Tüm kitapları ücretsiz okuyabilir veya indirebilirsiniz! Ayrıca son kitabımız İlahi Rezonans artık raflarda! İncelemek için:

Mustafa Çiftci Alıntıları & En Çok Okunan Sözleri

Mustafa Çiftci En Beğenilen Sözleri



1. "İnsanın içinde bir ses varmış öğrendim. O ses hiç susmazmış öğrendim. O ses kadar hain bir şey yokmuş öğrendim."


- Ah Mercimeğim



2. "Aşk bir obsesyondur. Yani aşk bir takıntıdır."


- Bozkırda Altmışaltı



3. "Olmadı, olmayınca olmaz."


- Bozkırda Altmışaltı



4. "Bu kadar derine varırsan çıkması zor olur. Sen çökersen kim kaldıracak seni."


- Bozkırda Altmışaltı



5. "Bir hikaye okumuştum. Adamın biri adliye karşısındaki arzuhalcilere başından geçenleri anlatmış. Adam anlattıkça arzuhalci yazmış. Sonunda arzuhalci yazdığı dilekçeyi adama okumuş. Adam başlamış ağlamaya. Demiş ki, vay benim başıma neler gelmiş! İşte ben de orada otururken öylece düşündüm. Düşündükçe vay be, dedim, benim başıma neler gelmiş neler!"


- Bozkırda Altmışaltı



6. "Bazen kendime kızardım; "Okumak dışında ne işe yararsın sen?" diyerek kendimi azarladığım günlerim çok oldu."


- Bozkırda Altmışaltı



7. ""Eşeği yoldan çıkarır sıpanın oynaması, ehlikeyfe keyif verir kahvenin kaynaması.""


- Ağlaya Ağlaya Öldük Anam Bacım



8. "Sevdaya düşmek yalan mıymış ?
Haşa, o nasıl laf ? Aha, bana baksana..."


- Bozkırda Altmışaltı



9. "İnsanın içinde bir ses varmış öğrendim. O ses hiç susmazmış öğrendim. O ses kadar hain bir şey yokmuş öğrendim."


- Ah Mercimeğim



10. "Her şey kendince kokar, kokar değil mi? İyi kokar, kötü kokar, amma ille kokar, değil mi?"


- Bozkırda Altmışaltı



11. "“Okumak dışında ne işe yararsın sen?”"


- Bozkırda Altmışaltı



12. "Ablalar biraz anne,biraz baba ve azıcık da abladırlar"


- Ağlaya Ağlaya Öldük Anam Bacım



13. "Sevdaya düşmek yalan mıymış? Haşa, o nasıl laf? Aha, bana baksana... :)"


- Bozkırda Altmışaltı



14. ""İki büyük nimetim var, biri anam biri yârim...""


- Bozkırda Altmışaltı



15. "Ben okusaydım avukat olacaktım dedim bir gün. Ağzının dolusunca güldü babam. "Vay yavrum aklın bu kadar işte. Avukatlık iş mi la? Milletin karıştırmadığı halt kalmayacak, sen paraynan onu temizleyeceksin he mi? Bunun için okunur mu la?""


- Bozkırda Altmışaltı



16. "Onlar içlerinde ne varsa, benim kırılacağımı, üzüleceğimi hiç ama hiç hesap etmeden söylediler."


- Bozkırda Altmışaltı



17. "Adamın biri adliye karşısındaki arzuhalcilere başından geçenleri anlatmış. Adam anlattıkça arzuhalci yazmış. Sonunda arzuhalci yazdığı dilekçeyi adama okumuş. Adam başlamış ağlamaya. Demek ki, vay benim başıma neler gelmiş!"


- Bozkırda Altmışaltı



18. "İnsanın içinde bir ses varmış, öğrendim. O ses hiç susmazmış, öğrendim. O ses kadar zalim, o ses kadar hain bir şey yokmuş, öğrendim."


- Ah Mercimeğim



19. ""Hem muhabbet, hem kitap, hem de çay.Daha ne olsun! ""


- Ağlaya Ağlaya Öldük Anam Bacım



20. "O gözlerin rengini ben şu Yozgat toprağında görmedim."


- Bozkırda Altmışaltı



21. "Millet dedikodu eder. Ben işe yaramaz bir adammışım. Desinler, desinler de şeker yesinler. Ne deyim?"


- Ağlaya Ağlaya Öldük Anam Bacım



22. "Memur, işçi emeklisi olmaları şart değil, hayattan emekli olmuş gibiler."


- Bozkırda Altmışaltı



23. "Zaten gözlük bir idare aracıdır ona göre. Essah şifa değildir. Çaresizlikten takar bu camekanları..."


- Adem'in Kekliği ve Chopin



24. "Kitap almak da okumak da ortam işiymiş anladık. İnsanlar kendileri gibi okuyanları gördükçe daha bir hevesli, iştahlı oluyorlar."


- Ağlaya Ağlaya Öldük Anam Bacım



25. "Bilmeyen insan için en kolayı konuşmaktır."


- Ah Mercimeğim



26. "Annem desen zaten camız yoğurdu gibidir. Öyle hanım, öyle derin, öyle beyazdır. Beyaz dediğim, güzeldir yani. Derin dediğim anlayışıdır."


- Bozkırda Altmışaltı



27. "Olmadı. Olmayınca olmaz."


- Bozkırda Altmışaltı



28. "Sen önümde dur, ben göl­genle yetineyim."


- Bozkırda Altmışaltı



29. "Çaresizim görmüyor musun?
Sen yoksun. Kimse yok.
Kalmadı kimsem..."


- Bozkırda Altmışaltı



30. "" İki büyük nimetim var, biri anam biri yârim.""


- Bozkırda Altmışaltı



31. "Benim anamın hüznüne alerjim var. Dayanamam anamın kederlenmesine."


- Ağlaya Ağlaya Öldük Anam Bacım



32. ""Burada yoksulluk adama soluk aldırmaz.""


- Bozkırda Altmışaltı



33. "Yengelerin dikkatleri vardır. Hangi akraba çay bardağında dudak payı bırakılmasını ister? Hangi komşu çok konuşur? Kayınvalidesinin yumurtası kayısı kıvamı olmazsa nasıl bir kıyamet kopar? Daha birçok ince işin ilmini belirler yengeler."


- Yengeler Cumhuriyeti



34. "Eve kapandım. Ve işte o kapanmada küçük küçük kararlardan bir kule yaptım. Kuleme çıkıp hayatıma baktım."


- Bozkırda Altmışaltı



35. ""O kadar çok süslenirler de bilmezler ki mahçup bir gülümseme kadar güzel süs daha verilmemiştir kadın kısmına.""


- Ağlaya Ağlaya Öldük Anam Bacım



36. "Ablalar biraz anne, biraz baba ve azıcık da abladırlar."


- Ağlaya Ağlaya Öldük Anam Bacım



37. "Bir de uzakta kalınca insan sevdiklerinin yüzündeki çizgilerin değiştiğini daha net görüyormuş, öğrendim."


- Bozkırda Altmışaltı



38. "Boynuma sarıldı. Usulca sarıldı. Gül sarmaşığı duvara nasıl sarılırsa öyle sarıldı. Ben zaten taş olmuşum. Duvara örülmüşüm."


- Bozkırda Altmışaltı



39. ""Sevdalık çekerken nasıl oluyorsa artık, insanın aklı çalışmıyor.Vallaha çalışmıyor.""


- Bozkırda Altmışaltı



40. "bu kadar derine varırsan çıkması zor olur. Sen çö­kersen kim kaldıracak seni."


- Bozkırda Altmışaltı



41. "Boş oturmaktansa boşa çalışmak iyidir."


- Bozkırda Altmışaltı



42. "Ağlayabilmek büyük güçtür."


- Ağlaya Ağlaya Öldük Anam Bacım



43. ""Aşk bir obsesyondur."
Yani aşk bir takıntıdır."


- Bozkırda Altmışaltı



44. "Senin derdin ellere ne ki?"


- Adem'in Kekliği ve Chopin



45. "Esasen o yaşta bizi adam yerine koyan da yoktu zaten. Ergen olmanın böyle sıkıntıları var. Ne kadar çabalarsanız çabalayın adam yerine konmamak gibi bir engeliniz oluyor."


- Ağlaya Ağlaya Öldük Anam Bacım



46. ""Bu gavur kısmı haşa huzurdan taharet nedir bilmez amma gavurda ne akıllar var. Irak'ta benzin çok. İşte geldi çöktü Iraklının ümüğüne. Hele çıkar bakalım şu benzini nereye koyduysan.""


- Bozkırda Altmışaltı



47. "Ya da Oğuz gibi (Oğuz Atay'ı kastediyor) kaybolup gitmeden yazman lazım. Sizin edebiyatınız ikinci bir Tutunamayanları kaldıramaz."


- Bozkırda Altmışaltı



48. "Esasen o yaşta bizi adam yerine koyan da yoktu zaten. Ergen olmanın böyle sıkıntıları var. Ne kadar çabalarsanız çabalayın adam yerine konmamak gibi bir engeliniz oluyor."


- Ağlaya Ağlaya Öldük Anam Bacım



49. "Yavrum, okumak biraz inat işidir. İşi inada bindirmezsen okuyamazsın."


- Ah Mercimeğim



50. "Bir hikaye okumuştum. Adamın biri adliye karşısındaki arzuhalcilere başından geçenleri anlatmış. Adam anlattıkça arzuhalci yazmış. Sonunda arzuhalci yazdığı dilekçeyi adama okumuş. Adam başlamış ağlamaya. Demiş ki, vay benim başıma neler gelmiş! İşte ben de orada otururken öylece düşündüm. Düşündükçe vay be, dedim, benim başıma neler gelmiş neler!"


- Bozkırda Altmışaltı



51. "Yandım,diyeceğim. Öldüm, diyeceğim. Vicdanın yok anladık, ya merhametin de mi yok elekçinin kızı diyeceğim."


- Bozkırda Altmışaltı



52. "Ah bu akrabalar, insanı sosyal medyadan soğutur."


- Yengeler Cumhuriyeti



53. "Uzun işler kısa oldu .
Zor işler kolay oldu .
Konuşanlar sustu.
Susanlar konuştu ."


- Ah Mercimeğim



54. "“Handan’ı görünce ne edeceği­mi bilemedim. Handan dedim durdum. Handan dedim kaldım. Bir adım atamadım. Öteye gidemedim. Beriye geleme­dim. Handan dedim. İsminiz ne güzelmiş diyemedim…”"


- Bozkırda Altmışaltı



55. ""Eşeği yoldan çıkarır sıpanın oynaması, ehlikeyfe keyif verir kahvenin kaynaması.""


- Ağlaya Ağlaya Öldük Anam Bacım



56. "İnsanın içinde bir ses varmış, öğrendim. O ses hiç susmazmış, öğrendim. O ses kadar zalim, o ses kadar hain bir şey yokmuş, öğrendim."


- Ah Mercimeğim



57. "Sevdaya düşmek yalan mıymış? Haşa, o nasıl laf? Aha, bana baksana..."


- Bozkırda Altmışaltı



58. "Öyle hafiftim. Öyle güzel .Öyle neşeli . Öyle..."


- Bozkırda Altmışaltı



59. "Bazen kendime kızardım; 'Okumak dışında ne işe yararsın sen?' diyerek kendimi azarladığım günlerim çok oldu.""


- Bozkırda Altmışaltı



60. ""Sonra başıma dert olan gözleri var..""


- Bozkırda Altmışaltı



61. ""Gülümseme dediğimiz şey yârin gül yüzünün çiçeklenmesi değil midir?""


- Ah Mercimeğim



62. "Handan'ın saçları düz ki nasıl. Aşağıya doğru zeytinyağı dökmüşsün. Yağ akarken saçlar peşinden gelmiş, öyle yani. Sonra başıma dert olan gözleri var. O gözlerin rengini ben şu Yozgat toprağında görmedim. Vallaha bak görmedim. İnan olsun görmedim. Yeşil ama nasıl bir yeşil? Yosun desem ben yosunu ne bilirim ki? Televizyonda görmeynen yosun yeşili bilinir mi? Yoksa ot yeşili diyeceğim. Yok, öyle cart açık bir yeşil değil. Ne bileyim. Öyle ya da böyle yeşil işte. Handan yeşili dedim bilemeyince. Gözleri de Handan yeşili. Sonra boy değil ondaki. Sanki bir fidan yalvarmış, yukarı doğru boy istemiş. Yüce Mevlam da vermiş boyu.
Ben sevdalık çekenlere gülerdim. Bir yağdalı kız peşine he mi bu kadar çile, derdim. Çok büyük laf ettim. Çok kimseyle eğlendim. Sen misin eğlenen? Başıma bir dert geldi ki adı Handan."


- Bozkırda Altmışaltı



63. "Sevdaya düşmek yalan mıymış? Haşa, o nasıl laf? Aha, bana baksana..."


- Bozkırda Altmışaltı



64. "Sen çökersen kim kaldıracak seni..."


- Bozkırda Altmışaltı



65. "“Bir aya yakın küs durdum.
Bir ay sonunda küs durmaktan yoruldum.
Ya da küs du­racak yerlerim ağrıdı herhalde.”"


- Bozkırda Altmışaltı



66. "Handan’ı görünce ne edeceğimi bilemedim. Handan dedim durdum. Handan dedim kaldım. Bir adım atamadım. Öteye gidemedim. Beriye gelemedim. Handan dedim. İsminiz ne güzelmiş diyemedim. Handan dedim, gözleriniz ne yeşilmiş diyemedim."


- Bozkırda Altmışaltı



67. "vay yalan dünya vay ki vay..."


- Bozkırda Altmışaltı



68. "Delirmiyordum fakat pek de iyi sayılmazdım."


- Ağlaya Ağlaya Öldük Anam Bacım



69. "Askerdeyken "fücut " değil , "vücut " demeyi belledim."


- Ah Mercimeğim



70. "Babamın ticareti nasıldı, anlamıyordum. Çok çalışıyorduk ama neredeyse hiç kazanmıyor gibi zorlanıyorduk."


- Ah Mercimeğim



71. "Handan’ı görünce ne edeceğimi bilemedim. Handan dedim durdum. Handan dedim kaldım. Bir adım atamadım. Öteye gidemedim. Beriye gelemedim. Handan dedim. İsminiz ne güzelmiş diyemedim. Handan dedim, gözleriniz ne yeşilmiş diyemedim."


- Bozkırda Altmışaltı



72. ""Öpçe derken?" "Öpçe işte. Biraz ukala. Biraz cıvık. Biraz geveze. Biraz ne bileyim?
Öpçe işte...""


- Bozkırda Altmışaltı



73. "Yozgat kış memleketidir. Kardan, buzdan ayağı kayan, düşen çok olur."


- Bozkırda Altmışaltı



74. "Ve yavaş yavaşYozgat'tan kalma kelimeleri silmeye başlamıştım lügatimden."


- Bozkırda Altmışaltı



75. ""Sevdalık çekerken nasıl oluyorsa artık, insanın aklı çalışmıyor.""


- Bozkırda Altmışaltı



76. "İnsan seme bir şey oluyor. Seme dediğim, yani ağzı açık, yani az biraz mal, azıcık
da saf oluyor."


- Bozkırda Altmışaltı



77. "Sen gel tabii, ben tüm Yozgat'ı bırakır tüm malı sana saklarım sultanım, diyemedim. "Her zaman," dedim. "Her zaman bekleriz.""


- Bozkırda Altmışaltı



78. "Çamlığa çıkınca derin derin toprağa bakıyon. Ne ki senin derdin?""


- Bozkırda Altmışaltı



79. "Roman yazanlara bir hayran olurum ki sormayın. Bu kadar kuyruklu lafı nereden bulur, nasıl birbirlerine bağlarlar hep hayret ederim."


- Ağlaya Ağlaya Öldük Anam Bacım



80. "Herkesten kaçıp, saklandığım kütüphanelerde koynundan yaralı bir serçe çıkaran çocuklar gibi zihnimin en kuytu yerinden Elif'i çıkarırdım. Kitaplar, parlak kağıtlar, Elif ve ben mesut mutlu yaşardık..."


- Bozkırda Altmışaltı



81. "Ben onu bunu bilmem arkadaş, okul çok iyi geliyor sevdalı adama. Devlet senin için kalorifer yakıp ısıtıyor; "Gel buraya, sıcacık otur," diyor. Öğretmen soru sorarsa, "Bilemedim hocam," de, boynunu bük. Boynu bükük adama kim, ne diyebilir? Ben de zaten sevda uğruna boynu bükülmüş adamdım."


- Ah Mercimeğim



82. "İnsan seme bir şey oluyor. Seme dediğim, yani ağzı açık, yani az biraz mal, azıcık
da saf oluyor."


- Bozkırda Altmışaltı



83. "O çocuklar bu laflara akıp giderlermiş. Neden dersen, bozkırın çocuğuna anası "gobel" der. Babası "lan" der. Öğretmeni "eşek herif" der. O kadar kötü lafın arasında kendisine "gül" denilen, "erkeğin hası" denilen, "adamım" denilen yeri sevmez mi çocuklar? Sevmişler ki, hem nasıl sevmek."


- Bozkırda Altmışaltı



84. "“Yavrum, okumak biraz inat işidir. İşi inada bindirmezsen okuyamazsın.""


- Ah Mercimeğim



85. "gitti. Ben kendime gelemedim. O gün ne aldım ne sattım, kime ne dedim, hiç bilemedim."


- Bozkırda Altmışaltı



86. ""Keşke her gün pazar olsa," derdim."


- Ağlaya Ağlaya Öldük Anam Bacım



87. ""Aşk bir obsesyondur." Yani aşk bir takıntıdır..."


- Bozkırda Altmışaltı



88. "Gine de sen bilin.Sen bilin
demek, sıkıyorsa bırak da git demektir. Git de gör gününü"


- Bozkırda Altmışaltı



89. "O gözlerin rengini ben şu Yozgat toprağında görmedim. Vallaha bak görmedim. İnan olsun görmedim. Yeşil ama nasıl bir yeşil?yosun desem ben yosunu ne bilirim ki? Televizyonda görmeynen yosun yeşili bilinir mi? Yoksa ot yeşili diyeceğim. Yok, öyle cart açık bir yeşil değil. Ne bileyim. Handan yeşili dedim bilemeyince. Gözleri de Handan yeşili."


- Bozkırda Altmışaltı



90. "Anası derdi ki " Bizim oğlan inadıynan yaşar, yoksa ayakta duracak hükmü yok"
İnadı batsın!"


- Adem'in Kekliği ve Chopin



91. "Bir aya yakın küs durdum.
Bir ay sonunda küs durmaktan yoruldum.
Ya da küs duracak yerlerim ağrıdı herhalde."


- Bozkırda Altmışaltı



92. "Soru sormadım "just do it" dedim, sadece yaptım. Gittim. Geldim. Okudum. Yazdım. Onlar nasıl istiyorlarsa öyle oynadım."


- Bozkırda Altmışaltı



93. "O kadar çok süslenirler de bilmezler ki mahçup bir gülümseme kadar güzel süs daha verilmemiştir kadın kısmına."


- Ağlaya Ağlaya Öldük Anam Bacım



94. "Hem muhabbet, hem kitap, hem de çay. Daha ne olsun!"


- Ağlaya Ağlaya Öldük Anam Bacım



95. "Bazen sevda yükü öyle ağır geliyordu ki ölecek gibi oluyordum."


- Ah Mercimeğim



96. ""Bu memleketin meselesi bitmez.""


- Bozkırda Altmışaltı



97. "Sen gel tabii. Senin gelmediğin dükkânın ben anasını satarım.
Sen gel tabii. Senin almadığın yumurtayı ben yere çalarım.
Sen gel tabii, ben tüm Yozgat’ı bırakır tüm malı sana saklarım sultanım, diyemedim. “Her zaman,” dedim. Her zaman bekleriz"


- Bozkırda Altmışaltı



98. "Sonra başıma dert olan gözleri var."


- Bozkırda Altmışaltı



99. "Ya da oraya gömmeyin de ben Mehmet Akif Ersoy ilköğretim Okulu’nun çatısına çıkıp, koca bir Yozgat toprağına bağırayım”."


- Bozkırda Altmışaltı



100. "Senin sülalende delilik ecdat yadigarıdır. Sen de delireceksin."


- Ah Mercimeğim



101. "“Ben aha şu ceketimi satar oku­turum bunları kız, duyuyon mu?” Hanımı yarı uykulu ce­vap vermiştir: “Ne satılıp bitmez bir ceketin varmış ki Re­fet.”"


- Bozkırda Altmışaltı



102. "“Handan’ı görünce ne edeceğimi bilemedim.Handan dedim durdum.Handan dedim kaldım.Bir adım atamadım.Öteye gidemedim.Beriye gelemedim.Handan dedim.İsminiz ne güzelmiş diyemedim.Handan dedim,gözleriniz ne yeşilmiş diyemedim.”"


- Bozkırda Altmışaltı



103. "Babam için ticaretten anlar, anasını boyar babasına satar demişler"


- Bozkırda Altmışaltı



104. "Taksici tanıştırdı. “Arkadaşım profesür,” deyince, kadın “Hah iyi denk geldi yavrum, benim şu dalım­dan bir ağrı kalkıyor, bana soluk aldırmıyor. Ölecem zannediyom, bi baksan?” dedi. Haydar gülümsedi. “Anacağım ben doktor değilim,” dedi. Kadın şaşırdı. “Vih! Hem profesür diyon hem ben anlamam diyon, bu nasıl iş?” Haydar anlatma­ya çalıştı ama kadın çoktan notunu vermişti, “Madem ağrı­dan sızıdan haberin yok ne demeye o kadar okudun gurban olduğum?” dedi."


- Bozkırda Altmışaltı



105. "Babam öldü amma bana haber vermediler
Neymiş efendim " Cenazeye gelir de Ankara'da işini bırakırsa bir daha geri dönüşü olmaz" mış
Cahillik değil mi?"


- Adem'in Kekliği ve Chopin



106. "İnsanın içinde bir ses varmış, öğrendim. O ses hiç susmazmış, öğrendim."


- Ah Mercimeğim



107. "vay yalan dünya vay ki vay…"


- Bozkırda Altmışaltı



108. "...çok şey anlatırım diye umut ediyordum ama insan çok dolunca konuşamıyormuş, anladım."


- Ah Mercimeğim



109. "Gülümseme dediğimiz şey yârin gül yüzünün çiçeklenmesi değil midir?"


- Ah Mercimeğim



110. "“Konuşarak değil, bakarak demişti ki: Sen erkek ol, anam vermiyorsa al kaçır. Sen sağlam dur, ben arkandan geleyim. Sen önümde dur, ben göl­genle yetineyim…”"


- Bozkırda Altmışaltı



111. "vay yalan dünya vay ki vay…"


- Bozkırda Altmışaltı



112. ""Emrine şükür, derdine sabır Mevla'nın.""


- Bozkırda Altmışaltı



113. "“Sen Elife değil Elifin olduğu zamanlara âşıksın. Elifi bıraktığınızda o çocuktu. Sen o günleri bütün ayrıntısıyla anlatıyorsun ama hayatının geri kalan kısmında Elifin yüzünü bile görmemişsin. Bence, sen geride kalmış Elif diye bir küçük kıza takılıp kalmışsın.”"


- Bozkırda Altmışaltı



114. "Sen gel tabii. Senin gelmediğin dükkanın ben anasını satarım.
Sen gel tabii. Senin almadığın yumurtayı ben yere çalarım.
Sen gel tabii, ben tüm Yozgat 'ı bırakır tüm malı sana saklarım sultanım, diyemedim. "Her zaman beklerim," dedim."


- Bozkırda Altmışaltı



115. "“İşte bugün sen dersen ki, baba ben okuyacağım ama şu kadar para lazım;
Ben daha şu duvarda asılı duran ceketi satarım okuturum.
Siz yeter ki okuyun.” Çocuklar duvardaki cekete bakarlar bir zaman. İçlerinden biri cesaret edip dese ki, yahu bu ceket kaç kuruş eder? Cevap verebilen olur mu, meçhul. Ama
çocuklar babaları ceketsiz kalmasın diye mi, yoksa okumazlarsa aç kalacaklarını düşündüklerinden mi bilinmez, okumuşlardır güzelce."


- Bozkırda Altmışaltı



116. "“Bizim milletimiz pistir efendim. Kış boyu koyunlar gibi kendi kirinin terinin sıcağına yatar da demez ki güzelce ha­mama gideyim…”"


- Bozkırda Altmışaltı



117. "Ama bana "mercimeğim" demişti, daha ne desin? Anlayana büyük laf! Mercimeğim; yani küçüğüm, bicimciğim."


- Ah Mercimeğim



118. ""Boş oturmaktansa boşa çalışmak iyidir...""


- Bozkırda Altmışaltı



119. "“Şimdi ki­taplarla dolu bir evde, içeride uyuyan karım ve ben iyiyiz…”"


- Bozkırda Altmışaltı



120. "“Yahu ben usta oluncaya kadar enseme yedi­ğim tokadı hâşâ huzurdan eşeğe vursalar hayvan o saat te­lef olur be. Ama işte o ensemize vura vura bizi ekmek sahi­bi etti.”"


- Bozkırda Altmışaltı



121. "Halamın ağlamaktan öldüğü kasetler Emrah'ın yani "Küçük Emrah"ın filmleriydi. Emrah sesi gerçekten güzel bir genç miydi o ayrı konu. Fakat güzel ağlıyordu. Ağlayabilmek büyük güçtür."


- Ağlaya Ağlaya Öldük Anam Bacım



122. "Roman yazanlara bir hayran olurum ki sormayın. Bu kadar kuyruklu lafı nereden bulur, nasıl birbirlerine bağlarlar hep hayret ederim."


- Ağlaya Ağlaya Öldük Anam Bacım



123. "Derin bir nefes aldım. Zannettim ki derin soluk alırsam ecik rahatlarım.Yok ,öyle olmuyormuş.Derine daldıkça boğuluyorum ..."


- Ah Mercimeğim



124. ""Yemeği beraber yiyek güzellik otum," diyemedim..."


- Bozkırda Altmışaltı



125. "“Daha önce sayısız kere faul yapıp yere sermişler ama bu se­fer bu ince sızı tam kırmızı kartlık faul yapmış. Faulü yapan soldan gelen sızı ama oyun dışı kalan Erkan olmuş…”"


- Bozkırda Altmışaltı



126. "Konuşacağım. Yandım, diyeceğim. Öldüm, diyeceğim. Vic­danın yok anladık; ya merhametin de mi yok elekçinin kı­zı diyeceğim."


- Bozkırda Altmışaltı



127. "Elvan elvan güldür biten bağında"


- Adem'in Kekliği ve Chopin



128. "Evvelden bir oturuşta iki kıymalı pideyi yerdim de daha iştahlı iştahlı yalanırdım. Şimdi bir taneyi yiyip çekiliyorum. Herkes 'Neyin var?' diyor amma ben cevap vermeden geçiyorum."


- Ah Mercimeğim



129. "Almaya, vermeye, pazarlığa, müşteri küstürmemeye, yeri geldiğinde müşteri kovmaya bile alışmışım.
Her şeyi bilen ben.
Müşteri seçen ben.
Alan, satan, veren ben... Handan'ı görünce ne edeceğimi bilemedim. Handan dedim durdum. Handan dedim kaldım. Bir adım atamadım. Öteye gidemedim. Beriye gelemedim. Handan dedim. İsminiz ne güzelmiş diyemedim. Handan dedim, gözleriniz ne yeşilmiş diyemedim."


- Bozkırda Altmışaltı



130. "biz esnaf çocuğu olarak babamızın gölgesinde terbiye gördük."


- Ah Mercimeğim



131. "Bilmeyen insan için en kolayı konuşmaktır."


- Ah Mercimeğim



132. ""... Takıntı böyle bir şeydi zaten, yaptığın yanlıştır. Yanlış olduğunu belki en iyi sen bilirsin ama vazgeçmek elinde değildir.""


- Bozkırda Altmışaltı



133. ""Okumak dışında ne işe yararsın sen?" diye kendimi azarladığım günlerim çok oldu."


- Bozkırda Altmışaltı



134. "Bir hikaye okumuştum. Adamın biri adliye karşısındaki arzuhalcilere başından geçenleri anlatmış. Adam anlattıkça arzuhalci yazmış. Sonunda arzuhalci yazdığı dilekçeyi adama okumuş. Adam başlamış ağlamaya. Demiş ki, vay benim başıma neler gelmiş! İşte ben de orada otururken öylece düşündüm. Düşündükçe vay be, dedim, benim başıma neler gelmiş neler!"


- Bozkırda Altmışaltı



135. "Sen sağlam dur, ben arkandan geleyim. Sen önümde dur, ben gölgenle yetineyim."


- Bozkırda Altmışaltı



136. "``Öpçe işte. Biraz ukala. Biraz cıvık. Biraz geveze. Biraz ne bileyim? Öpçe işte...``"


- Bozkırda Altmışaltı



137. ""kızım bu adama Öpçe Sadi derler." "Öpçe derken?" "Öpçe işte. Biraz ukala. Biraz cıvık. Biraz geveze. Biraz ne bileyim? Öpçe işte...""


- Bozkırda Altmışaltı



138. ""Ziraat mühendisi bir adam ile tıp fakültesinde okuyan bir kız birbirine denk midir?"
"Bu sevda acaba bir nişan yüzüğüne, oradan da hayırlısıyla bir beyaz gelinliğe bağlanır mı?""


- Adem'in Kekliği ve Chopin



139. "Ona göre roman okuyup durmak boş bir türküdür. Çalıp çığıran benim. Türkümü hiç dinleyen yok ama ben ha bire okurum..."


- Ağlaya Ağlaya Öldük Anam Bacım



140. "Ankara'nın yarısı Yozgat, geri kalanı Çankırı, Çorum..."


- Adem'in Kekliği ve Chopin



141. "Ben çok şey anlatırım diye umut ediyordum ama insan çok dolunca konuşamıyormuş, anladım."


- Ah Mercimeğim



142. ""Varsa yoksa okurlar. Başka da bir şey bilmezler.""


- Bozkırda Altmışaltı



143. "“Başkala­rı su böreği gibi fısır fısır kızları bulup evlerini yalan dünya­ da cennet ederken biz gittik Gülbeyaz denen topuğu kıllı bir katırı kendimize eş ettik…”"


- Bozkırda Altmışaltı



144. "“Boş oturmaktansa boşa çalışmak iyidir,”"


- Bozkırda Altmışaltı



145. "Ankara'nın yarısı Yozgat, geri kalanı Çankırı, Çorum..."


- Adem'in Kekliği ve Chopin



146. ""Ne zamandır okuyamadık" diye hüzünlendi."


- Bozkırda Altmışaltı



147. ""Bizim milletimiz seyirliği sever. ""


- Bozkırda Altmışaltı



148. "Sen gel tabii. Senin gelmediğin dükkânın ben anasını satarım."


- Bozkırda Altmışaltı



149. ""Burada boğulacağız. Yaşamak için gidiyoruz.""


- Adem'in Kekliği ve Chopin



150. "Eşeği yoldan çıkarır sıpanın oynaması, ehlikeyfe keyif verir kahvenin kaynaması."


- Ağlaya Ağlaya Öldük Anam Bacım



151. "Taşranın ağrıları, heves ve rüyaları.."


- Ah Mercimeğim



152. "“Ge­ ne bö gün,
Gene bö gün,
Dayadım sırtımı merdivana,
Gene bö gün.”"


- Bozkırda Altmışaltı



153. "Ben onu bunu bilmem arkadaş, okul çok iyi geliyor sevdalı adama. Devlet senin için kalorifer yakıp ısıtıyor; "Gel buraya, sıcacık otur," diyor. Öğretmen soru sorarsa, "Bilemedim hocam," de, boynunu bük. Boynu bükük adama kim, ne diyebilir ?"


- Ah Mercimeğim



154. "Bir de uzakta kalınca insan sevdiklerinin yüzündeki çizgilerin değiştiğini daha net görüyormuş, öğrendim."


- Bozkırda Altmışaltı



155. "Sonra başıma dert olan gözleri var. O gözlerin rengini ben şu Yozgat toprağında görmedim. Vallaha bak görmedim. İnan olsun görmedim. Yeşil ama nasıl bir yeşil? Yosun desen ben yosunu ne bilirim ki? Televizyonda görmeynen yosun yeşili bilinir mi? Yoksa ot yeşili diyeceğim. Öyle ya da böyle yeşil işte. Handan yeşili dedim bilemeyince. Gözleri de Handan yeşili."


- Bozkırda Altmışaltı



156. "Kitap almak da okumak da ortam işiymiş anladık. İnsanlar kendileri gibi okuyanları gördükçe daha bir hevesli, iştahlı oluyorlar."


- Ağlaya Ağlaya Öldük Anam Bacım



157. "Epeyce sustu. O susmalarını bir iki damla yaş bozdu. Elinin tersiyle yaşı sildi. Ben ne yapacağımı bilemedim. Ayağımla yere bir şeyler çizer gibi oynadım. İnsanın arkadaşı üzülürse kendi de çok üzülüyormuş..."


- Ah Mercimeğim



158. "İnsanın içinde bir ses varmış , öğrendim .O ses kadar hain bir şey yokmuş , öğrendim ..."


- Ah Mercimeğim



159. "Gülümseme dediğimiz şey yârin gül yüzünün çiçeklenmesi değil midir?"


- Ah Mercimeğim



160. "Şu yalan dünyada olmayacak iş kaldı mı?"


- Ah Mercimeğim



161. "Bir rüzgâr esti say. Bozkırın düzünden bir yel esti, beni uçurdu say."


- Ah Mercimeğim



162. ""Ders çalışmak adamı çok yorar. Bir yıl okumak üç yıl inşaat işine bedeldir.""


- Ah Mercimeğim



163. "“Çokomel kâğıtlarını tır­naklarıyla düzeltir, sonra o parlak kâğıtları kitapların arası­na koyardı. O kâğıtlar kitapların arasında kalırdı.“"


- Bozkırda Altmışaltı



164. "Gel gör ki insan küs kalmaktan da yoruluyor..."


- Ağlaya Ağlaya Öldük Anam Bacım



165. "Millet dedikodu eder. Ben işe yaramaz bir adammışım. Desinler, desinler de şeker yesinler. Ne deyim?"


- Ağlaya Ağlaya Öldük Anam Bacım



166. "Bilmeyen insan için en kolayı konuşmaktır."


- Ah Mercimeğim



167. "Gel gör ki insan küs kalmaktan da yoruluyor..."


- Ağlaya Ağlaya Öldük Anam Bacım



168. "Bilmeyen insan için en kolayı konuşmaktır."


- Ah Mercimeğim



169. "(...) bozkırın çocuğuna anası "gobel," der. Babası "lan," der. Öğretmeni "eşek herif," der."


- Bozkırda Altmışaltı



170. ""Ula kardaşım rahmetlik Belgin yengem belirlerdi de senin canın içinde yok muydu? Gözünü kapatıp da mı gezdin? Heç mi bir şey öğrenemedin?
" Demek ki öğrenmemişim hiçbir şey, "diyordu Haydar.
" Demek ki Belgin 'e bırakmışım her şeyi. Belgin gidince de böyle ortada kaldık işte. Çocuk kadar beceriksiz ya da senin dediğin gibi' böcemez 'oldum. ""


- Bozkırda Altmışaltı



171. "Bir aya yakın küs durdum.
Bir ay sonunda küs durmaktan yoruldum. Ya da küs duracak yerlerim ağrıdı herhalde..."


- Bozkırda Altmışaltı



172. "Bilmeyen insan için en kolayı konuşmaktır."


- Ah Mercimeğim



173. "Sen Elif’e değil Elif’in olduğu zamanlara âşıksın."


- Bozkırda Altmışaltı



174. "..çok şey anlatırım diye umut ediyordum ama insan çok dolunca konuşamıyormuş, anladım."


- Ah Mercimeğim



175. "Derin bir nefes aldım. Zannettim ki derin soluk alırsam ecik rahatlarım.Yok ,öyle olmuyormuş.Derine daldıkça boğuluyorum ..."


- Ah Mercimeğim



176. "Her şeyi bilen ben.
Müşteriyi seçen ben.
Alan, satan, veren ben... Handan 'ı görünce ne edeceğimi bilemedim. Handan dedim durdum. Handan dedim kaldım. Bir adım atamadım. Öteye gidemedim. Beriye gelemedim. Handan dedim. isminiz ne güzelmiş diyemedim. Handan dedim, gözleriniz ne yeşilmiş diyemedim."


- Bozkırda Altmışaltı



177. "Sevdalık çekerken nasıl oluyorsa artık, insanın aklı çalışmıyor."


- Bozkırda Altmışaltı



178. "İnsanın içinde bir ses varmış, öğrendim. O ses hiç susmazmış, öğrendim. O ses kadar hain bir şey yokmuş, öğrendim."


- Ah Mercimeğim



179. "Kimi bilemez kimi bulamaz!"


- Ah Mercimeğim



180. ""Aşk bir obsesyondur." Yani aşk bir takıntıdır. Kendime dikkatli bakınca bu sözü çok haklı buluyordum."


- Bozkırda Altmışaltı



181. "“Bu kadar derine varırsan çıkması zor olur. Sen çö­kersen kim kaldıracak seni.
Adam yükü ağır olur…”"


- Bozkırda Altmışaltı



182. "Ben aha şu ceketimi satar okuturum bunları"


- Bozkırda Altmışaltı



183. "Bir de uzakta kalınca insan sevdiklerinin yüzündeki çizgilerin değiştiğini daha net görüyormuş, öğrendim."


- Bozkırda Altmışaltı



184. "İşte Ebru'nun kendince sevmesi budur; uzaktan, yarasız, kanamasız bir sevda!"


- Bozkırda Altmışaltı



185. "Bir ay sonra küs durmaktan yoruldum. Ya da küs duracak yerlerim ağrıdı herhalde."


- Bozkırda Altmışaltı



186. ""Madem ağrıdan sızıdan haberin yok ne demeye o kadar okudun gurban olduğum?""


- Bozkırda Altmışaltı



187. "İçimizden kitap alıp okumak isteyen çıktıysa da kendisini usulünce uyardık: "Bilmediğin şeyi ellemeyeceksin," diyerek engel olduk."


- Ağlaya Ağlaya Öldük Anam Bacım



188. "Bir rüzgâr esti say. Bozkırın düzünden bir yel esti, beni uçurdu say."


- Ah Mercimeğim



189. "“Bir rüzgârdı, esti geçti de kıymet bilemedik. Su akarken kabımızı dolduramadık.”"


- Ah Mercimeğim



190. ""Efendime söyleyeyim, bizim milletimiz el iyisidir. Dışarı memleketleri duyunca aklı çıkar.""


- Bozkırda Altmışaltı



191. ""Ey hayat, ey insanlık, ben şu anda şarjı bir anda boşalan bir telefon gibiyim, son bir çizgi şarjımı da size gülümseyerek harcıyorum.""


- Bozkırda Altmışaltı



192. "Bir de uzakta kalınca insan sevdiklerinin yüzündeki çizgilerin değiştiğini daha net görüyormuş, öğrendim."


- Bozkırda Altmışaltı



193. "İşte Ebru'nun kendince sevmesi budur; uzaktan, yarasız, kanamasız bir sevda!"


- Bozkırda Altmışaltı



194. "Bir ay sonra küs durmaktan yoruldum. Ya da küs duracak yerlerim ağrıdı herhalde."


- Bozkırda Altmışaltı



195. ""İnsan kendini insanda tanıyormuş.""


- Yengeler Cumhuriyeti



196. "“Ey hayat, ey insanlık, ben şu anda şarjı bir anda bo­şalan bir telefon gibiyim, son bir çizgi şarjımıda size gülüm­seyerek harcıyorum…”"


- Bozkırda Altmışaltı



197. "Bir kadın evde somurtarak gezdi mi acırım o evin ahalisine."


- Adem'in Kekliği ve Chopin



198. "Rüzgar, es garibin bağrına!"


- Ağlaya Ağlaya Öldük Anam Bacım



199. ""Çare yok, gireceksin her bir odaya, yine gün ışıyacak adı sabah olacak.""


- Adem'in Kekliği ve Chopin



200. "Herkes bende bir hal olduğunu seziyor da bir sen Aslı, bir sen anama babama selam gönderiyosun."


- Ah Mercimeğim



201. "Herkes bende bir hal olduğunu seziyor da bir sen Aslı, bir sen anama babama selam gönderiyosun."


- Ah Mercimeğim



202. "Bence, sen geride kalmış Elif diye bir küçük kıza takılıp kalmışsın."


- Bozkırda Altmışaltı



203. "Sen Elif'e değil Elif'in olduğu zamanlara âşıksın."


- Bozkırda Altmışaltı



204. "Sen bunları hesap etmesen de biz ederiz profesür efendi. Okumuşsun amma boşa okumuşsun..."


- Bozkırda Altmışaltı



205. "Anlayana büyük laf! Mercimeğim,yani küçüğüm, bicimciğim. Yani sen daha çok küçüksün, çok küçük!"


- Ah Mercimeğim



206. "İçimden geldiği gibi sevgimi gösteremediğim Annem’e..."


- Bozkırda Altmışaltı



207. "Eskipazar Mahallesi'ne gittiler. Haydar yarı baygın konuşuyordu: "Çocukluk denilen masalı biz burada yaşadık.""


- Bozkırda Altmışaltı



208. "Efendime söyleyeyim, bizim milletimiz el iyisidir. Dışarı memleketleri duyunca aklı çıkar. Onun için "Benim mallarım hep Ankara 'dan, Bursa' dan, İstanbul 'dan gelmedir, diyeceksin."


- Bozkırda Altmışaltı



209. ""Okudun mu, kravatlı adam oldun mu gölgen ağır olur. Gittiğin yerde bey derler. Az bilsen de adın çok bilir olur. Az söylesen de millet çok beller. Neden? İşte o kravatı görüyon mu? Sen bir urgan zannedersin ama kazın ayağı öle deel. O kravat ne kapılar açar, bir söylesem aklınız çıkar. ""


- Bozkırda Altmışaltı



210. "Gülümseme dediğimiz şey yârin gül yüzünün çiçeklenmesi değil midir ?"


- Ah Mercimeğim



211. "Peki ben içimdeki sesi nasıl susturacaktım ? İnsanın içinde bir ses varmış,öğrendim. O ses hüç susmazmış,öğrendim. O ses kadar zalim, o ses kadar hain bir şey yokmuş, öğrendim."


- Ah Mercimeğim



212. "Fikret adaşı olan Tevfik Fikret'i görünce çok şaşırdı. "Ay bıyıklıymış bu..." dedi."


- Ağlaya Ağlaya Öldük Anam Bacım



213. "Sonra genç kızlar gelir. Her birindeki boyayı hesaba vursan, kaç binanın duvarına yeter. O kadar çok süslenir de bilmezler ki mahcup bir gülümseme kadar güzel süs daha verilmemiştir kadın kısmına. Benim bildiğim, bellediğim budur,"


- Ağlaya Ağlaya Öldük Anam Bacım



214. "Biliyor musunuz bence, psikologlar insan denen varlığın dili, gözü, yüzü, hasılı anlam oluşturan ne kadar uzvu varsa hepsini bir kenara itecek kadar başka bir gücünün de olduğunu hesaba katmadan hiçbir teşhiste bulunmasınlar, tedaviye başlamasınlar."


- Bozkırda Altmışaltı



215. "Bir aya yakın küs durdum.
Bir ay sonra küs durmaktan yoruldum. Ya da küs duracak yerlerim ağrıdı herhalde. Ellerim cebimde yokuş aşağı indim."


- Bozkırda Altmışaltı



216. "Sevdalık çekerken nasıl oluyorsa artık, insanın aklı çalışmıyor..."


- Bozkırda Altmışaltı



217. "Gülümseme dediğimiz şey yârin gül yüzünün çiçeklenmesi değil midir?"


- Ah Mercimeğim



218. "Bir ay sonunda küs durmaktan yoruldum.Ya da küs duracak yerlerim ağrıdı herhalde."


- Bozkırda Altmışaltı



219. "Efendime söyleyeyim, bizim milletimiz el iyisidir. Dışarı memleketleri duyunca aklı çıkar. Onun için "Benim mallarım hep Ankara 'dan, Bursa' dan, İstanbul 'dan gelmedir, diyeceksin."


- Bozkırda Altmışaltı



220. "Hayal pilavı yemeyle bitmez."


- Adem'in Kekliği ve Chopin



221. "Handan bakındı bakındı, “Yumurta alayım,” dedi. “Ama az olsun. Taze olsun.” Dedi . “Nasıl olsa burayı öğrendim. Gelir taze taze alırım,” dedi.
Sen gel tabii. Senin gelmediğin dükkanın ben anasını satarım.
Sen gel tabii. Senin almadığın yumurtayı ben yere çalarım.
Sen gel tabii, ben bütün Yozgat’ı bırakır tüm malı sana saklarım sultanım, diyemedim. “Her zaman,” dedim. “Her zaman bekleriz.”"


- Bozkırda Altmışaltı



222. "Doktor, senin benim bildiğimize ad koyan kişidir. Doktorlar ad koymasa da ben derdimi bilirim."


- Ağlaya Ağlaya Öldük Anam Bacım



223. "Ama şu kadarını söylemem lazım ki kalbim kırıktır, hem de çok kırık..."


- Ağlaya Ağlaya Öldük Anam Bacım



224. ""Şu düzen bırakılır da gidilir mi? Okuyanları görüyon işte boyunlarında kravat, varıyo geliyo bir kuru maaş. Gine de sen bilin...""


- Bozkırda Altmışaltı



225. "Kızlar vara yoğa güler, Aslı her lafa gülmezdi. Hayır hayır, somurtkan olduğundan değil, asaleti ve lacivert duruşu sebebiyle gülmez ama gülümserdi."


- Ah Mercimeğim



226. "“Gülümseme dediğimiz şey yârin gül yüzünün çiçeklenmesi değil midir?”"


- Ah Mercimeğim



227. "Kızlar vara yoğa güler, Aslı her lafa gülmezdi. Hayır hayır, somurtkan olduğundan değil, asaleti ve lacivert duruşu sebebiyle gülmez ama gülümserdi."


- Ah Mercimeğim



228. "... ve mezarının başına geçti. "Sadi," diyebildi sadece. Yarım kaldı cümleleri, konuşamadı. Hıçkıra hıçkıra kayboldu sesi."


- Bozkırda Altmışaltı



229. "Bir rüzgar dı esti geçti de kıymet bilemedi, su akarken kıymet bilemedi."


- Ah Mercimeğim



230. "“Ona göre roman okuyup durmak boş bir türküdür. Çalıp çağıran benim. Türkümü hiç dinleyen yok ama ben ha bire okurum…”"


- Ağlaya Ağlaya Öldük Anam Bacım



231. ""Ben nasılsam sen öylesin.""


- Adem'in Kekliği ve Chopin



232. "Ey Aslı, senin erkek dediklerin iki lafı bir araya getiremez. Amma ben koca okul müdürü önünde cayır cayır şiir okumuş adamım"


- Ah Mercimeğim



233. "..Aslı geldi.Bana baktı. Ama öyle ezerek değil, ipek kumaş seçer gibi, tül perdeye dokunur gibi baktı.."


- Ah Mercimeğim



234. ""Bir adamın ensesi sararmışsa,
Allah bilir ya o adamın ölümü yakındır."
Mehmet Türkmen"


- Bozkırda Altmışaltı



235. "Gel gör ki insan küs kalmaktan da yoruluyor."


- Ağlaya Ağlaya Öldük Anam Bacım



236. "Ağlayabilmek büyük güçtür."


- Ağlaya Ağlaya Öldük Anam Bacım



237. "..."yenge" diyerek araya konan mesafe, aslında kadını erkeklerin arasındaki dünyanın dışına çıkarmaya hatta hiçbir zaman oraya ait olmadığını ima etmeye yarar."


- Yengeler Cumhuriyeti



238. "Ben sevdalık çekenlere gülerdim. Bir yağdalı kız peşine he mi bu kadar çile, derdim. Çok büyük laf ettim. Çok kimseyle eğlendim. Sen misin eğlenen? Başıma bir dert geldi ki adı Handan."


- Bozkırda Altmışaltı



239. "Birinin adını Ayşe koydum ki hanım olsun, hatun olsun."


- Bozkırda Altmışaltı



240. "Kitap almak da okumak da bir ortam işiymiş"


- Ağlaya Ağlaya Öldük Anam Bacım



241. "Düşün Allah düşün, sabah olmuyor. Sabah oluyor, kalkasım gelmiyor..."


- Bozkırda Altmışaltı



242. "Adamın biri adliye karşısındaki arzuhalcilere başından geçenleri anlatmış. Adam anlattıkça arzuhalci yazmış. Sonunda arzuhalci yazdığı dilekçeyi adama okumuş. Adam başlamış ağlamaya. Demiş ki, vay benim başıma neler gelmiş!.."


- Bozkırda Altmışaltı



243. "Ben de zaten sevda uğruna boynu bükülmüş adamım."


- Ah Mercimeğim



244. ""Gülümseme dediğimiz şey yârin gül yüzünün çiçeklenmesi değil midir?""


- Ah Mercimeğim



245. ""İşte bugün sen dersen ki, baba ben okuyacağım ama şu kadar para lazım; Ben daha şu duvarda asılı duran ceketi satarım okuturum. Siz yeter ki okuyun.""


- Bozkırda Altmışaltı



246. "vay yalan dünya vay ki vay..."


- Bozkırda Altmışaltı



247. "...hayat oyunbazdır, bazen öyle bir çalım atar, öyle bir şaşırtır ki sizi, hiçbir söz bulamazsınız onun yaptıkları karşısında."


- Yengeler Cumhuriyeti



248. "Bir rüzgardı, esti geçti de kıymet bilemedik. Su akarken kabımızı dolduramadık."


- Ah Mercimeğim



249. "Bir yel esecek, hepsi gidecek gibi."


- Ah Mercimeğim



250. "peki ben içimdeki sesi nasıl susturacaktım? insanin içinde bir ses varmış, öğrendim. o ses hiç susmazmış, öğrendim. o ses kadar zalim, o ses kadar hain bir şey yokmuş, öğrendim."


- Ah Mercimeğim

Tüm kitapları ücretsiz okuyabilir veya indirebilirsiniz! Ayrıca son kitabımız İlahi Rezonans artık raflarda! İncelemek için: