Tüm kitapları ücretsiz okuyabilir veya indirebilirsiniz! Ayrıca son kitabımız İlahi Rezonans artık raflarda! İncelemek için:

Nihad Sâmi Banarlı Alıntıları & En Çok Okunan Sözleri

Nihad Sâmi Banarlı En Beğenilen Sözleri



1. "Hepimiz öyle değil miyiz? Ben, Türkçeyi, muhtelif devirlerinde, muhtelif elbiselerle, muhtelif şekillerde gördüm ve sevgilimi o libaslar altında, kendi cevherinde sevdim. ...
Ben onu perişan gönüllü şâirin:
'O gül-endâm bir al şâle bürünsün yürüsün
Ucu gönlüm gibi ardınca sürünsün yürüsün'
beyitinde olduğu gibi, bir al şala sarınıp yürüdüğünü görerek de sevdim."
Hâlit Ziyâ Uşaklıgil"


- Türkçenin Sırları



2. "“Şiir, kelimelerle yapılan musikidir.”"


- Türkçenin Sırları



3. "Bugün Türkçeyi yıkmak için çalışanlara, gelecekte neler denecek?
Cehâlet, geleceği düşünemez ki."


- Türkçenin Sırları



4. "Diplomatlar meclisinde koyu bir hristiyan diplomatı Keçecizade Fuad Paşa'ya sormuş:
- Sizin peygamberinizin Allah'a yükseldiği doğru mudur?
-Evet ekselans.
-Peki hangi merdivenle?
-Gayet basit, ekselans, sizin peygamberiniz Hz İsa'nın göğe çıkarken kullandığı merdivenle."


- Türkçenin Sırları



5. "Türk dilini seviniz! Çünkü Türklerin en az geçmişleri kadar büyük geleceği olacak ve bu gelecek, o geçmişe dayanacaktır."


- Türkçenin Sırları



6. "-Sizin oralarda gül bahçesi çok olmalı...
Adı Güldalı olan kadın cevap veriyor:
-Hayır beğ, bizim oralarda çicek bahçesi ne gezer?Biz toprağı tarla diye kullanırız.
-Peki, kızlarınıza bu kadar çok ve güzel gül adlarını ''gül''e hasretinizden mi koyuyorsunuz?
-Hayır beğ, bizim hasret duyduğumuz başkadır.Bizim oralarda inanılır ki gül, Hz.Muhammed'in remzidir."


- Türkçenin Sırları



7. "Gönül kimi sevse gözünün önünde hep onu görür; göz nereye baksa orada onun hayali uçar.Gönülde arzu, dilek ne ise insan ağız açınca hep ondan söz açar.(Yusuf Hashacib)"


- Türkçenin Sırları



8. "Bugün de düşmanlarımızın bizden çalıp koparmak istedikleri üç büyük tılsım vardır:
1.Tek ve güzel dil.
2.Türk Müslümanlığı.
3.Milli Tarih ve Ecdad Sevgisi.
Şimdi dikkat edersek elimizden gidenler hep bunlardır."


- Türkçenin Sırları



9. ""Mehtâb, iri güller ve senin en güzel aksin,
Velhâsıl o rü'yâ duruyor yerli yerinde."

(Yahya Kemal)"


- Türkçe'nin Sırları



10. "“Fark etmez anne toprak ölüm mâcerâmızı.”"


- Türkçenin Sırları



11. ""Türkün güzellik ve temizlik sembolü kadın, belki de sabun köpüğünden, gün ve ay ışığından ve yayla çiçeği kokusundan yaratılmıştır.""


- Türkçe'nin Sırları



12. "Hepimiz öyle değil miyiz?Ben,Türkçeyi muhtelif devirlerinde,muhtelif elbiselerle,muhtelif şekillerde gördüm ve sevgilimi o libaslar altında,kendi cevherinde sevdim.
Ben onu perişan gönüllü şairin:
“O gül-endam bir âl şâle bürünsün yürüsün.Ucu gönlüm gibi ardınca sürünsün yürüsün.” Beyitinde olduğu gibi,bir al şala sarınıp yürüdüğünü görerek de sevdim.
Halit Ziya Uşaklıgil"


- Türkçenin Sırları



13. "Şu fâni dünya saadetleri içinde hiçbir şey, aziz Türk çocuklarına Türk dilini öğretmek kadar güzel hizmet değildir."


- Türkçenin Sırları



14. ""Burada dikkat edilecek çok acı nokta, Türkiye' de dil hareketlerini soysuzlaştıranların, lîsanımıza, bugün, Avrupa dillerinden bir istila gibi dolan yabancı kelimelere karşı hiçbir ciddî hassasiyet göstermeyişleri ve yine tam bir ısrarla, Türkçe'deki Türkçeleşmiş kelimeleri baltalamaya devam edişleridir...

Onların bütün maksadı dilimizde, müşterek İslâm medeniyetinden Türkçeleşmiş kelimelerin imhasıdır.""


- Türkçe'nin Sırları



15. "Güzel dil Türkçe bize,
Başka dil gece bize."


- Türkçenin Sırları



16. "Âvazeyi bu âleme Dâvûd gibi sal
Bâkî kalan bu kubbede bir hoş sadâ imiş"


- Türkçe'nin Sırları



17. "Çünkü dil davası yürüyecektir; “Türkçe’nin ilim dili olarak sadeleşme, millileşme ve zenginleşme hareketi durduralamaz.”"


- Türkçenin Sırları



18. ""Böyle eser gibi yürüyüşünüz nasıl şeydir,
Acaba siz seher rüzgârında mı yaratıldınız?""


- Türkçenin Sırları



19. "Gönlümle oturdum da hüzünlendim o yerde,
Sen nerdesin, ey sevgili, yaz günleri nerde!"


- Türkçenin Sırları



20. "Ne yazıktır ki sır, söylenende değil, söyleyiştedir."


- Türkçenin Sırları



21. ""Bu kelimeler atalarımız tarafından fethedilmiş ve vatan yapılmış topraklar gibi, fethedilmiş ve Türk yapılmış kelimelerdir.""


- Türkçe'nin Sırları



22. "“Böyle eser gibi yürüyüşünüz nasıl şeydir,Acaba siz seher rüzgarında mı yaratıldınız.?”"


- Türkçenin Sırları



23. ""Kendi güzel dilini, özleştireceğiz diye yıkmaya çalışanların eline bırakarak her bakımdan ziyân eden tek ülke, Türkiye'dir.""


- Türkçe'nin Sırları



24. "Kitaplar

Niçin okudum sizi?
Siz ki göstermediniz
Bana saadetlerin
Çalkalandığı denizi...
Niçin kitaplar, niçin?

Hangi sahifenizi
Muskalaştırmalıydım
Murada ermek için?

Murada ermek için...
Ve bir gün görmek için?"


- Kitaplar ve Portreler



25. ""Türkiye'de bir türlü dikkat edilemeyen, büyük dil hakîkati budur. Hiçbir medeniyet dilinin bütün kelimeleri millî olamaz, fakat 'sesi' mutlaka millî olur.""


- Türkçe'nin Sırları



26. "Bugün, Türkiye'de Fuzûlî'yi, önce hiç tanımayanlar, sonra tanıyıp da okumayanlar, nihâyet okuyup da anlamayanlar yanında bir de Türk şâiri saymayanlar bulunduğunu bilir misiniz?"


- Türkçenin Sırları



27. "Kelimeler üzerinde hiç kimsenin oynamaya hakkı yoktur. Çünkü; kelimeler, milletindir."


- Türkçenin Sırları



28. ""Türkçe, târihin hiçbir devrinde, çağdaş medeniyet dilleriyle yarışacak bir kelime zenginliğine sahip olmamıştır. Fakat herhangi bir kelimeyi birden ziyâde mânâda kullanmak yoluyla bu sayı farkını ustalıkla telâfi etmiştir.""


- Türkçe'nin Sırları



29. "Şu fâni dünya saâdetleri içinde hiçbir şey, aziz Türk çocuklarına Türk dilini öğretmek kadar "güzel hizmet" değildir.

Vatan çocuklarına bir milletin yarattığı ve yaşattığı dili; bütün güzellikleri, incelikleri, yücelikleri ve güzel sesleriyle öğretmek..."


- Türkçenin Sırları



30. "Şu fânî dünya saâdetleri içinde hiçbir şey, aziz Türk çocuklarına Türk dilini öğretmek kadar "güzel hizmet" değildir."


- Türkçenin Sırları



31. "“Gül” kelimesinin aslı Farsçadır ve İranda “gul” telaffuz edilir. Ona “gül” inceliğini Türkler vermiştir."


- Türkçenin Sırları



32. "Türk Dili’ni seviniz! Çünkü Türklerin, en az geçmişleri kadar büyük geleceği olacaktır."


- Türkçenin Sırları



33. "Mübâlağa etmeyerek ve sırf millî gayret dolayısıyle söylemeyerek; yabancıların da tasdîkiyle diyebiliriz ki, millî lisânımız olan Türkçe, dünyânın en güzel lisânı değilse, en güzel lisanlarından biri olduğu şüphesizdir.""


- Türkçenin Sırları



34. "Dilleri yıkmak… Meselâ bizde yalnız Türkçeleşmiş sözleri değil, bizzat Türkçe sözleri de değiştirip, kelime diye, zevksiz âhenksiz ve mâzisiz birtakım sevilmez, anlaşılmaz “sözcükler” icat etmek…"


- Türkçenin Sırları



35. "“Bir kelime millet tarafından bir günde yapılmaz. Her kelimenin sesinde ve mânasında onu yaratan milletin, yontuluşu asırları kaplamış emeği vardır.”"


- Türkçenin Sırları



36. ""Parmağına yüzük takacağım bir kadın ona 'alyans' dediğin gün benden ayrı düşebilirdi. 'Nişan yüzüğü' hatta 'nikâh' yüzüğü kelimelerinin "şan"lı veya mukaddes güzelliğini bu kadar çiy bir firenkçe ile değiştiren kadına elbette bağlanamazdım.""


- Türkçenin Sırları



37. "Ataların bize miras bıraktığı en güzel iki şeyden biri bugünkü Türk vatanı ise, ikincisi Türkçe'dir."


- Türkçenin Sırları



38. "“Ben Türkçenin ezeli bir aşıkıyım. Hepimiz öyle değil miyiz? Ben, Türkçeyi, muhtelif devirlerinde, muhtelif elbiselerle, muhtelif şekillerde gördüm ve kendi cevherinde sevdim. Ben eski Bâbıâli sevdiğim gibi, Aksaray’da karpuz sergisinde müşteri ayartmak için çığırtkanlık eden Türk delikanlısının türlü zarafetlerle dolu Türkçesini de sevdim.”"


- Türkçenin Sırları



39. ""Bu sebeple, kelimeleri hor görmek, hakîr görmek, hele şu veya bu politik veya ideolojik sebeple dilden atılabilir görmek, onların oluş ve yontuluş târihini bilmemekten veya umursamamaktan doğan, büyük gaflettir.""


- Türkçe'nin Sırları



40. "Biz Türkçenin başına gelen felâketi, bu dilin dünya dilleri arasındaki yerini ve karakterini dikkate almamak gibi vahim bir hatâda buluyoruz. Çünkü Türkçe, herhangi küçük ve başkalarına mahkûm bir millet dili değil, bir "imparatorluk dili" dir."


- Türkçe'nin Sırları



41. "Bir dilin sesi ve mimarisi milli olmalıdır."


- Türkçenin Sırları



42. "Papatyalar, ne kibirsiz, ne hoş çiçeklerdir!"


- Kültür Köprüsü



43. ""...diken gibi sert sanılan Türkçe ile gül yaprağı gibi ince şiirler söyleyeceğim.""


- Türkçenin Sırları



44. "Halbuki biz, "güzellik" ten ve her türlü "güzel"den çok iyi anlayan bir millettik."


- Türkçenin Sırları



45. "Yahya Kemal’in şiirinde göze çarpan şey “Türkçe duyuş” ve “Türkçe duyuşu Türkçe deyiş haline kalbetmek” şeklinde büyük bir milli sanattır."


- Türkçenin Sırları



46. "insanlar vardır ki dünyaları, böyle, hep kelimeler’le örülmüştür. onlar, kelimelerle duyar, kelimelerle düşünür, kelimeleri birer mücevher dizisi gibi, her kıymetin üstünde hissederler."


- Türkçenin Sırları



47. "Bir milletin ataları, asırlarca o kelimeleri duymuş, onlarla düşünmüş; birbirlerini ve evlâtlarını o kelimelerle sevmiş; bu kelimeleri tamâmıyla milli bir sanatla işleyip güzelleştirmiş ve kendi milli musikisiyle seslendirmişse... evlâtlar, artık o kelimelere düşman kesilemezler!...
Buna "büyük milletler" değil, yaratılıştan küçük milletler bile cesâret etmemiştir."


- Türkçe'nin Sırları



48. "Elli bin atlı, kılıç koymamak azmiyle kına,
Dolu dizgin koşuyorlardı akından akına

Bin atlı, akınlarda çocuklar gibi şendik,
Bin atlı, o gün dev gibi bir orduyu yendik."


- Türkçenin Sırları



49. "Papatyalar, ne kibirsiz, ne hoş çiçeklerdir!"


- Kültür Köprüsü



50. "Halbuki biz, "güzellik" ten ve her türlü "güzel"den çok iyi anlayan bir millettik."


- Türkçenin Sırları



51. "Yahya Kemal’in şiirinde göze çarpan şey “Türkçe duyuş” ve “Türkçe duyuşu Türkçe deyiş haline kalbetmek” şeklinde büyük bir milli sanattır."


- Türkçenin Sırları



52. ""...diken gibi sert sanılan Türkçe ile gül yaprağı gibi ince şiirler söyleyeceğim.""


- Türkçenin Sırları



53. "insanlar vardır ki dünyaları, böyle, hep kelimeler’le örülmüştür. onlar, kelimelerle duyar, kelimelerle düşünür, kelimeleri birer mücevher dizisi gibi, her kıymetin üstünde hissederler."


- Türkçenin Sırları



54. "Bir milletin ataları, asırlarca o kelimeleri duymuş, onlarla düşünmüş; birbirlerini ve evlâtlarını o kelimelerle sevmiş; bu kelimeleri tamâmıyla milli bir sanatla işleyip güzelleştirmiş ve kendi milli musikisiyle seslendirmişse... evlâtlar, artık o kelimelere düşman kesilemezler!...
Buna "büyük milletler" değil, yaratılıştan küçük milletler bile cesâret etmemiştir."


- Türkçe'nin Sırları



55. "Elli bin atlı, kılıç koymamak azmiyle kına,
Dolu dizgin koşuyorlardı akından akına

Bin atlı, akınlarda çocuklar gibi şendik,
Bin atlı, o gün dev gibi bir orduyu yendik."


- Türkçenin Sırları



56. "Arkadaş, biz bu yolda türküler tuttururken,
Sana uğurlar olsun, ayrılıyor yolumuz."


- Kültür Köprüsü



57. "Öyledir: Seven insanlara bahar, sevgiliyi; güller, sevgiliyi; renkler, sesler, ışıklar ve bütün güzel şeyler, sevgiliyi hatırlatır, onu düşündürüp onu aratır."


- Türkçenin Sırları



58. "Gün geçtikçe pişmanlığı artan izdivaçlar, çevre için azaptır."


- Türkçenin Sırları



59. "... Ne yazık ki sır, söylenende değil, söyleyiştedir."


- Türkçenin Sırları



60. "Yahyâ Kemal'in:

Çok insan anlayamaz eski mûsikîmizden,
Ve ondan anlamayan, bir şey anlamaz bizden

söyleyişi, Türk mûsikîsi kadar "Türk dili" için de doğrudur."


- Türkçenin Sırları



61. "... Ne yazık ki sır, söylenende değil, söyleyiştedir."


- Türkçenin Sırları



62. "Çünkü târih ve kader, yalnız milletlere karakter vermekle kalmaz; millî dillere de karakter verir. Her milletin târihte ve coğrafyada görülen millî tekevvünü yanında, o milletin konuştuğu dilin de târih içinde kazanılmış bir şahsiyeti, bir dil mîmârîsi ve tamâmıyle millî bir tekevvünü vardır."


- Türkçenin Sırları



63. "dil’in fakirleşmesi ve bize şiddetle küsmesi yüzünden, daha büyük ve daha hayati kayıplarımız oluyor.
güzelliği ve güzel’den anlamayı kaybetmek gibi..."


- Türkçenin Sırları



64. "“Kelimeler, her zaman ve her vesileyle belirtildiği gibi, birer canlı varlıktır; doğarlar, yaşarlar, çok kere çok uzun ömürlü olurlar, vefalı milletlerin dilinde ölmez bir sevgiye, âdeta ölümsüz bir hayata kavuşurlar.”"


- Türkçenin Sırları



65. "Çünkü "gönül" güzeldir."


- Türkçenin Sırları



66. "dil’in fakirleşmesi ve bize şiddetle küsmesi yüzünden, daha büyük ve daha hayati kayıplarımız oluyor.
güzelliği ve güzel’den anlamayı kaybetmek gibi..."


- Türkçenin Sırları



67. ""Taşsın yine deli gönül
Sular gibi çağlar mısın ""


- Türkçenin Sırları



68. "âvâzeyi bu âleme Dâvud gibi sal
bâkî kalan bu kubbede hoş bir sadâ imiş"


- Türkçenin Sırları



69. "verilmeyecek şeyler vardır;
şeref gibi, şan gibi...
Kars gibi, Ardahan gibi..."


- Türkçenin Sırları



70. "“Türkçe, bir mecazlar ve cinaslar lisânıdır. Onda her kelimenin birçok mânâsı olmuş, her kelime birçok başka sözle birleşerek zengin bir mânâ âlemi, bir kelime âilesi kurmuştur.”"


- Türkçenin Sırları



71. "Hikâye meşhurdur:
"Bir nahivci, yâni gramerci, bir gün bir gemiye biner. Denizde yol alırken kaptana şunu sorar: "Kaptan, gramer bilir misin?" Kaptan: "Hayır", bilmem, der.
Gramerci, bütün hazmedilmemiş bilgilerin sâliklerinde görülen bir gururla kasılarak meş'um hükmü bastırır: "Öyleyse yarı ömrün ziyân oldu!..."
Derken, denizde fırtına kopar. Sular bir anda karışır, gemi, dalgalar üzerinde fındık kabuğu gibi sallanıp çatırdamaya başlar.
Bu sefer de gemici gramerciye sorar: "Efendi, yüzmek bilir misin?
Adam dehşet içinde "Hayır, bilmem!" deyince, gemici, mukadder hükmü söylemek zorunda kalır. "Öyle ise, bütün ömrün ziyân oldu!""


- Türkçenin Sırları



72. "Bugün Türkçeyi yıkmak için çalışanlara, gelecekte neler denecek?
Cehâlet, geleceği düşünemez ki."


- Türkçenin Sırları



73. "Çünkü diller, milletlerin en aziz, en tılsımlı, en kıymetli servetleridir."


- Türkçenin Sırları



74. "inkılâplar, onları yapan büyük insan’ların elinden çıkıp da küçük insan’ların ellerine düşünce bütün tılsımlarını kaybederler."


- Türkçenin Sırları



75. "Esâsen bir millet için büyük şâir demek, milletinin dilindeki güzel sesi duyan ve duyuran insan demektir."


- Türkçenin Sırları



76. "Şimdi sen, mademki bu tarihin çocuğusun; eski zafer ve şeref asırlarının bugünkü evladısın.. Atalarının sana miras bıraktığı her güzel şeyi seveceksin.
Bu dili seveceksin, her haliyle sevecek ve koruyacaksın."


- Türkçenin Sırları



77. "“Ataların bize bıraktığı en güzel iki şeyden biri bugünkü Türk vatanı ise, ikincisi Türkçedir.

Onu, olur olmadık kaprislerle yıkamazsın.

Seni yıkmak için önce onu yıkmanın lüzûmuna inanan düşmanlarının yardımcısı olamazsın.

Bu dili seveceksin. Hem de her hâliyle sevecek ve koruyacaksın.”"


- Türkçenin Sırları



78. "Türk Dili'ni seviniz! Çünkü Türklerin, en az geçmişleri kadar büyük geleceği olacaktır."


- Türkçenin Sırları



79. ""Mübalağa etmeyerek ve sırf milli gayret dolayısıyla söylemeyerek; yabancıların da tasdikiyle diyebiliriz ki, milli lisanımız olan Türkçe, dünyanın en güzel lisanı değilse, en güzel lisanlarından biri olduğu şüphesizdir.""


- Türkçenin Sırları



80. "kelimeler üzerinde oynamaya hiç kimsenin hakkı yoktur. çünkü:
kelimeler, milletindir."


- Türkçenin Sırları



81. "“İnkılâplar, onları yapan büyük insanların elinden çıkıp da küçük insanların ellerine düşünce bütün tılsımlarını kaybederler.”"


- Türkçenin Sırları



82. "' sen öldün, ölüm güzel demektir '"


- Edebiyat Sohbetleri



83. "' sen öldün, ölüm güzel demektir '"


- Edebiyat Sohbetleri



84. "Çok sürse ayrılık, aradan geçse çok sene,
Biz sende olmasak bile sen bizdesin yine."


- Türkçenin Sırları



85. "Elâ gözlüm ben bu elden gidersem
Zülfü perişanım kal melil melil
Kerem at hâtırdan çıkarma beni
Ağla, göz yaşını sil melil melil

Elvan çiçeklerden sokma başına
Kudret kalemini çekme kaşına
Beni unutursan doyma yaşına
Gez benim aşkımla yar melil melil


"


- Türkçenin Sırları



86. ""Geldi amma neyleyim sensiz baharın şevki yok"

Recaizade Ekrem Bey"


- Edebiyat Sohbetleri



87. "Söyleyişlerin en güzeli, susmaktır."


- Edebiyat Sohbetleri



88. "Türk milletinin bu derin dil zevkine; onun yarattığı ve yaşattığı lisanın sesine, mimarisine, her kelimede hatta her hecede saygı ve sevgi gösterecek bir dil anlayışı, Türkçe'yi kurtaracaktır."


- Türkçenin Sırları



89. "Şiir, kelimelerle yapılan musikidir."


- Türkçenin Sırları



90. "Türkiye Türkçesi, senin kaderin böyle mi olmalıydı?"


- Türkçenin Sırları



91. ""İnsan ömrü sabahleyin açılan ve akşamüstü dökülüp saçılan bir gülün ömrü kadardır.""


- Türkçenin Sırları



92. "Söyleyişlerin en güzeli, susmaktır."


- Edebiyat Sohbetleri



93. "Şiir, kelimelerle yapılan musikidir."


- Türkçenin Sırları



94. "Türkiye Türkçesi, senin kaderin böyle mi olmalıydı?"


- Türkçenin Sırları



95. ""insan ömrü sabahleyin açılan ve akşam üstü dökülüp saçılan bir gülün ömrü kadardır""


- Türkçenin Sırları



96. "Varsın seni ömrünce azabın kolu sarsın,
Şair! Sen üzüldükçe ve öldükçe yaşarsın!.."


- Edebiyat Sohbetleri



97. ""İngilizce, yabancı kelimelere karşı kapılarını en çok açmış olan bir dildir. Kelime hazinesinin %75'i Latin, %25'i Cermen asıllıdır. Latin asıllı olanlar, edebi dilde, Cermen asıllı olanlar ise halk ağzında yaşamaktadır.""


- Türkçenin Sırları



98. "Türk milletini içinden yıkmak isteyenler onun önce dilini ve arkasından dinini devirmek yolundadırlar. Onun târihteki en büyük zaferlerini, bu iki asil kaynağa bağlı oluşla kazandığını da, onlar, çok iyi bilirler.
Yıkmak isteyişlerinin asıl sebebi, esâsen budur."


- Türkçenin Sırları



99. "Kelimeler üstünde kimsenin oynamaya hakkı yoktur. Çünkü:
Kelimeler, milletindir."


- Türkçenin Sırları



100. "Bir insan bütün uyarılara rağmen, eser yerine "yapıt", teşkîlât yerine "örgüt", tabiat yerine "doğa", meselâ yerine "örneğin" diyebiliyorsa, onun bizim milliyetimizden koparılmaya çalışılmış bir kimse olduğundan şüphe etmemeliyiz."


- Türkçenin Sırları



101. "Cehalet, geleceği düşünemez ki."


- Türkçenin Sırları



102. ""Bu denizler, bu ırmaklar bize yetmez! Daha deniz, daha ırmak istiyoruz! Yurdumuzu öylesine büyütelim ki gök kubbesi ona çadır, güneş de bayrak olsun!""


- Türkçenin Sırları



103. "Türkçe, herhangi küçük ve başkalarına mahkûm bir millet dili değil, bir imparatorluk dilidir.
(...)
Her dil imparatorluk dili olamaz. Çünkü her millet imparatorluk kuramaz!"


- Türkçenin Sırları



104. "Şu fani dünya saâdetleri içinde hiçbir şey, aziz Türk çocuklarına Türk dilini öğretmek kadar güzel hizmet değildir."


- Türkçenin Sırları



105. "Bu dili (İstanbul Türkçesini) en güzel, İstanbul'un hanımları konuşur.

İstanbul'un Kanlıca, Kandili, Beylerbeyi, Çamlıca, Erenköyü gibi sentlerindeki eski konaklarda, köşklerde ve yalılarda Türkçeyi bir mûsikî gibi seslendiren, eski Türk kadınları, bu dili, eskiden hemen yalnız Farisî için kullanılan bir tabirle bir kuş dili haline getirmiş, öylesine tabiî bir ses ve ifâde güzelliğine ulaştırmışlardır."


- Türkçenin Sırları



106. "“Hayal âlemi…” Şimdi, bunun yerime “imge acunu” yâhut “görüt evreni” mi denecek? Dilimiz için ne büyük terakki (!)"


- Türkçenin Sırları



107. "Zamanımızdan yüz elli sene evvel,Enderunlu Vâsıf'ın söylediği:
O gül-endam bir al şâle bürünsün, yürüsün,
Ucu gönlüm gibi, ardınca sürünsün, yürüsün
mısrâlarında seslenen dil İstanbul Türkçesi'dir."


- Türkçenin Sırları



108. "Körfezdeki dalgın suya bir bak, göreceksin;
Geçmiş gecelerden biri durmakta derinde;
Mehtâb, iri güller ve senin en güzel aksin,
Velhasıl o rü'ya duruyor yerli yerinde
~Yahya Kemal"


- Türkçenin Sırları



109. "Mustafa Kemal Paşa, çok kısa bir zamanda, çevresindeki sahtekarlardan sıyrılarak Türkçeyi hakikî aynasında görmüştü."


- Türkçenin Sırları



110. ""Türkün güzellik ve temizlik sembolü kadın, belki de sabun köpüğünden, gün ve ay ışığından ve yayla çiçeği kokusundan yaratılmıştır.""


- Türkçenin Sırları



111. ".
Niçin sıksık bakarsın böyle mir'ât-ı mücellâya
Meğer sen dahi kendi hüsnüne hayran mısın kâfir"


- Tarih ve Tasavvuf Sohbetleri



112. "Bakınız "alçaklık", ne kötü mânada kelimedir, ama Türk halkı onu gönülle birleştirir ve "gönül alçaklığı" veya "alçak gönüllülük" hâline koyarsa, bu, üzerinden bir tılsım geçmiş gibi birden bir fazilet mânası alır."


- Türkçenin Sırları



113. "Bugün, artık birbirimizin dilini bilmiyor, değerini anlamıyor, inanışını küçümsüyor ve birçoklarımız kendi tarihimize küfürler savurarak yetiştiriyoruz."


- Türkçenin Sırları



114. "Gün geçtikçe pişmanlığı artan izdivaçlar, çevre için azaptır."


- Türkçenin Sırları



115. "“bir dilin kudreti, kendini, yabancı olan şeyleri atmakta değil, onları yutup hazmetmekte gösterir.”"


- Türkçenin Sırları



116. "Gönüle uçmak düştü
Bir kanad bulamadım"


- Türkçenin Sırları



117. "Körfezdeki dalgın suya bir bak, göreceksin;
Geçmiş gecelerden biri durmakta derinde;
Mehtâb, iri güller ve senin en güzel aksin,
Velhasıl o rü'ya duruyor yerli yerinde
~Yahya Kemal"


- Türkçenin Sırları



118. "Mustafa Kemal Paşa, çok kısa bir zamanda, çevresindeki sahtekarlardan sıyrılarak Türkçeyi hakikî aynasında görmüştü."


- Türkçenin Sırları



119. "Bugün, artık birbirimizin dilini bilmiyor, değerini anlamıyor, inanışını küçümsüyor ve birçoklarımız kendi tarihimize küfürler savurarak yetiştiriyoruz."


- Türkçenin Sırları



120. "Gün geçtikçe pişmanlığı artan izdivaçlar, çevre için azaptır."


- Türkçenin Sırları



121. "İzdivaçta yaşlardan çok ruhlar uymalı."


- Türkçenin Sırları



122. "Yaygın bir rivayete göre, Hazreti Muhammed (sav.), Hakkın kelamına tercüman olarak, Bir ordum var ki, adını Türk koydum, demiştir."


- Edebiyat Sohbetleri



123. "Bizim bugün içinde bulunduğumuz bütün çıkmazlar, Türkçemizi maksadlılar ve mâcerâcılar elinde bırakarak millî bir bağ olmaktan tamâmıyle uzaklaştırmış olmamızdandır."


- Türkçenin Sırları



124. "Türk evlatları ne zaman Süleymaniye'nin önünden onu gören gözlerle geçer, milli romantizmini idrak edecek olurlarsa işte o zaman Türkiye kurtuluş ve selamet çağının idrakinin şurunda olur."


- İstanbul'a Dair



125. "Fakat,yine şiir adı altında kelimelerle yapılan diğer güzel bir sanat,“raks"dır.Lisan, her dilde rakseder ama ben onun Türkçedeki mûsikîli hareketlerine vurgunum."


- Türkçenin Sırları



126. "Demek ki gerçek milliyetçilik, gerçek ilim ve gerçek büyüklük buradadır:
Bir millettin her sâhada en üstün olduğu tarafı bulmak, bilmek, göstermek ve sevmek..."


- Türkçenin Sırları



127. "öyledir: seven insana bahar, sevgili’yi; güller, sevgili’yi; renkler, sesler, ışıklar ve bütün güzel şeyler sevgili’yi hatırlatır, onu düşündürüp onu hatırlatır."


- Türkçenin Sırları



128. "Alman şairi Goethe'nin dediği gibi:
-Bir dilin kudreti, kendini, yabancı olan şeyleri atmakta değil, onları yutup hazmetmekte gösterir"


- Türkçenin Sırları



129. "Körfezdeki dalgın suya bir bak, göreceksin;
Geçmiş gecelerden biri durmakta derinde;
Mehtâb, iri güller ve senin en güzel aksin,
Velhâsıl o rü'ya duruyor yerli yerinde.

Yahya Kemâl Beyatlı"


- Türkçenin Sırları



130. "Yoksa bunu sen kolay mı sandın
Gam leşkerini alay mı sandın"


- Türkçenin Sırları



131. "Çünkü Türkçe, herhangi küçük ve başkalarına mahkûm bir millet dili değil, bir “ imparatorluk dili” dir.
~
Her dil, imparatorluk dili olamaz. Çünkü her millet imparatorluk kuramaz."


- Türkçenin Sırları



132. ""Ulu Tanrı! Gün batıyor ; sevgili korkun gönlümde doğuyor. Kumral akşam, bana sessizlik içinde büyüklüğünü fısıldıyor... Bu alaca karanlıklar arasında bir kulun, dilmaç kullanmadan, öz bilgisiyle sana diller dökmek istiyor. Ödünç giyim almadan, kendi çaputlariyle karşına çıkmak istiyor. Onun yalvarışlarını dinlemez misin? "
Müftüoğlu Ahmed Hikmet"


- Kitaplar ve Portreler



133. "Kelimelere gelince...Bu, başka, hem de bambaşka bir problemdir; Kelimeler üzerinde hiç kimsenin oynamaya hakkı yoktur.Çünkü: Kelimeler,milletindir."


- Türkçenin Sırları



134. "Kına; “Julie”lerin, “Marie”lerin tırnak cilâsı değil, asırlarca “Ayşe”lerin, “Nazlı”ların, “Selvi”lerin, “Elif”lerin ellerini süslemiş, bir başka kırmızıdır."


- Türkçenin Sırları



135. "Cehâlet, geleceği düşünemez ki."


- Türkçenin Sırları



136. "Dönsek mi bu aşkın şafağından
Gitsek mi ekâlîm-i leyâle?
Bizden daha evvel erişenler
Ağlar bugün evvelki hayâle"


- Türkçenin Sırları



137. ""İnsanlar vardır ki dünyaları, böyle hep kelimelerle örülmüştür. Onlar, kelimelerle duyar, kelimelerle düşünür; kelimeleri birer mücevher dizisi gibi, her kıymetin üstünde hissederler.""


- Türkçenin Sırları



138. "Türkiye Türkçesi, senin kaderin böyle mi olmalıydı?"


- Türkçenin Sırları



139. "Ataların bize miras bıraktığı en güzel iki şeyden biri bugünkü Türk vatanı ise ikincisi Türkçe'dir.
Onu olur olmaz kaprislerle yıkamazsın!"


- Türkçenin Sırları



140. "Kına; “Julie”lerin, “Marie”lerin tırnak cilâsı değil, asırlarca “Ayşe”lerin, “Nazlı”ların, “Selvi”lerin, “Elif”lerin ellerini süslemiş, bir başka kırmızıdır."


- Türkçenin Sırları



141. "Cehâlet, geleceği düşünemez ki."


- Türkçenin Sırları



142. "" Türk Dili'ni seviniz! Çünkü Türklerin, en az geçmişleri kadar büyük geleceği olacaktır.""


- Türkçenin Sırları



143. ""Milletlerin olduğu gibi kelimelerin de tarihi vardır.""


- Türkçenin Sırları



144. "“Deniz kadın gibidir: Hiç inanmak olmaz ha!”"


- Türkçenin Sırları



145. "Ağır ağır çıkacaksın bu merdivenlerden"


- Türkçenin Sırları



146. "Bugün de düşmanlarımızın bizden çalıp koparmak istedikleri üç büyük tılsım vardır:

1. Milletimizi birbirine bağlayan tek ve güzel dilimiz, Türkçe.

2. Türk milletini tam 1000 yıl, dünyanın en ahlâklı, en medeni ve en büyük kuvveti hâline getiren Türk müslümanlığı.

3. Türk çocukları için dâimâ büyük şeref ve güven kaynağı olan, milli târih ve ecdad sevgisi.

Şimdi, dikkat edersek, açıkça görürüz ki elimizden gidenler hep bunlardır.

Bugün, artık birbirimizin dilini bilmiyor, değerini anlamıyor, inanışını küçümsüyor ve birçoklarımız kendi târihimize küfürler savurarak yetişiyoruz."


- Türkçenin Sırları



147. "İnsanlar vardır ki dünyâları, böyle,hep “kelimeler"le örülmüştür.Onlar, kelimelerle duyar, kelimelerle düşünür; kelimeleri birer mücevher dizisi gibi, her kıymetin üstünde hissederler.
Ben de onlardan biriyim."


- Türkçenin Sırları



148. ""Türkçeyi sevmek ve anlatmak için, önce Türk milletini sevmek; milletimizin bir tarih boyunca emek verip yarattığı her milli eseri sevmek ve anlamak lazımdır.""


- Türkçenin Sırları



149. ""Hiçbir medeniyet dilinin bütün kelimeleri milli olamaz, fakat sesi mutlaka milli olur.""


- Türkçenin Sırları



150. "Gün geçtikçe pişmanlığı artan izdivaçlar, çevre için azaptır."


- Türkçenin Sırları



151. "Türk Dili'ni seviniz! Çünkü Türklerin, en az geçmişleri kadar büyük geleceği olacaktır."


- Türkçe'nin Sırları



152. "" Türk Dili'ni seviniz! Çünkü Türklerin, en az geçmişleri kadar büyük geleceği olacaktır.""


- Türkçenin Sırları



153. ""Milletlerin olduğu gibi kelimelerin de tarihi vardır.""


- Türkçenin Sırları



154. "“Deniz kadın gibidir: Hiç inanmak olmaz ha!”"


- Türkçenin Sırları



155. "İnsanlar vardır ki dünyâları, böyle,hep “kelimeler"le örülmüştür.Onlar, kelimelerle duyar, kelimelerle düşünür; kelimeleri birer mücevher dizisi gibi, her kıymetin üstünde hissederler.
Ben de onlardan biriyim."


- Türkçenin Sırları



156. "Bizim milliyetimizi dinimizden ve dinimizi milliyetimizden ayrı düşünmek yanlıştır."


- Edebiyat Sohbetleri



157. "Parmağına yüzük takacağım bir kadın ona alyans dediği gün benden ayrı düşebilirdi. Nişan yüzüğü hattâ nikâh yüzüğü kelimelerinin “şan"lı veyâ mukaddes güzelligini bu kadar çiy bir firenkçe ile değiştiren kadına elbette bağlanamazdım."


- Türkçenin Sırları



158. ""Şu fâni dünya saadetleri içinde hiçbir şey, aziz Türk çocuklarına Türk Dilini öğretmek kadar güzel hizmet değildir.”"


- Türkçenin Sırları



159. "Yahya Kemal'in:
"Çok insan anlayamaz eski musikimizden,
Ve ondan anlamayan, bir şey anlamaz bizden."

söyleyişi, Türk musikisi kadar Türk dili için de doğrudur."


- Türkçenin Sırları



160. "Saçlarıma ak düştü
Sana ad bulamadım"


- Türkçenin Sırları



161. "Kendi güzel dilini özleştireceğiz diye yıkmaya çalışanların eline bırakarak her bakımdan ziyan eden tek ülke, Türkiye'dir."


- Türkçenin Sırları



162. "Türk Dili’ni seviniz ! çünkü Türklerin ,en az geçmişleri kadar büyük geleceği olacaktır ."


- Türkçenin Sırları



163. "Sevdün ol dilberi söz eslemedün vây gönül
Eyledün kendüzüni âleme rüsvây gönül
Sana cevr eylemede kılmaz o pervây gönül"


- Tarih ve Tasavvuf Sohbetleri



164. "Gönül kimi sevse gözünün önünde hep onu görür; göz nereye baksa orada onun hayali uçar.Gönülde arzu, dilek ne ise insan ağız açınca hep ondan söz açar."


- Türkçenin Sırları



165. "Bizim milliyetimizi dinimizden ve dinimizi milliyetimizden ayrı düşünmek yanlıştır."


- Edebiyat Sohbetleri



166. ""Şu fâni dünya saadetleri içinde hiçbir şey, aziz Türk çocuklarına Türk Dilini öğretmek kadar güzel hizmet değildir.”"


- Türkçenin Sırları



167. "Bir hayâl âlemi peydâ oldu,
Göçtüler hep o hayâl âlemine"


- Türkçenin Sırları



168. "Vaktiyle, Öğretmen başlıklı bir yazımda, bizzat öğretmen kelimesinin bile, hocalığı küçük düşüren yıkıcı bir icad olduğuna dikkati çekmiştim. Bu kelimenin uydurulduğu yılların hocalığı küçümsemesi, çeşitli, yıkıcı sebepler yanında, daha ona verilen isimden başlıyordu:

Bu cılız sesli ve ters mânâlı kelime o ulu mesleğe ad olacak ulviyette değildi. Hocalık mesleğine derin saygı duyan atalarımız, bu mesleğe isim seçerken, daha Türklüğün kuruluşundan beri onu yalnız mânâ bakımından değil, ses bakımından da ifâde edebilecek, heybetli kelimeler seçmişlerdi."


- Türkçenin Sırları



169. "...
Büyük teşekkürle söyleyebiliriz ki kendilerine verilen uyku kapından çabuk kurtulmuş ve Türkçenin kendi dahâsına uyanmış insanlar, bu yazılardan şiddetle faydalandıklarını söylemişlerdir."


- Türkçenin Sırları



170. "“... diken gibi sert sanılan Türkçe ile gül yaprağı gibi ince şiirler söyleyeceğim.”"


- Türkçenin Sırları



171. ""Ataların bize miras bıraktığı en güzel iki şeyden biri bugünkü Türk vatanı ise, ikincisi Türkçe'dir.""


- Türkçenin Sırları



172. ""Türkçe, herhangi küçük ve başkalarına mahkum bir millet dili değil, bir imparatorluk dilidir.""


- Türkçenin Sırları



173. ""Türk dilini seviniz! Çünkü Türklerin en az geçmişleri kadar büyük geleceği olacaktır.""


- Türkçenin Sırları



174. "“Hocalık mesleğine derin saygı duyan atalarımız, bu mesleğe isim seçerken, daha Türklüğün kuruluşundan beri yalnız mânâ bakımından değil ses bakımından da ifade edebilecek, heybetli kelimeler seçmişlerdi.”"


- Türkçenin Sırları



175. ""Hem kadeh hem bâde hem bir şûh sâkîdir gönül"


- Türkçenin Sırları



176. "Türkçeyi fakirleştirmek için, adam yerine "kişi", insan yerine "kişi", zât yerine "kişi", şahıs yerine "kişi" vb. dememizi isteyenlerin düştükleri korkunç hatâ çok yerde belirtilmiştir. "Hesap" yerine "aritmatik" demekte ısrâr edenlerin "hesap sormak, hesap görmek" gibi sözler yerine ne kullanacaklarını merak ettiğimizi evvelce biz de sormuş ve cevap alamamıştık."


- Türkçe'nin Sırları



177. "“... diken gibi sert sanılan Türkçe ile gül yaprağı gibi ince şiirler söyleyeceğim.”"


- Türkçenin Sırları



178. "Türk Dili’ni seviniz! Çünkü Türklerin, en az geçmişleri kadar büyük geleceği olacaktır."


- Türkçenin Sırları



179. "Diller, milletlerin en aziz, en tılsımlı, en kıymetli servetleridir."


- Türkçenin Sırları



180. "Şimdi sen,mâdemki bu târihin çocuğusun; eski zafer ve şeref asırlarının bugünkü evlâdısın!.. Atalarının sana mîras bıraktığı her güzel şeyi seveceksin!..
Bu dili seveceksin!..Hem de her hâliyle seveceksin!.."


- Türkçenin Sırları



181. "... şiir, kelimelerle yapılan mûsıkîdir."


- Türkçenin Sırları



182. "Gözlerün fitnede ebrûn ile enbâz mı ki
Dil asılmağa iver zülfüne canbâz mı ki
Bizi kahr eyledüğin lûtfuna âgâz mı ki
Neyi ki şîve mi ki cevr mi ki nâz mı ki

Dili sayd etmede âlem bilür üstâdlığun
K'ey sakun âleme yayılmaya bîdâdlığun
Bilmezem sırrı nedür bilmiş iken yâdlığun
Neyi ki şîve mi ki cevr mi ki nâz mı ki

Dil nedür nesne mi var aşk odınâ yakmadığun
Aşk zencîrine gerden mi kodun takmadığun
Beni gördükde yüzin döndürüben bakmadığun
Neyi ki şîve mi ki cevr mi ki nâz mı ki

Bu Selîmî kuluna cevri revân eyledügin
Bunca sıdkın reh-i aşkında yalan eyledügin
Yüzünî gösterüben sonra nihân eyledügin
Neyi ki şîve mi ki cevr mi ki nâz mı ki"


- Tarih ve Tasavvuf Sohbetleri



183. "Ben, Türkçenin ezelî bir âşıkıyım. Hepimiz öyle değil miyiz? Ben, Türkçeyi, muhtelif devirlerinde, muhtelif elbiselerle, muhtelif şekillerde gördüm ve sevgilimi o libaslar altında, kendi cevherinde sevdim."


- Türkçenin Sırları



184. "Korkma! Sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak!
Neden ?
Çünkü korkmak, her zaman ödü patlamak manasında değildir. Korkmak, çoğu zaman asil bir his, bir endişedir. Çocuğun çok ateşi var, doktor korkuyorum! diyen bir annenin asil korkusu gibi...
Bir tren istasyonunda, bir uçak alanında tren veya uçak gelmeyip de yolları kar, ufukları karanlıklar sarınca: geciktiler, yolda kalmalarından bir kazaya uğramalarından korkuyorum! diyenler hiçbir zaman bu sözü can korkusuyla söylemiş değillerdir. Demek ki korku, her zaman ödleklik değil, çoğu zaman bir fazilet bir asil his, bir endişedir.
İstiklal Marşı şairi ise, büyük milletine seslenerek şunu söylüyor:
-Senin için bu endişe de yoktur. Batı ufuklarını kaplayan bu al renk sönebilir. Hatta sönecektir. Çünkü onun ardında bu rengin sönmemesi icin, kanının son damlasını vermekten çekinmeyen, büyük bir millet yoktur. Rengi, Şafak renginde alevlenen al sancak ise sönmez! Çünkü onun sönmesi icin bu yurdun üzerinde tek bir tüter ocak kalmaması, tek bir aile, tek bir Türk kalıncaya kadar bütün Türk milletinin millet halinde ölmesi lazımdır. Bu da mümkün değildir."


- Kültür Köprüsü



185. ""Kelimeler, her zaman ve her vesîleyle belirtildiği gibi, birer canlı varlıktır; doğarlar, yaşarlar, çok kere çok uzun ömürlü olurlar, vefâlı milletlerin dilinde ölmez bir sevgiye, âdeta ölümsüz bir hayâta kavuşurlar.""


- Türkçenin Sırları



186. ""Uzun hece", dilleri âdeta "tek sesli" olmaktan kurtarıp "çok sesli yapan" ve dillerde büyük müzikalite sağlayan kıymetli ses unsurudur.""


- Türkçenin Sırları



187. ""İngiliz Dili, şu son asırlarda, dünyanın beş kıtası üzerinde lisâni bir hakimiyet kurmuştur, bu dili yaratan millet, o beş kıtaya söz geçirmiş, bu arada kıtaların beşinden de kelime derleyerek, insanlık tarihine dünyanın en zengin, en renkli ve en medeni dillerinden birini kazandırmıştır.""


- Türkçenin Sırları



188. ""Bizim dil konusunda yapacağımız iş, kelime fethinden, hattâ kelime ithâlinden korkmamaktır. Şu şartla ki onlara İngilizlerin, Fransızların bilhassa büyük Türk halkının yaptığı gibi derhal milli damgamızı vurabilelim! Onları Türkçenin sesiyle ve kendi estetiğimizle millileştirelim. Çünkü "Ortak Medeniyet"ler içinde milletlerin en büyük zaferi işte bunu yapmak, bunu yapabilmektir.""


- Türkçenin Sırları



189. ".
Milletimizin çağdaş medeniyet dilleri seviyesinde bir kültür ve tefekkür diline sahip olması ve bu dilin her an daha milli bir lisan karakteriyle zenginleşip güzelleşmesi milli kazançlarımızın en büyüğü olacaktır. Ancak Türkçede yeni mefhumlar için kullanılacak her yeni kelimenin Türkiye Türkçesinin fonetiğine estetiğine ve gramerine uygun olması şarttır. Asla unutmamalıdır ki Türkçeye girecek her kelime dilde dünyanın en zevkli ve sanatkar milletine begendirilecektir.
Türk milletinin bu derin dil zevkine onun yarattığı ve yaşattığı lisanın sesine mimarisine her kelimede hatta her hecede saygı ve sevgi gösterecek bir dil anlayışı Türkçeyi kurtaracaktır.
."


- Türkçenin Sırları



190. "Dil, bir milletin kültürünün en önemli taşıyıcısıdır. Dilini kaybeden bir millet, kimlik ve değerlerini de kaybetmiş demektir."


- Türkçenin Sırları



191. "Gönül ne gök, ne elâ, ne lâciverd arıyor,
Ah bu gönül bu gönül, kendine derd arıyor!"


- Türkçenin Sırları



192. "Türk Dili’ni seviniz! Çünkü Türklerin, en az geçmişleri kadar büyük geleceği olacaktır."


- Türkçenin Sırları



193. "Şimdi sen,mâdemki bu târihin çocuğusun; eski zafer ve şeref asırlarının bugünkü evlâdısın!.. Atalarının sana mîras bıraktığı her güzel şeyi seveceksin!..
Bu dili seveceksin!..Hem de her hâliyle seveceksin!.."


- Türkçenin Sırları



194. ""Kelimeler, her zaman ve her vesîleyle belirtildiği gibi, birer canlı varlıktır; doğarlar, yaşarlar, çok kere çok uzun ömürlü olurlar, vefâlı milletlerin dilinde ölmez bir sevgiye, âdeta ölümsüz bir hayâta kavuşurlar.""


- Türkçenin Sırları



195. ".
Milletimizin çağdaş medeniyet dilleri seviyesinde bir kültür ve tefekkür diline sahip olması ve bu dilin her an daha milli bir lisan karakteriyle zenginleşip güzelleşmesi milli kazançlarımızın en büyüğü olacaktır. Ancak Türkçede yeni mefhumlar için kullanılacak her yeni kelimenin Türkiye Türkçesinin fonetiğine estetiğine ve gramerine uygun olması şarttır. Asla unutmamalıdır ki Türkçeye girecek her kelime dilde dünyanın en zevkli ve sanatkar milletine begendirilecektir.
Türk milletinin bu derin dil zevkine onun yarattığı ve yaşattığı lisanın sesine mimarisine her kelimede hatta her hecede saygı ve sevgi gösterecek bir dil anlayışı Türkçeyi kurtaracaktır.
."


- Türkçenin Sırları



196. "Ya şevk içinde harab ol, ya aşk içinde gönül
Ya lale açmalıdır göğsümüzde yahud gül"


- Edebiyat Sohbetleri



197. "Mübalağa etmeyerek ve sırf milli gayret dolayısıyla söylemeyerek; yabancıların da tasdikıyle diyebiliriz ki, milli lisanımız olan Türkçe, dünyanın en güzel lisanı değilse, en güzel lisanlarından biri olduğu şüphesizdir."


- Türkçenin Sırları



198. "Şimdi sen, mademki bu tarihin çocuğusun; eski za­fer ve şeref asırlarının bugünkü evladısın!..
Atalarının sana miras bıraktığı her güzel şeyi seveceksin!..
Bu dili seveceksin!.. Hem de her haliyle seveceksin!..
Ataların bize miras bıraktığı en güzel iki şeyden biri bugünkü Türk vatanı ise, ikincisi Türkçe'dir.
Onu, olur olmaz kaprislerle yıkamazsın!
Seni yıkmak için önce onu yıkmanın lüzumuna ina­nan düşmanlarının yardımcısı olamazsın!..
Bu dili seveceksin!.. Hem de her haliyle sevecek ve koruyacaksın!.."


- Türkçenin Sırları



199. "Ya şevk içinde harâb ol, ya aşk içinde gönül!
Ya lâle açmalıdır göğsümüzde yâhud gül."


- Türkçenin Sırları



200. "Mehtâb, iri güller ve senin en güzel aksin,
Velhâsıl, o rü'yâ duruyor yerli yerinde."


- Türkçenin Sırları



201. "Geçmiş zamân olur ki hayâlî cihan değer"


- Türkçenin Sırları



202. ".
Yine tekrâr ediyorum:
Türk milleti tarafından fethedilmiş topraklar nasıl Türk vatanı olmuşsa aynı millet tarafından fethedilmiş kelimeler de öyle Türk kelimesi olmuştur.
O kadar ki... Yıllarca evvel, Asya'daki Türk toprakları yetmiyormuş gibi, bizden Kars'ı ve Ardahan'ı isteyen yabancı emele karşı, bir Türk şâirinin söylediği:
Verilmeyecek şeyler vardır,
Şeref gibi, şan gibi...
Kars gibi, Ardahan gibi...
mısrâlarından yükselen sesler, nasıl, Toprak verilemez! diyorsa, tıpkı bunun gibi:
Asırlarca Türk'ün malı olmuş, Türk sesiyle ve Türk sanatıyla işlenmiş; ev, âile, köy Türkçesine, aşk ve iman Türkçesine girmiş; Türk'ün heyecânına işlenip vicdânına yerleşmiş ve Türk olmuş kelimeler de, verilemez!...
Bunlar, bizim zafer ve şeref hâtıralarımızdır.
."


- Türkçenin Sırları



203. ""Şu fani dünya saadetleri içinde hiçbir şey, aziz Türk çocuklarına Türk dilini öğretmek kadar güzel hizmet değildir. ""


- Türkçenin Sırları



204. "Büyük şehirlerin caddelerini dolduran ve renk renk ışıklandıran reklamatif ilanlara ve mağaza adlarına bakınız. Kendinizi Avrupa ülkelerinde sanırsınız."


- Türkçenin Sırları



205. ".
Edebiyat hocalığı o hocalıktır ki insan eğer çok fena yaratılmamışsa milletinin çocuklarına yine milletinin dilini ve edebiyatını öğretmekteki büyük hazzı duymaya başladı mı ruhu her gün biraz daha olgunlaşır. Çocuklarına aktaracağı her bilgi her duygu ve her düşünce onu ister istemez milletinin şiirine kültürüne ve sanatına derin bağlarla bağlar.
."


- Türkçenin Sırları



206. "Biz, eğer din terbiyesinin lüzumuna inanıyorsak, böyle bir terbiyeyi gençlerimize bir takım geçici eserlerle değil, hakiki inanmışların söz ve sanatının en yüce mertebesine varmış, edebi şaheserleriyle vermeliyiz."


- Edebiyat Sohbetleri



207. "Genç kızla bir ağaç gölgesinde buluşan erkek, onun elini tutuyor; serçe ve yüzük parmaklarını dudaklarına götürüyor, "Bunlar benim ceylanlarım!" diyordu."


- Edebiyat Sohbetleri



208. "Büyük şehirlerin caddelerini dolduran ve renk renk ışıklandıran reklamatif ilanlara ve mağaza adlarına bakınız. Kendinizi Avrupa ülkelerinde sanırsınız."


- Türkçenin Sırları



209. ".
Edebiyat hocalığı o hocalıktır ki insan eğer çok fena yaratılmamışsa milletinin çocuklarına yine milletinin dilini ve edebiyatını öğretmekteki büyük hazzı duymaya başladı mı ruhu her gün biraz daha olgunlaşır. Çocuklarına aktaracağı her bilgi her duygu ve her düşünce onu ister istemez milletinin şiirine kültürüne ve sanatına derin bağlarla bağlar.
."


- Türkçenin Sırları



210. "Biz, eğer din terbiyesinin lüzumuna inanıyorsak, böyle bir terbiyeyi gençlerimize bir takım geçici eserlerle değil, hakiki inanmışların söz ve sanatının en yüce mertebesine varmış, edebi şaheserleriyle vermeliyiz."


- Edebiyat Sohbetleri



211. "Ben Emrah, sen Selvi Han, bir gün benim olursan,
Korkum sana varmadan düşüp ölesim gelür."


- Kültür Köprüsü



212. "Kendi güzel dilini, özleştireceğiz diye yıkmaya çalışanların eline bırakarak her bakımdan ziyan eden tek ülke, Türkiye'dir."


- Türkçenin Sırları



213. "Türk Dili’ni seviniz! Çünkü Türklerin, en az geçmişleri kadar büyük geleceği olacaktır."


- Türkçenin Sırları



214. "Türk dilini seviniz! Çünkü Türklerin, en az geçmişleri kadar büyük geleceği olacaktır."


- Türkçenin Sırları



215. "Türk Dili’ni seviniz! Çünkü Türklerin, en az geçmişleri kadar büyük geleceği olacaktır."


- Türkçenin Sırları



216. "Irkın seni iklimine benzer yaratırken,
Kaç fethe koşan tuğlar ufuklarla yarışmış;
Tarihini aksettirebilsin diye çehren,
Kaç fatihin altın kanı mermerle karışmış!"


- Türkçenin Sırları



217. ""Bir dilin kudreti, kendine, yabancı olan şeyleri atmakta değil, onları yutup hazmetmekte gösterir.""


- Türkçenin Sırları



218. "Zannetme ki güldür, ne de lâle
Âteş doludur, tutma yanarsın,
Karşında şu gülgûn piyâle!"


- Türkçenin Sırları



219. ".
Dünya edebiyatında kafiyeyi hele cinaslı kafiyeyi icad eden ilk dil olarak Türkçe bir mecazlar ve cinaslar lisanıdır. Bir kelimeyi türlü manalarda kullanmak zevki Türkçenin dehasını teşkil eden çizgilerdendir.
."


- Türkçenin Sırları



220. "Vur! pençe-i Âlî`deki şemşîr aşkına
Gülbang-ı âsümânı tutan pîr aşkına
Ey leşker-i müfettihü`l-ebvâb vur bugün
Feth-i mübîni zâmin o tebşîr aşkına
Son savletinle vur ki açılsın bu sûrlar
Fecr-i hücûm içindeki tekbîr aşkına!"


- Tarih ve Tasavvuf Sohbetleri



221. "Gönül kimi sevse gözünün önünde(hep onu) görür; göz nereye baksa orada o(nun hayâli) uçar. Gönülde arzu, dilek ne ise(insan) ağız açınca hep ondan söz açar."


- Türkçenin Sırları



222. "Dolu rüzgarla çıkıp ufka giden yelkenli!
Gidişin, seçtiği akşam saatinden belli..."


- Edebiyat Sohbetleri



223. "Ben Yunus-ı bîçâreyim
Dost ilinden âvâreyim
Baştan ayâğâ yâreyim
Gel, gör beni aşk neyledi?
Derde giriftâr eyledi"


- Türkçenin Sırları



224. "Elimi beş yerinden dağladı beş parmağın,
Bağrımda da yanmadık bir yer bırakmadan git...
Bir yarın göçtüğünü, çöktüğünü bir dağın
Görmemek istiyorsan ardına bakmadan git!.."


- Kültür Köprüsü



225. "Hiçbir medeniyet dilinin bütün kelimeleri millî olamaz, fakat "sesi" mutlaka millî olur."


- Türkçenin Sırları



226. "Şunu unutmayalım ki Osmanlı tarihinin bazı karanlık ve talihsiz sayfalarını nasıl ibretle ve üzülerek hatırlamak vazifesinde isek; aynı tarihin her şeye rağmen ağır basan aydın ve altın sayfalarını da Türk milletinin, bugünkü ve yarınki nesillerine, sonsuz bir övünçle, tanıtmak ve sevdirmek vazifesindeyiz."


- Tarih ve Tasavvuf Sohbetleri



227. "Gül hasretinle yollara tutsun kulağını
Nerkis gibi kıyamete dek çeksün intizar"


- Edebiyat Sohbetleri



228. "Bu kelimeler atalarımız tarafından fethedilmiş ve vatan yapılmış topraklar gibi, fethedilmiş ve Türk yapılmış kelimelerdir."


- Türkçenin Sırları



229. "Yarı dînî, yarı lisânî, muhteşem mânâlı "kelime"ye "sözcük" diyecek kadar küçülmüş her ruh, dilde taş devrine dönmüş bir iz'an yoksuludur."


- Türkçenin Sırları



230. "Efendi kelimesi ilk olarak Türkçede 13.yüzyılda Mevlâna Celaleddin Rumi'nin kızı Melike Hatun için kullanılmıştır. Halk ona "efendimizin kızı" şeklinde hitap etmiştir."


- Türkçenin Sırları



231. "Fakat ne yazık ki sır, söylenende değil, söyleyiştedir."


- Türkçenin Sırları



232. "Ben Emrah, sen Selvi Han, bir gün benim olursan,
Korkum sana varmadan düşüp ölesim gelür."


- Kültür Köprüsü



233. "Türk dilini seviniz! Çünkü Türklerin, en az geçmişleri kadar büyük geleceği olacaktır."


- Türkçenin Sırları



234. ""Bir dilin kudreti, kendine, yabancı olan şeyleri atmakta değil, onları yutup hazmetmekte gösterir.""


- Türkçenin Sırları



235. ".
Dünya edebiyatında kafiyeyi hele cinaslı kafiyeyi icad eden ilk dil olarak Türkçe bir mecazlar ve cinaslar lisanıdır. Bir kelimeyi türlü manalarda kullanmak zevki Türkçenin dehasını teşkil eden çizgilerdendir.
."


- Türkçenin Sırları



236. "Dolu rüzgarla çıkıp ufka giden yelkenli!
Gidişin, seçtiği akşam saatinden belli..."


- Edebiyat Sohbetleri



237. "Ben Yunus-ı bîçâreyim
Dost ilinden âvâreyim
Baştan ayâğâ yâreyim
Gel, gör beni aşk neyledi?
Derde giriftâr eyledi"


- Türkçenin Sırları



238. "Elimi beş yerinden dağladı beş parmağın,
Bağrımda da yanmadık bir yer bırakmadan git...
Bir yarın göçtüğünü, çöktüğünü bir dağın
Görmemek istiyorsan ardına bakmadan git!.."


- Kültür Köprüsü



239. "Hiçbir medeniyet dilinin bütün kelimeleri millî olamaz, fakat "sesi" mutlaka millî olur."


- Türkçenin Sırları



240. "Şunu unutmayalım ki Osmanlı tarihinin bazı karanlık ve talihsiz sayfalarını nasıl ibretle ve üzülerek hatırlamak vazifesinde isek; aynı tarihin her şeye rağmen ağır basan aydın ve altın sayfalarını da Türk milletinin, bugünkü ve yarınki nesillerine, sonsuz bir övünçle, tanıtmak ve sevdirmek vazifesindeyiz."


- Tarih ve Tasavvuf Sohbetleri



241. "Efendi kelimesi ilk olarak Türkçede 13.yüzyılda Mevlâna Celaleddin Rumi'nin kızı Melike Hatun için kullanılmıştır. Halk ona "efendimizin kızı" şeklinde hitap etmiştir."


- Türkçenin Sırları



242. "Parmağına yüzük takacağım bir kadın ona "alyans" dediği gün benden ayrı düsebilirdi. “Nişan yüzüğü hatta "nikâh" yüzüğü kelimelerinin "şan"lı veya mukaddes güzelliğini bu kadar çiy bir firenkçe ile değiştiren kadına elbette bağlanamazdım."


- Türkçenin Sırları



243. ".
Sultan Abdülhamid devrinde okkası otuz paraya satılan ekmeğin fiyatına on paralık bir zam yapmak icab edince, hükümdarın fırıncıların mümessillerini çağırıp: "Siz yine ekmeği otuz paraya satın. Sattığınız her ekmek için istediğiniz on parayı ben vereceğim. Çünkü bir memlekette ekmek fiyatına zam yapılırsa, bunu bütün zaruri ihtiyaçların pahalılaşması gibi bir hareket kovalar. Halkımız bundan ızdırap çeker." dediği, Türkiye'nin her devrinde ibretle anılacak bir 'halkı gerçekten düşünme' tablosudur."


- Tarih ve Tasavvuf Sohbetleri



244. ""Milletlerin olduğu gibi kelimelerin de tarihi vardır.""


- Türkçenin Sırları



245. "Türkiye'nin dil ve tarih işlerinde, sol emellere alet olmuş, hele bu işlerin ilmi çerçeveden çıkmasında vazife almış hiçbir şahsiyet, akademide bulunmayacaktır. Türk Akademisine seçilecek her şahsın, milletimizin itimadını kazanmış, çok ciddi kimselerden olması en hayati zarurettir."


- Türkçenin Sırları



246. "Kelimelerin çirkinini kullanma zevki, sokaklarda giyimlerin en çirkinini giyenlerin zevkidir."


- Türkçenin Sırları



247. "Bizim dil tarafında işlediğimiz suç, Türkçe'yi yalnız Türkiye topraklarında dokuz asır işlenmiş bir dil olmaktan kopararak fakir bırakmamızdandır."


- Türkçenin Sırları



248. "Zulmetle ziyâ, sesle sükût anlaşacak;
Sevdâ ile her zemzeme Kur'ânlaşacak...
Leylâ görerek Kays'ını ceylânlarla,
Bir gün o da aşk uğruna ceylânlaşacak."


- Kültür Köprüsü



249. "Türk milletini içinden yıkmak isteyenler onun önce dilini ve arkasından dînini devirmek yolundadırlar. Onun târihteki en büyük zaferlerini, bu iki asil kaynağa bağlı oluşla kazandığını da, onlar, çok iyi bilirler.
Yıkmak isteyişlerinin asıl sebebi, esâsen budur."


- Türkçenin Sırları



250. "Gönlümle oturdum da hüzünlendim o yerde,
Sen nerdesin, ey sevgili, yaz günleri nerde!"


- Türkçenin Sırları

Tüm kitapları ücretsiz okuyabilir veya indirebilirsiniz! Ayrıca son kitabımız İlahi Rezonans artık raflarda! İncelemek için: