Yorgo Seferis En Beğenilen Sözleri
1. "Ruhunu açsa kim bakacak?"
- Bütün Şiirleri
2. "Uyku bir ağaç gibi sarmıştı seni yeşil dallarla."
- Üç Kırmızı Güvercin
3. "Şimdi başarabilecek miyiz kendimizce ölmeyi?"
- Üç Kırmızı Güvercin
4. "Bağladık yüreklerimizi, ve büyüdük…"
- Bütün Şiirleri
5. "Anlamıyorum insanları;
istedikleri kadar oynasınlar renklerle,
renklerin hepsi kara."
- Bütün Şiirleri
6. "Kırık küreklerimizle yeniden açıldık denize."
- Bütün Şiirleri
7. "Öyle çok şey geçti ki gözümüzün önünden Sonunda gözlerimiz hiçbir şey görmez oldu…"
- Bütün Şiirleri
8. "Yaraladı beni kendi toprağım,
Kendi gömleğim işkence etti bana…"
- Bütün Şiirleri
9. "Tek başıma kalmak istedimse,
yalnızlıktı aradığım,
böyle bir bekleyişi aramadım,
ne ruhumun ufuklarda parçalanmasını,
ne de bu çizgileri,
bu renkleri,
bu sessizliği…"
- Bütün Şiirleri
10. "Kötülük işlendi bir kere; asıl soru bizi bu kötülükten kimin kurtaracağı."
- Bir Şairin Günlüğü
11. "Bize derlerdi, yeneceksiniz sevdiğiniz zaman
Sevdik ve külü bulduk
Bize derlerdi,yeneceksiniz yaşamınızı bırakınca
Bıraktık yaşamımızı ve külü bulduk.
Külü bulduk. Artık elimizde hiçbir şeyin kalmadığı şu anda, çıkar yol yok bize yaşamı yeniden bulmaktan başka. Sanırım, bunca kağıda, bunca duyguya, bunca tartışmaya ve bunca öğrenime karşın yaşamı yeniden bulacak insan, sizin, benim gibi biri olacak, belleği biraz daha güçlü yalnızca. Bizim için güç, verdiklerimizi anımsıyoruz hâlâ. O, her verişinde kazandıklarını anımsayacak yalnızca. Ne anımsayabilir bir yalım? Söner, eğer anımsarsa gerektiğinden biraz azını. Söner, eğer anımsarsa gerektiğinden biraz fazlasını. Ah bir öğretebilse bize, yanarken, doğru anımsamayı! Ben bittim; hiç olmazsa bir başkası başlasa benim bittiğim yerden!"
- Bütün Şiirleri
12. "Tanrım, kaldır bu sisi gözlerimizin önünden; kurşundur o."
- Bir Şairin Günlüğü
13. "Gece daralıyor, bir yabancı gibi duruyor,
Acılı, yanmış, sevgiyle yakaran…"
- Bütün Şiirleri
14. "Ah, daha sevimli geliyor bana uyumak
böyle hummalı bekleyişten,
yapayalnız uyanıklıktan.
Ah! Ne demeli daha başka? Ne yapmalı?
Bilmiyorum artık ama peki ne işe yarar
böylesine aşağılık bir çağda ozanlar?*"
- Bütün Şiirleri
15. "Kitapların içinde gezinmekten
arta kalan baş dönmesi…"
- Bütün Şiirleri
16. "Hiç düşünen oldu mu acaba?...
Ah bu sürekli, bu
bir boş kutuya kapatılmış
inatçı düşünce
zorlar kapağı durmadan, bütün gece,
Tıpkı döşemeyi kemiren fare."
- Bütün Şiirleri
17. "Güneşi göremeyeceğin güneş ülkeleri,
insanı göremeyeceğin insan ülkeleri"
- Bir Şairin Günlüğü
18. "Ve ruh
Tanıyacaksa kendini
Bakması gerek
Yine başka bir Ruha…"
- Bütün Şiirleri
19. "Güneşe katlanamayan güneş ülkeleri,
insana katlanamayan insan ülkeleri."
- Bütün Şiirleri
20. "Ve kırık dallar gibi gövdeler
sökülmüş kökler gibi.
Suskunluğumuz…"
- Bütün Şiirleri
21. "Kamusal günahların duygusuzlaştırdığı ruhlar,
hepsi makam sahibi,
kafesinde kuş gibi,
yaralarımızı azdırıyor."
- Bütün Şiirleri
22. "Algılanamayan ilerleyişle yaşamımız, kimi zaman, yaptıklarımızı çok aşıyor."
- Bir Şairin Günlüğü
23. "Yazgımız, dökülmüş kurşun, değişmez,
Elden gelmez bir şey…"
- Bütün Şiirleri
24. "Hep aynı şeyler,
hep tekrarlanan,
hep aynı davranışları
aynı vücutların: Bozuldu tekdüzelik.
Ne diyor minarenin tepesinde müezzin?Dinle!"
- Bütün Şiirleri
25. "Tüm Işık ve karanlığımla bakıyorum sana."
- Bütün Şiirleri
26. "Tanrım!
Yaşamak için nasıl da çırpınıp dururdu hayat,
İğne deliğinden geçen ırmak sanki diyesin gelir."
- Bütün Şiirleri
27. "Bizi, yeneceksiniz, dediler, sevdiğinizde."
- Üç Kırmızı Güvercin
28. "Yok başka yolu,
taş gibi olacaksın ilişki kurmak istersen,
Kanını ekeceksin
yelin dört bir yanına eğer tansığı arıyorsan,
çünkü başka yerde degildir,
İnsanların damarlarında dolaşır tansık."
- Bütün Şiirleri
29. "Ben senin yurdunum;
belki hiç kimse değilim ama
istediğin her şey olabilirim.""
- Bütün Şiirleri
30. "Akşamın boğulduğu saattir şimdi
Ve yorgun düşerim ararken karanlıkları…"
- Bütün Şiirleri
31. "Ve yakalamaya çalışırsın geçen yılları
Onları yeniden bulmanın umudu içinde."
- Bir Şairin Günlüğü
32. "“Bugün herkesin bildiği gibi, tarih ve deneyim, diktatörlük rejimlerinde başlangıçta her seyin yolunda gidermiş gibi göründüğünü, ama ardından gelen acımasız trajedinin kaçınılmaz oldugunu kanıtlamıştır.”
“Şimdi, tekrar kendi sessizliğinıe dönüyorum. Dilerim Tanrı’dan bu sessizliğimi tekrar bozmak zorunda kalmam.”"
- Bütün Şiirleri
33. "Beden ölür, su bulanır, ruh
Kararsız kalır.
Ve unutur yel, hep unutur
ama değişmez alev."
- Bütün Şiirleri
34. "Onların beğendikleri gibi yazsam beni beğeneceklerini biliyorum, tıpkı Etiyopyalı ikonografların Meryem'i siyahi olarak resmetmeleri gibi."
- Bir Şairin Günlüğü
35. "Günler geçtikçe, daha arınmış hissediyorum kendimi."
- Bir Şairin Günlüğü
36. "Söylenegeldiği gibi çöküş sanatı, eleştirel düşüncenin sonucu değil, siyasal propagandanın bir sloganıdır."
- Bir Şairin Günlüğü
37. "Anlamıyorum bu yüzleri, anlamıyorum
Ölümü öykünürler bazen…"
- Bütün Şiirleri
38. "Alacaklar senden ağaçların gölgesini alacaklar,
Alacaklar senden denizin gölgesini alacaklar,
Alacaklar senden yüreğin gölgesini alacaklar,
Alacaklar senin gölgeni..."
- Bir Şairin Günlüğü
39. "Akşam olacaktı,
Yankılanacaktı sürüler inerken ağıllarına
çok yalın ve mutlu bir düşünce gibi
ve ben uzanacaktım uyumak için
bir mum bile olmayacaktı
çünkü yakacak
ne ışık
okumak için."
- Bütün Şiirleri
40. "Ben de okçuydum Savaşta,
hedefi vuramayan bir insanın yazgısı yazgım."
- Bütün Şiirleri
41. "“Neden uyandırıyorsun uyuyan gözyaşını?”
* Kallimakhos, ed. Rudolph Pfeiffer (Oxford, 1949) 682. Parça, I. 447."
- Bir Şairin Günlüğü
42. "Sen alınyazımın argacıydın.*"
- Bütün Şiirleri
43. "Bugün Yunanistan'da herhangi bir taşı kaldırın, altından nefret çıkar; şiddet çıkmazsa şanslısınız."
- Bir Şairin Günlüğü
44. "Beni çılgına çeviriyor bu ülke."
- Bir Şairin Günlüğü
45. "Uyumaya, insanları görmemeye müthiş bir gereksinim duyuyorum."
- Bir Şairin Günlüğü
46. "Artık sevişmeyi unutmuş gövdeler"
- Üç Kırmızı Güvercin
47. ""Neden uyandırıyorsun uyuyan gözyaşını?""
- Bir Şairin Günlüğü
48. "Giderek kurumakta bu ülke
toprak testi gibi."
- Bütün Şiirleri
49. "Yapayalnız, ve yüreğinde bunca kalabalık
yapayalnız, ve yüreğinde bunca emek
ve bunca acı…"
- Bütün Şiirleri
50. "Ne konuşmasını biliyorum artık,
ne de düşünmesini;
fısıldar servinin solugu gibi, o gece
denizin insan sesi gibi, geceleyin,
çakıl taşları üzerinde.
senin "mutluluk" diyen sesinin anısı gibi.."
- Bütün Şiirleri
51. "Ah! Bir an gevşese dokunma duyumuzda
Bizi sıkan bu sessizliğin teni!…"
- Bütün Şiirleri
52. "Nasıl ki
Kalkar, doğup büyüdüğün şehre
Gidersin bir gece
Ve bakarsın temelinden yıkılıp yeniden kurulmuş o şehir
Ve yakalamaya çalışırsın geçen yılları
Onları yeniden bulmanın umudu içinde."
- Bir Şairin Günlüğü
53. "Ah! Bir sevebilseydik
arılar gibi hiç olmazsa
güvercinler gibi değil
deniz tarakları gibi hiç olmasa
denizkızları gibi değil
karıncalar gibi hiç olmazsa
çınarlar gibi değil..."
- Bütün Şiirleri
54. "Geri döndük güze, yazmaktan
Yorulduğumuz bir defter gibi kaldı yaz…"
- Bütün Şiirleri
55. "Elimden gelen bu, başka gücüm yok,
Yitiyor ellerim…."
- Bütün Şiirleri
56. "Bir sonbahar borasının ucunda
bulutların arasından belirdi ay ve evler
mine gibi parıldadı karşı yamaçta.
Amica silentia Lunae*"
- Bütün Şiirleri
57. "Ah, günlerden beri peşimi bırakmayan şu ölümcül kıvranıştan kendimi bir kurtarabilsem!"
- Bir Şairin Günlüğü
58. "Alıştık ona, hiç bir anlamı yok artık,
Tıpkı alıştığımız öteki şeyler gibi
size ondan söz ediyorsam eğer, bu,
alışmamış oldugumuz bir şey
Bulamamamdandır.
Saygılarımla"
- Bütün Şiirleri
59. "Her yerdedir şiir.
Bazen yolculuk eder sesin onun yanında güneşin içinde bir altın yelkenliyle
tıpkı kısa bir süre yoldaşlık edip sonra kaybolan yunus balığı gibi.
Her yerdedir şiir,
bir an martının kanada dokunan yelin kanatları gibi, yelin içinde.
Yaşantımız gibi hem aynı, hem farklı;
nasıl ki değişir ama gene de aynı kalır
yüzü soyunmuş bir kadın.
Bilir bunu Sevmiş olan insan; yıpranmış dünya ötekilerin ışığında; ama aynı şeydir.."
- Bütün Şiirleri
60. "Ve öteki insanların da yaşamasını istemek
bugünün boğucu yalnızlığında
bu yıkık zamanda
boşver gülenlere,aldırma.
Denizin yeli, şafağın serinliği
kimse istemeden de vardırlar."
- Bütün Şiirleri
61. ""kaç sessiz an bir yaşam eder?""
- Bir Şairin Günlüğü
62. "Sözcükler, boğazımda bir yumru. Patlamadan yanıp duran bir duyarlılık. Gidiyorum beni götürdüğü yere, gözlerim kapalı."
- Bir Şairin Günlüğü
63. "An olur her şey göçer ve her ses
ilk kez işitilmişçesine, düşer sanırsın,
mermerin ya da ağacın avucuna.
Ve göçer insanlar doğurup heykelleri-"
- Bir Şairin Günlüğü
64. "Bu göğün altında balık olan biziz"
- Üç Kırmızı Güvercin
65. "Yitirdiğini sandığın şeyleri
belki onda bulursun,
gençliğin filizlenişini, haklı batışını yaşın.
Ne verdiysen odur yaşamın
ne verdiysen odur bu boşluk.
bu ak kâğıt."
- Bütün Şiirleri
66. "Benimkinden değişik ilgi alanları olan insanlar bana çekici geliyor."
- Üç Kırmızı Güvercin
67. "... Nasıl da azalıyor ayna da aşkımız
uykuda düşler, unutuşun okulu
Zamanın derinliklerinde, yabancı bir kuşağın
Sallanışında nasıl da daralıp yitiyor yürek."
- Bütün Şiirleri
68. "Biraz daha dayansak
Göreceğiz çiçeklendiğini bademlerin"
- Üç Kırmızı Güvercin
69. "Tek başına kalmak istediysem, yalnızlıktı
aradığım, ruhumun ufuktan ufuğa dağılması,
bu çizgiler, bu renkler, bu sessizlik,
bu bitmez tükenmez bekleyiş değil."
- Üç Kırmızı Güvercin
70. "Neyi arıyor böyle yolculuklarda ruhlarımız
çürük teknelerde
dolaşarak bir limandan öteki limana?
Taşıyarak parçalanmış taşları, her geçen gün
biraz daha güçlükle soluyarak çamların serinliğini,
yüzerek sularında kâh şu denizin
kâh bu denizin
ilişkisiz
kimsesiz
artık ne bizim
ne de sizin olan bu yurtta."
- Bütün Şiirleri
71. "Bir ukulele söyle ona...
"laf olsun diye laf ve daha laf;
Ey aşk tapınağın nerede senin,
bıktım artık manastırların yalnızlığından."
- Bütün Şiirleri
72. "İki acı arasında soluk almaya bile vaktin yok"
- Üç Kırmızı Güvercin
73. "Gözyaşı arar sevginin susuzluğu,
Eğilir güller — ruhumuz;
Yapraklarda seslenir doğanın yürek atışı
Akşam yaklaşır bir gezgin gibi
Sonra gece, sonra mezar…"
- Bütün Şiirleri
74. ""Ne olmamı istersen o olurum
şu anda kimse olmasam bile""
- Üç Kırmızı Güvercin
75. "…tutunduysak
başkalarının bellerine,
var gücümüzle
sarıldıysak boyunlarına,
soluğumuz karıştıysa
bir başkasının soluğuna,
ve yumduysak gözlerimizi,
bundan başka
bir şey değildi;
bu derin acıydı yalnız,
tutunabileceğimiz,
kaçışımızda."
- Bütün Şiirleri
76. "Neyi arıyor böyle yolculuklarda ruhlarımız
çürük teknelerde dolaşarak
bir limandan öteki limana?"
- Bütün Şiirleri
77. "Kötülük işlendi bir kere; asıl soru, bizi bu kötülükten kimin kurtaracağı."
- Bir Şairin Günlüğü
78. "Artık sessizlik bile senin değil
değirmen taşlarının dönmez olduğu bu yerde."
- Üç Kırmızı Güvercin
79. "İnsanlar arasında, dünyaya ait şeyleri beğenmeyerek, gözlerini uzaklara diken, tembel umutlarla var olmayanları kovalayan bir insan kesimi var...*"
- Bütün Şiirleri
80. "Öyle çok şey geçti ki gözümüzün önünden
sonunda gözlerimiz hiçbir şey görmez oldu
anıların dışıda"
- Üç Kırmızı Güvercin
81. "Sevgi kuruduğu zaman
sönen ruhlarda;
çevrene bakıp
her yerde biçilmiş ayaklar
her yerde ölü eller
her yerde sönük gözler gördüğün zaman;
artık istediğin ölümü bile
seçemediğin zaman —
hakkın olan,
büyük bir çığlık,
bir kurt uluması olsun duymadan
kopar kendini aldatıcı zamandan
ve bat,
koca taşları taşıyanlar nasıl batarsa"
- Üç Kırmızı Güvercin
82. "Günler geçtikçe daha arınmış hissediyorum kendimi."
- Bir Şairin Günlüğü
83. "Ah, günlerden beri peşimi bırakmayan şu ölümcül kıvranıştan kendimi bir kurtarabilsem!"
- Bir Şairin Günlüğü
84. "Kim silecek bu yası yüreklerimizden?"
- Seçme Şiirler: Seferis
85. "Ruha gelince,
tanıyacaksa kendini,
bir başka ruhun
derinlerine bakması gerek"
- Üç Kırmızı Güvercin
86. "Birer birer öldüler
Başları eğik yoldaşlarımız."
- Üç Kırmızı Güvercin
87. "Kendini tanıyacaksa ruh,
Bir başka ruhun derinlerine bakması gerek."
- Seçme Şiirler: Seferis
88. "Ellerimde bu mermer başla uyandım;
dirseklerimi yoran, nereye koyacağımı bilemediğim."
- Üç Kırmızı Güvercin
89. "Ve bizler ölürken ayakta dimdik,
Sertlikte ve güçsüzlükte birbirimize bağlı,
Eski ölüler dirildi kurtulup çarkın dönüşünden
Garip bir sessizlikle gülümseyerek."
- Destansı Öykü
90. "yeniden açılıyor göğsümde o yara"
- Bütün Şiirleri
91. "Artık sessizlik bile senin değil değirmen taşlarının dönmez olduğu bu yerde."
- Üç Kırmızı Güvercin
92. "Öyle çok şey geçti ki gözümüzün önünden
Sonunda gözlerimiz hiçbir şey görmez oldu"
- Destansı Öykü
93. "İnsana özgü acı, ama salt acı çekmek için gelmedik dünyaya…"
- Bütün Şiirleri
94. "Uçsuz bucaksız uzanıyordu sessizliğinde
İçimize acılar salan deniz."
- Üç Kırmızı Güvercin
95. "Değil mi ki gidiyorsun, çocuğu da al"
- Üç Kırmızı Güvercin
96. "aklımın durduğunu hissettiğim anlar oldu."
- Bir Şairin Günlüğü
97. "Bize, uykudan öte, dinginliği bağışla."
- Üç Kırmızı Güvercin
98. "...
Hep, zaman acısı."
- Bir Şairin Günlüğü
99. "Kim silecek bu yası yüreklerimizden?"
- Destansı Öykü
100. "Kim silecek bu yası yüreklerimizden?"
- Destansı Öykü
101. "tek başına kalmak istediysem, yalnızlıktı aradığım. ruhumun ufuktan ufuğa dağılması, bu çizgiler, bu renkler, bu sessizlik, bu bitmez tükenmez bekleyiş değil."
- Üç Kırmızı Güvercin
102. "Ben büyümeye başladığımda ağaçlar hiç
bırakmadı yakamı"
- Üç Kırmızı Güvercin
103. "Sen ey duygudan yoksun kadın,
Kulak ver ağıtına rüzgârın."
- Üç Kırmızı Güvercin
104. "Ruha gelince,
Tanıyacaksa kendini,
Bir başka ruhun
Derinlerine bakması gerek."
- Üç Kırmızı Güvercin
105. "Ve ruh
kendini tanıyacaksa eğer
yine bir ruhun
içine bakmalı."
- Mithistorima
106. "Kötülük işlendi bir kere; asıl soru, bizi bu kötülükten kimin kurtaracağı."
- Bir Şairin Günlüğü
107. "Ah! Bir sevebilseydik
arılar gibi hiç olmazsa
güvercinler gibi değil
deniz tarakları gibi hiç olmasa
denizkızları gibi değil
karıncalar gibi hiç olmazsa…"
- Bütün Şiirleri
108. "Nedir aradığı ruhlarımızın, yolculuklara çıkıp Çürüyen teknelerde
Bir limandan öbürüne?"
- Destansı Öykü
109. "Sanki hiç düşünmeden atmışım kendimi bu yaşantıya; sanki ölülere meydan okumak için yapmışım bunu, doğal düzene karşı, utanç verici bir iş yapmışım sanki."
- Üç Kırmızı Güvercin
110. "Zor ve süreksiz zamanlar içinden geçiyoruz. Bunca deneyden sonra, kim inanır yapıtlarının sonsuza dek yaşayacağına? Bu duygu yeni değil. İki savaş arasındaki yıllarda duyduk bunu; şimdi, daha da yoğunlaşması şaşırtmıyor bizi; durumun çok daha kötüleşmesi de şaşırtmayacak. Unutulacağımız olgusunu kabullendik. - “ Kim biçecek bizim için bu unutma kararını? ”"
- Bir Şairin Günlüğü
111. "“Atmayın yüreğinizi köpeklere.”"
- Bütün Şiirleri
112. "Barışı öğreteceğiz onlara."
- Üç Kırmızı Güvercin
113. "Gece nöbetine kalan duyarlı bir eczacının hiç düşündünüz mü
neler çektiğini?"
- Bütün Şiirleri
114. "Bize, uykudan öte, dinginliği bağışla."
- Üç Kırmızı Güvercin
115. "öyle çok şey geçti ki gözümüzün önünden ; Sonunda gözlerimiz hiçbir şey görmez oldu"
- Üç Kırmızı Güvercin
116. "Toprak bir testi gibi
yavaş yavaş toz olup gidiyor bu ülke."
- Üç Kırmızı Güvercin
117. "Anlamıyorum insanları;
istedikleri kadar oynasınlar renklerle,
renklerin hepsi kara."
- Bütün Şiirleri
118. ""içinde hançerlendiğiniz hamamı unutmayın.""
- Üç Kırmızı Güvercin
119. "“ Çabuk, çabuk, vakit yitirmeyelim, yetersiz sevgi yüzünden. " Dante, Araf."
- Bir Şairin Günlüğü
120. "Kendini tanıyacaksa ruh, diyorlardı,
Bir başka ruhun derinliklerine bakması gerek"
- Destansı Öykü
121. "Işıkta üç kırmızı güvercin
Alın yazımızı çiziyorlar ışıkta
Renkleriyle davranışlarıyla
Sevdiğimiz kişilerin."
- Üç Kırmızı Güvercin
122. "Kof, küflü bir ses, yalnızlığımızla bir,
Aşkımızla bir, gövdelerimizle bir."
- Üç Kırmızı Güvercin
123. "Ve yakalamaya çalışırsın geçen yılları
Onları yeniden bulmanın umudu içinde."
- Üç Kırmızı Güvercin
124. "Ama hiç bilmiyorum açıklayabilecek miyim bu temel nokta'yı, onu hissettiğim kadar; yaşamın bu temelini. Biliyorum ışıkla yaşamam gerektiğini. Bundan ötesini bilmiyorum; başarıp başaramayacağımı da bilmiyorum. Bu noktada anlayabildiğim tek şey, yerinde sayarak hiçbir sorunun çözülemeyeceği; ya ilerlemeli ya da ara vermeli."
- Bir Şairin Günlüğü
125. "Kim silcek bu yası yüreklerimizden?"
- Destansı Öykü
126. "Şimdi başarabilecek miyiz kendimizce ölmeyi?"
- Üç Kırmızı Güvercin
127. "Yeniden bulmak düşüyor bize hayatımızı, artık bir şey kalmadığına göre elimizde."
- Üç Kırmızı Güvercin
128. "Taşıyoruz omuzlarımızda ağırlıklarını
Nasıl öleceklerini artık bilmeyen dostlarımızın."
- Üç Kırmızı Güvercin
129. "Hayatın ne verdiysen odur"
- Üç Kırmızı Güvercin
130. "Odalar, koridorlar, çekmeceler, kimi değersiz eşya, sahibini kaybetmiş yavru bir kedi gibi onun varlığını istiyor."
- Bir Şairin Günlüğü
131. "Şimdi başarabilecek miyiz kendimizce ölmeyi?"
- Üç Kırmızı Güvercin
132. "Taşıyoruz omuzlarımızda ağırlıklarını
Nasıl öleceklerini artık bilmeyen dostlarımızın."
- Üç Kırmızı Güvercin
133. "Bize, yeneceksiniz, dediler, sevdiğinizde."
- Üç Kırmızı Güvercin
134. "Hayatın ne verdiysen odur"
- Üç Kırmızı Güvercin
135. "Aynanın içinde gördük yabancıyı ve düşmanı…"
- Bütün Şiirleri
136. "Işığı gören çocuğu da al,
Ağaçları anlamayı öğret ona."
- Üç Kırmızı Güvercin
137. "Ruha gelince,
Tanıyacaksa kendini,
Bir başka ruhun
Derinliklerine bakması gerek."
- Destansı Öykü
138. "Haz verdikleri için iyi olan yapıtlar ya da haz versin vermesin iyi olan yapıtlar; bu ayrıma dikkat."
- Bir Şairin Günlüğü
139. "Nasıl ki
Kalkar, doğup büyüdüğün şehre
Gidersin bir gece
Ve bakarsın temelinden yıkılıp yeniden
kurulmuş o şehir
Ve yakalamaya çalışırsın geçen yılları
Onları yeniden bulmanın umudu içinde.""
- Üç Kırmızı Güvercin
140. "Ne güzeldi, gözlerin. Nereye bakacağını bilemezdin,
ben de bilmezdim nereye bakacağım
- ben, yersiz, yurtsuz -
burada boğuşan ben"
- Üç Kırmızı Güvercin
141. "Yazları ruhunu teslim edemeyen günün
ızdırabında kayboluyorduk."
- Mithistorima
142. "Yazgımız, dökülmüş kurşun, değişmez,
elden gelmez bir şey…"
- Bütün Şiirleri
143. "ey aşk, tapınağın nerede senin
bıktım artık manastırların yalnızlığından."
- Bütün Şiirleri
144. "Işıkta üç kırmızı güvercin
Alın yazımızı çiziyorlar ışıkta
Renkleriyle davranışlarıyla
Sevdiğimiz kişilerin."
- Üç Kırmızı Güvercin
145. "Şimdiki zaman ve geçmiş zaman
belki de içindedir gelecek zamanın,
gelecek zamansa; geçmiş zamanın içinde."
- Üç Kırmızı Güvercin
146. "Tanıyacaksa kendini ruh, bir başka ruhun derinliklerine bakması gerek."
- Destansı Öykü
147. "Bize, uykudan öte, dinginliği bağışla."
- Üç Kırmızı Güvercin
148. "Yeniden açılıyor göğsümdeki o yara.."
- Destansı Öykü
149. "Yeniden açılıyor göğsümdeki o yara
Yıldızlar kaybolarak gövdemle birleşirken,
Ardından ayak seslerinin yayılırken sessizlik."
- Üç Kırmızı Güvercin
150. "Bir mezhebin ortalama ömrü ne kadar acaba? Çağımızda gelişen siyasal öğretilerin yaşama süresi daha öncekilerle aynı ise, bu alanda pek başarılı değiliz demektir. Hiç değilse çağdaş bir putperestin vardığı sonuç bu. Şimdilik îonia kıyılarının alacakaranlığında, tavşankulaklarında ve Herakleitos’un yüce ruhunun kendini düşüncelerimizde hâlâ duyurabildiği yankısında bir avuntu bulabiliriz."
- Üç Kırmızı Güvercin
151. "İpler kopmuş artık; yalnız kuyu ağzındaki ayak izleri
anımsatıyor bize, bizi koyup giden mutlulukları"
- Üç Kırmızı Güvercin
152. "Mutsuz yıllara rastladık; savaşlar, yıkımlar, gurbet."
- Bütün Şiirleri
153. "Rengini yitirdi artık bu dünya
geçen yılın yosunları gibi, kıyıda,
küI rengi, kurumuş, rüzgara oyuncak."
- Bütün Şiirleri
154. "Dokunsan ağlayacağım dedim; yalan değildi.
Eğer varsa çözüm, asla ne geçmişte ne de durmakta - var git yoluna."
- Bir Şairin Günlüğü
155. "Bir mendilde bir damla mürekkep benzeri yayılıyor sıkıntı."
- Bütün Şiirleri
156. "Ne idiysen onu yansıyan
amansız bir ayna şu beyaz kâğıt
Senin sesinle konuşur beyaz kâğıt
senin gerçek sesinle
beğendiğinle değil;
senin eserindir, boşuna
harcadığın bu hayat.
Yeniden elde edebilirsin belki
seni başladığın yere
fırlatan bu kayıtsız nesneye
tutunabilirsen eğer."
- Seçme Şiirler: Seferis
157. "«Gövde ölür, su bulanır, ruh
duraksar,» dedi,
«yel unutur, hep unutur,
ama alev değişmez.»
«Biliyor musun,» dedi sonra,
«belki de öbür dünyaya giden bir kadını seviyorum,
ama bundan değil bu bırakılmış halim;
bir aleve bu bağlanışım
alev değişmediği içindir.»"
- Üç Kırmızı Güvercin
158. "Ama hiç sonu gelmiyordu bu yolculukların."
- Üç Kırmızı Güvercin
159. "Taşıyoruz omuzlarımızda ağırlıklarını
Nasıl öleceklerini artık bilmeyen dostlarımızın."
- Destansı Öykü
160. "Gözlerin güzelleşirdi bakıyorlarsa,
Geriyorsan, kolların görkemlenirdi,
Dudakların dirilirdi böyle bir tansıkta,
Eski günlerde olduğu gibi;"
- Üç Kırmızı Güvercin
161. "«Karanlığın özünü gördüm,» dedi, «anlatılmayacak kadar güzeldi.»"
- Üç Kırmızı Güvercin
162. "Kardeşler, ekmeği ve acıyı bölüştük."
- Bütün Şiirleri
163. "Soluk almak. Şu insanların baskısı, akla hayale sığmaz."
- Bir Şairin Günlüğü
164. "Şimdi başarabilecek miyiz kendimizce ölmeyi?"
- Üç Kırmızı Güvercin
165. "Tanıyacaksa kendini ruh, bir başka ruhun derinliklerine bakması gerek."
- Destansı Öykü
166. "Elim elini buldu yumuşak otlarda,
Bir an nabzını tuttum
Ve bir başka yerde duydum acısını yüreğinin."
- Üç Kırmızı Güvercin
167. "Dostlarımız bizi bıraktı
belki de hiç görmedik onları,"
- Destansı Öykü
168. "Ve bizler ölürken ayakta dimdik,
Sertlikte ve güçsüzlükte birbirimize bağlı,
Eski ölüler dirildi kurtulup çarkın dönüşünden
Garip bir sessizlikle gülümseyerek."
- Destansı Öykü
169. "Yeniden açılıyor göğsümdeki o yara
Yıldızlar kaybolarak gövdemle birleşirken,
Ardından ayak seslerinin yayılırken sessizlik.
Yıllara gömülen bu taşlar,
Nereye sürükler beni de birlikte?
Denizi, denizi kim kurutabilir?
Görüyorum her tanda doğanı, akbabayı çağıran elleri,
Ben, acılarımla benim olan bu kayaya bağlı,
Görüyorum ölümün karanlık erincini soluyan ağaçları
Ve durgun gülümsemelerini yontuların."
- Destansı Öykü
170. "Bir alev neyi hatırlayabilir? Gerekenden biraz daha azsa hatırladığı, söner; gerekenden biraz çoksa hatırladığı, söner. Bir öğretebilse bize, bir yandan yanarken, sadece gerektiği gibi hatırlamasını."
- Üç Kırmızı Güvercin
171. "Bütün yaşamını karmaşa içinde geçireceğini keşfediyor insan birdenbire. Sahip olduğun her şey bu; öğrenmelisin bununla yaşamayı."
- Bir Şairin Günlüğü
172. "Benim de sizin de canımız yanıyor
ama ne çığlık çıkıyor ağzımızdan
ne de bir fısıltı…"
- Bütün Şiirleri
173. "“Ben senin yurdunum;
belki hiç kimse değilim ama
istediğin her şey olabilirim.""
- Bütün Şiirleri
174. "Artık arama denizi ve kayıkları iten
dalgaların postunu
bu göğün altında balık olan biziz,
ağaçlar denizlerin yosunu."
- Üç Kırmızı Güvercin
175. "Uluyan gündoğusu çıldırttı bizi kış gecelerinde, Yazlan, ölmeyen günün acısında yitirdik kendimizi."
- Üç Kırmızı Güvercin
176. "...ölmeyen günün acısında yitirdik kendimizi."
- Destansı Öykü
177. "Tek başıma kalmak istediysem, yalnızlıktı
Aradığım, ruhumun ufuktan ufuğa dağılması,
Bu çizgiler, bu renkler, bu sessizlik,
Bu bitmez tükenmez bekleyiş değil"
- Destansı Öykü
178. "Kendini tanıyacaksa ruh, diyorlardı,
Bir başka ruhun derinliklerine bakması gerek Ve kürekler vuruyordu denizin yaldızına
Gün batarken."
- Destansı Öykü
179. "Bize, uykudan öte, dinginliği bağışla."
- Seçme Şiirler: Seferis
180. "Göremedikleri şeylerden sözediyordun
bu yüzden gülüyorlardı
Oysa akıntıya kürek çekmek
o karanlık nehirde;
bilinmeyen o yolda ilerlemek
körü körüne ve inatla
zeytin ağaçlarının köklerince
kök salmış sözcükleri aramak
—aldırma, gülsünler bırak,
ve özlemek öteki dünyanın yerleşmesini
bugünün boğucu yalnızlığına
bu düzensiz şimdiki zamana
—aldırma.
Denizin meltemi ve sabahın çiği
kimse istemeden de vardırlar"
- Seçme Şiirler: Seferis
181. "Yeniden açıldık denizlere kırık küreklerimizle."
- Destansı Öykü
182. "Tek başıma kalmak istediysem, yalnızlıktı
Aradığım, ruhumun ufuktan ufuğa dağılması,
Bu çizgiler, bu renkler, bu sessizlik,
Bu bitmez tükenmez bekleyiş değil."
- Destansı Öykü
183. "“Kaçıp gitmeli insan.”"
- Bir Şairin Günlüğü
184. "Üzgünüm bir yudum bile içmeden
bıraktığım için koca bir ırmağın akıp gitmesini
parmaklıklarımın arasından
Taşa gömülüyorum şimdi."
- Üç Kırmızı Güvercin
185. "Artık sessizlik bile senin değil
değirmen taşlarının dönmez olduğu bu yerde."
- Üç Kırmızı Güvercin
186. "Nedir aradığı ruhlarımızın, yolculuklara çıkıp Çürüyen teknelerde
Bir limandan öbürüne?"
- Destansı Öykü
187. "Biraz daha dayansak
Göreceğiz çiçeklendiğini bademlerin
Güneşte ışıyan mermerleri
Denizi, kıvrımlı dalgalarını denizin."
- Destansı Öykü
188. "En basit şeyleri bile görmek için ne kadar çok sabır gerektiği akla hayale sığmaz. Bir tek dize yazmak için nasıl büyük sabır gerek bana."
- Bir Şairin Günlüğü
189. "Neden gülümsüyorsunuz? Yoksa çocuklara hiç acımayan ilkyazı mı düşündünüz?"
- Üç Kırmızı Güvercin
190. "Taşıyoruz omuzlarımızda ağırlıklarını
Nasıl öleceklerini artık bilmeyen dostlarımızın"
- Üç Kırmızı Güvercin
191. "Bize, uykudan öte, dinginliği bağışIa."
- Destansı Öykü
192. "Hiç düşünmemiştim acının ve ölümün böyle olacağını;
bırakıp denize döndüm.
O gece "Aya Nikola" nın güvertesinde, çok yaşlı bir
zeytin ağacı gördüm düşümde, ağlıyordu."
- Üç Kırmızı Güvercin
193. "Ağaçların kökleriydi yakamı bırakmayan; kışın
ılıklığında gelip sarılırlardı gövdeme.
Başka düşlerim yoktu çocukluğumda.
Kendi gövdemi işte böyle tanıdım."
- Üç Kırmızı Güvercin
194. "Nasıl bir ruh, bir yürek,
Nasıl bir istek ve tutkuyla
Yaşadık: yanılmışız!"
- Üç Kırmızı Güvercin
195. "Artık sevişmeyi unutmuş gövdeler."
- Destansı Öykü
196. "Düşüncelere dalmış
göğsü yorgun
aynada."
- Üç Kırmızı Güvercin
197. "Özgürlüğe kavuşmuş bir ruh gibi
Telaşlı bir şehrin orta yerinde sessizliği öğreten."
- Üç Kırmızı Güvercin
198. "Nasıl geçeceksin bu uçurumu?"
- Bir Şairin Günlüğü
199. "Öyle çok şey geçti ki gözümüzün önünden Sonunda gözlerimiz hiçbir şey görmez oldu"
- Destansı Öykü
200. "Düşüncelere dalmış
göğsü yorgun
aynada."
- Üç Kırmızı Güvercin
201. "ben, yersiz yurtsuz."
- Destansı Öykü
202. "Bizim ki bir şeyimiz yoktu, barışı öğreteceğiz onlara."
- Destansı Öykü
203. "Her yeni tanıdık, yeni bir kaygı."
- Bir Şairin Günlüğü
204. "Başka düşlerim yoktu çocukluğumda.
Kendi gövdemi işte böyle tanıdım."
- Üç Kırmızı Güvercin
205. "... birleşti yaşamlarımız, şimdi ayırması güç"
- Destansı Öykü
206. "«İçinde hançerlendiğiniz hamamı unutmayın.»"
- Destansı Öykü
207. "Ölülerin meskeni olsun evleri; başka ülkeler, başka kentler bulacaksın, ama bulamayacaksın bir başka ruh seninki gibi."
- Bir Şairin Günlüğü
208. "Birer birer öldüler
başları eğik yoldaşlarımız.
Kürekleri belirtisi kıyıda yattıkları toprağın.
Kimseler yok adlarını anacak. Alın yazısı."
- Destansı Öykü
209. "Bize yaşayalım diye verilen hayatı, yaşadık.
Yazık bunca sabırla bekleyenlere
Kaybolup kara defneler içinde, koca çınarların dibinde,
Ve yalnızlıktan sarnıçlara, kuyulara seslenip
Seslerinin halkalarında boğulanlara.
Sıkıntımızı, yorgunluğumuzu paylaşıp
Bizi bekleyen mutluluğun umudundan yoksun,
Kendini mermer yıkıntılar ötesinde bir karga gibi
Güneşe salan yoldaşımıza yazık.
Bize, uykudan öte, dinginliği bağışla"
- Destansı Öykü
210. "Bizim ki bir şeyimiz yoktu, barışı öğreteceğiz
onlara."
- Üç Kırmızı Güvercin
211. "Aklın kimseyi etkileyemeyeceğini, aklın akla sığmaz olduğunu söyleyen o korkunç, elle dokunulur, gerçek duygu."
- Bir Şairin Günlüğü
212. "Çevresinde gökyüzünün dans ettiği bir renge dönüşmek istiyorsun, bir ağaca ya da bir mermere. Yuvarlak taş gibi . . ."
- Bir Şairin Günlüğü
213. "Bize, yeneceksiniz, dediler, boyun eğdiğinizde.
Boyun eğdik ve küllerle karşılaştık,
Bize, yeneceksiniz, dediler, sevdiğinizde"
- Üç Kırmızı Güvercin
214. "Koca taşları taşıyanlar batar;
bu taşları taşıdım gücümün yettiğince bu taşları sevdim gücümün yettiğince bu taşlar, alın yazım.
Kendi toprağımın yaraladığı
kendi gömleğimin acı çektirdiği
kendi tanrılarımın yargıladığı,
bu taşlar."
- Üç Kırmızı Güvercin
215. "İki acı arasında soluk almaya bile vaktin yok
yüzünle yüzün arasında
incecik bir çocuk bedeni belirir ve kaybolur gözden."
- Üç Kırmızı Güvercin
216. "Sevdik ve küllerle karşılaştık
Boyun eğdik ve küllerle karşılaştık
Bize, yeneceksiniz dediler, sevdiğinizde"
- Üç Kırmızı Güvercin
217. "Öyle çok şey geçti ki gözümüzün önünden; Sonunda gözlerimiz hiçbir şey görmez oldu Anıların dışında, ardında, ötesinde —"
- Üç Kırmızı Güvercin
218. "Yakınma: geçmişten söz etmiyorum,
"keşke böyle olmasaydı"lardan;
aşktan söz ediyorum
senin ve benim aşkımdan
Ve sen, bıçakları almak için oyun alanını terk eden,
sen ki, vurduydun oklarınla yiğit maraton oyuncusunu"
- Bir Şairin Günlüğü
219. "Göremedikleri şeylerden sözediyordum, bu yüzden gülüyorlardı.
... Denizin meltemi ve sabahın çiği kimse istemeden de vardırlar."
- Üç Kırmızı Güvercin
220. "Gelir saat lekeli ruh için
müziksiz"
- Bir Şairin Günlüğü
221. "Ne güzeldi, gözlerin."
- Destansı Öykü
222. ""Uyumaya, insanları görmemeye müthiş bir gereksinim duyuyorum.""
- Bir Şairin Günlüğü
223. "Sunaklar yıkılmış
dostlar unutulmuş
hurma yaprakları çamur içinde."
- Üç Kırmızı Güvercin
224. "En basit şeyleri bile görmek için ne kadar çok sabır gerektiği akla hayale sığmaz. Bir tek dize yazmak için nasıl büyük sabır gerek bana."
- Bir Şairin Günlüğü
225. "En basit şeyleri bile görmek için ne kadar çok sabır gerektiği akla hayale sığmaz."
- Bir Şairin Günlüğü
226. "Tek başına kalmak istediysem, yalnızlıktı
aradığım, ruhumun ufuktan ufuğa dağılması,
bu çizgiler, bu renkler, bu sessizlik,
bu bitmez tükenmez bekleyiş değil."
- Üç Kırmızı Güvercin
227. "Çevresinde gökyüzünün dans ettiği bir renge dönüşmek istiyorsun, bir ağaca ya da bir mermere. Yuvarlak taş gibi . . ."
- Bir Şairin Günlüğü
228. "Çırılçıplak bulduk kendimizi, elimizde
Kefeleri haksızlığı gösteren terazi."
- Seçme Şiirler: Seferis
229. "Yaralarla döndük yurdumuza,
Elimiz kolumuz tutmuyordu, ağzımız
Tuz, pas içinde."
- Destansı Öykü
230. ""Acaba biliyorlar mıydı bu dünyanın ağlarından kurtulmuş olduklarını?""
- Üç Kırmızı Güvercin
231. "Hiçbir duygu yok içimde; bu sabah içimi kıpırdatan tek şey, penceremden sokağa bakarken gördüğüm: ayaklarını sürüye sürüye yürürken, mızıkasıyla milli marşı çalan, kör bir adam."
- Bir Şairin Günlüğü
232. "“Direniş’in edebi hareketinin zaferi, utancı kabul etmemesiydi.”"
- Bir Şairin Günlüğü
233. "Dün ve bugün hava bulutluydu. Önceki gün yağmur yağdı: bir sağanak. Sonsuz yumuşaklığıyla kış yaklaşıyor. Dışarıdaki "güzellik" dur durak bilmeden, araya giriyor: pencereden dışarıya bir bakış, güz çamlarının kokusu; rüzgarın gürleyişi. Sanırım başlamak gerek çalışmaya, gün boyu bile, kepenkler kapalı, elektrik ışığında.
Güneşi göremeyeceğin güneş ülkeleri,
insanı göremeyeceğin insan ülkeleri. -"
- Bir Şairin Günlüğü
234. "Yazları, ölmeyen günün acısında yitirdik kendimizi."
- Destansı Öykü
235. "Yazları, ölmeyen günün acısında yitirdik kendimizi"
- Üç Kırmızı Güvercin
236. "Nedir aradığı ruhlarımızın, yolculuklara çıkıp Çürüyen teknelerde
Bir limandan öbürüne?"
- Üç Kırmızı Güvercin
237. "Bir zamanlar ruhunu nice acılara boğarken
şimdi güneş altında rengarenk..."
- Mithistorima
238. "Bize, yaşayalım diye verilen hayatı, yaşadık.
Yazık bunca sabırla bekleyenlere"
- Destansı Öykü
239. "Hiçbir şey olmak istemiyorum bugün; yarın göreceğiz."
- Bir Şairin Günlüğü
240. ""Neden uyandırıyorsun uyuyan gözyaşını?""
- Bir Şairin Günlüğü
241. "... Yaşlandıkça biz,
Daha yabancılaşıyor dünya, oluş daha
karmaşıklaşıyor
..."
- Bir Şairin Günlüğü
242. "“Neysek, onu ancak Tanrı tamamlayabilir.” Kullanmak olanaksız: Attike’nin yüzünden söz ederken, “güzellik” ya da “doğa” sözcüklerinin hiçbir anlamı yok."
- Bir Şairin Günlüğü
243. ""Yaralarla döndük yurdumuza,
Elimiz kolumuz tutmuyordu, ağzımız
Tuz, pas içinde.""
- Destansı Öykü
244. ""Eli bilekten uyuşmuş boyarken
Aziz Anempodisto'yu ulu bir kubbe içine.""
- Kapadokya Kaya Kiliselerinde Üç Gün
245. "Ne güzeldi, gözlerin. Nereye bakacağını bilemezdin,
Ben de bilemezdim nereye bakacağımı ben, yersiz yurtsuz,
Burada boğuşan ben kaç dönüş, daha kaç dolanış!"
- Destansı Öykü
246. "Ruha gelince,
Tanıyacaksa kendini,
Bir başka ruhun
Derinliklerine bakması gerek,
Yabancı ve düşman, aynada gördük onu"
- Destansı Öykü
247. "-Aşk, sakin meskeni insanın."
- Bir Şairin Günlüğü
248. "Ne güzeldi, gözlerin. Nereye bakacağını bilemezdin,
Ben de bilemezdim nereye bakacağımı ben, yersiz yurtsuz,
Burada boğuşan ben kaç dönüş, daha kaç dolanış!"
- Destansı Öykü
249. "Ruha gelince,
Tanıyacaksa kendini,
Bir başka ruhun
Derinliklerine bakması gerek,
Yabancı ve düşman, aynada gördük onu"
- Destansı Öykü
250. "Bir şey değiliz daha; yeni yeni ayırt etmeye başlıyoruz, belki gün ışığına çıkan şeyleri."
- Bir Şairin Günlüğü