Savaşçı Kitap Bilgileri
Yazar: Doğan Cüceloğlu
Tahmini Okuma Süresi: 11 sa. 6 dk.
Sayfa Sayısı: 392
Basım Tarihi: Ekim 2021
Yayınevi: Remzi Kitabevi
Orijinal Dil: Türkçe
ISBN: 9789751408259
Ülke: Türkiye
Dil: Türkçe
Format: Karton kapak
Savaşçı Kitap Tanıtımı
e.e. cummings der ki;
Seni diğerlerinden farksız yapmaya bütün gücüyle gece gündüz çalışan bir dünyada, kendin olarak kalabilmek, dünyanın en zor savaşını vermek demektir. Bu savaş bir başladı mı, artık hiç bitmez!...
Anlamlı ve Coşkulu Bir Yaşam İçin Savaşçı kitabında böyle bir savaştan söz ediyoruz. Söz ediyorum değil, söz ediyoruz; çünkü kitabı Arif Bey'le beraber oluşturduk.
Arif Bey kimdir?
Arif Bey, bu kitapta benimle konuşan bir sınıf öğretmeni. O beni bulmadı, aslında ben onu buldum. Uzun zamandır öğretmenlere ulaşmak, onlarla bir diyalog başlatmak gereksinmesi duyuyordum. Arif Bey'i böyle bir aryışın sonucunda buldum.
Arif Bey'in yüreğinde sıkıntı var. Çabalıyor. Anlamak istiyor, yapmak istiyor. Destek bulamıyor. Ve yalnız!...
- Doğan Cüceloğlu-
(Arka Kapak)
Savaşçı Kitaptan Alıntılar
1. "Farklı olmaya çalışırsanız, herkes size karşı tavır alır."
2. "“İnsan bir şeyi yapmaya karar verdi mi, sonuna kadar gitmeli; yaptığı şeyden sorumluluk almalı. Ne yaparsa yapsın, önce niçin onu yaptığını bilmeli, ve daha sonra yaptıklarını hiç kuşkulanmadan, çekinmeden, bütün gücünü vererek yapmalı. “"
3. "“Adalet dediğimiz, güçlü olanın menfaatinden başka bir şey değildir.”"
4. "Hayır demesini bilmeyen kişi güçsüz kişidir."
5. "Kim olduğun o kadar bağırıyor ki, ne dediğini duyamıyorum."
6. "Siz sadece diğer insanlarla birlikte yaşamıyorsunuz; kendinizle de sürekli beraber yaşıyorsunuz."
7. "Kim olduğun o kadar bağırıyor ki ne dediğini duyamıyorum…"
8. "Kişinin huzursuzluğu, mutsuzluğu, gerginliği, sıkıntısı,depresyonu onu uyandırmaya çalışan önemli dostlarıdır."
9. "Kim olduğun o kadar bağırıyor ki ne dediğini duyamıyorum."
10. "Yaşamımın tüm anları tek ve kendine özgüdür."
11. ""Tanrım, değiştirilebilen ve değişmesi gereken şeyleri değiştirme cesaret ve gücünü; değiştirilemeyecek şeyleri olduğu gibi kabul etme olgunluğunu ve ikisi arasındaki farkı anlayabilecek bilgeliği bana ver .""
12. ""Dünyadaki hiçbir çıkar, verdiğiniz sözü tutmamaya veya kendinize olan saygınızı kaybetmeye değmez.""
13. "Neden Allah korkusu, neden Allah sevgisi değil?"
14. ""Evet siz ne kadar değişirseniz, çevreniz o şiddette size direnecektir.""
15. "“Eğer öğrenmek
istiyorsan, kendini
önemsemekten
vazgeçmelisin.”
Don Juan"
Savaşçı Kitap İncelemeleri
“Seni diğerlerinden farksız yapmaya bütün gücüyle gece gündüz çalışan bir dünyada, kendin olarak kalabilmek, dünyanın en zor savaşını vermek demektir. Bu savaş bir başladı mı, artık hiç bitmez!”
Kitap bu sözle başlıyor. Ve daha ilk cümlesinden itibaren insanı içine çeken, sarsan, düşündüren bir yolculuğa çıkarıyor.
Doğan Cüceloğlu… Profesör unvanını özellikle kullanmadan, bu topraklarda “kendini gerçekleştirmiş” ender insanlardan biri. Onu farklı kılan; bilgilerini yukarıdan, akademik bir dille değil; bazen bir çay bahçesinde, bazen bir parkta, bazen de bir müze köşesinde sanki karşınızdaymış gibi sade ve içten bir şekilde anlatması. Okurken sadece bir okuyucu değil, sanki birebir konuşan, dertleşen, kendini anlatan bir dost gibi hissediyorsunuz.
Kitapta Cüceloğlu ile konuşan kişinin yerine geçip, o sohbetin tam ortasında siz varmışsınız gibi hissediyorsunuz. Bu da kitabın etkisini çok daha güçlü kılıyor. Samimiyetsizliğin, şekilciliğin, “mış gibi” yaşamanın kol gezdiği bir dünyada, bu kitap size kendi yol haritanızı çizme fırsatı veriyor.
Kendin olabilmenin, baskılardan sıyrılmanın, fark yaratmanın ipuçlarını arıyorsan; bu kitap senin için.
Bir başucu kitabı niteliğinde. Her satırı dolu dolu ve sizi pişman etmeyecek nadir eserlerden.
Puanım: 10/10
Kesinlikle okuyun.
Kitabı çok beğenerek ve uzun uzadıya üzerinde düşünerek okudum. Okuduğum herşeyde kendi hayatımla kıyaslama yaptım. Kitap 20 yıl önce yazılmasına rağmen içime işledi. Gerçekten her insanın mutlaka en az bir kere sindirerek okuması gereken bir kitap.
Kitap Doğan Hoca ve Arif adında bir öğretmen arasında yapılan konuşma şeklinde gelişiyor ve ilerliyor. Arif hoca öğretmen olmayı çok istiyerek bu mesleği icra eden bir öğretmen, ama çevresi, ailesi ve birçok etken bu mesleği yapmak istiyor muyum acaba sorusunu sordurmuş kendisine ve Doğan hoca ile karşılaşmış. Ve kendisi ile görüşmeyi talep ediyor ve her hafta bir gün buluşuyorlar.
Her buluşmalarında SAVAŞÇI olabilmek için gerekli farklı konular hakkında derinlemesine incelemelerde bulunuyorlar.
Peki nedir SAVAŞÇI? Neden SAVAŞÇI?
Kısaca bahsetmek gerekirse, bu dünyada yaşayan ve ideal kişi olmak isteyen kişidir. İdeal insan formatına ulaşmak için verilen çabadan savaştan dolayı da SAVAŞÇI denilmiştir. Çünkü insan hayatının her aşaması bir savaş gibidir. Doğduğundan ölene kadar yürümeye çalışmak, ilkokulda okuma yazma öğrenme, daha iyi bir meslek edinmek için çabalamak, hayat kurmak için kararlar almak vb. Bir sürü badireler atlatır ve sonuca ulaşmak için savaş gerçekleştirir.
Hayatımızın her aşamasında alacağımız her kararda nasıl davranmalıyız. Savaşçı olmak istiyorsak nasıl davranmalıyız, işte bu kitap bize açıklamalı olarak anlatıyor.
Çok şey öğreneceğiniz bu kitapla keşke daha önce tanışabilseydim.
Herkese tekrardan şiddetle tavsiye ediyorum bu kitabı. İçindeki her konu gerçekten önem arz eden konular. Şimdiden keyifli okumalar.
Savaşçı ,karar vermeden önce, karar ortamına getirdiği bilinçle tam sorumluluk alır ve verdiği karalardan asla pişmanlık duymaz. Gelişen olayları sabırla bekler ve Don Juan Carlos örneğinde olduğu gibi yüksek bir ölüm bilincine sahiptir. Bu ölümlü dünyada her şey boş tavrından ziyade, yaşanmakta olan anın çok kıymetli olduğu ve bir daha yaşama fırsatı olmayacak bu anın bilinci içinde yaşanması gerektiğini bilir.
Savaşçı, stratejik bir tavır içinde yaşar ve vuruş menzili içinde eylemini gerçekleştirir. Hiç bir şeyin müptelası olmaz ancak her şeye saygı ile yaklaşır. Savaşçı her problemi, üstesinden gelinmesi gereken bir öğrenme fırsatı olarak görür. Savaşçı beden ve ruh sağlığına, yeme, içme, temizlik, dinlenme konusunda yüksek bir bilince sahiptir. Yaşamına katkıda bulunan her şeye ve herkese şükran duygusu besler.
Savaşçı,kendini geliştirmek arzusunda olan, arayışlarına yön vermek isteyen, merak ettiği pek çok konuda bilgi edinmek ve daha da önemlisi kendi içinde barışık yaşamak isteyen bireylerin okuması gereken bir yapıttır. Bulunduğu konum gereği sürekli iyi bir model olmak zorunda kalan kişiler, bu kitabı bireyselliklerini ne şekilde muhafaza edecekleri konusunda başvuru kaynağı olarak kullanabilirler.
Hangi meslek grubuna mensup olursak olalım bazen bir öğretici bazen de bir öğrenici rolü oynamak zorunda kalacağımız için bu kitaptan çıkaracağımız çok fazla ders vardır. Yaptığı işi sevmeyen, ileriye dönük bir beklentisi olmayan, kendi içindeki çelişkilerden kurtulamayan bireylerin sayısının hızla arttığı bir ortamda Doğan Cüceloğlu'nun bu yapıtı önemli bir boşluğu doldurmaktadır.
Öncelikle yüce Allah ﷻ'dan
hocamıza rahmet diliyorum...
Gerçek bir
olmaya var mısınız?
Psikolojiye merakınız var da, kalın kalın psikoloji kitaplarını okumaya mı güceniyorsunuz?
O zaman bu kitap size yardımcı olabilir.
, bu kitabını Arif Okurer adlı genç bir öğretmen ile yaptığı karşılıklı bir sohbet niteliğinde kaleme almıştır.
Arif Bey genç, azimli, istekli bir öğretmen de olsa, kararından tam emin değil, bazı kaygıları var. İşte tam da bu yüzden
hocasını bulmuş, onunla gerçek bir
olmanın yolunu öğrenmeye adıyor kendini.
Kitapta kendini Arif Bey ile beraber ana karakter kılan
, çoğumuzun duyduğu ve bildiği
,
,
,
,
,
,
gibi meşhur isimleri, filozofları, psikologları, yazarları dahil edip, onların da düşünce tasavvurlarını sohbetine katıyor.
Özellikle bu sohbet kıvamında ki yazılış tarzı, İstanbul'u gözlemlemeleri, etraflarındaki insanlara dikkat etmeleri okuyan kişide bir farkındalık oluşturuyor, bunu rahatlıkla söyleyebilirim. Yazar bununla birlikte aynı zamanda Azîz İstanbul şehrindeki çalışmalara ve durumlara yeri geldiğinde tenkit, yeri geldiğinde de şükrânlarını sunuyor.
Eleştirebileceğim tek şey şu olsa gerek:
Kitap bazı yerlerde kısaltılabilir, böylelikle yaklaşık 400 sayfalık bu kitap rahat 300 sayfaya indirilebilirdi.
Yine de okumanızı tavsiye ederim.
Ve sanırım (içeriğini tazelemek adına) birkaç ayda /senede bir tekrar tekrar okunması gereken nadir kitaplardan.
Allah ﷻ
hocamıza rahmetiyle muamele eylesin, taksirâtını affeylesin.
Mekânı cennet olsun.
Doğan Cüceloğlu vefatından sonra ses getiren yazarlarımızdan biri. En azından kendim için söylüyorum daha önce ismini bile duymamıştım ve kişisel gelişim kitaplarını okumayı hep sıkıcı bulmuşumdur. Genelde tercihim klasiklerdir. Ama öyle bir döneme girdim ki bir çıkmazdaydım ve yine çözümü kitaplarda bulabileceğime inandım ve pek te yanılmadım. Bir şifa gibi geldi. Kitapçıdan farklı bir kitap almak için gitmişim o sırada ismini hem son zamanlarda çok duyduğum için hem de raflarda " Savaşçı " kitabıyla Doğan Cüceloğlu dikkatimi çekti. Beni al oku diyordu adeta. Altınlarını paylaşmaya doyamadım çünkü hepsi birer altın değerinde. Ve tamamen ön yargılarımı yıkan kişisel gelişim kitapları da en az diğer türler gibi ilk başlarda yerini alması gereken kitaplar arasında.
Kitap Arif Bey adında bir öğretmen ile Doğan Cüceloğlu arasında her hafta bir gün farklı bir mekanda farklı konulara değinerek güzel bir sohbet havası içerisinde geçiyor . Hiç sıkmadan akıcı bir şekilde. Sizde o masada üçüncü bir misafir olarak ikisinin kaliteli ve anlamı sohbetine tanık etmiş oluyorsunuz.
Arif bey'den yola çıkarak bir savaşçının nasıl olması gerektiğiyle ilgili çok güzel detaylara yer veriyor. Bununla birlikte kendi hayatınızı gözden geçirmenizi ve hayatınızda önemli farkındalıkları görmenize olanak sağlıyor. Okuduğum ilk kitabı ama okuduğum son kitabı olmayacak.
Dediğim gibi zor zamanımda bana bir şifa gibi geldi sizin de yüreğinize ferahlık vermesi dileğiyle... İyi okumalar