Sadık veya Kader Kitap Bilgileri
Yazar: Voltaire
Tahmini Okuma Süresi: 2 sa. 19 dk.
Sayfa Sayısı: 82
Basım Tarihi: Ağustos 2023
İlk Yayın Tarihi: 1747
Yayınevi: İş Bankası Kültür Yayınları
ISBN: 9786052958735
Ülke: Türkiye
Dil: Türkçe
Format: Karton kapak
Sadık veya Kader Kitap Tanıtımı
Voltaire (1694-1778): Fransız edebiyatının en önemli yazarlarından olan François-Marie Arouet eserlerinde kullandığı Voltaire mahlasıyla tanınmıştır. Eleştirel zekâsı ve hiciv ustalığıyla sivrilen yazar, neredeyse bütün edebi türlerde eserler vermiş olmasının yanı sıra döneminin siyasi kurumlarına ve popüler düşünce tarzlarına oklarını yönelttiği Felsefe Sözlüğü ile bu alanda da etkili olmuştur. Fransız İhtilali’nin arifesinde Avrupa medeniyetinin gelişim yönünü etkileyen eserleri çağımızda da baskı ve bağnazlık karşısında yurttaşlık hakları ve özgürlük düşüncesinin başyapıtları arasında yer alır. Voltaire felsefi bir roman olan Sadık veya Kader adlı eserinde erdemli ve bilge bir kişinin ilmi, ahlâkı ve cesaretine rağmen hayal kırıklıklarıyla karşılaştığı hayat yolculuğunu hikâye ederken, olayların görünen küçük bir kısmına bakarak gerçeğin tümü hakkında yargıya varmamak gerektiğini vurgular.
Sadık veya Kader Kitaptan Alıntılar
1. "Oysa yüreğim mutlu olmaktan çok uzak ."
2. "`
“
.”
`"
3. "İki insanın kavuştuğu anla ayrıldığı an insan hayatının en önemli iki anıdır."
4. "Ne dünya üzerinde birbirine benzer iki yaprak, ne de göklerdeki sınırsız mekanlarda birbirine benzer iki gezegen mevcuttur."
5. "Şayet diğer pek çok insan gibi kötü biri olmuş olsaydım, ben de onlar gibi mutlu olurdum."
6. "Doğaüstünden hoşlanmam, dedi Sadık. Büyücüleri de büyü kitaplarını da hiçbir zaman sevmemişimdir."
7. "...önemli olan mutlu olmak, eskilik çok da mühim bir şey değil.”"
8. "...aslında tesadüf diye bir şey yoktur.
Her şey ya sınav, ya ceza, ya ödül ya da önlemdir.."
9. "Adalet, hayatın anlamı,"
10. "İki mutsuz insan birbirine tutunan iki cılız ağaççık gibi fırtınaya karşı daha dirençli olurlar.."
11. "Periler gibi dans ediyor, sirenler gibi şarkı söylüyor, Tanrıçalar gibi konuşuyordu. Kadındaki yetenekler ve erdemler saymakla bitmiyordu."
12. "`
!"
13. "
."
14. "Biz birbirimize tapıyoruz, fakat birbirimizi sevmekten de korkuyoruz ve ikimiz de şiddetle kınadığımız bir ateşle yanıyoruz."
15. "İnsanın karşısına kötülük etme fırsatı günde yüz kez, iyilik etme fırsatı ise yılda bir kez çıkar."
Sadık veya Kader Kitap İncelemeleri
Herkese merhaba,Voltaire’in Sadık veya Kader isimli eserinden bahsetmek istiyorum. Voltaire (1694-1778): Fransız edebiyatının en önemli yazarlarından olan François-Marie Arouet eserlerinde kullandığı Voltaire mahlasıyla tanınmıştır. Eleştirel zekâsı ve hiciv ustalığıyla sivrilen yazar, neredeyse bütün edebi türlerde eserler vermiş olmasının yanı sıra döneminin siyasi kurumlarına ve popüler düşünce tarzlarına oklarını yönelttiği Felsefe Sözlüğü ile bu alanda da etkili olmuştur.Biraz kitaptan bahanedeyim.
İnsanlık âleminin tarih boyunca hiç değişmediğine bir şahit daha lazım ise eğer Sadık veya Kader tam biçilmiş kaftan. Normal bir okuyucu için iki saat yeterli kitabı bitirebilmek adına. Kitabın başlarında hikâyenin nereye evrileceği merak konusu olsa da sonu çok da sürprizli değil aslında. Doğu’ya ve Batı’ya ait kadim dinlere, kavimlere atıf yapılmakla birlikte Yunan mitolojisine dair atıflarla zenginleşen kitap sonu itibari ile bir Hızır/Musa buluşması/yolculuğu kıvamında. Dinlere, devletlere, toplumlara ve insanlara dair öyle genel geçer meseleler ki aslında anlatılanlar derinlerimize işleyen şeyler aslında ne kadar da basitler. Ve de yeryüzünün tüm mekânları, zamanları ve insanları için de geçerli.Bu eşsiz eseri mutlaka okuyun.Okutturun
Sadık veya Kader (Bir Doğulu Masalı) nı şimdi bitirdim ve sıcak sıcak servis edeyim dedim. :)
Dün Cahil Filozofu okumuş anlatmıştım.
Bu kitap Cahil Filozofun sanki hikayeleştirilmiş hali..
Felsefe ile romanın harika bir karışımı olmuş
Sadık, bilge ahlaklı ve cesaretli bir adamdır ancak bölüm bölüm karşımıza her defasında tüm dürüstlüğüne ve iyi oluşuna karşın başına kötülük ve kıskançlıktan gelen dertleri okuyor, Voltaire in usta zekası ile çıkarımlarını ve bu sonuçlar vesilesi ile kendisine yeniden yollar çizişini okuyoruz.
İki evliliğinde de aşkla ile bir yuva kurmuş olmasına rağmen sadakatsizlikle çarpışan Sadık,hayatın güzelliğini ve anlamını aşkta aramak yerine kendine başka yollar çiziyor.
Bu yollar ona bilim, kültür daha da çok akıl ihsan ediyor.
Hal böyle olunca eşsiz bir kalbe ve akla sahip olduğundan kader onu Babil'in Kralının en önemli adamı haline getiriyor. Ama heyhat!
Kralın güzeller güzeli kraliçesi günden güne Sadık'a aşık oluyor ve Kral karısının bu aşkını farkedince kıskançlıkla eşini ve Sadık ı öldürmek için planlar yapıp bunu uygulamaya kalkışıyor.
Bu müsibetten bir şekilde yakayı kurtaran Sadık ve Kraliçeyi kötü zamanlar kucağına alıyor.
Sadık aşkını kalbine gömüp Kraliçenin talimatıyla kaçıyor.
Ama aklı aşık olduğu güzeller güzeli kraliçesindedir.
Bakalım bu aşk mutlu sonla bitecek mi?
Sadık, hayatın anlamına bulup doğru yoldan şaşmadan bildiği gibi yaşamaya devam edecek mi?
Voltaire nin akıcı ve samimi dili altında sizleri harika bir yolculuk ve dersler bekliyor...
Okumadan ölmeyin.
Sevgilerimle..
Fransız edebiyatının en önemli yazarlarından birisi Voltaire.
hemen hemen her türde eserler vermiş değerli bir hiciv yazarı. hayatının büyük bir kısmı sürgünlerle geçmiş olmasına rağmen değerli yapıtlar vermeye devam etmiş.
sadık veya kader adlı eseri felsefe alanında yazmıştır. Bu eserde Sadık isimli bilge ve erdemli bir kişinin üzerinden ahlaki değerlerini koruyarak yaşadığı olayları görünen ve görünmeyen yönleri ile anlatmış. Sadık erdemli kişiliği yüzünden gittiği yerlerde önce fazlası ile değer görüyor ve gerçekten herkesin güvenini kazanıyor. dürüst ve bilge kişi olarak fikirlerine başvuruluyor. daha sonra ise bu kişiliği onu bir şekilde olayların tam odak noktasına çekiyor ve her şey Sadık üzerinde gelişiyor. Sonunda orayı terk etmek durumunda kalıyor. bu böyle devam ediyor fakat erdemli kişiliğinden ödün vermeyen Sadık, yani kahramanımız sonunda istemeden gönlünde beslediği hayallerine cesaret ve dürüstlüğü ile ulaşıyor. o halde bakalım Sadık bu yolculuğuna çıktığında başına neler geliyor ve bu olaylar sonucu Sadık ne gibi cevaplar vererek davranışlar sergiliyor. Keyifle okuyacağınız güzel bir masal sizleri bekliyor.
şunu da unutmamak gerekiyor ki her zaman bizim gördüğümüz şeyler gerçekten gözümüzle gördüğümüz kadar gerçekçi şeyler değildir.
Suizan etmeden evvel iyice düşünmek gerek, gerekiyorsa Hüsnizanda bulunmak en güzel yapılacak şey olur. her gördüğümüz bizim algıladığımız bir gerçeklik olmayabilir....
Baş karakterimiz Sadık, Sadık'ın imtihan olduğu insanlar, sevdiğini düşündüğü insanlar, gerçek dostu Kadir ve sevdiği kraliçe Astarte ve Sadık'ın başından geçen acı ve bir o kadarda tecrübe edindiği, bilgilendiği, yaşadıklarından ders çıkardığı yolculukları..
Hem masal, hem macare, hem bilgelik, hem tarihi, hem toplumsal bir felsefi roman tadında..
Kitabın sonlarına doğru yeter be Sadık sende o kadar mücadele verdin artık mutlu olmayı hakediyorsun dedikçe Sadık daha fazla imtihan verir olur. Sadık bütün mücadelesini verdiği halde bir haksızlık sonucu Babil'i tekrar terk eder, etmek zorunda kalır yine ve bir münzevi ile karşılaşır. Münzeviyle yaşadığı zaman dilimi daha önceki yolculuklarına benzemez. Artık isyan edeceği bir noktada münzevinin aslında Melek Jesrad olduğunu görür (Melek Jesrad Hz. Hızır'ı Sadık ise Hz. Musa'yı temsil etmektedir.).
Sadık en sonunda kral olur ve Astarte'ye kavuşur. Sadık kral olduktan sonra "İmparatorluk huzurun şanın, ve bereketin keyfini sürer. Bu dünyanın en güzel çağı oldu. O çağa adalet ve sevgi hükmetti. Herkes Sadık'a, Sadık ise Tanrıya şükretti." *
diye kitap biter.
*Sadık'ın öyküsüne dair bulunan el yazması burada sona eriyor. Sadık'ın aslına uygun bir şekilde kaleme alınmış daha pek çok macera yaşadığı biliniyor. Şayet onlara kadar ulaşmışsa Doğu dilleri tercümanı olan beyefendilerden bunları bizlere aktarmalarını rica ediyoruz (Voltaire'nin notu).
Baş karakterimiz Sadık, Sadık'ın imtihan olduğu insanlar, sevdiğini düşündüğü insanlar, gerçek dostu Kadir ve sevdiği kraliçe Astarte ve Sadık'ın başından geçen acı ve bir o kadarda tecrübe edindiği, bilgilendiği, yaşadıklarından ders çıkardığı yolculukları..
Hem masal, hem macare, hem bilgelik, hem tarihi, hem toplumsal bir felsefi roman tadında..
Kitabın sonlarına doğru yeter be Sadık sende o kadar mücadele verdin artık mutlu olmayı hakediyorsun dedikçe Sadık daha fazla imtihan verir olur. Sadık bütün mücadelesini verdiği halde bir haksızlık sonucu Babil'i tekrar terk eder, etmek zorunda kalır yine ve bir münzevi ile karşılaşır. Münzeviyle yaşadığı zaman dilimi daha önceki yolculuklarına benzemez. Artık isyan edeceği bir noktada münzevinin aslında Melek Jesrad olduğunu görür (Melek Jesrad Hz. Hızır'ı Sadık ise Hz. Musa'yı temsil etmektedir.).
Sadık en sonunda kral olur ve Astarte'ye kavuşur. Sadık kral olduktan sonra "İmparatorluk huzurun şanın, ve bereketin keyfini sürer. Bu dünyanın en güzel çağı oldu. O çağa adalet ve sevgi hükmetti. Herkes Sadık'a, Sadık ise Tanrıya şükretti." *
diye kitap biter.
*Sadık'ın öyküsüne dair bulunan el yazması burada sona eriyor. Sadık'ın aslına uygun bir şekilde kaleme alınmış daha pek çok macera yaşadığı biliniyor. Şayet onlara kadar ulaşmışsa Doğu dilleri tercümanı olan beyefendilerden bunları bizlere aktarmalarını rica ediyoruz (Voltaire'nin notu).