Sahaf Mendel Kitap Bilgileri
Yazar: Stefan Zweig
Tahmini Okuma Süresi: 1 sa. 40 dk.
Sayfa Sayısı: 59
Basım Tarihi: Mart 2024
İlk Yayın Tarihi: 1929
Yayınevi: Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
Orijinal Dil: Almanca
ISBN: 9786254053610
Ülke: Türkiye
Dil: Türkçe
Format: Karton kapak
Sahaf Mendel Kitap Tanıtımı
Zweig bu derlemede yer alan iki novellasında kitaplara, edebiyata ve sanata bağlılıklarını saplantı haline getirmiş insanların hikâyelerini anlatır. Her iki yapıtın da arka planında I. Dünya Savaşı, değişen kültürel hayat, yozlaşmış Avrupa, ekonomik bunalım ve yoksunluklar vardır. Ancak Zweig’ın karakterleri bütün dikkatlerini öyle mutlak bir coşkunlukla kendi ilgi alanlarına yöneltmişlerdir ki savaşın ve vahim sonuçlarının farkına bile varmazlar. Sahaf Mendel, eşsiz belleği ve bilgisiyle Viyanalı entelektüellerin gözbebeği sahaf Jakob Mendel’in trajik hikâyesidir. Sadece kitapların dünyasında var olabilen bu adamın başına savaş sırasında talihsiz bir olay gelir. Sonrasında ne Mendel eski Mendel’dir artık ne de Viyana eski Viyana. Görülmeyen Koleksiyon’da, Zweig bizi hiperenflasyonun hüküm sürdüğü 1920’lerin Almanya’sına götürür. Yeni zenginlerin sanat eserlerine gösterdiği yoğun ilgi yüzünden dükkânı tamtakır kalan saygın bir antikacı, sanat koleksiyonundan birkaç değerli parçayı ucuza kapatmak umuduyla eski bir müşterisini ziyaret eder. Ancak hiç beklemediği bir tabloyla karşılaşır. Unutulmayacak Bir İnsan ise yazarın mutlu yaşamın formülünün servet yerine dost biriktirmek olduğuna işaret ettiği, yüreklerimizi ısıtan bir öyküsüdür.
Sahaf Mendel Kitaptan Alıntılar
1. "Fakat günümüz insanı kalpsiz."
2. ""Günümüz insanları kalpsiz.""
3. "Günümüz insanı kalpsiz."
4. "“Son günlerde nelere katlanmak zorunda kaldığımı kimse bilemez.”
~"
5. "Çünkü anılar insanları birbirine bağlar ve sevgiyle anılanlar iki kat daha fazla."
6. "Fakat günümüz insanı kalpsiz."
7. "Günümüz insanı kalpsiz."
8. "fakat günümüz insanı kalpsiz."
9. "''Beynimin içini seyretmek üzere gözlerimi bir kere daha kapadım...''"
10. "“Fakat günümüz insanı kalpsiz.”"
11. "“Fakat paranın nasıl eridiğini siz de biliyorsunuz…”"
12. "Kitapların da kendilerine özgü kaderleri vardır."
13. "Günümüz insanı kalpsiz."
14. "Fakat günümüz insanları kalpsiz."
15. "Eğer rüzgâr, bastığımız yerlerde bizden kalan son izleri de yok edecekse, neye yarardı yaşamak?"
Sahaf Mendel Kitap İncelemeleri
Stefan Zweig’in kalemine bayıldım Sahaf Mendel beni çok etkiledi ve Kitabı çok beğendim çok güzeldi kitap aşırı akıcıydı okurken hiç sıkılmadım okumak isteyenlere tavsiye ederim.
Konusu:
Zweig bu derlemede yer alan iki novellasında kitaplara, edebiyata ve sanata bağlılıklarını saplantı haline getirmiş insanların hikâyelerini anlatır. Her iki yapıtın da arka planında I. Dünya Savaşı, değişen kültürel hayat, yozlaşmış Avrupa, ekonomik bunalım ve yoksunluklar vardır. Ancak Zweig’m karakterleri bütün dikkatlerini öyle mutlak bir coşkunlukla kendi ilgi alanlarına yöneltmişlerdir ki savaşın ve vahim sonuçlarının farkına bile varmazlar. Sahaf Mendel, eşsiz belleği ve bilgisiyle Viyanalı entelektüellerin gözbebeği sahaf Jakob Mendel’in trajik hikâyesidir. Sadece kitapların dünyasında var olabilen bu adamın başına savaş sırasında talihsiz bir olay gelir. Sonrasında
ne Mendel eski Mendel’dir artık ne de Viyana eski Viyana. Görülmeyen Koleksiyonda, Zweig bizi hiperenflasyonun hüküm sürdüğü 1920’lerin Almanya’sına götürür. Yeni zenginlerin sanat eserlerine gösterdiği yoğun ilgi yüzünden dükkânı tamtakır kalan saygın bir antikacı, sanat koleksiyonundan birkaç değerli parçayı ucuza kapatmak umuduyla eski bir müşterisini ziyaret eder. Ancak hiç beklemediği bir tabloyla karşılaşır. Unutulmayacak Bir İnsan ise yazarın mutlu yaşamın formülünün servet yerine dost biriktirmek olduğuna işaret ettiği, yüreklerimizi ısıtan bir öyküsüdür.
'ın bu eseri, içerisinde iki novella ve bir kısa öykünün bulunduğu bir kitap. Yayınevi, konular itibariyle birbirini andıran, benzer hikayeler birleştirmiş. İçerisindeki öyküler ise: Kitaba ismini veren Sahaf Mendel, Görülmeyen Koleksiyon ve Unutulmayacak Bir İnsan.
ve Görülmeyen Koleksiyon savaşın insanlar üzerinde bıraktığı etkileri, yanlışları ve bunların sonucunda meydana gelen sosyo-ekonomik düzene dair kısa ama etkili birer öykü. Sahaf Mendel öyküsünde; kitaplara ve sanata olan derin bağlılığı bulunan hatta sadece ama sadece kitapların sayfalarında kendini bulunan sahafın hayatını anlatırken, bir kitapsever olarak Mendel'de kendinizden de izler göreceksiniz. Görülmeyen Koleksiyon'da ise; hiperenflasyonun hüküm sürdüğü 1920'lerin Almanya'sında, bir sanat koleksiyoncusunun eski bir müşterisine ziyaret etmesini konu edinir. Her iki novellada da arka plan I.Dünya Savaşı'dır. Değişen ve çöküşe geçen ekonomiden bahsederken bir yandan da kültürel yozlaşma, yoksunluklar, sosyal hayatın giderek daha kötü bir hale gelmesinde de bahseder. Arka planıyla dolu dolu, kendisi kısa ama anlattıkları ve anlamlarıyla uzun novellalar. Unutulmayacak Bir İnsan yazarın kendi hayatından kısacık bir anektod.
Dil ve anlatım olarak akıcı, sade. Çok severek okudum, Zweig eserleri arasında favorilerim arasında yer aldı.Hatta ilk üçte kendisi. Yazarın kalemini ve bu konulara ilgi duyan herkese tavsiye ederim.
İkinci kitap incelemesiyle tekrar karşınızdayım. Zweig'in satranç kitabından sonra en beğendiğim kitap sırasını bileğinin hakkıyla kazanan ve incelemesini okumakta olduğunuz sıradaki kitabımızın adı "Sahaf Mendel".Kitabımız iki novella ve bir öykü içermekte.Sırasıyla isimleri : Sahaf Mendel (yürüyebilen kütüphane Mendel) , Görülmeyen Koleksiyon(hayattaki tek gayesini kaybeden ve farkında olmayan bir görme engelli koleksiyoner) , Unutulmayacak bir insan(hikayesi gerçek hayattan alınmış olan, para değil insan biriktiren Anton) . İlk novella, kitap konusunda oldukça derin bilgilere sahip bir sahafı anlatmakta. Bu platformda olan bizleri toplayıp üçle çarpacak kadar kitap sarrafı. Kitapların basım yılı, konusu, müzayede satıldığı zaman, aradığınız kitabı ne kadara alabilirsiniz ve alt başlıkları neler gibi tüm bu bilgileri ezberinden söyleyebilme yetisine sahip.Elbette onun da hayatı düz bir çizgide ilerlemiyor, satırlarda kayan gözlerimiz üzüntüyle izliyor Mendel'in yaşadıklarını ve Zweig her novella yahut hikayesinde olduğu gibi mahvolan hayatlarla biz okurları düşündürmeye devam ediyor. Kitap hakkında heyecanınızı kaçırmamak adına yalnız ilk novelladan bahsettim. Olur da listenizde gerilerde bir yerde unutulmuş bir şekilde bekliyorsa bu kitabı en kısa zamanda okumanızı tavsiye ediyor, pişmanlık duymayacağınızı açık yüreklilikle söyleyerek yazımı sonlandırıyorum.
Dipnot: parantez içleri kendimce ufak özetlerdir, hikayelerin isimleri değildir :)
Mendel, inanılmaz hafızasında, bildiği tüm kitapların envanterini tutan ve kitaplarda kurduğu dünyasında kendi halinde yaşayan, sahaftan çok bir antikacıdır. Birinci Dünya Savaşı'nın başladığını dahi fark edemeyecek kadar içine kapanık bir hayat sürerken diğer ülkelerdeki abonelikleri aksadığından dolayı oralara mektuplar göndermeye başlamasıyla ajan zannedilerek tutuklanır. Toplama kampında geçirdiği iki yılın ardından bir daha hiçbir şey eskisi gibi olmaz...
İkinci öykü Kızıl ise büyük şehrin gereklilikleri ruhunda derin yaralar açarken, ailesinin korumacılığından uzakta olmanın verdiği yalnızlıkla bunalıma giren bir genci anlatır. Eğitimine boş verdiği sırada, kızıl hastalığına tutulmuş küçük bir kızın yardım dileyen elleri, onu düştüğü kuyudan çıkaracak bir umut ışığı olur.
Zayıf ruhların yürek burkan hikâyelerinin Zweig'ın incelikli anlatımı ile daha da zenginleştiği, savaşın kültürlere olan etkisinin eşsiz bir kanıtı olan bu eseri, Ahmet Arpad'ın özenli çevirisi ile sunuluyor.
İlk öykü olan Mendel'de, kendimi buldum diyebilirim. Mendel'in hikayesi o kadar hoşuma gitti ki kendime kılavuz edindim. İkinci öykü olan Kızıl'da ise Berger'in kendini bulma, hayatını anlamlandırma çabasını okurken çok keyif aldım.
"Duyulan tek şey, pencereden içeri giren büyük ve yabancı kentin öfkeli gürültüsüydü. Ölümü veya yaşamı hiç umursamadan aralıksız homurdanıyordu."
Keyifli okumalar:))
Koridor Yayınları
#stefanzweig 'in iki novellasını bir kitapta yayımlamış. Kızıl'ı daha önce okuyup yorumladığım için bu paylaşımımda sadece
KİTAPÇI MENDEL'i anlatacağım.
Jacob Mendel, sıradan bir sahaf değildir. O bir kitap antikacısı ve üstelik yüzbinlerce kitabın secersini hafızasına kaydeden bir dahi. Ve fakat, içeriği üzerine pek bilgi sahibi değildir. Mendel'in bu özel durumunu, Napolyon'un fizyonomiye, Mezzofanti'nin dillere, Lasker'in satranca ve Busoni'nin müziğe olan olağanüstü ilgisiyle karşılaştırabiliriz.
Dünyadan kopuk sadece kitaplarla yaşayan Mendel'in 1. Dünya Savaşı'nın ortasında olduğundan bihaber, ödemesini peşin yaptığı obene dergilerinin neden hala kendine ulaşmadığını öğrenmek için yolladığı kartpostallar yüzünden casus zannedilir hapse atılır. Sonrada Komorn'daki Rus sivilleri toplama kampına yollarlar.
Kitaplarından uzak sefalet içinde kapmta iki yıl yaşar. İçlerinde çok önemli kişilerin de bulunduğu bir çok mektup alan Mendel'in bu durumu Kamp sorumlusu Binbaşının dikkatini çeker ve ona bu nüfuzlu insanlardan yardım istemesi için mektuplara cevap vermesini önerir.
En nihayetinde Mendel özgürlüğüne kavuşur.
Kavuşur Kavuşmasına ama artık eski Mendel yoktur ve dünya eski dünya değildir... Mende'lin hüzünlü yaşam öyküsünü, üniversite yıllarında düşünsel yaşamın insanı nasıl sarıp kucaklayabileceğini öğretmiş olduğu bi adam ve otuz küsur yıl zamanını geçirdiği Café Gluck'un tuvalet temizliğini yapan Bayan Sporschil'den dinliyoruz. Kesinlikle okuyun okutturun.