Tüm kitapları ücretsiz okuyabilir veya indirebilirsiniz! Ayrıca son kitabımız İlahi Rezonans artık raflarda! İncelemek için:

Mihail Bakunin Alıntıları & En Çok Okunan Sözleri

Mihail Bakunin En Beğenilen Sözleri



1. "^^^

"Hayvansal masumiyetlerinden yavaş yavaş sıyrılan ilkel halklar, tanrılarını işte böyle yaratırlar. ""


- Tanrı ve Devlet



2. "^^

"Yalnızca toplumsal devrim, vücutsal ve ruhsal sefaletin aldatıcı ve hayvani zevklerinin yerine, hem tek tek hem de bir bütün olarak, rafine olduğu kadar
gerçek de olan insani zevkleri geçirerek, aynı zamanda tüm meyhane ve kiliseleri kapatabilecek güce sahip olabilir."


- Tanrı ve Devlet



3. "^^

"onun zihnini meşgul eden karanlık ve sabit fikir, ona dünyanın en doğal şeyiymiş gibi görünür. Bu sabit fikir ile çelişen gerçek şeyler ise onun gözünde, tam tersine, iğrenç ve saçma çılgınlıklardan başka bir şey değildir."


- Tanrı ve Devlet



4. "^^

"Nerede bir sürü varsa, orada, mecburen, görevleri o sürüyü kırkmak ve boğazlamak olan çobanlar da olacaktır.""


- Tanrı ve Devlet



5. "^^

" Her dinsel sistemin gerçek doğasını ve özünü oluşturan sefilleşme, köleleşme ve kutsalın yararına insanlığın feda edilmesi olgularını, en gelişmiş haliyle, sergiler ve cisimleştirir."


- Tanrı ve Devlet



6. "^^

" Şimdiye kadar, tüm insanlık tarihi, yalnızca ve yalnızca, milyonlarca zavallı insanın, sürekli ve kanlı bir biçimde, birtakım insafsız soyutlamalar onuruna - Tanrı, ülke, Devlet gücü, ulusal onur, tarihsel haklar, hukuki haklar, siyasal özgürlük, kamu refahı gibi- kurban edilmesinden ibaret olmuştur.""


- Tanrı ve Devlet



7. "^^

"Biz, görevimizin, insanın özgürlüğü, saygınlığı ve refahı adına, yeryüzünden çalınıp cennete götürülmüş her şeyin tekrar yeryüzüne indirilmesi olduğuna
inanırız."


- Tanrı ve Devlet



8. "Tanrısı, yaratıcısı ve efendisi önünde hep dört ayak üzerinde sürünmesi istenmiştir. Ama bu noktada şeytan ebedi isyancı dünyanın ilk özgür düşünürü ve kurtarıcısı sahneye çıkar. O insanın kendini cehalet ve itaatinden utanmasını sağlar, onu kurtarır, itaatsizliğe ve bilginin meyvesini yemeye zorlayarak alnına özgürlüğün ve insanlığın damgasını vurur."


- Tanrı ve Devlet



9. "Fikirler olgulardan doğar ve asla tamamlanmış olguların ideal ifadesinden başka bir şey değildirler; bütün olgular arasında en önde gelen olgular olan ekonomik ve maddi olgular esas temeli oluştururlar; öyle ki, entelektüel, ahlaki, siyasal ve sosyal olgular, yalnızca bu esas temelin kaçınılmaz uzantılarıdırlar."


- Tanrı ve Devlet



10. "İde­alizm, köleliği kurmak ve yığınları sürekli hayvanca yaşamaya mahkum etmek için kutsallık kavramından hareket etmektedir."


- Tanrı ve Devlet



11. "Eski zamanlarda, bugün Asya'da ve Afrika'da olduğu gibi, köleler basit bir biçimde köle olarak adlandırılırdı. Ortaçağlarda "serf' olarak adlandırıldılar; bugün ise "ücretli" olarak adlandırılıyorlar."


- Tanrı ve Devlet



12. "Zenginlik, iktidarı yaratır ve güçlendirir; iktidar
da, sürekli yeni zenginlik kaynakları keşfeder ve yaratır."


- Tanrı ve Devlet



13. "Bir inancın, bir fikrin eskiliği, onun gerçekliğinin kanıtı olmanın tam tersine, bizi ondan kuşkulanmaya sevk etmelidir. Çünkü arkamızda hayvanlığımız, önümüzde insanlığımız yatmaktadır. insani ışık, bizi aydınlatabilen ve ısı­tabilen tek ışık, bizi kurtaran, bize saygınlık, özgürlük, mutluluk veren ve birbirimizle kardeş olmamızı sağlayan tek şeydir; bu ışık, başlangıçta hiç yokken, içinde yaşadığımız dönemde göreli olarak ışıldamaktadır, tarihin sonundaysa hep pırıl pırıl yanacaktır. Öyleyse geçmişi, bırakıp geleceğe bakalım; çünkü güneşimiz gelecektir, kurtuluşumuz gelecektedir. Eğer, geriye dönüp de tarihi incelememiz haklı, yararlı ve gerekli ise, bu, yalnızca, geçmişte ne olduğumuzu, neye inandığımızı ve ne yaptığımızı
saptamak ve bundan böyle, ne olmamamız, neye inanmamamız ve ne yapmamamız gerektiğini belirlemek içindir."


- Tanrı ve Devlet



14. "Maalesef, halk hala son derece cahildir ve hükümetlerin sistematik çabalarıyla cehalet içinde tutulmaya devam etmektedir. Hükümetler, haklı olarak bu cehaleti, iktidarlarını sürdürmenin asli koşullarından biri olarak görürler."


- Tanrı ve Devlet



15. ""Din halk için son derece gereklidir!" Bunun anlamı, tıkabasa doymuş olan burjuva kesiminin, durumunu sağlamlaştırmak, yeni kazanılmış çiftliklerini koruyabilmek ve halkın giderilmemiş olan açlığının gökten inecek ekmek vaatleriyle yatıştırabilmek için bu kuruma ihtiyaç duymaya başlamış olmasıydı."


- Tanrı ve Devlet



16. "Kendi irademi hiç kimsenin iradesine mutlak olarak bağlamam...Tavsiyelerinizin, talimatlarınızın, hizmetlerinizin canı cehenneme!"


- Tanrı ve Devlet



17. "Devlet töresinin ilkesi çok basittir: Üstün amacı oluşturan devletin gücünü çoğaltınaya yarayan her şey iyidir; bu güce karşı olan her şey ise, dünyanın en insani şeyi olsa bile, kötüdür."


- Tanrı ve Devlet



18. "Eğer Tanrı varsa, o, ebedi, üstün ve mutlak efendidir ve eğer böyle bir efendi varsa, insan köledir. İnsan köle olunca da, artık adalet, eşitlik, kardeşlik, gönenç gibi şeyler onun açısından olanaklı de­ğildir."


- Tanrı ve Devlet



19. "En kötü Cumhuriyet, en aydınlanmış monarşiden bin kat daha iyidir..."


- Tanrı ve Devlet



20. "Tüm enerjilerini günlük çalışmaları sırasında
harcayan, kendisine ayıracak vakti olmayan, entelektüel ilişkilerden ve okumak için gerekli vakitten, kısacası insanda düşünceyi geliştiren bütün araçlardan ve uyarıcıların büyük bölümünden mahrum bırakılan halk, genellikle, dinsel inançları eleştirmeden, olduğu gibi kabul eder."


- Tanrı ve Devlet



21. "Tanrı göründüğünde, insan hiçe indirgenir; ve kutsallık ne kadar büyürse, insanlığın durumu o kadar kötüleşir."


- Tanrı ve Devlet



22. "... eğitimin ilk gününde otorite her şey, özgürlük ise hiçbir şey iken eğitimin son gününde özgürlük her şey olmalı..."


- Tanrı ve Devlet



23. "Bir ayakkabı yatakta pistir, ayakkabılıktaysa temiz."


- Tanrı ve Devlet



24. "Bir konu üzerinde uzun süre yoğunlaşmış. zihinler, sık sık, kafadaki bütün düşünceleri boşaltma ve aptallaşma ihtiyacı duyarlar; bu ihtiyaç kendini açığa vurmuştu:
"İnanıyorum, çünkü saçmadır.""


- Tanrı ve Devlet



25. "Mükemmel toplumda hükümet değil yönetim olur, yasa değil yükümlülük olur, ceza değil düzeltme araçları olur."


- Anarşizm



26. "Yasak meyvenin insanlar için önemli bir çekiciliği vardır"


- Bakunin Marx'a Karşı



27. "Maalesef, halk hala son derece cahildir ve hükümetlerin sistematik çabalarıyla cehalet içinde tutulmaya devam etmektedir. Hükümetler, haklı olarak bu cehaleti, iktidarlarını sürdürmenin asli koşullarından biri olarak görürler."


- Tanrı ve Devlet



28. "••••
Mutluluğumu başkalarının mutluluğunda, bireysel zenginliğimi çevremdeki herkesin zenginliğinde ararım; özgürlüğümü de diğer insanların özgürlüğünde… Benim bütün inancım, hayatımın bütün amacı budur işte!

••••"


- Devlet ve Anarşi



29. "Bilimin mutlak otoritesini kabul ediyoruz..."


- Tanrı ve Devlet



30. "Hayat, her zaman, bilimden sonsuz derecede büyüktür ve öyle kalacaktır."


- Tanrı ve Devlet



31. "Hiç kuşkusuz idealistler haksız, materyalistler haklıdır."


- Tanrı ve Devlet



32. "Çocuklar gibi, olgun adamlar da yalnız kendi deneyimleriyle akıllanırlar, başkalarınkilerle değil."


- Tanrı ve Devlet



33. "Genelde bizim en çok istediğimiz şey geniş bir bilgi ve deneyimle donanmış güçlü bir kafa ve büyük bir yürek sahibi insanların üzerimizde sahip oldukları göksel ya da dünyasal herhangi bir otorite adına dayatılmayan ama özgürce kabul ettiğimiz doğal ve yasal etkilerini kullanmalarıdır... İşte bu anlamda bizler gerçekten anarşistleriz..."


- Tanrı ve Devlet



34. "İnsan, doğal yasalara, ister kutsal ister insani, ister bireysel ister kolektif, herhangi bir gelip geçici dışsal irade tarafından dayatıldığı için değil, yalnızca bizzat kendisi bunları olduğu gibi tanıyıp kabul ettiği için itaat ettiği sürece özgürdür."


- Tanrı ve Devlet



35. "İnsanlığın tüm tarihi entelektüel ve ahlaki, tarihsel ve mantıksal açıdan, yalnızca onun ekonomik tarihinin bir yansımasıdır."


- Tanrı ve Devlet



36. "•••

Devlet töresinin ilkesi çok basittir: Üstün amacı oluşturan devletin gücünü çoğaltmaya yarayan her şey iyidir; bu güce karşı olan her şey ise, dünyanın en insani şeyi olsa bile, kötüdür.

•••"


- Tanrı ve Devlet



37. "... çünkü nerede bir sürü varsa orada mecburen görevleri gereği o sürüyü kırkmak ve boğazlamak olan çobanlar da olacaktır."


- Tanrı ve Devlet



38. "Kimse uzun zaman umutsuzluk içinde yaşayamaz. Umutsuzluk insanı eninde sonunda ya ölüme, ya da eyleme götürür."


- Devlet ve Anarşi



39. "Sosyalizm adalettir. Adaletten söz ettiğimizde, çok geniş bir biçimdekaba kuvvetle elde edilmiş şiddet vakalarına, zamanla ve şu ya da bu dinin (Hristiyan ya da pagan) kutsaması yoluyla kutsal bir şiddete dayanan ve tüm yasaların mantıksal akıl yürütme süreçleri yoluyla onlardan çıkarsandığı mutlak kurallar olarak kabul edilen Yasalarda ve Roma Hukuku'nda içerilen adaleti anlamıyoruz. Hayır, biz sadece insan vicdanına dayanan adaletten, her insanın-hatta çocukların
dahi- vicdanında bulunan adaletten ve tek bir sözcükle,hakkaniyet
kavramıyla ifade edilebilecek adaletten söz ediyoruz."


- Bakunin Marx'a Karşı



40. "••••

İde­alizm, köleliği kurmak ve yığınları sürekli hayvanca yaşamaya mahkum etmek için kutsallık kavramından hareket etmektedir.

••••"


- Tanrı ve Devlet



41. "“... Dinde ve de politikada insanlar yalnızca sömürücülerin elindeki makinalardır...”"


- Tanrı ve Devlet



42. "Dünyanın yaratıcısı, düzenleyicisi, yargıcı, efendisi, lanetleyicisi, kurtarıcısı ve velinimeti olan Tanrı'ya duyulan inancın, halk arasında egemen olmasından daha doğal bir şey olamaz. Özellikle de şehir proletaryası arasında olduğundan daha yaygın
bir şekilde varlığını sürdürdüğü kırsal alanlarda. Maalesef, halk, hala son derece cahildir ve hükümetlerin sistematik çabalarıyla cehalet içinde tutulmaya devam edilmektedir. Hükümetler, haklı
olarak, bu cehaleti, iktidarlarını sürdürmenin asli koşullarından biri olarak görürler."


- Tanrı ve Devlet



43. "Benim kastettiğim özgürlük, her bireyin tek tek sahip olduğu özgürlüktür;bu özgürlük, başkalarının özgürlüğünün başladığı yerde bitmez; aksine o noktada olumlanır ve oradan sonsuzluğa uzanır. Benim kastettiğim özgürlük, herkesin özgürlüğü aracılığıyla her bireyin sınırsız özgürlüğüdür; eşitlik içinde gerçekleşen, asla gücün idealize edilmiş ifadesinden başka bir şey olmayan otorite ilkesi ve kaba güç üzerinde zafer kazanmış olan, bu dünyanın ve öbür dünyanın tüm putlarını devirdikten sonra bütün kilise ve devletlerin yıkıntıları üzerinde insan dayanışmasının gerçekleşeceği yeni bir dünyayı bulan ve örgütleyen özgürlük."


- Tanrı ve Devlet



44. "Tanrı sözünü kullanarak niyetleri amaçları bizi yükseltmek, bizi kurtarmak... Tanrı sözünü kullanarak insanlar arasında kardeşliği kurmayı hayal ediyorlar ama tam tersine gurur, kin yaratıyorlar, düşmanlık, nefret savaş tohumları ekiyorlar, köleliği kuruyorlar."


- Tanrı ve Devlet



45. "Eğer tanrı gerçekten var olsaydı, onu zorunlu olarak ortadan kaldırmak gerekirdi."


- Tanrı ve Devlet



46. "Disiplin, cesur ve hedefleri olan insanlar için değil, korkaklar ve zayıflar içindi."


- Anarşizm



47. "Ben Afrika' da kanat çarpan kelebeğin Kuzey Amerika' da yarattığı kargaşayı istiyorum. Ben kaos istiyorum."


- Devlet ve Anarşi



48. "Maalesef, halk, hala son derece cahildir"


- Tanrı ve Devlet



49. "Bütün devletleri yerle bir et,burjuva uygarlığını yık, özgür birlikler yoluyla aşağıdan yukarıya özgürce örgütlen,zincirlerini kıran emekçi kalabalıklarını, özgürleşen insanlığın hepsini örgütle, bütün insanlık adına yepyeni bir dünya yarat."


- Devlet ve Anarşi



50. "Zira, siyasal iktidar var oldukça yöneten ve yönetilen, efendi ve köle, sömüren ve sömürü­len olacaktır. Bir kez ortadan kaldırıldığında, siyasal iktidarın yerine üretici güçlerin ve ekonomik hizmetlerin örgütlenmesi konmalıdır."


- Bakunin Marx'a Karşı



51. "Eğer Tanrı var ise onun, insan özgürlüğüne hizmet etmek için bir tek çaresi vardır: Var olmaktan vazgeçmek."


- Tanrı ve Devlet



52. "Şeytan ilk isyancı ilk başkaldıran.."


- Tanrı ve Devlet



53. "Hiçbir burjuva ekonomik eşitlik istemez:niye ölmek istesin ki ?"


- Devlet ve Anarşi



54. "Bir efendi, her kim olursa olsun ve kendini ne kadar liberal gösterme arzusu taşırsa taşısın, her zaman bir efendidir. Onun varlığı, tüm altındakilerin köleliğini zorunlu kılar"


- Tanrı ve Devlet



55. "Çocuklar gibi, olgun adamlar da yalnız kendi deneyimleriyle akıllanırlar başkalarinkilerle değil."


- Tanrı ve Devlet



56. "Eğer Tanrı varsa, insan köledir; insan özgür olabilirse ve olmak zorundaysa, o zaman Tanrı yoktur."


- Tanrı ve Devlet



57. "Biz, görevimizin, insanlığın özgürlüğü, saygınlığı ve refahı adına, yeryüzünden çalınıp cennete götürülmüş her şeyin tekrar yeryüzüne indirilmesi olduğuna inanıyoruz."


- Tanrı ve Devlet



58. "...insanın zerresinin bile köleliği herkesin köleliğidir."


- Bakunin Marx'a Karşı



59. "Dinde ve de politikada insanlar yalnızca sömürücülerin elindeki makinalardır."


- Tanrı ve Devlet



60. "Mihail Bakunin, dört kız kardeşinin lideri ve savunucu­su olarak kız kardeşlerinin daima kalbinde, babasının ise karşısında olacaktı."


- Anarşizm



61. "Kopernik ve Galileo ortaya çıkana kadar herkes güneşin dünyanın etrafında döndüğüne inanıyordu. Herkes yanılmıyor muydu?
Kölelikten daha kadim ve daha evrensel olan ne var? Belki yamyamlık! Tarihsel toplumun köklerinden günümüze kadar her zaman ve her yerde kitleler, baskın azınlık tarafından zorunlu olarak çalıştırılarak —köleler, serfler veya ücretli işçiler— emekleri sömürülmüş, Kilise ve Devlet tarafından insanlar baskı altına alınmıştır. Öyleyse bu sömürü ve baskının insan topluluklarının bizzat kendinde mutlak şekilde var olan gereklilikler olduğu sonucuna mı varılmalıdır? Bunlar. Tanrı'yı savunma şampiyonların argümanlarının hiçbir şeyi kanıtlamadığının örnekleridir."


- Tanrı ve Devlet



62. "Eğer tanrı varsa, o, ebedi, üstün ve mutlak efendidir ve eğer böyle bir efendi varsa, insan köledir."


- Tanrı ve Devlet



63. "Sorarım size sömürenle sömürülen ezenle ezilen arasında kardeşlik olur mu? Nasıl!"


- Seçme Düşünceler



64. "Ayrıcalığın, ayrıcalıklı tüm konumların en başta gelen özelliği, insanın aklını ve yüreğini öldürmesidir."


- Tanrı ve Devlet



65. "Devlet doğası gereği bu dayanışmayı parçalar ve kendisi sürekli
bir savaş nedenidir. Aynı şekilde herhangi bir kişinin proletaryanın
özgürlüğünün ve kitlelerin gerçek kurtuluşunun Devlette ve Devlet tarafından sağlanabilecek olmasından nasıl bahsedebildiğini anlamıyoruz. Devlet hakimiyet demektir ve tüm hakimiyetler kitlelerin boyun eğmesini ve bunun sonucunda şu ya da bu azınlığın yararına
sömürülmelerini gerektirir."


- Bakunin Marx'a Karşı



66. "Eşit güçlerde iki devlet bir arada bulunamaz, bunu tarih de mantık da doğruluyor. Üstün bir güç olmaya koşullanmış bünyelerine terstir, üstünlük eşitlik kabul etmez. Eşit güçlerden biri zorunlu olarak parçalanacak ve diğerine tabi olacaktır."


- Devlet ve Anarşi



67. "(1) İnsanın
hayvansallığı; (2) düşünme; ve (3) eylem. Bunlardan birincisi
toplumsal ve özel ekonomiye; ikincisi bilime; üçüncüsü ise özgürlüğe denk düşer."


- Tanrı ve Devlet



68. "Dünyayı yaşanmaz kılan tüm saçmalıkların kaynağı olan Tanrıya inanç, dokunulmamış olarak kaldığı sürece, budanmış gövdeden yeni sürgünler fışkırmaya devam edecektir"


- Tanrı ve Devlet



69. "Karl Marx doğal olarak bu Kilise’de nere­deyse mutlak bir egemenliğe sahiptir. Ayaca hakkını vermek gerekir ki, bu küçük bağnaz taraftarlar ordusunu, Almanya işçilerinin fikir dünyaları üzerindeki nüfuz ve kudretini her zaman artıracak bir bi­çimde nasıl yöneteceğini iyi bilmektedir."


- Bakunin Marx'a Karşı



70. "Kısacası tüm yasaları, otoriteyi, ayrıcalıkları, lisanslıları, resmîleri ve yasal yetkileri reddediyoruz. Genel oyla seçilmiş olsalar da. Çünkü bunların baskın bir sömürgeci azınlığa, o azınlığın altındaki büyük çoğunluğu meydana getirenlerin aleyhine avantaj sağlayacağından eminiz.

Bu açıdan gerçekten anarşistiz!"


- Tanrı ve Devlet



71. "Tüm enerjilerini günlük çalışmaları sırasında
harcayan, kendisine ayıracak vakti olmayan, entelektüel ilişkilerden ve okumak için gerekli vakitten, kısacası insanda düşünceyi geliştiren bütün araçlardan ve uyarıcıların büyük bölümünden mahrum bırakılan halk, genellikle, dinsel inançları eleştirmeden, olduğu gibi kabul eder."


- Tanrı ve Devlet



72. "Tanrılar insanlar tarafından yaratılmışlardır."


- Tanrı ve Devlet



73. "Geri zekalılık,bilindiği gibi, fizyolojik ve toplumsal bir hastalıktır.Onunla okulda değil hastanede uğraşmak gerekir."


- Tanrı ve Devlet



74. "Çünkü, eğer Tan­rı varsa, o, ebedi, üstün ve mutlak efendidir ve eğer böyle bir efendi varsa, insan köledir. İnsan köle olunca da, artık adalet, eşitlik, kardeşlik, gönenç gibi şeyler onun açısından olanaklı de­ğildir. Bundan
ötürü eğer Tanrı varsa ve insan özgürlüğüne hizmet etmek isti­yorsa, bunu, ancak var olmaktan vazgeçerek yapabilir."


- Tanrı ve Devlet



75. "Marx sadece bilge bir Sosyalist değildir. O aynı zamanda çok akıllı bir siyasetçi, ateşli bir yurtseverdir."


- Bakunin Marx'a Karşı



76. "... Proudhonun qeyd etdiyi kimi, ideal, kökləri varlığın maddi şərtlərində olan bir çiçəkdən başqa bir şey deyildir."


- Tanrı ve Devlet



77. "Her mantıklı ve samimi Devlet teorisi zorunlu olarak otorite ilkesi üzerinde kuruludur -yani kendilerini yönetmekten her zaman aciz
olan kitlelerin o ya da bu biçimde kendilerine daima yukarıdan dayatı­lan hikmet ve adaletin hayırlı boyunduruğuna teslim olmaları hakkındaki, her şeyden önce teolojik, metafizik ve siyasal düşünce üzerinde.Peki bu düşünce ne adına ve kim tarafından dayatılmaktadır? Kitleler
tarafından bu derecede kabul edilen ve saygı duyulan otorite sadece
üç kaynağa sahip olabilir: kaba kuvvet, din, üst bir aklın eylemi. Bu üst akıl her zaman azınlıklar tarafından temsil edilir."


- Bakunin Marx'a Karşı



78. ""Eğer Tanrı olmasaydı, onu icat etmek zorunda kalırdık.""


- Tanrı ve Devlet



79. "Devlet egemenlik anlamına gelir ve her türlü egemenlik, kitlelerin tabi kılınmasını ve sonuç olarak da şu ya da bu azınlık lehine sömürülmesini varsayar."


- Tanrı ve Devlet



80. "Bütün despotizmlerin en kötüsü, doktriner kişiler ya da esinlenmiş dinciler tarafından uygulanan despotizmdir"


- Tanrı ve Devlet



81. "Din kolektif bir deliliktir."


- Tanrı ve Devlet



82. "Miras hakkından kaynaklanan eşitsizlik ortadan kal­dırıldıktan sonra da, bireylerin sahip oldukları farklı farklı enerji miktarları ve yeteneklere bağlı eşitsizlikler kalacak­tır. Bu eşitsizlikler asla tümüyle yok olmazlar, ama eğitimin ve eşitlikçi bir toplumsal örgütlenmenin etkisiyle sürekli, daha ve daha küçültülürler, ayrıca miras yükü de yetişen kuşakların sırtından kalkmış olacaktır"


- Anarşizm



83. "Kutsal yasalara dair dinsel önerme açık bir saçmalığa, sadece düzenin değil doğanın da yadsınmasına yol açar. Doğal yasalar sadece doğaya içkin oldukları için gerçektir, yani herhangi bir otorite tarafından kurulmamışlardır."


- Bakunin Marx'a Karşı



84. "Tanrıya tapınmak isteyen (...) cesurca özgürlüğünü ve insanlığını inkar etsin."


- Tanrı ve Devlet



85. "Zira, siyasal iktidar var oldukça yöneten ve yönetilen, efendi ve köle, sömüren ve sömürü­len olacaktır."


- Bakunin Marx'a Karşı



86. "Ben Gerçeğin tutkulu bir takipçisiyim. Aynı zamanda, geçmiş ve şimdiki tüm dini, metafizik, siyasi, hukuki, iktisadi ve toplumsal alçaklıkların resmi temsilcisi Düzen Partisi’nin dünyaya zulmetmek ve onu alçaltmak için kullandığı iğrenç kurmacaların da en az bir o kadar tutkulu düşmanıyım. Ben insan zekâsının, onurunun, mutluluğunun ancak onun aracılığıyla hayat bulabileceğini düşündüğüm Özgürlüğün fanatik bir sevdalısıyım. Bir avuç azınlığın diğerlerinin kölelikleri üzerinden elde ettikleri ayrıcalıkların temsilcisi olan o sahtekârlığın,yani Devletin müsaade verdiği, ölçtüğü, biçtiği ve düzenlediği resmi
"Özgürlüğün” değil! Birey haklarının Devlet hakkıyla sınırlandığını
düşünen ve bu nedenle bireyin haklarını aslından hiçliğe indirgeyen
Rousseau’nun ve tüm diğer Liberal burjuva ekollerin öne sürdüğü o
bencil, herkesin kötülüğünü isteyen ve aslında tamamen bir kurmacadan ibaret birey özgürlüğünün hiç değil!

Hayır, ben adına layık olan o özgürlüğü kastediyorum, her birimizde var olan maddi, zihinsel ve ahlaki yeteneklerin tam gelişimini
sağlayan özgürlüğü, kendi doğamız tarafından bize dayatılan yasalar
dışında hiçbir sınırlama kabul etmeyen özgürlüğü, ve gerçekte bu
kanunlar yanımızda ya da üzerimizde duran bize dışsal bir yasa koyucu tarafından dayatılmadığı için aslında hiçbir kısıtlamanın olmadığı
o özgürlüğü!"


- Bakunin Marx'a Karşı



87. "Kutsal otorite ilkesi geride en küçük bir kırıntı kalmamacasına ortadan kaldırılmalıdır"


- Tanrı ve Devlet



88. "Dinlerin insanı ne derece ve ne ölçüde aşağılayip yozlaştırdı­ğını belirtmeye gerek var mı? Dinler, insanın aklını, insanın kurtuluşunun temel aracını dumura uğratır ve onu, köleliğin en temel koşulu olan aptallığa mahkum eder; onursuz kıldığı insan emeğini köleliğin işareti ve kaynağı haline getirir."


- Tanrı ve Devlet



89. "Kimse uzun zaman umutsuzluk içinde yaşayamaz. Umutsuzluk insanı önünde sonunda ya ölüme ya da eyleme götürür."


- Devlet ve Anarşi



90. "Ne zaman ki, insa­nın bu hayvansal kökeni kabul edilir, o zaman her şey açıklanır."


- Tanrı ve Devlet



91. "Kutsal Platon gibi üstün bir dehanın bile kutsal ideanın ger­ çekliğine tümüyle ikna olmuş olması , dinsel mania geleneğinin, en büyük kafalar üzerinde bile, ne kadar bulaşıcı ve ne kadar etkili olduğunu bize gösterir."


- Tanrı ve Devlet



92. "Devlet insanlığı reddeder ve o büyük kelime "Vatanseverlik" ile adaletsizlik ve zulmü yüce bir görev olarak tüm halkına empoze eder. İçlerindeki insanlığı dizginler , tahrip eder, öldürür ki böylece; insan olmaya son vererek yurttaştan başka bir şey olmasınlar."


- Marksizm, Özgürlük ve Devlet



93. "Tanrı fikri, insanda bir akıl tutulmasını ve adaletsizliği zorunlu kılar; insan özgürlüğünün en kesin reddidir."


- Tanrı ve Devlet



94. "Nerede devlet varsa orda kaçınılmaz olarak tahakküm ve dolayısıyla kölelik vardır. Açık veya kamufle edilmiş köleliğe dayanmayan bir devlet düşünülemez. İşte bu nedenle, devletin can düşmanlarıyız."


- Devlet ve Anarşi



95. "Tanrı nedir? Bir idea bile değil; yalnızca bir özlem…"


- Tanrı ve Devlet



96. "Bu programda, halkın her konuda eksiksiz kurtuluşunu sami­miyetle isteyen biz devrimci Anarşistlere temelden sevimsiz gelen başka bir terim vardır. Atıfta bulunduğum terim proletaryanın, ağır işçilerden oluşan tüm toplumun “kitle” olarak değil “sınıf olarak su­ nuluşudur."


- Bakunin Marx'a Karşı



97. "Marx bir demokrat, bir Otoriter Sosyalist ve bir Cumhuriyetçidir. Bismarck açık açık Pomeranyalıdır, aristokrat, monarşi yanlısı bir Junkerdir."


- Bakunin Marx'a Karşı



98. "Bismarck politikası bugünündür; kendisini onun mirasçısı ve de­ vamı olarak değerlendiren Marx’ın politikası geleceğe aittir. Marx’ın kendisini Bismarck’ın devamı olarak gördüğünü söylerken, Marx’a iftira etmekten çok uzağım."


- Bakunin Marx'a Karşı



99. "Zira, Aristo’nun da yazdığı gibi insanın düşünebilmesi, kendini özgür hissetmesi, insan olabilmesi için gün­lük yaşamın maddi kaygılarından kurtarılması gerekir."


- Bakunin Marx'a Karşı



100. "Eski zamanlarda, tıpkı bugün Asya ve Afrika’da olduğu gibi, kölelere basitçe köle de­niyordu. Ortaçağ’da, “serf" adını aldılar, bugünse “ücretli” deniyor."


- Bakunin Marx'a Karşı



101. "Marx, bir demokrat, bir otoriter sosyalist ve bir cum­huriyetçidir; Bismarck ise tam olarak Pomeranyalı, aristokrat ve monarşi yanlısı bir Junker. Bundan ötürü fark, son derece büyük ve ciddidir ve her iki taraf da bu farklılık konusunda samimidir."


- Tanrı ve Devlet



102. "Kutsal otorite ilkesi geride en küçük bir kırıntı kalmamacasına ortadan kaldırılmalıdır"


- Tanrı ve Devlet



103. "Dinlerin insanı ne derece ve ne ölçüde aşağılayip yozlaştırdı­ğını belirtmeye gerek var mı? Dinler, insanın aklını, insanın kurtuluşunun temel aracını dumura uğratır ve onu, köleliğin en temel koşulu olan aptallığa mahkum eder; onursuz kıldığı insan emeğini köleliğin işareti ve kaynağı haline getirir."


- Tanrı ve Devlet



104. "Ghandi’nin dediği gibi ‘ gerçekleştirmek istediğimiz değişimin bir parçası olmalıyız.’"


- Anarşizm



105. "Ben insan zekâsının, onurunun, mutluluğunun ancak onun aracılığıyla hayat bulabileceğini düşündüğüm Özgürlüğün fanatik bir sevdalısıyım. Bir avuç azınlığın diğerlerinin kölelikleri
üzerinden elde ettikleri ayrıcalıkların temsilcisi olan o sahtekârlığın,yani Devletin müsaade verdiği, ölçtüğü, biçtiği ve düzenlediği resmi
"Özgürlüğün” değil!"


- Bakunin Marx'a Karşı



106. "İnsanoğlu, eşi benzeri olmayan bir yoksulluğa mahkum olsa da, açlıktan ve sefaletten azar azar ölüyor olsa da kahredici bir duyarsızlık ve bilinçsizlikle vakarından ödün vermez,itaat etmekten vazgeçmez."


- Devlet ve Anarşi



107. "Tanrı göründüğünde, insan hiçe indirgenir; ve kutsallık ne kadar büyürse, insanlığın durumu o kadar kötüleşir."


- Tanrı ve Devlet



108. "Oysa devletleri sadece fetihçi halklar kurarlar, sonra da boyun eğdirdikleri halkları bir güzel yerler."


- Devlet ve Anarşi



109. ""Saçma olduğu için inanıyorum""


- Tanrı ve Devlet



110. "Dinlerin insanı ne derece ve ne ölçüde aşağlayıp yozlaştırdığını belirtmeye gerek varmı?"


- Tanrı ve Devlet



111. "Dinler, insan kurtuluşunun temel aracı olan insan aklını yok eder ve insanlığı, köleliklerinin temel koşulu olan ahmaklığa mahkûm eder."


- Tanrı ve Devlet



112. "Ameri­ka türünden Cumhuriyetçi yönetim şekilleri, burjuvazinin -kapitalist mülkiyetçi sınıfın- proletaryayı baskıladığı bir mekanizmadır. Proletarya diktatörlüğü ise, proletaryanın burjuva sınıfını ve ayrıca küçük toprak sahipleri yada "uzmanlar" ve sair gibi diğer ezen sınıfları baskıladığı ya da "tasfiye ettiği" mekanizma olacaktır."


- Anarşizm



113. "Marx'a göre, tarih boyunca devletin amacı, sınıfı baskı altında tutan güçlü bir mekanizma olmaktır. Monarşi, aris­tokrasinin feodal köylüleri baskıladığı ve burjuvazinin orta­ ya çıkmasını engellemeye çalıştığı bir devlet şeklidir."


- Anarşizm



114. "Marx geniş ölçekli endüstriyel üretimi seviyordu. Otorite olmadan, devrim yapamazsın. Otorite olmadan siyasi bir konuma sahip olamazsın. Aslında, otorite olmadan başarı­lı bir insan yaşamına sahip olamazsın. Bir başka deyişle, Marx otorite heveslisi olduğu yönündeki suçlamalara ceva­ben otoriteye heveslendi. ""


- Anarşizm



115. "Kutsal kişiler, esinlenmiş yasa koyucular, peygamberler, mesihler, yaşamları boyunca geçmişteki ve günümüzdeki tüm dinlerin ve aşkın ve felsefenin tüm sistemlerinin varlıklarını kendisine dayandırdıkları, bu biricik ve kötücül gizin peşinde koşmuşlar ama çabalarının sonunda ulaştıkları nokta yalnızca ölüm ve azap olmuştur."


- Tanrı ve Devlet



116. "Bilimin tek görevi yaşamı aydınlatmaktır - onu yönetmek değil."


- Tanrı ve Devlet



117. "Bir devletin halkı özgürleştirebileceğini ve halkın koşullarını iyileştirebileceğini düşünmek düpedüz saçmalıktır!"


- Devlet ve Anarşi



118. "Monarşi ile tam anlamıyla demokratik bir cumhuriyet arasında tek bir esaslı fark vardır: İlkinde devlet yetkilileri egemen sınıfların çıkarına halkı ezip soyarlar, bir yandan da ceplerini doldururlar­ken hükümdar aşkına çalışmaktadırlar; diğerindeyse bu aşkın adı halk iradesidir."


- Devlet ve Anarşi



119. "Topluma karşı kökten bir baş kaldırma... insan için doğaya baş kaldırma kadar olanaksızdır."


- Seçme Düşünceler



120. "Eğer tanrı olmasaydı, onu icat etmek zorunda kalırdık."


- Tanrı ve Devlet



121. "Ben, özel bir alanda uzman olan bir insanın otoritesi önün­ de, bu otorite bana, yalnızca ve yalnızca kendi aklım tarafından dayatılmışsa, eğilirim"


- Tanrı ve Devlet



122. "Toplum suçları hazırlıyor, tek tek bireyler onları yalnızca uyguluyorlar."


- Tanrı ve Devlet



123. "Bilimin mutlak otoritesini kabul ediyoruz: çünkü, bilimin tek amacı; gerçekte, tek ve aynı doğal dünyayı oluşturan fiziksel ve toplumsal dünyaların maddi, en­telektüel ve ahlaki yaşamlarında içerilmiş olan doğal yasaların, mümkün olduğu kadar iyi düşünülmüş ve sistematik akılsal yeniden üretimidir. Bu tek yasal otorite dışındaki -yasal çünkü rasyonel ve insan özgürlüğüyle uyumlu- tüm otoriteleri yanlış, tartışılır ve ölümcül ilan ediyoruz. Bilimin mutlak otoritesini kabul ediyoruz, ama bilginlerin ya­nılmazlığını ve evrenselliğini reddediyoruz."


- Tanrı ve Devlet



124. "Gerçekte, hiçbir şey, haksız ve saçma olan kadar eski ve ev­rensel değildir; gerçek ve haklı olan ise, insan toplumundaki gelişmenin en yeni özelliğini oluşturması nedeniyle, en az evrensel olandır."


- Tanrı ve Devlet



125. "Tanrıları, yarı tanrıları ve peygamberleri, mesihleri ve azizleriyle birlikte tüm dinler, henüz tam olarak gelişmemiş ve yeteneklerine tam olarak sahip olamamış insanın hayal gücü tarafından yaratılmıştır."


- Tanrı ve Devlet



126. "Gerçek özgürlüğü, ekonomik özgürlüğe dayalı özgürlüğü ele geçirmek için proleterya devleti gasp etmeli ve devlet silahını işçilerin yararına burjuvaziye çevirmelidir, tıpkı şu anda yalnızca sömürücü sınıfın çıkarına proletaryaya çevrili olduğu gibi."


- Devlet ve Anarşi



127. "Gerçekler fikirlerden önce gelir."


- Tanrı ve Devlet



128. "Mantıksal bir çelişki tarafından felç edildiğinde, yaşamın kendisi kısır hale gelir."


- Tanrı ve Devlet



129. "...bir insan, aptal, teolog, ya da hiç olmazsa metafizikçi, hukukçu veya burjuva ekonomisti olmadığı sürece iki kere ikinin dört ettiği gerçeğine asla karşı çıkmaz."


- Tanrı ve Devlet



130. "halkın kendi kendini yöneti­mi her ikisi de benzer biçimde bir kurgudur. Halk, gerçekten değil hukuken egemendir."


- Bakunin Marx'a Karşı



131. "Eğer tanrı olmasaydı, onu icat etmek zorunda kalırdık."


- Tanrı ve Devlet



132. "Ben, özel bir alanda uzman olan bir insanın otoritesi önün­ de, bu otorite bana, yalnızca ve yalnızca kendi aklım tarafından dayatılmışsa, eğilirim"


- Tanrı ve Devlet



133. "...bir halk hangi bahaneyle olursa olsun zulümden zarar görürse, kaçınılmaz olarak geri dönüşü oldukça zor bir şekilde o faydalı isyan alışkanlığını ve hatta isyan içgüdüsünün kendisini kaybeder. [Böyle bir halk], Özgürlük duygusunu kaybeder ve bütün bunları bir kez kaybettiğinde, kaçınılmaz olarak yalnızca dış koşullar nedeniyle değil ama kendinde, kendi varlığının özü gereği köle bir halk olur."


- Bakunin Marx'a Karşı



134. "Şeytan, ebedi isyancı, dünyanın ilk özgür düşünürü ve kurtarıcısı sahneye çıkar"


- Tanrı ve Devlet



135. "“... Ezilenlerin kurtuluşu yalnızca onların kendi eseri olabilir ...”"


- Tanrı ve Devlet



136. "Tarihte, Tanrı'nın adı, kutsal bir değnektir; kutsaldan esinlenmiş tüm insanlar, büyük "erdemli dehalar" insan özgürlüğünü, saygınlığını, aklını, gönencesini bu değnekle terbiye etmişlerdir"


- Tanrı ve Devlet



137. "Amaca ulaşmanın tek bir yolu olduğunu unutmayın: Eşitsizliği yaratan tüm kurumları ezmek"


- Tanrı ve Devlet



138. "Belli bir konumun gereklilikleri, daima duygulardan, ideallerden ve iyi niyetlerden daha güçlüdür."


- Devlet ve Anarşi



139. "Tanrıları, yarıtanrıları, peygamberleri, mesihleri ve azizleri ile tüm dinleri yaratan, henüz tam olarak gelişmemiş ve yeteneklerine tam sahip olmamış insanın saf hayalgücüdür"


- Tanrı ve Devlet



140. "“Maalesef, halk hala son derece cahildir ve hükümetlerin sistematik çabalarıyla cehalet içinde tutulmaya devam etmektedir. Hükümetler, haklı olarak bu cehaleti, iktidarlarını sürdürmenin asli koşullarından biri olarak görürler...”"


- Tanrı ve Devlet



141. "Her zaman geleceğe bakalım; çünkü gelecek bizim tek gün ışığımız, tek kurtuluşumuzdur."


- Tanrı ve Devlet



142. "Ne yazıktır ki insanlar hâlâ cahildir ve bu cehaletin, kesinlikle iyi olmayan sebeplerle, kendi güçlerinin vazgeçilmez koşulu olduğunu düşünen hükümetler tarafından hâlâ da cahil bırakılmaktadır."


- Tanrı ve Devlet



143. "Punkların, büyük şirketlerle anlaşma yapmaktan hoşlanmadıklarından arala­rında kurdukları birçok bağımsız plak şirketi vardır ve bu şirketler az sayıda basılan ve ucuz satılan albümler hazırlar ama sanatçıya olabildiğince özgür olma fırsatı verir sansür­cülük yapmazlar."


- Anarşizm



144. "...hayat her zaman, bilimden sonsuz derece büyüktür ve öyle kalacaktır."


- Tanrı ve Devlet



145. "...dinsel cennet, cehaleti ve imanı tarafından yücektilmiş insanın, kendi görüntüsünü içinde büyütüp tersine çevirerek - yani kutsallaştırarak- yeniden keşfettiği hayalden başka bir şey değildir."


- Tanrı ve Devlet



146. "Şeytan, ebedi isyancı, dünyanın ilk özgür düşünürü ve kurtarıcısı sahneye çıkar"


- Tanrı ve Devlet



147. "“... Ezilenlerin kurtuluşu yalnızca onların kendi eseri olabilir ...”"


- Tanrı ve Devlet



148. "Köylü hiçbir yönetimden hoşlan­maz. Onlara ihtiyatla katlanır. Düzenle vergilerini öder. Yönetimler ondan oğlunu alırlar asker yapmak için. Bunun başka nasıl olabileceğini görmez. Hiç bir değiş­meye elini uzatmaz. Çünkü kendi kendine derki, bütün yönetimler aynıdır, ne ad verilirse verilsin yeni yönetim eskisinden daha iyi olmayacaktır. Göze almaktan ve ya­rarsız değişmelerin vereceği fireden kaçınır çünkü."


- Seçme Düşünceler



149. "Biz baş kaldırmada bütün insansı öz­gürlüklerin verimli tohumunu görüyoruz..."


- Seçme Düşünceler



150. ""Maalesef, halk hala son derece cahildir ve hükümetlerin sistematik çabalarıyla cehalet içinde tutulmaya devam etmektedir. Hükümetler, haklı olarak bu cehaleti, iktidarlarını sürdürmenin asli koşullarından biri olarak görürler.""


- Bir Anarşist İdeoloğun Söylemleri



151. "Şeytan, ebedi isyancı, dünyanın ilk özgür düşünürü ve kurtarıcısı sahne­ ye çıkar. O, insanın kendi hayvanİ cehalet ve itaatinden utanma­sını sağlar, onu kurtarır, itaatsizliğe ve bilginin meyvesini yeme­ ye zorlayarak, alnına özgürlüğün ve insanlığın damgasını vurur.
Daha sonra olup bitenler hepimizin malumudur."


- Tanrı ve Devlet



152. "Büyük olan, güzel olan, asil olan, adil olan her şey kutsaldır."


- Tanrı ve Devlet



153. "İnsanın kişisel ahlakı için hiçbir şey, yönetmek alışkanlığından daha tehlikeli değildir. En iyi, en akıllı, en tarafsız, en cömert, en safinsan, bu
ilişkide şaşmaz biçimde ve her zaman bozulur. İktidara içkin iki düşünce bu ahlaksızlaşmayı üretmekte hiçbir zaman başarısız olmaz; bunlar, kitleleri hor görmek ve kişinin kendi erdemlerini abartmasıdır."


- Bakunin Marx'a Karşı



154. "Saçmaya inanıyorum; ona, kesinlikle ve tam olarak inanıyorum, çünkü saçma... Aynı şekilde, bugün bile, birçok seçkin ve aydın
kafa; hayvansal magnetizme, ruhçuluğa, bir masa etrafında topla­nıp ruh çağırmaya, -ve daha öteye neden gidiyoruz?- Hıristiyanlığa, idealizme, Tanrıya, bu şekilde inanmaya devam etmiyor mu?"


- Tanrı ve Devlet



155. "Devlet töresinin ilkesi çok basittir: Üstün amacı oluşturan devletin gücünü çoğaltınaya yarayan her şey iyidir; bu güce karşı olan her şey ise, dünyanın en insani şeyi olsa bile, kötüdür."


- Tanrı ve Devlet



156. "Yaşam mantıksal bir çelişki tarafından felç edilerse meyve vermez."


- Tanrı ve Devlet



157. ""Evet, din kolektif bir deliliktir, geleneksel bir delilik olduğu için ve kökleri en uzak antik çağlarda kaybolduğundan, çok daha da güçlü bir deliliktir. Bir kolektif delilik olarak halkın derinliklerine ve insanların özel varlıklarına nüfuz etmiş, toplumda vücut bulmuş, tabiri caizse bir kolektif ruh ve düşünce haline gelmiştir. Her insan doğumundan itibaren onunla sarılıp sarmalanır, annesinin sütüyle onu emer, dokunduğu her şeyle, gördüğü her şeyde onu bünyesine alır. Onunla öylesine beslenmiş, öylesine zehirlenmiştir ve tüm varlığına onun tarafından öylesine nüfuz edilmiştir ki, daha sonra doğal aklı ne kadar güçlü olursa olsun, kendisini ondan kurtarmak için hiç duyulmamış çabalar sarf etmek zorunda kalır ve buna karşın, hiçbir zaman ondan tam olarak kurtulmayı başaramaz. Bunun bir kanıtını modern idealistlerde, bir diğerini de doktriner materyalistler, Alman Komünistlerinde görüyoruz. Her ikisi de dini Devlet'in içinden silkeleyip atmanın hiçbir yolunu bulamamıştır.""


- Tanrı ve Devlet



158. "Güç ve komuta etme alışkanlığı, en zeki ve erdemli insanlar için bile hem entelektüel hem ahlâki manada bir yoldan çıkma kaynağı haline gelir."


- Marksizm, Özgürlük ve Devlet



159. "Çünkü gerçek insanlık , dünyada en yüce ve en güzel olanla en kötü canavarca olanın birleşimini sunar ."


- Tanrı ve Devlet



160. "Bir sözcükle, tüm ayrıcalıklı, patentli, resmî ve legal yasama yetkisini, otoriteyi ve etkilemeyi yadsıyoruz, genel oy hakkından meydana gelmiş olsa bile, çünkü biz onların her zaman yalnızca kökleşmiş büyük çoğunluğun
çıkarına karşı, emreden ve sömüren bir azınlığın yararına dönüşebileceğine inanıyoruz. Bu anlamda biz gerçekten anarşistiz."


- Tanrı ve Devlet



161. "Bakunin ve diğer pek çok anarşistin Marx'ın bir "otoriter sosyalist" olduğu yönündeki savlarına cevaben Marx bun­ları yalanlamayı değil, açık bir biçimde otoritenin kaçınıl­maz olduğunu söylemeyi tercih etti."


- Anarşizm



162. "Gerçekte hiçbir şey, haksızlık ve saçmalık kadar evrensel veya kadim değildir; aksine, doğruluk ve adalet insan toplumlarının gelişimindeki en az evrenselliğe sahip, en yeni değerlerdir."


- Tanrı ve Devlet



163. ""Eğer Tanrı var olmasaydı, onu icat etmek gerekirdi." Anlayacağınız üzere "insanların bir dine sahip olması gerekir." Bu bir emniyet supabıdır."


- Tanrı ve Devlet



164. "Her zaman adil, her zaman iyi olan Tanrı, bizi teselli etmek için, dünya işlerinin yönetimini, Üçüncü Napolyon’ların, Birinci William’ların, Avusturyalı Ferdinand’ların ve Rusyalı Aleksandr’ların hükümetlerine bırakmıştır."


- Tanrı ve Devlet



165. "1970'lerin sonlarında başkaları tarafından kontrol edil­meyi reddeden punklar kendi müzik şirketlerini kurdular, kendi kültürlerini ve kendi iletişim ağlarını kurdular. Bu da kendin yap etiğini ortaya çıkardı. Etik, "Ortada bir problem varsa kendin çöz, başkasından bekleme" olarak özetlenebi­ lir."


- Anarşizm



166. "Hiçbir idealist, hiçbir teolog, hiçbir metafizikçi, hiçbir ozan, ebedi, sonsuz, mutlak olarak mükemmel ve muhtemelen kendinden bezmiş, bu kutsal varlığın, ne zaman, nasıl ve niçin, bu salto mortale’yi gerçekleştirmeye karar verdiğini, bugüne kadar ne anlayabilmiş ne de açıklayabilmiştir."


- Tanrı ve Devlet



167. "Kaba kuvvet, dinsel etkiler ve fetihler nedeniyle siyaset, hukuk ya da ekonomi dünyalarına hiçbir zaman hakim olamamış bu evrensel adalet, yeni dünyanın temeli haline gelmelidir."


- Bakunin Marx'a Karşı



168. "Bugün inceleyeceğiır,iz ilk soru şudur: İşçi sınıfının aldığı eğitim burjuvaziye verilene göre basit olduğu sürece ya da sa­ yıca az ya da çok, genel olarak doğuştan yüksek bir terbiyenin ayrıcalığına ve tam tahsiline erişmiş herhangi bir sınıf var ol­ duğu sürece, işçi sınıfının kurtuluşu tam olabilir mi? Bu soruyu sormak onu çözmek demek değil midir?"


- Tanrı ve Devlet



169. "...bu noktada, Şeytan, ebedi isyancı, dünyanın ilk özgür düşünürü ve kurtarıcısı sahneye çıkar."


- Tanrı ve Devlet



170. "Bir hapishaneyi daha güvenli hale getirmenin mahkumlara nasıl bir faydası olur ki?"


- Devlet ve Anarşi



171. "Tanrı göründüğünde, insan hiçe indirgenir; ve kutsallık ne kadar büyürse, insanlığın durumu o kadar kötüleşir. Bütün dinlerin tarihi bundan ibarettir; tüm kutsal esinlenmelerin ve yasamaların sonucu budur. Tarihte, Tanrı'nın adı, kutsal bir değnektir;"


- Tanrı ve Devlet



172. "Saçmaya inanıyorum; ona, kesinlikle ve tam olarak inanıyorum, çünkü saçma... Aynı şekilde, bugün bile, birçok seçkin ve aydın
kafa; hayvansal magnetizme, ruhçuluğa, bir masa etrafında topla­nıp ruh çağırmaya, -ve daha öteye neden gidiyoruz?- Hıristiyanlığa, idealizme, Tanrıya, bu şekilde inanmaya devam etmiyor mu?"


- Tanrı ve Devlet



173. "Devlet töresinin ilkesi çok basittir: Üstün amacı oluşturan devletin gücünü çoğaltınaya yarayan her şey iyidir; bu güce karşı olan her şey ise, dünyanın en insani şeyi olsa bile, kötüdür."


- Tanrı ve Devlet



174. "Yaşam mantıksal bir çelişki tarafından felç edilerse meyve vermez."


- Tanrı ve Devlet



175. "Ne zaman bir devlet başkanı Tanrıdan söz etse, ... halk sürüsünün bir kez daha koyun gibi kırkılmaya hazırlanıldığından hemen emin olabilirsiniz."


- Tanrı ve Devlet



176. "Monarşi ile tam anlamıyla demokratik bir cumhuriyet arasında tek bir esaslı fark vardır: İlkinde devlet yetkilileri egemen sınıfların çıkarına halkı ezip soyarlar, bir yandan da ceplerini doldururlarken hükümdar aşkına çalışmaktadırlar; diğerindeyse bunun adı halk iradesidir."


- Devlet ve Anarşi



177. "Toplum şuçu hazırlar,bireye düşen ise o suçu işlemektir."


- Bakunin Kitabı



178. ""Mutluluğumu başkalarının mutluluğunda, bireysel zenginliğimi çevremdeki herkesin zenginliğinde ararım; özgürlüğümü de diğer insanların özgürlüğünde... Benim bütün inancım, hayatımın bütün amacı işte budur.""


- Devlet ve Anarşi



179. ""Halkın egemenliğinin sömürülmesi, sahte halk egemenliğinin ve özgürlüğünün hangi siyasal biçimiyle olursa olsun aşağılayıcı bir durumdur...'"


- Devlet ve Anarşi



180. "Siyasi haklarını yitiren kişiler çocuklarına bakma hakkını da yitirir."


- Anarşizm



181. "şu ya da bu bireyin dürüstlüğü ve samimyetine beslediğim saygı ne kadar büyük olursa olsun, kendi irademi hiç kimsenin iradesine mut­lak olarak bağlamam."


- Tanrı ve Devlet



182. "Biz, olgulardan doğan tüm doğal otoriteleri ve etkileri kabul ederiz; haktan do­ ğanları değil; çünkü haktan doğan ve resmen bize dayatılan her otorite ve etki, doğrudan bir baskı ve yanıltına aracına dönüşe­ rek, kölelik ve saçmalığı dayatır."


- Tanrı ve Devlet



183. "Şimdiye kadar, tüm insanlık tarihi, yalnızca ve yalnızca, milyonlarca zavallı insanın, sürekli ve kanlı bir biçimde, birtakım insafsız soyutlamalar onuruna -Tanrı, ülke, devlet gücü, ulusal onur, tarihsel haklar, hukuki haklar, siyasal özgürlük, kamu refahı- gibi kurban edilmesinden ibaret olmuştur."


- Tanrı ve Devlet



184. "İnsan ırkı arasındaki dayanışmaya son vermek -ve bunu yap­ makla da insanlığı inkar etmek- bu, Devletin doğasında vardır."


- Tanrı ve Devlet



185. "Materyalizm, hayvanlık durumundan yola çıkıp insanlık durumuna ulaşmaya çalışırken; idealizm, köleliği kurmak ve yığınları sürekli hayvanca yaşamaya mahkum etmek için kutsallık kavramından hareket etmektedir."


- Tanrı ve Devlet



186. "Fanatik bir özgürlük aşığıyım"


- Tanrı ve Devlet



187. "“... Bir ayakkabı yatakta pistir, ayakkabılıktaysa temiz...”"


- Tanrı ve Devlet



188. "Tanrının kölesi olan insan, Klise ve devletin de kölesi olmak zorundadır."


- Tanrı ve Devlet



189. "Kendi çabalarıyla adaleti, gerçeği ve sonsuz hayatı bulmaktan aciz olan insan, bunlara ancak bir kutsal vahiy aracılığıyla erişebilir."


- Tanrı ve Devlet



190. "Eğer Tanrı gerçekten var olsaydı, onu yok etmek gerekirdi."


- Tanrı ve Devlet



191. "Bizler, insanlık sömürücü bir azınlık ve sömürülen bir çoğunluk arasında bölündüğü sürece özgürlüğün bir hayalden ve palavradan ibaret olduğuna, bütün tarihin de bunu doğruladığına inanıyoruz. Eğer derdiniz özgürlükse bizim gibi genel bir eşitlik istemelisiniz !"


- Devlet ve Anarşi



192. "Bütün bu hükümetlerin, kitleleri sistematik zehirledikleri, kendi çıkarları için aptallaştırdıkları açık değil mi?"


- Tanrı ve Devlet



193. "Günlük işlerinin ağırlığı altında ezilen, boş vakitten, entelektüel ilişkilerden, okumadan, kısacası, her anlamda, insanda fikri oluşturan uyaranların büyük çoğunluğundan mahrum olan insanlar genel olarak, dini inançları hiç eleştirmeden ve yığınlar halinde kabul eder."


- Tanrı ve Devlet



194. "Dinler, insanın aklını, insanın kurtuluşunun temel aracını dumura uğratır ve onu, köleliğin en temel koşulu olan aptallığa mahkûm eder; onursuz kıldığı insan emeğini köleliğin işareti ve kaynağı haline getirir."


- Tanrı ve Devlet



195. "insan zekası ve onun bilimi onları gözlemledi, deneysel olarak kontrol etti, bir sistem içinde bir araya getirdi ve onlara yasa adını verdi. Ancak, doğa böyle yasalar tanımaz."


- Bakunin Marx'a Karşı



196. "O, hayvansal kölelikten gelmiş, kutsal kölelik aşamasından geçmiş ve şu anda insanlık ve hayvanlık arasında geçici bir aşamaya ulaşmıştır."


- Tanrı ve Devlet



197. "...bir efendi varsa insan köledir; eğer insan köle ise ne adalet ne eşitlik ne kardeşlik ve ne de refah mümkündür."


- Tanrı ve Devlet



198. "otorite sadece üç kaynağa sahip olabilir: kaba kuvvet, din, üst bir aklın eylemi. Bu üst akıl her zaman azınlıklar tarafından temsil edilir."


- Bakunin Marx'a Karşı



199. "En demokratik kılığa da bürünse,on kez halktan yana olduğunu da söylese, devlet devlettir; yani proletaryanın HAPİSHANESİDİR!"


- Devlet ve Anarşi



200. "Kitlelerin nihai kurtuluşunu içtenlikle isteyenlerin yeri ancak bizim yanımız, toplumsal devrimin safıdır; özgürlükler dünyasını fethemenin başka yolu yoktur."


- Devlet ve Anarşi



201. "Bir halk, hangi bahane ile olursa olsun, tiranlığa bir kez boyun eğdi mi, ayaklanma alışkanlığını, hatta, ayaklanma içgüdüsünü büyük ölçüde yitirir; bununla kalmaz, özgürlük duygusunu da yitirir; ve bir halk, bunları bir kez yitirdi mi, artık, yalnızca dış koşulların zorlamasıyla değil . kendi içinde , varlığının özünde de kölelerden oluşan bir halk haline gelir."


- Tanrı ve Devlet



202. "J .-J. Rousseau , dar kafalılığın ve kuşkulu anlamsızlığın , kendi kişiliğine kendinden geçecek ölçüde hayran olmanın, hemduy­ gusal hem amansız olan soğuk coşku ve ikiyüzlülüğün, modern idealizmin yanılgısının, mükemmel bir örneğidir"


- Tanrı ve Devlet



203. "şu ya da bu bireyin dürüstlüğü ve samimyetine beslediğim saygı ne kadar büyük olursa olsun, kendi irademi hiç kimsenin iradesine mut­lak olarak bağlamam."


- Tanrı ve Devlet



204. "Biz, olgulardan doğan tüm doğal otoriteleri ve etkileri kabul ederiz; haktan do­ ğanları değil; çünkü haktan doğan ve resmen bize dayatılan her otorite ve etki, doğrudan bir baskı ve yanıltına aracına dönüşe­ rek, kölelik ve saçmalığı dayatır."


- Tanrı ve Devlet



205. "Şimdiye kadar, tüm insanlık tarihi, yalnızca ve yalnızca, milyonlarca zavallı insanın, sürekli ve kanlı bir biçimde, birtakım insafsız soyutlamalar onuruna -Tanrı, ülke, devlet gücü, ulusal onur, tarihsel haklar, hukuki haklar, siyasal özgürlük, kamu refahı- gibi kurban edilmesinden ibaret olmuştur."


- Tanrı ve Devlet



206. "İnsan ırkı arasındaki dayanışmaya son vermek -ve bunu yap­ makla da insanlığı inkar etmek- bu, Devletin doğasında vardır."


- Tanrı ve Devlet



207. "Materyalizm, hayvanlık durumundan yola çıkıp insanlık durumuna ulaşmaya çalışırken; idealizm, köleliği kurmak ve yığınları sürekli hayvanca yaşamaya mahkum etmek için kutsallık kavramından hareket etmektedir."


- Tanrı ve Devlet



208. "İnsan ırkının birliğini bozmak ve adeta insanlığı yadsımak devletin doğasındadır."


- Marksizm, Özgürlük ve Devlet



209. "Hayatın kaynağı ve tek yol göstericisi düşünce olursa toplum bilgi ve bilim tarafından yönetilirse o zaman vay insanlığın haline! Kupkuru bir hayat olacaktır böylesi. Koyun sürüsünden farksız bir insan toplumu ortaya çıkacaktır. Ve sonuç: dilsiz ve köle ruhlu bir aptallar dünyası."


- Devlet ve Anarşi



210. "İnsan istediği ve çıkarlarına zıt olmayan şeye hep kolayca inanıyor."


- Tanrı ve Devlet



211. "Şimdi bütün satılmış gevezeler tekrar milliyetçi oldular ve bu konuda övünmeye giriştiler. Fakat bu ucuz kahramanların aşağılık yaygaralarını kim dinler: onların daha dünkü alçaklıklarını kim unutabilir?"


- Devlet ve Anarşi



212. "Fransız proletaryası örneğin İngiliz işçilerinden farklı olarak toplumsal devrimin evrensel bir bilinç karakteri taşıdığını ve bütün ülkelerin proletaryalarının dayanışması anlamına geldiğini çoktan biliyordu. Bunun daha 1790'lardaki mücadelelerinde fark etmişlerdi; kendi eşitlikleri ve özgürlükleri için savaşırken aslında insanoğlunun tümünü özgürlestirdiklerinin ayrımındaydılar."


- Devlet ve Anarşi



213. "Bütün devletçi sistemler, halkın,halk adına düşünen,halka rağmen davranan bir grup eğitimli ve ayrıcalıklı azınlık tarafından yönetilmesinden başka bir şey değildir."


- Devlet ve Anarşi



214. "En demokratiğinden en baskıcısına kadar hiçbir devlet halka ihtiyacı olan şeyi vermez."


- Devlet ve Anarşi



215. "...halkın hayatına keyfine göre yeni bir yön çizebileceğini veya son Çaadayev'in, bilhassa Rus halkı adına ortaya koyduğu gibi, halkın üzerine boş bir kağıt parçası misali istenilen şeyin çiziktirilebileceğini zanneden insan ya tam bir gerizekalı ya da iflah olmaz bir doktrinerdir."


- Devlet ve Anarşi



216. "Her birey gibi her ulusun da kendine özgü değerlere sahip çıkarak kendi olmak, kendini gerçekleştirmek hakkı vardır. Ulusal hak denen şey de zaten budur."


- Devlet ve Anarşi



217. "Tanrı, bütün kötülüklerin anasıdır."


- Bir Anarşist İdeoloğun Söylemleri



218. "Ör­neğin bir insan; aptal , teolog, ya da hiç olmazsa metafizikçi , hu­ kukçu veya burjuva ekonomisti olmadığı sürece iki kere ikinin dört ettiği gerçeğine asla karşı çıkamaz. Yine doğal yasalara da­
yalı birtakım kaçamaklara başvurmadığı sürece, bir insan , ateşin yakmayacağını, suyun boğmayacağını hayal edemez tabii iman sahibi değilse."


- Tanrı ve Devlet



219. ""En büyük zekâ bile bütünün kavranması konusunda yetersizdir.""


- Tanrı ve Devlet



220. "Bilimin tek görevi yaşamı aydınlat­ maktır - onu yönetmek değil."


- Tanrı ve Devlet



221. "Bir solukta şöyle söylüyorlar: "Tanrı ve insanın özgürlüğü", "Tanrı, ve insanın şeref, adalet, eşitlik, kardeşlik ve esinliği", eğer Tanrı var ise kaçınılmaz mantıkla ilgilenmeksizin tüm bunları yokluğa mahkûm eder. Çünkü eğer Tanrı var ise o zorunlu olarak ölümsüz, yüce, salt efendidir ve eğer böyle bir efendi var ise, insan köledir; ama eğer o köle ise onun için ne adalet, ne eşitlik, ne de kardeşlik, gönenç olanaklıdır, isterlerse (bu idealistler) hep sağlıklı insan zihnine ve tüm tarihsel deneyimlere karşı Tanrılar'ını insan özgürlüğünün sevgisiyle dolu olarak öne sürsünler: Bir efendi ne ya parsa yapsın, ne denli liberal görünürse görünsün, eninde sonunda bir efendi olarak kalır, onun varlığı zorunlu olarak altındakilerin hepsinin köleliğini getirir. Eğer Tanrı var ise onun, insan özgürlüğüne hizmet etmek için bir tek çaresi vardır: Var olmaktan vazgeçmek."


- Tanrı ve Devlet



222. "Şeytan, ebedi isyancı, dünyanın ilk özgür düşünürü ve kurtarıcısı sahneye çıkar."


- Tanrı ve Devlet



223. "“Eğer Tanrı olmasaydı, onu icat etmek zorunda kalırdık.”"


- Tanrı ve Devlet



224. "Çocuklar gibi ,olgun adamlar da yalnız kendi deneyimleriyle akıllanırlar,başkalarınkilerle değil."


- Tanrı ve Devlet



225. "En başta, ilâhiyatın ilâhî zorbalığına, Tanrının hayaline başkaldırmak gerekir.
Gökyüzünde bir efendimiz bulunduğu sürece, yeryüzünde kölelikten kurtulamayız."


- Tanrı ve Devlet



226. "“Evet, din kollektif bir çılgınlıktır ve bireysel çılgınlıktan daha güçlü bir çılgınlıktır.”"


- Tanrı ve Devlet



227. "Bir inancın, bir fikrin eskiliği, onun gerçekliğinin kanıtı olmanın tam tersine, bizi ondan kuşkulanmaya sevk etmelidir. Çünkü arkamızda hayvanlığımız, önümüzde insanlığımız yatmaktadır. insani ışık, bizi aydınlatabilen ve ısı­tabilen tek ışık, bizi kurtaran, bize saygınlık, özgürlük, mutluluk veren ve birbirimizle kardeş olmamızı sağlayan tek şeydir; bu ışık, başlangıçta hiç yokken, içinde yaşadığımız dönemde göreli olarak ışıldamaktadır, tarihin sonundaysa hep pırıl pırıl yanacaktır. Öyleyse geçmişi, bırakıp geleceğe bakalım; çünkü güneşimiz gelecektir, kurtuluşumuz gelecektedir. Eğer, geriye dönüp de tarihi incelememiz haklı, yararlı ve gerekli ise, bu, yalnızca, geçmişte ne olduğumuzu, neye inandığımızı ve ne yaptığımızısaptamak ve bundan böyle, ne olmamamız, neye inanmamamız ve ne yapmamamız gerektiğini belirlemek içindir."


- Tanrı ve Devlet



228. "Genel olarak punk müzik gürültülü, hızlı ve didaktiktir. Gürültü ve hız, sabırsızlığı, huzursuzluğu ve öfkeyi ifade eder. Büyük plak şirketlerinin sanatçıların yaratıcılıklarını gölgelemekte ol­duğuna inanılır."


- Anarşizm



229. "Yalnızca toplumsal devrim, vücutsal ve ruhsal sefaletin aldatıcı ve hayvani zevklerinin yerine, hem tek tek hem de bir bütün olarak, rafine olduğu kadar gerçek de olan insani zevkleri geçirerek, aynı zamanda tüm meyhane ve kiliseleri kapatabilecek güce sahip olabilir."


- Tanrı ve Devlet



230. "Gemişi bırakıp geleceğe bakalım; çünkü güneşimiz gelecektir, kurtuluşumuz gelecektedir. Eğer, geriye dönüp de tarihi incelememiz haklı, yararlı ve gerekli ise, bu yalnızca, geçmişte ne olduğumuzu, neye inandığımızı ve ne yaptığımızı saptamak, bundan böyle, ne olmamamız, neye inamamamız ve ne yapmamamız gerektiğini belirlemek içindir."


- Tanrı ve Devlet



231. "Ör­neğin bir insan; aptal , teolog, ya da hiç olmazsa metafizikçi , hu­ kukçu veya burjuva ekonomisti olmadığı sürece iki kere ikinin dört ettiği gerçeğine asla karşı çıkamaz. Yine doğal yasalara da­
yalı birtakım kaçamaklara başvurmadığı sürece, bir insan , ateşin yakmayacağını, suyun boğmayacağını hayal edemez tabii iman sahibi değilse."


- Tanrı ve Devlet



232. ""En büyük zekâ bile bütünün kavranması konusunda yetersizdir.""


- Tanrı ve Devlet



233. "Bilimin tek görevi yaşamı aydınlat­ maktır - onu yönetmek değil."


- Tanrı ve Devlet



234. "Bir solukta şöyle söylüyorlar: "Tanrı ve insanın özgürlüğü", "Tanrı, ve insanın şeref, adalet, eşitlik, kardeşlik ve esinliği", eğer Tanrı var ise kaçınılmaz mantıkla ilgilenmeksizin tüm bunları yokluğa mahkûm eder. Çünkü eğer Tanrı var ise o zorunlu olarak ölümsüz, yüce, salt efendidir ve eğer böyle bir efendi var ise, insan köledir; ama eğer o köle ise onun için ne adalet, ne eşitlik, ne de kardeşlik, gönenç olanaklıdır, isterlerse (bu idealistler) hep sağlıklı insan zihnine ve tüm tarihsel deneyimlere karşı Tanrılar'ını insan özgürlüğünün sevgisiyle dolu olarak öne sürsünler: Bir efendi ne ya parsa yapsın, ne denli liberal görünürse görünsün, eninde sonunda bir efendi olarak kalır, onun varlığı zorunlu olarak altındakilerin hepsinin köleliğini getirir. Eğer Tanrı var ise onun, insan özgürlüğüne hizmet etmek için bir tek çaresi vardır: Var olmaktan vazgeçmek."


- Tanrı ve Devlet



235. "Şeytan, ebedi isyancı, dünyanın ilk özgür düşünürü ve kurtarıcısı sahneye çıkar."


- Tanrı ve Devlet



236. "“Eğer Tanrı olmasaydı, onu icat etmek zorunda kalırdık.”"


- Tanrı ve Devlet



237. "Çocuklar gibi ,olgun adamlar da yalnız kendi deneyimleriyle akıllanırlar,başkalarınkilerle değil."


- Tanrı ve Devlet



238. "En demokratik kılı­ğa da bürünse, on kez halktan yana olduğunu da söylese devlet devlettir, yani proletaryanın hapishanesidir."


- Devlet ve Anarşi



239. ".
Bütün hemcinslerimin özgürlüğünü ve insanlığını tanımadıkça ya da bilmedikçe ben kendim özgür ya da insan değilim.

..."


- Marksizm, Özgürlük ve Devlet



240. "Şimdi bütün bu satılmış gevezeler tekrar milliyetçi oldular ve bununla övünmeye giriştiler. Fakat bu ucuz kahramanların aşağılık yaygaralarını kim dinler; onların daha dünkü alçaklıklarını kim unutturabilir?"


- Devlet ve Anarşi



241. "Bizler, insanlık sömürücü bir azınlık ve sömüren bir çoğunluk arasında bölündüğü sürece özgürlüğün bir hayalden ve palavradan ibaret olduğuna, bütün tarihin de bunu doğruladığına inanıyoruz."


- Devlet ve Anarşi



242. "Kendini tanı!
Sokrates"


- Tanrı ve Devlet



243. "Fetihten söz eden biri, hangi isim altından olursa olsun, fethedilmiş, köle haline getirilmiş ve zincirlenmiş halklardan söz ediyor demektir"


- Tanrı ve Devlet



244. "Bilimin tek görevi yaşamı aydınlat­maktır - onu yönetmek değil."


- Tanrı ve Devlet



245. "...insanın kendi hayvani cehalet ve itaatinden utanmasını sağlar, onu kurtarır, itaatsizliğe ve bilginin meyvesini yemeye zorlayarak, alnına özgürlüğün ve insanlığın damgasını vurur."


- Tanrı ve Devlet



246. "Zaten gözlemlemiş olduğum gibi, bu da gösteriyor ki, materyalizm, hayvanlık durumundan yola çıkıp insanlık durumuna ulaşmaya çalışırken; idealizm, köleliği kurmak, ve yığınların sürekli hayvanca yaşamaya mahkum etmek için kutsallık kavramından hareket etmektedir."


- Tanrı ve Devlet



247. "Kutsal kişiler, esinlenmiş yasa koyucular, peygamberler, mesihler, yaşamları boyunca geçmişteki ve günümüzdeki tüm dinle-
rin ve aşkın felsefenin tüm sistemlerinin varlıklarını kendisine dayandırdıkları, bu biricik ve kötücül gizin peşinde koşmuşlar ama çabaları sonucunda ulaştıkları tek şey ölüm ve azap olmuştur."


- Tanrı ve Devlet



248. "Onlarla birlikte ya da onlara karşı yürütülecek bir tartışmanın hiçbir anlamı yoktur; o kadar önemsizdirler."


- Tanrı ve Devlet



249. "Tanrı ve insanın özgürlüğü", "Tanrı ve insanın saygınlığı , adaleti , eşitliği , kardeşliği, gönenci" derler, ama Tanrı varsa bunların tümünün yokluğa mahkum olduğunu
söyleyen ölümcül mantığı hiç dikkate almazlar."


- Tanrı ve Devlet



250. "Dünyayı yaşanmaz kılan tüm saçmalıkların kaynağı olan Tanrıya inanç, dokunulmamış olarak kaldığı sürece, budanmış gövdeden yeni sürgünler fışkırmaya devam edecektir."


- Tanrı ve Devlet

Tüm kitapları ücretsiz okuyabilir veya indirebilirsiniz! Ayrıca son kitabımız İlahi Rezonans artık raflarda! İncelemek için: