Yukarı Mahalle Kitap Bilgileri
Yazar: John Steinbeck
Tahmini Okuma Süresi: 5 sa. 26 dk.
Sayfa Sayısı: 192
Basım Tarihi: Ocak 2018
Yayınevi: Sel Yayıncılık
Orijinal Dil: İngilizce
ISBN: 9789755709079
Ülke: Türkiye
Dil: Türkçe
Format: Karton kapak
Yukarı Mahalle Kitap Tanıtımı
Birinci Dünya Savaşı ve Büyük Buhran yıllarının boğucu atmosferinde yerleşik kalıpların dışına taşanların, gelecek kaygısı taşımayan ama bugünü de sonuna kadar yaşayanların, sistemin dışında kalmakta direnenlerin, beş parasız aylak takımının hikayesi Yukarı Mahalle.
Sıra dışı ilişkileri, tuhaf alışkanlıkları, durduk yere çıkan kavgaları, renkli karakterleri ve hatta köpekleriyle dostluğun, dayanışmanın, fedakârlığın ama illa ki neşenin kol gezdiği bu sokaklarda yoksulluk bir üzüntü, işsizlik bir yoksunluk olmaktan çıkıyor.
Küçük insanların hikayelerinden dev yapıtlar yaratan dünya edebiyatının usta kalemi John Steinbeck’in Tatlı Perşembe ve Sardalye Sokağı’yla oluşturduğu üçleme Yukarı Mahalle’yle tamamlanıyor.
Yukarı Mahalle Kitaptan Alıntılar
1. ""Temiz bir vicdandan daha rahat bir yastık var mıdır?""
2. "Birçok tarihlerin de yazdığı gibi, en büyük iyilikleri yapacak güçte ruhlar, en büyük kötülükleri de yapabilirler."
3. "Gözlerinde ne küçücük bir arzu ışığı, ne sıkıntı, ne sevinç, ne de herhangi bir anlama gelen bir belirti görülebilirdi."
4. "Sesinde sahte bir hüzün vardı."
5. "Yüreklerine çöken ayrılık acısı katlanılmaz derecedeydi."
6. "Temiz bir vicdandan daha rahat bir yastık var mıdır?"
7. "Temiz bir vicdandan daha rahat bir yastık var mıdır..?"
8. "—Hayat senin keyfine göre akmaz ki."
9. "Tanrı, en amansız düşmanlarına bile iyilik et der, diye söyleniyordu."
10. "Neler ummuştuk, diye mırıldandı. Ne hayaller kurmuştuk."
11. "Aşk iyi şeydir,"
12. "herkes verdiği sözü tutsaydı, dünya cennet olurdu."
13. "—Kendi kendine şarkı söyleyip dans ediyor. Çocuk gibi, hiçbir şeyi ciddiye aldığı yok."
14. "Yaklaşan ölümün soğuk maskesi, kimseyi aldatmaz."
15. "Hayır, ölmek üzere olan bir insan, belki sevilebilir, nefret edilebilir, acınabilir ama öldü mü; karışık, çapraşık bir törenin bir numaralı süsünü teşkil eder."
Yukarı Mahalle Kitap İncelemeleri
Yoksulluk,
Yoksunluk mudur?
Mum sivri uçlu alevini gökyüzüne çevirmişti, tıpkı tanrısallığa ulaşma yolunda kendini tüketen bir sanatçı gibi…s.46
Mum alevinin ucundaki sivriliğiyle sanatçılık kaleminin mürekkebini biriktiren yazar, dostluğu, fedakarlığı, dayanışmayı renkli karakterleriyle anlatıyor. Üçlüme olarak kaleme aldığı serinin ilk kitabı yukarı mahalle atmosferiyle Steinbeck uslübüyla sizi de mahalle “paisano”larından birisine dönüştürecektir.
Yoksulluğun içinde yaşamak, yoksunluğa itecek bir mefhum mu?, yazar kurduğu evrende, Birinci Dünya Savaşı ve Büyük Buhran yıllarının sonrasında yukarı mahallede bir araya getirdiği karakterlerle cevaplıyor.
Kalemindeki mumun ısısıyla içinizi ısıtacak, kurduğu cümlelerle sıcaklık katacak roman,
Birinci Dünya Savaşı sonrası eve dönen aylak ve beş parasız Danny ,Pilon, Pablo ve Jesus marianın mahalledeki arkadaşlarıyla başlarına gelen Olaylar silsilesine sonrasında eklenen karakter de dahil çok iyi yazılmış, mahalle zihninizde sıcacık bir düşünce dünyasına dönüşüyor. Danny karakterine hayran olmamak elde değil, çok özenle karakteri oluşturduğu o kadar belli ki yazar, Danny sizinde dostunuz olacaktır.
Mülkiyet kavramına da dokunuyor kitabında, sokak hayvanlarına da John SteinBeck okuduğum her kitabının iklimi ,doğası ben bu dünyayı güzelliğin oluşması için geldim. İnsani olan Her şey benim kalemimde mevcut dedirtiyor.
Kitap üçlümeden oluşuyor;
Serinin diğer kitaplarını da mahalleyi her özlediğimde okuyacağım.
Keyifli okumalar herkese…
Yukarı Mahalle ~ John Steinbeck
Merhaba, yine bir Steinbeck romanı ile geldim. Beni bilenler bilir yazarın kitaplarını okumayı çok seviyorum. Hatta en en sevdiğim kitabı Cennetin Doğusu olmuştu. Şimdi gelelim Yukarı Mahalle’ye Yukarı Mahalle Steinbeck’in yazdığı üçlemenin ilk kitabı ve aynı zamanda ününü kazandığı ilk realist kısa romanı.
Birinci Dünya Savaşı ve Büyük Buhran yıllarının boğucu atmosferinde yerleşik kalıpların dışına taşanların, gelecek kaygısı taşımayan ve bugünü de sonuna kadar yaşayanların, sistemin dışında kalmakta direnenlerin yani beş parasız aylak takımının hikayesi.
Alışık olduğumuz ilişkiler yok bu kitapta, aksine sıra dışı ilişkiler, tuhaf alışkanlıklar var. Durduk yere çıkan kavgaları var ama her şeye rağmen renkli karakterleri, dostlukları, dayanışmaları ve fedakarlıkları var.
Steinbeck küçük insanların hikayelerinden dokunaklı bir dünya yaratmış. Bu seri üç kitap şeklinde, sıralamayı aşağıya bırakıyorum;
* Yukarı Mahalle
* Sardalye Sokağı
* Tatlı Perşembe
Yazarla henüz tanışmadıysanız “İnci” kitabı ile başlamanızı naçizane tavsiye ederim. Daha sonrasında diğer kitapları gelebilir. Ben yazarın kalemini çok severek okuyorum ve okumaya devam edeceğim.
Sizin en sevdiğiniz Steinbeck romanı hangisi? Yorumlara bekliyorum
Kitapla kalın,
Sevgiler
.
.
“Hayat böyledir işte, senin planlarına asla uymaz, kendi bildiğini okur.”
Danny'nin, Danny'nin dostlarının ve Danny'nin evinin öyküsü bu. Üçünün nasıl tek bir şey olup çıktığının öyküsü; öyle ki, Yukarı Mahalle'de Danny'nin evi dediğinizde, budanmamış, kadim bir Kastilya gülünün gölgesinde kalan, eskimiş beyaz ba- danası kabuk kabuk kalkan, ahşap yapıyı kastetmezsiniz. Hayır, Danny'nin evi dediğinizde, erkeklerin oluşturduğu, etrafa tatlılık ve neşe, insan sevgisi, sonunda da mistik bir keder yayan bir birimden söz ettiğiniz anlaşılır. Çünkü Danny'nin evi Kral Arthur'un Yuvarlak Masası'ndan çok farklı değildir, Danny'nin dostları da bu masanın şövalyelerinden pek farklı sayılmaz. İşte bu kitap, bu grubun nasıl var olduğunun, nasıl serpilip geliş- tiğinin, güzelim ve bilge bir örgüte dönüştüğünün hikâyesi. Danny'nin dostlarının serüvenleriyle, yaptıkları iyiliklerle, dü- şünceleri ve çabalarıyla ilintili bir öykü. Ve sonunda, tılsımın nasıl kaybolduğunu ve grubun nasıl dağılıp gittiğini anlatıyor.
Hikâye Monterey'de, California sahilindeki şu eski kentte Yukarı Mahalle'de geçiyor. Danny ve dostları Pilon, Pablo, Jesus Maria, Koca Joe, Korsan, Johnny Pom-pom ve Tito Ralph'ın hikayesi.
Ben Steinbeck'in kalemini çok severim zaten (16 yaşımdan beri okuduğum nadir yazarlardandır kendileri). Yukarı Mahalle'yi yıllarrrrrrrr sonra okumak beni o gençliğime, gözü pek, aşka inanan, dostluğa bağlı zamanlarıma götürdü. İyiki okumuşum diyorum. Ve evet bazı kitaplar hayatımızın belli başlı dönemlerinde kesinlikle tekrar ele alınmalı, okunmalı, analiz edilmeli...
Eğlenceli anlatımı ve sürükleyici kurgusu ile John Steinbeck'in ticari başarı kazanan ilk önemli eserini büyük bir zevkle okudum.
Danny, Kaliforniya'ya gelip yerleşen İspanyol, Kızılderili, Meksikalı karışımı bir paisanodur. Yukarı Mahalle adlı yerde doğup büyümüş ve günlerini hovardalıkla geçiren arkadaşları ile takılmaktadır. Bir gün üç kafadar askere yazılırlar ve askerden dönüşte Danny'nin bir anda büyükbabasından kendisine kalan 2 evi olur. Maddiyat ve mirasa önem vermeyen Danny önceliği arkadaşlığa, mutluluğa verir. Önce bir eve yerleşir ve yavaş yavaş Yukarı Mahalle'de olaylar gelişir, arkadaşlarıyla her gün boş boş gezerek bol bol şarap içmektedir. Bir arkadaşını görür ve ona yardım etmeye çalışır, aklına 2. evinin olduğu gelir ve ona kira karşılığı evde oturabileceğini söyler, fakat gözü parada pulda değildir, sadece yaşamdan tat almak ister Danny.
Özellikle yangın kısmındaki diyaloglar ve Danny'nin evin yanmasına rağmen pozitif düşüncesi, arkadaşlarına verdiği önem, iyi günde de kötü günde de birlik beraberlik duygusu gibi çok güzel dersler çıkarmamıza vesile oluyor bu kitapta. Evin yanmasıyla birlikte Danny diğer evinde oturan arkadaşlarını kendi evine davet eder ve birlikte şarap içip günlerini gün ederler. Bir gün Danny yataktan kalkıp kendini mutsuz hisseder ve ortadan kaybolur, arkadaşları da onu aramaya koyulur ve bulurlar, mutsuzluğunu fark edip Danny için büyük bir parti verirler...
Çok beğendim, okurken çok keyif aldım, tavsiye ederim, mutlaka okuyun arkadaşlar.
John Steinbeck'ten okuduğum 3.kitap olur kendileri ve sırası çok tartışmalı olan bir üçlemenin ilk kitabı. Sardalye Sokağı ve Tatlı Perşembe ile devam ediyor sıra. Yukarı Mahalle için ilk kitap diyenler de vaar, son kitap diyenler dee. Ama duyduğum kadarıyla karakterler bağlantılı olmadığı için ne kadar sorun olabilir diye başladım ben de Yukarı Mahalle'den.
John Steinbeck zaten Gazap Üzümleri ile gönülleri çeldi ve her eseri o yüzden okumadan bile çok kıymetli şu an benim için.
Bu kitaba da gelirsek gerçekten kitabın arka kapağında da yazdığı gibi "küçük insanların hikâyelerinden dev yapıtlar yaratan Steinbeck". Kitapta bir dostluk hikayesi okuyoruz. Kavgalarıyla, tuhaf alışkanlıklarıyla, farklı karakterleriyle, köpekleriyle, fedakarlıklarıyla, yoksulluklarıyla neler yaşadıklarını okuyoruz Danny ve Danny'nin arkadaşlarının. Kimi zaman hüzünlendim okurken, kimi zaman da keyifle okudum. Sonunda ise bir anda işler çok değişti ve hiç beklenmedik şekilde bitti. Kitabı buruk kapattım bitirdiğimde. Benzer şeyi Gazap Üzümleri'nde de yaşamıştım ama o daha bir üst seviyeydi tabi.
İyi ki çok geç olmadan keşfetmişim de çoğu eserini alabildim yazarın. Basımları olmayacak artık o yüzden bulmak bir hayli zor oldu benim için de. Okuyacak olanlara şimdiden iyi okumalar diliyorum.