Tüm kitapları ücretsiz okuyabilir veya indirebilirsiniz! Ayrıca son kitabımız İlahi Rezonans artık raflarda! İncelemek için:

Sis ve Gece - Ahmet Ümit | Detaylı Ücretsiz Kitap İncelemesi

Sis ve Gece Kitap Bilgileri


Yazar: Ahmet Ümit
Tahmini Okuma Süresi: 7 sa. 39 dk.
Sayfa Sayısı: 270
Basım Tarihi: Nisan 2013
İlk Yayın Tarihi: 1996
Yayınevi: Everest Yayınları
Orijinal Dil: Türkçe
ISBN: 9789752897373
Ülke: Türkiye
Dil: Türkçe
Format: Karton kapak


Sis ve Gece Kitap Tanıtımı


Âşık olduğu kızı arayan bir MİT görevlisi: Sedat. Yasak bir aşk. İstihbarat örgütünün içindeki entrikalar. Askerlerle, sivillerin çatışması... Günümüz İstanbul'undan renkli insan portreleri. Karanlık sokaklarda soluk soluğa bir koşuşturma. Örgüt evlerine düzenlenen baskınlar, yargısız infazlar, kayıtlara geçmemiş ölümler. Kayıtlara geçmemiş ölümlerin parçaladığı yaşamlar... Türkiye'nin yakın geçmişine insani bir bakış...



"Bakışlarımı konağa çeviriyorum. Görenlerde korku ve ürperti uyandıracak bu bina bana hüzün veriyor. Onu daha önce hiç görmemiş olmama karşın aramızda çözümleyemediğim bir bağın varlığını hissediyorum. Bahçedeki çürümüş yapraklara basarak binanın kapısına doğru yürüyorum. Kanatlı demir kapının üstünde, yer yer çatlamış mermer alındaki kabartma dikkatimi çekiyor. Kabartmada ilk seçtiğim bir yıldız oluyor. Yıldızın hemen altında, namluya benzer bir başka şekil var, bunun bir tabanca olduğunu anlamakta gecikmiyorum. Tabanca kabzasının altına bir de yarımay oyulmuş. En yukarıda yıldız, altında bir tabanca ve kabzasının hemen ucunda bir yarımay. Bu amblemi bir yerlerden hatırlıyorum ama çıkaramıyorum."



(Tanıtım Bülteninden)




Sis ve Gece Kitaptan Alıntılar


1. ""İyimserliğini, aptallığa vardırma""




2. "Öncelikle hiç kimsenin mükemmel olmadığını anlaması gerek."




3. "Bütün eşyaların bir anısı vardır."




4. ""Yüreğimin üzerine binlerce tonluk bir ağırlık konmuş sanki""




5. "Her âşık, sevdiğini kaybetme kaygısını taşır…"




6. "“ Yaşam ağlamaya değmeyecek kadar saçmadır…"




7. ""her aşık, sevdiğini kaybetme kaygısı taşır...""




8. "Her aşık, sevdiğini kaybetme kaygısını taşır."




9. "aşkta eşitlik olmaz ki zaten. bazen kefelerden biri bazen de öbürü ağır basar. aslına bakarsanız genellikle hep aynı kefe ağır basar.."




10. "öncelikle hiç kimsenin mükemmel olmadığını anlaması gerek."




11. ""Yaşam ağlamaya değmeyecek kadar saçmadır.""




12. "Onu daha önce görmemiş olmama karşın aramızda çözümleyemediğim bir bağın varlığını hissediyorum."




13. "Aşk meşk, bunlar fasa fiso."




14. "Farklı düşünüyoruz diye birbirimizin kuyusunu kazmak yalnızca düşmanlarımızın işine yarar.."




15. "Gönül kimi severse güzel odur."





Sis ve Gece Kitap İncelemeleri


Adıyla uyumsuz, yaz mevsiminde güneşin parlak olduğu bir öğlen vakti bitirmiştim bu güzel Ahmet Ümit kitabını.
Şimdiye kadar okuduğum Ahmet Ümit kitaplarından çok daha farklı. Daha farklı bir polisiye barındırdığı. İstihbarat Teşkilatının sürdürdüğü olaylar arasında kalan, sevdiği kadını bulmak için tüm imkanlarını seferber eden evli bir adam... Başkahramanımız ailesinin sıcaklığına rağmen sevdiği kadını aramaktan kendini alıkoyamaz ve kendince soruşturmasına devam ettikçe aslında işin çok başka olduğu ortaya çıkar. İstihbarat, örgüt, aşk, kaybetme korkusu... Hepsinin yerinde harmanlandığı bir eser olmuş.
Başlangıçta evli bir adamın sadakatsizliği sizi rahatsız edebilir okurken ama bu, hayatta da karşılaşılabilen bir durum. Hikâyenin içine daldığınızda, kurgu sizi yakaladığında bunu göz ardı etmeye çalışıyorsunuz. En azından benim yaptığım buydu. Polisiye bir kitap olduğu için kurgusu hakkında çok detay vermek istemiyorum. Okuyacak olanların heyecanı kaçmasın. Ama sonu var ya... Ah o sonu Kitabımızın finaline doğru tahmin ettim ne olduğunu ama inanın başında böyle bir sona bağlanacağını asla tahmin edemezdim. İşte Ahmet Ümit'in yaptığı en güzel şeylerden biri... Başından sonu tahmin edilemez. Eline, emeğine, kurgusuna sağlık yazarımızın.
Ben Ahmet Ümit kitaplarına polisiye ve tarihi kurguların harmanlananları ile başladım. O kurgular benim kütüphanemin nadide köşesindeler. Bu sebepledir ki 'Sis ve Gece' o kurgulara göre daha farklı geldi bana. Ama güzeldir, okunmalıdır, tavsiyemdir. Tam da vaktidir.




Soluksuz okunan bir kitap. Hadi ne olacak şimdi ne oluyor derken bir bakmışsınız kitap bitmiş zaten. Benim her an elimdeydi. Ay şurada da iki sayfacık okuyayım otobüste okuyayım asansörün gelmesini beklerken de okuyayım derken kitapla yaşadım. Dili çok güzel akıyor kesintisiz. Lakin cok polisiye okumus olmamdan mi yoksa kitabın Ahmet Ümit in ilk romanı olmasindan mi yarisina gelmeden olayı çözümledim... Sırf sedat beyin tepkisini merak ettiğimden okudum denilebilir
Ahmet Ümit bazi gerçekleri öyle yüzünüze vuruyor ki insan olmaktan igreniyorsunuz. Sedat in iliski kavrami kafasında oturtamadigi şeyler bakış açısı beni öyle nefret ettirdi ki kendinden... Hele ki mineyle çocuklarını ve melikeyi terazinin uçlarına koyup kıyas yapması... Adamı bulsam da şöyle bi paylasam diye geçirip durdum içimden. Yasananlar o kadar gerçek o kadar hayattan ki kaybolup gidiyorsunuz kitabın içinde. Sonu beni derinden etkiledi şöyleydi böyleydi diyemem. Ama Sedat bey yaptıklarının karşılığını fazlasıyla ödedi diye düşünüyorum. Genel olarak bu şekildeydi okunur mu tabiki okunur. Okuduğum için çok mutlu olduğum ve diğer romanlarını da kesinlikle okuyacağım bir yazar oldu. Kendilerine teşekkür eder nice kitaplarında görüşmek üzere saygılarımı sunarım.






Merhaba!

Kitap su gibi akıp gitti. Hayatım da okuduğum ilk polisiye kitaptı diyebilirim. Üzüldüğüm şey neden daha önce bu tür kitaplar okumadığımdı. Ama bundan sonra polisiye kitapları hep başucum da olacaktır.
Kitabın anlatım tarzı ilk garibime gitse de güzeldi.
Kitabın konusuna değinecek olursam;
(Spoiler içerebilir!)

Sedat adında bir polisimiz var. Melike adın da bir eşi ve ikiz kızları var. Böyle güzel bir aile gibi gözüküyor fakat Sedat'ın bir de yaşadığı yasak aşk var. Mine...kendisi yaşca Sedat'tan küçük. Yanlış da hatırlamıyorsam uzun bir zamandır Sedat ile birlikte. Bir gün Mine, esrarengiz bir şekil de ortadan kaybolur. Haber alınamaz. Sedat, Minen'nin bulunması için yola koyulur. Fakat olaylar hiç beklenmedik bir şekil de gelişir.

Kitapta en nefret ettiğim karakter Sedat'tı. Nedeni zaten açık. Karısını aldatması...Mine'ye de kızgınım fakat ayrılmak istediğini bir zaman sonra da Sedat'a söylüyor fakat Sedat bırakmıyor peşini. Melike ise en masum olanı bu hikayede. Çok fazla bahsedilmese de onun da sahnelerini okudum.
Kocasını seviyor onun için çabalıyor fakat kocası bunu pekte önemsemiyor. Cidden üzücü.

Kitabın sonunu hiç beklemediğim bir şekilde bitti. Aslın da yazar bize ayrıntılarla Mine'ye ne olduğunu bahsetmiş fakat fark etmemişim.
Ahmet Ümit'in diğer kitaplarına da bakacağıma eminim.

Kitaplarla kalın:)




Sis ve Gece ~ Ahmet Ümit

Ahmet Ümit’in ilk polisiye romanı Sis ve Gece ile geldim bu sefer. Ben yazarın kalemini okumayı çok seviyorum. Hatta uzun süre okumadığım da özlüyorum. Böyle böyle yavaş yavaş da külliyatını tamamlamak istiyorum. Ne mutlu ki daha okuyabileceğim bir çok kitabı var.

Gelelim kitabımıza, evli ve çocuk sahibi olan Sedat, mesleğine aşkla bağlı bir istihbaratçıdır. Çeşitli oyunlarla örgütten uzaklaştırılmak ister. En yakın arkadaşını kaybeder, kendisi de yaralanır. Mesleği kadar tutkuyla sevdiği bir de sevgilisi vardır, Mine. Ancak Mine’nin ansızın ortadan kaybolması her şeyi altüst eder ve Sedat sevdiği kadını aramaya başlar. Bulabilir mi? Onu da siz okuyunca öğrenin. ama şunu söylemeden geçemeyeceğim sonu tam bir ters köşeydi. Hiç ummadığım olayları okumak şaşırttı beni

Bu kitap soluksuz okuyacağınız tarzda bir kitap. Hele bir de polisiye seviyorsanız hiç bekletmeden okuyun dediklerimden

Sizin en sevdiğiniz Ahmet Ümit kitabı hangisi ?? yorumlarda buluşalım. Benim en sevdiğim, yüreğime dokunan Kırlangıç Çığlığı olmuştu. Onu da okumadıysanız seve seve gönül rahatlığıyla size tavsiye edeceğim kitaplardan biridir.

Şimdilik benden bu kadar
Diğer kitaplarda görüşmek üzere,
Sevgiyle kalın
.
.
“Farklı düşünüyoruz diye birbirimizin kuyusunu kazmak yalnızca düşmanlarımızın işine yarar..”




Kitapta MİT görevlisi olan Sedat’ın yasak aşkının neden olduğu vurulma ile onu vuran adamı aradığı, aslında bu vurulmanın yasak aşkı olan Mine adlı genç kızın aniden kayboluşuyla büyük bir ilgisi olduğu, Sedat’ın her şeyi açığa kavuşturmak amacıyla sürdürdüğü teşkilat mücadelesini anlatmaktadır.
Mine’nin aniden ortadan kayboluşu, Sedat’la en son görüştüğünde kavga etmeleri, Mine’nin yeni bir sevgilisinin ortaya çıkması, yeni sevgilisi Fahri’nin Sedat’ı vurmaya çalışırken kendisinin ölmesi, teşkilattaki entrikalar zincirlerini tek tek çözümlemeye çalışmaktadır.
Evli ve iki çocuk babası olan Sedat, teşkilattaki o sıradan ruh halinden Mine sayesinde sıyrılmış. Başta kıza karşı his duymasa da sonrasına kıza aşık olmuştur. Fakat kız da tam tersine soğumaya başlamıştır....
Mine’nin kaybına neden olabilecek tüm etkenleri incelerken aslında herşeyin birbiri ile ne kadar bağlantılı olduğunu farketse de Mine’nin kaybı veya ölümü....... O kadar beklenmedik bir an ve yerden oluyor ki........ Yazarın bu kitabı kesinlikle akıcı ve sürükleyici. Fakat yazarın en çok sevdiğim yanı, olaylar hakkında bir sürü olabilecek senaryo sunuyor ve hepsini birden çürütüyor... Bu yönüne hayran olmamak elde değil.....Polisiye ve aşkın iç içe geçtiği bu kitabı okumanızı tavsiye ederim...



Tüm kitapları ücretsiz okuyabilir veya indirebilirsiniz! Ayrıca son kitabımız İlahi Rezonans artık raflarda! İncelemek için: