Tüm kitapları ücretsiz okuyabilir veya indirebilirsiniz! Ayrıca son kitabımız İlahi Rezonans artık raflarda! İncelemek için:

Sanatta ve Günlük Yaşamda İletişim Çatışmaları ve Empati - Üstün Dökmen | Detaylı Ücretsiz Kitap İncelemesi

Sanatta ve Günlük Yaşamda İletişim Çatışmaları ve Empati Kitap Bilgileri


Yazar: Üstün Dökmen
Tahmini Okuma Süresi: 11 sa. 5 dk.
Sayfa Sayısı: 391
Basım Tarihi: Kasım 2019
İlk Yayın Tarihi: 1 Ocak 2008
Yayınevi: Remzi Kitabevi
ISBN: 9789751413215
Ülke: Türkiye
Dil: Türkçe
Format: Karton kapak


Sanatta ve Günlük Yaşamda İletişim Çatışmaları ve Empati Kitap Tanıtımı


Prof. Dökmen'in çok satan kitabı yeniden kitapçılarda...



Bu kitapta öncelikle kişilerarası iletişimle ilgili bazı bilgiler veriliyor. Bu bilgiler, hem çocukların eğitiminde yararlı olabilir, hem de ailede, işyerinde ve benzeri ortamlarda görülen çatışmaların çözümüne ışık tutabilir.



Ayrıca, geleneksel kültürümüze ve bugünkü yaşam biçimimize yeni bir bakış açısıyla bakılarak bir iddia ortaya atılıyor. Bu iddiayı test etmek amacıyla çeşitli kültür ürünlerimiz, özellikle edebiyatımıza ve sanat tarihimize ilişkin ürünler psikolojik açıdan inceleniyor. Öte yandan Prof. Dökmen iletişim çatışmaları ve empati ile ilgili yeni kuramsal modeller ve sınıflamalar geliştiriyor.



Tüm bu yönleriyle kitap, hem psikolojiye ilgi duyanlara hem de edebiyata ve sanat tarihine farklı bir bakış açısıyla yaklaşmak isteyenlere ilginç bilgiler sunuyor.

(Tanıtım Bülteninden)




Sanatta ve Günlük Yaşamda İletişim Çatışmaları ve Empati Kitaptan Alıntılar


1. "TANIŞMA

Eğer bir gün,
yüzünün renginden ötürü
çıkarsan mahkemeye,
'vallahi kalıtımdan oldu' diye
korkma, ben sana tanıklık ederim.

İnsanların,
yüzlerinin ve gözlerinin rengi başka başka da olsa,
gözyaşlarının rengi hep aynıdır.

Ne bir kelimede anlaştılar,
ne aynı avuçtan su paylaştılar.
Yalnızca gözyaşında,
bir de kahkahada buluştular.

Yer tanık olsun, gök tanık olsun,
Bütün doğmuşlarla ve doğacaklarla
tanışmak mümkün.
Akıllarda ve yüreklerde göz göze geldik bugün.
Bin yıl önceden bana selam söylediler;
Bin yıl önceki anneler, annemden az mı sevdiler?

#17 Ağustos 1989/ Üstün Dökmen"




2. "Ama sevmek yeterli değil. Anlamak da gerekli. Anlayarak sevmek, büyük bir erdem olsa gerek."




3. "Pasif saldırganlıkta, küsmeyi bir alışkanlık haline getirenlerin, susmayı bir silah olarak kullanmaları söz konusudur."




4. "Birbirlerine küs olan kişilerin, sokakta ya da bir koridorda
karşılaştıklarını görmüşsünüzdür. Genellikle olay şöyle gelişir:
Birbirlerini daha uzaktan görür görmez "kanları beyinlerine hücum eder". Yakın geçmemek için arayı açarlar; mümkünse birisi
karşı kaldırıma geçer. Aynı hizaya geldiklerinde, başlarını hızla
yan taraflara çevirirler. Bu sırada kalp atışları artmış, soluklan hızlanmış, yüzlerinin rengi değişmiştir. Göz göze gelmeden hızla geçip giderler. Bu kişiler birbirlerine iki mesaj vermektedirler.
Birinci mesaj "Sen benim için önemli değilsin; yoksun; bak işte
görmedim seni" şeklindedir. Bu mesaj yüzeysel bir mesajdır. Bu
kişiler birbirlerine, farkında olmadan ikinci mesaj daha vermektedirler. Bu mesaj ise şudur: "Sen, benim için çok önemlisin;
senin için yollarını değiştirdim; kalbim, soluğum hızlandı; yüzüm-gözüm kızardı; sen beni çok ilgilendiriyorsun". Gerçekten de, her ne kadar "Sen beni ilgilendiımiyorsun" mesajını vermeye çalışsak da, küs olduğumuz insanlar aslında bizi çok ilgilendirmektedir. Çünkü bizi gerçekten ilgilendirmeyen tanımadığımız
insanları görünce böylesine zahmetlere girişmeyiz. O halde birbirimize küserek, birisi yüzeyde, diğeri ise gizli olan iki mesaj veriyorsak, çelişkili davranıyoruz demektir. Bu çelişkimizi fark ettiğimizde, bize acı veren birtakım küskünlüklere son verebiliriz."




5. "İnsanın kendisine kırgın olması, acı çekmesine sebep olur. Bu yüzden daha az acı çekmek için başka birini suçlamak daha kolaydır."




6. "Galiba dünyada, evlerinde misafir odası bulunan ender kültürlerdeniz."




7. "Herkes dünyayı değiştirmeye çalışıyor, fakat hiç kimse kendisini değiştirmek istemiyor."




8. "Evlerimizde misafir odaları vardır. Bu da güzel. Fakat ortalama 40m lik misafir odasını, "yasak bölge" ilan edip ev halkına kapatan annelerimize ne demeli. Evinde kendisi için mi yoksa misafirler için mi yaşadığı pek belli olmayan bir insan ile üniversitede kendisi için mi yoksa ailesi için mi okuduğunu ayırt edemeyen genç arasında benzerlik var mı dersiniz?"




9. "Bugünümüzü çalan iki hırsız var . Birisi, geçmişe ilişkin pişmanlıklarımız; diğeri ise, geleceğe ilişkin kaygılarımız. Bunlar, bugünümüzü alıp götürür."




10. "Anneler her yaşta güzeldirler ;)"




11. "Bizde kızlara, oğlanlara oranla daha fazla kızılır. Bir erkekle ·kadın evlilik dışı ilişkide bulunsalar, komşu teyzeler öncelikle kadını suçlarlar. Erkeğin annesi de "0 kör olasıca oğlumun aklını çeldi" der. Öyle ya, erkekler melek gibidirler:
kapları kırmazlar, ipleri koparmazlar, kadınların aklını çelmez­ler. Bu yüzden kızlara/kadınlara daha fazla kızılması gerekir.
Hani bazen dilimizde cinsiyet belirten "kız" kelimesinin "kız­mak" fiilinden gelip gelmediğini merak ediyorum."




12. "Bağımlı ilişkinin zıttı akıl değildir."




13. "Sevmek yeterli değil.Anlamak da gerekli."




14. "Eski İstanbul'daki pazar esnafının "laf atma" üslubu pek ünlü imiş. İmalı iletişimin örneklerinden olan bu laf atmaları, örtük etkileşim sayabiliriz. Söz gelişi, muşmula adlı meyvenin iki adı daha varmış; döngel ve beşbıyık. Eğer
yaşlıca bir hanım geçiyorsa pazarcı "muşmula" diye bağırırmış; genç bir hanım geçiyorsa "döngel, döngel" diye, genç erkekler geçtiğinde ise "beşbıyık" diye bağırırmış."




15. "Bir ailede yönetenler ve yönetilenler değil,"birlikte yaşayanlar" bulunmalıdır."





Sanatta ve Günlük Yaşamda İletişim Çatışmaları ve Empati Kitap İncelemeleri


Empati, psikoloji ve birkaç özel nevroz hakkında bilgilendirici, teknik ve mukayese antrenmanı yaptıran donanımlı bir kitap. Kitabın verdiği örnekler empatiyi veya diğer meseleleri anlamaya oldukça yetiyor. En sevdiğim bölümü hediye konusunda verdiği örnek oldu: Birisine bir çiçek hediye etmek istesem onu dalından koparmaya gerek duymam. Empati nin basit tanımı (kendini karşındakinin yerine koymak) nı artık biraz aşmaya başlayacaksınız. Gerçekten empatinin ne olduğunu teoride okuyup pratikte arkadaşınıza sarıldığınız zaman, annenizi öptüğünüz zaman ve çocuğunuzla güreş tuttuğunuz zaman anlayacaksınız. Empati, insanoğlunun kazanabileceği en büyük yetenektir. Çünkü iş hayatında veya sosyal hayatta başarılı olan insanların tamamı hep aynı şeyleri söylerler; ben insanları düşünerek hareket ettim. Bunlar tecrübe ile sabit olmuş kaidelerdir. Şu anda popüler olan melankolik, felsefik ve gereksiz yakınmaların boş olduğunu anlamama da yardımcı oldu. Tek kötü yanı kitabın sonlarına doğru Osmanlı konusundaki yazılar oldu. Anadolu ve İslam kültüründe empatiden çok daha büyük ve güzel bir kavram vardır; hasbihal olmak. Bu konuyu araştırmaya başlayınca zaten o son kısımların biraz gereksiz eleştiri barındırdığını anlayabiliyoruz. Hasılı böyle bir kitabın Türk bir yazar tarafından kaleme alınmasına çok sevindim. Kitap çok ağır dilli değil fakat biraz hacimli. Umarım birilerinde empati ile alakalı bir merak uyanmıştır....



Tüm kitapları ücretsiz okuyabilir veya indirebilirsiniz! Ayrıca son kitabımız İlahi Rezonans artık raflarda! İncelemek için: