Tüm kitapları ücretsiz okuyabilir veya indirebilirsiniz! Ayrıca son kitabımız İlahi Rezonans artık raflarda! İncelemek için:

Kocan Kadar Konuş - Şebnem Burcuoğlu | Detaylı Ücretsiz Kitap İncelemesi

Kocan Kadar Konuş Kitap Bilgileri


Yazar: Şebnem Burcuoğlu
Tahmini Okuma Süresi: 6 sa. 14 dk.
Sayfa Sayısı: 220
Basım Tarihi: Mart 2014
İlk Yayın Tarihi: Mart 2014
Yayınevi: DEX Kitap
Orijinal Dil: Türkçe
ISBN: 9786050919387
Ülke: Türkiye
Dil: Türkçe
Format: Karton kapak


Kocan Kadar Konuş Kitap Tanıtımı


"Türkiye'de kadınların DNA'larına kodlanmış olan evlenme saplantısı, ne yazık ki bizim ailede daha yoğun. Millete ailesinden genetik miras olarak mavi göz kalır, bize bu evlenme saplantısı kalmış. 'Sinek kadar eri olanın dağ kadar feri olurmuş' atasözü, anneannem Peyker'in lafıdır. Yani o sözü söyleyen ata, bizzat benim anneannem.



Sözün özü, kocan varsa varsın, yoksa da geçmiş olsun. Hele ki bir de 30'una gelip de bekâr kaldıysan bu dünyada yatacak yerin yok!"



Evli misin?

Ya nişanlı?

Sevgilin var mı?

O da mı yok!

Yaş kaç?

Hmm. Anlaşıldı.



Sen en iyisi bu kitabı bir oku. Yalnız değilsin Türk kızı! Senden çok var -ay bunu da yanlış anlayıp trip atarsın sen şimdi. Yok, öyle demek istemedik. Ailen, çevren, eşin-dostun-arkadaşın-kankan, hepsi evlilik lafı ediyor değil mi? Ama zor iş.



Koca bulmak ÇOK zor iş arkadaş…




Kocan Kadar Konuş Kitaptan Alıntılar


1. "Birine güvenmeyi özlemişim..."




2. "Zaten iyi ki kitaplar aşkın varlığını anlatıyorlar, yoksa gerçek hayatta kendisine ulaşmak bir hayli meşakkatli..."




3. "Hem cool olup hem nasıl tatlı davranacağım, hiçbir fikrim yok."




4. "Ey Türk kızı! Birinci vazifen, 10 saniyelik basit bir konuyu 1 saatlik problem yumağına dönüştürmek üzere erkeğine trip atmak, onu çıldırtmak, zıvanadan çıkartmaktır!"




5. "Bu Türk erkeklerinin kıçını bu kadar kaldıranlar yine Türk kadınlarıdır."




6. "Kırk küp, kırkının da kulbu kırık küp demek kolay da şöyle içten bir 'seni seviyorum' mu zor?"




7. "" Kadın , hiç gitmeyecekmiş gibi sever ama yeri gelir hiç sevmemiş gibi gider. ""




8. "Bence bir şey ne kadar abartı olursa gerçeklerden o kadar uzaklaşır. Ah bu evlenme teklifi denen nane..."




9. "Ne diyeyim? Sürdürülebilir başarısızlık da bir başarıdır."




10. "Ne demişler? Aşk sözle başlar, dudak ile beslenir, dokuz ay sonra "baba" diye seslenir. Gerçekten de ağzımdan çıkan ilk kelime "baba" olmuş."




11. ""Birini sevmezken hayat daha hızlı ama daha boş akıyor. Hayatınıza biri girdiğinde de her sabah uyanmanın, giyinmenin hatta yemek yemenin bile bir anlamı oluyor.""




12. "En büyük pişmanlığım, yanlış insanlara iyi davranmış olmamdır."




13. "Bir insana bir insan herhalde yeterdi. Fakat o da olmayınca?"




14. "Bir bakıyorum, top ağlarda. E gol oldu! İçim fener aşkıyla doldu. Vakit bu vakittir. Hemen ayağa fırlıyorum. “Goooooollllll!!!”

Bizim tribünde bir sessizlik. Golü Galatasaray atmış."




15. "Bende inanmak noksanmış."





Kocan Kadar Konuş Kitap İncelemeleri


Şebnem Burcuoğlu kadınlar için, özellikle de bekar kalmış kadınlar için el kitabı niteliğinde olan Kocan Kadar Konuş ile güzel bir esere imza atmış.

Türk kadınının en büyük sorunlarından biri olan kocan varsa varsın yoksa yoksun yada 30lu yaşlara gelip hala evlenememiş kadınların evde kalmış etiketi bu kitapta mükemmel bir şekilde işleniyor.

Kitabın ana karakteri olan Efsun 30lu yaşlara gelmiş ve halen evlenememiş biridir. Kendinden yaşça küçük kuzeninin de evlenme hazırlıklarına başlaması ile kendi aşk hayatını sorgulamaya başlıyor ve koca arayışları içine giriyor. Buna mahalle baskısı da diyebilirsiniz yada her gittiğiniz misafirlikte yada düğünde o yaşta bekar bir kıza koca bulma muhabbetleri de diyebilirsiniz.

Efsun’un hayatında sevgilileri olmuştur. Ya evlenilemeyecek kadar kapa yada kendi deyimi ile hanzo yada kendisin aldatmış kişilerdir. Koca arayışına girince de hem komik hem de depresif olaylar geliyor başına. Tabi burada çevresindeki herkesin mükemmel bir sevgili yada evlilik uzmanı olmasının etkisi büyük. Herkes her şeyi en iyi bildiği için başlıyor tavsiyeler vermeye. Tabi olan Efsun’a oluyor.

Kocan Kadar Konuş aslında Türkiye’de her kızın başına gelen bir evliliğe yönlendirme macerası diyebiliriz. Sanki Türkiye’de gizli bir güç kızları evlendirmek için var ve herkes bu gücün kontrolü altına girmiş bekar bir kız görünce başlıyorlar evlilik muhabbetlerine. Bu da ister istemez kızlar üzerinde bir baskı yaratıyor. Sonucu da kitaptaki gibi oluyor. Yani bir anlamda Şebnem Burcuoğlu Türk kızlarının sorunlarından bir tanesini hem komik hem de bunalım öğelerini de ekleyerek okurlarına sunmuş.




Kitabın adı:Kocan Kadar Konuş
Yazarın adı: Şebnem Burcuoğlu
Sayfa sayısı:220

Kahramanımız Efsun 30 yaşına gelmiş evlenmemiş bir kız halk diliyle evde kalmış ve acil evlenmesi gerekiyor.

Ama kimse sormuyor Efsun ne düşünüyor evlenmek istiyor mu istemiyor mu kendi düşüncesi ne işte evleneceksin evleneceksin de evleneceksin diye tutturuyor annesi anneannesi kız kardeşleri teyzesi yani kadın tarafının kadın fertleri.

Efsun bir gece kız kardeşleri ve kuzeninin zoruyla bir eğlence mekanına eğlenmeye giderler burası çok ünlü bir yerdir. Kısaca Efsun'un tarzı olan bir yer değil ne yapsın gariban Efsun ayak uydurmak zorunda kalır bol bol içer hem de o kadar çok içer ki sarhoş olur.

Efsun sarhoş olmuştu ya uzun süredir görmediği lise arkadaşı sinan'ı görür veya gördüğünü sanır o sırada hoppa da Sinan'ın ayakkabılarına kusar. Sinan Efsun'un toparlar. Efsunu evine götürür ha yanlış anlaşılmasın Efsun'un evine götürür.

Aslında sinan'la Efsun birbirlerini ta lise çağlarından beri seviyorlarmış daha doğrusu sevdiklerini bilmiyorlarmış tekrar karşılaşınca anlamışlar.

Efsun ailenin kadın fertlerinin dolduruşuna gelerek Sinan'a karşı evlenme meraklısıymış gibi davranır .

Velhasılı kelam efsun'la Sinan ayrılır ama Efsun kararlıdır bu sefer sinan'ı bırakmayacaktır ama nasıl???




Evet, masalların sonu hep mutlu biter. Peki bildiğimiz noktadan sonrası nasıldır? Peter Pan kafayı bulup evsiz bir ayyaş mı olmuştur, kocası Sindirella’yı çirkin kız kardeşlerinden biriyle mi boynuzlamış tır, küçük deniz kızını kalamar tava mı yapmışlardır? Bilmeyiverelim daha sonra neler olacağını. Bu anı yaşayalım. Hele ki bu an, en güzel ansa, ‘Daha da güzel olacak mı, hep mutlu olacak mıyım?’ diye kurcalamayalım.

Filmini o kadar çok sevdiğim ancak kitabını bir türlü sevemediğim bir kitap oldu kendisi. Öncelikle kitabı veya filmini görmüşsünüzdür. Ben ilk olarak filmini izlemiştim. Filmi çok beğenmiştim. Çok eğlenceliydi. Ama kitabını beğenemedim.

Kitaptan biraz bahsedecek olursam, kitapta ki baş karakterimiz olan Efsun sıradan bir Türk kızıdır. Genellikle kendi halinde takılan, kitap okuyan biridir. Efsun için yaşam böyle sürüp giderken yaşının ilerlediğini, diğer herkesin daha yirmisinde evlendiğini ve kendisinin bu yaşına rağmen evlenmediğini, bir erkek arkadaşının bile olmadığını fark etmesi ile kendine evlenecek birini bulmaya çalışmasını anlatıyor. Kitap eğlenceli ve sade bir dille yazılmış. Çok akıcı bir kitaptı. Ben kitabı pek beğenemedim ama filmini çok sevmiştim. Eğer sizde esprili kitaplardan hoşlanıyorsanız öneririm.




Herkese Selammm
Sizlere kitap yorumunu 21 Haziran günü paylaşacağım dedim ve nihayet o gün geldi. Bugünün sebebini merak ediyorsanız söyleyeyim. Bugün benim doğum günüm

Kitabın filmini daha önce milyonkez izlesemde emin olun kitabını okumakta bir o kadar eğlenceliydi. Normalde filmini izlediğim bir kitabı okurken sıkılırdım lakin bu kitapta hiçte öyle olmadı. Kitabı filme birebir uygulamışlar birkaç sahnesi hariç tabi. Ama kitap o kadar eğlenceli ki buna takılmadım tabi ki

Efsun 30 yaşında kitaplarla arası iyi olan, bir yayınevinde kitap yayıncılığı yapan biri. Yani anlayacağınız Efsun'un en büyük hobisi, severek yaptığı bir işe dönüşmüş. Bunu sevdim. Yıllardır ailesinin evlen baskısından dolayı yanlış kişilerle hayatını birleştirmeye çalışıyor ama bir türlü olmuyor. Sonra birgün geçmişten gelen bir dost..
Bir cümle okumuştum " ait olduğun seni bulunca fırtına diniyor, her şey yolunda gidiyor " diye. Kitapta bunu gördük efenim. Ve filmde Efsun'un elinden bırakmadığı bir kitap vardı sürekli onu arıyordum. Aşkı En İyi Anlatan Yazar diye geçiyor.. O kitap Kürk Mantolu Madonna'ymış meğerse buda ufak bir bilgi sizler için

Komedi kitapta çok iyi harmanlanmış. Tavsiye ediyorum okuyun ve sakin olun birgün her şey güzel olacak. Ama önce biraz imtihan taabiii




"Kocan Kadar Konuş" önce filmini izlediğim sayılı kitaplardan... Gerçi bu benim için dezavantaj oldu ama o ayrı mesele... Kitap filme bu kadar iyi uyarlanmış olunca -bence yazar bu konuda inanılmaz şanslı ;)- filmi tekrar izliyormuş gibi oldum. O yüzden bazı yerleri beni sıktı. Filmin benim için iyi yönü kitabı okurken karakterler gözümde hayat bulmuş oldu, sahneler gözümün önüne geldi falan...

Evettt bahsedildiği kadar eğlenceliydi. Evett kabul ediyorum çoğu sahne çok komikti ama benim için o kadar abartılacak seviyede değildi açıkçası... Tam yaz aylarında okunmalık bir kitap... Tatile gidemediğim için benim deniz, güneş ve kitabım üçlememde yer alamasa da yolculuk esnasında bana arkadaşlık etmiş oldu. Ama kitap sadecee okurlara keyif ve eğlence verme üzerine kurulmuş sanki... Sinan ve Efsun'un o unutulmaz aşkından zerre bir şey anlamadım ve hissetmedim de... Öyle lay lay lom okudum yani, aşk manasında kitap bana hiçbir şey geçiremedi. Efsun desen, benim için kitap aslında tam kıvamında başlamıştı sonrasında kız acaip bir şeye dönüştü. Bu derecede olmaz yahuu, yeter yapma artık Efsun demekten dilimde tüy bitti. Bir yerden sonra bile bile lades demesi bunalttı beni artık... İzlerken yine katlanıyorsun da okurken çok zor! Zaten sonu desek ne alakaydı anlamadım. Zaten adama evlilik muhabbetinden gınağı gelmiş o konuşma da nerden çıktı öyle... Bu arada Murat Yıldırım olmasa Sinan'ı da pek sevemedim ya neysee ;) Umarım 2. kitap daha iyidir. herkese iyi okumalar :)



Tüm kitapları ücretsiz okuyabilir veya indirebilirsiniz! Ayrıca son kitabımız İlahi Rezonans artık raflarda! İncelemek için: