Tüm kitapları ücretsiz okuyabilir veya indirebilirsiniz! Ayrıca son kitabımız İlahi Rezonans artık raflarda! İncelemek için:

Sinekli Bakkal - Halide Edib Adıvar | Detaylı Ücretsiz Kitap İncelemesi

Sinekli Bakkal Kitap Bilgileri


Yazar: Halide Edib Adıvar
Tahmini Okuma Süresi: 13 sa. 28 dk.
Sayfa Sayısı: 475
Basım Tarihi: Kasım 2022
İlk Yayın Tarihi: Ekim 1935
Yayınevi: Can Yayınları
Orijinal Dil: Türkçe
ISBN: 9789750721663
Ülke: Türkiye
Dil: Türkçe
Format: Karton kapak


Sinekli Bakkal Kitap Tanıtımı


“Sinekli Bakkal Sokağı’nın bozuk kaldırımlarında seke seke Şevket Ağa’nın fenerini takip eden Rabia, Selim Paşa Konağı’nın geniş caddesine çıkınca yeni bir dünya keşfetmiş gibi sevindi. İki tarafı büyük bahçeler içinde, bahçe ortalarında konaklar, her kapının üstünde büyük bir fener... Kapılardan birine uşağın ardı sıra girdi. Hanımelleri, yasemin ve akasya kokuları, fıskiyenin şırıltısı... Bunlar çocuğun yüreğine tatlı bir çarpıntı verdi.”



Defalarca basılmış, kuşaklardan kuşaklara ulaşabilmiş Sinekli Bakkal, II. Abdülhamid dönemini bir geçmiş zaman dekoru önünde yansıtarak eskiden yeniye devralınması gereken kültür, sanat ve töre değerleri üzerinde durur. Bir anlamda, yazar ve eseri, tarihî süreklilik arayışı içerisindedirler.



SELİM İLERİ



Kaleme aldığı her metinle yeniden tartışılan Halide Edib’in bütün eserleri, gözden geçirilmiş baskılarıyla Can Yayınları’nda.




Sinekli Bakkal Kitaptan Alıntılar


1. ""Ayrılmak biraz ölmektir.""




2. ""...sevmenin de hastalıklı tarafı olabilir.""




3. "Biraz da yalnız kalmaya, düşünmeye ihtiyacım var."




4. ""Allah insanoğluna gücünü aşan bir şey vermez.""




5. ""Hayal de insan gibi diyar diyar gezer...""




6. ""Bir divanenin kendi kendine tekrar ettiği bir masal...""




7. "" .. ikisi de göğüslerinde demirci örsü gibi işleyen yüreklerinin çarpıntısını birbirinden saklamak istiyordu.""




8. ""Yalnız aşk ve kin ebedi.""




9. ""Feleğin çarkı dönüyor...""




10. ""Sevmek hiçbir zaman günah değildir.""




11. ""Kadere meydan okumaya gelmez...""




12. ""Büyük maksatlar söz konusu olurken ferdin namusu kuru bir gururdur.""




13. ""Hayat ne garipti!""




14. ""Yaşamak o kadar tatlı ki...""




15. ""Yine iç gönül şişem kırılıp kenara düştü.""





Sinekli Bakkal Kitap İncelemeleri


Çocukluğumu hatırlattı bana Sinekli Bakkal... Herkesin birbirini tanıdığı, sokaklarda çocuk sesi olan dönemi. Hiç sıkmayan, sıcacık bir hikayesi vardı. Hiçbir satır sıkmadı beni ve çok severek okudum. Yazarın kalemini, duyguları okuyucuya geçirme yeteneğini çok sevdim. Halide Edib Adıvar'ın okuduğum ilk eseri ve anlaşılan son olmayacak.

Eserin konusuna gelirsek; öncelikle hikayenin II. Abdülhamid döneminde geçtiğini belirtmek istiyorum. Mahallede "Kız Tevfik" olarak anılan halk sanatçısı ve Emine evlenmek ister fakat Emine'nin imam olan babası izin vermez. Çünkü ona göre orta oyunu oynamak günah... Emine ve Tevfik, Emine'nin babasının rızası olmadan evlenir. Kısa bir süre sonra anlaşamaz ve boşanırlar. Boşandıktan sonra Tevfik sürgün edilir, Emine de hamile olduğunu anlar. Emine ve Tevfik'in bir kızı olur, Rabia ismini verirler, tabii Tevfik kızından bihaber. Rabia'nın imam dedesi her şeyi günah, herkesi günahkar olarak düşünmektedir ve Rabia'nın çocukluğunda da baskı kurar. Kısa sürede hafız olan Rabia'nın bu yeteneğini, dedesi para kazanmak için kullanır ve kısa sürede bu yetenek dilden dile dolaşır. Rabia'nın eğitim süreci başlar ve hayatını değiştirecek insanlarla tanışır.

Yazar eserinde dönemin siyasetine, Doğu-Batı farklılıklarına, sanat, müzik, din gibi konulara fazlasıyla yer vermiş. Çok severek okudum, tavsiye ederim. Keyifli Okumalar...




Her zaman kitaplardan çıkartılacak bir çok şey olur. Kesinlikle okunması gereken kitaplar arasında ancak kişisel olarak her bireye farklı bir bakış açısı kazanıranilir. Doğu ve batı kültürüne, kadına ve insana bakış açısını rahatca görebilirsiniz. İçinde Çerkes bir karakter olduğu için kıtabi alıp okumuştum 20'li yaslarımın başında..Sinekli Bakkal, Halide Edib Adıvar'ın ünlü romanıdır. İlk olarak İngilizce The Clown and His Daughter (Soytarı ile Kızı) adıyla 1935 yılında Londra'da yayımlanmıştır. Türkçe olarak ilk defa 1935 yılında Haber gazetesinde tefrika yani kısım kısım yayınlandı. Daha sonra 1936 yılında kitap olarak basıldı. Yani kitabın yazıldığı dönem ve fikirleri de elbette içinde bulunduruyor eser.
II. Abdülhamit devrinde Aksaray’da Sinekli Bakkal Mahalliyesi’nde imamın küçük kızı Emine, aynı mahalleden orta oyuncu Tevfik ile babasının karşı çıkmasına rağmen evlenir. Tevfik, zenne rolüne çıktığı için “Kız Tevfik” diye anılmaktadır. Bir süre sonra bu yüzden ayrılırlar. örneğin buradan bakıldığında karakterler döneme göre çok özgün ve nitelikli sıfatlar taşıyor. Karakter çeşitliliği var ve sanki her karakteri bir başka yazar yazmış gibi o yüzden hoşuma gitmişti. Elbette toplum olarak hoş karşılanmayan bir çok noktayada değindiği yerler var bu yüzden günümüzde bile eser değerini koruyor.




Kitap imamın kızı olan Emine'nin Tevfik adındaki bir oğlana kaçmasıyla başlıyor. Emine Tevfik'e kaçıyor ama umduğunu bulamıyor. Tevfik orta oyunu oynayan, tek meşgalesi bu olan, ev geçindirmeyi bilmeyen hatta evliliğin ciddiyetinde olmayan bir adam. Emine ise Tevfik'e boyun eğmeyen, üstten bakan, onunla bir karı koca olmaktan ziyade ona hep efendi olmak isteyen bir kadın. Sinekli Bakkal adını verdikleri bir bakkalları var ama Tevfik burayı yönetmeyi beceremiyor, günden güne batma noktasına geliyorlar. Tek geçim kaynakları burası olduğu içinde Emine işlerin başına geçiyor. Bu noktada aralarında efendi çalışan ilişkisi ön plana çıkıyor ve günün birinde Tevfik'in bir davranışı sebebiyle Emine evi terk edip imam babasının yanına yerleşiyor. Asıl hikâye burada başlıyor zaten. Hikâyenin asıl kahramanı Emine'nin baba evine dönerken hamile olduğu kızı Rabia. Bu noktadan sonra onun hikâyesi başlıyor. Kitap Rabia ve onun yetişmesi, dini terbiyesi, sesinin güzelliği gibi unsurları ön plana çıkaracak şekilde devam ediyor. Bundan sonrası asıl hikâyeyi oluşturuyor, o yüzden anlatmayayım siz okuyun. Kesinlikle tavsiyemdir.

Halide Edib Adıvar okumayı, onun betimlemelerini, konuyu anlatma tarzını, akıp giden sayfaları çok seviyorum. Ne zamanki kitap okuyamıyorum derseniz elinize bir Halide Edib Adıvar kitabı alın ve tekrar hayata dönün.




Bu kitap; inançların insanlar içinde nasıl şekillendiği, hangi etkenlere maruz kaldığı, insandan insana nasıl farklı şekillerde yorumlandığı ve kim nereden bakıyorsa o şekilde gördüğü, doğu ve batının doğru şekilde sentezlendiğinde nasıl çatışma çıkmadan olağan bir şekilde uyumlandığı konularında fikir sahibi olmamı sağladı.

Ayrıca her zaman en uçtakilerin illet birer hastalık sahibi olduğu düşüncemi de tekrar doğrulamış oldu.

II. Abdülhamit zamanında yargının nasıl göreceli olduğunu, padişahın onurunun zedelenmesi ya da şahsının eleştirilmesini geç, suç olmayan durumlarda bile suçsuz kimselerin sürgünlerine cezalarına tanık olduk. Bu dönemde halkın hem dindar kesimini , hem de açlık ve sefaletle mücadele ederken nasıl yaşama tutunduğunu, saray ve köşklerin saza söze meşke bağımlılıklarını ve çoğunun yapay, zoraki hayatlarını film seyreder gibi seyrettik. Tarih sevmeyen benin aklına, Halide Edip uzun ve sıkıcı betimlemelere yer vermeden sade ve güçlü kalemiyle nakış gibi işledi dönemin çerçevesini
.

Rabia karakterinin güçlü, kararlı ve azimli kişiliği biraz da kadınlık gururumu okşamadı değil. Saraylarda beylerin sofralarına sayılan kişi olarak oturması, sohbetlere katılması, saygı görmesi dönemin şartlarına göre ciddi anlamda mutluluk vericiydi.

Rabia’nın tutucu ve dindar kişiliği ile tekdüze hayatı- x kişinin (spoiler vermek istemiyorum) çok yönlülüğü, felsefi düşünceleri ile kendini bulma arzusuyla savrulan benliği arasındaki manyetiği okurken çok keyif aldım. Birisi şark , diğeri garb musikisi derken çok haklı bir benzetme yapılmış.

Sizlere iyi okumalar … Benden bu kadar.




Günah diye düşündüğün hata... Sevmek hiç bir zaman günah değildir, sebeb-i vücudumuz bu..
***
(Öncelikle şunu demeliyim , okuduğum ilk roman oluşuyla kalbimde ayrı bir yere sahip)
Yazarın 1936'da kitap olarak yayımlanan romanı, Abdülhamid zamanında Sinekli Bakkal Mahallesi'nde geçen olayları konu alıyor. Mahalle sakinlerinden Emine ve Tevfik birbirine aşıktır. Emine'nin babasının karşı çıkmasına rağmen evlenirler. Karşı çıkma sebebi ise ; Tevfik'in bir orta oyunoyuncusu olması, zenne (ortaoyununda, kadın giysileri giyip kadın rolüne çıkan erkek oyuncu) rolüyle çıkması ve lakabının Kız Tevfik oluşudur.Meşrutiyet dönemine yolculuk yaptığımız eserde, İstanbul'un arka sokaklarındaki fakir halkın yaşamına,törelerine ve dönemin siyasi mücadelelerine tanıklık ediyoruz.
Biraz siyasi, biraz sosyolojik ve tabi ki biraz da psikolojik harman sevenlere tavsiyemdir :)

Yazarla ilgili küçük bir not da bırakmak istiyorum buraya, 1919 yılında İstanbul halkını ülkenin işgaline karşı harekete geçirmek için yaptığı konuşmaları ile zihinlerde yer eden Halide Edib, Kurtuluş Savaşı’nda katılmış; Mustafa Kemal’in yanında sivil görev yapmasına rağmen rütbe alarak savaş kahramanı sayılmıştır. (Vikipedi)
Ve bu sebeple Halide Onbaşı olarak da anılan siyasetçi, akademisyen, öğretmen ve yazar kimlikleriyle kaleminin hakkını fazlasıyla veren yazarımızla tanışmanızı diliyorum.



Tüm kitapları ücretsiz okuyabilir veya indirebilirsiniz! Ayrıca son kitabımız İlahi Rezonans artık raflarda! İncelemek için: