Vampir Akademisi Kitap Bilgileri
Yazar: Richelle Mead
Tahmini Okuma Süresi: 10 sa. 39 dk.
Sayfa Sayısı: 376
Basım Tarihi: 10 Ağustos 2015
İlk Yayın Tarihi: Mart 2014
Yayınevi: Artemis Yayınları
ISBN: 9786054228034
Ülke: Türkiye
Dil: Türkçe
Format: Karton kapak
Vampir Akademisi Kitap Tanıtımı
Lissa Dragomir, bir Moroi prensesi:
Sihir dünyasıyla arasında kopmaz bir bağ olan ölümlü bir vampir. Vampirlerin en vahşisi ve en tehlikelisi, ölümsüz Strigoi'lerden her daim korunması gerek.
Lissa'nın en yakın arkadaşı Rose Hathaway'in damarlarında akan insan ve vampir kanının güçlü karışımı onu bir Dhampir yapıyor. Ve Rose kendini, arkadaşı Lissa'yı -genç kızı içlerinden biri yapmayı kafaya koymuş Strigoi'lerden- koruduğu
tehlikeli bir hayata adamış.
Rose ve Lissa, iki yıl süren kaçak özgürlüklerinin ardından yakalanıyor ve Montana ormanlarının derinliklerine gizlenmiş Aziz Vladimir Akademi'sine sürükleniyor. Rose, Dhampir eğitimine devam edecek. Lissa da zaten elit Moroi toplumunun Kraliçe'si... Ve iki kız, Akademi'de yine birçok kalp kıracak.
Lissa ve Rose'un Aziz Vladimir'den kaçmasına sebep olan korkuydu. Evet, çünkü Akademi'nin demir kapıları ardındaki hayat, akıl almayacak kadar tehlikeli. Moroi'ler iğrenç ayinler düzenliyor ve onların bu gizli kapaklı doğası ve gece aşkı, sosyal karmaşalarla dolu enigmatik bir dünya yaratıyor.
Rose ve Lissa, bu tehlikeli ortamda kendi yönlerini bulmak, yasak aşkın cazibesine karşı koymak ve Strigoi'lerin Lissa'yı sonsuza dek kendilerinden birine dönüştürmesine fırsat vermemek için sürekli savunmada kalmak zorunda!
Vampir Akademisi Kitaptan Alıntılar
1. "“Bütün bunlardan nefret ediyorum.”"
2. ""Eğer sana aşık olursam, saldırı anında kendimi Lissa'nın önüne değil, senin önüne atarım."
Dimitri Belikov"
3. "Herkes, elde edemeyeceğini istiyordu."
4. "Beni sevmeme nedenin bile seni daha çok sevmemi sağlıyor."
5. ""Sence ben güzel miyim?"
"O kadar güzelsin ki bazen içim yanıyor...""
6. "Rose : "O elbiseyi gördün mü?"
Dimitri : "Evet gördüm."
Rose : "Beğendin mi?"
Dimitri cevap vermedi.
Rose : "Eğer dansta onu giyersem ünümü tehlikeye atar mıyım?"
Dimitri : "Okulu tehlikeye atarsın.""
7. "“En büyük ve en güçlü devrimler genelde gölgeler arasında sessizce başlar”."
8. ""En büyük ve en güçlü devrimler genelde gölgeler arasında sessizce başlar.""
9. "Herkes, elde edemeyeceğini istiyordu."
10. ""Tam o sırada göz ucumla karanlık bir figür gördüm.yanımdan geçti ve bir ağacın altında durdu. Durup baktım. İri ve vahşi görünümlüydü...Bir dakika sonra öylesine bir kuzgun olmadığını fark ettim. O kuzgundu. Lissa'nın iyileştirdiği kuzgundu. Başka hiçbir kuş bir dampire bu kadar yaklaşamazdı. Hala buralarda olduğuna inanıyordum. Omuriliğimde bir ürperti hissettim ve geri çekildim. Gerçek tokat gibi çarptı.""
11. "Lissa'ya döndü. Dudaklarında karanlık bir gülümseme vardı. "Daha önce siz ikiniz gibi kimseyi tanımadım. Birbiriniz hakkında sürekli endişeleniyorsunuz. Onu, o tuhaf gardiyanlığı yüzünden anlayabiliyorum ama senin de ondan farkın yok."
"O benim arkadaşım."
"Sanırım bu kadar basit. Bilemiyorum," dedi ve içini çekti."
12. "En büyük ve en güçlü devrimler genelde gölgeler arasında sessizce başlar"
13. "“İnsanlar değişir. Sürekli bir değişim içindeyiz öyle değil mi?""
14. "Sen gölgenin öptüğüsün!"
15. ""Kalbin yerini nasıl bilmezsin? Özellikle de kırdığın onca kalpten sonra?""
Vampir Akademisi Kitap İncelemeleri
Rose ve Lissa, uzun zaman önce öğrenim gördükleri, bir vampir okulu olan Aziz Vladimir Akademisi’nden kaçar. Bu kaçak yaşamları fazla uzun sürmez, gardiyan Dimitri önderliğinde yakalanırlar ve tekrar akademiye götürülürler.
Üç çeşit vampir vardır. Moroiler en asil vampir türü. Kraliyete moroiler hükmediyor. Aynı zamanda moroiler, dört elementten birinde zamanı geldiğinde uzmanlaşabiliyor. İkinci olarak dampirler var. Dampirler, bir insan ve vampirden türediği için çok dayanıklı varlıklar oluyor. Dampirler akademide moroilerin gardiyanı olabilmek için eğitiliyor. Üçüncü olarak da strigoiler var. Bu tür ise şeytani bir varlık. Herhangi bir vampiri veya insanı kan için öldüren vampirler strigoi oluyor ve bir ölüm makinesine dönüşüyor.
Moroi prensesi olan Lissa ve bir dampir olan Rose’un akademideki maceralarını okuyoruz. Herhangi bir elementte uzmanlaşamayan Lissa hakkındaki gerçeği öğreniyoruz.
Yani kitap yorumuma gelecek olursak, yaşım 15-16 olsa hayranlıkla okuyabilirdim. Beni fazla etkilemedi bu kitap. Olaylar çok hızlı akıyor, çok da hızlı çözümleniyor. Her şey çok hızlı gelişiyor. Kesinlikle yetişkin yaş kitlesine uygun olduğunu düşünmüyorum, ama diğer kitaplarıyla ne hissederim bilmiyorum. Uzun yıllardır bu serinin kitaplarını arıyorum fakat hep tükenmiş oluyordu. En sonunda bir sahafta gördüm ve hepsini aldım. Seriyi bitirmek şart oldu benim için.
Vampir Akademisi - Richelle Mead
7/10
Sizi Ölümsüz Düşmanlardan Koruyabilir
Lissa Dragomir, bir Moroi prensesi:
Sihir dünyasıyla arasında kopmaz bir bağ olan ölümlü bir vampir. Vampirlerin en vahşisi ve en tehlikelisi, ölümsüz
Strigoi'lerden her daim korunması gerek.
Lissa'nın en yakın arkadaşı Rose Hathaway'in damarlarında akan insan ve vampir kanının güçlü karışımı onu bir Dhampir yapıyor. Ve Rose kendini, arkadaşı Lissa'yı -genç kızı içlerinden biri yapmayı kafaya koymuş Strigoi'lerden koruduğu tehlikeli
bir hayata adamış.
Rose ve Lisaa, iki yıl kaçak özgürlükleri ardından yakalanıyorlar ve akademiye geri dönmek zorunda kalıyorçar. Rose, Dhampir eğitimine devam edecek. Lissa da zaten elit Moroi toplumunun Kraliçe'si...
Ve iki kız, Akademi'de yine birçok kalp kıracak.
Öncelikle bu seriyi daha önceden okumadığım için çok üzgünüm orta okulda veya lisede okusaydım bayılarak okuyacağıma eminim. Ki yine çok severek okudum. Filmini de keyifle izlemiştim zaten. Diğer kitapları da aşırı merak ediyorum.
Rose ve Dimitriye ba yıl dım. Filmde de çok sevmiştim elektriklerini ama kitapta da çok iyilerdi
Rose ve Lissa'nın dostluğuna bayılıyorum ya. Rose'un her şeyin önüne Lissa'yı koyması çok güzel..
İlk kitap olduğu için pek fazla vampirler yoktu dostluk, aşk üzerineydi. Yazarın dili akıcı olduğu için çabuk okunuyor filmle de hemen hemen aynı olduğu için zorlanmadım ama yine de biraz daha aksiyon olabilirdi sanki.. Serinin devamı için heyecanlıyım. Biraz olsun eski genç kurguları okumak isterseniz tavsiyedir..
Richelle Mead'in vampir akademisi ve kan bağı serileri Stephenie Meyer'in Alacakaranlık serisinin ardından okuduğum en keyifli fantastik romanlardı. Kurguda herhangi bir çarpıklık/kopukluk olmadığı gibi kısa sürede sizi kahramanların dünyasına çekiveren bir üslupla yazılmışlar. Tabi bu alanda o kadar çok kişi vampir konulu roman yazdı ki haliyle biraz fark yaratabilmek adına türlerin de çeşitlenmesi icap eder hale geldi (kurt adamları alan dışında tutuyoruz haliyle). Ama yazar bu konuda da kendini sık boğaza düşürmeden hemen önümüze vampir ve insanların dışında Dhampir ve Strigoi adlı iki tür daha çıkararak olayları hem daha da çetrefilleştirmiş hem de heyecan dozajını arttırmış. Aa çok özür Simyacılarımızı unuttuk. İnsanlarla bu yukarıda saydığım türler arasında güya (!) dengeyi sağlamak üzere zaman içinde oluşmuş seçmece bir güruhumuz da var. Haliyle olaylar örgüsünde simyacıların da oldukça büyük bir etkisi var. Hatta serinin devamında başrolde de simaycı bir kızımızı görüyoruz. Böyle anlattım diye dalga geçtiğim düşünülmesin sakın. O kadar çok doğaüstü canlının baş rolde olduğu roman okuyup yorum yazdım ki biraz ti'ye almam anormal gelmesin. Aşk, heyecan, macera, ısırıklar, tür değişimleri, geri dönüşümler, türler arası savaş ve aşklar... Kısaca ne ararsanız Mead'in bu iki serisi içinde mevcut. Sıkılmama garantili roman serileri. Ciddiyim;)
Vampir konusuna farklılık katmış olan bir kitap. Ölebilen ve iyi olan vampirler yani moroiler, onları kötü ve ölümsüz olanları yani strigoiler ve moroileri koruyan dampirler... Kendisine has bir dünyaya sahip bu kitap. Dili ve çeşitli yönleriyle her ne kadar Yüzüklerin Efendisi'den farklı olsa da yeni ve farklı bir dünya sunmasıyla bana göre Yüzüklerin Efendisi kadar harika bir kitap. Kesinlikle çok sürükleyici ve ayrıca kitapla filmi arasında baya fark var. Okuyanlar ve izleyenler farkları anlayacaktır. Okurken keyif aldım. Hem romantizm, hem aksiyon, hem gizem ve macera dolu bir kitaptı. Rose ve Dimitri ikilisini çok sevdim. Şunu da belirtmeliyim ki çok fazla kahraman bakış açısı ile yazılmış kitap okumamıştım ama bundan sonra tercih edeceğim. Gerçekten de çok farklı ve güzel. Sadece ana karakterin gözünden, onun yorumundan dünyayı izlemek çok ilginçti. Serinin devamını mümkün olan en kısa sürede satın alıp okudum. Psikolojik yorumlarında olduğu ve özellikle karakterin kendi iç çatışmasını vermesi de çok hoşuma gitti. Akıldan geçenler gerçekçi bir biçimde verilmiş. Bir anda dikkatin başka bir yine dağılması gibi mesela ki bunu Rose ile bol bol yaşadık . Kısaca güzel bir kitaptı. Bence Alacakaranlık kadar on plana çıkması gereken bir kitap. Umarım daha çok kişi bu seriyi fark eder. Özellikle lise cağındaki okurlar bayılacaktır. Dili sade, duygu yüklü ve romantik olmasi yaninda aksiyomun da eksik olmamasıyla ve cesur, dünyayı tanıyan ve kişiliğini geliştiren bir ana karaktere sahip olmasıyla o yaştakilerin gayet rahatlıkla tercih etmesi gereken bir kitap.
Lissa Dragomir, bir Moroi prensesi:
Sihir dünyasıyla arasında kopmaz bir bağ olan ölümlü bir vampir. Vampirlerin en vahşisi ve en tehlikelisi, ölümsüz Strigoi'lerden her daim korunması gerek.
Lissa'nın en yakın arkadaşı Rose Hathaway'in damarlarında akan insan ve vampir kanının güçlü karışımı onu bir Dhampir yapıyor. Ve Rose kendini, arkadaşı Lissa'yı -genç kızı içlerinden biri yapmayı kafaya koymuş Strigoi'lerden- koruduğu tehlikeli bir hayata adamış.
Rose ve Lissa, iki yıl süren kaçak özgürlüklerinin ardından yakalanıyor ve Montana ormanlarının derinliklerine gizlenmiş Aziz Vladimir Akademi'sine sürükleniyor. Rose, Dhampir eğitimine devam edecek. Lissa da zaten elit Moroi toplumunun Kraliçe'si... Ve iki kız, Akademi'de yine birçok kalp kıracak.
Lissa ve Rose'un Aziz Vladimir'den kaçmasına sebep olan korkuydu. Evet, çünkü Akademi'nin demir kapıları ardındaki hayat, akıl almayacak kadar tehlikeli. Moroi'ler iğrenç ayinler düzenliyor ve onların bu gizli kapaklı doğası ve gece aşkı, sosyal karmaşalarla dolu enigmatik bir dünya yaratıyor.
Rose ve Lissa, bu tehlikeli ortamda kendi yönlerini bulmak, yasak aşkın cazibesine karşı koymak ve Strigoi'lerin Lissa'yı sonsuza dek kendilerinden birine dönüştürmesine fırsat vermemek için sürekli savunmada kalmak zorunda!