Yabancı Kitap Bilgileri
Yazar: Stephen King
Tahmini Okuma Süresi: 15 sa. 25 dk.
Sayfa Sayısı: 544
Basım Tarihi: 3 Mayıs 2019
İlk Yayın Tarihi: 22 Mayıs 2018
Yayınevi: Altın Kitaplar
ISBN: 9789752125001
Ülke: Türkiye
Dil: Türkçe
Format: Karton kapak
Yabancı Kitap Tanıtımı
Şehir parkında, vahşice katledilen on bir yaşındaki bir erkek çocuğunun cesedi bulunur. Görgü tanıklarının ifadelerine göre katil, İngilizce öğretmeni, şehrin Küçükler Beyzbol Ligi’nin koçu ve herkesin çok sevdiği Terry Maitland’dır. Parmak izi ve DNA sonuçlarıyla desteklenen diğer kanıtlar da tartışılmaz biçimde onu işaret etmektedir.
Bu korkunç cinayetin dehşete düşürdüğü Dedektif Ralph Anderson, eskiden kendi oğlunun da koçluğunu yapmış olan zanlının, bir beyzbol maçının ortasında, herkesin gözü önünde tutuklanması emrini verir. Ne var ki, Maitland cinayetin işlendiği gün başka bir kentte bir konferansta olduğunu iddia eder ve bu, ilerleyen günlerde tanıklarla, kamera görüntüleriyle doğrulanır. Ralph Anderson ve Bölge Savcısı Bill Samuels bu şaşırtıcı gelişmenin yarattığı çelişkiyi çözmek için delillerin izini sürmeye devam ederken, cinayeti aydınlatmaya çalışan herkes
bilinmezliklerle ve tehlikelerle dolu bir anafora doğru sürüklenmektedir. Stephen King yine hayal gücünün sınırlarını zorluyor, yine usta bir
hikâye anlatıcısı olduğunu kanıtlıyor…
Yabancı Kitaptan Alıntılar
1. ""Bana söz ver;
arada bir durup yaşadığın günün kıymetini bileceksin. Yarına kadar sahip olacağın tek gün budur.""
2. "Her şey yoluna girecek, demişti... Fakat tabii ki öyle olmayacaktı."
3. "Görmek istemeyenler kadar kör olan kimse yoktur."
4. "Rüyalar silikleşir. Gerçekler aynı kalır."
5. "Eğer geçmişinden kopamazsan, yaptığın hatalar seni kemirir."
6. "Görmek istemeyenler kadar kör olan kimse yoktur."
7. "...Bana her şeyi söyleyebilirsin çünkü inanırım..."
8. "Bazı yaraların iyileşmesi çok uzun sürüyordu."
9. "İmkânsızı devreden çıkardığın zaman geriye kalan, her ne kadar akla yatkın olmasa da, gerçeğin kendisidir."
10. "Yarına kadar sahip olacağın tek gün bugündür."
11. "Adaletin çarkları yavaş öğütür ama toz hâline getirir."
12. "“Var” ile “vardı” arasındaki fark kapanmayacak bir yarık gibiydi."
13. ""İnsan şansını kendisi yaratır. Güçlü olursan, şanslı da olursun.""
14. "İmkânsızı devreden çıkardığın zaman geriye kalan, her ne kadar akla yatkın olmasa da gerçeğin kendisidir."
15. "Yalnız gezenler en hızlı yol alanlardır."
Yabancı Kitap İncelemeleri
Korku ve gerilimin usta yazarı King'den ikinci kitabımı da okudum. El cuco efsanesinden yola çıkarak yazmış olduğu bir kitap. Polisiye ve gizem kitaplarını severim. Bu kitapta gizem ve polisiye barındırıyordu. O soruşturma kısımlarını çok severek okurum. Gizem olmazsa olmazım zaten. Fakat polisiye türündeki kitaplarda sonucun doğaüstü olaylara bağlanmasından hoşlanmam ve tatmin etmez beni. Gerçekçilik ararım çünkü. Yabancı kitabı da tabii ki doğaüstü olaylara bağlandı. King'in tarzı bu sanırım. Diğer kitaplarını okumadım ama bu kitapta King'in bir seri kitabı olan Bay Mercedes hakkında da spoiler içeren bilgiler ve olaylar vardı. O serideki bir kahramanı burada görüyoruz ve oradaki olaylardan bahsediyor. Orada da doğaüstü bir şekilde sonlanmış olaylar. (Bay Mercedes serisini okumayı planlayan varsa önce o seriyi okusun yoksa bu kitapta spoiler yer.) Yazara haksızlık etmeyim, kitabın böyle bir olaya bağlanacağını bilerek okudum fakat yine de okumak keyifliydi. Gece okuduğum zamanlar ürperdiğim yerler de oldu. Olaylar da güzeldi. Ama keşke sonu benim aklımdaki gibi bitseydi, daha hoş olurdu. Biraz da uzun bir zaman zarfında okumam, kitabın akıcılığını kaybetmesine yol açmış olabilir. Siz benim gibi yapmayın ara vererek okumayın o zaman daha çok keyif alırsınız :)
İçini parçalayan bir cinayetle açıyor sana kapılarını.
Son sürat ifadeleri dinliyor, o acımasız katili yakalamak için sayfaları kovalıyorsun.
Tam enseledim derken, kitabın ortasında, senin kalbine bir kurşun isabet ediyor.
İnandığın her şeyi öldüren kurşun.
Gözlerin açık can veriyorsun sanki.
Hem de katili yakalayıp yakalayamadığını bile anlamadan.
Tam ortasında kitap sanki kabuk değiştiriyor.
Aslında daha ilk sayfasından gözden kaçırdığın yada hissettiğin ama isimlendiremediğin her şeyle yüzleşiyorsun.
Tekrar ayağa kalkman ve zihnini toplaman gerekiyor, devam etmek için.
Peki inanmadığın ne varsa yüzleşmeye hazır mısın?
Yüzleştiğinde, beynin delicesine reddederken sen ne yapacaksın, inadına gidecek misin korkularının peşinden ya da hazır beynin reddetmişken bırakıcak mısın her şeyi?
Bay Mercedes üçlemesini okuduysan seni çok tatlı sürizler bekliyor lakin okumadıysan, okumadın mı sahiden? Bence çok şey kaçırmışsın.
Zaten daha ilk satırdan gözlerin kimi arıyorsa, onu bulacaksın.
Yaratık kitabından esintiler de vuracak yüzüne.
Ben bazen kitap ve filmlerdeki dostlarımı aramak isterim.
Öyle şeyler olur ki içimde, ‘bunu en iyi o anlar’ yada ‘o olsa bana yardım ederdi’ derim.
Örneğin sıkıcı bir toplantıdayken çaresizce telefonuma bakıp Morpheus arasa keşke derim; “alın beni!”
Kitapta bu dilek hakkım gerçek oluyor gibi hissettim.
Çılgınca bir mutluluk ^.^
Hemen şunu belirteyim, Yabancıyı okumayı düşünüyorsanız ve Bill Hodges üçlemesini (Bay Mercedes, Kim Bulduysa Onundur, Son Nöbet) de okuyacaksanız Yabancıyı okumadan Bill Hodges üçlemesini okuyun. Çünkü üçlemeye ilişkin bir takım sürpriz bozan şeyler var.
Kitap vahşice işlenmiş bir çocuk cinayetinin zanlısı olarak şehrin sevilen simalarından öğretmen ve aynı zamanda küçükler beyzbol takımının koçunun tutuklanmasıyla başlıyor. İlerleyen bölümlerde olaylar geliştikçe Bill Hodges üçlemesinden tanığımız karakterler de olaya dahil oluyor ve kitap bir anlamda Bill Hodges üçlemesinin devamı ya da yan hikayesi gibi de oluyor.
Hikaye bir polisiye hikayesi gibi başlıyor ve hikaye ilerledikçe korku gerilim unsurları ön plana çıkmaya başlıyor.
Ben genelde tiksinç bulduğum, rahatsız olduğum şeylerden korkarım, King bence roman ve hikayelerinde en çok bu hislerimizi harekete geçiriyor. Yabancı romanın da bunu birçok bölümde başarıyla yapıyor. Kitapta Amerikan iç siyasetine yönelik yaptığı göndermeler aslında aynı zamanda King'in politik görüşü ve tutumunu yansıtıyor
Son olarak tüm kitap boyunca mutlaka gözümden kaçan olabilir ama ben tek bir yer dışında dizgi hatası görmedim. Altın kitapların buna dikkat etmesi sevindirici.
Okuyacak olanlar: Korku gerilim romanlarını (ve hatta bence polisiye) King roman ve hikayelerini seviyorsanız kitabı kesinlikle tavsiye ederim ancak okuyacaksanız ve Bill Hodges üçlemesini henüz okumadıysanız sürpriz bozan var, bence öncelikle Bill Hodges üçlemesini okuyun sonra Yabancıyı okuyun.
Şehir parkında vahşice öldürülmüş bir erkek çocuğunun bulunmasıyla başlıyor kitap. Dna, parmak izleri ve görgü tanıkları ise tek bir kişiyi işaret ediyor. Fakat bu kişi, olayın işlendiği saat ve hatta gün içerisinde başka bir yerde olduğunu su götürmez bir biçimde kanıtlayınca işler karışıyor. Peki, bir insanın aynı anda iki yerde birden mevcut olması mümkün müdür?
2018'de yayınlanan bu romanını polisiye üzerine oturtmuş olsa da, her zamanki gibi tarzını konuşturmuş ve 'doğaüstü' bir karaktere de yer vermiş. Kalemini, kurgusunu her zaman sevmişimdir King'in. Sedece hep gerilim beklentisi içinde okuduğum için, kitabı beğenip beğenmemem buna bağlı olabiliyor. Kitap, sonu çabucak biten, gerilimi düşük bir romandı bana kalırsa.
Kitaba bir eleştiri yapmam gerekirse, bazı karakterleri çok geç tasvir etmişti yazar. Benim sayfalar boyu şişman hayal ettiğim adamın, eleştirilecek kadar zayıf çıkması okuma motivasyonumu düşürür haliyle. King'in romanlarında ilk defa böyle bir şeyle karşılaştım.
Sadist pedofili ve çocuk katili için söylenmiş 'O adam cehennnemi getirir.' cümlesi kitabın en vurucu cümlesiydi.
Dipnot: Sonlara doğru hikayeye dahil olan ve işte tam bir Stephen King kitabı karakteri dediğim biri vardı: Holly.
Ve öğrendim ki 'Bay Mercedes' adlı üçlemede yer alan bir karaktermiş. Benim gibi bilmeyenler varsa önce o kitapları okuyabilirler ;)
İyi Okumalar_
.
Yazardan okuduğum ikinci roman oldu bu ve Hayvan Mezarlığı'na oranla daha çok beğendim. Kitap çok dinamikti yani okurken zihniniz asla boş durmuyor ve kendi içinizde tahminler,olasılıklar yaratıyorsunuz katili bulmak için ve adım adım okuyorsunuz ki sizin tahmininizden daha büyük gizemler var ortada.
Okurken herkes vahşice öldürülen çocuklara üzülüyor elbet ama Koç Terry'nin ölümü beni şok etti hiç bekemiyordum onun sonrasında olayların büyüyerek yayılması başka karakterleri içine alması ve aksiyonun hiç kesilmemesi kitabı daha da keyifli hale getirdi. Tabi ki sonda sevdiğim Avukat ve yardımcısının ölümü de üzdü yine beni.
# Korku konusuna gelince benim için korkudan ziyade gerilim üst safadaydı özellikle bazı sahnelerde gerçekten iyice geriyor yazar :)
# Yazarın bu her iki kitabında da şu ortak nokta vardı geçmiş mitler ve efsaneler. Bu romanda da geçmişte çocukları korkutmak için anlatılar efsaneler ya da sırrı çözülmemiş eski cineyetler ve katilleri vardı .
# Okurken şunu kabul ederek okumak lazım evrenin sonu yoktur ve bazı olayları açıklamakta mantık yetersiz kalabilir . Olayları çözmek için de imkansız olana inanmak ve öyle çözüme ulaşmak gerekir. Tavsiye edeceğim bir romandı bu türle ilgilenenler mutlaka sevecektir kitabı. Mutlu kalın :)