Komünist Manifesto Kitap Bilgileri
Yazar: Karl Marx
Tahmini Okuma Süresi: 3 sa. 51 dk.
Sayfa Sayısı: 136
Basım Tarihi: Kasım 2024
İlk Yayın Tarihi: 1 Ocak 1848
Yayınevi: Can Yayınları
Orijinal Dil: Almanca
ISBN: 9789750739200
Ülke: Türkiye
Dil: Türkçe
Format: Karton kapak
Komünist Manifesto Kitap Tanıtımı
Karl Marx ve Friedrich Engels'in, Komünistler Birliği'nin programı olarak kaleme aldıkları Komünist Manifesto, 1848 Şubat'ında, tüm Avrupa'nın devrimci ayaklanmalarla çalkalandığı bir dönemde, Londra'nın gösterişsiz bir basımevinde basıldı. Bilimsel sosyalizmin kitlesel siyaset sahnesine çıkışının ilk ciddi işareti olan Manifesto, yayınlandığı günden bu yana en çok okunan ve en çok tartışılan toplumsal ve siyasal metinlerden biri olmakla kalmadı, daha sonraki sosyalist ve komünist partilerin programlarının temelini oluşturdu, dünyanın değişmesinde ve milyonlarca insanın yaşamında belirleyici bir rol oynadı. Modern çağda başka hiçbir siyasal hareket, döneminin toplumsal, ekonomik ve sınıfsal koşullarını kavrayışındaki derinlik, çözümleyişindeki gözüpeklik ve üslubunun gücü bakımından, Manifesto'yla kıyaslanabilecek bir metin ortaya çıkaramadı.
Bugün Marxçı hareketin temel belgesi ve devrimci bir klasik sayılan Komünist Manifesto'yu, Marx ve Engels'in daha sonraki basımlara yazdıkları önsözler eşliğinde, Celâl Üster ve Nur Deriş'in 1978'de yaptıkları çevirinin gözden geçirilmiş basımıyla ve Manifesto'nun Türkiye ve Türkçedeki serüvenine ışık tutan bir önsözle sunuyoruz.
(Tanıtım Bülteninden)
Komünist Manifesto Kitaptan Alıntılar
1. "Egemen sınıflar bir komünist devrim korkusuyla titresin."
2. "Hiç kuşku yok ki, her ülkenin proletaryası her şeyden önce kendi burjuvasiyle hesaplaşmak zorundadır."
3. "Proleterlerin zincirlerinden başka yitirecekleri bir şey yoktur. Oysa kazanacakları koskoca bir dünya vardır."
4. "bir emekçinin üretim maliyeti, nerdeyse tümüyle, yaşayabilmesi ve soyunu sürdürebilmesi için gerekli geçim olanaklarıyla sınırlıdır."
5. "İnsanlık tarihinin ortak noktası çalışanların hep yoksul olması, çalışmayanların zenginleşmesidir. Devrin egemenleri bu çelişkiyi ortadan kaldırmaya çalışanlara komünist diyor, onları birer hayalet gibi gösteriyorlar."
6. "insanın insan tarafından sömürülmesi ortadan kaldırıldığı ölçüde , bir ulusun başka bir ulus tarafından sömürülmesi de ortadan kaldırılmış olacaktır .."
7. "… bu toplumun çalışan üyeleri hiçbir şey elde edemezken, her şeyi elde edebilen üyeleri hiç çalışmamaktadırlar."
8. "her sınıf savaşımı siyasal bir savaşımdır."
9. "Komünistlerin, bir bütün olarak proletaryanın çıkarlarından ayrı ve farklı hiçbir çıkarları yoktur."
10. "❝
Proleterlerin (işçilerin) zincirlerinden başka yitirecekleri bir şey yoktur. Oysa kazanacakları koskoca bir dünya vardır.
❞"
11. "İşçilerin ara sıra üstün geldikleri de olur, ama bir süre için."
12. "❝
Bütün işçiler, kullanım fiyatları yaş ve cinsiyetlerine göre değişen birer iş aleti olup çıkmışlardır.
❞"
13. ""İnsanlık tarihinin ortak noktası çalışanların hep yoksul olması çalışmayanların ise zenginleşmesidir.""
14. ""Avrupada bir heyula dolaşıyor..! Komünizm heyulası...""
15. "❝
Modern devletin yürütme gücü, tüm burjuvazinin ortak işlerini yürüten bir kuruldan başka bir şey değildir.
❞"
Komünist Manifesto Kitap İncelemeleri
Şimdiye kadar okuduğum en sıkıcı ve en ilginç şey. Şimdiye kadar okuduğum en derin ve en saçma şey. Şimdiye kadar okuduğum en uzak görüşlü ve en fantaziden türetilmiş şey.
"Komünist Manifesto" hakkında beni en çok şaşırtan şey, entelektüel olarak ne kadar iflas etmiş olduğu.
Marx, dünyaya siyah-beyaz bir bakış açısı getiriyor. İnsanlığı, kötü olan burjuvazi ve sağlıklı ve iyi olan her şeyi bünyesinde barındıran proletarya olarak ikiye ayırır. Marx, herhangi bir tür veri analizi veya entelektüel titizlik kullanmak zorunda hissetmez. O şeylerin doğru olduğunu iddia eder ve onlar gerçek olur.
Bu, modern çağın en büyük kötü adamlarının çoğuna ilham veren kitaptır: dünya çapında yaklaşık 100 milyon insanın ölümünden sorumlu olan Lenin, Stalin, Mao, Pol Pot, Castro, Kim, Ho Chi Minh ve diğerleri. kitlesel şiddet ve katıksız beceriksizliğin birleşimi yoluyla.
"Komünist Manifesto" şiddete, hoşgörüsüzlüğe ve totaliterliğe bir çağrıdır. Komünizmde muhalefete yer yoktur. Komünizmin kendisi dışında herhangi bir biçimde dine yer yoktur. Özgür konuşma veya özgür ifade için yer yoktur.
Bu, dünya tarihinin en önemli belgelerinden biridir. Hiç kimse onun dünya sosyo-ekonomik tarihine büyük katkısından şüphe edemez. Etkileri uzak ve geniş olmuştur.
Temel olarak komünizmin felsefesidir. Manifesto, kendisine yöneltilen eleştirilere de değiniyor. Teoride ve pratikte karşı çıksa da herkes hayatında en az bir kez okumalı.
Sosyolog eşimden o ders çalışırken hep ismini duyduğum Karl Marx ve Friedrich Engels'i hep merak etmiştim. Onlarla tanışmak bu kitaba nasipmiş.
Bundan tam 170 yıl önce 1848 yılında yazılmış olan bu manifestoyu okumaya başlayınca şunu hissetmeye başladım. Adamlar o yıllarda öyle düşünceler içerisine girmişler ki birçok konuda halen güncelliklerini kaybetmemiş. Bu kitabı okumak için ille de komünist olmak gerekmiyor, farklı görüşleri de irdeleyip öğrenmemiz gereklidir. Okuduğum kitap "YazılAma" yayınevinden çıkmış ve çeviri yapan G. Doğan GÖRSEV'in orjinalinden çeviri yapmak için uğraşması ve 80 ihtilali sonrası bu sebeplerden dolayı 3 yılı aşkın süre tutuklu kalmasını sağlamış fakat yılmamış 70 yaşına geldikten sonra bile "Komünist Manifesto" üzerinde tüm bilgilerini arşivlemiş.
Genel olarak güncel hayatta kullanmadığımız, yada kullanamadığımız kelimeler fazlasıyla var. Anlamak zor değil ama. Bu kitapla ilgili V.İ.LENİN'in yazmış olduğu yazıyı paylaşayım.
"Bu yapıtta, yeni bir dünya görüşü, toplumsal yaşamı da kucaklayan tutarlı maddecilik, evrimin en kapsamlı ve en derinlikli bilimi olarak diyalektik, sınıf mücadelesi ve dünya tarihinde yeni bir toplumun yaratıcısı olarak proleteryaya düşen devrimci rol teorisi dahiyane bir açıklıkla ve netlikle sergilenmiştir."
Bilgi edinmek anlamında okumak lazım.
Bir sistemi en iyi o sistemin kurucusundan, liderinden öğrenirsiniz. Bu eser de bunu zihnimde bir kez daha teyid ettirdi. Öncelikle bu kitaba ve yazara karşı olumsuz tavrınızı arkanızda bırakmadan okumanız pek de mümkün olmaz. Okusanız da pek faydasını göremezsiniz. Öğrenme, merak arzusuyla bakınca esere gerçekten komünizmi en sade, öz şekliyle anlatıyor yazar. Kitaba başlamadan çeviriye hazırlayan yazarların kitap, kitabın yazarları ve bu zamana gelmesindeki hukuki süreci aktarması ayrı bir önem katmış esere. Eser bölümlere ayrılıp bizlere sistemin doğuşu, kapitalizme karşı eleştirileri, burjuva ve proleter(işçi) sınıfları arasındaki ilişkiler ve rekabetler, işçi partisinin kurulması ve komünizm hareketi hakkında bilgiler sunmakta ve yeri gelince ağır yeri gelince de nahif eleştiriler yapılmış. Eserdeki kavramlara dipnot çıkıp kitabın sonunda malumat vermesi de yerinde hamle olmuş anlaşılması bakımından. Komünizmi öğrenemek, merak edenler ve bilgilerini pekiştirmek isteyenler adına kaynak eseri mahiyetinde komünist manifesto.
Ayrıca bu eseri okumamdaki temel gayem branşımla (siyaset bilimi) yakından ilişkili olması ve öğrenme güdüsü. Elbette bizim nazarımızda bu sistem itibar görmez. Çünkü bizim dini çizgilerimizi aştığı yerler de mevcut ve okurken şahit olacaksınız. Şimdiden iyi okumalar.
"Filozoflar şimdiye kadar dünyayı yalnızca çeşitli biçimlerde yorumladılar, oysa aslolan dünyayı değiştirmektir."
Marx'a kadar pekçok filozof yaşamı yorumladı, çalışmalar yaptı, ama hiçbiri dünya tarihinde bu kadar derin izler bırakmadı. Bu da onun tezini doğruluyor. ''Dünya tarihi sınıf savaşlarından ibarettir''. Sadece felsefi anlamda sınıf savaşımlarını, diyalektik materyalizm olarak değerlendirmekle kalmadı, aynı zamanda proletaryayı umutlandırarak harekete geçirdi. Hegel'in diyalektiği bence felsefi yaklaşımlar içerisinde en ilgi çekici olanlardan biridir. Yani tarihsel gelişim, olayların birbirine zincir gibi bağlı olması vs.
Düşünün ki, bir insanın yayınladığı bir makale bütün dünyayı harekete geçiriyor. Tabi ki fransı ihtilali vs. önemli ama Marx adeta fitili ateşliyor.. Muazzam bir olay.. Kapitalizm insanın kendine yabancılaşmasıdır diyor. Ki bunu yaşamlarımızla deneyimliyoruz.
Komünist hareketin tam anlamıyla hayata geçirilmesi mümkün olmadı belki, marx tan etkilenen, Lenin, Stalin, Mao gibi liderler sosyalist yönetimler kurmuş olsalar da, başarılı olamadılar.
Komünizm neden başarılı olamadı ?
Çünkü insan mülkiyet duygusuyla tanıştı, özünde bencil olan insan için sahip olma duygusu paha biçilmezdir. Elbette SSCB düşmanları, kapitalist toplumlar insanın bu acziyetinden fayadalanarak sürekli tahrik ettiler. Birleşmek, belli idealler doğrultusunda hareket etmek , bencilleşmiş insan için ütopyadır.
Marx ve Engels dostluğu olağanüstü etkileyici bir dostluk ilişkisidir. Hayran olduğum bir arkadaşlık.
“Komünizm” ve “Komünist” kavramlarını çocukluğumdan beri çok sık duydum,bilenin de bilmeyeninde elini attığı bu konu benim çevremde çok sık gündeme geldiği için, neden kaynağından öğrenmiyorum diye düşündüm ve bu amaçla komünizmin ilk bildirgesi olan bu eseri okumaya karar verdim. İyi ki okumuşum ve okuduğum ilk siyasal eserdi,ne sıkıldım ne de bunaldım,Marx ve Engels en iyi açıklamalar ve örneklerle düşüncelerini çok iyi bir şekilde dile getirmişler. Kitabın başında Marx ve Engels’in kısa yaşam öykülerini okumam kitabı daha iyi anlamamı sağladı. Sunu kısmında, Türkiye’de böyle bir eseri çevirmenin ve basmanın ne kadar zor olduğuna tanık oldum ve üzüldüm açıkcası. Düşünce özgürlüğünün kısıtlanması acizliktir bence. Bu etkilerle esere başladım, ana konumuz Burjuva ve Proletaryanın,yani iş veren ve emekçinin savaşı. Burjuva; üretim araçlarının sahibi olan ve ücretli emekçi çalıştıran modern kapitalist sistem olarak tanımlanır. Proletarya ise hiç bir üretim aracına sahip olamayan,kendi iş gücünü satarak yaşayabilen modern ücretli emekçi sınıfıdır. Bu sistemi sert bir şekilde ve düşüncelerle eleştiren bu kitabın asıl amacı Komünizm sistemin Dünya için daha iyi ve doğru olduğunu savunmaktır. Özel mülkiyete sahip olan burjuva kesimi yerden yere vurmuş ve emekçinin kıt kanaat geçinmesini,savaşın ve yokluğun içinde yaşamasına göz yummamıştır. Düşüncelerimin oturmasında etkili olan bu kitabı çok beğendim sizinde bu konuda soru işaretleriniz varsa mutlaka bakın derim...