Tüm kitapları ücretsiz okuyabilir veya indirebilirsiniz! Ayrıca son kitabımız İlahi Rezonans artık raflarda! İncelemek için:

Siyah Kan - Jean-Christophe Grangé | Detaylı Ücretsiz Kitap İncelemesi

Siyah Kan Kitap Bilgileri


Yazar: Jean-Christophe Grangé
Tahmini Okuma Süresi: 12 sa. 59 dk.
Sayfa Sayısı: 458
Basım Tarihi: 2015
İlk Yayın Tarihi: 2015
Yayınevi: Doğan Kitap
Orijinal Dil: Fransızca
ISBN: 9789759914332
Ülke: Türkiye
Dil: Türkçe
Format: Karton kapak


Siyah Kan Kitap Tanıtımı


Güneydoğu Asya'da, Yengeç Dönencesi ile Ekvator çizgisi arasında bir yerlerde bir yol vardır. Siyah kanla çizilmiş bir yol. Korkunun ve ölümün hakim olduğu bir yol.

PARİS. İlk temas. KUALA LUMPUR. Hayat Yolu. Uçuşan ve Çoğalan. Sonsuzluğun İşaretleri. KAMBOÇYA. Bal ve Fresk. TAYLAND. Arınma Odası. Dünyadan soyutlanmış bu mekanda neler olduğunu anlayacaksınız! BANGKOK. Gerçeğin Rengi aynı zamanda Yalanın da Rengi'dir! Ve PARİS. Her şey sona ermedi, yeni başlıyor.

ÇABUK SAKLAN, BABA GELİYOR!




Siyah Kan Kitaptan Alıntılar


1. "Gizlenen bir yara insanı güçsüz kılar."




2. "Yıkma, öldürme, yok etme hep oralarda bir yerdeydi, insan beyninin derinliklerinde. İnsanın genlerinde, ilkel beynindeydi ve açığa çıkmak için fırsat kolluyordu."




3. "Seni okumak ve görmek için sabırsızlanıyorum."




4. "Ne kadar renkli olursan ol, bir yanın daima siyahtır."




5. "İçinde, kendisine bile açıklayamadığı bir inanç vardı."




6. ""Bu tamamen yoksullara özgü bir düşünceydi: paranın her şeye kadir olduğunu düşünmek.""




7. "+ Kaşların için bir şey düşünüyor musun?
- Kaşlarım mı?
+ Bak açıklayayım; makineler var. Ağda da. Hatta cımbız da işe yarayabilir. Ama gözlerinin üzerindeki bu ormanı daha fazla korumasan iyi olur."




8. "Ne kadar renkli olursan ol, bir yanın daima siyahtır.."




9. ""Sevmek yok etmektir.""




10. "Canlıyken dikilmektense, ölüyken dikilmeyi yeğlerim."




11. "“Gerçeği derinlemesine biliyorum. Sevmek yok etmektir.”"




12. "Menekşe renkli sonuncu fon perdesinin üzerine, katil kurbanının kanıyla bir mesaj bırakmıştı:
GÖRMEK BİLMEK DEĞİLDİR!"




13. "İçinde, her zamankinden çok daha ağır, çok daha tedirgin edici bir sıkıntı vardı."




14. "Hata yaparsan, ikinci bir şansın olmayacak."




15. "Ama sonuç, tüm çektiklerine değmişti."





Siyah Kan Kitap İncelemeleri


Yazarın daha önce üç kitabını okumuştum, harika değildi ama böyle vahşi de değildi. İlk kez bu tarz bir kitap okudum, bundan sonra yazarın herhangi bir kitabını okumayı düşünmüyorum.
Okuduğum hiçbir incelemeyi beğenmedim çünkü spoiler doluydu, genel olarak yere göğe sığdırılamayan bir kitaptı ama sonundaki “sürpriz” vurgusu çok kolay anlaşılabilen bir durum. Kadına şiddete hayır diyoruz kadınları işkenceyle öldürmeyi anlatan bir kitabı göklere çıkarıyoruz, katilin çocukluğuna bakıp neredeyse katil haklı diyecek insanlar var! Hatta kitabı okuyanlardan birisi “öldürme isteğim geldi” demiş! Daha ne diyeyim!!! Herkes öve öve bitirememiş, vahşetten neden bu kadar hoşlanıyoruz aklım almıyor!
Böyle bir kurguyu tasarlayan yazar normal bir ruh haline sahip olamaz, bu tarz kitapları okumak da insandaki saldırganlık içgüdüsünü tetikler. Keşke bu konuda daha bilinçli olsak; cinayetler, şiddet olayları, saldırganlıklar neden artıyor diye klavye kahramanlığı (!) yapacağımıza bu tarz kitapları okumasak. Mesela her şeye yasak koyacağımıza bu tür kitaplara bir sınır getirsek!
Kitap işkenceyle cinayet işleyen bir ruh hastasını anlatıyor, akıcı ama sonu asla şaşırtmıyor. (Sırf akıcılığı için puan verdim.)
Marc hakkındaki her şey en başından o kadar belli ki! Okumanızı tavsiye etmem hele yetişkin olmayan birinin okumasını asla tavsiye etmem. Öncelikle çocuğunuzun veya öğrencinizin sonra kendinizin bu kitabı okumamanızı tavsiye ederim.




Jacques Reverdi...

"Serbest dalış" ve "limitli ağırlıkla dalış" dallarında dünya rekoru kıran bir sporcu. Peki Reverdi sadece bir sporcu mu?
Hayır... Bunun cevabını yazar ilk sayfalardan size veriyor.
Kitabımızın diğer önemli karakteri gazeteci Marc. Reverdi kesinlikle şizofrenik ve normal olmayan birisi ancak kesinlikle Marc da en az onun kadar garip bir karakter.
Kitap, Marc'ın bir kadın kimliği arkasına saklanarak hapisteki Reverdi'ye mektuplar göndermesi ile başlıyor.

Reverdi'nin derinlerinde ki sırlarını öğrenmek için Marc'ın gösterdiği çaba kesinlikle hastalık boyutunda bir cinayet takıntısı. Marc, katillerin öldürme arzuları konusunda takıntılı hale gelmiş bir gazeteci. Peki neden? Okuyup öğrenin derim.

Hatica, kitapta güzelliğiyle dikkatimizi çeken bu kız Marc yüzünden kendini hiç olmayacak bir durumun içinde buluyor. Katilin ellerinde...
Hatica, kesinlikle çok güçlü bir kadın karakter ve benim kitapta en sevdiğim karakter oldu.

Kitap yer yer çok sürükleyici ve merak uyandırıcı. Ama kitap tahmin edilesi bir son ile bitiyor. Sayfaları heyecanla okuyup böyle bir sonla karşılaşmak açıkçası beni biraz hayal kırıklığına uğrattı.
Yazarın 'Sisle Gelen Yolcu' kitabını okuduğum zamanda sonunda büyük bir hayal kırıklığı ile karşılaşmıştım. Umarım bir sonraki sefer okuyacağım kitabının sonu daha çarpıcı olur.
Yazardan daha iyi sonlar beklerdim, demekten kendimi alamıyorum.
Yine de her şeye rağmen sizi merakla okutacak sürükleyici bir roman.

Cinayet, gerilim, macera türlerini seviyorum diyorsanız yazarın romanlarına bir şans verin derim.




Bir grange kitabının daha sonuna geldim yine sıradan olmayan farklı cinayet kurgusu, yine gerilim. Klasik grange ve kendisini fazlasıyla okutuyor. Heyecan, yine her sayfa da birşey olacak hissi çok iyiydi Özellikle kitabın son 200 sayfası gayet sürükleyiciydi Yine ülke ülke şehir şehir gezmeyi oraları tanıtmayı ihmal etmemiş yazarımız. Betimlemeler çok belirgindi gözünüz de direkt canlanıyor olaylar, yerler,mekanlar yaşananlar..Her bilim alanından enteresan bilgiler tabii ki vardı okunmalı, heyecanı yaşamalısınız

Konu itibariyle;
Marc yaşadığı yer de tanınmış birisidir Ünlü kişilerle röportaj yapmış, ifşa etmemesi gereken konuları ifşa eden yüzsüz(ben öyle diyom ona) bir gazetecidir. Ama aklında hep cinayetleri araştırmak, katillerin hislerini anlamak gibi konuları işleyen haberler yapmak ve bu alan da ün salmak istemektedir.
---Bir gün bir cinayet işlenir ve cinayetin işleniş tarzı Marcı etkiler,bu konuyu araştırmak ister. Ama katil hapistedir, Kendisini tanıtmadan onunla iletişim kurmanın yollarını arar ve genç bir kadının pasaportunu çalar ve başka bir kadının da resmini.
Katil bir kaç mektuplaşma sonrası söz de katilin(Reverdi ismi) hayranı Elisabeth ile yazışmaya ikna olur. Elisabeth, Reverdi'nin öldürme iç güdüsünü anlamaya çalışan, psikoloji öğrencisi gibi görünen kişidir(tabii hayali.resim başkası isim başkasıdır)
Reverdi gitmesi gereken yerleri ipucu olarak verir ve araştırma başlar ancak hiç birşey göründüğü gibi bir haber yapma olayı olmayacaktır.




Siyah Kan, Grange’ın en sevilen kitaplarından biri. Bu ünü hak ettiğini düşünüyorum. İyi bir psikolojik gerilim olmuş. Polisiye demiyorum. Zira katil/ katiller hep belli. Bu kitap bir katil sürek avı değil, bir katili anlama çabası, nasıl öldürdüğünü ve bu itkiye neyin sebep olduğunun serüveni. Dil akıcı, kurgu çok sürükleyici. Geniş hacmine rağmen ilk sayfadan itibaren tempo hiç düşmüyor. Gelelim kitabın konusuna;
Fransa’da paparazzi iken cinayet haberlerini takip eden bir muhabire evrilen Marc, Malezya’da son işlediği cinayet üzerine suç üstü yakalanan serbest dalış rekortmeni Fransız Reverde ile ilgilenmeye başlar. Reverde’nin Malezya, Kamboçya, Tayland, Brune bölgesinde seri cinayetler işlediğini düşünmektedir, ancak ortada ceset yoktur. Seri katilin öldürme güdüsünü keşfetmek için çok çetrefilli bir plan kurar. Sır ve onu elde etmeye çalışan muhabirin dansına ailevi sorunlardan sıyrılamamış manken Hatica’da istemeden dahil olur.
Yazar Güneydoğu Asya’yı çok güzel tasvir etmiş. Okurken sık sık google maps’i açarak olayları takip ettim. Doğanın bereketi, cangılın zenginliğine rağmen bölge halkının içine düştüğü sömürü, sefalet ve şiddet kan donduruyor. “Bu topraklar kadın olmak, çocuk olmak zor.” diyorlar. Kıyaslama yapmak doğru değil ama çok daha zor olan coğrafyalar var; Hindistan, Güney Doğu Asya gibi. Anatomiye dair ilginç bilgilerde barındıran okuduğum 10. Grange kitabı oldu. Benim okuduğum kitapları içinde ilk üçe koyabilirim. Daha önce yazarı okumamış kitapseverler için Grange kitaplarına iyi bir başlangıç olur. Severek okudum. Tavsiye ediyorum.




Son zamanlarda okuduğum en iyi gerilim kitabı. Dehşete kapıldım diyebilirim. Kan ve cinayet okuyamam diyorsanız bu kitaba hiç başlamayın derim. Bense okumak için geciktim evet, ama malum sebeplerden dolayı trend zamanlarında okumak istemememden kaynaklandı yine. Yazarın dilini çok beğendim. Ayrıca betimlemeler inanılmaz iyiydi. Kahramanın gittiği, gördüğü her yeri görür gibi oluyorsunuz. Konusu güzel seçilmiş. Karakterler iyi belirlenmiş ve analiz edilmiş. Merak uyandırıcı, heyecanlandırıcı, sürprizlerle dolu bir kitaptı. olumsuz eleştirebileceğim konu ise, kitabın gelişme bölümü bazı ayrıntılarla gereksiz yere uzatılmış. Bir diğer konu ise Reverdi'nin sıkı güvenlik önlemlerinin alındığı bir hapishanede olmasına rağmen ne hikmetse güvenlik önlemlerinin çok düşük olduğu bir araçla transfer edilmesi bana zorlama heyecan yaratma gibi geldi. Bunu da geçtim araçtan kurtuluyor ve koskoca Avrupa'ya neredeyse kırmızı bültenle aranan bu adam elini kolunu sallaya sallaya onca ülke değiştirerek yakalanmadan geliyor. Bunlar hikayeyi mükemmel yapmayı engelliyor. Konusuna gelince; *** Serbest dalış şampiyonu bir katil ile eski paparazzi, kötülük fikrine ve kaynağına takıntılı bir gazeteciyi karşı karşıya getiriyor. Katil hapiste… Ama daha önce Kamboçya, Tayland, Malezya’da kan dökmüş. Gazetecinin onunla temasa geçmek için oynadığı oyun romanın temelini oluşturuyor. Ama katil bu yemi bir süre sonra yutmuyor. İşte gerçek heyecan da orada başlıyor. Kim av, kim avcı, birbirine karışıyor.



Tüm kitapları ücretsiz okuyabilir veya indirebilirsiniz! Ayrıca son kitabımız İlahi Rezonans artık raflarda! İncelemek için: