Tüm kitapları ücretsiz okuyabilir veya indirebilirsiniz! Ayrıca son kitabımız İlahi Rezonans artık raflarda! İncelemek için:

M. Necati Sepetçioğlu Alıntıları & En Çok Okunan Sözleri

M. Necati Sepetçioğlu En Beğenilen Sözleri



1. ""Anlayışlı olan anlar , bilgili olanlar bilir, bilenle anlayan ise her vakit dilediğine erişir. ""


- Kilit



2. "Soğuğu da duyduğu yoktu. Ter içinde yapış yapıştı. Terledikçe toprağa, şimdi babasından başka birşey olmadığına iyice inandığı toprağa karıştığını, topraklaştığını hissediyordu.
"Baba" diye inledi; "Baba...Babammmmmm...""


- Kilit



3. "Anlayışlı olan anlar, bilgili olan bilir; bilenle anlayan ise her vakit dileğine erişir."


- Kilit



4. "Yiğit kişi dediğin sadece bilek gücünü düşünmez hatun ana ..Yiğit kişinin aklı da olmalı değil midir?"


- Kilit



5. "İyiyi göreceksin. İyiye bakacaksın. İyi neredeyse sen orada olacaksın."


- Kilit



6. "Birinin komünizm zulmü, ötekinin nazi zulmü; birinin hunhar yabaniliği, ötekinin ırkını pek beğenmiş bencilliği ve ikisinin de aynı amaca gidişi: sömürmeye, insanları tutsak kılmaya.Amaç aynı, yol değişikti; birinin adı Rus ötekinin adı Alman, o kadar."


- Kırım Kırımı



7. "Bize yiğitlikten önce akıl gerekirmiş; akılsız yiğitlik, eşeklikten betermiş..."


- Kilit



8. "Gözlerini gözlerime dik de konuş dedim. Ben gözleri yerde konuşanı sevmem..."


- Kilit



9. "Tanrı'yı duymasa, yüreğinde Tanrı'nın küçülmüş bir tıpırtıyla tıp tıp attığını bilmese dağlaşan yalnızlığın yükünde ezilirdi, korkardı."


- Kapı



10. ".

«.. Kendimize dönelim; bu günlerde dünya işine çok dalar olduk.»

."


- Kilit



11. "“Nasıl gün doğar, kuşluğa erişir, öğleyi bulur, ikindiye kavuşur; ve nasıl gün batarsa insan da tıpkı gün gibi ölene kadar dolanıp dururdu. Ama biri gökyüzünde dolaşırmış, öteki yeryüzünde dolaşırmış; ama birisi her gün dolaşırmış, ötekinin günü belli olmazmış… Sonunda insan da bir gün batarmış ya.”"


- Kilit



12. ""Dertlenme. Budanmamız lazımdı; budandık. Her ağaç gibi...""


- Kilit



13. ""Demek ki her kavşakta yol birleşmiyormuş. Yazık umuduma.""


- Anahtar



14. "“Dertlenme. Budanmamız lazımdı; budandık. Her ağaç gibi...”"


- Kilit



15. "".. Yurdu tarumar edilmiş bir insanın hayatının da tarumar olacağını biliyorum. Öyle bir insanın ne yüreği yürektir, ne gözleri gözdür. Yurdu çiğnenmiş, yurdu yabancı çizmelerin tabanında ezik bir insan eğer "Yaşadım!" diyorsa, ya yalan söylüyordur, yahut da kendini satmıştır. Ben bacımı gördükten sonra bir kere daha anladım ki, yurd toprağı ailenin hayat damarıdır; o damar koptu mu ne aile, ne de fert.. yok!...""


- Kırım Kırımı



16. "Akça Kız, inanamıyordu. Evlenmişlerdi. Yağmur Bey'e nikahı kıyılmıştı. Daha dün, bir gece önce ; dağlar ,dağlar,dağlar varken; dağlar Yağmur'u kapıp götürmüşken, geriye getirmeyecekken..."


- Anahtar



17. ""İnsanoğlu, genellikle acıyı çabuk unutur; belki de hatırlamak istemeyişindendir; biraz rahata
erdi mi hep öyle sürecek sanır. Ve bizim, Türklerin, daha bir ayrıcalığı vardır bu meselede de; taa Orhun Abideleri'nde Bilge Kağan taşa kazdırarak, bu kötü özelliğimizi unutmamamız için bugüne duyurmak istercesine haykırır:

"Türk milleti!.. Sen aç iken tokluğun ne olduğunu, tok iken açlığın acısını bilmezsin!.""


- Kırım Kırımı



18. ""...insan hayatının değer ölçüsünü daha başka bir yerde aramalı; insanı insan yapan değerlerde mesela.. özlemlerde, bağlanışlarda, sevgide..""


- Kırım Kırımı



19. "...dünya nefes alınacak, gülünüp dört nala at sürülecek bir dünya değildi artık; dünyanın nefesi yoktu, rengi uçmuştu,sesi kesilmişti."


- Anahtar



20. "Tanrı'nın yarattığı bir canın bir damla kanı hangi dünya iktidarının bedeli olabilir? Nasıl? İşte benim yüreğimi alıp götüren dert bu. Kim ehli ise gelsin yönetsin ama mum gibi eriye eriye, kendini yok edip başkalarına ışığını vererek yönetsin. İktidar budur saltanat budur benim için."


- Ebemkuşağı



21. "Halbuki düşler insanın içindeki hayatın hürriyetidir, ömrün çiçekleridir. Çiçek açmasını bilmeyen bir ömür insanın hapishanesi olur."


- Ebemkuşağı



22. "Tanrı'nın yarattığı bir canın bir damla kanı hangi dünya iktidarının bedeli olabilir? Nasıl? İşte benim yüreğimi alıp götüren dert bu. Kim ehli ise gelsin yönetsin ama mum gibi eriye eriye, kendini yok edip başkalarına ışığını vererek yönetsin. İktidar budur saltanat budur benim için."


- Ebemkuşağı



23. "...kudurmuş kurdun nereden ısıracağı belli olmaz."


- Kilit



24. ""

Şimdi bir başka zamandayız, bir başka yerdeyiz.

""


- Zaman Toprak ve Sahibi



25. "Sabır zamanın kördüğümünü çözebilecek tek anahtardır."


- Can Ocağında Pişen Aş



26. "Değer, değerin eline geçince değerlenir."


- Can Ocağında Pişen Aş



27. "Bir bey ... halkının ne düşündüğünü, neye kinlendiğini; üstüne varılırsa o milletin nerde, ne zaman, ne yapacağını hesaplayıp bilmezse, beyim diye nasıl gezer..."


- Kilit



28. "Görüyorsun ki karma karışığım. Gönlüm, yüreğim, beynim.. hele beynim Hoca Firuz hele beynim!"


- Darağacı



29. ""

Üç kişinin bildiğini dördüncü bir kişi, dört kişinin bildiğini beşincisi bilebilir; bunu böylece çoğaltabilirsiniz.

""


- Zaman Toprak ve Sahibi



30. ""

Bir kere satılan bir kere daha satılır.

""


- Zaman Toprak ve Sahibi



31. ""Türküler ki, insan ruhunun hâfızasıdır; gönlün ebedî hatırlaması, yüreğin daimi yanmasıdır. Beyinler unutmak istese bile, Türküler unutmuyor!..""


- Kırım Kırımı



32. "Ama ölüler yerlerine yerleşmişti, ölüler rahattı."


- Anahtar



33. "Aklı kullanmasını bilmezsen o akıl kendi başına dert açar."


- Bu Atlı Geçide Gider



34. "" Gönlümü bildin, kirimi pasımı sildin ; tut elimden götür""


- Can Ocağında Pişen Aş



35. "Kalem dediğin yazar ammâ aklına eseni yazmaz, başıboş yazmaz, sarhoş yazmaz, bir de onun bunun kesesi için yazmaz."


- Çatı



36. "Ya kafanız, kafanızın içindeki beyin denilen nesne? Onu niye kullanmazsınız, ne zamana saklarsınız ha?... Yürekle, sadece sevilir. Ama beyin işin içine girdi mi sevgi kalesi kurulur, sevgi ebedi olur, yaşama sonsuz olur. Beyin işin içine girdi mi yüreğin bağlandığı şeyin bir manası olur.""


- Anahtar



37. ""Aslında yiğitler, yani kahramanlar birer ipucudur; yaşadıkları zamanın gerçeğinin çözülmesine yardımcı olurlar. Yaşadığımız zamanın gerçeğine muhakkak ki yarının araştırıcıları bugünün kahramanlarına bakarak varacaklardır..""


- Kırım Kırımı



38. ".

«Bazan, Devlet için canlara kıymak gerekiyor ama bilmem iyi mi ediliyor, kötü mü?»

«Ya canlar için devlete mi kıyılsın hay Ersegun? Daha mı iyi olur?»

."


- Kapı



39. "Dünya nefes alınacak, gülünüp dört nala at sürülecek bir dünya değildi artık; dünyanın nefesi yoktu, rengi uçmuştu, sesi kesilmişti."


- Anahtar



40. "Hayal kurmasını bilmeyenden kahraman yetişeceği de söylenemez, çünkü her hayal yarının gerçeğinin uyuduğu bir yataktır."


- Sonsuza Uyanan Taşlar



41. ""Et, kemik, kan.." diye mırıldandı; " Üçü de durgun, üçü de sakin.. Tanrım nasıl oluyor da birden kuduruyorlar?""


- Bu Atlı Geçide Gider



42. ""İnsan doyunca insanları daha çok seviyor; açlık nefreti, tokluk sevgiyi besliyor. Onun için sevmekten söz etmeden önce insanları doyurun derim ben...""


- Kırım Kırımı



43. "Bu gözler çocuk değildi; bu bakış çocuk olamazdı; bu titreyen kirpiklerin arasında, doğan bir günün bulutlardan sessiz sıyrılışı, gökyüzünden yeryüzüne dökülüşü vardı."


- Kilit



44. "Sonra, yavaşça: "Geçmiş olsun." Dedi. "Dertlenme. Budanmamız lazımdı; budandık. Her ağaç gibi...""


- Kilit



45. ""....eğer iş hayatında başarıya ulaşıp para kazanmak insan hayatının değer ölçüsü olarak kabul ediliyorsa büyük hata işleniyor demektir; insan hayatının değer ölçüsü bu değildir..""


- Kırım Kırımı



46. ""Her yönetimle dostluğa hazır bir meşrebe göre yetişmiş bir kısım zenginler de kurtulamadı. Onlar sanıyorlardı ki zenginlikleri kendilerini kurtaracaktır. Onlar sanıyordu ki, zenginlikleri, kim gelirse gelsin, gelenlerle uyuşmaya, uzlaşmaya kâfı gelecek ve düzenleri eskisi gibi devam edecektir. Çok kötü yanıldıklarını çok acı anladılar. Tek zenginliğin yurd ve millet olduğunu anladıkları zaman, iş işten geçmişti ve döğecek dizleri de kalmamıştı. Eşraf ve ileri gelenlerin göçü yoksul köylülerin göçünden bin kere daha eziyetli oldu...""


- Kırım Kırımı



47. ""Dertlenme, budanmamız lazımdı; budandık. Her ağaç gibi...”"


- Kilit



48. "İnsanın olmadığı bir yer aradı gönlü, insanın, otun, ağacın, kuşun, börtü böceğin olmadığı bir yer. Karın alabildiğine katmerlendiği alabildiğine donup soğuduğu kuytuluklarda kendi gönlüne sarınıp ısınmayı hayalledi."


- Darağacı



49. "Bilmez misin, demir dövüle dövüle sertleşir."


- Kilit



50. ""Biz, bu dünyaya beklemek için gelmedik, istersek de bizi bekleten olmaz zaten... Hayatın kendisi bekletmez, içimizdeki saat bekletmez, kurumamış ve dahi bozulmamış ise eğer damarlarımızdaki kan bekletmez... Öyle ise?""


- Gündönümü



51. "Bilmez misin, demir dövüle dövüle sertleşir."


- Kilit



52. ""İnsan kadar duruma uyabilen bir yaratık var mıdır bilemem. Sanırım en kötü hayvan dahi acıya alışmakta orluk çeker, sefalete dayanmakta beceriksizdir, ama insan, o en kötü hayvanlardan daha kolay alışıyor acıya da, sefalete de..""


- Kırım Kırımı



53. ""İnsanın kendi özyurdunda bir başkasının ordusunu seyrettiğini düşünebilir misiniz?.
Belki düşünebilenler vardır sorum onlara değil. Yine siz, insanın kendi özyurdunda bir başkasının ordusunda bir başkasının kumandasında oğlunuzun, ağabeyinizin, kardeşinizin askerlik ettiğini hayal edebilir misiniz?.

Böyle bir durumda kendinizden olan ama bu başka orduda hizmet gören birine nasıl "Mehmetçik" diyebilirsiniz?.""


- Kırım Kırımı



54. ""..dostluklar da hayata benziyorlardı, hayatın kendisiydi; başladıkları zaman doğuyorlar, devam ettiği müddetçe yaşıyorlar ve dostluklar, sona erdikleri anda ölüyorlardı.
En yakını ölen biri nasıl artık o ölüyü canlı olarak hatırlayamaz da hâtırasını yaşatırsa, dostluklar da sona erdiği, yânı öldüğü zaman hâtıralar mahzeninde yerini alıyorlardı...""


- Kırım Kırımı



55. ""

Şanı yüce görklü Tanrım bizi gözet, bizi kolla..

""


- Zaman Toprak ve Sahibi



56. ""Milllet de ata benzer; soylu, yürük, süğlün atlara benzer.. Binicisi sağlıklı olmalı...""


- Kilit



57. ""Büyük Türk mutasavvıfı Ahmed Yesevi'nin çok güzel bir sözü vardır: "Niyetleriniz koldaşınızdır!" der. Eğer niyetlerimizde bir karışıklık yoksa; doğru olanı, gerçeğin kendisini, iyiyi ve güzeli görmemiz zor olmaz..""


- Kırım Kırımı



58. ""Anadolu, bin yıldır, kendine Türk'üm diyebilen, kendini Türk bilen herkesin sığınağı olmuştur. Gelgelelim bu sığınağı da dinamitlemeye gayret ediyoruz, kimin için?. Neden?..""


- Kırım Kırımı



59. ""Rus ordularının başında bulunan General Potemkin, Şahin Giray'ın bu aptal öç alma duygusundan mükemmel yararlandı. Rus ordusu Kırım'a girmişti bir kere; Rus ordusu, budala Şahin Giray'ın sayesinde Kırım'ı Rus topraklarına katıverdi. Çoluk çocuk, kadın kız, hasta sakat ayırt edilmeden otuz bin Kırımlı yok edildi.
Tarihin tanıdığı en büyük toplu katliamlardan birisiydi bu ve Kırım yanıyordu. Ucuz ve kolay kazanılmış bir zaferin sarhoşluğundan çılgınca hora tepen Rus Ordusu, Kırım'ın alevlerinde vahşi soğukluğunu ısıttı!..""


- Kırım Kırımı



60. "İki çoban bir sürüyü böler, şaşkına çevirir..."


- Üçler Yediler Kırklar



61. "Kapalı kutuda ne yetişir ki.. Üstüne kilidi vurdun mu hapissin, denize kilit vur bakalım hadi.. Göğe kilit vur..."


- Kilit



62. "Geçmişi bilmeyenin gelecekte yaşaması mümkün mü?"


- Can Ocağında Pişen Aş



63. "Gitmek hiç gelmemek demek değildi. Giden muhakkak gelirdi; kendisi olmazsa haberi, sesi olmazsa nefesi muhakkak gelirdi."


- Can Ocağında Pişen Aş



64. ""Milllet de ata benzer; soylu, yürük, süğlün atlara benzer.. Binicisi sağlıklı olmalı...""


- Kilit



65. "«Olsam demekle müslüman olunmaz; inanmak lâzımdır inanmak, kendini vermek...»"


- Anahtar



66. "Çağrılmayan yere gitmek bize göre değil.
Çağrılmayan yere arsızlar gider."


- Can Ocağında Pişen Aş



67. "Bir şeyler söyleniyordu ama ne?Ama kim? Ama ne için, neden?"


- Sonsuza Uyanan Taşlar



68. ""Bir de yeni şehirlerde ben hep ve her zaman bir makina duygusuzluğu sezdim. O dev görünüşler, adına apartıman denilen o üstüste yığılmışlıklar, yahud bahçe düzeninde bencilleşmiş vurdumduymazlıklar hep makinenin sağır ve kör madenleşmesi olarak beni yalnız bırakmıştır.
Ne tabiat, ne şehir; ikisini birden olmak istemiş ama ikisini de berbad etmiş bir düzenleme, yaradılışı sevgi denilen güven üzerine yoğurulmuş insana nasıl yardımcı olabilir?..""


- Kırım Kırımı



69. ""...insan hakkında hüküm vererek verilen hükmü bütün insanlar için genelleştirmek doğru olmaz. En katı çemberlerin içinden en yumuşak insan yüreği size uzanabilir de, en yumuşak sandığınız güle el sürmeye kalktınız mı dikeni canınızı yakabilir, yahud pamuk kozasının çekirdeği size pamuğun ak yumuşamasını unutturur.
Aynca, unutmamak gerekir ki, o Alman katılığı, paranın ilâhlaştırıldığı o acımasız bencil dünyanın en medenî disiplinini de yaratmıştır. Almanya medenî saygının da disipline edildiği bir hangardır; ormanında ve dağında dahi acımayan intizamı görürsünüz..""


- Kırım Kırımı



70. "...gel demeden gitmek bey şanına yaraşmaz."


- Anahtar



71. ".

Gelgelelim her şeyin bir vakti var..

."


- Kilit



72. "Allah insana iki göz vermişti; akıl vermişti."


- Kilit



73. "İyiyi göreceksin, iyiye bakacaksın. İyi neredeyse sen orada olacaksın."


- Kilit



74. "Çünkü insanoğlunun en büyük korkusu unutulmaktır. Ölüm, ölüm olduğu için değil, ölüm unutturduğu için korkutucudur."


- Sonsuza Uyanan Taşlar



75. "Gelen yeniyi istese de istemese de giden eskiyi aramak zorunda kalır. Çünkü kimse temelsiz bir ev yapacak kadar cahil değildir ve hiçkimse de temelsiz evde oturacak kadar budala olamaz."


- Sonsuza Uyanan Taşlar



76. "Lakin vakit erken. Lâkin yollar tehlikeli, yollar kaypak, yollar güvensiz. Zaman var iken yolları tehlikeden arıtmalı, kaypağı berkitmeli, güvensizi güvene aldırmalı."


- Can Ocağında Pişen Aş



77. ""Kardeş kanı dökmem inşallah" diye mırıldandı.
Ellerine baktı, ay ışığı beyazlığındaydı."


- Kilit



78. ".

Gelgelelim her şeyin bir vakti var..

."


- Kilit



79. "... Bütün bu güzelliğin doğurduğu tek bir şey vardı: unutmak, uyuyarak!"


- Konak



80. ""Gömülmesini bil" dedi. "Toprak gönül gibidir. Öldüğünde gömüleceğin toprağın gönüller olduğunu unutmayasın..""


- Can Ocağında Pişen Aş



81. "Yıldızlar vardı gökyüzünde, sayılmayacak kadardı; kimi kümelenmiş, kimi iki ikiye kimi de...? bir başınaydı. Bir başına olanların ışığı daha parlaktı."


- Bu Atlı Geçide Gider



82. "“Elbette inananlar için hüzün hayatın
süsü yerine geçer, ömürü tadlandırır.”"


- Sesler ve Işıklar



83. ""Çağrılmayan yere gitmek bize göre değil. Çağrılmayan yere arsızlar gider. ""


- Can Ocağında Pişen Aş



84. ""İyiyi göreceksin. İyiye bakacaksın. İyi neredeyse sen orada olacaksın.""


- Kilit



85. "Mezar söyleyeceklerini söylemiş bir insanın tükenmişliğiyle yorgundu; döl dökmüş bir arı beyinin gururuyla dinleniyordu. Alpaslan dinlenmiş bir özlemin huzurunu duydu; rahat, göğsü geniş bir tebessümle güldü."


- Kilit



86. "《Ölüm ile ayrılığı tartmışlar.
Elli dirhem ağır gelmiş ayrılık.》"


- Sonsuza Uyanan Taşlar



87. "Tanrı’nın nimetine şükretmesini bilmeyen bir gönül nasıl varlık iddiasında bulunur?"


- Can Ocağında Pişen Aş



88. "Zamanı hep Tengri yaşar,
Kişi oğlu hep ölmek için türemiş..."


- Yaratılış ve Türeyiş



89. "Bakarsın yarın sabah güneş, Selçuklu için doğar..."


- Kilit



90. "Yıldızlar vardı gökyüzünde, sayılmayacak kadardı; kimi kümelenmiş, kimi iki ikiye kimi de...? bir başınaydı. Bir başına olanların ışığı daha parlaktı."


- Bu Atlı Geçide Gider



91. ""Çağrılmayan yere gitmek bize göre değil. Çağrılmayan yere arsızlar gider. ""


- Can Ocağında Pişen Aş



92. ""İyiyi göreceksin. İyiye bakacaksın. İyi neredeyse sen orada olacaksın.""


- Kilit



93. "Hala bağlılık türküsü söylemeğe yeltenen kocamış gönlüne söylenip durdu."


- Karanlıkta Mum Işığı



94. "Akıl bağırmaz , akılsızlık bağırır."


- Konak



95. "'' Zaman işte... Hem çok uzun hem çok kısa..."


- Kilit



96. "Hayal kurmasını bilmeyenden kahraman yetişeceği de söylenemez, çünkü her hayal yarının gerçeğinin uyuduğu bir yataktır."


- Sonsuza Uyanan Taşlar



97. "yarayı kanla değil, merhemle sararlar oğul...."


- Üçler Yediler Kırklar



98. "Yixidin gönlü yele benzermiş bize dogru esmesi serinlememizdir Oxul.. ""


- Çatı



99. ""İnsan gücü, bir yerde zınk der durur.""


- Kilit



100. "'' Zaman işte... Hem çok uzun hem çok kısa..."


- Kilit



101. "Her kilidin açılması gerektir ki o kilidin kilitlediği yere giresin de oturacaksan oturasın; yurt yapacaksan yurt yapasın.."


- Kilit



102. "Bugün dedin Kara Mustafa ha oğul, bugünü sordun bana. Söyleyim. Bugün, insanın kendisidir; bugün sensin. Sırtında bir kambur var, göremiyorsun ama yükünü çekiyorsun, atamazsın. İşte bu atamadığın dündür. Yarın ise...?"


- Bu Atlı Geçide Gider



103. ".

Nesil bir kuşak bile geçmeden nasıl da kıymet bilmez oluyordu..

."


- Kapı



104. ""Su uyur düşman uyur, hasta-i hicran uyumaz.""


- Can Ocağında Pişen Aş



105. "Hatunu ihtiyar olan herifin kendi de ölümcül olur..."


- Kilit



106. "Ceyhun nehri yüreğinde buz tutmuştu. Ama, soğuk değildi."


- Kilit



107. "İnsan varsa, tarih vardır, tarih varsa, muhakkak bir medeniyet vardır."


- Sonsuza Uyanan Taşlar



108. ""Senden önce göçüp gitmişlere güvenmezsen, senden sonra geleceklere nasıl inanırsın ey can? ""


- Can Ocağında Pişen Aş



109. "" Ölüm geldi cihane, baş ağrısı bahane""


- Can Ocağında Pişen Aş



110. "İlim adamları ilminden mağrur, din adamları dininden kibir deryasına dalmış... Müslümanlık debbağın elinde dövdüğü gön misali herkes çekmiş bir ucundan, herkes önüne gelen parçayı döğmekte. Türk desen aşiret, bin aşiret, on bin aşiret. Para şimdi şu sıra ölçüde mihenk; yoksulu yoksulluğundan, zengini zenginliğinden bencil. Bilen bildiğinden, bilmeyen bilmediğinden kör..."


- Konak



111. "“İnanmamış bir insan düşünebilir misin sen? İnanmamış bir insanın yaşayışına yaşayış diyebilir misin?”"


- Kapı



112. "Yüreğimdeki kulak sağır, gönlümdeki göz kör olduğu müddetçe görmem ve işitmem bir işe yaramazmış meğer, inandım."


- Can Ocağında Pişen Aş



113. ""Şimdilerde devir bir acayip oldu; bahçıvanlar yaban otlarına, yaban otları bahçıvanlara karıştı, ayırdedebilmesini bilen gönüllülere ne mutlu!.. ""


- Can Ocağında Pişen Aş



114. "Şunu bilmemiz gerek; adına bugün dediğimiz
zaman ipi bir uzun çizginin üzerinde küçücük bir noktadır."


- Can Ocağında Pişen Aş



115. "Sultanlığın hası, en alası, aslında gönüllerde sultan olmaktır. Ama bunun için de evvela yürek ister; sonra yine yürek... Yine yürek! Üç yürek de ancak bir gönül eder."


- Can Ocağında Pişen Aş



116. "Sevmeği bilmeden sevmekten bahsedene Tanrı acısın!"


- Can Ocağında Pişen Aş



117. ""Gitmesini bildiğin kadar, durmasını da, duracağın yeri de bilirsen korkun olmasın.""


- Anahtar



118. "Zaman, ölümü bilmez, beklemeyi bilmez. Ata tayken binmelisin ki gönlünce gitsin.."


- Konak



119. "Hatunu ihtiyar olan herifin kendi de ölümcül olur..."


- Kilit



120. "Ceyhun nehri yüreğinde buz tutmuştu. Ama, soğuk değildi."


- Kilit



121. "İnsan varsa, tarih vardır, tarih varsa, muhakkak bir medeniyet vardır."


- Sonsuza Uyanan Taşlar



122. ""Sen yaşadıkça ben de yaşarım hay Selcan" dedi. "Ömrünü uzatmağa bak.."
"Elimde olsa.. Elimde olsa Alpaslanım... Ölmem bile..""


- Kilit



123. "Biz insan yaratılmanın yükünü taşımaktan yorulurken yeni yükler yüklenmişizde farkında değiliz.Bu yükü paylaşacak , yıkacak gönüller gerek ."


- Konak



124. ".

Hepimizin üstüne yağsın selâmlar oğul.

."


- Konak



125. "Tanrı her zamanı, vaktinde yaşanması için yaratmıştı."


- Can Ocağında Pişen Aş



126. "Ya kafanız, kafanızın içindeki beyin denilen nesne? Onu niye kullanmazsınız, ne zamana saklarsınız ha?... Yürekle sadece sevilir. Ama beyin işin içine girdi mi sevgi kalesi kurulur, sevgi ebedi olur, yaşama sonsuz olur. Beyin işin içine girdi mi yüreğin bağlandığı şeyin bir manası olur."


- Anahtar



127. ""Sana inanmamak Tanrı'ya inanmamak olur benim için; olmaz mı?"

"Benim için bu yeter Selcan; benim için.. herkes gibi bir Alparslan için Selcan.. dünya malı demektir. Bunu böyle belle.""


- Kilit



128. "Yol dediğin bitmez ki. Bitti sandığın yerde başlayan bir başka yol vardır. Bitti sandığın her şey aslında yeni başlamıştır."


- Bu Atlı Geçide Gider



129. ""Görüp bilemedikleri bir şey var bizde; evet var..akılları buna ermiyor zaten..onbin uçakla baksalar göremezler yüzbin uçakla seyretseler anlayamazlar; nedir, bilirsin, bizdeki imân!""


- ...ve Çanakkale Gördüler



130. "O halde gitmek hiç gelmemek değildi.Giden muhakkak gelirdi ;kendisi olmazsa haberi, sesi olmasa nefesi muhakkak gelirdi ."


- Can Ocağında Pişen Aş



131. "Sen düşündün ben baktım. Sen düşünerek bir yere vardın, ben bakarak; benimki daha doğru olmalı. Çünkü sen düşünürken bakmıyordun, ben bakarken düşünüyordum."


- Can Ocağında Pişen Aş



132. "Bekleyenler ne beklediğini açıkça bilmiyorlardı ki!"


- Can Ocağında Pişen Aş



133. "" Öyle eşekler vardır ki , taşımayı bırak sırtına binmek isterler ""


- Kapı



134. "Bilen bildiğinden, bilmeyen bilmediğinden kör.."


- Konak



135. "Ya kafanız, kafanızın içindeki beyin denilen nesne? Onu niye kullanmazsınız, ne zamana saklarsınız ha?... Yürekle sadece sevilir. Ama beyin işin içine girdi mi sevgi kalesi kurulur, sevgi ebedi olur, yaşama sonsuz olur. Beyin işin içine girdi mi yüreğin bağlandığı şeyin bir manası olur."


- Anahtar



136. ""Sana inanmamak Tanrı'ya inanmamak olur benim için; olmaz mı?"

"Benim için bu yeter Selcan; benim için.. herkes gibi bir Alparslan için Selcan.. dünya malı demektir. Bunu böyle belle.""


- Kilit



137. "Saçlı Hocamız her dersine başlamadan önce ne derdi Sarı kardeş hatırlasana; besmeleden sonra ne derdi? Her kilit açılır hay oğullarım yeter ki anahtarını bilmeli, demez miydi? İşte öyle bizimkisi de..."


- Kilit



138. "Tanrı Kara Han: " Konuş!" diye haykırdı "daha konuş! Sen konuştukça yalnızlık suyun baharında eriyor. Sen konuştukça gönlümün ferahladığını hissediyorum; can sıkıntısı suda ve gözlerinde güzelleşiyor konuş!""


- Yaratılış ve Türeyiş



139. ""...Ne kini kin, ne de kanı kan temizler. Kin kini, kan kanı çeker sürükler. (...) Kini de kanı da sevgi temizler, bunu böylece biliniz ve başka söze inanamayınız!.. Ve sadece yurdunuz için kinleniniz; kan, ancak yurt için gerekiyorsa, helâldir!""


- Can Ocağında Pişen Aş



140. ""Dertlenme. Budanmamız lazımdı; budandık. Her ağaç gibi...""


- Kilit



141. ".

Kardeş dediğin birbirini vurur mu bre?..

."


- Kilit



142. "<< Bugün dedin Kara Mustafa ha oğul, bugünü sordun bana? Söyleyim.. bugün, insanın kendisidir; bugün sensin. Sırtında bir kambur var, göremiyorsun ama yükünü çekiyorsun, atamazsın, işte bu atamadığın dündür. Yarın ise...? >>"


- Bu Atlı Geçide Gider



143. "İnsan bedeni sağ iken; aklı, yaşanılan günlerin akışına tutsaklaşıyor yazık ki; halbuki yarın var, hep yarın var ve o yarınlar hemen bugün oluveriyor! Yarınları yakalamak zor, lakin yarınları sağlama almak mümkün.."


- Sesler ve Işıklar



144. "Sabah ola hayır ola."


- Kapı



145. "Zaman denilen yorgunluğun zehiri başka türlü dökülemezdi."


- Geçitteki Ülke



146. "Halbuki gelecek sürülmemiş bir tarla, sükülmemiş bir çayır gibiydi. Altında neler sakladığını düşünmek güzeldi; hamı olgunlaştırmak,yontulmamışı yontmak gelecekteydi... sonu ölüme de varsa güzeldi."


- Çatı



147. "Yürekle sevilir, yürekle sadece sevilir. Ama beyin işin içine girdi mi sevgi kalesi kurulur, sevgi edebî olur, yaşama sonsuz olur... Beyin işin içine girdi mi yüreğin bağlandığı şeyin bir mânâsı olur."


- Anahtar



148. "Her diyar-ı küfrün karanlığında acıkan bir ışık vardır."


- Can Ocağında Pişen Aş



149. ""Veli olsa, deli de olsa, gönlüne kin tohumları ekildi mi İnsanın eli kan içinde yüzmeye can atar... ""


- Can Ocağında Pişen Aş



150. "Biz de töre çelikten bir yumruktur."


- Kapı



151. "Onlar da bu dünyaya geldi, geçti.
Kervan gibi kondu, göçtü.
Onları da ecel aldı, yer gizledi.
Fâni dünya kime kaldı?
Gelimli gidimli dünya
Son ucu ölümlü dünya..."


- Dedem Korkut'un Kitabı



152. ""Dertlenme. Budanmamız lazımdı; budandık. Her ağaç gibi...""


- Kilit



153. ".

Kardeş dediğin birbirini vurur mu bre?..

."


- Kilit



154. "Gelimli gidimli dünya
Son ucu ölümlü dünya!"


- Dede Korkut



155. "Neyi arayacağını biliyorsan, varıyorsun demektir."


- Konak



156. "İyiyi göreceksin. İyiye bakacaksın. İyi neredeyse sen orada olacaksın."


- Kilit



157. "İne Bey: Sevdiğini çok zorluyorsun Bayezıd Bey.
Beyazıd Bey: Ya sevmediğimi mi zorlayım? İnsanın kahrını sevdiği çeker"


- Bu Atlı Geçide Gider



158. "Gönül Çalabın tahtı
Gönüle Çalap baktı
İki cihan bedbahtı
Kim gönül yıkar ise"


- Can Ocağında Pişen Aş



159. "Oyununu bildiğin pehlivanı yenmek kolaydır."


- Kapı



160. "Lâkin niyetler her zaman, tarihin içinde büyü
kişiler için yapıcı ve yüceltici bir ölçü olamazlar."


- Sonsuza Uyanan Taşlar



161. "Uyu yavrum uyanacak günler var
Yarınları gözetleyen dünler var!.."


- Sonsuza Uyanan Taşlar



162. "Bir ben vardır bende benden içeri..."


- Benim Adım Yunus Emre



163. "Sarı Hoca: " İnsan gücü, bir yerde zınk der durur" derdi: "Gelgelim insanın aklı, eğer başında sağlamca duruyorsa, gider de gider..."


- Kilit



164. "“İyiyi göreceksin. İyiye bakacaksın. İyi nerdeyse sen orada olacaksın.”"


- Kilit



165. "...gün tuğ olsun gok üstümüzde çadır."


- Anahtar



166. ""...bir Bozkurt peydahlanmış bir dağın doruğunda. Bozkurt da Bozkurtmuş hani, vay ne Bozkurt ki ne Bozkurt... Şimdilerde pek görünmüyorsa bir hikmeti olmalı, bakarsın ummadığın bir zamanda görünüverir.""


- Kilit



167. "Diz çök oğul, ilk dersimiz: Tanrı tektir ve tahtı gönüllerdedir."


- Can Ocağında Pişen Aş



168. "Ve say ki İstanbul dünya tesbihinin yakuttan yontulmuş imamiyesidir."


- Karanlıkta Mum Işığı



169. "Uçmasını öğrenen her kuş kendi yuvasını örmek için ayrılık uçuşuna hazırlanır..."


- Can Ocağında Pişen Aş



170. "Alpaslan gibi bir cihan yetişiyor; böyle giderse Bizans, Bulgar Türkü gibi sahipsiz kalan göcebeye kim olduğunu unutturmayacak. Kim oldugunu unutturmazsa yakında Büyük Yurt kurulacak bu topraklarda. Bu topraklar Bizans'ı da Urus'u da yutacak."


- Kilit



171. "Laf deyip geçersiniz; laf vardır bir yıllık savaşmanın yapamayacağını bir saatte yapar; laf vardır, şu kadarcık bir laf Sav-Tekin, bilmediğiniz bir dünyayı kuruverir. Kılıcını inkâr ettiğimi sanma; ama yine de bir dünya kuracak olan lafı arayıp bulmak isterim."


- Anahtar



172. "Bu yalnızlığa biri gelmeliydi; beklenen haberi getirmeliydi, ışık olup aydınlatmalı, sıcak olup ısıtmalıydı."


- Kilit



173. ""Dertlenme. Budanmamız lâzımdı; budandık. Her ağaç gibi...""


- Kilit



174. "Çocukluğuna dönmek arzusu, terleye terleye çektiği ömrün tadsızlığını bir kerecik olsun unutabilmek ve çocuk düşleriyle çocuk hayallerinden örülmüş o
huzur bahçesinde bir nefes olsun bir daha yaşayabilmek içindir."


- Can Ocağında Pişen Aş



175. "...ve yalnızlığının lezzetini dinliyordu."


- Can Ocağında Pişen Aş



176. ""Kâfirin kafirliği ne vakit sona ermiş ki oyunları sona ersin? Kafir dememiz, dinimizden olmayan anlamında kullanılmasından her zaman ; bizim dinimizden niceleri var ki kâfirin kafirliği yanında hiç kalıyor...""


- Can Ocağında Pişen Aş



177. ""Gitmek hiç gelmemek demek değildi. Giden muhakkak gelirdi; kendisi olmasa haberi, sesi olmasa nefesim muhakkak gelirdi. Bakarsın bu ses, bu nefes, bu haber şu ayrılığın bahasına denk düşerdi.. ""


- Can Ocağında Pişen Aş



178. "Bekleyenler ne beklediğini açıkça bilmiyorlardı ki!"


- Can Ocağında Pişen Aş



179. "Cetveli koyup kağıtta yolu nasıl çizdiysen hayatta da o yol çizdiğin yere varır. Kağıtta çizdiğin yol hangi engelleri çizip geçmişse hayatta da o engelleri çiğneyip geçeceksin; o kadar! Yeter ki çizgiyi doğru çizesin."


- Kapı



180. "İyiyi göreceksin. İyiye bakacaksın. İyi neredeyse sen orada olacaksın."


- Kilit



181. "Uyu yavrum uyanacak günler var
Yarınları gözetleyen dünler var!.."


- Sonsuza Uyanan Taşlar



182. "Bir ben vardır bende benden içeri..."


- Benim Adım Yunus Emre



183. "Sarı Hoca: " İnsan gücü, bir yerde zınk der durur" derdi: "Gelgelim insanın aklı, eğer başında sağlamca duruyorsa, gider de gider..."


- Kilit



184. "“İyiyi göreceksin. İyiye bakacaksın. İyi nerdeyse sen orada olacaksın.”"


- Kilit



185. "Diz çök oğul, ilk dersimiz: Tanrı tektir ve tahtı gönüllerdedir."


- Can Ocağında Pişen Aş



186. ""Nice gözler vardır, körken görür de görürken bile kördür...""


- Anahtar



187. "Kendi olma hissi, benlik hissi, Benim! Başkası değil hissi.. Böyle devlet olmaz, böyle devlet kurulmaz, kurulsa da devam etmez. halkalar sımsıkı birbirine bağlanmazsa en baş halkadan en son halkaya kadar aynı Fikri düşünmez, aynı fikir için endişelenmezse, her halka bir yana çekerse zincir ne işe yarar? fikir diyorum Çaka, his değil. Baharı hisset, yıldızları duy, kadını yaşa ama bütün bunlar seni, zincirin bir halkası olarak kendilerine doğru çekiyorsa, öteki halkaları unutturuyorsa orada kal işte İleri gitmeğe hakkın yok."


- Kapı



188. ""Açmasını öğretmediğin kilidi verme.""


- Kilit



189. "Sen terbiyeni vermezsen, sen adam gibi yetiştiremezsen, sen töreni, yasanı, sen inançlarını oğluna kızına sağlamca aşılayamazsan ana baba bir kandan da gelse oğlun, kızın nafile anladın mı?"


- Konak



190. "Gücü dışardan gelenin ateşi çabuk söner."


- Konak



191. "“Kendimize dönelim; bu günlerde dünya işlerine çok dalar olduk.”"


- Kilit



192. "Türkmeniz biz. Madem Türkmeniz, bulunduğumuz yer de Türkiye olur."


- Anahtar



193. "Konuşmak zor. İnsanlarla konuşmak zor demek istedim. Çiçeklerle falan kolay konuşulur. Sen söylersin onlar dinler..."


- Konak



194. "Acısını tatlısını, iyisini kötüsünü ayırt etmeden içine atıyor, biriktiriyor, birikenlerin ağırlığından kurtulamıyordu."


- Konak



195. "Sağlık, unutmakla mümkün olurdu ancak...Zamanı unutmayan hastanın iyi olacağını söylemek...?Yok hayır söylenemezdi."


- Geçitteki Ülke



196. "Gururun gurur, vakarın vakar, haysiyetin haysiyet olsun; aslını ara aslından dönme, sen aslındasın."


- Anahtar



197. "Dertlenme, budanmamız lazımdı; budandık, her ağaç gibi.."


- Kilit



198. "O insanlar ki hürdüler, o insanlar ki hakimdiler, o insanlar ki dünyaya yön vermek için gelmiştiler. Adlarına Türk deniyordu ve eğer destanlar milletlerin ahlak ölçüsü ve değer yargısı ise gerçekten, yeryüzüne onlar gibi ilahi ve benzersiz bir ahlak anlayışında başka bir millet gelmemişti, yahut pek az gelmişti."


- Sonsuza Uyanan Taşlar



199. "At ayağı külüğ, ozan dili çeviğ olur; onlar, o çocuklar, o kurt ve insan kanı karışık ışık çocuklar, bu ninnilerle büyüdüler, tıpış tıpış yürüdüler. Bir gün geldi kayın ağacının dar odacıklarına sığmaz oldular. Kurtsu bakıyorlardı; çalımlıydılar. Kurtsu yürüyorlardı; alımlıydılar. Kaşları gözleri yerinde birer yiğit delikanlıydılar heyyy kurt donanımlıydılar!"


- Yaratılış ve Türeyiş



200. ""Kin kötü şey; insanları birbirine düşürmek kötü şey. Bir olmak, birlik olmak; sırt sırta, el ele vermek.. Sevmek Alparslanım; iyi olanı..""


- Kilit



201. "Ne demiş Uluğ Türük Bey Hocamız? " Hangi han, töresince töremez milletini korumaz, milletin malı kapanın elinde kalırsa o hanlığın temeli yıkılır." demiş, ..."


- Kilit



202. "Sarıca yanaklıyım
Derelerde saklıyım
Anası da biliyor
Oğluna meraklıyım"


- Anahtar



203. "Yüreğin eli,ayağı,gözü,kulağı olmazsa yürek yürekliğini bilir mi, yürek ne ise yarar? Ya yüreksiz el ayak, yüreksiz kulak ne işe yarar?.."


- Anahtar



204. "Pamuk ipliğinden beter inceliğiyle ortalığı altüst etmeye yetip de artan bu naz olmasaydı durum böylesine sarpa sarar mıydı hiç ?"


- Gündönümü



205. "Dilinden düşürmüyordu.
Dilinden düşürmemek unutmamak değil midir,
Bağlanmak değilmidir?"


- Karanlıkta Mum Işığı



206. "El dediğin göğe açılmalıdır;göğe açılan ellere çamur bulaşmaz."


- Çatı



207. "Birden bire gerçeği gördü Ahmed Yesevi, gerçeğin özünü hemde. Gözlerinin önünde kalın , kalın, kalın bir kitap yaprak yaprak açılıyordu, geri geri yürüyen çocuk kitabın kendisiydi. Anlayana demek istiyordu ki: Mektep gelecek demektir, geleceğe açıktır. Ben yüzümü, insan olarak bu geleceğe döndürmeye mecburum. Ama eve gidiyorum , o evim benim geçmiş zamanımdır, orada büyüdüm, yüzüm geleceğe dönük ama , adımlarım geçmişe bağlıdır ve ben , insan olarak bugünüm, bugünü yaşıyorum, gecmisle gelecek arasında inkar edilemeyecek olan gerçeğim."


- Can Ocağında Pişen Aş



208. "O insanlar ki hürdürler, o insanlar ki hâkimdiler, o insanlar ki, dünyaya yön vermek için gelmiştiler. Adlarına Türk deniyordu ve eğer destanlar milletlerin ahlâk ölçüsü ve değer yargısı ise gerçekten, yeryüzünü onlar gibi ilâhî bir soydan gelme değer yargıları en yüksekte ve benzersiz bir ahlâk anlayışında başka bir millet gelmemişti, yahut pek az gelmişti."


- Sonsuza Uyanan Taşlar



209. "Balçar, tek bir sözle cevap vermek yerine uzun uzun o koşarken birdenbire duruveren atı anlatmak istedi. Ama ağzından kısa bir cevap çıktı. "Üzüldüm ki hem de ne..." "Gün batarken de üzülür müsün Balçarım?" Babasının ne demek istediğini anlamaya çalışıyordu. Dedesinin ölümü neydi, günbatımı neydi?.."


- Kilit



210. "Ölümün, yaşamanın aynası olduğuna inanmıştı artık; yaşadıkça hep o aynaya bakmaktansa, o aynanın derinliğine bırakıp kendini oradan yaşamağı seyretmek daha hoş
olmayacak mıydı?"


- Can Ocağında Pişen Aş



211. "" Sevmek insan olmasını bilmektir. Sevmesini bilmeyen insanım demesini de bilmez. İnsanım demesini bilmezse ne olur? Bu sorusunun cevabını düşünmekle bulunur, sen de düşün. Ama sevmeyi bilmiyorsan düşünemezsin de...""


- Can Ocağında Pişen Aş



212. ""Sevmek insan olmasını bilmektir. Sevmesini bilmeyen insanım demesini de bilmez. İnsanım
demesini bilmezse ne olur ? Bu sorunun cevabı düşünmekle bulunur, sen de düşün. Ama sevmeyi bilmiyorsan düşünemezsin de..""


- Can Ocağında Pişen Aş



213. "Öyleyse ülkenin derelerini, tepelerini, aydınlıklarını, karanlıklarını, gizlisini saklısını bilmek gerekmiş, bunun için de ülkede birlik gerekmiş, ayrı ağızlardan ayrı havaları okumaktansa bir ağızdan bir havayı okumak gerekmiş."


- Kapı



214. "Gururun gurur, vakarın vakar, haysiyetin haysiyet olsun; aslını ara aslından dönme, sen aslındasın."


- Anahtar



215. "Dertlenme, budanmamız lazımdı; budandık, her ağaç gibi.."


- Kilit



216. "Öyle bir ölüm düşünün ki sizin ebediyyen yaşamanız olsun!"


- Can Ocağında Pişen Aş



217. "Gökyüzünün yağmurdan boşanmış gibi yıldızlarla dolmuş olduğunu hayretle gördü. Bu kadar çok yıldızın bir araya gelmesinden korktu. İğne atılsa gökyüzüne değmeyecekti nerdeyse, ya bir yıldıza, ya bir yıldız ışığına saplanacaktı."


- Kapı



218. "- "Bazen devlet için canlara kıymak gerekiyor, ama bilmem iyi mi ediliyor kötü mü?"
+ "Ya canlar için devlete mi kıyılsın hay Ersagun? Daha mı iyi olur?""


- Kapı



219. "O yol Bizans'a giden yoldu; o yola düştün mü ucunda Bizans vardı. O yol bir kilidin içinde dönen anahtar misaliydi; Süleyman Bey bilmediği bir kilidin bilmediği bir anahtarını düşündü, bilmediği kilidin içinde bilmediği anahtarın dönüşünü..."


- Anahtar



220. ""Dertlenme. Budanmamız lazımdı, budandık ; her ağaç gibi... ""


- Kilit



221. "" Her insanın içinde doğru olana bir eğri bakan göz vardır.""


- Türk İslam Efsaneleri



222. "Türk'ün doğuşuydu, nefes aldığı hava tabakasıydı, var oluşun ana rahmiydi ve Türkün huzur içinde mes'ut ölebileceği tek tutsaklığıydı hürriyet... kavuşunca, toprağın yağmura, ağacın suya, suyun güneşe kavuşması gibi bu tabiî bütünlük hasıl oluyordu ve gelişme bundan sonra başlıyabiliyordu ancak."


- Sonsuza Uyanan Taşlar



223. "“Çocuklarınıza sıkı sarılın, sıkı sarılın çocuklarınıza, daha sıkı sarılın!”"


- Kilit



224. "Kendi de farkediyordu ki Türk'e vatan yapmak için gönül verdiği toprakları anlatırken böylesine dirilen bir insan, o topraklar vatanlaşınca ölmez!"


- Can Ocağında Pişen Aş



225. "Ne demiş bizim akıl hocamız Uluğ Türk demelerinde? Anlayışlı olan anlar, bilgili olan bilir; bilenle anlayan ise her vakit dileğine erişir dememiş mi?"


- Kilit



226. ""Budanmamız lâzımdı; budandık.
Her ağaç gibi.""


- Kilit



227. "Her insan başkasının ölümünde kendi ölümünü seyrediyor."


- Aydınlığın Mühürü



228. ""Olüm ile ayrılığı tartmışlar

Elli dirhem ağır gelmiş ayrılık.""


- Sonsuza Uyanan Taşlar



229. "Alparslanlığını ayıpladı."


- Kilit



230. "Hatunu ihtiyar olan herifin kendi de ölümcül olur."


- Kilit



231. "İnanmak yetmiyor Habeşli Bilal kardeşim; sadece inanmak yetmiyor. Nereye gideceğini bilmeden, nasıllığını anlamadan inanıyorsan ona inanmak diyebilir misin? Bu boyun eğiş olur; teslimlik olur. Nereye gideceğini, nasıl gideceğini bilerek inanıyorsan ancak kurtuluş kesinleşir.. bu başarmaktır."


- Sesler ve Işıklar



232. ""Her insanın bir deli hali olur bir veli hali.""


- Kapı



233. "Belki yeni bir gün doğusu özlemine. Belki hiç bir özlemi olmayan bir yere."


- Anahtar



234. ".

«İkilik kötü şey Alpaslan'ım.» dedi; «Kin kötü şey; insanları birbirine düşürmek kötü şey. Bir olmak birlik olmak; sırt sırta, el ele vermek..
Sevmek Alpaslanım; iyi olanı..

."


- Kilit



235. ""Gönül duymasını biliyorsa ortada bilinmezlik diye bir nesne kalmaz.""


- Gündönümü



236. "Nasıl gün doğar, kuşluğa erişir, öğleyi bulur, ikindiye kavuşur; ve nasıl gün batarsa insan da tıpkı gün gibi, ölene kadar dolanıp dururdu. Ama biri gökyüzünde dolaşırmış, Öteki yeryüzünde dolaşırmış; ama birisi her gün dolaşırmış, ötekinin günü belli olmazmış... Sonunda insan da bir gün batarmış ya."


- Kilit



237. "Öyle bir ölüm düşünün ki sizin ebediyyen yaşamanız olsun!"


- Can Ocağında Pişen Aş



238. "Gökyüzünün yağmurdan boşanmış gibi yıldızlarla dolmuş olduğunu hayretle gördü. Bu kadar çok yıldızın bir araya gelmesinden korktu. İğne atılsa gökyüzüne değmeyecekti nerdeyse, ya bir yıldıza, ya bir yıldız ışığına saplanacaktı."


- Kapı



239. "- "Bazen devlet için canlara kıymak gerekiyor, ama bilmem iyi mi ediliyor kötü mü?"
+ "Ya canlar için devlete mi kıyılsın hay Ersagun? Daha mı iyi olur?""


- Kapı



240. "“Çocuklarınıza sıkı sarılın, sıkı sarılın çocuklarınıza, daha sıkı sarılın!”"


- Kilit



241. "Kendi de farkediyordu ki Türk'e vatan yapmak için gönül verdiği toprakları anlatırken böylesine dirilen bir insan, o topraklar vatanlaşınca ölmez!"


- Can Ocağında Pişen Aş



242. "Ne demiş bizim akıl hocamız Uluğ Türk demelerinde? Anlayışlı olan anlar, bilgili olan bilir; bilenle anlayan ise her vakit dileğine erişir dememiş mi?"


- Kilit



243. ""Budanmamız lâzımdı; budandık.
Her ağaç gibi.""


- Kilit



244. "Her insan başkasının ölümünde kendi ölümünü seyrediyor."


- Aydınlığın Mühürü



245. ""Olüm ile ayrılığı tartmışlar

Elli dirhem ağır gelmiş ayrılık.""


- Sonsuza Uyanan Taşlar



246. "Geçmişi bilmeyenin gelecekte yaşaması mümkün mü?"


- Can Ocağında Pişen Aş



247. ""Şuncacık yoldan gelen yorulursa, ezelden ebede uzanan yol nasıl yürünür?""


- Can Ocağında Pişen Aş



248. "çünkü gönül, sevginin hazinesidir."


- Can Ocağında Pişen Aş



249. "“Çocukluğuna dönmek arzusu, terleye terleye çektiği ömrün tatsızlığını bir kerecik olsun unutabilmek ve çocuk düşleriyle çocuk hayallerinden örülmüş o huzur bahçesinde bir nefes olsun bir daha yaşayabilmek içindir.”"


- Can Ocağında Pişen Aş



250. "Sarı Hoca'nın içi yine titredi: "Tanrım" diye gözlerini yumdu; "Tanrım bir tek şey istedim senden; ömrü de böyle azken çok görünmesin... Uzun yılların işini dar yıllara sığdırmasın.""


- Kilit

Tüm kitapları ücretsiz okuyabilir veya indirebilirsiniz! Ayrıca son kitabımız İlahi Rezonans artık raflarda! İncelemek için: