayınları

Zaman Makinesi, 1895’ten beri bilimkurgunun önde gelen eserlerinden biri oldu. Hem geleceği hayal etmek hem de bilim insanının karakterini göstermek adına derin saptamalarda bulunan, politik göndermelerle yüklü bu distopya, hâlâ gerçekleştiremediğimiz bir fantezinin peşinden yıllardır sürüklüyor bizi.

Wells’in Zaman Makinesi’ni yazarken, “yaratıcılık düzeyinde de olsa, kendi ölümünün ötesine geçmeyi” öğrendiğini iddia ediyor. Zamana karşı bir makinenin, ölümlülüğe karşı bir yaşamın hikâyesi bu. Wells’in en büyük üç romanından biri olan Zaman Makinesi’ni okurken, hepimiz bir Zaman Yolcusu’yuz!

Zaman Makinesi (özgün adıyla The Time Machine), Aynı ada sahip iki filme de uyarlanmıştır. Kitap zaman makinesinin kullanıldığı ilk eserlerden biri olduğu için bilimkurgu edebiyatı için oldukça önemlidir. İlk televizyon uyarlaması BBC tarafından,1950'lerde yapılmış,daha sonra 1960'ta yönetmen George Pal tarafından sinemaya uyarlanmıştır. 2002'de yazarın torunu yönetmen Simon Wells bu filmin yeniden çevrimini çekmiştir.
Bilimkurgu türünde kitap severler için tavsiye ederim. Farklı bir eser. 100 yıl önce yazılan eserde zamanda yolculuğa çıkmak isteyenlere kolay gelsin




Yazar 1860larda gelip 1940larda gidiyor bu dünyadan. Yaşadığı dönem oldukça çarpıcı.

Zaman makinesi ile çok çok uzak bir geleceğe giden zaman yolcusu kitabın baş kahramanı. Kitapta zaman yolcusu da dahil, kitabın yazıldığı günde yaşayan hiç kimsenin isminin verilmemesini de önemli görüyorum. Hepsi iştigal ettikleri mesleklerle anılıyor. Fakat gelecekte tanışılan bazı insanların ve grupların isimleri var.

İzleyebildiğimiz kadar dönem, dünya tarihinin belki son 20 bin yıllık dönemidir ve bu dönemde de insanoğlu genellikle hep daha konforlu bir hayata doğru evrilen bir yaşam düzenine sahiptir. Peki 800 000 yıl sonrasına gidilse ya da milyon yıl sonrasına gidilse ne görülür? Hep uçan arabalar, daha büyük konfora erişmiş insanoğlu ve çok daha ileri seviye teknolojik aletler hayal ediyoruz değil mi? Fakat eser bize şunu düşündürüyor: yazıldığı dönemi bırakalım da 2021den bakıldığında dahi teknolojik aletlere teslimiyetin insan zekasını nasıl küçülttüğü ortada iken gelecekten dahiyane şeyler beklemek mümkün müdür? Hiç çok 'gelişerek' kendi sonunu hazırlayabilir mi insanoğlu? Konfor, güvenlik ve refah için geliştirilen onca teknolojik yenilik ve toplumsal-siyasal düzen, bizi doğamızdan uzaklaştırıp sadece belli bir alanda yeterli olabilen güdük insanlar haline getirebilir mi?

Bu ve benzeri sorulari yüz yıl önce sorabilen Wells'e kim haksız imiş diyebilir?

İçinde yer yer döneminin diğer bilim kurgu eserlerinin de eleştirildiği, çağına göre yenilikçi, Zamyatin ve Le Guin'e uzanan ütopik distopta kurguculuğunun öncüsü olabilmiş, kıymetli bir eser.



Tüm kitapları ücretsiz okuyabilir veya indirebilirsiniz! Ayrıca son kitabımız İlahi Rezonans artık raflarda! İncelemek için: