Labirent Savaşı Kitap Bilgileri
Yazar: Rick Riordan
Tahmini Okuma Süresi: 10 sa. 39 dk.
Sayfa Sayısı: 376
Basım Tarihi: Kasım 2019
İlk Yayın Tarihi: Mart 2008
Yayınevi: Doğan Egmont Yayıncılık
Orijinal Dil: İngilizce
ISBN: 9786051113814
Ülke: Türkiye
Dil: Türkçe
Format: Karton kapak
Labirent Savaşı Kitap Tanıtımı
Percy, yeni okulunun düzenlediği alıştırma gezisinin eğlenceli olacağını zaten düşünmüyordu Eski bir ölümlü tanıdıkla beraber iblis ponpon kızlarla mücadele etmesi gerekince bu gezi iyice içinden çıkılmaz hale geliyor.
Olimposlular ile kötü Titan Lordu Kronos arasındaki savaş gittikçe körükleniyor. Her an istilaya açık durumdaki Melez Kampı bile artık sihirli sınırlarıyla bir zamanlar ki güvenli yer değil. Titan ordusunun baskınını engellemek için Percy ve diğer melez dostlarının karanlık bir labirentten geçmesi gerekiyor, her bir köşesinde başka kötü sürprizler bekleyen, sürekli yenilenen, üstelik canlı bir labirentten.
Labirent Savaşı Kitaptan Alıntılar
1. "Belki de arada sırada çocuk olmanın bir sakıncası yoktur."
2. "Bazen önemsiz gibi görünen şeyler, günün birinde olağanüstü şeylere dönüşebiliyor."
3. "Hayatım boyunca seni aradım. Ama şimdi... seni serbest bırakıyorum."
4. "Tek arkadaşlarım hayaletlerdi. Yaşayanların beni asla aralarına almayacaklarını bilmek çok zordu."
5. ""Dünya ölüyor Percy. Her gün durum kötüye gidiyor. Yaban... kayboluyor, hissediyorum.""
6. ""Başkalarına güven olmaz. Sadece kendi işçiliğine güveneceksin."
İyi de bu şekilde yaşanır mıydı? Başkalarına güvenmemek demek, insanın yapayalnız yaşaması demekti."
7. "...zor zamanda tanrılar bile inançlarını kaybedebiliyorlar."
8. "Annem bir şeylerin peşine düşmenin kişinin aklını kullanmasıyla eş değer olduğunu söyler."
9. "Ama düşündüm de... insan ne diye ölmeli ki?"
10. "Gülümsedi Annabeth, günlerdir ilk kez gülüyordu ama her şeye bedeldi bu gülüş."
11. "Sakin davranmaya çalışıyordum, oysa aslında kafayı yemek üzereydim."
12. "Mesele ölümlülerin neye inandığı değil belki de.. Belki siz, kendinizden vazgeçiyorsunuz."
13. "Tek kurtuluşunuz kendinizsiniz.."
14. "Onun için aşk, zihinsel bir birleşmeden ibaret. Şimdi o burada olsaydı, sana bunun en saf aşk olduğunu söylerdi."
15. "Briares' e bakınca, bu kadar yaşlı olmak ne fena olmalı diye düşündüm. Binlerce, hem de binlerce yaşında olacaksın... ve tamamen yalnız kalacaksın."
Labirent Savaşı Kitap İncelemeleri
Son bir maceramız kaldı Percy Jackson ile…
Bu farkındalık beni bir miktar üzdü, çünkü Harry Potter’dan sonra en sevdiğim üzümlü kekim çünkü. Labirent Savaşı ise gene dehşet, gene aksiyonun bir saniye bile kesilmediği ve gene evrendeki hatta tanrıların bile olayları Percy’nin başına geldi. Bu sefer Annabeth ile zorlu bir göreve çıkan Percy, Titanları durdurmak için korkunç olan Labirent’e girerler ve onların başına gelenler pişmiş tavuğun başına bile gelmez arkadaşlar. Kitapta en güzel olan şey ise Kıvırcık’ın Pan ile karşılaşması oldu benim için. O kısım biraz kalbimi kırsa da, Luke ve Kronos bağlantısı tam olarak ağzımın açık kalmasına da neden oldu. Ha bir de Annabeth’in girdiği kıskançlık krizi tam bir gereksizlikti. Percy ile aralarının böyle bozuk kalması bir miktar sinirlerime dokunmadı değil. Son kitapta neler olacak, kehanet neye çıkacak ya da Olimpos kurtulacak mı bilmiyorum ama Percy’de tıpkı Harry gibi aşırı mutlu sonu hak ediyor. Ve Harry Potter sevenlere sesleniyorum ki onu özlüyorsanız Percy Jackson’a bayılacaksınız çünkü her detayında bir Harry Potter evreni saklı. Ayrıca mitolojiye aşık olan biri olarak böyle bir evrenle buluşması, fantastikliği ve benzerliği üzerine değmeyin keyifime. Bu serinin değerinin daha aşırı bilinmesi gerek. Milyon kez söyledim ve söylemeye de devam edeceğim!
Merhabaaaa, serinin dördüncü kitabını bitirirken hissettiklerim kesinlikle bir yarım seri bitecek dur okuma ,diğer yarım ise merak etmiyor musun cevabını hıh?? Diyor. Ve bu çok eğlenceli . Sırf klişe okuyayım diye başladığım seri kesinlikle beni her seferinde şaşırtıyor.(şans?) . Neyse konuya gelirsek adından da anlaşılacağı gibi hikaye (tabiki de ) deadalus’un labirentinde geçiyor. Ve labirenti , bilgilerini olanları o kadar güzel tasarlamış ki labirentin amerikanın altında olduğuna şu an eminim ayrıca bu kitabın bana kronosu vereceğini düşünürken baya şaşırarak söylüyorum . Kronos bu kitapta geri plandaydı . Ön planda tamamen minos ,nico ve deadalus vardı . Ve bu sanki geçmişi yad eden ve bir hesap defterini kapatan bağlantı kitabı gibiydi. Çok bir gelişme göremedik . Ama bu konuya bayıldımmmm!!! Her neyse annaneth benim sevdiğim karakterlerden biri olduğu halde hayırlı uğurlu olsun. Annabeth resmen ergenliğe girdi bütün kitap boyunca hiç kendisi gibi değildi. Annabethin ne yapacağını bilememesinden , kararsızlıklarından ve kendi iç hesaplaşmalarını percye ödetmesinden gına geldi bir yerden sonra . yeni karakterlermizi nico ve rachel ‘a bayıldım. İkiside mükemmellerdi . Sanırım seride en sevdiğim kadınlar clarissa(evet clarissa kız savaş tanrısının ruhunu taşıdığı halde kendi çapında iyi ) ve rachel oldu. Neyse herkese iyi okumalar , iyi eğlenceler.
Merhabaaaa, serinin dördüncü kitabını bitirirken hissettiklerim kesinlikle bir yarım seri bitecek dur okuma ,diğer yarım ise merak etmiyor musun cevabını hıh?? Diyor. Ve bu çok eğlenceli . Sırf klişe okuyayım diye başladığım seri kesinlikle beni her seferinde şaşırtıyor.(şans?) . Neyse konuya gelirsek adından da anlaşılacağı gibi hikaye (tabiki de ) deadalus’un labirentinde geçiyor. Ve labirenti , bilgilerini olanları o kadar güzel tasarlamış ki labirentin amerikanın altında olduğuna şu an eminim ayrıca bu kitabın bana kronosu vereceğini düşünürken baya şaşırarak söylüyorum . Kronos bu kitapta geri plandaydı . Ön planda tamamen minos ,nico ve deadalus vardı . Ve bu sanki geçmişi yad eden ve bir hesap defterini kapatan bağlantı kitabı gibiydi. Çok bir gelişme göremedik . Ama bu konuya bayıldımmmm!!! Her neyse annaneth benim sevdiğim karakterlerden biri olduğu halde hayırlı uğurlu olsun. Annabeth resmen ergenliğe girdi bütün kitap boyunca hiç kendisi gibi değildi. Annabethin ne yapacağını bilememesinden , kararsızlıklarından ve kendi iç hesaplaşmalarını percye ödetmesinden gına geldi bir yerden sonra . yeni karakterlermizi nico ve rachel ‘a bayıldım. İkiside mükemmellerdi . Sanırım seride en sevdiğim kadınlar clarissa(evet clarissa kız savaş tanrısının ruhunu taşıdığı halde kendi çapında iyi ) ve rachel oldu. Neyse herkese iyi okumalar , iyi eğlenceler.
Merhabaaaa, serinin dördüncü kitabını bitirirken hissettiklerim kesinlikle bir yarım seri bitecek dur okuma ,diğer yarım ise merak etmiyor musun cevabını hıh?? Diyor. Ve bu çok eğlenceli . Sırf klişe okuyayım diye başladığım seri kesinlikle beni her seferinde şaşırtıyor.(şans?) . Neyse konuya gelirsek adından da anlaşılacağı gibi hikaye (tabiki de ) deadalus’un labirentinde geçiyor. Ve labirenti , bilgilerini olanları o kadar güzel tasarlamış ki labirentin amerikanın altında olduğuna şu an eminim ayrıca bu kitabın bana kronosu vereceğini düşünürken baya şaşırarak söylüyorum . Kronos bu kitapta geri plandaydı . Ön planda tamamen minos ,nico ve deadalus vardı . Ve bu sanki geçmişi yad eden ve bir hesap defterini kapatan bağlantı kitabı gibiydi. Çok bir gelişme göremedik . Ama bu konuya bayıldımmmm!!! Her neyse annaneth benim sevdiğim karakterlerden biri olduğu halde hayırlı uğurlu olsun. Annabeth resmen ergenliğe girdi bütün kitap boyunca hiç kendisi gibi değildi. Annabethin ne yapacağını bilememesinden , kararsızlıklarından ve kendi iç hesaplaşmalarını percye ödetmesinden gına geldi bir yerden sonra . yeni karakterlermizi nico ve rachel ‘a bayıldım. İkiside mükemmellerdi . Sanırım seride en sevdiğim kadınlar clarissa(evet clarissa kız savaş tanrısının ruhunu taşıdığı halde kendi çapında iyi ) ve rachel oldu. Neyse herkese iyi okumalar , iyi eğlenceler.
Merhabaaaa, serinin dördüncü kitabını bitirirken hissettiklerim kesinlikle bir yarım seri bitecek dur okuma ,diğer yarım ise merak etmiyor musun cevabını hıh?? Diyor. Ve bu çok eğlenceli . Sırf klişe okuyayım diye başladığım seri kesinlikle beni her seferinde şaşırtıyor.(şans?) . Neyse konuya gelirsek adından da anlaşılacağı gibi hikaye (tabiki de ) deadalus’un labirentinde geçiyor. Ve labirenti , bilgilerini olanları o kadar güzel tasarlamış ki labirentin amerikanın altında olduğuna şu an eminim ayrıca bu kitabın bana kronosu vereceğini düşünürken baya şaşırarak söylüyorum . Kronos bu kitapta geri plandaydı . Ön planda tamamen minos ,nico ve deadalus vardı . Ve bu sanki geçmişi yad eden ve bir hesap defterini kapatan bağlantı kitabı gibiydi. Çok bir gelişme göremedik . Ama bu konuya bayıldımmmm!!! Her neyse annaneth benim sevdiğim karakterlerden biri olduğu halde hayırlı uğurlu olsun. Annabeth resmen ergenliğe girdi bütün kitap boyunca hiç kendisi gibi değildi. Annabethin ne yapacağını bilememesinden , kararsızlıklarından ve kendi iç hesaplaşmalarını percye ödetmesinden gına geldi bir yerden sonra . yeni karakterlermizi nico ve rachel ‘a bayıldım. İkiside mükemmellerdi . Sanırım seride en sevdiğim kadınlar clarissa(evet clarissa kız savaş tanrısının ruhunu taşıdığı halde kendi çapında iyi ) ve rachel oldu. Neyse herkese iyi okumalar , iyi eğlenceler.