Tüm kitapları ücretsiz okuyabilir veya indirebilirsiniz! Ayrıca son kitabımız İlahi Rezonans artık raflarda! İncelemek için:

Sarı Duvar Kağıdı - Charlotte Perkins Gilman | Detaylı Ücretsiz Kitap İncelemesi

Sarı Duvar Kağıdı Kitap Bilgileri


Yazar: Charlotte Perkins Gilman
Tahmini Okuma Süresi: 2 sa. 2 dk.
Sayfa Sayısı: 72
Basım Tarihi: Ekim 2019
İlk Yayın Tarihi: Ocak 1892
Yayınevi: İthaki Yayınları
ISBN: 9786057762306
Ülke: Türkiye
Dil: Türkçe
Format: Karton kapak


Sarı Duvar Kağıdı Kitap Tanıtımı


“Sarı Duvar Kağıdı, yazılmış en güzel ve en güçlü korku öykülerinden biri.” – Alan Ryan



Feminist bilinçle yazan Amerikalı ilk yazar olarak kabul edilen, Kadınlar Ülkesi'nin yazarı Charlotte Perkins Gilman, “Sarı Duvar Kağıdı”nda eşiyle birlikte, kendisinin “perili ev” diye tanımladığı bir malikâneye taşınan ve odasındaki sarı duvar kağıdını saplantı haline getiren isimsiz kadın karakterinin başından geçen gerilimli bir öyküyü anlatıyor. Toplumsal cinsiyet, delilik, evlilik ve özgürlük gibi meseleleri tüyler ürperten bir hayalet hikâyesiyle birleştiren “Sarı Duvar Kağıdı”, yazıldığı günden beri en çok tartışılan ve incelenen korku eserlerinden. Doris Lessing, Toni Morrison ve Alice Walker gibi yazarları etkilemiş bir klasik.



Bu cilt ayrıca yazarın “Ben Cadıyken”, “Büyük Morsalkım” ve “Sallanan Sandalye” gibi korku öykülerini de içeriyor.



Duvarda gezinen bir şeyler var… Hayır, birisi var…




Sarı Duvar Kağıdı Kitaptan Alıntılar


1. "Kadın olduğum için sözüm ona küfretmemeliyim"




2. "Bunları neden yazmam gerektiğini bilmiyorum.
Bilmek istemiyorum.
Bilebilecek gibi hissetmiyorum kendimi."




3. ""Tekrar evlenmek istemiyorum Bay Butts; ne sizinle ne de başka biriyle.""




4. "O benim gerçekte ne kadar acı çektiğimi bilmiyor.
Acı çekmem için hiçbir neden olmadığını biliyor ve bu ona yetiyor."




5. "Buranın en güzel yanı, asla ev işi yapmak zorunda kalmamamız."




6. "Ne kadar az şeye sahip olursanız o kadar iyi idare edersiniz."




7. "Bazen, daha az itirazla karşılaşsaydım, toplum içine daha çok karışsaydım ve hayatımda daha çok heyecan ol­saydı durumum nasıl olurdu diye hayal kuruyorum."




8. "Bu dağınık, süslü desenlerin tek bir parçası bile sanata karşı suç sayılmalı."




9. "“John benim gerçekte ne kadar acı çektiğimi bilmiyor. Acı çekmem için hiçbir neden olmadığını biliyor, bu da ona yetiyor."




10. "Onun gözleri bir çocuğunkiler ka­dar temizdi, beyazları da bir o kadar netti. Alıcı gözle bak­tığınızda çoğu erkeğin gözleri böyle değildir."




11. "Bütün gücümle kadınların, bütün kadınların kadınlığın ne olduğunu nihayet anlamasını diledim; gücünü ve gururunu ve hayattaki yerini anlamalarını; dünyanın anneleri olarak görevlerinin ne olduğunu görmelerini; yaşayan herkesi sevmelerini ve onlara değer vermelerini; erkeklerin ne kadar kötü olabileceğini görmelerini; yalnızca en iyileri seçip daha da iyilerini dünyaya getirmelerini; insan olarak görevlerinin ne olduğunu görmelerini ve yaşama, çalışmaya ve mutluluğa kendilerini tamamen adamalarını diledim."




12. "Sinir bozuklukları çok can sıkıcı."




13. "Hiçbir şey için parmağımı oynatasım yok ve berbat derecede mızmız ve huysuz olmaya başladım."




14. "Keşke yapabiliyorken daha fazla şey yapsaydım ."




15. "Mükemmel ve gayretli bir ev hanımı ve hayattan baş­ka bir beklentisi de yok."





Sarı Duvar Kağıdı Kitap İncelemeleri


66 sayfacık kısacık bir kitap. Kendisine bir öykü kitabı demekten kendimi men ederim. Bu, Zip’lenmiş koca bir romandır. Ve hatta bu bücür boyuna bakmadan, yazarın “

” kitabına da bir omuz atıp öne geçer. ‘Şahsının vekarlı kudretinin bilincinde’ bir kitaptır. Aman su gibi okurum gider demeyin..Okuyorsunuz, ama bir yere gitmiyor. Oturup anlatmayı sürdürüyor.

“Sarı Duvar Kağıdı”

’ın distopyasına kıyasla, açık ara çok daha başarılı, kendini daha net ifade edebilmiş, imgeleri muhteşem bir beceriyle kullanabilmiş, varacağı yere kısa yoldan varmış bir kitap. Gilman’ın feminist dünya görüşünü, çağının çok çok ilerisindeki alternatif bakış açısını imgelerle örerek ama daha güçlü yansıtabildiği bir kitap.

Bu kitap, “yazıldığı günden beri en çok tartışılan ve incelenen korku eserlerinden” biri olmuş. Korku öyküleri diye tanıtılıyor ve evet bunu çok iyi işlemiş kitaplardan biri. Ama ben okurken Gilman’ın korku, delilik temalarını anlatılan kadın hikayelerini güçlendirmek için kullandığını düşündüm.
Bunlar, Gilman’ın duvarların içine hapsolmuş, kör kuyularda bırakılmış, delirmiş kadın karakterlerinin çığlığını daha da yukarı taşımış.

Bu şahsı muhterem kitabın anlattıklarına dair en güzel ve detaylı incelemeyi bir arkadaşım yaptı. Feminist bir bakış açısıyla kitabı didik didik ettiği incelemeyi yorumlara bırakacağım linkten okuyabilirsiniz.

Keyifli okumalar..




Kadınlar Ülkesi romanının yazarı Charlotte Perkins Gillmann'in doğum sonrası depresyonu esnasında kaleme aldığı  bir öykü Sarı Duvar Kâğıdı. Öyküdeki karakterin yazdıklarından okuyoruz tüm bunları. Dinlenmek amacıyla eşi ve eşinin kız kardeşi ile gittikleri bir köşkte yatak odasının duvarında bulunan yer yer yırtılmış bu duvar kağıdından bir kadının kendisini izlediğini ve oradan kacmaya calistigini düşünür.Bir göz sürekli  kendisini izlemektedir. Paranoyaları gittikçe artmaya başlar. Doktor olan eşi ise iyileştiğini düşünmektedir. Daha önce kâğıtta gördüğü kadının kaçışını engellemeye çalışırken artık kaçmasına yardim etmeye başlar ve kendi zihninde bunu başarır. Birinci dalga feministlerden Perkins'in bu anlatısında bolca metafor yer almaktadır. Sarı, hastalığın rengidir. Kâğıdın içinfeki kadın özgürlüğü elinden alınmış, eve hapsedilmis kadinlari simgeler. Jane'in kadını kâğıtta tutmaya çalışıp sonra kaçmasına yardim etmesi kadınların bilinclenip ancak birlikte hareket ederlerse ozgurlesebileceklerini anlatmaktadır. Duvar kağıdındaki kadının kaçması en nihayetinde özgürlüğü simgelemektedir. Kocasının kadını yerlerde sürünürken görünce  tam da yolunun ustune düşüp bayılması ve kadının onun üstünden atlayarak geçmesi kadın mücadelesindeki bitmeyen engelleri simgelemektedir.
Kısa sürede okunabilecek güzel bir öykü.
Kitabın ciltli kapağı, basımı, içindeki resimler çok güzel. Herkesin kitaplığında koleksiyon olarak bulunması gereken kitaplardan





Bunları neden yazmam gerektiğini bilmiyorum
Bilmek istemiyorum
Bilebilecek gibi hissetmiyorum kendimi
Amerikalı ilk feminist olan Gillman'ın boşandıktan sonra kaleme aldığı ve evliyken yaşadığı depresyonu otobiyografik öğelerle birlikte anlattığı "Sarı Duvar Kağıdı" adlı öyküsü de tedavi için inzivaya çekildiği bir odada eşi ve eşinin kız kardeşi tarafından kontrol altına alınmasını üzerine düşüncelerini dile getirmesini anlatır.Tarih boyunca erkek koruması adı altında kadınlara yapılan baskı ve kapatmaci durumların yaşanıyor olmasına karşı güçlü kadın profilleri çizenlerin dahi nasıl bastırılmaya çalıştığını okuyoruz.
Yazar olan karakterin Odanın sarı duvar kağıdından önce rahatsız olması sonra bir çeşit benzetmelerle ruhsal bunalımlara girmesini konu alır. Yazar olan karakterin yazı yazmasının dahi engellenmesi onun için işleri daha çok zorlaştırır. Kitabın sonunda Karakterin duvar kağıdındanki çizgileri benzetmesi sonucu gördüğü kadın gibi özgürleşmesi için delirmesi gerektiğini ve bir kadının delirerek nasıl özgür kaldığını anlatır. "Sonunda sana ve Jane'e rağmen çıktım! Ve, kağıtların çoğunu parçaladım, yani beni tekrar oraya kapatamazsın." der.
İlk öykünün vurucu bir dile ele alınması bir sonraki öykülerde merakın artmasını sağladı.
Okuduğum kitapların içeriğinin beni araştırma yapmaya yönlendirmesini seviyorum.Gilman ve hayatı üzerine yaptığım araştırmalar edindiğim bilgilerle kısa anlatımlı dolu dolu bir okuma oldu.




Yazar birinci dalga feminist akımının önde gelenlerinden. Kitabın içinde beş öykü bulunuyor. İlki kitaba adını veren Sarı Duvar Kağıdı; sinirsel buhranı sebebiyle dinlenmesi için gittikleri yazlık evlerinde delirmesi anlatılıyor. Toplum içindeki kadın erkek rollerini eleştiriyor. Ve depresyonda olunan bir kadın karakterinin toplumdan bir nevi dışlanmasına tanık oluyoruz kitapta. Yazı yazması istenmiyor, eve hapsedilen bir kadın yaratılıyor o kadın buhranından yazarak çıkmak istiyor ama engelleniyor ve halüsinasyonlar görmeye başlıyor. Duvar kağıdının üstündeki bağlamında da karakter ile sürünen kadınların bağdaştırıldığını düşünüyorum. Hikayenin sonunda da erkek bayılır ve kadın delirerek özgürleşir. Bu öyküsünde Gılman toplumsal cinsiyet ve mekan üzerinde durmuş. Otobiyografik öğeler barındıran bu öyküde kadının toplumsal cinsiyet rolünü etkinleştirmiş. Kadın ve depresyonda, bunalımda olmasından dolayı maruz kaldığı izole edilmeye, hapsolmaya karşı direnişi mekanla beraber somutlaştırılmış. Mekan tasvirlerinden çıkarımım bu yönde oldu.

Diğer öyküleri de aynı minvalde; toplumsal cinsiyet, buhran süreci, halüsinasyonlar, hayvanlarla ilgili sosyal mesajlar..vs.

Kısa ama doyurucu bir kitap. Okuduktan sonra verimli olduğunun farkına varıyorsunuz, yer yer okurken sinir harbi de geçirebiliyorsunuz :)




"Duvarda gezinen bir şeyler var...
Hayır, birisi var... "
Amerikalı feminist yazar Charlotte Perkins Gilman'nın doğum sonrasında yaşadığı zihin bulanıklığını ele aldığı novella formunda bir kitaptır.Yazar bu hikayeyi ele alırken evliliğindeki ruhsal bunalımlardan esinlenmiş. Kitap toplamda dört öyküden oluşuyor.
Ben Cadıyken, Büyük Morsalkım, Sallanan Sandalye ve aynı zamanda  kitaba da adını veren Sarı Duvar Kağıdı. Hepsi birbirinden gizemli ve ürkütücü. Okuduğunuzda deliliğin uç noktaları gibi gelecek. Kısmen öyle yoksa öyle çok korkacağınız gibi değil aslında.
Burada daha çok insan zihninin ne denli  kırılgan olduğunu okuyorsunuz. Bunun yanında  insanların asıl sevdikleri tarafından yok edilebileceğini bir kez daha görüyorsunuz. Aslında bizi var eden biz olmamızı sağlayan, bizi bir diğerinden ayıran ve bizi eşsiz yapan duygularımızdan söz etmiş. İşte bu duygular bize her şeye dayanma gücü verir. Bu eşsiz duygularımız böyle iken diğer tarafta aksi yönde etki gösterip aynı zamanda bizi felakete de götürebilir. Her bir öyküyü okurken zihnimizde bunlar geziniyor. Bir çeşit depresyon hallerinin anlatımı gibi. Duyarsızlık, kadınların ciddiye alınmamasının, asıl anlatmak istediklerinin anlaşılmaması kendi anlamak istedikleri gibi çarpıtılması üzerine bir kitap. Karanlık kitaplık serisinden olan kitabın tümünü tamamlama düşüncesindeyim. Türü severlerin beğeneceğini düşünüyorum



Tüm kitapları ücretsiz okuyabilir veya indirebilirsiniz! Ayrıca son kitabımız İlahi Rezonans artık raflarda! İncelemek için: