Tüm kitapları ücretsiz okuyabilir veya indirebilirsiniz! Ayrıca son kitabımız İlahi Rezonans artık raflarda! İncelemek için:

Şizofren Aşka Mektup - Cezmi Ersöz | Detaylı Ücretsiz Kitap İncelemesi

Şizofren Aşka Mektup Kitap Bilgileri


Yazar: Cezmi Ersöz
Tahmini Okuma Süresi: 4 sa. 1 dk.
Sayfa Sayısı: 142
Basım Tarihi: Eylül 2014
Yayınevi: Alfa Yayıncılık
ISBN: 9786051069227
Ülke: Türkiye
Dil: Türkçe
Format: Karton kapak


Şizofren Aşka Mektup Kitap Tanıtımı


Kendimi tanıyamaz olmuştum. Hangisi bendim? İçimdeki, o güzelliğiyle dünyayı elde etmeye kışkır­tılmış, karanlık ve ilgi tutsağı kadın mıydım; yoksa uğruna hayatından vazgeçmeye hazır olduğu aşkına mahkum, ezilmiş kapılarda bırakılmış verdiği güven ve taşıdığı masumiyetle sana cazip gelmeyen, o sevdalı kadın mı? İkiside olmak istemiyordum. Ama ikisinden de vazgeçemiyordum. Sanki biri olmazsa, diğeri yıkılacak gibiydi. Birbirinden nefret eden ve birbirinin varlığına tahammül edemeyen bu iki benlikle yalnız kaldığımda çıldıracak gibi oluyor, ağır ağır ruhumu öldürüyordum. Artık yalnız kalmak dayanılmaz olmuştu benim için.




Şizofren Aşka Mektup Kitaptan Alıntılar


1. "Başlattığım her savaşta ilk ben ölüyorum."




2. "Ve biz ...
Yeryüzünün yarım kalmış hikayeleriyiz seninle..."




3. "Ne zamandır yaşamak bir suç..."




4. "Şimdi kusursuz bir aşk romanının kaybetmeye mahkum kahramanı gibiyim."




5. "İnsanların sadece bir yüzü var sanırdım."




6. "Bir kavuşma mucizesine inanma yolunda harcanmış bir hayatın ansızın sonuna gelme ve o mucizeyi yaşayamadan bir başına ölme korkusuydu yağmur."




7. "Dönüp geriye bakıyorum da, sanki yıllar değil yüzyıllar geçmiş aramızdan... Aramızdan ayrılıklar, ihanetler, kayboluşlar, vazgeçişler, yeniden bulmalar, korkular, yalnızlıklar, savrulmalar geçmiş. Ve bu ilişki ne çok biçim değiştirmiş."




8. "Dönüp geriye bakıyorum da, sanki yıllar değil yüzyıllar geçmiş aramızdan... Aramızdan ayrılıklar, ihanetler, kayboluşlar, vazgeçişler, yeniden bulmalar, korkular, yalnızlıklar, savrulmalar geçmiş. Ve bu ilişki ne çok biçim değiştirmiş."




9. "Yağmur değil, yalnızlığımdı pencereleri damla damla yalayan..."




10. "..Eğer aşkla çıkılmamışsa her yolculuk yarım kalır."




11. "yüreğimde senin için büyüttüğüm şiire mısra yapıp eklemekti seni sevmek"




12. "“Sonsuzluğa uzanan ve yalnız tek noktada kesişen iki tren yoluyuz seninle...”"




13. "“Yalnızım...”
Bunca acı tek bir söze nasıl sığabiliyordu..."




14. "Seni sevmek, ait olduğun gökyüzünde seni özgür bırakmaktı. Koparmamaktı kanatlarını. Ruhunun ve kaleminin tek besin kaynağından, başka sevgilerin şiirine eklediği mısralardan kıskançlıkla mahrum etmeye yeltenmemekti. Sevmek, ruhumun tek sahibi olan seni sahiplenmemeye kanaya kanaya razı olmaktı.
Çocuksu bir saflıkla, tek vazgeçemediğinin ben olduğuma kendimi inandırarak hayatına boyun eğmekti."




15. "Bak yoksun…
Bunun anlamını bilmiyor musun?Yokluğun ,yüreğimdeki bu yıldızsız,bu dipsiz,karanlık gece…
Kapat gözlerini ve bana bak:ben diye ne varsa gördüğün,işte o senin yokluğun…"





Şizofren Aşka Mektup Kitap İncelemeleri


“Hayat dediğin nedir ki? Onu hayat yapan bizim korkularımız , bizim özlemlerimiz, tutkularımız… Yaşamak bir ödül olmalıydı, yeryüzüne tapmalıydık.. Ama beni sana, seni bana bağlayan her şey, artık belki de sadece şunu anlatıyor: Ne zamandır yaşamak bir suç ?! “
“Ayrılık değil özlemek hiç değil; en büyük acı , bu giderek büyüyen boşlukmuş.. En büyük dert, kimi özlediğini, kimi sevdiğini bilememekmiş.. En büyük kayboluş, sevip sevip sonunda kimi sevdiğini bilememekmiş.. İçimdeki bir ses, durmadan, dünyanın sonu geldi diyor. Dünyanın sonu, bu halime öyle çok uyuyor ki hiç üzülmeden , hiç korkmadan kabulleniyorum onu. Öylesine bencilim ki dünyanın sonunu kendim gibi çok seviyorum.”
“Sevgili, öyle yanlış bir yerdi ki bu dünya, ben seni en çok karanlıkta kaldığım zamanlar özlüyordum!”
.
İşte derin duygu tasvirleriyle yaratılmış bir kitap.. Aşk kitabı gibi düşünülebilir ama bence teması sevgi.. Sevgisiz oluşan benliğini korumak için dünyayı kazanan bir adamla, benliğini unutup hayatını sevdiği kişinin gözünden gören bir kadın.. Hayattan kopuk imgelerinden ayan bir güçlü ve hayatının karşısına aşkını koyan bir narin..Anlatımlarında ikisi de yoksunluklarını anlatıyor, Sevseler de “bir”olamadıklarını , “bir” olamadıkça sevmeye devam ettiklerini, ayazda kalan iki yüreği…Duygusal olarak gelişemeyen ruhların büyüyünce, kaotik hayat içinde anlamsızlığını.. Seneler önce fuardan almıştım.. Dip köşe kitap okuma temizliği yapmamdandır bugün bu kitabı paylaşımım.. Hüzünlüydü ama güzeldi..
.
“Sen benim şizofren aşkımsın.. Bense senin sızlayan vicdanın.. “




Kitap, birbirini çok seven ama birbirilerinin hayatına ait olamayan aynı zamanda çıkmayı da beceremeyen iki sevgilinin mektuplaşması gibi kurgulanmış. Çok güzel seven kadınlar var hayatta bir de onların aşkına layık olamayan, sahip olduğu bedenleri "aşk" sanan erkekler! Yoo yoo feminist ruhum kabarmadı henüz ama kitapta ki şizofren karakter çok seviyormuş gibi görünüp kızın hayatını mahvettiği için bi gıcık olmadım da değil :))

Kitabın üslubunu sevmedim açıkçası! Tabiri caizse pis bir dille yazıldığı için okurken rahatsız eden satırlar vardı ama bi o kadar da hissedilen çaresizlik ve acıyı öyle güzel dile getirmiş ki, hani hislerime tercüman deriz ya o hesap...

Hani bir kitabı defalarca okursun, her defasında farklı bir lezzet alırsın ama kitabın sonu değişmez ya , işte öyle bir tat vardı kızın yaşadıklarında! Defalarca evrilen bir ilişki ve şimdi ne olduk biz seninle gibi cevapsız birsürü soru... Sevgi, özlem, kızgınlık, kırgınlık ama dönüp dolaşıp aynı noktaya geri dönmek...

Hayatı akışına mı bırakmalı, üstüne üstüne mi gitmeli , olmayanı zorlamalı mı, yoksa her şeyi olduğu gibi mi kabullenmeli bilinmez ama şu bir gerçek ki kendimizi paralasak da su akıp yolunu bir şekil buluyor. Şizofren de olsa bir gün gerçekleri görüyor! :))

[  ] Keyifli okumalar dilerim.




Öncelikle hayatında çok kitap okumuş yalamış yutmuş bir insan değilim. Naçizane kendi fikirlerimi sunmak istiyorum. Kitabı okumaya başlamdan önce yapılan yorumlara baktığımda çoğu kişi kitabı yarıda bırakmış ve gerçekten bu konuda sonuna kadar haklılar. Gerçekten insanlar yarıda bırakarak acaba yanıldılar mı, kitabın ilerleyen sayfalarında toparlayacak mı düşünesiyle kitabı bitirdim, fakat hiçbir şey değişmedi. Kitabın ana konusu ayrılan iki sevgilinin birbirlerine yazdıkları mektupların sırasıyla bize gelişi aslında. Ama sıkıntı bu mektupları yazanda. Dünya üzerinde en sıkıntılı iki ergenin birbirine aşkı. Bunlara sorsan en çok bunlar seviyor ama yapmadıkları bok yok en büyük suçlu bunlar en büyük ihaneti bunlar yaşamış ama en büyük ihaneti de bunlar yaşatmış. Adın da şizofrenlik var eyvallah diyorsun ama ergenlik yok hocam. Günümüz Wattpad kitaplarına laf yapanlar bunun ondan bir farkı yok zaten. Çok seviyorum çok aşığım aşkı her şeye betimlemeler ama her cümlenin sonun sex. Sevgiden geberiyoruz ama sonunda fanteziler fazteziler. Birde en önemli tavsiyem gerçekten hafiften bi bunalım yada bi hayatı sorguluyorum birazcık bu aralar kötüyüm diyorsanız kesinlikle bu kitaptan uzak durun. Bu sizi girmeyeceğiniz depresyona da sokar. Uzun lafın kısası gerek yok hocam valla başka bir şey okuyun hiç bulaşmayın.



Tüm kitapları ücretsiz okuyabilir veya indirebilirsiniz! Ayrıca son kitabımız İlahi Rezonans artık raflarda! İncelemek için: