Tüm kitapları ücretsiz okuyabilir veya indirebilirsiniz! Ayrıca son kitabımız İlahi Rezonans artık raflarda! İncelemek için:

Sándor Márai Alıntıları & En Çok Okunan Sözleri

Sándor Márai En Beğenilen Sözleri



1. "Biliyor musun, iki insanın arasında, birbirine kızgın olmanın da bir değerinin kalmadığı anlar oluyor. Ve bu, çok hazin bir an."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



2. "İnsan bir süre sonra gayret etmekten yoruluyor ve var olanı kabul etmeye başlıyor."


- Buda'da Bir Boşanma



3. "“Fakat günün birinde bir yerlerden ışık gelir ve bir yüzü yeniden tanırız.”"


- Mumlar Sonuna Kadar Yanar



4. "“İnsan önemli soruları sonunda daima bütün hayatıyla cevaplar.”"


- Mumlar Sonuna Kadar Yanar



5. "“Belki de seni yeterince tanıyamadığım için suçlu bendim.”"


- Mumlar Sonuna Kadar Yanar



6. "İnsan bir süre yalnızlığı ceza gibi algılıyor; yetişkinlerin yan odada sohbet edip eğlenirken karanlık odada tek başına bırakılan bir çocuk gibi. Fakat günün birinde sen de yetişkin oluyorsun ve yalnızlığın, hakiki, bilinçli tek başınalığın bir ceza, yaralı, hastalıklı bir kendini çekme, bir münzevilik değil, tek onurlu durum olduğunu fark ediyorsun. İşte o zaman yalnızlığa katlanmak da o kadar zor olmuyor. Daha temiz havada yaşamak gibi bir şey."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



7. "“Asıl olanı ancak ayrıntılardan anlayabiliriz; kitaplar ve hayat bana böyle öğretti.”"


- Mumlar Sonuna Kadar Yanar



8. "“Yalnızlıkta insan her şeyle tanışıyor ve artık hiçbir şeyden korkmaz oluyor.”"


- Mumlar Sonuna Kadar Yanar



9. "Sevmek belki de birlikte var olmaya dönüşmek."


- Buda'da Bir Boşanma



10. "“Bunu bekledim, çünkü beklemeye değer her şeyin kendi zamanı ve düzeni vardır.”"


- Mumlar Sonuna Kadar Yanar



11. ""Gündüz bina ettiğin, gece yıkılır.""


- Buda'da Bir Boşanma



12. "Bir insanla birlikte yaşıyor ve onu tanımıyordum."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



13. "Birini sevmek yetmez. Cesur bir aşkla seveceksin. Öyle bir seveceksin ki ne bir hırsız, ne herhangi bir niyet veya yasa; evet, ne Tanrısal ne dünyevi hiçbir yasa bu aşka engel olamasın."


- Eszter'in Mirası



14. "Artık en ufak bir acı çekmiyordum ve birden doğru insan diye bir şeyin olmadığını idrak ettim."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



15. "Bir evi yaşatan mobilya değil, o evde oturanların içini dolduran duygudur."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



16. "Aşk; sadece yatak ve onun bir parçası olan şeyler değil, iki insan birbirine yaklaşırkenki arayış, bekleyiş anları."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



17. "Birlikte var olmak, yani hayatta ve aşkta tekleşmek. Aynı yemekleri sevmek, aynı müzikten hoşlanmak, yolda hızlı ya da yavaş ama sonsuz uyumla yürümek, yatakta da aynı tempoyla birbirine ulaşmak..."


- Buda'da Bir Boşanma



18. "İçinde bir şeyler zedelenmişti. Ve yaralanan biri için bu tavır artık sadece savunmaydı; yanına yaklaşılmasına izin vermeyen, çünkü acı çeken bir insanın savunması."


- Buda'da Bir Boşanma



19. "İnsan bir süre yalnızlığı ceza gibi algılıyor; yetişkinlerin yan odada sohbet edip eğlenirken karanlık odada tek başına bırakılan bir çocuk gibi. Fakat günün birinde sen de yetişkin oluyorsun ve yalnızlığın, hakiki, bilinçli tek başınalığın bir ceza, yaralı, hastalıklı bir kendini çekme, bir münzevilik değil, tek onurlu durum olduğunu fark ediyorsun. İşte o zaman yalnızlığa katlanmak da o kadar zor olmuyor. Daha temiz havada yaşamak gibi bir şey."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



20. ""Fakat onunla bir daha karşılaşmak istemem. Öyle işte. Çünkü inanıyorum ki iki insanın birbirine söyleyecek sözünün kalmaması diye bir şey var.""


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



21. "İnsan bu kadar çok sevmemeli, kimseyi bu kadar çok sevmemeli, kendi çocuğunu bile. Her sevgi had safhaya varmış bir bencilliktir."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



22. ""İncitmek... Hayat insanı çok çeşitli şekillerde incitebilir.""


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



23. "Ah Tanrım, yaşamak ve insan olmak ne zor!"


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



24. "Kaçmak, ihanet etmek, ne biçim kavramlardı bunlar, eğer insan bir kere sevmişse!"


- Buda'da Bir Boşanma



25. "Biliyor musun, iki insanın arasında, birbirine kızgın olmanın da bir değerinin kalmadığı anlar oluyor. Ve bu, çok hazin bir an."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



26. "
.
."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



27. ""Vakti gelince gidilmesi gerektiğini öğrendim.""


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



28. "Ah Tanrım, yaşamak ve insan olmak ne zor!"


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



29. "“ Bu bir suç mu? “ diye sordum. “ Seni çok sevmek bu kadar büyük bir suç mu? “
Güldü. Karanlıkta durmuş, sigara içiyor ve sessizce gülüyordu. Fakat bu hüzünlü bir gülüştü; kesinlikle alaycı ya da kibirli değildi.
“ Suçtan daha kötü “ dedi, “ Bu bir hata. “"


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



30. "Daima bir yerlerde yaşayan doğru insanlar vardır."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



31. ""İnsan bu kadar çok sevmemeli, kimseyi bu kadar çok sevmemeli,""


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



32. "Fakat sonra hayat gelecek ve şimdi dayanılmaz bulduğun her şeyi mucizevi bir biçimde sil baştan düzene sokacak."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



33. ""Her sevgi, had safhaya varmış bir bencilliktir.""


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



34. "Çok okuyordum. Fakat işte okumak da böyle bir şeydir. İnsan ancak okuma sürecine kendi de bir şey katarsa kitaplardan bir şeyler edinebilir. Yani bu sürece, ikili mücadelede yara almaya ve yaralanmaya, mücadele vermeye, ikna etmeye ve edilmeye, sonra da öğrendikleriyle zenginleşerek bunu hayatta ya da işte kullanmaya hazır bir ruhla girerse."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



35. "Birini sevip onunla yaşayamayacağını bilmek, en büyük acılardan biri."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



36. ""Ben tutkuyla, canımın istediğine ve ruh halime göre okurdum.""


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



37. "Biliyor musun, iki insanın arasında, birbirine kızgın olmanın da bir değerinin kalmadığı anlar oluyor. Ve bu, çok hazin bir an."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



38. ""Fakat bir gün gelir, ruh yalnız kalma ihtiyacıyla dolup taşar. Tek istediğin gereksiz, sahte, ikinci planda kalan her şeyi onun içinden atmaktır.""


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



39. ""Sadece sevmek yetmiyor.""


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



40. ""Ne mi hissediyordum? Kaderimden sorumlu olduğumu. Her şeyin bana bağlı olduğunu. İnsan armudun pişip ağzına düşmesini bekleyemez; kendi hayatında da, insan ilişkilerinde de.""


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



41. ""Gerçeklerle kavga edilmez.""


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



42. ""Bir kitaba başladı mı, onu kızdırsa ya da canını sıksa bile bitirene kadar elinden bırakmazdı.""


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



43. ""Hayatta böyle baş döndürücü anlar vardır, İnsan birdenbire her şeyi daha net görür; o ana dek bunu yapamayacak kadar korkak ya da zayıfken, o anda kendi gücünü, imkanlarını sezer ve bilir. Bunlar hayatın değiştiği anlardır.""


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



44. "Ne yazık ki bu hayatta yüzümü ne tarafa dönsem sadece yalanlar dinledim."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



45. "Umutsuz aşklar unutulmuyor işte."


- Eszter'in Mirası



46. "Birini sevip onunla yaşayamayacağını bilmek, en büyük acılardan biri."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



47. "“ İnsan bu kadar çok sevmemeli, kimseyi bu kadar çok sevmemeli, kendi çocuğunu bile. Her sevgi,
had safhaya varmış bir bencilliktir. ‘’"


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



48. "İnsan yaşıyor, yaşıyor... Sonra bir gün geliyor ve görevini "yerine getirdiğinin" ya da aksine "getirmediğinin" farkına varıveriyor. Yaşamımızın kendine özgü akışını belirleyen o ölümcül kararlarının gerçek öneminin o anda değil, çok sonraları geriye dönüp geçmişe baktığımız, eski günleri andığımız zamanlarda anlaşıldığını düşünmeye başladım."


- Eszter'in Mirası



49. "“Bir insanın kayıtsız şartsız sevilmeyi kabul etmesi büyük cesaret ister.”
~"


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



50. ""İnsanız ve her şeyi aklımız yoluyla yaşıyoruz. Duygularımız ve heyecanlarımız bile akıl vasıtasıyla dayanılır ya da dayanılmaz oluyor.""


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



51. "Gömleğimin kolunu sıyırmıştım, elimde bir şırınga vardı ve küçük, steril bir pamuk parçasıyla kolumda iğneyi batıracağım noktayı siliyordum. Anlıyor musun, en kötü şey bu, mesleğinde uzman olmak! Ölüme hazırlanmıştım oysa! Şırıngadaki zehri damarıma zerk edecektim! Kendimi öldürmeye hazırlanırken bile, iğneyi batıracağım yeri mikrop kapmasın diye ilaçlıyordum, düşünebiliyor musun?"


- Buda'da Bir Boşanma



52. "Bir insanın hayatta deneyebileceği en zor şeyi denedi. Ne yaptı, biliyor musunuz? Aklıyla bir duyguyu öldürmek istedi."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



53. "Zorlama kendini, kimseye yardım edemezsin. Çünkü insanın "çıkarı" onun için iyi ya da anlamlı olanla özdeş değil. Belki o acı onun için gerekliydi! Kim bilebilir belki dışarıdan "onun çıkarına aykırı" gibi görünen şey, ona lazımdır! Bir insanın "çıkarından daha gizemli bir şey yok hayatta. Şikayetlere çare bulabilirsin, baş ağrısına ilaç verebilirsin ama başının ağrımasına neden olan ruhundaki şeyin yanına bile yaklaşmak mümkün değildir."


- Buda'da Bir Boşanma



54. "Evet, okuyorduk, hem de ne okumak! Sanki bir ölüm kalım sınavına hazırlanırmışçasına ölümcül bir çaba ve utanç duygusu içinde okuyor da okuyorduk..."


- Eszter'in Mirası



55. "İnsan hayatta her şeye erişebilir, dünyadaki ve etrafındaki her şeyi yere yıkabilir, hayat insana her şeyi verebilir, insan hayattan her şeyi alabilir ama başka bir insanın zevklerini, eğilimlerini, ritmini değiştiremez; ona yakın, onun için önemli biri olsa da karşısındakini bütünüyle karakterize eden başka türlülüğünü değiştiremez."


- Mumlar Sonuna Kadar Yanar



56. "İnsanın kendi doğasına aykırı yaşaması insanüstü bir gayret gerektirir."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



57. "İnsanların yüzlerinde her şeyi unutan mutluluk izlerini giderek daha az görüyorum. Şu çağa ait yüzlerde rahat bir yumuşaklık yok. Yarış yapan insanların çarpık bakışı, duygusuz gözleri seni karşılıyor. Bu bakışlar kime benziyor biliyor musun? Artık finişe çok yaklaşan atletlerin korkunç bakışlarına! Hani o bitişe, yani hem zafer hem de her şeyin sonu demek olan finişe yaklaşan İnsanların gözlerine yerleşen bakışlara..."


- Buda'da Bir Boşanma



58. "Ben hayat mücadelesi verme prensibiyle yetiştirilmiştim. Onun yetiştirilme prensibiyse her şeyden önce adaba ve kurallara uygun, kibar bir hayat yaşamaktı, çünkü en önemli şey buydu. Bunlar çok büyük farklar. Fakat o zamanlar henüz bunu bilmiyordum."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



59. "Sadece sevmek yetmiyor.."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



60. ""Artık en ufak bir acı çekmiyordum ve birden doğru insan diye bir şeyin olmadığını idrak ettim.""


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



61. ""Sonunda dünyanin hiçbir kiymeti yok.
Kıymeti olan sadece kalplerimizde kalan.""


- Mumlar Sonuna Kadar Yanar



62. "Yaşamak ve insan olmak ne zor.."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



63. "Bir insanın hayatta deneyebileceği en zor şeyi denedi. Ne yaptı, biliyor musunuz? Aklıyla bir duyguyu öldürmek istedi."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



64. "Sadece tek bir korkunç gerçek var; o da yeryüzünde adalet olmadığı.

."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



65. "~
“Sadece sevmek yetmiyor.”
~"


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



66. "•
“Gerçeklerle kavga edilmez.”
•"


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



67. "Birini sevip onunla yaşayamayacağını bilmek, en büyük acılardan biri."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



68. ""Daima bir yerlerde yaşayan doğru insanlar vardır.""


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



69. "...kadını bir süs eşyasına, erotik bir başyapıta çevirmek de insanlık dışı ve hastalıklı."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



70. "Böyle yıllarca süren sessiz dramları sevmem, görünmez rakiplerle, kansız, solgun bir gerilim içinde... Dram olacaksa yüksek sesle, kavga dövüş, ölüler, alkışlar ve ıslıklarla olsun. Bu dramda kim olduğumu ve ne sayıldığımı bilmek istiyorum."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



71. "Ben bir duyguya teslim olamam."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



72. "Birini sevip onunla yaşayamayacağını bilmek, en büyük acılardan biri.

."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



73. "Her büyük tutku umutsuzdur; aksi takdirde tutku değil kurnazca hesabı yapılmış bir anlaşma, ılık menfaatlerle girilmiş bir takas ticareti olurdu."


- Mumlar Sonuna Kadar Yanar



74. "“ Seni çok sevmek bu kadar büyük bir suç mu? “
Güldü. Karanlıkta durmuş, sigara içiyor ve sessizce gülüyordu. Fakat bu hüzünlü bir gülüştü; kesinlikle alaycı ya da kibirli değildi.
“ Suçtan daha kötü “ dedi, “ Bu bir hata. “"


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



75. ""Ne tuhaf, dünyada bencillikten, hırstan, kibirden baska bir sey daha var: Nini...""


- Mumlar Sonuna Kadar Yanar



76. "İki insan birbirini gerçekten sevdiyse, aralarında gerçek bir öfke olmaz."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



77. "İnsanın hayatta neye hakkı olduğunu öğrenmesi uzun zaman alır. Hangi dereceye kadar kendi hayatının sahibi olduğunu ya da kendini, kaderini duygular ve anılar uğruna hangi noktaya kadar sattığını."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



78. "“…iki insanın arasında , birbirine kızgın olmanın da bir değerinin kalmadığı anlar oluyor. Ve bu , çok hazin bir an.”"


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



79. "Güzel olan herkesin şüpheli sayılacağı bir dünya geliyor. Ve yetenekli olan herkesin. Ve karakter sahibi olan herkesin" dedi sert sert. Boğuk bir sesle konuşuyordu."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



80. "•
“İntikam yoktur canım. Sadece sabır vardır.”
•"


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



81. "Bir evi yaşatan mobilya değil, o evde oturanların içini dolduran duygudur."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



82. "Fakat onunla bir daha karşılaşmak istemem. Öyle işte. Çünkü inanıyorum ki iki insanın birbirine söyleyecek sözünün kalmaması diye bir şey var."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



83. "•
“Her şey geçicidir. Sevgi hariç!”
•"


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



84. "insan daima küçuk küçuk binlerce soruyla çevrilidir ve onemli olan sadece bunların bütünü, toplamıdır.."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



85. "•
“Hayat her şeyi getiriyor. Tek yapman gereken şey beklemek.”
•"


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



86. ""Güzel olan herkesin şüpheli sayılacağı bir dünya geliyor. Ve yetenekli olan herkesin. Ve karakter sahibi olan herkesin" dedi sert sert. Boğuk bir sesle konuşuyordu. "Anlamıyor musunuz? Güzellik bir hakaret olacak. Yetenek bir kışkırtma. Karakter ise bir suikast. Çünkü şimdi onlar geliyor, sürüne sürüne dört bir yandan ortaya çıkıyorlar, yüz binlercesi, belki daha fazlası. Her taraftan geliyorlar. At hırsızı tipliler. Yeteneksizler. Karakter fukaraları. Ve güzel olanın üzerine vitriol dökecekler. Yeteneğe zift, kükürt ve iğrenç iftiralarla zulmedecekler. Ve karakter sahibi olanı bıçaklayacaklar. Geldiler bile. Ve sayıları gittikçe artıyor. Dikkatli olun.""


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



87. "Çok konuşan birşeylerin üstünü örtüyordur. Tutarlı bir biçimde susansa, bir şeylere kanidir."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



88. "Her sevgi had safhaya varmış bir bencilliktir."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



89. ""Ölüler ne kadar da güçlüler""


- Eszter'in Mirası



90. "Bir evi yaşatan mobilya değil, o evde oturanların içini dolduran duygudur."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



91. "Kadın için, yani eğer gerçek bir kadınsa, tek bir vatan vardır: Ait olduğu erkeğin dünyada kapladığı alan."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



92. "Bir insanın kayıtsız şartsız sevilmeyi kabul etmesi büyük cesaret ister. Kahramanlık değilse bile cesaret.

Sevgi verdiği zaman utanır ve diğerine teslim olup sırrını paylastığı zaman daha da fazla utanır. Bu üzücü sır şudur ki,
"


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



93. "Ne yaptı biliyor musunuz?
Aklıyla bir duyguyu öldürmek istedi!
~"


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



94. ""


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



95. "Yaşam tüm güzelliklerini öylesine cömertçe bahşetti, sonra da hepsini birden öylesine ustaca çekip aldı ki elimden... Ondan daha ne bekleyebilirim artık?"


- Eszter'in Mirası



96. "...tek intikam, tek kusursuz intikam budur, artık

ona ne iyilik ne kötülük dilemektir, çünkü o zaman artık seni yaralayamaz."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



97. "Söylesene, neden kadın erkek ilişkisi okullarda öğretilmiyor? Ciddiyim. Bu en az memleketimizdeki dağ ve denizlerin coğrafyası ya da doğru diyaloğun temelleri kadar önemli. İnsanın ruh huzuru terbiyeye ve imlaya olduğu kadar buna da bağlıdır."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



98. "Bana yalan söylemesine artık katlanamıyorum, ne kadınlar ne de edebiyat tarafından; en az katlanabildiğim şeyse, kendi kendime yalan söylemek."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



99. "Biliyorum, onu bir parça öldürdük; ben, hayat, kader…"


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



100. ""Vakti gelince gidilmesi gerektiğini öğrendim.""


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



101. "Yoksullukla zenginlik arasında ürkütücü derecede çok katman vardır. Peki ya sadece yoksulluğun içinde, aşağı doğru indikçe kaç katman ortaya çıkar?"


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



102. "Hayatım boyunca büyük bir susuzluk çekmiş ama susuzluğumu giderme imkânı doğduğunda sudan tiksinmiştim."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



103. "İncitmek…
Hayat insanı çok çeşitli şekillerde incitebilir.
…"


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



104. "İki insan birbirini gerçekten sevdiyse, aralarında gerçek bir öfke olmaz."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



105. "Birini sevdiğin zaman onunla ilgili bir şey duyduğunda ya da onu gördüğünde kalbin daima küt küt artar."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



106. "Aslında umut, deli gibi istenen ama tam anlamıyla güvenilmeyen, gerçekten inanılmayan karşısında duyulan korkudan başka bir şey değildir."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



107. ""Ben bir ağaç gibi yaşayamam. İnsan ancak ne için yaşadığını bilirse yaşayabilir.""


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



108. "“Hayat her şeyi getiriyor, tek yapman gereken beklemek.”"


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



109. "Gerçek mutluluk kendinden söz etmez."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



110. "Bazen insanlara acıyorum: Anlamsızca ve umutsuzca sağa sola el atıp duruyorlar. İçimden onların eline vurup, "Bırak ! Çek elini ! Edebinle otur şurada. Herkes hakkı olanı sırayla alacak." demek geliyor."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



111. "İnsan bir anda aklına gelen harika fikirleri tekrar tekrar hayata geçirmemeli, yoksa bunlar yıpranır ve büyüsünü kaybeder.
."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



112. "İnsan bu kadar çok sevmemeli, kimseyi bu kadar çok sevmemeli, kendi çocuğunu bile.

."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



113. "Yetişkin insan yalnızdır. Yalnız insan da ya küskünleşip çuvallar ya da dünyayla bir tür şen şakrak barış imzalar."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



114. "Sigarayla bu mücadeleye dayanabiliyor musun? Ben epey zor dayanıyordum ama bıraktım. Sigarayı değil, mücadeleyi."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



115. "İrade, gönüllü olarak kabul edilen itaat demekti."


- Buda'da Bir Boşanma



116. "Hayatın sonradan getirdigi her şey, yontulmuş ya da ham arzular, güçlü duygular, tutkunun nihai bağları, her şey daha kaba, daha gayriinsanidir."


- Mumlar Sonuna Kadar Yanar



117. "Fakat bir gün gelir, ruh yalnız kalma ihtiyacıyla dolup taşar. Tek istediğin, gereksiz, sahte, ikinci planda kalan her şeyi onun içinden atmaktır."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



118. "Fakat yalnızlık ille de acı çekmek anlamına gelecek diye bir şey yok. İnsanların yakınlığı ve sosyal çevre bana gerçek yalnızlıktan daha fazla acı verdi."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



119. "Aslında çoğu insan öldüğünde güzelleşir… Dün gece o kadar güzeldi ki!"


- Buda'da Bir Boşanma



120. "Görünüşe bakılırsa hayatta her şey görünmez bir saatin yelkovanına göre gelişiyor: İnsan bir dakika erken "karar veremiyor" ; bunu ancak olaylar ve durumlar kendi kendine kararı belirledikten sonra yapabiliyor."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



121. "Evet, aşağıya doğru sınır yok. İnsan aşağıdaysa, acımasız sertliği yumuşatan her şeye seviniyor."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



122. "Adalet olmadığını ve asla olmayacağını biliyordum. Bir yerde bir adaletsizlik ortadan kaldırıldığında yerine yenisi geliyordu."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



123. "Birini sevip onunla yaşayamayacağını bilmek, en büyük acılardan biri."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



124. "” Biliyor musun, iki insan arasında, birbirine kızgın olmanın da bir değerinin kalmadığı anlar oluyor. Ve bu, çok hazin bir an. ”"


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



125. "İnsan dersini korkunç yavaş alıyor."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



126. "Oğlan kızıl hastalığından öldü...
Söylesene, bu küçük günahsızlar neden ölür? Bu konuyu hic düşündün mü? Ben düşündüm, uzun uzun ve sık sık. Fakat Tanrı böyle sorulara cevap vermiyor."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



127. "Korkarım kötü edebiyat, yalan söyleyerek kadınların ve erkeklerin kafasını sahte duygularla dolduruyor."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



128. "“ Sonunda dünyanın hiçbir kıymeti yok. Kıymeti olan sadece kalplerimizde kalan.”"


- Mumlar Sonuna Kadar Yanar



129. "İnsanın hayatta neye hakkı olduğunu öğrenmesi uzun zaman alır. Hangi dereceye kadar kendi hayatının sahibi olduğunu ya da kendini, kaderini duygular ve anılar uğruna hangi noktaya kadar sattığını."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



130. "Biliyor musun, iki insan arasında, birbirine kızgın olmanın da bir değerinin kalmadığı anlar oluyor. Ve bu, çok hazin bir an."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



131. "Ve suçluluk duygusu taşıyan, intikam ister.


..
İntikamın her çeşidi günahtır ve adil intikam diye bir şey yoktur.
İnsanın sadece adil olmaya, adil davranmaya hakkı vardır."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



132. "Görünüşe bakılırsa vatan sadece bir muhit, bir şehir, bir ev ve insanlar değil, aynı zamanda bir duygu."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



133. "Bilirsin işte, insan yoruluyor. Ben bazen yaşlılık kapıya dayandı diye neredeyse seviniyorum. Bir şişe kırmızı şarap ve eski arzulardan, hayal kırıklıklarından bahseden bir kitapla sobanın başında oturacağım yağmurlu günleri özlemle bekliyorum."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



134. "Hiç kimseye verilecek hesabım yok benim."


- Eszter'in Mirası



135. "Biliyor musun, kimsenin bana yardım edemeyeceğini bir gün anladım. Aşkı arzuluyorsun ama kimse sana yardım edemiyor, asla.
İnsan bunu anladıysa güçlü ve yalnız oluyor."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



136. "... insanların ifadelerinde daima bir parça kabalık, hırs, yalan ve bastırılmışlık olduğunu, dolayısıyla -karşısındaki kişi büyük bir dürüstlükle konuşuyor olsa bile- söyledikleri her şeyi gerçek saymamak gerektiğini biliyordu."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



137. "Şimdi, yaşlılığımda, çocukluğumu çok düşünür oldum. Bunun normal olduğu söylenir. Sona doğru insan başlangıcı daha net hatırlar."


- Mumlar Sonuna Kadar Yanar



138. "İnsan kendi zamanını saat ve takvimle ölçemiyor."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



139. "Gerçek mutluluk kendinden söz etmez."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



140. "İki insan birbirini gerçekten sevdiyse, aralarında gerçek bir öfke olmaz."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



141. "Birini bir daha görmeyeceğini bilince insan delirecek gibi oluyor."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



142. "Kader yüzünü bize döndüğünde, bizi adeta adımızla çağırdığında yaşadığımız iç sıkışması ve korkunun altında her zaman hafifçe parlayan bir tür çekim de vardır, çünkü insanın istediği sadece ne pahasına olursa olsun yaşamak değildir, hayır; insan kaderini bilmek ve tamamen üstlenmek ister, ne pahasına olursa olsun, tehlike ve ölmek pahasına olsa bile."


- Mumlar Sonuna Kadar Yanar



143. "Sevgi için birbirini “anlamaya” gerek yoktur mu diyorsun? Yanılıyorsun güzelim. Ben de uzun zaman böyle söyledim, bunu bir şikâyet olarak dünyaya haykırdım. Sevgi vardır ya da yoktur; neyi “anlamak” gerekiyor ki? Arkasında bilinçli bir maksat olan duygunun değeri nedir? Eh, bu işlerin böyle olmadığını, her şeyi "anlamak" gerektiğini insan yaşlanınca görüyor. Her şeyi öğrenmek zorundayız, sevgiyi bile. Evet, sen kafa sallayıp gülümsesen de bu böyle. İnsanız ve her şeyi aklımız yoluyla yaşıyoruz. Duygularımız ve heyecanlarımız bile akıl vasıtasıyla dayanılır ya da dayanılmaz oluyor. Sadece sevmek yetmiyor."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



144. "Hayat her şeyi getiriyor, tek yapman gereken beklemek."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



145. "Bir insanın hayatta deneyebileceği en zor şeyi denedi. Ne yaptı, biliyor musunuz? Aklıyla bir duyguyu öldürmek istedi."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



146. "Birinin geçmişin içinden çıkıp da titrek bir ses tonuyla "her şeyi" yoluna koymak niyetinde olduğunu söylemesine üzülmek ve gülmekten başka yapacak bir şey olamaz. Aslında zaman o kendine özgü ve uygulanabilecek biricik yöntemi kullanarak her şeyi çoktan "yoluna koymuştu" bile."


- Eszter'in Mirası



147. "İnsan konuşunca, ağlayınca, bağırınca her şey daha kolay."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



148. "Tanrı insanlara sevgiyi, birbirlerine ve dünyaya katlanabilsinler diye verdi."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



149. "Her sevgi, had safhaya varmış bir bencilliktir."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



150. "Belli ki insan sevgisiz yaşayamıyor."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



151. "Dünya belki de beylik laflar her zaman doğru olduğu için bu kadar anlaşılmaz şekilde bayağı ve iflah olmaz bir yerdir."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



152. "Bilirsin ya, insan nesnelere, bir odaya iki şekilde bakabilir: Keşfeder gibi ve veda eder gibi."


- Mumlar Sonuna Kadar Yanar



153. "Dünyada nereye gidersen git, ister daha büyük ister daha küçük topluluklarda, yüzler ne kadar çalkantılı, ne kadar kuşku dolu, bu ne gerilim, bu ne güven yoksunluğu, bütün yüz hatlarında kasılıp kalmış bu ne direnç!"


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



154. "


...Öyle biri, öyle tek bir kişi yok. Sadece insanlar ve her insanın içinde bir tutam doğru insan var ama kimsede, bizim diğerinden beklediğimiz ve umduğumuz şey yok. Kusursuz insan diye bir şey yok ve o mutluluk veren, harikulade tek adam aslında hiç var olmadı. Sadece içlerinde ışık kadar moloz da olan insanlar.."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



155. "Oğlan kızıl hastalığından öldü. İkinci yaş gününden üç hafta sonra, sonbaharda.
Söylesene, bu küçük günahsızlar neden ölür? Bu konuyu hiç düşündün mü? Ben düşündüm, uzun uzun ve sık sık. Fakat Tanrı böyle sorulara cevap vermiyor."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



156. "Annemle babam "ideal", yani dehşet verici bir evlilik içinde yaşıyorlardı. Yüksek sesle söylenen tek bir kelime bile olmazdı. Ne yapmak istersin hayatım? Senin için ne yapabilirim kıymetlim? Böyle yaşadılar. Buna kötü bile denilemez."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



157. ""Ruha hitap eden her şeye ilgisi vardı.""


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



158. "Anne baba evi daima biraz da suç mahallidir. Orada bir insana dair her şey bir arada bulunur."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



159. "Kim mutlu ki? Ayrıca siz hangi hakla mutlu olmak istiyorsunuz?"


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



160. "Birini sevip onunla yaşayamayacağını bilmek, en büyük acılardan biri."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



161. "Eksiksizlik daha eksiksiz olsun diye her şeyi satın alıyorlardı."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



162. "İnsan bu kadar çok sevmemeli, kimseyi bu kadar çok sevmemeli, kendi çocuğunu bile."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



163. ""Hayat her şeyi getiriyor, tek yapman gereken
beklemek.""


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



164. "İnsan bu kadar çok sevmemeli, kimseyi bu kadar çok sevmemeli, kendi çocuğunu bile. Her sevgi, had safhaya varmış bir bencilliktir."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



165. "Şiddetle sevmemek gerek."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



166. "Çünkü insan sadece ölümüyle cevap vermez. Ölüm iyi bir cevap. İnsan hayatta kalarak da cevap verir!"


- Mumlar Sonuna Kadar Yanar



167. "Bu daima böyledir: Bir taraf diğerinden daha çok sever. Fakat sevenin işi daha kolaydır."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



168. "Benim etrafımdaki her şey onun alışık olup sevdiğinden bir parça başka, bir ton farklı renkteydi. Burjuva bu tür ayrımlara aristokrattan daha duyarlıdır.

"


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



169. ""Etraflarında hayati önem taşıyan her seyi ilkel bir güçle emen insanlar vardır, tıpkı vahşi ormanda birkaç yüz metrekarelik alandaki ağaçlardan toprağın nemini ve besin maddelerini çeken belli sarmaşıklar gibi."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



170. "Sevgi için birbirini “anlamaya” gerek yoktur mu diyorsun? Yanılıyorsun güzelim…"


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



171. "Şiddetle sevmemek gerek."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



172. "Ailenin mutlu ettiğine inanmıyorum. Hiçbir şey mutlu etmiyor. Fakat aile büyük bir görev, dünyaya ve kendimize karşı; onun uğruna hayatın anlaşılmaz dertlerine, gereksiz acılarına katlanmaya değer olması gerekiyor. Ben "mutlu" aileye inanmıyorum."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



173. "Gerçek daima basittir ve insanı sakinleştirir."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



174. "Bana biraz önce, onu sevdin mi diye sormuştun. Onun yanında çok acı çektim. Fakat onu sevdiğimden eminim ve neden sevdiğimi de biliyorum. Çünkü mahzundu, yalnızdı ve kimse ona yardım edemezdi, ben bile. Fakat bunu anlayana kadar ne çok zaman geçti, ne ıstıraplar yaşandı bir bilsen!"


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



175. ".. bazen, yaşadıklarımın başı nerede sonu nerede bilmediğimi hissediyorum.

."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



176. "..bana öyle geliyor ki, insanların konuştukları saçmalık ne kadar büyükse, bir gün gerçekleşeceğinden o kadar emin olabilirsin.

."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



177. ""Seni küçümsemiyorum, asla küçümsemiyorum. Nereden çıkarıyorsun? Senin mantığın ve güçlü içgüdülerin var."
...
"Mantığım ve içgüdülerim var, tamam. Peki karakterim ve ruhum konusunda ne düşünüyorsun?""


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



178. "Sevilmeyi sevmezdi..."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



179. "Bir evi yaşatan mobilya değil, o evde oturanların içini dolduran duygudur."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



180. "...insanın hayatta, imkânsız, anlamsız ve akıl almaz olanın gerçekte sıradan ve bir o kadar basit olduğunu kavradığı anlar vardır. Birdenbire hayatın mekanizmasını görürüz: Önemli saydığımız figürler gömülüp gider, arka plandan başkaları , hakkında net bir şey bilmediklerimiz öne çıkar ve aniden, ortaya çıktıkları anda idrak ederiz ki biz onları bekliyormuşuz, onlar da tüm kaderleriyle bizi."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



181. "Bana göre her şey geçicidir; sevgi hariç. Fakat bunun artık önemi yok."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



182. "Tek intikam, tek kusursuz intikam budur, artık ondan hiçbir şey istememek, ona ne iyilik ne de kötülük dilemektir, çünkü o zaman artık seni yaralayamaz."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



183. "Sevdiğimiz insan bizim dünyamızdır."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



184. "Hayat bir şey yaratmak istediğinde sahneyi de mükemmel yönetiyor."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



185. "Umut, deli gibi istenen ama tam anlamıyla güvenilmeyen, gerçekten inanılmayan karşısında duyulan korkudan başka bir şey değildir."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



186. ""Sevgi bir ruh üzerinde, o kişinin başka birini sevememesine neden olacak bir iktidar kurabilir mi?""


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



187. "Gündüz bina ettiğin, gece yıkılır

Szekely halk balladı"


- Buda'da Bir Boşanma



188. "Bir insanın kayıtsız şartsız sevilmeyi kabul etmesi büyük cesaret ister. Kahramanlık değilse bile cesaret.

Çoğu insan sevgiyi ne almayı ne de vermeyi bilir;
çünkü ödlektir, kibirlidir, korkuları vardır."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



189. ""Peki, kahraman olmayayım ama ödlek de değilim, çünkü tutkularımı yaşayacak cesaretim var.""


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



190. "Her sevgi, had safhaya varmış bir bencilliktir."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



191. "Kadınlar. Erkeklerin bu kelimeyi ne kadar güvensiz ve ihtiyatlı söyledikleri dikkatini çekti mi? Sanki tamamen boyunduruk altına alınmamış, sonsuza dek ayaklanmaya hazır, fethedilmiş ama cesaretini kaybetmemiş, isyankâr bir kabileden bahseder gibi."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



192. "Politikadan tek anladığım, kimsenin bir diğerine güvenmediği ve herkesin, kendisinin daha iyi bildiğini borazanla ilan ettiğidir."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



193. "Benim de mürebbiyem vardı ama kullanılmış banyo suyuyla yıkanıyordu; benden sonra banyo yapmak durumundaydı. Bu tür ayrıntılar çok önemlidir. Yoksullukla zenginlik arasında ürkütücü derecede çok katman vardır. Peki ya sence yoksulluğun içinde, aşağıya doğru indikce kaç katman ortaya çıkar? Sen zenginsin, ayda dört yüzle altı yüz arasındaki o çok büyük farkı bilemezsin."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



194. "Kocam neydi, biliyor musun? Son derece nadir görülen bir varlıktı.
"


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



195. "Çünkü inanıyorum ki iki insanın birbirine söyleyecek sözünün kalmaması diye bir şey var."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



196. "Biliyor musun, kimsenin bana yardım edemeyeceğini bir gün anladım. Aşkı arzuluyorsun ama kimse sana yardım edemiyor, asla. İnsan bunu anladıysa güçlü ve yalnız oluyor."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



197. ""Anne baba evi daima biraz da suç mahallidir. Orada bir insana dair her şey bir arada bulunur.""


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



198. ""Her sevgi, had safhaya varmış bir bencilliktir.""


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



199. "Çünkü inanıyorum ki iki insanın birbirine söyleyecek sözünün kalmaması diye bir şey var."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



200. "Daima bir yerlerde yaşayan doğru insanlar vardır."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



201. "Çok konuşan, bir şeylerin üstünü örtüyordur. Tutarlı bir biçimde susansa, bir şeylere kanidir."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



202. "Biliyor musun, iki insan arasında, birbirine kızgın olmanın da bir değerinin kalmadığı anlar oluyor. Ve bu, çok hazin bir an."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



203. "Arzuların olduğu sürece yükümlülüklerin de vardır."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



204. "**
Kurulan her iktidarda, neredeyse hissedilmeyen, hafif bir küçümseme vardır: üzerinde hakimiyet kurulana yönelik bir küçümseme. Bir insan ruhuna ancak o insanı tanıyarak, anlayarak ve çok ölçülü bir şekilde küçümseyerek hakim olunabilir.
**"


- Mumlar Sonuna Kadar Yanar



205. "Günün birinde bir şeyler olgunlaşır ve kelimelere dönüşür."


- Mumlar Sonuna Kadar Yanar



206. "Bir evi yaşatan mobilya değil, o evde oturanların içini dolduran duygudur."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



207. "Sevgi mi dedin? Ne meleksin. Hayır, canımın içi, bence sevgi de insanlara yardım edemez. Aşk da. Sanatçımsı adam, sözlükte bu iki kelimenin birbirinden ayrı olduğunu söylerdi. Kendisi ne sevgiye ne de aşka inanırdı. Tek inandığı, tutku ve merhametti. Fakat bu da bir işe yaramıyor, çünkü sadece bir an sürüyor; merhamet de aşk da."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



208. "Sevgi, diyorsun. Fedakârca sevmek.
Tabii, söylemesi kolay. Sonradan öğrendim ki yanlış iddialarla talep edilen sevgi, asit, araba kazası ve akciğer kanserinin toplamından daha büyük bir katil.

."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



209. "Bir şeyleri değiştirmeli, bir mucize yaratmalıydım. Hayatta böyle baş döndürücü anlar vardır, insan birdenbire her şeyi daha net görür; o ana dek bunu yapamayacak kadar korkak ya da zayıfken, o anda kendi gücünü, imkanlarını sezer ve bilir. Bunlar hayatın değiştiği anlardır. Böyle bir şey habersiz gelir; tıpkı ölüm ya da din değiştirme gibi."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



210. "Peki ya bizim iktidarımızın, kadınca gücümüzün kaynağı? Sevgi diyorsun. Olabilir. Benim bu konu da yer yer şüphelerim var. Hayır, sevgiyi inkar etmiyorum, kesinlikle etmiyorum. Sevgi yeryüzünün en büyük gücü. Fakat yine de bazen, baska türlüsü ellerinden gelmediği için bizi seven erkekler bütün bu meseleyi biraz küçümsüyorlarmış gibi bir hisse kapılıyorum. Her doğru erkekte bir kendini çekme eğilimi var; sanki varlığının, ruhunun bir kısmını sevdiği kadına kapatıyor, sanki şöyle demek istiyor: "Buraya kadar hayatım, daha ileri gidemezsin. Burada yedinci odada yalnız kalmak istiyorum.""


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



211. "Benim zamanımda, değil mi ya, her şey daha iyiydi, şeker daha tatlı, su daha ıslak, hava daha havalıydı..."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



212. "Saçma sapan konuşuyor olabilirim. Fakat insanların yaptıkları ya da söyledikleri her şeyde anlam aramaya gerek yok."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



213. "Hayat her şeyi getiriyor, tek yapman gereken beklemek."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



214. "Peki bir insanın, bir diğerinin ruhu üzerindeki iktidarı nedir?"


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



215. "Hayatta böyle baş döndürücü anlar vardır, insan birdenbire her şeyi daha net görür; o ana dek bunu yapamayacak kadar korkak ya da zayıfken, o anda kendi gücünü, imkânlarını sezer ve bilir. Bunlar, hayatın değiştiği anlardır. Böyle bir şey habersiz gelir; tıpkı ölüm ya da din değiştirme gibi."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



216. "Biliyorsun asıl devrim daha önce gerçekleşiyor; sessizce, insanların içinde."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



217. "O zaman fark ettim ki dünyanın karmaşasının ardında içsel bir düzen vardı; tıpkı müzikteki gibi mantıklı ve harika bir düzen."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



218. "Söylesene iktidar nedir?
Politik iktidar nedir, bir insanın kendi iradesini milyonlara aktarabilmesinin sırrı ne?"


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



219. "“Zaman her şeyi muhafaza eder ama hepsi rengini kaybeder; metal plakalara sabitlenen çok eski fotoğraflar gibi.""


- Mumlar Sonuna Kadar Yanar



220. "... çöldeki bir münzevi kadar yalnızdı."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



221. "Birini sevdiğin zaman, onunla ilgili bir şey duyduğunda ya da onu gördüğünde kalbin daima küt küt atar. Bana göre her şey geçicidir; sevgi hariç."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



222. ""İnsan ağlıyorsa artık dürüst değil demektir. Meseleyi geride bırakmıştır. Ben gözyaşlarına inanmam. Acının ne gözyaşları ne de kelimeleri vardır.""


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



223. "Sen öyle tuhaf bir kumarbazsın ki... İskambil kağıtları yerine tutkular ve insanlarla oynuyorsun."


- Eszter'in Mirası



224. "Sevmek belki de birlikte var olmaya dönüşmek."


- Buda'da Bir Boşanma



225. "Biliyor musun, iki insan arasında, birbirine kızgın olmanın da bir değerinin kalmadığı anlar oluyor. Ve bu, çok hazin bir an."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



226. "Görüyorsun işte, insan bu kadar saftirik oluyor. Kendi meselelerinin dünyayı yerinden oynatacak olaylar olduğunu sanıyor."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



227. "Artık bundan bıktım. Duygularla savaşamam."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



228. "O zamanlar henüz hayattaki olguların adını koyamıyordum. Doğru kelimeler sonradan geliyor ve insana korkunç pahalıya mal oluyor."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



229. "Ancak yavaş yavaş anladım ki, onun için tatlı asla yeterince tatlı, tuzlu asla yeterince tuzlu değildi."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



230. "Hayat bir şey yaratmak istediğinde sahneyi de mükemmel yönetiyor."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



231. ""Sen insanı gerçeklerle bile kandırabilme becerisine sahipsin.""


- Eszter'in Mirası



232. "Hayatta "tavsiye" diye bir şey yoktur. Olacak şey olur, hepsi bu."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



233. "İntikam yoktur canım. Sadece sabır vardır."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



234. "İnsan gerçeği, hayatın rolleri, kostümleri, durumları tarafından üstü örtülen o öteki gerçeği daima bilir."


- Mumlar Sonuna Kadar Yanar



235. "Fakat onunla bir daha karşılaşmak istemem. Öyle işte.
Çünkü inanıyorum ki iki insanın birbirine söyleyecek sözünün kalmaması diye bir şey var.
Fakat bu daha kesin değil. Sonu gelmeyen bir konuşma da söz konusu olabilir."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



236. "Görünüşe bakılırsa hayatta her şey görünmez bir saatin yelkovanına göre gelişiyor: İnsan bir dakika erken "karar veremiyor?" ; bunu ancak olaylar ve durumlar kendi kendine kararı belirledikten sonra yapabiliyor. Diğer her şey keyfi, anlamsız. insanlık dışı, belki aynı zamanda da ahlak dışı. Hayat karar veriyor şaşırtıcı, harikulade bir biçimde. Ve sonra her sey alabildigine kolay ve doğal oluyor."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



237. "Aşkta her şeyi tıpkı iş hayatındaki gibi hesaplayan, biten aşklar için son kullanma tarihi belirleyen ve yapacakları konusunda kesin yönergeler hazırlayan tipler. Çoğu insan böyledir. Sefil soytarılar."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



238. "Bir insanı bütün benliğinle sevmeli ve sımsıkı tutmalısın; canı gönülden, var gücünle."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



239. "Kaçmak, ihanet etmek, ne biçim kavramlardı bunlar, eğer insan bir kere sevmişse!"


- Buda'da Bir Boşanma



240. "İnsanlar ara sındaki hayat, ölümün bir nefes süresince böldüğü bir diyalogdan başka bir şey değilmiş gibi ...

."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



241. "Biliyor musun, iki insanın arasında, birbirine kızgın olmanın da bir değerinin kalmadığı anlar oluyor. Ve bu, çok hazin bir an.
."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



242. "Onun yanında cok acı çektim. Fakat onu sevdiğimden eminim ve neden sevdiğimi de biliyorum. Çünkü mahzundu, yalnızdı ve kimse ona yardım edemezdi, ben bile.

"


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



243. "Yaşadı. Okudu. Yazdı. Belki büyücülük bile yaptı."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



244. "Duygularla savaşamam."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



245. "İki insan birbirini gerçekten sevdiyse, aralarında gerçek bir öfke olmaz. Kızgınlık, evet, intikam arzusu, evet ama öfke, şiddetli, hesapçı, pusu kurmuş bir öfke. Hayır, bu mümkūn değil."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



246. "Her birimize sunulabilecek en büyük sır ve en büyük hediye, benzer iki insanın tanışma şansıdır. Çok nadir oluyor..."


- Yürek Yangını



247. "Acılar sayesinde ıslah olduğumuz, daha iyi, daha bilge, daha dirayetli biri haline geldiğimiz doğru değil. İnsan soğuk, çok daha net ve kayıtsız oluyor."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



248. "Oysa ben sadece umut eden, yalnız bir insandım."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



249. "Acılar sayesinde ıslah olduğumuz, daha iyi, daha bilge, daha dirayetli biri haline geldiğimiz doğru değil.
İnsan soğuk, çok daha net ve kayıtsız oluyor. Kaderin ne demek olduğunu hayatta ilk kez gerçekten anladığımızda, neredeyse dinginleşiyoruz. Hem dingin hem de son derece tuhaf ve ürkütücü bir biçimde yalnız oluyoruz.
."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası



250. "Söylediğine göre, her insanın hayatında, gençliğinden tanıdığı bir şahit vardı; bu diğeri daha güçlüydü ve insan kendi içindeki kötülüğü bu sert yargıçtan saklamak için her şeyi yapardı. Şahit, insana inanmazdı. Başkalarının bilmediği şeyi bilirdi. İnsan ister bakan olsun, ister Nobel Ödülünü alsın, şahit sadece gülümserdi. Sen de buna inanıyor musun?
Bir de insanın hayatta her şeyi biraz da bu şahide yönelik yaptığını, ikna etmek, bir şeyler kanıtlamak istediği kişinin bu şahit olduğunu söyledi."


- İşin Aslı, Judit ve Sonrası

Tüm kitapları ücretsiz okuyabilir veya indirebilirsiniz! Ayrıca son kitabımız İlahi Rezonans artık raflarda! İncelemek için: