Yalancılar Kitap Bilgileri
Yazar: E. Lockhart
Tahmini Okuma Süresi: 7 sa. 2 dk.
Sayfa Sayısı: 248
Basım Tarihi: Ocak 2017
İlk Yayın Tarihi: 2014
Yayınevi: Pegasus Yayınları
Orijinal Dil: İngilizce
ISBN: 9786052990445
Ülke: Türkiye
Dil: Türkçe
Format: Karton kapak
Yalancılar Kitap Tanıtımı
Bizler yalancıydık.
Güzel, ayrıcalıklı ve dertsiz tasasız,
lüks içinde yaşıyorduk.
Çatlayıp kırıldık.
Bu bir aşk ve macera hikâyesi…
Bir trajedi masalı...
Hangisi gerçek?
Hangisi yalan?
Kararı siz verin.
“Aile olmanın ve sevdiğini kaybetmenin anlamını zor yoldan öğrenen bir genç kızın etrafında şekillenen, kalbinize dokunacak bir hikâye.”
-Publishers Weekly-
“Zekice kurgusu ve kusursuz anlatımıyla vurucu bir sese sahip, güçlü bir roman. Gerilim ilk sayfadan itibaren artıyor; bu kitap adeta bir saatli bomba.”
-New York Times Book Review-
Güzel ve köklü bir aile. Özel bir ada.
Zeki fakat yaralı bir genç kız; tutkulu v e kararlı bir genç adam.
Dört kişilik bir arkadaş grubu; dostlukları yıkıma sürüklenecek Yalancılar.
Bir devrim. Bir kaza. Bir sır.
Yalan üstüne yalan.
Gerçek aşk .
Gerçek.
Yalancılar, aklınızı başınızdan alacak modern, karmaşık bir gerilim.
Okuyun.
Eğer biri kitabın sonunu soracak olursa da sadece yalan söyleyin.
(Tanıtım Bülteninden)
Yalancılar Kitaptan Alıntılar
1. "İnsanlara neyi kaybettiklerini hatırlatma."
2. "Onu hala sevdiğim için aptalın tekiydim."
3. "Bazen başım öyle acıyor ki ölmek istiyorum."
4. "çok üzgün numarası yapıp sonra tuvalette dudak parlatıcısı süren, saçını düzelten üçkâğıtçı karılar."
5. ""Başka insanların sahip olmak isteyebileceği şeyler hakkında şikâyet etmeden önce biraz düşün.""
6. ""Onunla birlikte bir parçam öldü," dedi. "En iyi parçamdı.""
7. "Sessizlik acının üzerindeki koruyucu bir zırh gibidir."
8. "Sonsuza dek sürmese de sevilmek güzeldi..."
9. ""Sessizlik, acının üzerindeki koruyucu bir zırh gibi.""
10. "Değiştirebildiğin bir kötülüğü asla kabullenme."
11. "Zamanında birileri, romanların bir dizi şaşkınlık yaratması gerektiğini yazmış. Seninle bir saat geçirince o hisse kapılıyorum."
12. "“Bazı insanların hiçbir şeyi yok..""
13. "Çikolatadan daha iyiydi dün gece seninle olmak. Ne kadar aptalım! Hiçbir şeyin çikolatadan iyi olamayacağını sanırdım."
14. ""Evren şu anda fazla devasa görünüyor," dedi. "Tutunacak bir şeye ihtiyacım var."
"Yanındayım.""
15. "Eskiden güzel şeyleri seven bir insandım."
Yalancılar Kitap İncelemeleri
E. Lockhart’ın Yalancılar kitabı, okura ilk sayfalarından itibaren sinir uçlarına dokunmayı başaran fakat oldukça anlaşılır dile sahip bir kitap. Kitabın ilk 210 sayfasını okurken sık sık sinirlenmek, karakterlerin tavırları ve olayların gidişatı nedeniyle hayal kırıklığına uğramak mümkün. Öyle ki, bazı anlarda kitabı yarıda bırakmayı bile düşündüğüm oldu. Yazarın yarattığı bu atmosfer, bir yandan okurun sabrını sınarken bir yandan da karakterlerle ilgili belirsizlikler yaratıyor.
Kitap boyunca yapılan varsayımlar, olayların gidişatı hakkında okuru yönlendirse de, birçok noktada bu varsayımların yanlış çıkması büyük bir şaşkınlık yaratıyor. Kitabın son 38 sayfasına geldiğimde, tüm varsayımlarım yıkıldı ve gerçeklerin yüzüme çarpmasıyla adeta dehşete kapıldım. Tam da bu noktada, kitabın anlatısı derinleşti ve duygusal olarak yoğunlaştı. Gerçeklerle yüzleştiğimiz bu bölümlerde gözyaşlarıma engel olamadım. Yazar, son sayfalarda okura öyle bir duygusal darbe indiriyor ki, kitap boyunca biriktirdiğiniz tüm sinir ve sabırsızlık adeta yerini bir kedere ve derin bir hüzne bırakıyor.
E. Lockhart’ın bu eseri, klasik bir gençlik draması gibi görünse de, derinlerinde travmatik ve ağır bir hikaye barındırıyor. Bu hikaye sadece karakterlerin değil, aynı zamanda okurun da ruhsal dayanıklılığını zorlayan bir yapıya sahip. Kitabı bitirdikten sonra, okurun geriye dönüp tüm yaşananları tekrar düşünmeye ve olayların arka planını çözümlemeye ihtiyaç duyacağı bir yapıt olduğunu düşünüyorum.
Gece başlayıp ertesi gün akşamına bitirdiğim kitap... O kadar akıcı, basit ve aynı zamanda da şiirsel bi dille yazılmış ki hiç yorulmadan okudum. İlk olarak şunu söyleyeyim ki hiçbir kitapta şu ana kadar ağlamadım, dolayısıyla bunda da ağlamadım; fakat insanların neden ağladığını anlayabiliyorum ilk kez. Kitap gençlik yaz aşkı romanı edasıyla başlayıp bir trajediyle sonlanıyor. Zenginlik, mükemmeliyetçilik ve ırkçılık yine Amerikadaki beyaz tenli köklü ailelerin standart özellikleri konumunda. Üçü kuzen olan dört gencin hikayesini okuyarak başlıyoruz, ilk başta bana son derece klasik bir gençlik aşk romanı gibi gelse de cümlelerin altında yatan bazı anlamlar, bazı laflar beni etkiledi. Anlatım tarzı hafif şiirsel, imgeli olması hoşuma gitti. Ama kitabın 3/4 ü normal bir gençlik romanı edasında ilerlerken gerçekler ortaya çıkmaya başladıkça şaşkınlıklarım da arttı. Gerilim olarak tanımlamazdım bu kitabı tam olarak çünkü son kısım dışında gayet realist bir ilerleyişe sahipti. Ama şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki belki ailenizden kendinizden bir şeyler bulacağınızı düşünüyorum. Belki bu denli büyük sonuçlar doğrumadı hareketlerimiz ama hepimiz 15-16 yaşında ergenler olduk hepimiz hata yaptık. Kendilerine Yalancılar diyen bu gençlerin hikayesini dinlemenizi tavsiye ederim. Sadece tüm heyecanın sona saklanmış olması birazcık üzücü olmadı desem yalan olur.
nasıl başlamalıyım bilmiyorum açıkçası, bu kitap hakkında biraz uzun konuşacağım çünkü. oyuncuları açıklandığından beri dört gözle beklediğim bir amazon yapımı kendisi, okumayı çok istiyor ama uzun süredir erteliyordum. BUNU NEDEN YAPTIM. okuduğum en güzel kitaplardan biriydi şakasız, o kadar güzeldi ki. okurken birden fazla şey hissedeceğiniz bu kitap sizleri gerçekten içine çekecek, duygu karmaşası yaşayacağınıza dair garanti bile verebilirim. üstelik sadece içine çekmesiyle değil yaptığı ters köşeyle, bütün o duyguları size geçirmesiyle üzerinizde kesinlikle büyük bir etki bırakacak kitaplardan biri. okumadan önce yanınıza bir paket mendil almayı unutmayın.
konusuna gelecek olursak kitabımızın baş karakteri cadence, her yaz ailesinin sahip olduğu adaya gidiyor. sinclair ailesi büyük olduğu kadar imtiyazlı bir aile. bu adada ailesiyle vakit geçirirken her yaz ona eşlik eden dört kuzeni var, cadence. mirren. johnny. gat. (gat aslında johnny'nin üvey kuzeni) onlar yazları bir bütünler. yalancılar. birlikte büyürken cadence'ın yaşadığı kaza sonrasında her şey değişiyor, cadence bu kaza sonrasında gerçekleri öğrenmeye çalışıyor.
bir de şunu eklemeliyim sanırım, bu kitabı okuduğumda eşlik etmesini gerektiğini düşündüğüm bir şarkı var, sizlere benzer hisler yaratacak bir şarkı. taylor swift - peter.
puanıma gelecek olursak kesinlikle 10/10
Bu kitaba başladığımda, sonunun çok şaşırtıcı olması dışında, konusuna dair bir şey bilmiyordum. Bu nedenle sonunu tahmin etmem mümkün olmadı. Kitabın çoğunluğu gizemden çok gençliği ve aşkı işlediğinden büyük sonu tahmin etmeye imkan bile verilmemiş. Kitap bittiğinde, başlarda birkaç ipucu olduğu fark edilse de bunlar, son farklı olsaydı da normal karşılanabilecek çok minik detaylardı. Bu yüzden sonun işlenişini beğenmedim ama kendisini beğendim.
Kitap başlarda gençlik hikayesi gibi başlayıp wattpad havaları verirken bir yerde ani bir dönüş yapıp daha çok gizeme kayıyor. Bu geçişin daha pürüzsüz olmasını isterdim, çünkü şu an kitabın türünün ne olduğuna karar veremiyorum. Arkasında psikolojik gerilim dese de buna pek katılabileceğimi sanmıyorum.
Yazarın oldukça özgün betimlemeleri vardı. Başta beni afallatsa da sonradan alıştım ve oldukça beğendim. Özellikle migrenin ve etkisinin aktarımı çok güzeldi.
Kitabın en sevdiğim kısmı Cadence'ın yazdığı minik masallardı. Her seferinde farklı olan ama bir yandan da aynı masalın devamı olan masalları okurken çok eğlendim.
Genel olarak hızlı okunan, çerezlik denebilecek bir kitap oldu benim için. Birisine önerecek ya da tekrar okuyacak kadar beğenmedim ama uzun zamandır kitap okuyamadığımdan bu kitabı elime almak benim için iyi oldu.
En Sevdiğim Karakter: Gat
Varlı və soy-köklü Sinclair ailəsi hər il nənə və babalarının olduğu Kayın adasına gedirlər. Adada bir yerə yığılan bacılar və onların uşaqları günlərini xoş, qızıldan dəyərli vaxtlarını birlikdə keçirirlər. Bu sözləri miras, atalarından qalacaq olan sərvət üstündə mübahisə aparan bacılara aid etmək nə dərəcədə düzgündür, bilmirəm...
Uşaqlar-Cadence, Mirren və Johnny özlərini "Yalançılar" adlandırırlar. Kitabın irəliləyən bölümlərində onların əyləncəli söhbətlərinin, macəralarının və bir müddət sonra adaya gələn Gat və Cadence'in sevgi həyatının şahidi oluruq.
Cadence keçirdiyi ağır bir qəzadan sonra, demək olar ki, yaddaşını tamamilə itirir. Bir müddət adaya yox, atası ilə başqa ölkələri səyahət edən Cadence bu müddət ərzində "Yalançılar"a məktublar yazır, ancaq təəssüf ki, onun məktublarına heç kim geri dönüş etmir.
Kitabın sonuna gəldikdə heyrətlənməmək, bir hissəni dəqiqləşdirmək üçün bir dəfədən çox oxumamaq mümkün deyil. Yekunda əslində E.Lockhart'ın kiçik, gizli detaylar qoyduğunun fərqinə varmaq olur.
Ümumilikdə, kitabı bəyəndim, ya yox deyə soruşacaq olsanız, cavabım "sonunu bəyəndim" olardı. Çünki kitabın kulminasiya nöqtəsinə çatana qədər bir neçə dəfə yarıda qoymaq barədə düşündüm. Ancaq kitabın zirvəsinə çatdıqda isə həyəcandan bir gün ərzində bitirdim.
Kitabla və sevgi ilə qalın. Kitabla qalırsınızsa, deməli, siz onsuz da sevgi ilə qalırsınız...