Tüm kitapları ücretsiz okuyabilir veya indirebilirsiniz! Ayrıca son kitabımız İlahi Rezonans artık raflarda! İncelemek için:

Uçuş Denemeleri - İbrahim Tenekeci | Detaylı Ücretsiz Kitap İncelemesi

Uçuş Denemeleri Kitap Bilgileri


Yazar: İbrahim Tenekeci
Tahmini Okuma Süresi: 2 sa. 42 dk.
Sayfa Sayısı: 95
Basım Tarihi: Mart 2021
İlk Yayın Tarihi: Mayıs 2003
Yayınevi: Profil Yayıncılık
ISBN: 9789759960339
Ülke: Türkiye
Dil: Türkçe
Format: Karton kapak


Uçuş Denemeleri Kitap Tanıtımı


“İbrahim Tenekeci’yi bilenler bilir. Edirne Şeyhi Neşati’nin deyimi ile mücella aynalarda bile görünmeyecek kadar benliğinden sıyrılmıştır. İç âleminde her gün devr-i âlem seyahati yapar. Dış âlemde, onu sadece evi ile işyeri arasında yaşıyor sanırsınız. İç âlemde ise her gün sefer vardır. Uçuş Denemeleri, dıştan bakışta bu âleme ait notlar gibidir. Fakat aslında iç âlemin notları bunlar. Tayy-ı zaman ettiği için aramızda yaşayan, aslında Kâtip Çelebi ile sohbet etmiş İbrahim Çelebi’ye selam!”

Prof. Dr. Hüsrev Hatemi, Türk Edebiyatı Dergisi




Uçuş Denemeleri Kitaptan Alıntılar


1. "Mesafe iyidir, ayrılık değil..."




2. ""Eşyayı dahi incitme’ diyen medeniyetin mensuplarıyız. Su içtikleri bardağı öpen mevlevileri düşünün. Ormana girerken, genç ağaçları korkutmamak için baltanın sapını bezle saran tahtacıları.Şimdi ise birbirlerinin küçük bir hatasını bekleyen ne çok insan var.""




3. "Rabbim sen olmasan
Kimin aklına gelirim ben."




4. "Karmakarışık duygular içindeyim."




5. "Rabbim sen olmasan
Kimin aklına gelirim ben."




6. "Ölüm, biriktirdiğimiz şeylerin altında kalmak olmalı."




7. "Tanımak hayal kırıklığı.
Ne demiş şair:
"Fazla yakınlığın getirdiği uzaklıktayız."
..."




8. "Ölüm herkesi eşitlermiş."




9. "Anneler güneştir. Ve güneşin vurduğu yerde yaşamak biter…"




10. "Karmakarışık duygular içindeyim."




11. "İnsan bir fabrika olsaydı, ne üretiyor olurdu?

Mazeret..."




12. "🪻



*

🪻"




13. "Ölüm herkesi eşitlermiş"




14. "Allah'à bizleri ölümle tedavi ettiği için şükretmeliyiz. Yoksa hepimiz hırs kanseri olurduk."




15. "Sorun şu ki ,
Dünya , haftanın yedi günü de açık."





Uçuş Denemeleri Kitap İncelemeleri


Bazı yazarlar vardır kendilerine referans olurlar. Geçtiğimiz günlerde

isimli şiir kitabını okumuş ve beğenmiştim, bu eseri görür görmez okumalıyım, dedim.

"Rabbim sen olmasan
Kimin aklına gelirim ben." (s. 224)
Küçük küçük bölümler var eserde. Yazar birçok konu hakkında duygu ve düşüncelerini dile getirmiş. Bunu yaparken öyle güzel kelime ve cümleler seçmiş ki kısacık denemeler bir hayat için çok derin anlamlar içerebiliyor. Okusanız bir saatte okursunuz ama sizi götürdüğü duygular buna müsaade etmiyor.

"Kırgınım. Ve bunun ne anlama geldiğini henüz ben de bilmiyorum." (s. 58)
Hani insan bazı yerlerinden yaralıdır ve bazı cümleler tam da oraya isabet eder ya, o etkiyi yapıyor okurken... Hani biri okur, saçma bulabilir ama o yarayı taşıyan varsa kopamaz o cümleden...

"Yaşından büyük gösteren tek şey ölümdür." (s. 48)
Ölüm, aşk, hayat...
Ne ararsanız buluyorsunuz o kısacık denemelerde. Daha uzun olmasını dilerdim. Şiirlerini çok sevmiştim, denemeleri de oldukça başarılı buldum.
Sanki ansızın aklından geçenleri satıra dökmüş gibi dağınık ama bir o kadar da anlamlı...

"Anneler güneştir. Ve güneşin vurduğu yerde yaşamak biter." (s. 6)
Ah annelerimiz...
Dokunduğu yerde hayatı yeşerten annelerimiz...
Cefayı kendi çeken, kendinden başka her yerde güneş açtıran annelerimiz...
Dokunduğu yeri yaşatan bunu yaparken kendini tüketen annelerimiz...

Kısa, anlamlı bir eser.
Okumaya değer diye düşünüyorum.
Kitapla kalın, hoşça kalın...




Yazarın ilk okuduğum kitabı. Sayfası az olduğu için hemen bitiririm diye düşünmüştüm ancak okumaya başladığımda çoğu paragrafı tekrar okuma ihtiyacı hissettim. Zira cümleler kısa, net gibi gözükse de içeriği çok derin ve bir kaç dakika üzerinde düşünüldükten sonra idrak edilebiliyor.

Bu kitap benim için değişiklik oldu, farklı bir tarz nihayetinde. Öncelikle yazarı merak edip hayatını okudum. Edebiyatla yakından uğraşabilmek için liseyi yarıda bırakması bana çılgın bir ruhu okuduğumu düşündürdü. Ve tüm hassas şairlerde rastladığımız aynı öykü...Kendi hayatından notlar düşen yazarın aktardıklarından anladığım kadarıyla tüberküloz geçirmiş. Yani çoğu şair gibi veremzede:( Senatoryum bahçesinde elinde kalem şiirlerle nefes alan bir şair hayalimde kalan...

Son olarak, politikadan ve gündemden uzak kaldığını söyleyen yazarı nette araştırdığımda gördüm ki, tam da siyasetin dibi bir gazetede köşe yazarı İbrahim Tenekeci. Hem de öyle edebi yazılar falan değil yazdıkları bildiğimiz gündem eleştirileri. Yazılarından birkaçında, şu karışık ortamda insanları nezaketle hoşgörüye çağırsa da diğer siyasi yazarlardan dökülen aynı kelamları görmek beni hüsrana uğrattı..
Velhasıl okumaya değebilir, ama yazdıkları ile çeliştiğini düşündüğüm için hevesim kırıldı...




İbrahim Tenekeci... İlk defa bir dizesine, bir satırına, bir düşüncesine duygusuna şahit olsam da, adını duyduğumdan ve hakkında birkaç bilgi öğrendiğimden beridir tuhaf bir bağ kurdum onunla. Neden nasıl bilmiyorum da. Hani bazen bir insanı ilk defa görünce hakkında olumlu ya da olumsuz bir hisse kapılırsınız ya öyle olabilir ama olmayadabilir. Ama bunu pek sorgulamıyorum. Aynı gökyüzünün altında soluk alan insanlarız. Neden bağımız olmasın ki?
Neyse şimdi kitaptan bahsedeyim dilim döndüğünce: Kısa kısa notlardan oluşuyor kitap ama ne notlar. Bazıları nokta atışı. Anlamı çok derin. Ama bazılarını hiç anlamadım. Uğraştım da ama olmadı. Anlayamamamı biraz şuna bağlıyorum: Notları yazarken masa başında dur biraz da şundan bahsedeyim diye yazılmamışlar. Bazen seyredildiğinden haberi olmayan bir insan ilham olmuş, bazen bir heykel bazen de çiçekler. Ben o çiçeği görmediğimdendir belki anlamıyorum ne kastettiğini Tenekeci'nin. Olsun, bir gün görmeyeceğimi kim söylemiş?
Kitaptaki bu notlar hakkında

şöyle diyor:
Dış âlemde, onu sadece evi ile işyeri arasında yaşıyor sanırsınız. İç âlemde ise her gün sefer vardır. Uçuş denemeleri, dıştan bakışta bu âleme ait notlar gibidir. Fakat aslında iç âlemin notları bunlar. (Arka kapak)
Uçmayı denemek isterseniz okuyun derim, istifadeli okumalar..




Bazı şairler vardır ya hani onlarda en çok onların şiirlerinde, duruşlarında kendinizi bulursunuz. Çok dikkat çekmezler, pek göz önünde değillerdir. (iyi ki de değillerdir.) en güzel taraflarıda budur zaten. İbrahim Tenekeci bu şairlerin başını çekiyor bence.

Üniversite yıllarında aldığım okuduğum eserini yakın zamanda tekrar okudum ve “uçuş denemeleri” eserine dair arşivime bu incelemeyi bırakmak istedim.
Öncelikle şunu söylemek isterim. İbrahim Tenekeci İsmet Özel hayranıdır, onun gibi bir şair olmak istemiş, bunu için yola çıkmıştır. Bu yolculuğu kendini bulmakla sonuçlanmıştır. Kitapta bununla ilgili bölüm en çok sevdiğim alıntılar arasındaydı ve şöyle diyordu :

“Birini örnek alıp da yola çıkanlar, yolun sonunda kendilerini bulamıyorlarsa, onların vay haline. Mesela ben, İsmet Özel olmak için yola çıkmıştım, İbrahim Tenekeci oldum.” (Syf44)

Tenekeci nahif, sade, zarif duruşunu eserlerine nakşeden bir şair. Bu eseri ise denemelerden oluşmuş. Kısa kısa parçalar halinde gözlemlerini anlattığı denemeler...Dili çok yalın oldukça sade. Kitabı okurken basitmiş gibi görünen cümleler arasında geziniyormuşsunuz hissine kapılabilirsiniz fakat neredeyse her bir cümlesi, hassas düşünen bir okur için apayrı bir mana derinliği...

Kitapta samimiyeti, günlük yaşamımızın koşuşturması içerisinde geçip giderken belki farkına bile varamadığımız incelikleri buldum.
İyi ki bu yolculuğa çıkmış, kendini bulmuş İbrahim Tenekeci. Ve iyi ki kendisini tanımışım. İç yolculuğu yapmak isteyen okurlar buyurun keyifli bir okumaya...




Neden İbrahim Tenekeci denilince aklıma ‘’Samimiyet’’ kelimesi geliyor? Samimiyetle İbrahim Tenekeci arasında bir bağlantı var da ondan bence. ‘’Uçuş Denemeleri’’ kitabındaki naifliği ve sıcak bir dost sohbetiyle sizi; hani hatırlar mısınız, çocukluğunuzda salıncakta sallanırken zirveye çıktığınızdaki o sevinç ve yüreğin pır pır hopladığı (Yürek pır pır hoplar mı ya? ‘’Hop hop hoplar’’ olmayacak mı doğrusu? Hayır, bence yürek pır pır hoplar.), zıp zıp zıpladığı ve uçtuğu hali vardır ya hah işte tam olarak sizi ona davet ediyor. Kitabın kapağı da bence bu yüzden çok isabetli olmuş.

Hayatımda pek süslü şeyler yapmadığımı düşünüyorum yani en azından bir kitabın içinde. Ama ilk defa, hayatımda ilk defa altını çizdiğim bazı yerlerin samimiyetinin yanına küçük bir kalp koyuverdim. Bunu yapmam gerektiğini hissettim. Bir anda oluverdi. Bunu neden söylediğimi de bilmiyorum. Belki bana da yazardan birazcık samimiyet geçmiştir? Olabilir mi, neden olmasın?

Hani bazı insanları yanınızda sanırsınız da o aslında kendi içinde seferdedir; işte İbrahim Tenekeci onlardan biri. (Hiç kimse duymasın, sizi tanıdığım için sadece size söylüyorum. Benim de yazdığım bazı kısa denemelerim vardı. Yazmayı bırakmıştım. Bu kitabı okuduktan sonra devam etmeye karar verdim.) Sefer demiştim. Haydi, o zaman biz de kendi içimizde bir sefere çıksak?



Tüm kitapları ücretsiz okuyabilir veya indirebilirsiniz! Ayrıca son kitabımız İlahi Rezonans artık raflarda! İncelemek için: