Tüm kitapları ücretsiz okuyabilir veya indirebilirsiniz! Ayrıca son kitabımız İlahi Rezonans artık raflarda! İncelemek için:

Pinokyo - Carlo Collodi | Detaylı Ücretsiz Kitap İncelemesi

Pinokyo Kitap Bilgileri


Yazar: Carlo Collodi
Tahmini Okuma Süresi: 5 sa. 26 dk.
Sayfa Sayısı: 192
Basım Tarihi: Ocak 2021
İlk Yayın Tarihi: 1883
Yayınevi: Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
Orijinal Dil: İtalyanca
ISBN: 9786052951040
Ülke: Türkiye
Dil: Türkçe
Format: Karton kapak


Pinokyo Kitap Tanıtımı


Dünya çocuk edebiyatının başyapıtlarından Pinokyo, haylaz bir tahta kuklanın, gerçek bir çocuk olma yolunda başından geçen serüvenleri anlatıyor. Her çocuk gibi Pinokyo da etrafından kolayca etkilenir, yaramazlık yapmaya bayılır, derslerden kaçmak için her yolu dener ama yaşadıklarından hep pişman olur. Aslında tek amacı iyi bir çocuk olmak ve babasını mutlu etmektir.




Pinokyo Kitaptan Alıntılar


1. "Şunu aklına koy: Okumak, öğrenmek için, hiçbir zaman geç kalınmış değildir."




2. "İnsanı efendi gibi gösteren, güzel elbise değil, temiz elbisedir."




3. "İnsanı efendi gibi gösteren, güzel elbise değil, temiz elbisedir."




4. "Dünyada açlık kadar iyi bir aşçı daha bulunmaz."




5. "Ne biçim bir dünyada yaşıyoruz!"




6. "Dünyada açlık kadar iyi bir aşçı daha bulunmaz."




7. "…çünkü insanın başına ne geleceği hiç belli olmaz. Dünyanın binbir türlü hali var!"




8. "Evine dönen Geppetto, hemen kuklasını yapmaya giri­şiyor."




9. "Okumak, öğrenmek için, hiçbir zaman geç kalınmış değildir."




10. "Tembellik çok kötü bir hastalıktır; hemen, daha çocukken iyileştirmek gerekir bu hastalığı; büyüdükten sonra iyileş­mez artık, yoksa…"




11. "Benim başkalarını saydığım gibi, başka­larının da beni saymasını isterim."




12. ""
Çünkü kuklalar büyümez..
Kukla doğar, kukla yaşar, kukla ölürler..

""




13. "Önceden düşün­meliydim böyle olacağını. Artık çok geç!"




14. "Çalınmış para yaramaz insana."




15. "Ölüleri suç­lamak neye yarar? Ölen ölmüş, yapılabilecek en iyi şey öleni rahat bırakmak!"





Pinokyo Kitap İncelemeleri


Carlo Collodi’nin Pinokyo’su, sadece bir çocuk kitabı gibi görünse de aslında derin ahlaki ve toplumsal mesajlar barındırıyor. Hikâyenin temelinde, hata yapan ama öğrenmeye açık bir çocuğun (veya tahta kuklanın) olgunlaşma süreci var. Pinokyo, başına buyruk hareket ettikçe türlü belalara bulaşıyor; ama zamanla doğruyu ve yanlışı ayırt etmeyi öğreniyor.

Kitabı kendi dilinle yorumlarsam şöyle diyebilirim:

Pinokyo, insanın nefsine yenik düştüğünde başına neler gelebileceğini gösteren bir karakter. Hep kolay yoldan kazanmak istiyor, çalışmak yerine eğlenceyi tercih ediyor ve sürekli kandırılıyor. Ama asıl mesele şu: İnsan, ancak acı çekerek ve hatalarından ders çıkararak olgunlaşır. Pinokyo, kandırıldıkça, yanlış yaptıkça, acı çektikçe bir şeyler öğreniyor. Başlangıçta sorumsuz, bencil ve yaramaz bir çocuk gibi hareket ediyor. Geppetto’nun sevgisini tam olarak anlamıyor, Mavi Peri’nin yardımını hafife alıyor ve dürüstlükten kaçındığı her an burnu uzuyor.

Ancak yolculuğun sonunda şunu görüyoruz: İnsan olmak, sadece et ve kemikten oluşmak değil, vicdan sahibi olmak, fedakârlık yapabilmek ve sorumluluk alabilmektir. Pinokyo’nun gerçek bir çocuk haline gelmesi, fiziksel bir dönüşümden çok, ruhsal bir olgunlaşmayı temsil ediyor.

Bunu günümüz insanı için düşündüğümüzde, ahlaki değerlerin ve dürüstlüğün önemini hatırlatan güçlü bir hikâye olarak görebiliriz. Kolay kazanç peşinde koşanlar, hazlara kapılanlar, yalan söyleyerek işini yürütenler aslında kendi burunlarını uzatıyorlar, ama farkında değiller. Pinokyo’nun başına gelenler, hepimiz için bir ibret hikâyesi aslında.




Carlo Collodi’nin Pinokyosu, çoğu zaman “yaramaz bir çocuğun uslanma hikâyesi” olarak okunur. Fakat eserin derinlerine inildiğinde, yüzeydeki ahlakçı tonun altında çok daha karmaşık, zaman zaman da karanlık bir anlatı yatar. Bu kitap, yalnızca yalan söylemenin kötülüğüne dair bir masal değil; aynı zamanda bir bireyin, toplum tarafından kabul görmek uğruna geçmesi gereken zorlu ve çoğu zaman adaletsiz bir uyum sınavını da anlatır. Pinokyo, özünde tahtadan bir kukladır, uyumsuzdur ama en başından itibaren öylece kabul edilmez. Kendisinden sorgusuzca kurallara uyması beklenir.
Yoldan her sapışında, her merak edişinde, her sorgulamasında cezalandırılır. Bir bardak süt içebilmek için yüz kova su çekmelidir. Karnının doymasını istiyorsa, meyvenin çekirdeklerini bile yemelidir. Okula gitmelidir, ama okulda ne öğretildiği önemli değildir; esas olan yalnızca derse “katılmış olmak”tır.
Mavi Peri, görünüşte sevgi dolu bir anne figürüdür ama sevgisi koşulludur. Pinokyo, onun tarafından sevilmek istiyorsa, her dediğini sorgulamadan yerine getirmelidir. Annelik, güvenli bir sığınak değil; sınavlarla dolu, kuralcı bir gözetim alanıdır. Gepetto ise baba figürüdür; zavallı ve güçsüzdür. Ceketini satacak kadar çaresiz bu adam, Pinokyo’dan daima minnet bekler. Pinokyo hayatı boyunca babasına borçludur. Borcunu ödemek için şikâyet etmeden çalışmalı, sadakatini hiç sorgulamamalıdır.
Toplumun Pinokyo’ya söyledikleri açıktır: Sus. Soru sorma. İtiraz etme. Neden yaptığını bilmesen bile kurallarımıza uy. Ancak o zaman seni aramıza alır ve insan sayarız.
Sanki insan olmak bir ödülmüş gibi...




ℙ𝕚𝕟𝕠𝕜𝕪𝕠 - ℂ𝕒𝕣𝕝𝕠 ℂ𝕠𝕝𝕝𝕠𝕕𝕚 𝟙𝟘/𝟙𝟘

Pinokyo'yu bilmeyenimiz yoktur. Var mı? K ı n a n d ı n ı z.
Pinokyo benim en sevdiğim masal kahramanıdır. Yalan söylemek konusunda ruh ikizi olabiliriz. Tabi Pinokyo yalanlarla bir şeyleri düzene sokmaya çalışırken düzene soktu.
Kitabın konusunu az çok biliyorsunuzdur. Gepetto Usta konuşan bir kütüğü yontarak tahta çocuğu, yani Pinokyo'yu, yapmıştır. Pinokyo'nun hem kendi hem babası Gepotto'nun başına açtığı işler anlatılır kitapta. Yalan söylediğinde burnu uzar, babasını bırakıp gittiğinde eşeğe dönüşür, yanlış kişilere güvendiğinde başı belaya girer ama en ufak bir iyilikte bulunduğunda misliyle iyilik bulur.
Peri, tilki, kedi, hırsızlar, haylaz çocuklar, okul... Fakat bir çocuk kitabından çok daha fazlasıdır kitap. Kitabı okuduğunuzda 'iflah olmaz' ya da 'tembel' olarak adlandırdığımız çocuklara karşı ola bakış açınız değişiyor.
Yazar, Collodi, ilk başlarda bölüm bölüm yazarak gazeteye göndermiş ve "Çocukça bir şey gönderiyorum, devam etmemi istiyorsan iyi para vermelisin." demiş. Daha sonra yazılar tutunca kitap olmuş.
SPOILER
Ve beklenen son. Mavi Peri, Pinokyo'yu şartlara uyup uslu bir çocuk olduğunda gerçek bir çocuğa çevirir. Fakat orijinal masalda Pinokyo'nun idam edildiği ve verilen mesajın "Eğer düzgün davranmazsan, yalan söylersen, aileni üzersen ölürsün." olduğu ama daha sonra "Eğer düzgün bir çocuk olursan, uslu durursan, ödüllendirilsin." olarak çocuklara uygun hala getirildiği söylenir. Bence bu hali çok daha iyi olmuş.




Bu, incelemeden ziyade bir anım olarak kalsın burada..
Okuduğum hemen her kitapta kendi yaşantımdan izler görür veya roman karakterlerinden birinde kendimi bulurum. Ama bunu Pinokyo'da da yaşayacağım aklıma gelmezdi. Sonuç olarak bir çocuk kitabı olmasıyla beraber tamamen fantastik bir kurgu ile yazılmış bir kitap. Bense çocukken binlerce kez okumama rağmen sırf kapağı dikkatimi çektiği için hevesle alıp okudum. Fakat bugün ders işlerken bir an kendimi kitaptaki Mavi Saçlı Peri gibi hissettim, öğrencilerimin her birini de Pinokya'ya benzettim. Bir öğretmen olarak çok yaramaz öğrencilere sahibim. Yaptıkları her yaramazlıktan sonra benden özür dileyip bir daha böyle şeyler yapmayacaklarına dair sözler vermelerine rağmen tıpkı Pinokyo'nun yaptığı gibi anında sözlerini unutup yaptıkları yaramazlıklara kaldıkları yerden devam etmeleri Pinokyo'yu, benimse her defasında onlara kızıp akıllansınlar diye cezalar verip hemen ardından kıyamayıp affedişim Mavi Saçlı Peri'nin Pinokyo'ya karşı olan sevgi ve vicdanını anımsattı bana.. İşte tüm bunlar bana bugün ders işlerken bir an kendimi Pinokyo romanındaymışım hissi uyandırdı. Aradaki fark var şunki benim saçlarım mavi değil, bendeki Pinokyoların da yalan söylediklerinde burnu uzamıyor.
Çocuk kitabı deyip geçmemek lazımmış..Hayatıma değdi bir yerden.
Ha aklıma gelmişken Şeker Portakalı'nın Zeze'si de sınıfıma kaçmış..




Carlo Collodi / Pinokyo

.
merhabaa! bugün bu sevimli kitap ile karşınızdayım. yıllar sonra tekrar okuma fırsatı bulduğum için çok mutluyum. kitabımız pinokyo’nun başından geçen maceraları anlatıyor. pinokyo çok saf ve başı beladan kurtulmayan ama bir o kadar da masum ve iyi niyetli bir kukladır. fakat çevresinin ve kurduğu arkadaşlıkların etkisiyle pek çok hatalar yapar. her ne kadar uslu bir çocuk olucağı konusunda söz verse de defalarca kötü yollara sapar, çok saf olmasından ötürü de kandırılır ve en sonunda da hep pişman olur. yani pinokyo olumlu şeyler yapmak isterken kendini sürekli bir çıkmazın içinde bulan bir kukladır. pinokyo’nun bu halleri bana bir alman atasözündeki “cehenneme giden yol iyi niyet taşlarıyla döşelidir” cümlesini anımsattı. kitabı okurken aşırı keyif aldım. bazı yerlerde güldüm bazı yerlerde de bu kadar saf olamazsın pinokyo dedim ve kızdım :)) biraz da yazarımızdan bahsetmek istiyorum. çevirmenin önsözünü okuduğum kadarıyla carlo callodi pinokyo’yu önce gazetede bölüm bölüm yayınlar, 15 bölüm yazdıktan sonra da kitabı bitirir. gelen pek çok istek üzerine de yazmaya devam eder ve işte şimdiki haliyle de pinokyo kitabı ortaya çıkar. çok güzeldin pinokyo; seni, temiz kalbini ve o saflığını ömrüm boyunca unutmıycam



Tüm kitapları ücretsiz okuyabilir veya indirebilirsiniz! Ayrıca son kitabımız İlahi Rezonans artık raflarda! İncelemek için: