Tüm kitapları ücretsiz okuyabilir veya indirebilirsiniz! Ayrıca son kitabımız İlahi Rezonans artık raflarda! İncelemek için:

Olay - Annie Ernaux | Detaylı Ücretsiz Kitap İncelemesi

Olay Kitap Bilgileri


Yazar: Annie Ernaux
Tahmini Okuma Süresi: 2 sa. 16 dk.
Sayfa Sayısı: 80
Basım Tarihi: 4 Nisan 2023
İlk Yayın Tarihi: Mart 2000
Yayınevi: Can Yayınları
Orijinal Dil: Fransızca
ISBN: 9789750760587
Ülke: Türkiye
Dil: Türkçe
Format: Karton kapak


Olay Kitap Tanıtımı


Üniversite yurdunun tuvaletinde, aynı anda hem bir hayat hem de bir ölüm doğurmuştum. İlk defa kendimi nesillerin içinden geçtiği bir kadınlar zincirinin parçası hissettim.

Sene 1963, Rouen. Fransa’da kürtaj hâlâ yasadışı, telaffuz bile edilemeyen bir kelimedir; dilde dahi yeri yoktur. Ernaux o sırada yirmi üç yaşında bir üniversite öğrencisidir, hamile olduğunu öğrenir ve dünyası başına yıkılır: Bu hamilelik, kendisinin ve ailesinin toplumsal başarısızlıklarının damgası olacaktır. Buna engel olmak isteyen genç kadın, hamileliğini yakınlarından gizleyerek çaresizce bir çözüm yolu aramaya girişir.

Daha önce Kürtaj adıyla yayımlanan bu kitapta Ernaux, bireysel ve politik açıdan dönüştürücü bir “olay”dan, tarihin dışlanmış kadınları için edebî bir tanıklık alanı açan son derece kesin, kısılması mümkün olmayan bir ses çıkarıyor.




Olay Kitaptan Alıntılar


1. "Kelimelerden yoksun bir zekayla sarhoş olmuştum."




2. "Hayatımda hiçbir şeyin değişmediği hissine kapılmıştım."




3. "tamamen amaçsız bir başıboşluk içindeydim."




4. "“Belki de hayatımın hakiki amacı şundan ibarettir: vücudum, duygularım ve düşüncelerim yazıya, yani kavranabilir ve genel bir şeye dönüşsün, varoluşum başkalarının kafasında ve yaşamlarında tamamen erisin.„"




5. "“Haykırmak, ağlamak istiyorum.”"




6. "İnsanlar yasalara göre yargılıyor, ama yasalar yargılanmıyordu."




7. "Onu içimde öldürmek için kendimi paralıyordum."




8. "tamamen amaçsız bir başıboşluk içindeydim…"




9. "hakkında düşünmekten kendimi alamasam da karşı koymaya çabalıyordum"




10. "•••

...kelimelerle anlatılamaz ve belli güzelliği olan şey...

•••"




11. "“En güzel çocuklar hep aşk çocuklarıdır.”
Berbat bir cümleydi."




12. "kürtajın yanlış olduğu için mi yasak, yoksa yasak olduğu için mi yanlış olduğunu belirlemek imkansızdı"




13. "...kelimelerle anlatılamaz ve belli güzelliği olan şey..."




14. "Terk edilmişlikle birbirimize bağlanmıştık, arada sadece zaman vardı."




15. "Benim odamda beşik yoktu, ama ben de doğurmuştum"





Olay Kitap İncelemeleri


“Yaşadıklarım, onlarla hesaplaşabilmem, onları açıklayıp anlatmam için başıma geldi. Ve belki de hayatımın gerçek amacı sadece şudur: Bedenimin, hislerimin ve düşüncelerimin yazıya dönüşmesi, yani kavranabilir ve genel bir şeye dönüşmesi, varlığımın başkalarının zihninde ve hayatlarında tamamen erimesi.”

Sene 1963, Annie Ernaux 23 yaşında, kürtajın yasal olmadığı bir Fransa’da yaşadığı kürtaj deneyimini anlatıyor. Konuya baktığımda bu kadar etkileneceğimi düşünmemiştim sanırım. Fakat kitabın her bir cümlesi sanki zihnimde yer etti, anlattığı duygular içime işledi. Böyle bir deneyimi bu kadar dürüst, böylesine yalın anlatabildiği için de yazara saygım bir kat daha arttı.

Metnin gücü yalınlığından, sadeliğinden ve dürüstlüğünden geliyor ama yer yer de inanılmaz derecede rahatsız ediyor sizi. Empati kurmaya mecbur bırakıyor. Toplumun sinmişliğini, korkmuşluğunu, kadın olmanın yalnızlığını ve kendi içindeki gücünü anlatıyor yazar. Fakat en önemlisi de yaşadığı bu “olay”ın hayatına nasıl yön verdiğini, neleri kazandığını ve kaybettiğini anlatıyor ve diyor ki “Bugün biliyorum ki, çocuk doğurmayı arzu etmem için o çileyi yaşamış, o kurbanı vermiş olmam gerekiyordu. Üremenin şiddetini bedenimde kabul etmek ve benim de nesillerin geçiş yeri haline gelebilmem için.”

İsterim ki tüm kadınlar bu metni okusun, gönülden tavsiyemdir efendim. Okuyacak olan herkese şimdiden keyifli okumalar diliyorum.




“Beden aracılığıyla bir uçtan diğer uca yaşanan bir hayat ve ölüm, zaman, ahlak, yasaklar ve hukuk deneyimi, total bir insanlık deneyimi olarak gördüğüm şeyi kelimelere dökmeyi bitirdim.” #olay

Annie Ernaux, üniversite yıllarında kürtaj yaptırmak zorunda kalıyor. Kürtajın yasak olduğu zamanlar, ‘Kürtaj’ ifadesi bile kullanılmıyor. Yasal olmayan bir yerde, ‘melek yapan’ diye bahsedilen bir kadının evinde yaşıyor bu deneyimi. Bedenin üzerinde söz sahibi olamamak, yargılanmak, maddi zorluklar ve hayati tehlike… Her açıdan yıpratıcı bir süreç. Ernaux her zamanki gibi kendi deneyimini toplumsal durumlarla ilişkilendiriyor.

Dilimize çevrilen her kitabında bu olaya değiniyor, otobiyografik ögeler taşıyan ilk kitabı #boşdolaplar da bu kürtaj sahnesiyle başlıyor. Sadece Boş Dolaplar kurmaca, diğer kitapları yaşantısı. (Çevrilmemiş kitaplarında kurmaca var.)
Ve #olay kitabında Ernaux tüm yaşananları, hislerini aktarıyor. Acısını, öfkesini sağaltıyor. Çok sevdim, diğer Ernaux kitapları gibi

“Ve eğer bu deneyimle kurduğum ilişkinin izini sonuna kadar sürmezsem, kadınların gerçekliğinin karartılmasana katkıda bulunmuş, yeryüzündeki erkek egemenliğinin safında yer almış olurum.”

#sirenidemen çevirisi
#şirinetik editi @sirinetik

Son bir şey, Olay daha önce Kürtaj diye başka bir yayınevinden yayımlanmıştı ama Ernaux’nun seçtiği ismi Olay karşılıyor. Kitabın filmi de var.

.
.
.
.






Daha önce Kürtaj adıyla yayımlanan bu eserde 2022 Nobel Edebiyat Ödülü'ne layık görülen Ernaux, bireysel ve politik açıdan dönüştürücü bir "olay"dan, tarihin dışlanmış kadınları için edebî bir tanıklık alanı açan son derece kesin, kısılması mümkün olmayan bir ses çıkarıyor.

1963 yılının Ekim ayında Fransa'da kürtaj hâlâ yasadışı telaffuz bile edilemeyen bir kelimedir;dilde dahi yeri yoktur İşçi ve küçük esnaf bir ailenin yüksek öğretim gören olan Ernaux yirmi üç yaşında bir üniversite öğrencisidirBu hamilelik kendisinin ailesinin toplumsal başarısızlıklarının damgası olacaktır. Buna engel gizleyerek çaresizce bir çözüm yolu aramaya girişir. Cinselliğin utanç verici ve günah ortamda genç bir kadının verdiği amansız mücadele,onun gelecek ile ilgili düşüncelerinde inanılmaz bir hasara yol açacaktır.

Yazar sadece kendini anlatmakla kalmıyor kendi bedenleri üzerinde karar alması engellenen kadınların hepsini anlatıyor. Yaşadığı kürtaj deneyimini mutlaka anlatmak zorunda hissediyor. Bunu yazmadan öImek istemiyor. Kitap boyunca zaman zaman yalnızlığından dem vuran yazar okuyucuya içini dökerek yasaklara ve erkek egemenliğine baş kaldırıyor.

Diğer kitaplarında olduğu gibi kısa ama dolu dolu içinde çok büyük mesajlar veren bir kitaptı yine.

Kadim,evrensel ve yankı uyandırıcı bu otobiyogrqfi geçmişin bağnazlığını sorgularken geleceğe ışık tutmayı başarması ile de ön plana çıkıyor.

Yasakların Olmadığı, Daha Yaşanabilir Bir Dünya Umuduyla...




Bu kitabı okurken hissettiğim duyguları anlatmak zor, ama sanırım en doğru kelime “hayranlık” olurdu. Annie Ernaux’nun bu kadar cesurca, bu kadar yalın ve dürüst bir şekilde yaşadıklarını anlatabilmesi beni derinden etkiledi.

“Kürtaj” bir insanın en kişisel, en savunmasız anlarını gözler önüne seriyor. Ernaux, sadece kendi deneyimini anlatmakla kalmıyor; aynı zamanda bir kadının bedeni, seçimi ve toplumun baskıları arasında sıkışmışlığını da gözler önüne seriyor. Bu kadar ağır bir konuyu böylesine samimi bir dille anlatabilmek gerçekten büyük bir cesaret ister. Kitabı okurken, onun hissettiği korkuyu, çaresizliği ve aynı zamanda içindeki güçlü direnci adeta iliklerimde hissettim.

Bir yazarın, böylesine kişisel bir meseleyi anlatırken bunu bir vicdan muhasebesine ya da duygusal bir ağıta dönüştürmeden, bu kadar net ve gerçek bir şekilde yazabilmesi inanılmaz. Kitap bir yandan çok acı verici, bir yandan da insanı düşünmeye sevk ediyor. Kadın bedenine, kadın özgürlüğüne ve toplumsal baskılara dair birçok şeyi sorgulattı bana.

Uzun bir süre etkisinden çıkabileceğimi sanmıyorum. Annie Ernaux, bir kadının hikayesini anlatırken aslında bir dönemin, bir toplumun ve belki de hepimizin hikayesini anlatıyor. Kesinlikle okunması gereken bir kitap.




23 yaşındayım, bir üniversite yurdunda kalıyorum fakat yurdumun tuvaletinde kürtaj yapmadım. Bu olay benim başıma gelmedi. Fakat bir tanesi Annie Ernaux olmak üzere bazı kadınların başına geldi. Gerçek bir olayı ,özellikle bu kadar ağır bir olayı, yaşayan kişinin bakışından, böylesi cesur bir anlatımla okumak çok acı verebilirmiş. Ben yaşamadım ama o ben olabilirdim. Okumak bile bu kadar zorken (bazı yerlerde gözümün karardığını söylersem abarttığımı düşünebilirsiniz fakat bu oldu) böyle bir olay yaşadığımı tahayyül etmek bile istemiyorum.

Hayatı yaşayış biçimim düşünüldüğünde muhtemelen böyle bir şey yaşamayacağım ama bunu söylerken benim başıma gelmez kibrine düşmek istemiyorum. Çünkü olduğumuz kişiyi yüzde yüz biz seçtik diyemeyiz ve şuan bu tarz bir hataya düşmemiş olmam sadece doğduğum koşulların, ailemin getirdiği bir şans olabilir. Koşullar oluşmaz ve bu başıma gelmez. Fakat gelebilirdi. Her şey herkesin başına gelebilir ama biz daha kendi başımıza gelen olayları 'bu nasıl benim başıma gelir' diye düşünüp kabullenemezken bir başkasının dramının başka bir denk gelişler silsilesi sonucu bizim dramımız olabileceğini anlamak uçuk bir hayale benziyor. Bunu belki de ancak bir kitap yapabilirdi çünkü nedendir bilinmez hayatın doğal akışında önce yargıçlığa soyunma kibri gelir. Sonra belki karşı tarafın anlatmasına izin verirsek ona acır ve belki biraz kıyısından empati yapmaya çalışabiliriz.



Tüm kitapları ücretsiz okuyabilir veya indirebilirsiniz! Ayrıca son kitabımız İlahi Rezonans artık raflarda! İncelemek için: