Tüm kitapları ücretsiz okuyabilir veya indirebilirsiniz! Ayrıca son kitabımız İlahi Rezonans artık raflarda! İncelemek için:

Ölüm Korkusunu Yenmek - Irvin D. Yalom | Detaylı Ücretsiz Kitap İncelemesi

Ölüm Korkusunu Yenmek Kitap Bilgileri


Yazar: Irvin D. Yalom
Tahmini Okuma Süresi: 1 sa. 35 dk.
Sayfa Sayısı: 56
Basım Tarihi: Mayıs 2009
İlk Yayın Tarihi: Mayıs 2009
Yayınevi: Kabalcı Yayınevi
ISBN: 9789759971502
Ülke: Türkiye
Dil: Türkçe
Format: Karton kapak


Ölüm Korkusunu Yenmek Kitap Tanıtımı


Mahabharata'da sorulur: "Dünyadaki en mucizevi şey nedir?" Yanıt çevresindeki insanların birer birer öldüğünü görmesine rağmen hiç kimsenin kendisinin öleceğine inanmaması olur.

Yalom'a da çok ilham vermiş bir İtalyan atasözünde ise şöyle denir: "Oyun bittiğinde, oyun nasıl biterse bitsin bütün taşlar aynı kutuya konur."



İşte bu iki anlayış arasında yapacağımız tercih, o kısacık hayatlarımızı nasıl yaşayacağımızı belirliyor. Yalom son dönem eserlerinde yaptığı gibi kendisince bu iki anlayışı uzlaştırmaya çalışıyor. Yalom'a göre ölümü inkâr etmek bizim mutluluk arayışımızı baltalar. Hayatın gerçek anlamı en korktuğumuz şeyle, ölümle yüzleşmekte yatar. Böylece sınırlı olduğunu duyumsadığımız hayatımızın her anını çok daha bilinçli kullanabilir ve bizim için gerçekten önemli olan her neyse onunla ilgilenebiliriz. Ölüm anında "ah keşke"li bir cümle kurmamak için bizim için "asıl" önemli olanın ne olduğunu "şimdiden" görmeliyiz.




Ölüm Korkusunu Yenmek Kitaptan Alıntılar


1. "Oyun bittiğinde, oyun nasıl bitirse bitsin bütün taşlar aynı kutuya konur."




2. ""Hayatta kalmayla o kadar ilgiliydim ki ölümü düşünemiyordum bile.""




3. ""Kendimi yalnız, kayıp ve umutsuz hissediyorum.""




4. "Ölüm anında " ah keşke "li bir cümle kurmamak için bizim için asıl önemli olanın ne olduğunu şimdiden görmeliyiz."




5. "Kendimi yalnız, kayıp ve umutsuz hissediyorum."




6. "Yıllar geçtikçe de bana o korkunç geçmişinden bahsetmeyi neredeyse hevesle ister oldu."




7. ""Ölüm anında keşkeli bir cümle kurmamak için bizim için asıl önemli olanın ne olduğunu şimdiden görmeliyiz.""




8. "Yoğun bir şeyler oluyor... geçmişim durmadan aklıma geliyor... ikili hayatım, gece ve gündüz, hepsi birbirine giriyor."




9. ""Bir sürü soru soruyorsun, ama tek bir cevabı var: Kendi başıma yaptım.""




10. ""Bir şeyler oluyor... Geçmişim durmadan aklıma geliyor... İkili hayatım, gece ve gündüz, hepsi birbirine giriyor. Konuşmamız gerek.""




11. "Çocukluğunun yaraları ve çok sayıda kaybı onu zayıflığını veya duygularını açıkça gösteremez hale getirmişti."




12. "Kendimi yalnız, kayıp ve umutsuz hissediyorum."




13. "... kendini canlı hissetmek için hayatla ölüm arasındaki ince zara tutunman gerekiyor."




14. "..."1sürü soru soruyorsun, ama tek 1cevabı var:"
"""Kendi başıma yaptım.""""




15. "Yahudi Soykırımıyla ilgili filmlerden ve yazıya dökülmüş tasvirlerden uzak durmaya başlamıştım. Zaman zaman tarihle daha olgun bir şekilde yüzleşmeye çalışıyor, ama bunu asla başaramıyordum. Kendimi Schindler'in Listesi veya Sophie'nin Seçimi gibi filmleri izlemeye zorladım, ama otuz kırk dakikadan fazla dayanamadım ve her seferinde gelecekte böyle acılardan uzak durmaya daha da kararlı bir şekilde dışarı çıktım."





Ölüm Korkusunu Yenmek Kitap İncelemeleri


Nietzsche Ağladığında kitabında; Nietsche, Freud ve Lou Salome,
Spinoza Problemi kitabında: Baruch Spinoza
Her Gün Biraz Daha Yakın kitabında: Arthur Schopenhauer,
Ölüm Korkusunu Yenmek : Mahabharata-Hint Felsefesi, daha sonra okuyacak olduğum; Günübirlik Hayatlar : Marcus Aurelius

Okuduğum Yalom kitaplarından çoğu yukarıda. Galiba en büyük başarısı,  filozofları kendi romanlarına karakter olarak yerleştirip onların temel öğretilerini herkesin anlayabileceği şekilde indirgemesidir. Felsefecilerin hem yaşam öykülerini anlatıyor hem de felsefe ile psikolojiyi harmanlayor.

Irvin D. Yalom, Rus kökenli, Yahudi asıllı ABD’li psikiyatrist, psikoterapist, varoluşçu, yazar ve eğitimci olarak tanımlanıyor. Hem bize hem de hastalarına felsefe ile terapi yapıp bu akımın öncülüğünü üstleniyor bence.  Hayatı boyunca hasta görerek, klinik çalışmalara katılarak, konferans ve seminerlerde konuşmalar yaparak ve kitap yazarak çalışmalarını sürdürmüş.
Kendisi ile yapılan bir röportajda: "İçinde felsefî unsur olan kitapları bulmaya çalışıyorum. Trendeki hanımı kimin öldürdüğü üstüne yazılmış bir kitaptansa, daha derin soruları irdeleyen kitapları yeğliyorum." demekte...

Bütün kitaplarında kullandığı kurguları "Nietsche Ağladığında"'daki gibi etkili ve vurucu değil belki, bir kısmı ya aceleye getirilmiş ya da ticari amaçla yazılmış gibi gelse de bize okumanın ve düşünmenin hazzını yaşatıyor.




Çok nadirdir benim bir kitabın arka kapağını okuduğumda etkilenmem.Ölüm Korkusunu Yenmek arka kapak yazısındaki şu tek cümle kitabın içeriği hakkında fikir sahibi olmamı sağladı ve beni çok etkiledi.
Macaristan'da ki Yahudi Soykırımı'ndan sahte Hristiyan kimliğiyle sağ çıkan Berger yakınlarını kaybetmenin ve öldürülen insanlara yardım edememenin neden olduğu duyguları yaşamı boyunca tehlikeyle iç içe yaşayarak,onu kontrol altında tutmaya çalışarak ve kendini hayat kurtarmaya adayarak bastırmıştır.
Burdan yola çıkarak demeliyim ki Berger,İrvın Yalom'la uzun yıllardır arkadaştırlar.Arkadaşlıklarının ellinci yılında Berger son günlerde uğradığı bir tehlikeden etkilenerek geçmişte yaşadığı günleri anımsar,üstüne gördüğü rüyayı da bir iç dökme şeklinde arkadaşı Yalom la paylaşır.
Kitap 98 sayfadan oluşuyor.Bunun 70 sayfası Yalom ve Berger'e ait diyaloglar geri kalanı Yalom'un röportajından oluşmakta.Çok kısa bir sürede okuyacaksınız kitabı sayfaların yarısı boş zaten.Ama etkisi yüreğe dokunan cinsten.Vurulup Tuna Nehrine atılan Macar Yahudi kurbanların anısına nehir kıyısına yerleştirilmiş bronz ayakkabıların görselini daha önce internette görmüştüm bu kitapta da karşıma çıkınca hüzünlenmemek olanaksız oldu.Ve çok severek okudugum ve etkisinden kurtulamadı kitap Sophie'nin Seçimi adlı kitabın ismini görmek sevindirdi beni ilaveten Schindler'in Listesi adlı kitabı da listeme ekledim.Kitapla ve sevgiyle kalın.




Elinizde canlı bir kalp tutmak ister miydiniz?

Bu eser mezuniyetlerinin 50. Yıl dönümünde bir araya gelen iki dost arasında geçen konuşma  etrafında şekillenmiştir.Bob, iki hayata birden sahip olan ve ikisini de bir arada yaşamak  zorunda kalan gizli bir kutu, daha çok  sıradışı görünümüyle, içine kapanık kişiliğiyle ön plana çıkan  bir kalp cerrahıdır. Ölümden kurtulmayı düşünmek yerine hayatta kalma peşine düşen Bob yaşadığını hissetmek için avuçlarının arasına canlı bir kalp alır.Gündüzleri zamanının nerdeyse tamamını ameliyathanede ve yeni fikirler bulma peşinde geçirirken geceleri ise peşini bırakmayan anılarıyla yüzleşir.Yalom ise kalpleri onaran bir psikiyatristtir. Bu iki farklı kişilik Tıp fakültesinde bir şekilde arkadaşlık kurmuş ve bunu yıllarca devam ettirmişlerdir. Bob'un Yalom'a "konuşmamız gerek" demesiyle 70'li yaşlarına varan bu ikili artık geçmişlerindeki gerçeklerle yüzleşmeye hazırdır.Çocukluk ve gençlik dönemini Yahudi Soykırımında geçiren Bob ailesini, sevdiği insanları,etrafındakileri kaybetmenin verdiği acıyı ve o insanlar için hiç bir şey yapmadığının pişmanlığını çektiğini  anlatacaktır Yalom'a.Yalom ise bu  durum karşısında endişelenecektir.Zira bunları  duymak isteyeceğinden emin değildir. Bob'un Venezuela'da yaşadığı bir olayın ardından gördüğü rüyayı  dostu Yalom'a anlatmasıyla ikisi arasında yıllarca süren sessizlik sona ermiştir. İşte Yalom Bob'un kendisine anlattığı  bu hikayeyi dinlerken biz okuyucuların da kendisine eşlik etmesini istemiştir.




Kendi bireysel gelişimim içinde ölüm kavramı kuşatıcı bir yer kaplar ve kitabı adeta yaraya sürülecek melhem niyetiyle aldığımı hatırlıyorum. (Daha önce Yalom'un Güneşe Bakmak Ölümle Yüzleşmek adlı kitabını okumuş olsam da)Kitap arzuladığım gibi ne ölümün artık olmadığını ve buna karşın insanın yaşamdaki duygu ve edimlerinde köktenci ve kötücül değişiklikler olmayacağının haberini veriyordu ne de ölümün varlığına dair mutlak sarsılmaz bir setle beni-bizi ondan korumaya çalışacağına söz veriyordu. Hikaye Yalom'un üniversite yıllarından beri arkadaşı olan Prof. Bob Berger'in (kendisi Yahudidir) Nazi soykırımının çevresinde şekillenen akademik anlamda oldukça başarılı ve saygın ve ruhsal anlamda da en az onun kadar travmatik, çaresiz ve yaşamı(yaşamda olmayı, kalmayı) kontrol altında tutmayı amaçlayan ödünleyici güdüsü üzerinde döner. Berger'in soykırımdan hayata dönüşü şans faktörüne bağlanmış ve bu faktörler çarpıcı ve dingin bir dille aktarılmıştır. Çeviri Zeliha Babayiğit'e aittir. Ayrıca kitapta Yahudi soykırımını tema olarak işleyen iki filmden söz edilmiştir. Bunları tavsiye etmekle birlikte filmler şunlardır; Schindler' in Listesi ve Sofie'nin Seçimi. Arka Kapaktan; Yalom'a da çok ilham vermiş bir İtalyan atasözünde şöyle denir:"Oyun bittiğinde, oyun nasıl biterse bitsin büyün taşlar aynı kutuya konur. " Ölüm olgusu karşısında aldığımız varoluşsal pozisyonun ne olduğunu düşündürebilecek bir kitap olarak görüyorum.




Okuduğum bir Yalom kitabından pişman olduğum hiç olmadı. Psikoloji alanında çalışmayanlar için bile tüm kitaplarının akıp gideceğine -en azından okuduklarım arasından- teminat verebilirim. Sıkmadan, terapi öyküleriyle harmanlayarak vermek istediğini çok iyi verdiğini düşünürüm hep.

Ölüm Korkusunu Yenmek de benim için öyle oldu. Öncelikle şunu söylemeliyim ismi sizi yanıltmasın, ölüme duyduğunuz korkuyu nasıl giderebileceğinize yönelik bir içeriği yok. İlk kısım Yalom'un çok yakın arkadaşı Bob Berger ile aralarında geçen diyalogdan oluşuyor. Berger, Nazi zulmünden kendi çabasıyla sağ çıkmış ve yine tamamen kendi çabasıyla tıp okumuş çok başarılı bir cerrah. Onca yıllık dostluklarına rağmen ancak 50 sene sonra arkadaşına başına gelenleri anlatıyor ve siz de yer yer nefesiniz daralarak okuyorsunuz.

İkinci kısımda ise Yalom ile yapılan bir röportaja yer verilmiş. Kimisi için ilk kısım kadar ilgi çekici ve sürükleyici olmayabilir ama ben keyif alarak okudum. Yalom'un psikoterapiye ve kendi terapi anlayışına yönelik anlattıklarını okumak hoşuma gitti.

Kitabı okumak en fazla bir buçuk saatinizi alır. 97 sayfa ama her sayfanın yarısı kadar yazı var, kağıt israfı gibi görünse de sayfa düzeni hoşuma gitmedi değil. Çabucak okur okuduğunuza da pişman olmazsınız diye düşünüyorum.



Tüm kitapları ücretsiz okuyabilir veya indirebilirsiniz! Ayrıca son kitabımız İlahi Rezonans artık raflarda! İncelemek için: