Salih Suruç En Beğenilen Sözleri
1. ""
Şâhid ol yâ Rab!..
Şâhid ol yâ Rab!..
Şâhid ol yâ Rab!..
""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı - 2
2. ""Beni Rabbim terbiye etti, ne güzel terbiye etti!""
- Kainatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (Tek Cilt)
3. ""Siz dünyanın geçici menfaatini istiyorsunuz.""
- Sadakatte Zirve Hz. Ebubekir
4. "~
~"
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı 1 - Mekke Dönemi
5. ""Allah'ım!
Geleceğin endişesinden, geçmişin tasasından, güçsüzlükten, gevşeklikten, pintilikten, korkaklıktan, bel büken borçtan, zalimlerin ve haksızlık edenlerin bize musallat olmasından Sana sığınırım!""
- Allah'ın Elçisi Hz. Muhammed'in Hayatı
6. "Hayatı yaşamak, ama hayatı vereni unutmak bir insana ne derece gerçek bir huzur verebilir?"
- Sadakatte Zirve Hz. Ebubekir
7. "''Kimin nerede ve nasıl iman nimetine kavuşacağı belli olmaz.''"
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
8. "''İman hem nurdur, hem kuvvettir. Hakikî imanı elde eden adam, kâinata meydan okuyabilir.''"
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
9. "لَا تَحْزَنْ اِنَّ اللّٰهَ مَعَنَاۚ
"Üzülme! Allah bizimledir.""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı 1 - Mekke Dönemi
10. "
"
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı 1 - Mekke Dönemi
11. "^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^
Ay doğdu üzerimize veda tepelerinden,
Şükür gerekti bizlere Allah'a davetinden...
Ey bizden seçilen elçi yüce bir davetle geldin,
Sen bu şehre şeref verdin, ey sevgili hoş geldin...
**********************************************************"
- Allah'ın Elçisi Hz. Muhammed'in Hayatı
12. "'' Yazıklar olsun, ömürleri gafletle geçen ümmetlere! ''"
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
13. "Ölüm hak, dünya boş ve geçicidir."
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı - 1
14. "Bir kısım edebsiz münafıklar, köle kadınlara sataşırlardı. Zaman zaman sâir kadınları da, köle zannıyla rahatsız ederlerdi. Bunların, mü’minlerin hanımlarını da rahatsız ettikleri olurdu. Neden böyle yaptıkları sorulduğunda ise, “ Biz onları köle sanmıştık! “ diyerek mazeret uydururlardı. Bu hadiseler üzerine, müslüman kadınların örtünmelerini emreden şu ayet-i kerime nazil oldu:
“ Ey Peygamber! Zevcelerine, kızlarına ve mü’minlerin kadınlarına, iç elbiselerinin üzerlerine cilbablarını (örtülerini) giymelerini söyle! Bu, onların tanınıp eza edilmemelerine daha uygundur."
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
15. ""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı 1 - Mekke Dönemi
16. "Ey insan! Aklını başına al, dikkat et! Nasıl bir zât seni bilir ve bakar, bil ve ayıl!.. Risale-i Nur"
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı - 1
17. "''Mesele sadece 'İman ettim' demekle bitmiyordu; imandaki sadâkat, samimiyet ve sabırlarının da ölçülmesi gerekiyordu. ''"
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
18. ""Ashabım!.. Kendinize de zulmetmeyiniz; kendinizin de üzerinizde hakkı vardır.
Hz Muhammed (Sav)"
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı - 2
19. "Her yaşayan ölür, her yeni eskir, yaşlanan herkes zeval bulur. Her şey fanidir, gider."
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı - 1
20. "''İmanın girmediği kalp taştan daha katı, Allah korkusunun bulunmadığı vicdan kayalardan daha hissizdir.''"
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
21. "Ey insanlar!
Geliniz, dinleyiniz, belleyiniz, ibret alınız!
Yaşayan ölür, ölen fenâ bulur, olacak olur. Yağmur yağar, otlar biter; çocuklar doğar, anaların babaların yerini tutar. Sonra hepsi mahvolur gider. Vukuâtın ardı arkası kesilmez; hepsi birbirini tâkib eder.
Dikkat edin, söylediklerime kulak verin! Gökten haber var; yerde ibret alacak şeyler var! Yeryüzü serilmiş bir döşek, gökyüzü yüksek bir tavan. Yıldızlar yürür, denizler durur. Gelen kalmaz, giden gelmez. Acabâ vardıkları yerden memnûn oldukları için mi orada kalıyorlar; yoksa alıkonulup da uykuya mı dalıyorlar…"
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı - 1
22. "''Vallahi, siz uykuya daldığınız gibi öleceksiniz, uykudan uyandığınız gibi de diriltilecek ve bütün yaptıklarınızdan hesaba çekileceksiniz. İyiliklerinizin karşılığında iyilik, kötülüklerinizin karşılığında hesaba çekileceksiniz. Bu da ya devamlı cennette veya temelli cehennemde kalmaktır. İnsanlardan ahiret azabıyla korktuğum ilk kimseler sizlersiniz.''"
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
23. "Doğdu ol saatte Sultan-ı Din
Nura garkoldu semavat-ü zemin"
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı - 1
24. "Ey insanlar!
Gafletten sakının! Her şey fânîdir, ancak Cenâb-ı Hak Bâkî’dir. Birdir, şerîk ve nazîri yoktur. İbâdet edilecek yalnız O’dur. O doğmamış ve doğurmamıştır.
Evvel gelip geçenlerde bizler için ibretler çoktur."
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı - 1
25. "Yemin ederim, Allâh’ın indinde bir dîn var ki, şimdi bulunduğunuz dînden daha sevgilidir.
Ve Allâh’ın gelecek bir Peygamber’i var ki, gelmesi pek yakındır. O’nun gölgesi başınızın üzerine düştü. Ne mutlu o kimseye ki, O’na îmân edip de, O dahî ona hidâyet eyleye! Vay o bedbahta ki, O’na isyân ve muhâlefet eyleye!
Yazıklar olsun ömürlerini gaflet içinde geçiren ümmetlere!"
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı - 1
26. ""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı 1 - Mekke Dönemi
27. "Ey İyâd kabîlesi! Hani babalarınız ve dedeleriniz? Hani müzeyyen kâşâneler ve taştan hâneler yapan Âd ve Semûd? Hani dünyâ varlığına mağrûr olup da kavmine hitâben «Ben sizin en büyük Rabbinizim.» diyen Firavun ve Nemrud?
Bu yer, onları değirmeninde öğüttü, toz etti. Kemikleri bile çürüyüp dağıldı. Evleri de yıkılıp ıssız kaldı. Yerlerini şimdi köpekler şenlendiriyor. Sakın onlar gibi gaflet etmeyin. Onların yolundan gitmeyin. Her şey fânî, ancak Cenâb-ı Hak Bâkî’dir.
Ölüm ırmağının girecek yerleri var, ama çıkacak yeri yok!.. Küçük büyük herkes göçüp gidiyor. Herkese olan bana da olacaktır.”
(Kaşane:Köşk)"
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı - 1
28. "''Haram öyle acıdır ki ölüm acısı onun yanında çok hafif kalır; helâl ise çok tatlıdır...''"
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
29. ""Kolaylaştırınız, zorlaştırmayınız; müjdeleyiniz, nefret ettirmeyiniz. Birbirinizle anlaşın, iyi geçinin; ihtilâfa düşmeyin!"
Hz Muhammed (Sav)"
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı - 2
30. "''Kalp sadece çam kozalağı gibi bir et parçası olarak düşünülmemelidir. O, bir Lâtife-i Rabbaniye' dir...''"
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
31. "✿
✿"
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı 1 - Mekke Dönemi
32. ""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı 1 - Mekke Dönemi
33. "''Allah'a imanın verdiği hayâ ve korkudan mahrum, faziletten nasipsiz insanlık her türlü ahlâk dışı davranışta, haysiyet ve namusları ayaklar altına alıcı âdi hareketlerde serbestçe bulunuyordu. ''"
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
34. "Söyleşirken Cebrâil ile kelâm
Geldi Refref önüne verdi selâm"
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı 1 - Mekke Dönemi
35. ""Affı (öne) al, iyilikle emret ve câhillerden yüz çevir!""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı - 2
36. ""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı 1 - Mekke Dönemi
37. "Peygamber Efendimiz, Hz. Zeyneb’le evlenince, her meselede fırsat kollayıp müslümanlar arasında fitne ve fesat çıkarmaya can atan münafıklar, bu meselede de ileri geri konuşmaya başladılar. Cahiliyye devri inancına göre, evlatlığın boşadığı karısını haram sayıp, bunu Resûl-i Ekrem Efendimiz aleyhinde dedikodu vesilesi yaparak “ Muhammed, evladın karısıyla evlenmeyi haram kıldı, kendisi ise oğlu Zeyd’in boşadığı karısıyla evlendi “ deyip yaygaraya başladılar. Gelen vahiy bu hususu da cevap veriyordu: “ Muhammed, erkeklerinizden hiçbirinin öz babası değildir ( Tabii ki Zeyd’in öz babası değildir) . Fakat o, Allah’ın Resulü ve Peygamberlerin sonuncudur. Allah, her şeyi hakkıyla bilendir"
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
38. ""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı 1 - Mekke Dönemi
39. "Bir kısım edebsiz münafıklar, köle kadınlara sataşırlardı. Zaman zaman sâir kadınları da, köle zannıyla rahatsız ederlerdi. Bunların, mü’minlerin hanımlarını da rahatsız ettikleri olurdu. Neden böyle yaptıkları sorulduğunda ise, “ Biz onları köle sanmıştık! “ diyerek mazeret uydururlardı. Bu hadiseler üzerine, müslüman kadınların örtünmelerini emreden şu ayet-i kerime nazil oldu:
“ Ey Peygamber! Zevcelerine, kızlarına ve mü’minlerin kadınlarına, iç elbiselerinin üzerlerine cilbablarını (örtülerini) giymelerini söyle! Bu, onların tanınıp eza edilmemelerine daha uygundur."
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
40. "Sabr ve sebat ediniz! Sabr ve sebat ettiğiniz takdirde, Allah'ın yardımı sizinledir.""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı - 1
41. "Resûli Kibriya, Kabe'nin anahtarını elinde tutuyordu. Birçok Müslüman bu şerefli vazifeyi üzerine almak arzusunu taşıyordu. Fakat Efendimiz, Osman b. Talha'yı huzuruna çağırdı ve, "Şüphe yok ki Allah size emanetleri ehil (ve erbab)ına vermenizi, insanlar arasında hükmettiğiniz zaman adaletle hükmeylemenizi emreder." mealindeki âyeti kerîmeyi okuduktan sonra, "Ey Osman!.. İşte anahtarın, al! Bugün, iyilik ve ahde vefa günüdür!" dedi ve Kabe'nin anahtarını yine ona teslim etti."
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı - 2
42. "
"
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı 1 - Mekke Dönemi
43. "...
"Rahib Bahira gibi, birçok Hıristiyan ve Yahudi âlimi, Resuli Ekrem Efendimizin sıfatlarını kitaplarında görmüşler ve, "Evet, kitaplarımızda Muhammedi Arabi'nin (s.a.v.) sıfatları yazılıdır." diyerek, hak bir itirafta bulunmuşlardır. Bu itirafa rağmen, yine de birçoğu İslam'ın şerefiyle şereflenmekten mahrum kalmışlardır."
..."
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı - 1
44. "" Bu hâdise, Resûli Kibriya Efendimizin, insanları tanıma
ve ona göre muamelede bulunma san'atında ne derece mahir olduğunu açıkça
gösteren bir misâldir. İnsanları kazanmada,bâzan bir iltifatı, bâzan bir tatlı
sözü, bâzan bir tebessümü, gülümsemesi, bâzan güzel bir hareketi ve bâzan da
bir ihsanı yetiyordu! Onun bu ciheti bile başlı başına bir tetkik konusu
teşkil eder. Bu tetkik yapıldığı zaman görülecektir ki, Peygamberimiz Hz.
Muhammedi (s.a.v.), dost kazanma sırrını, insanların gönlünü fethetmenin kanun
ve kaidelerini tâ bin 400 küsur sene önce eşsiz bir şekilde sözleri,
hareketleri ve davranışları ile ortaya koymuştur. ""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
45. "“Ey Kitabı (Kur’an’ı) indiren, hesabı en çabuk gören, kabin ve kabîleleri bozguna uğratan Allahım! Şu düşmana karşı bizlere yardım et! Onları bozguna uğrat ve (yüreklerini) sars!”"
- Allah'ın Elçisi Hz. Muhammed'in Hayatı
46. ""Ey îman edenler!.. İçki, kumar, dikili taşlar ve fal okları, Şeytan'ın murdar, kötü bir işinden başka bir şey değildir. Bunun için onlardan kaçınınız ki, korktuklarınızdan kurtulup umduklarınıza erebilesiniz!"
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı - 2
47. ""Yâ Rab!.. Resûl-i Ekrem'in (s.a.v.) bereketi hürmetine bize ihsan ettiğin maddî ve manevî rızkımıza bereket ihsan eyle!""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı - 2
48. "Bil ki, her yeni eskir. Her yaşayan ölür. Her şey gelip geçer."
- Allah'ın Elçisi Hz. Muhammed’in Hayatı
49. "
✿ﷺ"
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı 1 - Mekke Dönemi
50. "Korkaklıkta ar, ilerlemekte şeref ve itibar vardır. İnsan korkaklıkla kaderden kurtulamaz!"
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
51. "Aziz anne, doğum sonrasını ise şöyle anlatır:
"Gördüm ki doğuda bir bayrak, batıda bir bayrak, ve Kâbe'nin üstünde bir bayrak. Doğum tamamlanmıştı. Yavruya baktım: Secdede. Parmağını da göğe kaldırmış. Hemen bir ak bulut inip yavruyu kundakladı ve kapladı. Bir ses işittim: 'Doğuları be batıları dolaştırın, deryaları gezdirin; ta ki mahlûklar, Muhammed'i ismiyle, sıfatıyla, suretiyle tanısınlar.!'"
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
52. "✿
ﷺ"
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı 1 - Mekke Dönemi
53. "Hz. Zeyneb bint-i Cahş, Resûl-i Ekrem Efendimizin halası Ümeyme bint-i Abdülmuttalib’in kızı idi. Daha önce Peygamber Efendimizin ‘ evlatlık edindiği Hz. Zeyd b. Harise’yle ‘ evlenmişti. Bu evliliğin"
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
54. "" Bunun üzerine dönüp giderken, kölenin ikinci sesini
işittim: 'Gir, artık sana izin verdi!'
"İçeri girdim. Allah Resulüne selâm verdim. Hasırdan
örülü bir yatak üzerinde idi. Hasır, derisinin üzerinde izler bırakmış,
çizgiler belli oluyor idi. Etrafıma bakındım. Bir yanda bir avuç arpa, diğer
yanda asılı bir post gördüm. Gözlerim yaşardı.
"Resûlullah, 'Niçin ağlıyorsun?' diye sordu.
"'Yâ Resûlallah!.. Nasıl ağlamayayım ki?.. Kisrâlar,
Kayserler dünyanın zevk ü sefasını sürerken, siz Allah'ın en sevgili kulu
olduğunuz hâlde bu basit şartlar içinde yaşıyorsunuz!'
"Resûlullah, 'Ey Hattab'ın oğlu Ömer!..' dedi, 'Dünya
nimetinin onların, âhiret saadetinin de bizim olmasına razı değil misin? ""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
55. "" Muhakkak ki Allah, içkiye, onu yapana, yapılan yere, onu
içene, içirene, taşıyana, taşıtana, satana, satın alana, onun bedelini ve
kazancını yiyene lanet etmiştir."
"Her sarhoş edici şey içkidir ve her sarhoş edici içki
haramdır. Kim dünyada devamlı içki içer ve tevbe etmeden ölürse, âhirette o
kimse, âhiret şerbeti içemez!"
"İçkiden uzak durunuz; çünkü o, her kötülüğün
anahtarıdır."
"İçki, ümmü'lhebaistir [bütün murdarlıkların,
kötülüklerin anasıdır].""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
56. "" Hz. Abbas, "Ey Ömer!.. Yeter! Vallahi, Ebû Süfyan, Adiyy
b. Ka'b Oğullarından (Hz. Ömer'in kabilesi) olsaydı böyle söylemezdin!"
deyince, Hz. Ömer bütün celâdetiyle, "Ey Abbas!.. Vallahi, babam Hattab
hayatta olup da Müslüman olsaydı, ona, senin Müslüman olduğun gün Müslüman
oluşuna sevindiğim kadar sevinmezdim! Zîra, biliyorum ki, Resûlullah (a.s.m.)
da, babam Hattab Müslüman olsaydı, senin Müslüman oluşuna sevindiği kadar
sevinmezdi."diye konuştu."
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
57. "" Yine, bu gaza esnasında idi.
Sahabînin biri, bir kuş yavrusu bulup getirdi. Anası veya
babası, yavruyu kurtarmak için canını feda edercesine, onu elinde tutan
sahabînin avuçlarının içine atılıveriyordu. Bu duruma sahabîler hayretler
içinde bakarken, Resûli Ekrem ise şu ibret dersini verdi:
"Siz, yavrusunu tuttuğunuz şu kuşun yavrusu için,
kendisini avucunuza atmasına mı hayret ediyorsunuz? Vallahi, Rabbinizin, size
olan merhamet ve şefkati, şu kuşun yavrusuna olan şefkat ve merhametinden çok
daha fazladır! ""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
58. "" Cenâbı Hakk, birçok âyeti kerîmede bu hususu beyan
buyurmuştur: "(Resulüm!..) De ki: 'Ey insanlar!.. Ben, sizin hepinize gelen,
Allah'ın Peygamberiyim! ""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
59. "" İslâm'ın ve Müslümanların menfaatine bu daha uygundu.
Ayrıca Peygamberimizin bu tarz davranmasında göz önünde bulundurduğu mühim bir
husus daha vardı. O da, onların işledikleri kötülüklerden, fesad ve nifak
hareketlerinden tedricen vazgeçmeleri ihtimali idi. Çünkü, bâzan kötülük açığa
vurulmazsa, zamanla ortadan kalkması ihtimali vardır; fakat, teşhir edildiği
takdirde, kötülüğü yapan kimsenin hiddetini tahrik eder, fenalığı daha fazla
yapmasına sebep olur. ""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
60. "Her ibadetin bir vakti olduğu gibi ,her duanın da bir zamanı vardır."
- Allah'ın Elçisi Hz. Muhammed’in Hayatı
61. "" Resûli Ekrem, şefkatli elleriyle sevimli çocuğun başını
okşadı ve, "Adın ne?" diye sordu.
Çocuk, "Büceyr..." dedi.
Bunun üzerine Peygamber Efendimiz, "Hayır!.. Sen,
Beşir'sin!" buyurarak ismini değiştirdi.
Peygamberimizin kendisine verdiği yeni ismiyle Beşir,
sonradan şöyle diyecektir:
"Başımda Resûlullah'ın elinin değdiği yerlerdeki saçlarım
siyah kaldı, diğer taraftaki saçlarım ağardı. Dilimde pelteklik vardı;
peltekliğim de o andan itibaren geçti gitti! ""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
62. "...
Resûl-i Ekrem Efendimize risâlet vazifesi verilmeden önce, peygamberliğiyle alakalı olarak meydana gelen harikulade hadiselere "irhasat" denir. Bu hadiseler, Efendimizin peygamberliğine delil teşkil ederler. Alimler, Fil Vak'asını da irhasatlan kabul etmişlerdir.
..."
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı - 1
63. "Yüce Allah (cc), kalplerin içinden geçeni bilendi."
- Allah'ın Elçisi Hz. Muhammed’in Hayatı
64. "Üzülme, Allah bizimle beraberdir."
- Allah'ın Elçisi Hz. Muhammed’in Hayatı
65. "Hz. Âmine, kendisini yakalayan hastalıktan kurtulamayacağını artık anlamıştı. Son olarak, güneş gibi parlayan nur yavrusunun yüzüne, ayrılık ve hasretin verdiği duygu içinde baktı; ellerini doya doya kokladı ve dilinden şu cümleler döküldü:
"Ey, dehşetli ölüm okundan, Allah'ın yardım ve ihsanıyla yüz deve karşılığında kurtulan zâtın oğlu! Allah, seni aziz ve devamlı kılsın. Eğer rüyada gördüklerim doğru ise, sen Celâl ve bol ikrâm sahibi olan Allah tarafından Âdemoğullarına helâl ve haramı bildirmek üzere peygamber gönderileceksin. Sen, ceddin İbrahim'in teslimiyet ve dinini tamamlamak için gönderileceksin. Allah, seni milletlerle birlikte devam edip gelen putlardan, putperestlikten koruyacak ve alıkoyacaktır.
Çünkü tertemiz bir evlat doğurmuş, arkamda hayırlı bir yâd edici bırakmış bulunuyorum.""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı 1 - Mekke Dönemi
66. "Hristiyan devletlerde, Hz. İsa’nın tebliğ ve telkin ettiği ‘tevhid’ akidesi, yerini batıl ‘teslis’ inancına bırakmıştı.
Papazlar, Hz. İsa’nın tebliğ ve telkin ettiği din yerine, apayrı bir din meydana getirmişlerdi.
Diğer devletlerde de olmakla birlikte, hususan Doğu Roma İmparatorluğu’nda din adına akıl almaz zulüm ve işkencelere başvuruluyordu. Misal olsun diye tarihçiler, Patrisiyen Fokas’ın, Hristiyanlığa zorla döndürülmektedir kurtulmak için kendisini zehirlemiş olduğu hadisesini ibret nazarında sunarlar. İran’da hakim olan Mazdeizm dininden dönenler veya bu dine ihanet edenler ölüm cezasına merhametsizce çarptırılıyorlardı. Göz çıkarma, çarmıha germe, taşa gömme, aç susuz bırakarak ölüme terk etme, alışılagelmiş ölüm şekilleri arasında yer alıyordu.
Konfüçyüs’le Çin, medeniyette ilerlemişler, Saadet Güneşinin parlaması arefesinde en karışık günlerini yaşıyor, yıkılmayla karşı karşıya bulunuyordu. Kardeş kavgaları dinmek bilmez bir hal almıştı. Mezhep ayrılıkları yüzünden halk birbiriyle boğaz boğaza kavga halindeydi.
Habeşistan, İslam’ın zuhuru sırasında, kardeş kavgalarıyla için için kaynıyordu."
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
67. "Allah'ım! Bizi dünyada Resûlünün sünnetinden ayırma; ahirette ise şefaatinden mahrum kılma!
Âmin...Âmin...Âmin..."
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı 1 - Mekke Dönemi
68. "Şüphe yok ki Resûlallah, doğru yolu gösteren bir nur, kötülükleri yok etmek için Allah'ın sıyrılmış keskin ve yalın kılıçlarından bir kılıçtır."
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
69. "" Hz. Ömer der ki:
"İşte, o zaman Allah Resulü, 'Hak ile bâtıl olanın
arasını ayırdı.' diye bana 'Faruk' adını taktı. ""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
70. "Kainatın zerreleri sayısınca salat ve selam Sana,
Sevgili Efendimiz."
- Allah'ın Elçisi Hz. Muhammed'in Hayatı
71. "Peygamber Efendimiz, Hz. Zeyneb’le evlenince, her meselede fırsat kollayıp müslümanlar arasında fitne ve fesat çıkarmaya can atan münafıklar, bu meselede de ileri geri konuşmaya başladılar. Cahiliyye devri inancına göre, evlatlığın boşadığı karısını haram sayıp, bunu Resûl-i Ekrem Efendimiz aleyhinde dedikodu vesilesi yaparak “ Muhammed, evladın karısıyla evlenmeyi haram kıldı, kendisi ise oğlu Zeyd’in boşadığı karısıyla evlendi “ deyip yaygaraya başladılar. Gelen vahiy bu hususu da cevap veriyordu: “ Muhammed, erkeklerinizden hiçbirinin öz babası değildir ( Tabii ki Zeyd’in öz babası değildir) . Fakat o, Allah’ın Resulü ve Peygamberlerin sonuncudur. Allah, her şeyi hakkıyla bilendir."
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
72. "'Yüreklerini şiddetle sık; ki,onlar, inletici azabı görünceye kadar îman etmeyeceklerdir!'
Hz musa"
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı - 1
73. "
"
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı 1 - Mekke Dönemi
74. "-
Ebû Zerr, يَا رَسُولَ اللهِ السَّلَامُ عَلَيْكَ
"Selam, sana olsun ey Allah'ın Resûlü!" dedi."
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
75. "" Ona âdeta yalnızlık sevdirilmişti. ""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
76. "" Veda yokuşundan doğdu dolunay bize...
Allah 'a yalvaran oldukça şükretmek gerekir mes 'ud
hâlimize
Ey bize gönderilen Yüce Peygamber, sen, İtaat etmemiz
gereken bir emirle geldin bize!.. ""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
77. "" Kâfirlere karşı hiddet ve şiddetiyle mevsuf Hz. Ömer,
öfkeyle, "Demek, siz muahedeyi bozdunuz, öyle mi?" dedikten sonra ilâve etti:
"Eğer, ondan geride bir şey kalmışsa, Allah onu da bir an evvel yok etsin!
Ben, bu hususta, asla gidip Resûlullah'tan şefaat dilemeyeceğim! Vallahi, ben küçük bir karıncadan başka bir şey bulamazsam bile, o karıncadan faydalanır, yine sizinle savaşırım. ""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
78. "" Harbten bir önceki gece idi.
Peygamber Efendimiz, kendisi için yapılan gölgelikteydi.
Bütün gecesini Kadîri Zülcelâl'e ibâdetle geçirmişti. Arkasından, Rabbi
Rahîmine ellerini açarak, kâinatı ağlattıracak kadar hazin, arz ve semâya
gözyaşı döktürecek kadar tesirli şu duasını yaptı:
"Allah'ım!.. Bana yaptığın va'dini yerine getir!
"Allah'ım!.. Bu bir avuç Müslüman mücâhid helak olursa,
artık sana yeryüzünde ibâdet edecek kimse kalmaz. ""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
79. "Kulunu (Muhammed'i [s.a.v.]) bir gece Mescidi Haram'dan (alıp) Mescidi Aksâ'ya kadar götüren (Allah Teâlâ her türlü noksanlıktan) münezzehtir. (O Mescidi Aksa ki) Biz onun etrafına (feyz) ve bereket verdik (ve bu gece yolculuğunu) ona (o peygambere) âyetlerimizden (kudretimize delâlet eden hârikalardan) bazılarını gösterelim diye (yaptırdık). Şüphesiz ki O, (asıl) O, (her şeyi) hakkıyla işiten, (her şeyi) kemâliyle görendir.
İsra-1"
- Allah'ın Elçisi Hz. Muhammed'in Hayatı
80. ""Mü'minler, ancak Allah'a güvenip dayanmalıdır.""
- Kainatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı - Medine Dönemi
81. "İnsanlar er geç Allah'a dönecektir."
- Allah'ın Elçisi Hz. Muhammed'in Hayatı
82. ""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı 1 - Mekke Dönemi
83. "" Çok az sayıda Müslümanın, müşriklere karşı direndiği
sıradaydı.
Peygamber Efendimiz, bir grup müşrikin kendisine doğru
gelmekte olduğunu fark etti. Yanından ayrılmayıp kahramanca çarpışan Hz.
Ali'ye, "Hücum et onlara!.." diye emretti.
Allah'ın arslanı Hz. Ali, cesaretle müşrik birliğinin
üzerine yürüdü; onları püskürtüp, içlerinden birini de yere serdi.
Bu esnada Cebrail (a.s.), "Yâ Resûlallah!.. Bu, sizin
için yapılan iyilik ve civanmertliktir." diye seslendi.
Peygamber Efendimiz cevaben, "O, bendendir, ben de
ondanım." buyurdu.
Tam o esnada bir ses işittiler: "Zûlfikâr gibi kılıç, Ali
gibi yiğit bulunmaz! ""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
84. "" 1) Bir kavimde çirkin hareketler yayılıp açığa vurulunca,
şüphesiz, kendilerinden önce geçmiş kavimlerde görülmedik veba, acılar ve
ağrılar onlar arasında ortaya çıkar!
"2) Bir kavim, ölçüde, tartıda eksiklik yaptı mı, muhakkak
kuraklık ve kıtlık yıllarına, geçim sıkıntısına, hükümdar zulmüne uğrarlar!
"3) Mallarının zekâtını vermeyen kavimlerin, gökten yağan
yağmurları kesilir!
"4) Allah ve Resulünün ahdini bir kavim bozdu mu, muhakkak
düşmanları onların üzerine salınır. Onlar da, kavmin el ve avuçlarındakilerden
bir kısmını çekip alırlar!
"5) Bir kavmin idarecileri, Allah'ın Kitabına uygun
hareket etmediler mi, Allah'ın indirdiği hükümlerle hükmetmeyi onurlarına
yedirmediler mi, o zaman Allah da onların arasına tefrika ve harb sokar!" ""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
85. "-Amca, dedi, vallahi güneşi sağ elime, ayı da sol elime verseler dahi dinimi bırakmam ve onu anlatmaktan asla vazgeçmem."
- Çocuklarımıza Peygamberimizi Nasıl Anlatalım?
86. "O,"Ben'den isteyin ki size vereyim." Der bize,
Yeter ki biz istemesini bilelim."
- Allah'ın Elçisi Hz. Muhammed'in Hayatı
87. "Ya Rabbi! Sana her ne için yalvardıysam asla mahrum kalmadım."
- Allah'ın Elçisi Hz. Muhammed'in Hayatı
88. "“Ey iman edenler’ Sabırla ve namazla yardım dileyin. Şüphesiz ki ALLAH sabredenlerle beraberdir!” (Bakara, 2:153)"
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı - 1
89. "" Cesaret kahramanı Hz. Ali, duyduklarına aldırış etmeden,
"Ben de, annemin bana Haydar [Arslan] adını taktığı adamım. Cesarette,
ormanlardaki en heybetli arslanlar gibiyimdir. Sizi yaşatmayacak, yere
sereceğim!" diye cevap verdi."
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
90. "***
"Hasbünallahü ve ni'mel - Vekîl"
[Allah bize yeter; O, ne güzel vekildir]
***"
- Kainatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı - Medine Dönemi
91. "" Müslümanlarla beraber iki at, 70 deve vardı. Develere
nöbetleşe biniliyordu. Peygamber Efendimiz de bu hususta, diğer Müslümanlardan
kendisini farklı görmek istemiyordu. Hz. Ali ve Mersed b. Ebî Mersed ile bir
deveye nöbetleşe biniyorlardı. Yürüme sırası Efendimize geldiğinde, diğer iki
sahabî, "Yâ Resûlallah!.. Sen bin; biz, senin yerine yürürüz." diyorlardı.
Ancak, Peygamber Efendimiz bunu kabul etmiyor, "Siz yürümekte benden daha
kuvvetli olmadığınız gibi, ecir ve mükâfat hususunda da ben sizden daha
müstağnî ve ihtiyaçsız değilim." diye cevap veriyordu. ""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
92. ""Her yaşayan ölür, her yeni eskir; yaşlanan herkes zevâl bulur. Her şey fanidir, gider.."
Hz. Âmine"
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı 1 - Mekke Dönemi
93. ""Hasbünallahü ve ni'mel-Vekil
[Allah bize yeter; O, ne güzel vekildir].
Peygamberimizin Hayatı"
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı - 1
94. "" Evet, Peygamber Efendimizin maksat ve gayesi, insanları
beddualarla yok etmek, belâ ve musibetlere uğratıp perişan etmek değildi;
aksine, insanların îmana kavuşması, hidâyete ulaşması ve ebedî saadete ermesi
idi. Her adımını bu gayenin tahakkuku için atıyor, her hareketini bu ulvî maksat için yapıyor, her teşebbüsünde bu eşsiz hedef bulunuyordu. Bu sebeple, her dakikası bir nevi ibâdetle geçiyor ve her ânı nurlu bir manzara olarak maziye akıp giidyordu. ""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
95. "İslâm nazarında dilencilik, ihtiyacı olmadan bir kimseden
bir şey istemek, en kötü ahlâktan biri sayılmıştır. Bu hususta Re-sûl-i Ekrem
Efendimizin birçok hadîsi mevcuttur. ""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
96. ""Alemlere rahmet olarak gönderilen o zat (s.a.v), insanlığın gecesini gündüze, kışını bahara çevirdi.""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı 1 - Mekke Dönemi
97. "" Görülüyor ki, Peygamber Efendimiz ve Müslümanların Mekke
devrinde en büyük silâhları her şeye rağmen "sabır"dı. ""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
98. "" Kütüğün deve gibi ağlayışını, Peygamber Efendimizle
birlikte Ashabı Güzin de duyuyordu. Bir türlü susmuyordu. Fahri Âlem,
minberden inip yanına geldi. Elini üstüne koyup teselli edince sustu. Hattâ,
hurma kütüğünün deve gibi sızlamasını işiten sahabîler de gözyaşlarını
tutamamışlar, hüngür hüngür ağlamışlardı.
Evet, kuru direk, Hz. Resûlullah'tan uzak kaldı diye ses
verip ağlıyordu. Üzerinde yapılan "zikrullah"tan ayrı kaldı diye hâmile deve
gibi enin ediyordu.
Kuru direği teselli edip susturan Resûli Ekrem, ashabına
da dönerek, "Eğer ben onu kucaklayıp tesellî vermeseydim, Resûlullahın
ayrılığından Kıyamet'e kadar ağlaması böyle devam edecekti! ""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
99. "" yanlışları en çok olan,
dili en çok yalan söyleyendir. ""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
100. "" Peygamber Efendimize, orada birinde süt, birinde şerbet
ve diğerinde ise su bulunan üç bardak takdim edildi. Takdim esnasında, "Eğer
suyu alırsa, kendisi de ümmeti de ihtiyaçsız ve kanaatkar olur. Şerbeti
alırsa, kendisi de ümmeti de mahrumiyete duçar olur. Şayet sütü alırsa,
kendisi de ümmeti de doğruyu bulur!" diye bir ses işitti.
Resûli Ekrem, süt bardağını alıp içti. Bunun üzerine
Cebrail, "Yâ Muhammedi.." dedi, "Sen, fîtrî ve tabiî olanı seçtin. Sen de, ümmetin de doğru yola iletildiniz. ""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
101. "" Hz. Ömer, "Lâ ilahe İllallah, Muhammedü'r Resûlullah ile
geldim." dedi ve ilâve etti: "Kimse yerinden kımıldamasın; yoksa boynunu
vururum!" ""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
102. "Enes b. Mâlik (r.a.) der ki:
"Ne zaman bir feryat kopsa, Resûlullah'ı, atla oraya yetişmiş bulurduk!""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
103. ""İman hem nurdur, hem kuvvettir. Hakikî îmanı elde eden adam, kâinata meydan okuyabilir.""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı - 1
104. "" Kureyş heyeti başkanı Süheyl, yine itiraz etti. "Vallahi,
biz senin gerçekten Allah'ın Resulü olduğunu kabul edip tanımış olsaydık,
Beytullah'ı ziyaretine mâni' olmaz ve seninle çarpışmaya kalkmazdık!" dedi.
Peygamber Efendimiz, "Peki nasıl yazalım?" buyurdu.
Süheyl, "Muhammed b. Abdullah diye kendi ismini ve
babanın ismini yaz." dedi.
Peygamber Efendimiz, "Bu da güzeldir!" buyurduktan sonra,
Hz. Ali'ye:
"Yâ Ali!.. Sil onu! Sil de Muhammed b. Abdullah yaz."
diye emretti.
Hz. Ali, "Hayır!.. Vallahi, ben Resûlullah sıfatını
hiçbir zaman silemem!" diye yemin etti."
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
105. "Düşman kalabalıkmış; olsun! Kuvetliymiş; ne çıkar? Yiğit, herşeye rağmen kendi vazifesini yapacaktır. Zaten yiğitlik, verilen vazifeyi hakkıyla yerine getirmek değil de nedir? Hem şehit olsa neyi kaybedecektir? Dünya hayatını mı? Olsun; ebedî bir hayat var ya! Dünya hayatını verip, ebedî hayatta imrenilecek mertebeler kazanmak az şey mi?"
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
106. "" İşte, ben de dinimi korumak için Allah yolunda hicret
ediyorum! Karısını dul bırakmak, anasını ağlatmak, çocuklarını öksüz bırakmak
isteyen varsa, şu vadide önüme çıksın! ""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
107. "" "Amca!.. Vallahi, bu işi bırakmak için Güneş'i sağ elime,
Ay'ı da sol elime koyacak olsalar, ben yine onu bırakmam! Ya Allah Teâlâ onu
bütün cihana yayar, vazifem biter ya da yolda ölür, giderim! ""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
108. "" İnsaflı müsteşrikler de, her şeye rağmen bu hususu inkâr
edememişlerdir. Sir W. Miur, "Muhammed'in Hayatı" isimli eserinde, şu itirafta
bulunmaktan kendini alamaz:
"Hz. Muhammed hakkındaki bütün neşriyatımız bir nokta
üzerinde ittifak eder. O da, onun ahlâkının temizliği ve yüksekliğidir! ""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
109. "" Son derece hiddetlenen Hz. Hamza, evine uğramadan, yayı,
oku, torbası ve av malzemeleri ile, doğruca, Kabe etrafında oturmuş bulunan
Ebû Cehil ve arkadaşlarının yanına vardı. Meclisin ortasındaki Ebû Cehil'in
başına, hiçbir şey sormadan okkalı bir yay indirdi ve başını fena hâlde yardı.
Sonra da, "Sen misin ona sövüp sayan?.. İşte, ben de onun dinindeyim! Onun
söylediğini söylüyorum! Gücün yetiyorsa, o yaptıklarını bana da yap, göreyim!"
diye konuştu. ""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
110. "" Her gün, her sabah, iki melek inip birisi, 'Yâ Rab!
Zekât ve sadakasını vererek, malını (Allah rızası için) harcayana,
harcadığının yerine yenisini ver.' der. Diğeri de, 'Yâ Rab! Zekât ve sadaka
hakkını ödemeyerek malını sıkana da malını telef et.' der! ""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
111. "Her ibadetin bir vakti olduğu gibi, her duanın da bir zamanı vardır."
- Allah'ın Elçisi Hz. Muhammed’in Hayatı
112. ""Vallahi güneşi sağ elime, ayı da sol elime koyacak olsalar dahi, dinimi bırakmam ve onu anlatmaktan asla vazgeçmem.""
- Allah'ın Elçisi Hz. Muhammed'in Hayatı
113. "Cenab-ı Hakk bir kulunu severse, dünyaya onu küstürür ve çirkin gösterir."
- Hz. Hasan - Hz. Hüseyin
114. "" Ey gönül!.. İnsaf gözüyle dalgıca dikkatle bak. İnciyi
alır da sadefini hiç yabana atar mı ""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
115. ""İmanın girmediği kalp taştan daha katı,
Allah korkusunun bulunmadığı vicdan kayalardan daha hissizdir..""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı - 1
116. "" Medineli Ensâr'dan bir zâtın hanımı, yüzü örtülü olduğu
hâlde, bir Yahudî kuyumcunun dükkânına ziynet eşyası almak maksadıyla girer.
Yahudîler, kadının yüzünü açmaya çalışırlar, ancak kadın kapalı oturmakta
ısrar eder. Derken, Yahudînin biri, kadına hissettirmeden, arkasından,
elbisesinin eteğini bir dikenle beline iliştirir. Kadın ayağa kalkınca eteği
açılıverir. Hazır bulunan Yahudîler eğlenerek kahkahayla gülerler. Bu hâl
karşısında kadın feryadı basar. Oradan geçmekte olan bir Müslüman, çığlığı
duyunca kadının imdadına koşar. Müslü-manla Yahudî boğaz boğaza gelirler ve
sonunda Müslüman, Yahudîyi öldürür. Bunu gören oradaki Yahudîler de Müslü-manın
üzerine çullanarak onu şehid ederler.62 Böylece, Yahudî-lerle Müslümanlar
arasında kan dökülmüş olur. Hâdiseye sebebiyet verenler, Yahudîlerdi. Haliyle,
verdikleri sözlere aykırı hareket ederek bizzat kendi elleriyle yapılan
anlaşmayı da ihlâl etmiş oluyorlardı. ""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
117. "Cenab-ı Hak, insanlığın babası Hz. Adem’i yaratmıştı.
Başını kaldırıp bakan Adem (a.s), Arş-ı Ala’da muazzam bir nurla bir isim yazılı gördü: “Ahmed”
Merak edip sordu: “ Ya Rabbi! Bu nur nedir?”
Allah Teala buyurdu: “ Bu, senin zürriyetinden bir Peygamberin nurudur ki onun ismi göklerde Ahmed ve yerlerde Muhammed’dir. Eğer o olmasaydı, seni yaratmazdım!”"
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
118. "Siz dünyanın geçici menfaatini istiyorsunuz."
- Sadakatte Zirve Hz. Ebubekir
119. "" Bu vasıflarını apaçık gösteren bir misâli, bizzat
reisleri olan Abdullah b. Übey göstermiştir. Bir gün avanesiyle sokağa
çıkmışlardı. Ashabı Kiram'dan birkaç kişinin karşıdan gelmekte olduğunu
görünce İbni Übey, "Bakınız, ben bu gelenleri başınızdan nasıl savacağım."
der. Yaklaştıkları zaman da, Hz. Ebû Bekir'in elini tutar, "Merhaba Benî Tamim
Efendisi!.. Resûlullah'ın mağarada arkadaşı olan, nefs ve malını Resûlullah
uğrunda seve seve sarfetmiş bulunan sıddık!" der. Sonra Hz. Ömer'in elini
tutar, "Merhaba Benî Adiyy Efendisi!.. Dininde kuvvetli, nefs ve malını
Resûlullah uğrunda esirgememiş bulunan Hz. Faruk!" der.
Hz. Ali bu riyakârlığa dayanamayıp, "Abdullah! Allah'tan
kork, münafıklık etme! Çünkü, münafıklar Allah'ın en şerir mahlûklarıdır."
diye konuşur. ""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
120. "Resûl-i Ekrem Efendimizi, bu itibarlı dostunun Müslüman olması fazlasıyla sevindirdi. Hz. Aişe validemizden gelen bu husustaki rivayet şöyle:
"Nebiyy-i Ekrem'i, iki dağ aralığında,
Hz. Ebû Bekir'in Müslüman olmasından daha çok sevindiren bir başka hadise olmamıştır.""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
121. "Yılandan korkar gibi, şâirlerin hicivlerinden çekinir ve korkarlardı."
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı 1 - Mekke Dönemi
122. ""Haram öyle acıdır ki ölüm acısı onun yanında çok hafif kalır; helâl ise çok tatlıdır."
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı - 1
123. "اِقْرَأْ بِاسْمِ رَبِّكَ الَّذ۪ي خَلَقَۚ ﴿١﴾
خَلَقَ الْاِنْسَانَ مِنْ عَلَقٍۚ ﴿٢﴾
اِقْرَأْ وَرَبُّكَ الْاَكْرَمُۙ ﴿٣﴾
اَلَّذ۪ي عَلَّمَ بِالْقَلَمِۙ ﴿٤﴾
عَلَّمَ الْاِنْسَانَ مَا لَمْ يَعْلَمْۜ
"Oku! Seni yaratan Rabbinin adıyla oku! Ki
O, insanı, pıhtılaşmış bir kandan yarattı. Oku
ki, senin Rabbin, kalemle yazı yazmayı öğreten, insana bilmediğini tâlim eden, bol kerem ve
ihsan sahibidir.""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı - 1
124. ""Ben Resûlünün ve benden önceki peygamberlerinin hakkı için, duamı kabul buyur, ey merhametlilerin en merhametlisi olan Yüce Allah!""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı - 1
125. "" Hz. Resûlullah'ın Medine'ye gelir gelmez gerçekleştirdiği
en mühim iş—daha önce bahsedildiği gibi—, Muhacirlerle Ensâr'ı kardeş yapmış
olmasıydı. Efendimiz, bununla, Müslümanlar arasında kuvvetli bir ittifak
kurmuş oluyordu. İslâm'ın, ırk, dil, sınıf ve coğrafî ayrılıkları tanımayan
kardeşlik müessesesi, böylece tarihte ilk defa gerçekleşiyordu. ""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
126. "" Necâşî, Müslümanlara da, "Sizi ve yanından geldiğiniz
zâtı tebrik ederim ki, o, Allah'ın Resulüdür, Zaten biz, onun vasıflarını kitabımız olan İncil'de okumuştuk. O peygamberi, Meryem oğlu İsa da insanlığa
müjdelemişti. Allah'a yemin olsun ki, eğer o, ülkemde bulunmuş olsaydı,
ayakkabılarını taşır, ayaklarını yıkardım!" dedi.Hak ve hakikati görüp
idrak eden Necâşî, Peygamberimizin risâletini tasdik eden sözlerinden sonra,
bundan böyle Müslümanlara karşı takınacağı tavrı da şu sözleriyle ifade etti:"
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
127. "" Hz. Ömer'in bu sözlerini işiten Kur'ân hocası Hz. Habbab,
gizlenmiş olduğu yerden ortaya çıkıverdi ve, "Müjde ey Ömer!.." dedi, "Dilerim
ki, Resûlullah'ın yaptığı dua, senin hakkında gerçekleşsin! Dün gece o,
'Allah'ım, İslâmiyeti ya Ebû'lHakem b. Hişam'la [Ebû Cehil] ya da Ömer b.
Hattab'la kuvvetlendir.' diyerek dua etmişti! ""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
128. ""Doğrusu, Kitabullah, kelâmların en güzeli ve en beliğidir.
Allah'ın sevdiğini seviniz.
Allah'ı can ve gönülden seviniz.
Allah'ın kelâmından ve zikrinden usanmayınız.
Ve Allah'ın kelâmından kalbinize kasavet gelmesin."
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
129. ""Olur ki bir şey hoşunuza gitmezken, sizin için o hayırlı olur ve bir şeyi istediğiniz hâlde, o hakkınızda şer olur. Allah bilir, siz bilemezsiniz!""
- Kainatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı - Medine Dönemi
130. "Ahde vefasızlık göstermeyiniz! Küçük çocukları öldürmeyiniz! Kadınları, yaşlanmış pîri fânileri katletmeyiniz! Ağaçları kesip yakmayınız! Evleri yıkmayınız! Orada, Nasranîlerin kiliselerinde, halktan uzaklaşmış, kendilerini tamamen ibâdete vermiş birtakım kimseler bulacaksınız. Sakın onlara dokunmayınız!"
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı - 2
131. "Kuba Mescidi, Resûl-i Kibriya'nın hicreti ve özellikle Kuba köyüne ulaşmasıyla başlayan nurani ve muazzam bir devrin mübarek bir abidesidir. Bu sebepledir ki Kur'an lisanıyla "Takva Mescidi" adı verilerek şerefli kılınmıştır. İlgili ayet-i kerimede meâlen şöyle buyrulur:
"Muhakkak bu bir mescittir ki onun temeli Medine'ye hicretin ilk gününde takva üzere atılmıştır. Aziz Peygamberim! Bu mescit senin, içinde namaz kıl- mana daha lâyıktır. Bu mescitte son derece temizliği ve nezaheti seven bir ce- maat vardır. Allah da, çok temiz ve faziletli olanları sever!(Tevbe,108)"
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
132. "" Bunun üzerine, Resûli Kibriya Efendimiz, "Zeyd'i çağırın!
Dilediğini yapmakta serbest bırakın! Eğer, sizi tercih ederse fıdyei necat
almaksızın, o sizindir, alın götürün; yok, eğer beni tercih ederse, vallahi,
ben, beni tercih edene, kimseyi tercih etmem! ""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
133. "" Yine, kurulan bu kardeşlik sayesinde büyük bir içtimaî
yardımlaşma da temin edilmiş oldu. Muhacir Müslümanlar, sıkıntıdan
kurtuldular. Medineli her bir Müslüman, kardeş olduğu Mekkeli Müslümana
malının yarısını veriyordu. Muhacir kardeşlerine karşı misafirperverliğin,
cömertliğin, kadirşinaslığın, insanlığın en yüce derecesini göstermekten zevk
alıyorlardı. ""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
134. "" Sefere çıkmak için yalnız erkeklerde değil, kadınlarda da
büyük bir istek ve arzu vardı. Sefer hazırlıkları yapılırken Ümmü Varaka binti
Abdullah, Resûlullah'ın huzuruna vararak, "Yâ Resûlallah!.. Bana müsaade et de
sizinle birlikte ben de çıkayım. Yaralarınızı tedavi eder, hastalananlarınıza
bakarım. Olur ki Allah, bana şehidlik nasîb eder." dedi. Resûli Ekrem
Efendimiz, bu fedakâr kadınr, "Sen evinde otur, Kur'ân oku! Muhakkak ki Allah,
sana şehidlik nasîb eder." diye cevap verdi.
Bu hâdiseden sonra Resûli Kibriya Efendimiz, onu hep
"şehide" diye anardı.
Nitekim, hafız olan Ümmü Varaka, Hz. Ömer devrinde biri
erkek diğeri kadın iki uşağı tarafından geceleyin üzerine kadife örtü
basılarak şehid edildi. Katiller, yakalanarak, asılmak suretiyle
cezalandırıldılar. Medine'de, asılmak suretiyle cezalandırmanın ilkini bu
hâdise teşkil eder. ""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
135. "" Artık Hz. Ömer, Müslümandı; kırkıncı Müslüman... Bundan
böyle, cesaret, kuvvet ve kahramanlığını şirk için değil, İslâm dini uğrunda
kullanacaktı. Kureyşlilerin verdiği karar üzerine Serveri Kâinat'ın vücudunu
ortadan kaldırmaya koşan Ömer, şimdi onun etrafında pervane olmuştu.
Yiğitliğine îmanın hadsiz kuvvetini de ekleyen Hz. Ömer, bundan böyle Allah
için, Resûlullah için müşriklere gözdağı vermeye koşacaktı. Birdenbire
parlayan bu ateşin fıtrat, Hz. Muhammed güneşinden feyz ve ışık alarak dünya
tarihine adalet timsâli "Âdil Ömer" unvanıyla geçecektir. ""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
136. "" Şüphesiz ki, güneş ve ay, hiçbir kimsenin ölümü veya
doğumu sebebiyle tutulmazlar. Onlar, Allah'ın kudret ve azametini gösteren
alâmetlerden iki alâmettir! Siz onların tutulduğunu gördüğünüz zaman, namaza
durunuz! ""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
137. "" Hz. Resûlullah'ın cevabı şu oldu:"Bir peygambere, zırhını
giydikten sonra, düşmanla çarpışmadan ve Allah, onunla düşmanları arasında
hükmünü vermeden zırhını sırtından çıkarmak yakışmaz."
Arkasından da şöyle buyurdu:
"Sür'atle, size emrettiğim şeyleri yapmaya bakınız.
Allah'ın ismini anarak gidiniz. Sabır ve sebat gösterdiğiniz müddetçe, Allah
size yardım edecektir. ""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
138. "" Hz. Ebû Bekir, Hz. Resûlullah'a sadâkatini bir kere daha
belgeledi. "Benim himayemde bulunanlar," dedi, "Resûlullah'ın himayesinde
bulunanlardır! ""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
139. ""Yâ Resûlallah!.. Sen, şu halka bu gece Beytû'l-Makdis'e gittiğini söyledin mi?" diye sordu.
Peygamberimiz, "Evet..." deyince, Hz. Ebû Bekir, "Doğru söylüyorsun! Senin, Allah'ın peygamberi olduğuna şehâdet ederim!" dedi.
Peygamber Efendimiz de, bunun üzerine, "Yâ Ebû Bekir!.. Sen zâten sıddıksın!" buyurdu.361"
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı - 1
140. "Şu gördüğün büyük âleme büyük bir kitap nazarıyla bakılırsa, nur-û Muhammedi, o kitabın katibinin kaleminin mürekkebidir."
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
141. "İnsanlar sınıflara ayrılmışlardı, ilahi ölçüden mahrum insanlık, zengin-fakir, kuvvetli-zayıf, avam-havas, efendi-köle diye birçok sınıfa ayrılmış durumda bulunuyordu. Sınıflar arası hava çok"
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
142. "Resûlullah Efendimiz, Hira'ya devam ettiği sıralarda Hz. Hatice validemiz de ona yiyecek taşırdı. Bu sırada bir gün Cebrail (a.s.) gelerek, "Yâ Resûlallah! İşte, şu uzaktan sana doğru gelen, Hatice'dir. Yanında, içinde yemek bulunan bir kab var. Yanına geldiği zaman, ona Rabbinden ve benden selam söyle! Cennette inciden yapılmış bir sarayın kendisine verileceğini müjdele ki onun içinde ne gürültü patırtı vardır, ne de çalışmak çabalamak!" dedi.*"
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
143. "" Bu hâdisenin ifade ettiği mânâ büyüktü: Dünyaya teşrif
eden bu zât, kendisine verilecek vazife gereği, kapkaranlık şirk inancını
ortadan kaldıracak, gönüllerde pâk, nezih ve saadet dolu tevhid inancını
bayraklaştıracaktır. ""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
144. "" Ey insanlar!.. Her şey Cenâb-ı Hakk'ın ezelî iradesi
dairesinde cereyan eder. Allah Teâlâ'nın kaza ve kaderine galebe etmek
sevdasına kapılmayınız; çünkü mağlûb olursunuz. Cenâb-ı Hakk'a hile yapmaya kalkışmayınız; zîra zarar ve ziyana siz uğrarsınız. Ben size, şefkatli ve merhametliyim. Sizler yine bana kavuşacaksınız. Buluşacağımız yer, Kevser Havuzu kenarıdır. Her kim Kevser Havuzu kenarında benimle buluşmak isterse, elini ve dilini lüzumsuz şeylerden sakınsın. ""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
145. "Halbuki, her aklı başında insan bilir ve kabul eder ki cansız, ruhsuz cisimlerden ne zarar gelir, ne de fayda..."
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
146. ""Allah'ım, Sen razı oluncaya kadar affını dilerim!""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı 1 - Mekke Dönemi
147. "" Hz. Ömer, o günkü halet-i ruhiyesini ve sonradan duyduğu
nedameti şöyle anlatır:
"Ben, hiçbir zaman o günkü gibi bir musibete uğramadım.
Peygamber'e (a.s.m.), hiçbir zaman başvurmadığım bir biçimde başvurmuştum.
Eğer o gün, kendi görüşümde bir topluluk bulsaydım, bu musalaha ve muahede
yüzünden hemen bunların içinden ayrılır, onların yanına varırdım! Nihayet,
Allah Teâla, işin sonunu hayır ve rahmet kıldı. Resûlullah (a.s.m.) ise, işin
böyle olacağını çok iyi biliyormuş. O gün, Resûlullah'a (a.s.m.) karşı
sarfetmiş olduğum sözlerimden duyduğum korkudan dolayı neticenin hayır
olmasını ümit ederek oruçlar tutmaktan, sadakalar vermekten, namazlar
kılmaktan ve köleler âzad etmekten geri durmadım! ""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
148. ""Eğer nefsim, Abdûlmuttâlib'in dinini bırakmak hususunda bana itaat etmiş olsaydı, ben de Muhammed'e tâbi olurdum. Çünkü, O halimdir, emindir, tâhirdir.""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı - 1
149. ""îman hem nurdur, hem kuvvettir. Hakikî îmanı
elde eden adam, kâinata meydan okuyabilir.""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı - 1
150. "Bir gün; “Ey Allah’ın Resûlü! Dillerimizin söylediklerinden sorumlu olur muyuz?” diye sorulunca; “İnsanları, cehenneme yüzüstü düşürecek olan şey dillerinden başkası değildir. Kim Allah’a ve ahirete inanıyorsa ya hayır söylesin, ya da sussun..” buyurmuştu."
- Allah'ın Elçisi Hz. Muhammed'in Hayatı
151. "" Bunun üzerine hep birden Resûlullah'ın üzerine
atıldılar. Biri onun yakasına yapıştı. Bu sırada biri koşarak Hz. Ebû Bekir'e
durumu haber verdi. Hz. Ebû Bekir, hemen Mescidi Haram'a girdi. Gözyaşları
arasında müşriklere, 'Allah belânızı versin! 'Rabbim Allah'tır.' diyen bir
zâtı öldürmek mi istiyorsunuz?' diye seslendi. ""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
152. "" İşte, o sahrayı kebir, bu dünya yüzüdür. O kum denizi, bu
hâdisat içinde harekâtı zerrat ve seyli zaman tahrikiyle çalkalanan mevcudat
ve bîçâre insandır. Her insan, endişesiyle kalbi dağdar olan istikbâli, müthiş
zulümat içinde, nazarı dalâletle görüyor. Feryadını işittirecek kimseyi
bilmiyor. Nihayetsiz aç, nihayetsiz susuzdur. İşte, semerei Mîrac olan
marziyyatı İlâhîyye ile şu dünya, gayet kerîm bir zâtın misafirhanesi,
insanlar dahi onun misafirleri, memurları, istikbâl dahi Cennet gibi güzel,
rahmet gibi şirin ve saadeti ebedîye gibi parlak göründüğü vakit ne kadar hoş,
güzel, şirin bir meyve olduğunu anlarsın. ""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
153. "" Az sonra, Ebû Mâbed geldi. Kab içindeki sütü görünce, "Bu
ne?" diye sordu.
Ümmü Mâbed, "Buraya mübarek bir zât geldi. Şöyle şöyle
söyledi, keçiyi böyle sağdı." diyerek olup bitenleri tafsilatıyla anlattı.
Ebû Mâbed, "Bunda bir hikmet var! O zâtın şekli ve sîması
nasıldı?" diye sordu. Ümmü Mâbed, "Orta boylu, kara kaşlı, kara gözlü ve gayet
nurânî yüzlü, lâtif bir adamdı." diyerek Peygamber Efendimizin şekil ve
şemailini birer birer beyan etti. ""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
154. "" Ne var ki, kader şimdi karşısına bambaşka bir şahsiyet
çıkarmıştı: Ruhundaki güzellikler yüzüne aksetmiş, gönlündeki sevgi simasında
tebessüme kalbolmuş, zihnindeki derin düşünce dışarıya ciddiyet ve samimiyet
şeklinde tezahür etmiş müstesna bir insan... ""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
155. "" Bunun üzerine Resûli Ekrem Efendimiz, "Allah sana rahmet
etsin! Kadınların hayırlısı, küçük çocuklarından dolayı zorluklarla
karşılaşandır." buyurarak, bu endişe ve tereddüdünemahâl olmadığını belirtti;
sonra da, "Seni nikahlamak için, kavminden birini vazifelendir." dedi. ""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
156. "Allah’ın kararı her şeyden önce gelir."
- Hz. Hasan - Hz. Hüseyin
157. "Hz. Zeyneb bint-i Cahş, Resûl-i Ekrem Efendimizin halası Ümeyme bint-i Abdülmuttalib’in kızı idi. Daha önce Peygamber Efendimizin ‘ evlatlık edindiği Hz. Zeyd b. Harise’yle ‘ evlenmişti. Bu evliliğin"
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
158. "Ne şöhreti seviyordu ne de bir göreve talip olmayı."
- Sadakatte Zirve Hz. Ebubekir
159. "Evlatlarım!
Allah'tan korkun.
Dünyanın cazibesine kendinizi kaptırmayın.
Dünyaya ait kayıplara üzülmeyin. Kazandiklariniza da çok sevinmeyin.
Her zaman ve her yerde hakkı söyleyin.."
- İnci Mercan
160. "Siyer kitapları, bir bakıma başucu kitaplarıdır."
- Allah'ın Elçisi Hz. Muhammed'in Hayatı
161. "" Meselâ: Seninle biz beraber bir memlekette bulunuyoruz.
Görüyoruz ki, her şey bize ve birbirine düşman ve bize yabancı. Her taraf
müthiş cenazelerle dolu. işitilen sesler yetimlerin ağlayışı, mazlumların
vaveylâsıdır. ""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
162. "" Bunun içindir ki, Hz. Resûli Ekrem, insanlığın en asil
hissiyatına ve ahlâk duygusuna hitab ederek, bu kâinatın yegâne Hâlık ve
Mâlikinin Allah olduğunu telkinle işe başladı. O'nun iradesinden başka itaat
edilecek, önünde baş eğilecek hiçbir kuvvet ve kudret bulunmadığını ortaya
koydu. Bunu tebliğ ederken de dâvasından tâviz vererek hemen bir muhit
hazırlamak veyahut hâkim bir kuvvete dayanmak gibi bir şeye lüzum hissetmedi.
Doğudan doğruya insanlığa "tevhid" inancını sundu. '"Lâ ilahe illallah.'
deyiniz, kurtulunuz." diye insanlığa hitab etti. ""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
163. "" Ey insanlar!.. Sağlığınızda âhiretiniz için tedarik
görünüz. Muhakkak bilirsiniz ki, Kıyamet Gününde birinin başına vurulacak ve
çobansız bıraktığı koyunundan sorulacak. Sonra Cenâb-ı Hakk, ona diyecek. Amma
nasıl diyecek? Tercümanı yok, perdedarı yok. Bizzat diyecek ki: 'Sana benim
Resulüm gelip de tebliğ etmedi mi? Ben sana mal verdim, sana lütuf ve ihsan
ettim. Sen kendin için ne tedarik ettin?' O kimse dahi sağına soluna bakacak,
bir şey görmeyecek. Önüne bakacak, Cehennem'den başka bir şey görmeyecek! Öyle
ise, her kim ki, kendisin velev ki bir yarım hurmayla olsun ateşten
kurtarabile-cekse, hemen o hayrı işlesin. Onu da bulamazsa, bari Kelime-i
Tayyibe ile [güzel sözle] kendisini kurtarsın. Zîra, onunla bir hayra 10
mislinden 700 misline kadar sevab verilir. Allah'ın selâm, rahmet ve bereketi
üzerinize olsun! ""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
164. "Allah size kolaylık diler, güçlük dilemez.
Bakara"
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı - 2
165. "" Bir müddet birbirlerine bakıştıktan sonra, Resûli Ekrem
Efendimiz, sessizliği, heyecan ve telâş havasını, "Neye geldin ey Hattab'ın
oğlu Ömer?.." sorusuyla dağıttı; sonra da elini uzatıp, kılıcının bağından
tuttu ve, "Allah'ım, bu, Hattab Oğlu Ömer'dir. Allah'ım, İslâm dinini Hattab
Oğlu Ömer'le kuvvetlendir!" diye dua etti. ""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
166. "•••
Hiçbir peygamber yoktur ki koyun gütmemiş olsun!
•••"
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
167. ""Rabbin, seni yetim bulup barındırmadı mı?""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
168. ""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı 1 - Mekke Dönemi
169. ""Ey Kureyş topluluğu! Size, 'Bu dağın ardında veya şu vadide düşman atlıları var; sabaha veya akşama üzerinize hücum edecekler!' desem, bana inanır mısınız?"
O âna kadar "Muhammedû'l-Emin" dedikleri, kendisinden yalan nâmına bir tek şey işitmedikleri, hakikatin dışında hiçbir şey duymadıkları Resûl-i Ekrem'e hep bir ağızdan, "Evet," dediler, "biz senin doğruluğunu tasdik ederiz. Çünkü, şimdiye kadar sende doğruluktan başka bir şey görmedik. Sen yanımızda yalanla itham edilmiş bir insan değilsin."
Bu umumî hitabından sonra Resûl-i Ekrem, Kureyş kabilelerinin her birini kendi adlarıyla çağırdı ve konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Öyle ise, ben size, önünüzde gelecek büyük bir azabın bildiricisiyim! Yüce Allah, bana, 'En yakın akrabalarını âhiret azabıyla korkut.' emrini verdi. Sizi 'Allah bir, O'ndan başka İlâh yok.' demeye davet ediyorum. Ben de O'nun kulu ve resûlüyüm. Eğer dediklerimi kabul ederseniz, Cennet'e gideceğinizi taahhüd ve tekeffül edebilirim. Şunu da bilin ki, siz, 'Allah bir, O'ndan başka ilâh yok.' demedikçe, size ben ne dünyada, ne de âhirette bir faide temin edemem."245"
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı - 1
170. "“Yeryüzündekilere rahmet edin (acıyın) ki, gök ehli de size rahmet etsin (acısın)”"
- Allah'ın Elçisi Hz. Muhammed'in Hayatı
171. "Beni Rabbim terbîye etti ;ne güzel terbiye etti!.
107"
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
172. "Ey örtüye bürünen Peygamber! (O kadar tatlı bir hitap ki )"
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
173. "Cenab-ı Hak, insanlığın babası Hz. Adem’i yaratmıştı.
Başını kaldırıp bakan Adem (a.s), Arş-ı Ala’da muazzam bir nurla bir isim yazılı gördü: “Ahmed”
Merak edip sordu: “ Ya Rabbi! Bu nur nedir?”
Allah Teala buyurdu: “ Bu, senin zürriyetinden bir Peygamberin nurudur ki onun ismi göklerde Ahmed ve yerlerde Muhammed’dir. Eğer o olmasaydı, seni yaratmazdım!”"
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
174. ""Ölüm hak, dünya boş ve geçicidir.
"Takdir edilen elbette başa gelecektir!
"İnsanlar er geç Allah'a dönecektir!"
- Kainatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı - Medine Dönemi
175. "'Toprağı eken çiftçiler, saray halkını doyuran ve giydiren birer âletten başka bir şey değildi.'"
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı - 1
176. "Şu insanoğluna şaşıp duruyorum. Neyin hakiki sahibidir ki övünüp durur? Evveli bir damla su, sonu bi ceset. Rızkını temin etmekten, hayatını sürdürmek için lazım olan ihtiyaçlarından aciz. Minik bir sivrisinekle baş edemez, verdiği acıya mani olamaz. Boğazına takılan bir şey onu ölüme götürebilir. Sana soruyorum dostum, önünde bekleyen kabir kapısını kapatabilir mi bir insan? Ölümü başından def edebilir mi? Peki neden bu gurur, neden bu övünüp durma, anlamış değilim."
- Hz. Hasan - Hz. Hüseyin
177. "Tam manasıyla Allah yoluna kendilerini vakfetmiş bulunan bu güzide sahabeler, Resül-i Kibriya Efendimizin hiçbir nasihatini, hiçbir hitabesini kaçırmazlardı. Daima orada hazır bulunur, irad edilen hitabeleri ve mev'ızaları hıfzedip diğer sahabelere de naklederlerdi. Bu bakımdan, İslamî hükümlerin muhafaza ve naklinde Ehl-i Suffa'nın pek müstesna hizmet ve gayretleri vardır! Kur'an nurunun kısa zamanda âlemin her tarafına süratle yayılmasında bu ilim heyetinin büyük payı vardır. Bu bakımdan, İslam tarihinde, Ehl-i Suffa müstesna bir yer işgal eder."
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
178. "" Abdûlmuttâlib, Ebrehe'nin alaylı tavrına aldırmadan,
"Ben, develerimin sahibiyim. Kabe'nin de bir sahibi ve koruyucusu vardır;
elbette onu koruyacaktır!" diye karşılık verdi. ""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
179. "" (Peygamber) Hoşlanmadı ve yüzünü çevirdi, kendisine o
âmâ geldi diye... Ne bilirsin, belki o (cehalet kirinden) temizlenecek yahut
öğüt alacaktı da öğüt kendisine fayda verecekti? Amma (malıyla Allah'a)
ihtiyaç göstermeyene gelince... Sen, ona dönüp, sesine kulak veriyorsun! Onun
İslâmiyeti kabul etmeyip temizlenmemesinden sana ne? Ama sana can atarak gelen
Allah'tan korkmuş iken, sen ondan yüz çeviriyorsun! Hayır, sakın bir daha
böyle bir harekette bulunma! Çünkü, o Kur'ân bir öğüttür. Artık, dileyen ondan
öğüt alır. ""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
180. "" Bu sırada yine mevzuyla ilgili şu âyeti kerîme nazil oldu
ve mü'minlere değişmez bir ölçü verdi: Ne Peygamber'e, ne de îman edenlere, akraba bile
olsalar, Cehennemlik oldukları onlara açıktan açığa göründükten sonra,
müşrikler için istiğfar doğru değildir! ""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
181. "" Ey kavmim!.." dedi, "Ben birçok hükümdarın huzuruna elçi
olarak çıkmış bir kimseyim. Vallahi, ben bunlardan hiçbir hükümdarın
adamlarının onları, ashabının Muhammed'e hürmet ettikleri, sayıp sevdikleri
gibi görmedim! Ashabından herhangi biri, ondan izin almadan konuşmuyordu.
Muhammed, onlara bir şey emrettiği zaman yerine getirmek için âdeta
birbirleriyle yarışıyorlardı! Sahabîleri onun yanında konuşurlarken seslerini
alçaltıyorlardı, kendisine olan hürmetlerinden dolayı yüzüne bile dikkatle
bakamıyorlar, gözlerini yere indiriyorlardı. Ben öyle anladım ki, bu kavim
hiçbir zaman onu yalnız bırakmayacak, onun bir tek kılını bile kimseye teslim
etmeyecek, hiçbir kimseyi onun tenine dokundurmayacaktır! Gerisini siz
düşünün! ""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
182. "Resul-i Ekrem Efendimiz, Hz. Hatice'nin keremkârlığını, hayırseverliğini ve kendisine yaptığı büyük yardımı her zaman yâdederdi. Bu yâdediş, Hz. Âişe Vâlidemize, "Hatice-i Kübra'dan başka, Nebîyy-i Ekrem'in zevcelerinden hiçbirini kıskanmadım!" dedirtecek ve onun kıskançlık damarını tahrik edecek kadar fazla idi."
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı - 1
183. ""Şu âlem sarayını öyle bir tarzda yapmıştır ki her bir mevcut, pek çok dillerle O'nun kemâlâtını zikreder, pek çok işaretlerle cemâlini gösterir.
Esma-i Hüsnâsının her bir isminde ne kadar gizli mânevî defineler ve her bir unvan-ı mukaddesesinde ne kadar mahfi letaif bulunduğunu, şu kâinat bütün mevcudatıyla gösterir."
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
184. "Ey insanlar!
Geliniz, dinleyiniz, belleyiniz!
Yaşayan ölür, ölen fenâ bulur, olacak olur."
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı 1 - Mekke Dönemi
185. "Dilediğini yapmakta serbest bırakın! Eğer, sizi tercih ederse fidye-i necat almaksızın, o sizindir, alın götürün; yok, eğer beni tercih ederse, vallahi, ben, beni tercih edene, kimseyi tercih etmem!"diye konuştu."
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı - 1
186. "Mesele sâdece "îman ettim." demekle bitmiyordu; îmandaki sadâkat, samimîyet ve sabırlarının da ölçülmesi gerekiyordu!"
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı - 1
187. ""Yoksa siz, sizden önce gelip geçenlerin hali başınıza gelmeden Cennet’e gireceğinizi mi sandınız? Onlara öyle yoksulluklar ve sıkıntılar gelip çattı ve öyle sarsıldılar ki, peygamberleri ve beraberindeki mü’minler, ‘Allah’ın yardımı ne zaman?’ dediler. Dikkat edin! Şüphesiz Allah’ın yardımı yakındır."
(Bakara Suresi, 214. Ayet)"
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı - 1
188. "" Kimseden ses çıkmadı'. Bütün başlar öne eğildi. Gözler.
Peygamberimize bakacak takati kendilerinde bulamıyorlardı. Sâdece biri vardı,
Resûlullah'ın mübarek gözlerine dikkatle bakan... Bu, henüz 12 - 13 yaşlarında
bulunan Hz. Ali idi. Ayağa kalktı. Fakat, Peygamberimiz ona, "Sen otur." dedi.
Resûli Ekrem Efendimiz, sualini üç sefer tekrarladı. Üç
seferinde de cevap sâdece Hz. Ali'den geldi: "Yâ Resûlallah!.. Sana, ben
yardımcı olurum! Her ne kadar bunların yaşça en küçüğü isem de!.." ""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
189. "Cenab-ı Hak, insanlığın babası Hz. Âdem'i yaratmıştı. Başını kaldırıp bakan Âdem (a.s.), Arş-ı Âlâ'da muazzam bir nurla bir isim yazılı gördü: "Ahmed"
Merak edip sordu: "Yâ Rabbi! Bu nur nedir?"
Allah Teâlâ buyurdu: "Bu, senin zürriyetinden bir peygamberin nurudur ki onun ismi göklerde Ahmed ve yerlerde Muhammed'dir. Eğer o olmasaydı, seni yaratmazdım!""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı - 1
190. ""Yüce Allah'ımız! Sevdiğine inandığımız bu güzel Çocuk için bize yağmur yağdır!""
- Allah'ın Elçisi Hz. Muhammed'in Hayatı
191. "Suretseverlik hayvanî bir duygudur. Sun’idir. Et ve kemiktir suret. Öz değil, kabuktur. Surete sevgi, su içindeki şekere benzer. Tez erir. Çabuk geçer tadı.
Sîretseverlik ise insanî bir duygudur. Fıtrîdir. Yücedir, imanîdir, İslâmîdir ve daimîdir."
- Hz. Hasan - Hz. Hüseyin
192. ""Göz yaş döker, kalp teessür duyar.""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı 1 - Mekke Dönemi
193. "Kabrin arkası için çalışınız, hakiki saadet ve lezzet ondadır."
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
194. "Can nedir ki eyleyeyim dâim fedâ-yı Ehl-i Beyt."
- Müminlerin Annesi Hz. Fatıma
195. "Yüreği ezikti, mübarek yüzü hüzünlüydü; etrafındakilerin fark edeceği kadar.
Ama mütevekkildi, Allah’tan geleni kabullenmeyi herkese öğreten ve hayatında da yaşayandı."
- Allah'ın Elçisi Hz. Muhammed’in Hayatı
196. ""Olur ki bir şey hoşunuza gitmezken, sizin için o hayırlı olur ve bir şeyi istediğiniz halde, o hakkınızda şer olur. Allah bilir, siz bilmezsiniz."
Bakara sûresi:216. Ayet"
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı - 2
197. "Can nedir ki eyleyeyim dâim fedâ-yı Ehl-i Beyt."
- Müminlerin Annesi Hz. Fatıma
198. "" Hz. Sa'd, ilk Müslümanlardan birkaçıyla Mekke'nin Ebû
Dübb Vadisinde namaz kılmakta idiler. Müşriklerin ileri gelenlerinden Ebû
Süfyan, birkaç müşrikle yanlarına geldi. Yaptıkları ibâdetin asılsız bir şey
olduğunu iddiaya kalkışınca, yaka paça birbirlerine girdiler. Hz. Sa'd, eline
geçirdiği bir deve çenesi kemiğiyle müşriklerden birinin başını yardı. Bunu gören diğer müşrikler, cesaretlerini kaybettiler ve kaçmaya başladılar. Müslümanlar da onları vadiden çıkıncaya kadar kovaladılar. Böylece, Hz. Sa'd, "Allah yolunda ilk kan döken sahabî"
unvanını almış oldu. İslâm tarihinde dökülen ilk kan budur! ""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
199. "" İnsan, mükerrem ve muhteremdir. Bunu takdir edebilmek ise,
ancak gerçek bir îman sayesinde mümkündür. ""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
200. "" Cebrail (a.s.), son derece sevinçlidir. Çünkü son
resulle, Peygamberler Peygamberiyle muhatab olacak, "Habibullah" unvanını
îmanı, ibâdeti, tefekkürü ve mücâdesi ile hakedecek olan Sultanı Levlak'la
konuşacak, onunla yüz yüze gelecekti. ""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
201. "" Ben, bu putun yanına yaklaştığım zaman, uzun boylu ve
beyazlar giyinmiş biri orada peyda oldu. bana 'Yâ Muhammed!.. Geri çekil,
sakın o puta el sürme!' diye haykırdı.""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
202. "" Dünyanın manevî şeklini beraberinde getirdiği nurla
değiştirecek eşsiz insan, Allah'ın Son Peygamberi geliyordu. ""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
203. ""لولاك لولاك لما خلقت الأفلاك"
"Sen olmasaydın ey Habibim, felekleri [kâinatı] yaratmazdım.""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
204. "" Bunun üzerine Resûli Kibriya Efendimiz, "Ey Amr!..
Zenginliğin faydalısı, insanların hayırlı ve faydalasına ne güzel yaraşır!"
diye buyurdu."
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
205. "İyilik etmekten daha güzel ne olabilir ki?"
- Kalbimin Efendisi - Peygamberimizin Çocukluğu ve Gençliği
206. "“ Hiçbir Peygamber yoktur ki koyun gütmemiş olsun”"
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
207. ""Bu âlemin hem çekirdeği, hem meyvesi odur.""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı - 1
208. ""Hiçbir peygamber yoktur ki koyun gütmemiş olsun!""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı 1 - Mekke Dönemi
209. ""Hasbünallahü ve ni'mel-Vekil [Allah bize yeter; O, ne güzel vekildir].""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı - 2
210. "" Evet, vefa, Fahri Âlem Efendimizin dünya yüzüne getirdiği
güzel ahlâkın temeli idi. Onun tertemiz, nezih hayatında vefasızlığı ihsas
eden en ufak bir davranışa rastlanamaz. ""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
211. "Tarih: Milâdi 571, Nisan ayının yirmisi.
Fil Vak'asından elli veya elli beş gece sonra.
Kamerî aylardan Rebiülevvel ayının on ikinci gecesi.
Mekke' de mütevazı bir ev.
Günlerden Pazartesi.
Vakit, vakitlerin sultanı seher vakti."
- Kainatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı - Medine Dönemi
212. "Resûl-i Ekrem, Mekkeli Müslümanları teker teker birbirlerine kardeş yapıyordu.
O sırada Hz. Ali çıkageldi. Gözyaşları arasında, "Yâ Resûlallah!" dedi. "Sen sahabeleri birbirine kardeş yaptın; benimle hiç kimse arasında kardeşlik kurmadım!"
Peygamber Efendimiz, "Yâ Ali! Sen dünyada ve ahirette benim kardeşimsin! buyurarak gözyaşlarını dindirdi."
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
213. ""Kulunu (Muhammed'i [a.s.m.]) bir gece Mescid-i Haram'dan (alıp) Mescid-i Aksa'ya kadar götüren (Allah Teâlâ her türlü noksanlıktan) münezzehtir. (O Mescid-i Akså ki) Biz onun etrafına (feyz) ve bereket verdik (ve bu gece yolculuğunu) ona
(o peygambere) ayetlerimizden
(kudretimize delalet eden harikalardan) bazılarını gösterelim diye (yaptırdık). Şüphesiz ki O, (her şeyi) hakkıyla işiten,
(her şeyi) kemâliyle görendir.""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
214. "Ölümden kim kurtulabilir ki? Kabir kapısını kim kapatabilir ki? Ölüm eninde sonunda herkesi kucaklar. Ama ölümü kimse öldüremez!..."
- Allah'ın Elçisi Hz. Muhammed'in Hayatı
215. "Her yaşayan ölür, her yeni eskir; yaşlanan herkes zeval bulur.Her şey fânidir, gider."
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı - 1
216. "Cennetin güzelliklerini görebilse bir mümin, ona kıyasla dünyanın onun için bir zindandan ibaret olduğunu anlardı."
- Sadakatte Zirve Hz. Ebubekir
217. "İnsanoğlunun mesut hayatı ne kadar uzun olursa olsun, mutlaka bir gün bir tabutta taşınacaktır."
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı - 2
218. ""Vallahi, ben, beni tercih edene, kimseyi tercih etmem!""
- Allah'ın Elçisi Hz. Muhammed'in Hayatı
219. "Resûl-i Kibriya Efendimiz, doğup büyüdüğü mübarek şehirden ayrılıyordu. Aşağısından geçerken Hezreve nâm mevkide devesini durdurdu. Kutsî beldeye mahzun mahzun baktı ve "Vallahi, sen Allah'ın yarattığı yerlerin en hayırlısı, Allah katında en sevgili olanısın! Bana senden daha sevgili, daha güzel yurt yoktur! Çıkarılmaya zorlanmamış olsaydım, senden asla ayrılmaz, senden başka yerde yurt yuva tutmazdım"* diyerek ona olan sevgisini dile getirdi.
Bunun üzerine, Cenab-ı Hak, Habib-i Edibini teselli eden şu ayeti inzal buyurdu:
"Elbette, o Kur'an'ın tebliğini üzerine farz kılan Allah, seni yine döneceğin yere (Mekke'ye) döndürecektir!"( Kasas,85)"
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
220. "Ebû Tâlib'in vefatından üç gün gibi kısa bir zaman sonra, Efendimizin pâk zevcesi Hz. Hatice de bi'setin onuncu yılı Ramazan ayında, 65 yaşında iken fani dünyadan ebedî âleme göç etti."
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
221. "Ölümden kim kurtulabilir ki? Kabir kapısını kim kapatabilir ki? Ölüm eninde sonunda herkesi kucaklar. Ama ölümü kimse öldüremez!..."
- Allah'ın Elçisi Hz. Muhammed'in Hayatı
222. "Her yaşayan ölür, her yeni eskir; yaşlanan herkes zeval bulur.Her şey fânidir, gider."
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı - 1
223. "" Bunun yanında, dünyada Kâinatın Efendisini kendilerine
her hususta mutlak imam ve rehber kabul edip, sünneti seniyyesine îttiba
etmekten şeref duyan gerçek mü'minlere, ebedî âlemde ne büyük ikram ve İlâhî
ihsanların hazırlanmış olduğu düşünülsün! ""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
224. "" Artık, hüzün ve ızdırap bulutu Halime'yi terketmişti.
Sevincinden uçacak gibiydi. Çocuk bulamamanın sıkıntısı içinde kıvranıp
dururken, birden böylesine güzel bir yavruyla karşı karşıya gelmek; ne büyük
bahtiyarlıktı! ""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
225. "' La ilahe illallah ' deyin, kendinizi kurtarın."
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
226. "Hakk’ın hatırı onun yanında her hatırdan yüceydi."
- Sadakatte Zirve Hz. Ebubekir
227. "Yüce Allah, Sevgili Peygamberine “Necm” suresini indirmişti. Sure, o ana kadar müşriklerin Peygamber Efendimizle ilgili söylediklerinin tamamının yalan, yanlış ve iftiradan ibaret olduğunu anlatıyordu. Müşriklerin yakıştırmalarına bir tür cevap niteliği taşıyordu suredeki hemen hemen tüm ayetler."
- Allah'ın Elçisi Hz. Muhammed'in Hayatı
228. "" Bunun üzerine melek, Allah'tan aldığı ve Resulüne teslim
etmeye geldiği Alak Sûresinin ilk âyetlerini başından sonuna kadar okudu:
"Oku! Seni yaratan Rabbinin adıyla oku! Ki
O, insanı, pıhtılaşmış bir kandan yarattı. Oku ki, senin
Rabbin, kalemle yazı yazmayı öğreten, insana bilmediğini tâlim eden, bol kerem
ve ihsan sahibidir. ""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
229. "" Sevgili Peygamberimiz, derin bir iç çektikten sonra, "Ben
de biliyorum. Onun hükmüne her zaman boyun eğerim. Fakat, anne yüzü,
unutulmayacak bir yüzdür. O yüzü tekrar göremem diye üzülüyorum." dedi; sonra
da derhâl kendini toparladı ve gözyaşlarını silerek Ümmü Eymen'e, "Haydi, o,
emaneti Sahibine teslim etti. Biz de onun na'şını toprağa teslim edelim, rahat
etsin." dedi. ""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
230. "" Çünkü, hilkat ağacının çekirdeği odur. Kadîri Zülcelâl,
onun gelişini takdir etmemiş olsaydı, kâinat da, insan da olmayacaktı;
dolayısıyla, imtihan dünyasının kapısı da açılmayacaktı. "Şu gördüğün büyük
âleme büyük bir kitap nazarıyla bakılırsa, Nuru Muhammedi, o kitabın kâtibinin
kaleminin mürekkebidir. Eğer o âlemi kebir, bir şecere tahayyül edilirse, Nuru
Muhammedi, hem çekirdeği, hem semeresi [meyvesi] olur. Eğer dünya, mücessem
bir zîhayat farzedilirse, o nur onun ruhu olur. Eğer büyük bir insan tasavvur
edilirse, o nur onun aklı olur. ""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
231. "Bu vahşet saçan manzaraya bir çare bulunması gerekiyordu. İnsanlık haysiyetine yakışmayan bu hareketlerin önüne geçilmeliydi. Fakat ne yapılmalıydı?
Ne yapılabilirdi?"
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
232. "Olur ki bir şey hoşunuza gitmezken, sizin için o hayırlı olur ve bir şeyi istediğiniz halde, o hakkınızda şer olur. Allah bilir, siz bilmezsiniz!"
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
233. "Cenab-ı Hak, insanlığın babası Hz. Âdem'i yaratmıştı.
Başını kaldırıp bakan Âdem (a.s.), Arş-ı Âlâ'da muazzam bir nurla bir isim yazılı gördü: "Ahmed"
Merak edip sordu: "Yâ Rabbi! Bu nur nedir?"
Allah Teâlâ buyurdu: "Bu, senin zürriyetinden bir peygamberin nurudur ki onun ismi göklerde Ahmed ve yerlerde Muhammed'dir. Eğer o olmasaydı, seni yaratmazdım!""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı 1 - Mekke Dönemi
234. "" İşte, Cenâbı Hakk, yapılan bu samimî duayı cevapsız
bırakmadı ve Hz. İsmail'in neslinden, Peygamberlerin Reisi Hz. Muhammed'i
(s.a.v.) göndererek kabul etti. Bu gerçeği bizzat Kâinatın Efendisi, "Ben,
babam İbrahim'in duasıyım." diyerek ifade buyurmuşlardır. ""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
235. "" Artık, Peygamberimiz de ruhu ve dış görünüşü ile eşsiz
bir genç olmuştu. Kalb ve ruhundaki eşsiz fazilet ve güzellikler, suretini de
fevkalâde güzel şekillendirmişti: Ortadan uzun boylu, siyah dalgalı saçlıydı.
Açık ve yüksek alınlı, kalın siyah kaşlıydı. Kaşları birbirine çok yakın,
fakat bitişik değildi. Göz bebekleri, çok tatlı bir siyahtı. Uzun ve siyah
kirpikleri, bakışlarına apayrı bir tatlılık verirdi. ""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
236. "" Hepiniz çobansınız. İdareniz altında bulunanlardan
mes'ûlsünüz. Devlet reisi, idaresi altındakilerden mes'ûldür. Kişi, ehil ve
iyâlini gözetip korumakla mükellef ve bundan mes'ûldür. Kadın, kocasının
evinden mes'ûldür. Hizmetçi, efendisinin malının muhafızıdır ve bundan
mes'ûldür. Kişi, babasının malinin muhafızıdır ve bundan mes'ûldür. Hepiniz,
idareniz altında olanlardan mes'ûlsünüz. ""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
237. "
."
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı 1 - Mekke Dönemi
238. ""Kolaylaştırınız, zorlaştırmayınız; müjdeleyiniz, nefret ettirmeyiniz.""
- Kainatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı - Medine Dönemi
239. "Mihmandar-ı Fahr-i Ålem Ebû Eyyüb el-Ensarî Hazretleri der ki:
"Resûlullah, evime şeref verdiği zaman, alt kata inmişti. Ben ve zevcem Ümmü Eyyüb ise, yukarı katta bulunuyorduk.
""Anam babam, sana feda olsun Yâ Resûlallah! Ben, benim yukarıda olmamı, senin ise altta bulunmanı hoş görmüyorum. Bu durum bana çok ağır geliyor. Sen yukarı çık, orada bulun! Biz de aşağı inelim, orada oturalım' dedim. "Resûlullah, 'Yâ Ebâ Eyyûb! Evin alt katında bulunmamız, bize daha uygun ve münasiptir' dedi ve alt katta oturdu."
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
240. "Allah’tan korkun.
Dünyanın cazibesine kendinizi kaptırmayın."
- Hz. Hasan - Hz. Hüseyin
241. "Ey Peygamber! Biz seni hakikaten bir şahit, bir müjdeleyici ve bir uyarıcı olarak gönderdik. (Ahzâb ,45)"
- Çocuklarımıza Peygamberimizi Nasıl Anlatalım?
242. "İnsana yakışan mütevazı olmaktır."
- Hz. Hasan - Hz. Hüseyin
243. "Ey Peygamber! Biz seni hakikaten bir şahit, bir müjdeleyici ve bir uyarıcı olarak gönderdik. (Ahzâb ,45)"
- Çocuklarımıza Peygamberimizi Nasıl Anlatalım?
244. "" İkinci Temsil: Seninle biz, sahrayı kebir gibi bir
mevkideyiz. Kum denizi fırtınasında, gece o kadar karanlık olduğundan, elimizi
bile göremiyoruz. Kimsesiz, hamisiz, aç ve susuz, me'yus ve ümitsiz bir
vaziyette olduğumuz dakikada, birden bir zât, o karanlık perdesinden geçip,
sonra gelip, bir otomobil hediye getirse ve bizi bindirse, birden Cennetmisâl
bir yerde istikbâlimiz temin edilmiş, gayet merhametkâr bir hamimiz bulunmuş,
yiyecek ve içecek ihzar edilmiş bir yerde bizi koysa; ne kadar memnun oluruz, bilirsin. ""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
245. "" Cennet,
kılıçların parıltısı altındadır! ""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
246. "Yazıklar olsun, ömürleri gafletle geçen ümmetlere."
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı - 1
247. "Bir dirhem ihlaslı amel, bin batman ihlassız amelden hayırlıdır."
- Allah'ın Elçisi Hz. Muhammed'in Hayatı
248. "Bil ki, her yeni eskir. Her yaşayan ölür. Her şey gelip geçer."
- Allah’ın Elçisi Hz. Muhammed’in Hayatı 1
249. ""Kelâmın en güzeli Kelâmullah'tır.
Kimin ki Allah, kalbini Kur'an'la süsler ve onu kâfir iken İslam'a dâhil eder, o da Kur'an'ı sâir sözlere tercih ederse, işte o kimse felâh bulur."
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)
250. ""Allahım! Yeter ki Senin gazabına uğramayayım. Ne çekersem ona katlanırım. Fakat Senin af ve mağfiretin, bunları bana yaptırmayacak kadar geniştir.
"Allahım! Senin gazabına uğramaktan, İlâhî rızandan uzak kalmaktan, Senin o zulmetleri aydınlatan ve ahiret işlerini yoluna koyan İlâhî nuruna sığınırım!
"Allahım! Sen râzı oluncaya kadar affını dilerim!
"Allahım! Her kuvvet, her kudret ancak Seninle kâimdir!""
- Kâinatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı (2 Cilt Bir Arada)