Victoria Schwab (V.E. Schwab) En Beğenilen Sözleri
1. "Addie, “Solmuş bir çiçeğe benziyorsun,” diye takıldı ona.
Sam göz kırparak fincanını kaldırdı. “Beni sula, bak nasıl çiçek açıyorum.”"
- Addie Larue’nün Görünmez Hayatı
2. "What is a person, if not the marks they leave behind?"
- The Invisible Life of Addie LaRue
3. ""Gidin öğrencilerim," dedi Lyne. "Değişim yaratın.""
- Vahşi
4. ""Rüyalarımda seni hep kaybediyorum. Uyandığımdaysa çoktan kaybetmişim. ""
- Gallant
5. "İnsanların çoğu canavardan farksızdı ve canavarların çoğu da insan gibi görünme konusunda başarılıydı."
- Vahşi
6. ""Bazı insanlar karanlıktan uzak durur. Bazılarıysa karanlığa, bir yerde bulunan gücün çatırtısına doğru çekilir.""
- Gallant
7. "“In my dreams, I am always losing you. In my waking, you are already lost.”"
- Gallant
8. "Herkes kendin olmanı söylüyor ama aslında ciddi değiller."
- Addie Larue’nün Görünmez Hayatı
9. "
."
- Bury Our Bones in the Midnight Soil
10. "Bir insan arkasında bıraktığı izlerden başka nedir ki?"
- Addie Larue’nün Görünmez Hayatı
11. "Görünen o ki, iki kişi birlikte el ele yürüyebilirmiş."
- Gallant
12. "Jones laughed, a humorless, feral sound, taken up in a chorus by his men. “If you were planning to rob me, you could have at least brought a gun.”
“Oh, I did,” said Victor, holding out his hand. Slowly, as if performing a trick, he curled three of his fingers in, leaving his thumb up and his index extended.
“See?” he said, pointing the finger at Jones.
Jones no longer seemed amused. “You some kind of—?”
“Bang.”
There was no gunshot—no earsplitting echo or spent cartridge or smoke—but Jones let out a guttural scream and fell to the floor as if hit."
- Vengeful
13. "Cehalet mutluluktu belki ama merak ağır basarsa işler değişebilirdi."
- Arşiv
14. "Ölümden kaçış yoktu, ölümden saklanmak mümkün değildi, ölüm yenilmezdi."
- Gallant
15. "Bir insan arkasında bıraktığı izlerden başka nedir ki?"
- Addie Larue’nün Görünmez Hayatı
16. "
."
- Addie Larue’nün Görünmez Hayatı
17. ""Mahvettim mi?"
"Neyi?"
"Bizi.""
- Addie Larue’nün Görünmez Hayatı
18. "Bence çok fazla zırh kuşanmışsın..Zırhların komik tarafı sadece başkalarından korumakla kalmayıp bizi de içine hapsetmeleridir. Her yanımıza itinayla kuşanırken bir de bakmışız ki kendimizi zırhın içine tutsak etmişiz. Etrafını zırhla kapladın mı, bir süre sonra artık iki kişisindir. Biri parlak metal yüzün diğeriyse içinde parçalara ayrılan insan yanın."
- Azat
19. "İşte o an, bir hayalet ya da bir tanrı olmadığının farkına varmıştı. O bir canavardı."
- Vahşi
20. ""Her şey inanmakla başlar," diye cevap verdi Eli. "İnançla.""
- Vahşi
21. "Ama denemek başarmanın yarısıdır."
- Vahşi
22. ""İyi akşamlar," dedi. "Yardımcı olabilir miyim?"
"James'i görmeye geldim," dedi Addie hız kesmeden. "Yirmi üçüncü kat."
Adamın kaşları çatıldı. "Burada değil."
"Daha iyi ya," dedi Addie asansöre girerken."
- Addie Larue’nün Görünmez Hayatı
23. "Victor Vale'in yardımcı karakter olmasına imkan yoktu."
- Vahşi
24. "“Bazıları sihrin zihinde yaşadığını söyler, bazıları kalpte,” dedi Holland sessizce, “ancak sen de ben de biliyoruz ki sihir kanda yaşar.”"
- Sihrin En Koyu Tonu
25. "Hikayeler kişinin kendini koruma yoluydu.Hatırlamanın ve unutmanın ."
- Addie Larue’nün Görünmez Hayatı
26. "Bir ders seçmek bir disiplin seçmeye dönüştü, disiplin seçmek de kariyer seçmeye. Kariyer seçmek bir hayat seçmek oldu ve insan sadece bir ömrü varken bunu nasıl yapabilirdi ki?"
- Addie Larue’nün Görünmez Hayatı
27. "Özgürlük... Böylesi büyüleyici bir şey için ne küçük bir kelime.
Nasıl bir his olduğunu bilmiyorum ama öğrenmek istiyorum."
- Gallant
28. "Hayat incelikli planlar yapmaz."
- Vahşi
29. ""okumanın olmadığı bir dünyayı hayal bile edemiyorum.""
- Addie Larue’nün Görünmez Hayatı
30. "“Bu gece beraberinde ne getirdin?”
“Baş ağrısı,”"
- Sihrin En Koyu Tonu
31. "Uykuda huzur yok.
Bu rüyalar benim ölümüm olacak."
- Gallant
32. "Bitir şu işi, diye fısıldardı karanlık, aklını çelmeye çalışırdı. Kim bilir kaç kez aklından geçirmişti; elleriyle değil, içindeki şeyle uzanmayı ve her şeyi mahvetmeyi. Herkesi."
- Vahşi
33. ""O köpeği hangi cehennemden getirdiniz?" diye sordu Mitch.
"O benim köpegim," dedi Sydney.
"Kan mı o?"
Gazeteleri karıştırırken, "Köpeği vurdum," dedi Victor.
Dizüstü bilgisayarı kapayıp, "Bunu neden yaptın ki?" diye sordu Mitch.
"Can çekişiyordu."
"O zaman neden ölü değil?"
"Sydney onu diriltti."
Mitch otel odalarının ortasında duran sarı saçlı ufak kıza baktı. "Anlamadım?"
Sydney bakışlarını yere indirdi. "Victor ona Dol adını verdi," dedi.
"Acı ölçü birimi," diye açıkladı Victor."
- Vahşi
34. "“Bunun bedelini çok fena ödeyeceksin.”
Victor sessizce gülümsedi. “Ödeten sen olmayacaksın.”"
- Vahşi
35. "Hortlakların olayı buydu.
Bakmanızı istiyorlardı ama görülmeye katlanamıyorlardı."
- Gallant
36. "Ama unutulmak, insana kendini yalnız hissettiriyordu. Başka kimse hatırlamazken, hatırlamak."
- Addie Larue’nün Görünmez Hayatı
37. "“Biliyor musun,” dedi Victor,
“birinin acıdan korkmamasını, ölümden korkmamasını sağlayınca ne oluyor? Onları, kendi gözlerinde, ölümsüz yapmış oluyorsun. Yani gerçekten ölümsüz olmuyorlar tabii ki fakat kimin umurunda ki? Aksi kanıtlanana kadar hepimiz ölümsüz değil miyiz?”"
- Vahşi
38. "Still collecting strays."
- Vengeful
39. "Fakat Victor'ı asıl etkileyen, Eli'da yanlış bi şeyler olduğundan emin olmasıydı. Ufak hatalarla dolu resimlerden birine benziyordu, her açıdan dikkatlice inceleseniz bile bir şeyleri kaçırdığınız türden resimlere."
- Vahşi
40. "Victor Vale'in yardımcı karakter olmasına imkan yoktu."
- Vahşi
41. "Ama hiçbir erkek bunu gerçek anlamda yapmayacağı için, kadınlar kendi eğitimlerinin sorumluluğunu almalı."
- Addie Larue’nün Görünmez Hayatı
42. ""Unutulmak istemiyorum."
"Bak ne diyeceğim," dedi Victor. "Sen beni hatırla, ben de seni hatırlayayım, böylece hiçbir zaman unutulmayız.""
- Vahşi
43. "Unutulmak istemiyorum."
- Vahşi
44. "Okumanın olmadığı bir dünyayı hayal bile edemiyorum .Şiirlerin,oyunların ve filozofların bulunmadığı bir dünya."
- Addie Larue’nün Görünmez Hayatı
45. ""Yıldızları özlüyorum.”
"Ben de.""
- Addie Larue’nün Görünmez Hayatı
46. "
."
- Vahşi
47. "Kariyer seçmek bir hayat seçmek oldu ve insan sadece bir ömrü varken bunu nasıl yapabilirdi ki?"
- Addie Larue’nün Görünmez Hayatı
48. "Okul dendiğinde akla düzgün, tahta sıralar ve kurşun kalem sesleri geliyor olabilirdi. Akla öğrenmek geliyordu. Burada da öğrenciler öğreniyordu ama baştan savma bir eğitim vardı,"
- Gallant
49. ""Ama denemek başarmanın yarısıdır.""
- Vahşi
50. "Hissizlik cennetten kopup gelen bir ödüldü sanki."
- Vahşi
51. ""Kabul et. Sen de farklı hissediyorsun. Ölüm bir parçamızı alıp götürüyor.""
- Vahşi
52. "Karanlığa defalarca, bir insana bir kez âşık olmuştu."
- Addie Larue’nün Görünmez Hayatı
53. "Herhangi bir şeye uzun süre gözünü dikip bakarsan, merak etmeye başlarsın. Fazla merak ise iyi değildir..."
- Azat
54. ""Sen beni hatırla, ben de seni hatırlayayım. Böylece hiçbir zaman unutulmayız.""
- Vahşi
55. "Uykuya daldığımı hatırlamıyorum ama uyandığımda Olivia'nın başında dikiliyordum ve adını fısıldıyordum. Korkarım ki onun yanağındaki benim elim değildi, dudaklarımdan dökülen ses benim sesim değildi, uyurken onu izleyen benim gözlerim değildi ve..."
- Gallant
56. "“Kimse sana zarar vermeyecek, neden biliyor musun?” Sydney başını hayır anlamında salladı ve Victor gülümsedi.
"
- Vahşi
57. "Çünkü ölürken düşünebildiğim tek şey ne kadar acı çektiğimdi."
- Vahşi
58. "Hayatın gidişatını belirleyen anlar hep açık görünmez. UÇURUM diye bağırmazlar, on düşüşün dokuzunda tutunabileceğiniz bir halat olmayacaktır ya da geçeceğiniz bir bitiş çizgisi, yardımınıza koşacak bir akraba veya fiyakalı bir mektubun getirdiği iyi haberler de. Hayat incelikli planlar yapmaz."
- Vahşi
59. ""Solmuş bir çiçeğe benziyorsun.""
- Addie Larue’nün Görünmez Hayatı
60. "+"Daha fazlası olabileceğimize. Hatta kahramanlar olabileceğimize."
-"Ölebiliriz de,"
+"Yaşayan herkesin aldığı bir risk bu.""
- Vahşi
61. "Hissizlik cennetten kopup gelen bir ödüldü sanki."
- Vahşi
62. ""Kabul et. Sen de farklı hissediyorsun. Ölüm bir parçamızı alıp götürüyor.""
- Vahşi
63. "Sanat fikirlerden oluşur. Ve fikirler anılardan daha vahşidir. Yabani otlar gibi, daima büyümenin bir yolunu bulurlar."
- Addie Larue’nün Görünmez Hayatı
64. ""Hiçbir şey tamamen iyi ya da tamamen kötü değildir."
"Hayat bundan çok daha karmaşık.""
- Addie Larue’nün Görünmez Hayatı
65. "Sevdikleriniz neredeyse eviniz orasıdır, derler."
- Addie Larue’nün Görünmez Hayatı
66. "
Sydney için bir yer olmaktan çıkmış, insan halini almıştı.
"
- Vahşi
67. "Ancak deliler ve körler için zaman aynı ilerlemez."
- Sihrin En Koyu Tonu
68. ""Yaptım!" diye bağırdı Rhy.
"Onu salladın," dedi Kell.
"Ne münasebet!"
"Bir daha dene.""
- Sihrin En Koyu Tonu
69. ""Bunu neden yapıyorlar? Neden her şeyi birbirine benzetiyorlar?”"
- Addie Larue’nün Görünmez Hayatı
70. "a house like this will never be a home."
- Gallant
71. "Victor'ın kadere inanmaya başlamasının tek sebebi Sydney'di."
- Vahşi
72. "Komodinindeki mumun erimesini izliyordu. Bir ses duyduğunda neredeyse pes edip üstündeki örtüleri kenara itmek üzereydi.
Kapının açıldığına dair çok hafif bir gıcırtıydı bu.
Hem de kapıyı kilitlemiş olmasına rağmen."
- Gallant
73. "“Okul dendiğinde akla düzgün, tahta sıralar ve kurşun kalem sesleri geliyor olabilirdi. Akla öğrenmek geliyordu. Burada da öğrenciler öğreniyordu ama baştan savma bir eğitim vardı, bunun yerine uygulamalı alanlara vakit harcanıyordu. Şömine nasıl temizlenir? Somun ekmeğe nasıl şekil verilir? Yırtılan kıyafetler nasıl dikilir? İstenmediğiniz bir dünyada nasıl var olunur?
Bir başkasının evinde nasıl bir hayalet olunur?”"
- Gallant
74. "“Ama unutulmak, insana kendini yalnız hissettiriyordu. Başka kimse hatırlamazken, hatırlamak.”"
- Addie Larue’nün Görünmez Hayatı
75. ""Kimse sana zarar vermeyecek. Neden biliyor musun?" Sydney kafasını hayır anlamında salladı ve Victor gülümsedi. "Çünkü onlara önce ben zarar vereceğim.""
- Vahşi
76. "Ancak yuva bir tercihti.
Ve Olivia, Gallant'ı tercih etmişti."
- Gallant
77. "İnsanlar gözyaşlarınızı gördüklerinde sizin ellerinizi, sözlerinizi ya da söylediğiniz herhangi bir şeyi takip etmeyi bırakırlardı. Yaşların öfkeden, üzüntüden, korkudan veya hayal kırıklığından olmasının önemi yoktu. Gördükleri tek şey ağlayan bir kız olurdu."
- Gallant
78. "*Etrafını zırhla kapladın mı, bir süre sonra artık iki kişisindir. Biri parlak metal yüzün, diğeriyse içinde parçalara ayrılan insan yanın.*"
- Azat
79. "“İyi bir arkadaş, Bay Turner, bulunması çok güç bir şeydir.”"
- Vahşi
80. "“Bu delilik,” dedi Victor. “Ben bir katil değilim ve DÜ de değilim. Tıp öğrencisiyim.” En azından son söylediği doğruydu."
- Vahşi
81. "İstenmediğiniz bir dünyada nasıl var olunur?"
- Gallant
82. ""Bak ne diyeceğim," dedi Victor. "Sen beni hatırla, ben de seni hatırlayayım, böylece hiçbir zaman unutulmayız.""
- Vahşi
83. ""...sadece başka insanların adımlarını takip edersen, kendi yolunu çizemezsin. Bir iz bırakamazsın.""
- Addie Larue’nün Görünmez Hayatı
84. "Yokluğun içinden geldi acı."
- Vahşi
85. "“Hikaye onların olabilir,sen benim olduğun sürece.""
- Addie Larue’nün Görünmez Hayatı
86. "While seeking revenge, dig two graves - one for yourself."
- Vengeful
87. "Ya bir yol bulunacak ya da bir yol yapılacak."
- Addie Larue’nün Görünmez Hayatı
88. "diyorlar ki severken de vazgeçilir ama ben yalnızca kaybı tadıyorum."
- Gallant
89. "Bana her şeyin bir dili olduğunu o dili bilirsen dünyayı konuşturabileceğini öğretmişti. Çimenler ve toprak saklar; rüzgar ve su hikayeler ve uyarılar taşır."
- Near Cadısı
90. "Unutulmak, diye düşündü, biraz delirmeye benziyor."
- Addie Larue’nün Görünmez Hayatı
91. "Yüksek sesli müzikten en az sarhoş kalabalıklardan nefret ettiği kadar nefret ederdi."
- Vahşi
92. "Ömrüm boyunca öğrendiğim her şeyi şu üç kelimeyle özetleyebilirim:: Hayat devam ediyor...—— Robert Frost——"
- Azat
93. "
, it's called."
- Bury Our Bones in the Midnight Soil
94. ""
- Vahşi
95. ""Mitchell," dedi Victor. "Sydney'e hapse girme sebebini söyle."
Mitch, "Hacker'lık," dedi neşeyle."
- Vahşi
96. ""
- Vahşi
97. "Huzursuz bir enerji ve acil bir ihtiyaçla dolmuştu ama yeterince zaman yoktu ve elbette hiçbir zaman olmayacağını biliyordu.
Zamanın daima siz hazır olmadan bir saniye önce dolduğunu. Hayatın sizin istediğinizden daima birkaç dakika kısa kaldığını."
- Addie Larue’nün Görünmez Hayatı
98. "“Tanıştığın herkes seni hatırlasaydı bile.Seni yine de en iyi ben tanırdım.""
- Addie Larue’nün Görünmez Hayatı
99. "Fazlası olduğuna inanmak istiyorum. Daha fazlası olabileceğimize."
- Vahşi
100. "Kaybolun. Pes edin. Kaybedin. Başlamadan pes etmek her zaman daha iyi bir seçenektir. Kaybolun. Kaybolursanız bulunup bulunamayacağınız umrunuzda bile olmayacak."
- Vahşi
101. "Yüksek sesli müzikten en az sarhoş kalabalıklardan nefret ettiği kadar nefret ederdi."
- Vahşi
102. "Ama dünyanın ucuna ancak böyle yürünürdü.
Sonsuza dek ancak böyle yaşanırdı.
Bir gün, bir sonraki ve bir sonraki derken, alabileceğin kadarını alarak, çalıntı her anın tadını çıkararak ve elinden kaçana kadar her dakikaya sıkı sıkı tutunarak."
- Addie Larue’nün Görünmez Hayatı
103. "The fastest way to kill a flame was to smother it."
- Vengeful
104. "Güneşin kızılı çekiliyor semadan, bir gün daha gidiyor akşamla birlikte.Eğilip yüzünü saklarken dahi.Yeni bir güne can veriyor."
- Arşiv
105. "İsmi saçlarına doğru fısıldıyorum. Böylece hatırlayabilirsin, hatırlayacak mısın?
Bilmiyorum, yapamam. Diyorlar ki severken de vazgeçilir ama ben yalnızca kaybı tadıyorum."
- Gallant
106. "Bir şeye sahip olup da kaybetmek, hiç sahip olmamaktan çok daha korkunçmuş meğer."
- Azat
107. "Olivia başını iki yana salladı. İnsanların bir zayıflığınızı bulup onu size karşı kullanmasının ne demek olduğunu çok iyi biliyordu."
- Gallant
108. ""Eh, onları görürseniz," dedi kız, " Serena'ya daire için teşekkür edin. Ha bir de, Eli'a boktan biri olduğunu söyleyin."
Üçlü arabaya doğru ilerlerken, "Tabii," diye bağırdı Victor."
- Vahşi
109. ""Sizi öldürmeye niyetli değilim ekselansları. Ama bu demek değildir ki... hiç eğlenmeyeceğiz.""
- Sihrin Tonları: Çelik Prens
110. ""Your freckles look like stars.""
- The Invisible Life of Addie LaRue
111. ""Ölebiliriz de," dedi Eli.
"Yaşayan herkesin aldığı bir risk bu.""
- Vahşi
112. "Her şey inanmakla başlar."
- Vahşi
113. ""Hepimizin savaş yaraları var," dedi. "Geçmişimizde kalmış insanlar.""
- Addie Larue’nün Görünmez Hayatı
114. "“Sydney'i ara. Ne durumda olduğunu öğren.” dedi Victor.
Numarayı tuşlarken, “Seni tanımasam,” dedi Mitch, “onu önemsediğini düşünürdüm.”"
- Vahşi
115. ""Köpeği vurdum," dedi Victor.
Dizüstü bilgisayarını kapayıp, "Bunu neden yaptın ki?" diye sordu Mitch.
"Can çekişiyordu."
"O zaman neden ölü değil?"
"Sydney onu diriltti.""
- Vahşi
116. "Bir şeye sahip olup da kaybetmek, hiç sahip olmamaktan çok daha korkunçmuş meğer."
- Azat
117. "Sır ve yalanlarin yükü daha basta ağırdır ve giderek ağırlaşır"
- Azat
118. "“Buna gerçekten değdi mi,
Anlık sevinçler uzun kederlere değmiş miydi?
Güzel anlar, acıyla geçen yıllara?”"
- Addie Larue’nün Görünmez Hayatı
119. "Serena bir hayalet ya da bir tanrı olmadığının farkına varmıştı.
O bir canavardı."
- Vahşi
120. "Olduğu yerde kaldı, bütün o enerjiyi ve kaosu ve elektriği emmeye ve dinginlikteki yerini bulmaya çalıştı."
- Vahşi
121. "Adeline bir ağaç olacaktı ama insanlar baltalarını savurarak çıkageldiler."
- Addie Larue’nün Görünmez Hayatı
122. "“Bir hata kazadır, iki hata sorun.”"
- Azat
123. "Kalbi bundan daha hızlı atabilir miydi? Hata yapıp yapmadığını düşünmeyi bırakmıştı artık. Emindi. Yirmi dört yıllık hayatı boyunca yaptığı en kötü plandı bu.
, dedi Victor’ın sağduyulu, kaybolmakta olan, adrenalin ve acı ve korku konusunda çalışmalar yapmış olan tarafı."
- Vahşi
124. "Özgürlük… Böylesi bir şey için ne küçük bir kelime."
- Gallant
125. "“Eh,” dedi, “kadehlerimizi neye kaldıralım? Sarows'a mı? Baliz Kasnov ve bakır budalalarına mı? Yakışıklı kaptanlara ve güzel gemilerine mi?”
Ancak Lila başını iki yana salladı. “Hayır,” dedi keskin bir gülümsemeyle kadehini kaldırarak.
Alucard yumuşak ve sessiz bir kahkaha attı. “En iyi hırsıza,” dedi."
- Gölgede Bir Buluşma
126. "
dedi içinden, halatlar derisini keserken.
"
- Gölgede Bir Buluşma
127. ""Bahsi geçmişken," dedi Henry ayağa kalkarak. "Nasıl içersin?"
"Ne?"
"Kahveni. Karşında oturup tek başıma içemem. Kendimi pislik gibi hissederim."
Addie gülümsedi. "Sıcak çikolata. Sütsüz.""
- Addie Larue’nün Görünmez Hayatı
128. "İnsanların çoğu canavarlardan farksızdı ve canavarların çoğu da insan gibi görünme konusunda başarılıydı."
- Vahşi
129. "“Bunun bedelini çok fena ödeyeceksin.”
Victor sessizce gülümsedi. “Ödeten sen olmayacaksın.”"
- Vahşi
130. "Sydney nereye gittiğini çok iyi biliyordu.
Serena Sydney'e eve gitmesini söylememişti. Ona kaçmasını söylememişti. Güvenli bir yere gitmesini söylemişti. Geçen hafta boyunca olanları göz önünde bulundurunca,
Sydney için bir yer olmaktan çıkmış, bir
halini almıştı.
Sydney için güvenli denince akla gelen kişi
."
- Vahşi
131. ""Asla düşmanını tanıdığını zannetme.""
- Sihrin En Koyu Tonu
132. "İnsanlar acıyı algılamıyorlardı ama yine de farkına varmadan başlarını başka yöne çeviriyorlardı."
- Vahşi
133. "Hayat -en hakiki halinde- İyi ve Kötü'nün değil, Kötü ve Berbat'ın mücadelesidir."
- Vahşi
134. "“Yuva tercihtir.”"
- Gallant
135. "DoğaÜstü.
Her şeyi başlatan -mahveden, değiştiren- kelime."
- Vahşi
136. "Güvenmek inanç gibidir, insanları inançlı bireylere dönüştürebilirsin.Ama karşındakinin inancını her zedeleyişinde güvenini geri kazanmak da bir o kadar zorlaşır."
- Azat
137. "Ancak deliler ve körler için zaman aynı ilerlemez."
- Sihrin En Koyu Tonu
138. "Addie çok geçmeden Henry'nin uykuya doğru çekildiğini hissetti.
Gözleri tavana çevrildi.
Yumuşak bir sesle " Unutma," dedi yarı dua eder, yarı yalvarır gibi.
Henry "Neyi unutmayayım?" diye mırıldandı geri yatmadan hemen önce.
Addie cevap vermek için delikanlının nefes alıp verişinin yavaşlamasını bekledi ve sonra karanlığa fısıldadı.
"Beni.""
- Addie Larue’nün Görünmez Hayatı
139. "“Bana bir eş bulmaya kararlı olan sensin, anne.”
“Evet,ancak bunun için sarayı geneleve döndürmemeyi tercih ederim.”"
- Sihrin En Koyu Tonu
140. ""kimse sana zarar vermeyecek. neden biliyor musun?" sydney kafasını hayır anlamında salladı ve victor gülümsedi. "çünkü onlara önce ben zarar vereceğim.""
- Vahşi
141. "“Ama hatıraların kaderi buydu. Bir an oradayken, zamanla, yavaş yavaş yok olmak.”"
- Addie Larue’nün Görünmez Hayatı
142. "Özgürlük... Böylesi büyüleyici bir şey için ne küçük bir kelime."
- Gallant
143. ""Hala dikkat çekiyorsun kolunu omzuma at."
"Ne?"
"O kadar endişeli görünmene gerek yok. Tipim değilsin."
"Dur tahmin edeyim. Asillerden hoşlanmıyorsun."
"ERKEKLERDEN hoşlanmıyorum.""
- Sihrin Tonları: Çelik Prens
144. "Ve böylece, yürürken hikâyeyi kafasında en baştan, yeniden başlattı.
"
- Addie Larue’nün Görünmez Hayatı
145. "Somehow, she is nearly eighteen.
María knows it did not happen overnight, that she did not go to bed a girl and wake a woman, though some days it feels that way."
- Bury Our Bones in the Midnight Soil
146. "Sydney sessizliğe güvenmiyordu. Yaşadıklarını göz önünde bulundurduğunda sessizliğin kötü bir şey olduğuna karar vermişti."
- Vahşi
147. "
—TIEREN SERENSE, Londra Mabedi başrahibi"
- Sihrin En Koyu Tonu
148. "İnsanların çoğu canavardan farksızdı ve canavarların çoğu da insan gibi görünme konusunda başarılıydı."
- Vahşi
149. "Rhy kaşlarını çattı. "Seni seviyorum, Kell ama ikiz dövmeler yaptırmak gibi bir niyetim yoktu.""
- Sihrin En Koyu Tonu
150. "“Unutma.”
“Neyi unutmayayım?”
“Beni.”"
- Addie Larue’nün Görünmez Hayatı
151. "Babasının devrilen somunlarını düzeltmesi ve annesinin dökülen tuz tanelerini yaladığı başparmağıyla toplaması gibi dua ediyordu. Bir alışkanlık olarak; inançtan çok otomatik bir şekilde."
- Addie Larue’nün Görünmez Hayatı
152. "Freckles like stars across her cheeks."
- Bury Our Bones in the Midnight Soil
153. ""Her şey inanmakla başlar," diye cevap verdi Eli. "İnançla.""
- Vahşi
154. "“Ve Ulysses kulaklarını sirenin şarkısına tıkadı,” dedi, “çünkü
işiteceği tek ses ölümün şarkısı olacaktı.”"
- Vahşi
155. "Olivia dün yalnızdı.
Bugünse değildi."
- Gallant
156. "... Athos elini yanağına götürdü. Holland geri çekilmedi, kralın dokunuşu karşısında kaskatı bile kesilmedi. "Kıskandın mı?" diye sordu. Holland ne yeşil ne siyah gözlerini kırparak, sabit bir şekilde Athos'un gözlerine baktı. "Istırap çekti," diye ekledi Athos alçak sesle. "Ancak senin kadar değil." Ağzını yaklaştırdı. "Kimse senin kadar güzel bir şekilde ıstırap çekemez.""
- Sihrin En Koyu Tonu
157. "“Gerçekten olduğum kişiye aşık değildi. Olabileceğim kişiye işıktı. Değişmemi istedi, değişmedim ve...""
- Addie Larue’nün Görünmez Hayatı
158. "Yalan söyleyememenin insanı özgür kıldığını düşünmeye başlayacaktı neredeyse."
- Vahşi
159. "Dedem tesadüflere asla inanmazdı. Hatta bir keresinde, şansın, gerçeği öğrenmeye üşenen insanların icat ettiği bir sözcük olduğunu söylemişti."
- Arşiv
160. ""Bana bir şey çal," demişti Alucard ve Rhy'da göz kamaştırıcı gülümsemesiyle gülümseyip gözlerinin kehribar rengi mum ışığında altın rengine dönüşürken parmakları Alucard'ın üzerinde gezinmeye, akortlar omuzlarında, kaburgalarında, belinde dalgalanmaya başlamıştı.
"Seni çalmayı tercih ederim.""
- Işığın Büyüsü
161. "İşte, diye düşündü, veda dediğin böyle olmalı.
Nokta değil, üç nokta; biri toparlayıncaya kadar yarım bırakılan bir cümle.
Açık kalan bir kapı.
Uykuya dalar gibi."
- Addie Larue’nün Görünmez Hayatı
162. ""Birinin acıdan korkmamasını, ölümden korkmamasını sağlayınca ne oluyor? Onları, kendi gözlerinde, ölümsüz yapmış oluyorsun. Yani gerçekten ölümsüz olmuyorlar tabii ki fakat kimin umurundaki ki? Aksi kanıtlanana kadar hepimiz ölümsüz değil miyiz?""
- Vahşi
163. "Eli screamed, and the sound made Victor feel good."
- Vicious
164. ""Sydney, bana bak." Victor ellerini arabaya dayayıp eğildi. "Kimse sana zarar veremeyecek. Neden biliyor musun?" Sydney kafasını hayır anlamında salladı ve Victor gülümsedi.
"Çünkü onlara önce ben zarar vereceğim.""
- Vahşi
165. ""Eli da Doğaüstü, evet."
"Gücü ne?"
"Kendini üstün görmek," dedi Victor."
- Vahşi
166. "“Sen sihrin eşit olduğuna inanıyorsun. Bir dost, bir yoldaş. Ancak öyle değil. Taş bunun ispatı. Sihrin ya efendisi olursun ya da kölesi.”"
- Sihrin En Koyu Tonu
167. ""you must be eliot."
"i actually go by eli."
"victor vale.""
- ExtraOrdinary
168. "
. what an ugly word."
- Bury Our Bones in the Midnight Soil
169. "Fakat Sydney iyiliği umursamıyordu. İyiliğe inandığından bile emin değildi."
- Vahşi
170. "Her güzellik onun elinde mahvoluyor ve kötülükler dallanıp budaklanıyordu."
- Vahşi
171. "Kendini bir kez daha kaybolmuş hissetmeye başlamıştı."
- Vahşi
172. "“Dünyayı yan yatırmaya yetecek kadar büyük iki kelime.
Sizi hatırlıyorum...”"
- Addie Larue’nün Görünmez Hayatı
173. "Antari gücünün kaynağı hep bir muamma olmuştu (nesilden nesile geçmiyordu) ama kesin bir şey vardı: Dünyalar birbirinden ne kadar ayrı kalırsa, Antari sayısı da o kadar azalıyordu."
- Sihrin En Koyu Tonu
174. "Dünyanın tamamen örtülmesi için kaç nefes gerekti acaba? Onun gibi silinmesi için."
- Addie Larue’nün Görünmez Hayatı
175. ""Birileri o küstahlığın altında bir kalbin olduğunu düşünebilir."
"Kalp yok," dedi Lila pelerinini açıp kılıfındaki tabancasını ve bıçaklarından birini göstererek.
"Sadece bunlar var.""
- Sihrin En Koyu Tonu
176. ""Nesin sen?" diye sordu.
"Bir canavar," dedi Kell boğuk bir sesle. "Beni bıraksan iyi edersin."
Kız küçük, alaycı bir kahkaha attı. "Canavarlar hanımefendilerin yanında bayılmazlar."
"Hanımefendiler de erkek kılığına girip yankesicilik yapmazlar," diye karşılık verdi Kell."
- Sihrin En Koyu Tonu
177. "“Olmaz, Sydney,” dedi Victor. “Burada kalman gerekiyor.”
“Neden?” diye sordu Sydney.
“Çünkü kötü biri olmadığımı düşünüyorsun,” dedi Victor. “Ve sana bunun aksini göstermek istemiyorum.”"
- Vahşi
178. "Varsayımların gerçeklerini yerini almak için var olduğunu biliyordu.."
- Gölgede Bir Buluşma
179. "Politika bir savaşa dönüştüğü ana dek bir danstır"
- Gölgede Bir Buluşma
180. "Victor hadn’t spent a lot of time in strip clubs."
- Vengeful
181. "Yalan söyleyememenin insanı özgür kıldığını düşünmeye başlayacaktı neredeyse."
- Vahşi
182. "Bir hata kazadır, iki hata sorun."
- Azat
183. "Ama fikirler anılardan daha vahşidir ve kök salmaları çok daha hızlı olur."
- Addie Larue’nün Görünmez Hayatı
184. "“What a fucking cliché,” she said."
- Vengeful
185. ""Solmuş bir çiçeğe benziyorsun."
"Beni sula, bak nasıl çiçek açıyorum.""
- Addie Larue’nün Görünmez Hayatı
186. "Önemsiz gibi görünen hatıralar içimizi paramparça ediyordu."
- Arşiv
187. "Cehalet mutluluktu belki ama merak ağır basarsa işler değişebilirdi."
- Arşiv
188. ""Sihir insanları güçlü kılmaz, Rhy.""
- Sihrin En Koyu Tonu
189. "Sydney kafasını kaldırdığında boynuna sarılı havluyla duştan yeni çıkmış Mitch'i karşısında gördü. Ne kadar zaman geçtiğini fark etmemişti. Son zamanlarda kabul etmek istediğinden daha sık oluyordu bu. Gözünü kırptığı gibi güneşin battığını, televizyonda izlediği programın bittiğini ya da başladığını hatırlamadığı bir konuşmanın sonuna geldiğini fark ediyordu.
"Victor onun canını yakar umarım," dedi neşeyle. "Hem de çok."
"Tanrım. Daha üç gün geçti ama ona benzemeye başlamışın bile." Mitch kendini sandalyeye bıraktı, elini tıraşlı kafasında gezdirdi. "Bak, Sydney, Victor'la ilgili anlaman gereken bir şey var..."
"O kötü bir adam değil," dedi Sydney.
"Bu oyunda kimse iyi değil," dedi Mitch.
Fakat Sydney iyiliği umursamıyordu. İyiliğe inandığından bile emin değildi. "Victor'dan korkmuyorum."
"Biliyorum." Bunu söylerken Mitch'in sesi üzüntülüydü."
- Vahşi
190. "Düğmelerini ilikledi, yara izleri bir kez daha kayboldu, görünürde olmasalar da aklındaki varlıklarını sürdürüyorlardı."
- Vahşi
191. "Bir insan arkasında bıraktığı izlerden başka nedir ki?"
- Addie Larue’nün Görünmez Hayatı
192. "“Eh, bir şeyi merak ettiğinde,” dedi Eli, “bu, bir yanının inanmak istediği anlamına gelmez mi? Hayatta bazı şeylerin aksini değil de gerçek olduğunu ispat etmeyi istediğimizi düşünüyorum. İnanmak istiyoruz.”"
- Vahşi
193. "Asıl gerçek şu, ölüm her yerde."
- Gallant
194. "Sydney bakışlarını yere indirdi. "Victor ona Dol adını verdi," dedi.
"Acı ölçüsü birimi," diye açıkladı Victor."
- Vahşi
195. ""Anlamıyorsun," dedi nefes nefese. "Hiç kimse anlamıyor."
"
anlamıyorsa, büyük ihtimalle bu yanıldığın anlamına geliyordur.""
- Vahşi
196. ""İyi bir arkadaş, Bay Turner, bulunması çok güç bir şeydir.""
- Vahşi
197. "“Ee,” dedi Eli, “inanıyor musun?”
“Bilmiyorum,” dedi Victor açıksözlülükle.
“Mesele inanmaksa...”
“Her şey inanmakla başlar,” diye cevap verdi Eli. “İnançla.""
- Vahşi
198. ""Ama denemek başarmanın yarısıdır.""
- Vahşi
199. ""Sen kötülerden miydin?" diye sordu Sydney. Su mavisi gözlerini Victor'a dikmiş, kırpmadan bakıyordu. Cevabın önemli olup olmadığından emin değildi fakat öğrenmesi gerektiğini düşünüyordu.
"Bazıları öyle olduğumu düşünebilir," dedi Victor.
Sydney bakmaya devam etti. "Senin kötü bir insan olduğunu düşünmüyorum, Victor."
Victor kazmaya devam etti. "Bakış açısına göre değişir.""
- Vahşi
200. ""Ölebiliriz de," dedi Eli.
"Yaşayan herkesin aldığı bir risk bu.""
- Vahşi
201. "İşleyen demir ışıldar."
- Vahşi
202. "İnsanların sorunu, gerçekten bilmek istemiyor oluşlarıydı. İstediklerini zannediyorlardı ama bilmek onları sadece daha perişan ediyordu."
- Sihrin En Koyu Tonu
203. "
."
- The Invisible Life of Addie LaRue
204. "Bazıları sihrin kaynağının zihin olduğunu düşünürdü, bazılarıysa ruh, kalp veya irade.
Ancak Kell sihrin kaynağının kan olduğunu biliyordu."
- Sihrin En Koyu Tonu
205. "Birini öldürmek kolaydı. Hayata
döndürmekse ölçümlerden ve tıptan fazlasını gerektiriyordu."
- Vahşi
206. "Knowledge is power, María. Never turn it down."
- Bury Our Bones in the Midnight Soil
207. "Home is a choice. Those four words sit alone on a page in her mother's book, surrounded by so much white space they feel like a riddle. In truth, everything her mother wrote feels like a riddle, waiting to be solved."
- Gallant
208. "Kapıları aramak için yola çıkanlara, buldukları kapıları açabilecek kadar cesur olanlara ve bazen de kendi kapılarını yaratacak kadar gözü kara olanlara..."
- Gallant
209. "Bir zamanlar bir kuşum vardı. Onu kafeste tutardım. Ama bir gün birisi onu serbest bıraktı. O zamanlar çok öfkeliydim ama şimdi onu serbest bırakan ben miydim, merak ediyorum. Acaba gece, yarı uykulu bir hâlde kalkıp kilidi açmış ve onu özgür mü bırakmıştım?
Özgürlük... Böylesi büyüleyici bir şey için ne küçük bir kelime."
- Gallant
210. ""Vaktini iyi değerlendirmelisin," diyerek düzeltti Vic, "ki bu da seni tanımlar: tutkularını, gelişimini, kalemini. Kalemini al ve kendi hikayeni yaz. ""
- Vahşi
211. "Bir hata kazadır, iki hata sorun."
- Azat
212. "İnsanların sorunu, gerçekten bilmek istemiyor oluşlarıydı. İstediklerini zannediyorlardı ama bilmek onları sadece daha perişan ediyordu."
- Sihrin En Koyu Tonu
213. "He closed his eyes, brought his head to rest against the tile wall, and smiled, Eli’s voice echoing through his head.
You can’t win.
But he had."
- Vengeful
214. "Hikayeler kişinin kendini korumasının yoluydu. Hatırlamanın. Ve unutmanın.
Hikayeler çok çeşitli şekillerde olurdu:kara kalem resimler, şarkılar, tablolar, şiirler, filimler. Ve kitaplar.
Kitapların bin hayat yaşamanın ya da çok uzun bir hayatta güç bulmanın yolu olduğunu görmüştü."
- Addie Larue’nün Görünmez Hayatı
215. "Mezarımın başında durup dökme o gözyaşlarını
Orada değilim ben; uyku değmez bedenime.
Mary Elizabeth Frye"
- Arşiv
216. "Hayatın pek çok yönü rutinleşmişti ama yemek, müzik gibi, sanat gibi yeni bir şeylerin vaatleriyle doluydu."
- Addie Larue’nün Görünmez Hayatı
217. "Hepimiz yalnız ölürüz."
- Addie Larue’nün Görünmez Hayatı
218. "Bu kadar çok insanın arasında yalnız olmak daha kolaydı."
- Addie Larue’nün Görünmez Hayatı
219. "Birlikte şafak vaktine kadar piyano çalmaya devam ettiler."
- Gallant
220. "Olivia, onun kendisine gösterdiği gibi ellerini tuşlara uzatıp arada tereddüt ederek çalmaya başladı."
- Gallant
221. "Saygın bir hapishane de olsa sonuçta bir hapishane"
- Sihrin En Koyu Tonu
222. ""victor kurtulmuştu. victor özgürdü.
ve eli'ın peşindeydi; tıpkı ona söz verdiği gibi.""
- Vahşi
223. "Kontrolünü kaybettiğin her halinden belliydi."
- Arşiv
224. "... ama yüzebildiklerini iddia ettikleri sulara dalanlar bir sala ihtiyaç duymamalıydı."
- Sihrin En Koyu Tonu
225. "Üzüntü bazen insanın yüz ifadesine işler."
- Arşiv
226. "“Unutulmak, diye düşündü, biraz delirmeye benziyor. İnsan neyin gerçek olduğunu merak etmeye başlıyordu.”"
- Addie Larue’nün Görünmez Hayatı
227. "Victor paltosunu kanepeye atarken Sydney ve köpek arkasından geliyordu.
Kitapçıdan aldığı kişisel gelişim kitabını heyecan ve tok bir gürültüyle tezgâha bırakırken, "Sıradaki hamlemiz," dedi Victor, Eli Ever'a bir mesaj göndermek olacak."
"O köpeği hangi cehennemden getirdiniz?" diye sordu Mitch.
"O benim köpeğim," dedi Sydney.
"Kan mı o?"
Gazeteleri karıştırırken, "Köpeği vurdum," dedi Victor.
Dizüstü bilgisayarını kapayıp, "Bunu neden yaptın ki?" diye sordu Mitch.
"Can çekişiyordu."
"O zaman neden ölü değil?"
"Sydney onu diriltti."
Mitch otel odalarının ortasında duran sarı saçlı ufak kıza baktı. "Anlamadım?"
Sydney bakışlarını yere indirdi. "Victor ona Dol adını verdi," dedi.
"Acı ölçüsü birimi," diye açıkladı Victor."
- Vahşi
228. "Serena Sydney'e eve gitmesini söylememişti. Ona kaçmasını söylememişti. Güvenli bir yere gitmesini söylemişti. Geçen hafta boyunca olanları göz önünde bulundurunca, güvenli Sydney için bir yer olmaktan çıkmış, bir insan halini almıştı.
Sydney için güvenli denince akla gelen kişi Victor'dı."
- Vahşi
229. "Siyahlı adamın göğsünde de Eli'a tanıdık gelen üç nokta. Çöp adamın yüzünde belli belirsiz bir gülümseme vardı.
Çizimin hemen altında tek bir cümle yazılıydı: Yeni bir arkadaş edindim.
Victor."
- Vahşi
230. "Adeline, ağaç olmak istemişti. Özgürce kök salarak büyümek, ayaklarının altındaki topraktan ve üstündeki gökyüzünden başka hiçbir şeye ait olmamak."
- Addie Larue’nün Görünmez Hayatı
231. ""I'm only trying to protect you," Eli said, casting the used cartridge aside.
"My hero," growled Victor under his breath. "Now fuck off.""
- Vicious
232. ""Her isyan bir kıvılcımla başlar.""
- Azat
233. ""Nereye gidiyoruz?" diye cıvıldadı, kollarını belime dolayarak.
"Köye."
"Ne için?" Elbisemi bıraktı ve bana bakmak için arkasına yaslandı.
"Seni satmak için," dedim, yüzümü ifadesiz tutmaya çalışacak. "Ya da belki sadece birine karşılıksız veririz.""
- Near Cadısı
234. ""Ama yine de kuklalar, ipleri olmadan yaşayamazlar.""
- Gallant
235. "“Nesin sen?”
“Bir canavar,” dedi Kell boğuk bir sesle. “Beni bıraksan iyi edersin.”
Kız küçük, alaycı bir kahkaha attı. “Canavarlar hanımefendilerin yanında bayılmazlar.”
“Hanımefendiler de erkek kılığına girip yankesicilik yapmazlar,” diye karşılık verdi Kell."
- Sihrin En Koyu Tonu
236. "Sydney başını eğerek Victor'ın cesedine baktı. Ardından tabutun kenarına tünedi ve ellerini Victor'ın göğsüne bastırarak olabildiğince derine uzandı. Kısa bir süre sonra, soğuk kollarından yukarı yükseldi ve nefesini kesti. Ellerinin altındaysa, yeniden atmaya başlayan bir kalp vardı.
"
- Vahşi
237. "“Sen kötülerden miydin?”
“Bazıları öyle olduğumu düşünebilir.”
“Senin kötü bir insan olduğunu düşünmüyorum, Victor.”
“Bakış açısına göre değişir.”"
- Vahşi
238. ""Biliyor musun," dedi Victor, "birinin açıdan korkmamasını, ölümden korkmamasını sağlayınca ne oluyor? Onları, kendi gözlerinde, ölümsüz yapmış oluyorsun.""
- Vahşi
239. "Ancak yuva bir tercihti.
Ve Olivia, Gallant’ı tercih etmişti."
- Gallant
240. ""1691'de doğduğunu söyledin," dedi Henry. "Bu durumda sen..."
“Üç yüz yirmi üç yaşındayım," dedi Addie.
Henry bir ıslık çaldı. "Daha önce benden büyük bir kadınla birlikte olmamıştım." Addie güldü. "Yaşına göre çok iyi görünüyorsun."
"Çok teşekkür ederim.""
- Addie Larue’nün Görünmez Hayatı
241. ""Üzüntü bazen insanın yüz ifadesine işler, içinden bir şeyler koparır götürürdü.""
- Arşiv
242. "Eli stilled. No. The open file. The unsolved case. Victor.
"The hunter is
," he growled."
- Vengeful
243. ""Rüya dediğin şey de bizlerden olur işte," dedi artık tanıdık olan bir ses arkasından. "Ve minicik ömrümüzü yine uyku noktalar.""
- Addie Larue’nün Görünmez Hayatı
244. "Kimse ölmeye hazır olmuyordu.
Ölmeyi istediği zaman bile."
- Addie Larue’nün Görünmez Hayatı
245. "..."sanat fikirlerden oluşur. Ve fikirler anılardan daha vahşidir. Yabani otlar gibi, daima büyümenin bir yolunu bulurlar.""
- Addie Larue’nün Görünmez Hayatı
246. ""Ancak deliler ve körler için zaman aynı ilerlemez.""
- Sihrin En Koyu Tonu
247. "Herkes için her şeysin."
- Addie Larue’nün Görünmez Hayatı
248. "One by one, the books fall down, each landing with a dull thud on the rug.
“Latin. Latin. Greek. Parable,” mutters Hector, pulling them from the shelf.
“What are you looking for?” asks Sabine from the low sofa where she lies, sprawled like moss across the velvet cushions.
He tugs another from the shelf, studying its contents before flinging it aside. “Something I haven’t read.”
Sabine rolls her eyes. Hector and his books."
- Bury Our Bones in the Midnight Soil
249. ""Bu oyunda kimse iyi değil,""
- Vahşi
250. "Aynaya baktı.
"Yaşamak istiyorsun," dedi yansımasına.
Yansıma ikna olmamış gibi görünüyordu.
"Bunu aşmalısın," dedi Victor. "Aşmak zorundasın.""
- Vahşi