Tüm kitapları ücretsiz okuyabilir veya indirebilirsiniz! Ayrıca son kitabımız İlahi Rezonans artık raflarda! İncelemek için:

Sınırsız - Beyza Alkoç | Detaylı Ücretsiz Kitap İncelemesi

Sınırsız Kitap Bilgileri


Yazar: Beyza Alkoç
Tahmini Okuma Süresi: 9 sa. 4 dk.
Sayfa Sayısı: 320
Basım Tarihi: Şubat 2018
İlk Yayın Tarihi: 12 Ocak 2016
Yayınevi: İndigo Kitap
Orijinal Dil: Türkçe
ISBN: 9786052361597
Ülke: Türkiye
Dil: Türkçe
Format: Karton kapak


Sınırsız Kitap Tanıtımı


Ben ilk dilek hakkımda, bana dilek tutmayı öğreten adamı diledim.



"Renkli ışıkları sönmüş, ıssız ve bomboş lunaparka baktım. Ne kadar da benziyordu bana. Yıllarca ne olduğumu aradım durdum. Buydum ben işte, gece olduğunda terk edilen, ışıkları kapatılan, bomboş kalan bir lunapark... Kaşlarımı çattığımda Cihan'ın yanımızdaki kilitli şalter kutusunun camını anahtarıyla kırıp şalteri kaldırışına şahit oldum. Sonra nutkum tutuldu. Rengârenk ışıklar birdenbire bütün lunaparkı doldurmuştu! Nefesimi tuttum. Çok garip bir andı. Biraz önce kendime benzettiğim lunaparkın ışıkları rengârenk yanıyordu şimdi! Cihan sadece lunaparkın değil, benim de ışıklarımı yakmıştı. Cihan bana ışık vermişti, renk vermişti, o bana hayat vermişti..."



Bu hikâye, aşka inancı "Annem babam bile terk etti beni, sen nasıl seveceksin ki?" cümlesiyle sınırlı kalan Deniz'in hayal bile edemeyeceği şekilde sevilmesinin hikâyesi... Cihan ve Deniz'in okuyucuyu her satırda şaşkına çevirecek aşkına tanık olmaya hazır mısınız?




Sınırsız Kitaptan Alıntılar


1. "Hiçbir şey sandığımız gibi değil... İçin de yaşadığımız şu koskoca evren, sandığınız kadar iyi değil..."




2. "Her şey düzelir, kötünün zirvesinde başladığınız hiçbir şey kötüye gitmez. Zaten en kötüsünü yaşıyorsanız her şey iyiye gitmek zorundadır, çünkü en kötüden daha kötüsü olamaz."




3. "Herşey ismimi ilk kez söylediği anda başladı. Dedim ki, benim ne güzel ismim varmış..."




4. "Ben büyüdüm, umudum benim büyüyüşümle küçüldü."




5. "Hastane, ölümün şaşırtıcı olmadığı tek yer..."




6. "Düşünme artık.düşünmek üzülmek tir..."




7. ""Olsun," demiş şövalye,
"Aynı gökyüzünün altındayız. Elbet bir gün kavuşacağız...""




8. "Güvenmeden adım atmam, yıkılacak bir duvarın arkasına saklanmam ben."




9. ""Ben ilk dilek hakkımda bana dilek tutmayı öğreten adamı diledim...""




10. "Peki ya siz? Sizin de mutlu olma vaktiniz gelmedi mi?"




11. "Ben büyüdüm, umudum benim büyüyüşümle küçüldü."




12. "Çünkü çocuk olmak yaşa bakmıyordu,yaşanmışlığa bakıyordu. Ne kadar az tecrübe, o kadar çok çocuk."




13. "Benim bir hayatım var.
Ama ben o hayata sahip değilim."




14. "Bekle dedi gitti, ben beklemedim, o da gelmedi.
Ölüm gibi bir şey oldu ama kimse ölmedi.


•"




15. "Ben büyüdüm, umudum benim büyüyüşümle küçüldü."





Sınırsız Kitap İncelemeleri


Büyümez ölü çocuklar."

İnsanlığın icat ettiği ve kullandığı en yıkıcı silah: Atom bombası.
Tüm insanlığın utanması gereken bir durum.Ne kadar şarkı söylenirse söylensin, ne kadar hikaye yazılsa da insanlığın faciası asla geçmeyecektir.
Sadako ve Kağıttan Bin Turna Kuşu
Sadako ve Kağıttan Bin Turna Kuşu
Eleanor Coerr
Eleanor Corerr

"Renkli ışıkları sönmüş, ıssız ve bomboş lunaparka baktım. Ne kadar da benziyordu bana. Yıllarca ne olduğumu aradım durdum. Buydum ben işte, gece olduğunda terk edilen, ışıkları kapatılan, bomboş kalan bir lunapark... Kaşlarımı çattığımda Cihan'ın yanımızdaki kilitli şalter kutusunun camını anahtarıyla kırıp şalteri kaldırışına şahit oldum. Sonra nutkum tutuldu. Rengârenk ışıklar birdenbire bütün lunaparkı doldurmuştu! Nefesimi tuttum. Çok garip bir andı. Biraz önce kendime benzettiğim lunaparkın ışıkları rengârenk yanıyordu şimdi! Cihan sadece lunaparkın değil, benim de ışıklarımı yakmıştı. Cihan bana ışık vermişti, renk vermişti, o bana hayat vermişti..."

Bu hikâye, aşka inancı "Annem babam bile terk etti beni, sen nasıl seveceksin ki?" cümlesiyle sınırlı kalan Deniz'in hayal bile edemeyeceği şekilde sevilmesinin hikâyesi... Cihan ve Deniz'in okuyucuyu her satırda şaşkına çevirecek aşkına tanık olmaya hazır mısınız?




Bugün Sınır Serisi'nin ikinci kitabı olan Sınırsız'ı bitirdim şükür. Öncelikle Sınır kadar güzel değildi, Sınır'da çok gülüyordum ve Beyza Alkoç 'un şu ana kadar okuduğum en sevdiğim kitabı olabilir... Bu kitapta Deniz Akay, kimsesiz bir kız. Yurtta kalıyor ve kanser. Murat Karahanlı 'da oğlu Cihan Karahanlı 'ya bir eş arıyor. Cihan Karahanlı, sorumsuz, motor yarışı oynayan, kısacası hayatı 'öylesine' yaşayan bir adam...hayatın sorumluluklarının bilincinde değil. Murat Karahanlı etrafında bir kız bulamıyor ve devreye şöförünün söylediği hasta olan Deniz Akay geliyor, Cihan Karahanlı ancak hasta biriyle evlenirse sorumluluklarının bilincinde olur ve o kıza âşık olabilir diye düşünüyor babası. Ve öylede oluyor...Deniz Akay ve Cihan Karahanlı aşkı oluyor ! Bu aşk, bazen 'arabadan atsam kendimi'li, bazen 'denizcigim, -cihancığım'lı.

Kitabı sevdim genel anlamda. Sadece tek bir şeye üzüldüm, o da Nehir ve Bora'nın çocuğunun ölmesi, yani anne karnındayken düşmesi. Bilenler bilir; Nehir ve Bora favori çiftim ve onların aşklarında böyle üzücü bir olayın yaşanması hâliyle beni de üzdü: /

Ama tebrik ediyorum

'u . Bu serisini çok sevdiim. Kitapta bazı düzenlemeler yapıcakmış, yani yeniden düzenleyecekmiş. Bence hiiiç gerek yok, ben gayet sevdim.⛧♥




Selammlarr
Bir kaç gün önce bu serinin Sınır yani yan kitabını okumuştum o yüzden Sınır kitabının karakterleri de kitapta bol bol geçiyordu. Kitabın konusu tam bir pembe diziydi, yazarın ilk kitabı olduğu çok belli oluyordu. Son yazdığı kitapla bu kitabın arasında çok fazla gelişme vardı eğer Yazarın kalemiyle ilk tanışmam son kitabıyla değilde bu kitabıyla olsaydı daha fazla kitaplarını okuyamazdım.

Kitabın konusu ise; Şehrin ünlü ve zengin bir ailenin sorumsuz, düşüncesiz oğulları Cihan Karahanlı’yı yola getirmek istemeleri üzerine kuruluydu. Cihan’ın babası bir plan yapıp oğlunu muhtaç biriyle evlendirip ,aşık olmasını sağlayacak ve böylelikle kaybettiği insani değerlerini geri kazanacaktı .Deniz Akay ise 19 yaşında yetiştirme yurdunda büyümüş kanser hastası ,hayalleri olan ve hayatını dolu dolu yaşamak isteyen bir genç kızdı. Cihan’ın babası ve Deniz’in yolları bir şekilde kesişiyor, planlarına uygun bir kız olduğunu düşündüğü için de onu tedavi ettirmek istediğini ve hayallerine kavuşmasında yardım edeceğini söylüyor. Karşılığında ise oğluyla evlenmesini ve onu hayata döndürmesini istiyor.

Gerisinide zaten herkes tahmin edebiliyordur. Kitabı seçmemin sebebi ise kendimi çok fazla yormamak istememdi ve çok uzun süredir okunacaklar listesinde yer alıyordu.

Başka kitaplarda buluşmak dileğiyle




Yine ben ve yine bir Beyza Alkoç kitabının yorumu.
Sınır adlı kitabı çok çok severek okumuştum.
Sınırsız'ıda öyle severek okudum.
Bora ve Nehir çok zorlu bir süreçten geçip mutlu bir hayatı kazanmışlardı.
Gecelerin playboyu Nehir hayatına girdiği için , Nehir ise böylesine anlaşmalı bir evlilik yaptığı için çok mu çok mutlu olmuşlardı.
Onlardan sonra "babamın şirketi yok ama Bora gibi biri de benimle anlaşsa" diye düşünmedim değil.
En etkilendiğim yer ise Cihan'ın Deniz'in ölümüne şahit olduğunda verdiği reaksiyonlardı.
Gel gelelim Sınır'ın devam niteliğinde olan Sınırsız'ın konusuna,
Bora'nın amcası her geçen yıl onda ki değişikliğe karısına sahip çıkışına ve sevişine çok şaşırmıştır. Çünkü Bora'dan beklenmeyen bu sahipleniş ve seviş amcası için bir fırsattır.
Amcası dayanamaz ve abisine nasıl oldu da Bora bu hale geldi diye sorduğunda.
Yaptığı ufak çaplı bir anlaşmalı evliliği anlattı.
Artık iş başa düşmüştü Bora'nın önceki hayatından daha beter yaşayan oğlu Cihan için başlamıştı çalışmalarına tabi ki çok da uzun sürmemiş abisinin yardım ettiği kanser olan bir kız ile evlenmesi için zorladı.
Deniz tedavi masraflarının ödenmesi karşılığında Cihan ile evliliği kabul etti.
Deniz ,Cihan'a içini açtıkça ona kapılmaya başlamış ve aşırı zorlu bir döneme girmişlerdi.



Tüm kitapları ücretsiz okuyabilir veya indirebilirsiniz! Ayrıca son kitabımız İlahi Rezonans artık raflarda! İncelemek için: