Leyla ile Mecnun Kitap Bilgileri
Yazar: Burak Aksak
Tahmini Okuma Süresi: 7 sa. 42 dk.
Sayfa Sayısı: 272
Basım Tarihi: Nisan 2018
İlk Yayın Tarihi: Nisan 2018
Yayınevi: Küsurat Yayınları
Orijinal Dil: Türkçe
ISBN: 9786056785955
Ülke: Türkiye
Dil: Türkçe
Format: Karton kapak
Leyla ile Mecnun Kitap Tanıtımı
Bir yanımız çöl bir yanımız deniz...
Zaman döngüseldir ve farklı seçimler yapsan da aynı hayatı yaşarsın. Sana verilmiş bir ömür vardır. Bu dünyadaki zamanın bellidir. Ve her şey bir denge içindedir. Biz... Daha doğrusu ben, o dengeyi bozdum...
Aynı gün aynı hastanede doğmalarıyla başladı her şey. Bir hayatın birden fazla kez yaşanabileceğinin ve yarım kalmış her hikâyenin tamamlanmaya muhtaç olduğunun bir kanıtıydı onlar. Peki Mecnun bu sefer Leylasına kavuşabilecek mi? Yoksa yine çölde mi açacak gözlerini? Çünkü o çöl çaresiz âşıkların son durağıdır. Kavuşamayan âşıklar o çölde aralar sevdiğini, kavuşanlarsa emlakçı emlakçı dolanır dururlar, 2+1 kombili.
Yayınlandığı dönemde izleyicisini ekrana kilitleyen Leyla ile Mecnun, bu kez bambaşka bir hikâye ile sevenleriyle yeniden buluşuyor. Mecnun, İsmail Abi, Erdal Bakkal, Baba İskender, Yavuz Hırsız, Yedek Kamil, Gözlüklü Çocuk Kaan ve Aksakallı Dede bu kez bambaşka bir maceranın peşine düşüyor. O geminin geleceğine ilk günkü gibi inananların, sevdiği kızın gözlerinin içine bakarak 'seni seviyorum' diyemeyenlerin, kendi çölünde kaybolanların hikâyesi Leyla ile Mecnun Burak Aksak'ın kalemiyle yeni başlangıçlar için geri dönüyor.
Leyla ile Mecnun Kitaptan Alıntılar
1. "Beklemekten vazgeçme sakın. O gemi bir gün gelecek…”"
2. "Ve kusura bakmayın ama kibirinizde boğulacaksınız."
3. "Beklemekten vazgeçme sakın. O gemi bir gün gelecek."
4. "" Sevgi bazen nefretten bile tehlikelidir evlat. ""
5. "Artık bulutları değil tavanı izler oldum. Büyüdükçe gökyüzüne bakmayı da bırakıyor insan."
6. "Yüreğim biraz tozdur kusura bakma. Bugüne kadar kimse girmedi içeri ne yapsın garip?"
7. "Okul insana hayatı öğretmez. Bi' başkasına gidip hadi bana hayatı öğret diyemezsin. Öğrenmek için merak etmek gerekir."
8. "Küçük tesadüflerden büyük anlamlar çıkarmaya çalışma."
9. "İnsan umutlarına nasıl veda edebilir ki?"
10. "Telefonlar akıllandıkça insanlar alıklaştı."
11. "Gözlerine baktığımda kendi ömrümü görüyorum. Dünüm, bugünüm, yarınım.."
12. "Kireçburnu'ndaki vahşi doğanın bir kanunu vardır: Erdal Abi'nin canını alabilirsiniz ama parasını asla!"
13. "Allah'ım hayallerime bile sığdıramayacağım böyle bir güzelliğin yeryüzünde işi ne? Belli ki varlığına delil olarak göndermişsin tamam da, bizim evde işi ne?"
14. "''Artık bulutları değil tavanı izler oldum. Büyüdükçe gökyüzüne bakmayı da bırakıyor insan.''"
15. "Unutursak o gemi geri gelmesin...””"
Leyla ile Mecnun Kitap İncelemeleri
Leyla ile Mecnun...
Sanırım bilmeyen yoktur. Leyla ile Mecnun bir diziydi. Dizinin de hayranı olmak her satırda dizinin müzikleri bile aklımdaydı. Güldürüyor evet hüzünlendirdiği yerler de çok değerli. Kitabı okurken ne kadar özlediğimi fark ettim.
İsmail abi, Mecnun, Yavuz....
Her sayfasında yüzümde bir tebessüm vardı ve sonuna kadar da böyle devat etti. Sanki diziyi sahne sahne çekilmiş gibi tüm okuduklarım hayalimde canladı. Fazlasıyla güldürdü, bölümlerdeki olayları tekrar anmak çok hoş bir detay olarak kaldı. :)
Mecnun'un hayalleri ve yaşadıkları, aklından geçenler ve başından geçenler iç içe örgülenmiş. Bazen gülünç bir olay, komik bir söz okuyorsunuz. Daha yüzünızde gülücük kaybolmadan, felsefi veya derin anlam içeren bir sözü okurken buluyorsunuz kendinizi. Bu eserde tıpkı hayatın kendisi gibi inişli çıkışlı ve çok yönlü.
Eseri güzelleştiren en önemli husus bence anlatımın doğallığı ve karekterleri
Mecnun - Aşık, aylak ve hayalperest
İsmail Abi - Mucit-macit fikirleri, çocuksu hali ve renkli
Aksakallı - Yol gösteren, aklıl veren, umut aşılayan, aşırı iştahlı, bazen aksi, bazen umutsuz, hatta ağzıda bozuk bir dede :D
Erdal - Çay erdal bakkal'da içilir :D Cimri ve fırsatçı
Yavuz - Hırsız :D
Arda, iskender, Nurten, Pakize, Leyla, Zeynep
Bende inandım o gemilerin elbet bir gün geceleğine... (:
Biran önce İsmail Abi'yi tanıyın derim :)
Çok keyif alarak okudum, sizlerinde keyifle okumanızı tavsiye ederim....
Spoiler İçerir .d
Keyifli okumalar :)
Bu kitabı aylar önce okumuştum ama inceleme yazamamıştım , sonra neden yazmadım ki diye düşünüp yazmaya karar verdim:)
Öncelikle kitabı ilk aldığım zaman aslında kitabın içeriğinin çok daha duygusal, beni ağlatacak bir kitap olduğunu düşünerek almıştım. Fakat umduğumun tam tersi olmuştu, baya güldürmüştü beni.. Leyla ile mecnunun ilk karşılaşması, mecnunun farkında olmadan leylayı görünce tuvaletini altına yapması:) Yavuzun sürekli birşeyler çalması ama sorsan Yavuz abi asla öyle bir insan değil:).. O kadar eğlenceli bir kitaptı ki anlatamam. Tabi kitabın bitmesine son 10 sayfa kala yazarın Leylayı ve Yavuzu öldürmesi kitabı eğlenceli bir kitap olmaktan çıkarıp bizi ağlatması dışında :)
Peki İsmail abiye ne demeli.. Ah be ismail abi beklemeye devam et o gemi elbet bir gün gelecek! sen umudunu kaybetme :)Burdaki İsmail abi karakteri adeta bize hiç bir zaman umudumuzu kaybetmemiz gerektiğini anlatıyor..
Hayatta öyle aslında hiç bir zaman umudumuzu kaybetmemeliyiz .. Hiç beklemediğin anda çiçek açar umutlar diye boşuna demiyor Hz Mevlana :)
Aslında bu kitap hakkında söyleyecek çok şey var ama ben uzun şeyler yazmayı sevmiyorum:)) Neyse kitap harika bir kitaptı ben metroda giderken felan okuduğumda o kadar çok istemsizce gülüyordum ki , millet bana bakıp kesin deli demiştir eminim yani :) Okumak isteyenler evde okusun o yüzden:) Herkese tavsiye ediyorum kesinlikle ..
Kitabı bitirir bitirmez, bu duyguyu ilk haliyle sizlerle paylaşmak istedim. Leyla ile Mecnun dizisi benim büyük bir hevesle baştan sona kadar izlediğim ilk ve son diziydi. Bitince büyük bir boşluk yaşamıştım. Büyük bir zaafım vardı...
Kitaba gelecek olursak; kitap hiç bitmesin istedim. Az az okumaya çalışsam da bitti. Her güzel şeyin sonu vardır derler ve bu da bitti...
Mecnun'un Leyla'sından vazgeçmemesi, Leyla ölmesin diye elinden geleni yapması. Uzay mekiği yapıp başka gezegene gitmeyi düşünen Mecnun ve bunu Leylaya söylediğinde Leyla'nın ben gelemem her şeyi biliyorum, benim ölmem gerek demesi. Ve her şeyi hayali ile başaran Mecnun'un hikayesi.
İsmail Abi' nin sırf babası beni bekle, ben sana bir gemiden el sallayağacağım, geleceğim dediği için her gün babasını beklemesi ve o geminin bir gün geleceğine inanması, umudunu kaybetmemesi..
Yavuz'un sevdiği için hırsızlık yapması, sevdiği kız gözlerini açsın diye hırsızlık yapıp parayı denkleştirmesi ve Zeynep'in tam gözü açıldığında Yavuz'un ölmesi.
Evet daha nice şeyler anlatmak isterdim. Kitabı okurken başlarda eğlensem de sonu çok duygusaldı neredeyse ağlayacaktım. Ama beni etkileyen hep İsmail Abi olmuştur. Çünkü umudunu kaybetmiyor ne olursa olsun "o gemi bir gün gelecek" diyor.
Kitabı mutlaka okumanızı tavsiye ederim eğer dizisini de izlemediyseniz onu da izleyiniz. Sevgi, umut, hayaller ile kalın...
Hepimizin bildiği çoğumuzun çocukluk hayali olan bir aşk
bu defa karşımıza dizi, filim olarak değil sıcacık, içten, masum ve yine her zaman ki gibi en temiz haliyle çıkıyor karşımıza.
Filmini çocukluk yıllarında seyrettiğim, dizi olarak yayınladığında da tek bir bölümünü bile izlemediğim bir tv yapımı.
Severek okudum, okurken güldüren bir eseri yazıya dökmüş yazarımız. Kitabı bana tavsiye eden, fikirlerine ve önerilerine her daim itibar ettiğim
tavsiyesi üzerine okudum ve hayran kaldım. Bu fesile ile kendisine çok tşk ederim
Kitaba gelecek olursak aynı gün, aynı hastanede doğan Leyla ile Mecnun aynı mahallede oturmalarına rağmen yolları hiç kesişmez, taki Mecnun'un annesi Pakize hanım Leyla'yı ve annesi Sevim hanımı evine davet edip Leyla ile Mecnun' un yolları kesişene kadar.
Büyük bir kadro ile birlikte Mecnun'un Leyla'nın kalbini kazanma çabasın da kimler yok ki Mecnun'un yanında bakkal Erdal' dan, hırsız Yavuz'a, ak sakallı dededen, çırak Kaan'na.
Ama büyük bir sorun vardır, ve bu büyük sorun sadece onları değil, dünyanın atmosferinide yerinden oynatacak bir sorundur.
Peki bu aşk mutlu sonlamı bitecek?
Yoksa her aşk gibi kavuşamayınca mı aşk olarak kalıcak?
"Unutma, hepsi sadece bir rüya.
Hatırla, daha önce yaşadıklarını hatırla...."
(syf 259 )
Ben severek okudum, okumak biraz da gülmek isteyen kitap dostlarıma şiddetle tavsiye ediyorum.
Kitapla kalın ucretsizkitap.com.tr ailesi
Bazı hikâyeler vardır, defalarca anlatılır, defalarca duyulur ama her seferinde başka bir yerimize dokunur. Leyla ile Mecnun da onlardan biri. Ama Burak Aksak’ın kaleminden çıkan bu versiyon, bildiğimiz o klasik efsaneyi alıyor, harmanlıyor, bambaşka bir boyuta taşıyor. Mizahı, hüznü, deliliği ve aşkı bir arada sunan, yer yer güldürüp yer yer iç burkan, benzersiz bir anlatımla karşı karşıyayız.
Kitabı okurken, sanki dizinin o absürt havası sayfalara sinmiş gibiydi. Karakterler capcanlı, olaylar çoğu zaman gerçeküstü ama duygular... işte onlar fazlasıyla gerçek. Burak Aksak, kelimeleriyle oynarken bile neyi ne zaman, nasıl vuracağını çok iyi biliyor. Kimi cümlelerde kahkaha attım, kimilerinde durup uzun uzun düşündüm. Hele bazı yerlerde öyle sade ama derin laflar vardı ki altını çizmeme gerek kalmadan zihnime kazındı.
Mecnun’un o “deliliği”, aslında günümüz dünyasında “gerçek” kalabilmenin en saf biçimi. Aşkı, dostluğu, kaybolmuşluğu, arayışı çok kendine has bir dille anlatıyor Burak Aksak. Üslubu öylesine doğal ve içten ki, sanki bir arkadaşın sana başından geçen bir hikâyeyi anlatıyor gibi hissediyorsun. Samimi, salaş ama sahici.
Her sayfada “Burak Aksak bu işte!” dedirten bir dokunuş var. Onun yazdığı her şeyde olduğu gibi, mizah ve hüzün kol kola. Bazen öyle yerler geliyor ki gülmeye hazırlanırken bir anda yutkunuyorsun. En çok da bu çelişkiyi sevdim. Çünkü gerçek hayat da böyle değil mi zaten?