Kıskanmak Kitap Bilgileri
Yazar: Nahid Sırrı Örik
Tahmini Okuma Süresi: 6 sa. 21 dk.
Sayfa Sayısı: 224
Basım Tarihi: Şubat 2021
İlk Yayın Tarihi: 1946
Yayınevi: Oğlak Yayıncılık
ISBN: 9789753296458
Ülke: Türkiye
Dil: Türkçe
Format: Karton kapak
Kıskanmak Kitap Tanıtımı
“Kıskanmak… Seniha’nın yüreğinde ilk beliren, kendisini ilk duyuran ve hemen her gün daha fazla gelişip büyüyen his bu olmuştu. Halit’le aralarında sekiz yaş vardı ve onu kıskanmadığı bir zamanı hiç bilmiyordu. Hayatının en eski, en bulanık ve silik hatıraları arasında bile bu kıskançlık her şeye hükmeden bir yer tutuyordu. Hayal meyal hatırladığı zamanlarda da herkes kendisinin kara kuru, Halit’in ise beyaz, sarı saçlı ve mavi gözlü olduklarına bakarak, ‘Bu kız, o oğlan olmalıydı’ demişler, hep ağabeyini okşamışlardı.(…) Çirkinlerin sevilmemeye ve güzeller için feda edilmeye mahkûm bulunduklarını Seniha pek küçük yaşından itibaren bilmiş, anlamıştı.(…) Ağabeyinin çılgın eğlence saatlerinden sonra bitap uyumak üzere evine döndüğü gecelerin ertesi günleri, Seniha onun kahvaltısını hazırlayarak götürdükçe çok kere kendisini uyanmamış bulurdu. Ve bazen başucunda bir dakika durur, Halit’in yarı açık kalmış dudaklarının ancak birkaç saat evvel verdikleri ve aldıkları buseleri kinle, kıskançlıkla, hicapla, nefretle hem de ihtirasla düşünürdü. Ve yüz erkeğin kollarında geçmiş, erkeğin ve zevkin her çeşidini görmüş kadınları belki çıldırtabilen bu erkek vücuduna karşı o kadınların duydukları ihtirasları ve bu erkek vücudundan aldıkları zevkleri düşüne düşüne, bunları düşünmek vaziyet ve mecburiyetinde kala kala, Seniha’nın tahteşşurunda belki çok karışık ve çok gizli buhranlar da olurdu..."
Sultan Hamid Düşerken romanıyla tanınan Nahid Sırrı Örik'in "kıskançlık" kavramı üzerine yazdığı ve (belki de) dünyada baş kahramanı “negatif” olan tek roman!
Kıskanmak Kitaptan Alıntılar
1. "Şu insan kısmı hiç olduğu gibi görünmüyor."
2. "Fakat ben kocaya varmayacağım... Ne buna, ne de daha iyisine, hiç kimseye varmayacağım!"
3. ""Hem hayatta başkalarının nasihatleri ile değil, kendi muhakemenle hareket etmelisin!""
4. "Değmez miyim? Her fedakârlığa değmez miyim?
."
5. "Güzelliğine güzel amma akıl namına bir şey yok. ..
."
6. "Kuzguna bile yavrusu anka görünür dendiği halde bu ne biçim bir ana idi ki kızının çirkinliğinden katiyen emin bulunuyor, bunu açıkça ilan ediyordu."
7. "Bir görümce üç kaynanaya bedelmiş."
8. "Ve alabileceği intikamın lezzetini uzun uzun tahayyül ediyor ve bu lezzeti şimdiden ve hazzından ürpere ürpere tadıyordu."
9. "... bilmeden, niçin ağladığını hiç düşünmeden ağlamıştı. Gözyaşları dindikten sonra kalbini bir çöl gibi boş ve kuru buldu.
."
10. "Eve girmek, uyumak!
.. uykuya, ölüm kadar siyah ve derin bir uykuya daldı.
."
11. "Evet, çirkin, genç de değildi. Ve çirkinliğinden dolayı duyduğu hüznü artık tamamıyla unutmuştu. Çünkü eğer çirkin olmasaydı, bütün hayatını kemiren kıskançlık hissini bu kadar şiddetle duymayacak, duymayınca da şimdi varlığını ürperten hudutsuz sevinci, zafer sevincini tadamayacaktı."
12. "Gençliği ve güzelliği ile her iradeyi yeneceğinden o kadar emindi ki ...
."
13. "Şu insan kısmı hiç olduğu gibi görünmüyor. Bu çocuğun hal ve tavrından böyle bir adam olduğunu kim tahmin edebilirdi!
."
14. "Ya gelmezse .. Gelmesen ölürdüm!”
."
15. "Yarasının sızısını arada bir kalbinde belki duyduğu bir hatırası bile acaba yok muydu?
."
Kıskanmak Kitap İncelemeleri
Osmanlı'nın son zamanlarında dünyaya gelmiş ve cumhuriyetin ilk yıllarına şahit olmuş bir yazarımız.
romanı zamanının üstünde bir psikolojik tahlil eseridir. Kitap üç ana karakterden meydana geliyor. Anti Kahraman Seniha. Halit Seniha'nın abisi. Ve Halit'in karısı Mükerrem. Seniha görece çirkin olarak kendini soyutlamış birisi. Ve abisi Halit o kadar güzel ki kız güzeli gibi bir erkek. Bütün ilgi abinin üzerinde ve bu durum gün geçtikçe çoğalan bir kıskançlık yaratıyor Seniha'da.Bütün imkanlar ve fırsatlar abinin üzerine yoğunlaşıyor. O kadar ki Seniha'nın eğitimine bile engel olunuyor, evlendirilmiyor ,aynı zamanda nasipler geliyor ama geri çevriliyor. Öncelik Halit'in yani. Bu durumda Seniha'ya hak vermemek imkansız . Ötelenmiş, hor görülmüş, annesi tarafından bile beğenilmeyen bir kişinin bu duyguları yaşaması gayet normal bence. Ama gel gelelim işler kıskançlık boyutunu aşıyor, Seniha tarafından Halit'e zarar verme imkanı doğuyor. Aslında bir yandan üzülüyorsunuz, Seniha'ya hak veriyorsunuz, ama bir yandan da yaptıklarını tasvip edemiyorsunuz.
Çok beğendiğim bir eser oldu. Hatta böyle bir kitap ilk kez okudum. Tek sıkıntı eski türkçe çok fazla kelime vardı, biraz okumayı zorlaştırdı benim için. Sürekli internetten anlamlarına bakmaktan yoruldum. Tavsiye ederim.
İyi okumalar...
ucretsizkitap.com.tr uygulaması sayesinde denk gelip tanıdığım bir yazar olan Nahid Sırrı'yı okumaktan keyif aldım.konusu ve anlatım şekli etkileyiciydi.
Kitabın adı Kıskanmak olsa da aslında bir intikamı anlatıyor.Peygamber efendimiz bir hadisinde evlatlarımız için " Allah, öpücüğe varıncaya kadar adaletli davranmanızı sever." diye buyurmuşlardır.
Adaletin olmadığı yerde anarşi başlar.yıllarca anne baba ve abisi tarafından ötelenen, bütün imkanları elinden alınıp abisi Halit'e verilen Seniha kendi adaletini kendi sağlıyor.
Kitaba başlar başlamaz kurgunun içinde buluyorsunuz kendinizi.yazarın konuyu işleyiş biçimi ve okuyucuya ufak dozlarda hissettirmesi damağınızda güzel bir tat bırakıyor.
Kitabı okurken kendi çocukluğumu da sorguladım.biz üç kardeşiz bir ablam ve bir de kız kardeşim var.babamın kızlarını benden çok sevdiğine yemin edebilirim ama ispatlayamam :) onlara karşı hep güler yüzlüydü bana gelince (ne var lan ne istiyorsun) der gibi bakardı.eski resimlerime bakınca ona hak vermiyor değilim, evlat olsa sevilmez dedikleri bir modelmişim.bana onca yıl katlanıp, besleyip büyüttüğü için ona teşekkür etmeliyim.
Burdan anne babalara ve ilerde çocuk sahibi olmayı düşünenlere tavsiyem odur ki , çocuklarınız arasında adaletten şaşmayın.sağlıcakla kalın..
Seniha’nın trajedisi, sadece çirkin oluşunda değil, çirkinliğinin ona çizdiği kaderi kabullenmesindedir. Herkesin ağzından teker teker bunu duyup, kendisiyle yüzleşmesine gerek kalmaz. Annesinin onu sevmemesi, en ağır ve en kesin kabul olur onun için.
Abisi Halit, sadece "kız gibi güzel" olduğu için sevilir, sayılır, arzu edilir. Nahid Sırrı, Halit’in karakteri hakkında fazla bir şey söylemez. Onu tanımlayan tek şey fiziksel çekiciliğidir. Hatta bir katil olduğunda bile bu çekicilik onu bağışlatır. Güzellik, ahlâkın bile önüne geçecek kadar güclüdür.
Mükerrem için de benzer bir şey geçerlidir. Onu da pek tanımayız. Bildiğimiz tek şey güzelliğidir. Nüzhet’in bile teni anlatılırken neredeyse bir kadının vücudu gibi betimlenir: Parlak, tüysüz, ışıldayan bir ten... Güzellik Halit'te olduğu gibi, cinsiyet tanımını bulanıklaştırır.
Seniha ise bu düzende hiçbir zaman sevilmemek üzere konumlandırılmıştır. Ne güzel bir teni vardır ne de çekici bir yüzü. Ama o bu gerçeği inkâr etmez. Kendine acımaz, aşk dilenmez. "Çirkinim ama bütün güzellerden intikamımı alacağım," diye düşünür.
Fakat kurduğu intikam planı başarısız olur. Güzeli çirkinleştirerek adalet sağlayacağını sanır; ama Halit de Mükerrem de hiçbir zaman çirkinleşmez. Hâlâ sevilir, hâlâ arzulanırlar. Ve yine Seniha’nın yüzüne kapanır dünyanın kapısı.
Seniha bir “kötü karakter” değil, güzelliğin tiranlığına kurban edilmiş bir figürdür. O intikam almaz; sadece görünür olmaya çalışır. Bu da bazen, bir insanın yeryüzünde kalma arzusunun en acı biçimidir.
Nahid Sırrı Örik’in Kıskanmak romanı, sade ve akıcı bir dille yazılmış, psikolojik derinliği yüksek bir anlatıma sahip. Yazar, karakterlerin iç dünyalarını ve psikolojik çalkantılarını detaylıca çözümleyerek, neden-sonuç ilişkisini güçlü biçimde kuruyor. Roman, olay örgüsünden çok karakterlerin ruh halleri ve iç çatışmalarına odaklanıyor; bu da okuyucuyu karanlık bir psikolojik atmosferin içine çekiyor.
Evlat ayrımı yapan ana-babanın intikamını çok zalim yollarla kardeşinden almak isteyen hastalıklı bir karakterin çevresinde dönen olaylar örgüsünde empati yaptırılmaya çalışılsa da, ben sadece Halit karakterine üzülmüş bulunmaktayım. Güçlü ve onurlu bir karakter olan Halit, kendisine bahşedilen haklardan faydalandığı için nefretin hedefi oluyor.
Fakat Seniha problemli ve kindar bir karakter olduğu için nefreti ana-babaya değil, erkek kardeşine yönelterek şeytanın aklına gelse tövbe diyeceği şeyleri erkek kardeşine yöneltmekten çekinmiyor.
Mükerrem, zayıf ve günahına boyun eğmiş gelindir; Seniha ona rehberlik ederken, kardeşi aleyhine kullanarak yönlendiriyor.
Kardeşini vahim sonuna sürüklemek isterken, kıskançlık duygusuyla boşa geçirdiği hayatının dramatik yüzleşmesini yaşıyor. Oldukça büyük bir suç işlediği hâlde hâlâ sevilen ve desteklenen bir adam olan kardeşine kötülük yapmak isterken, en büyük kötülüğü kendine yapmıştır.
Kıskançlık duygusunun "keskin sirke küpüne zarar" atasözüyle bağdaştığını düşünüyorum.
Kitabın sonunda da zafere ulaşamayan bu hastalıklı karakter Seniha ve hayatına Senihasız devam ederek yolunu yeniden çizmeye başlayan Halit, kitabı mutlu bitirmeme sebep oldu.
Aslında ben aşk romanı falan beklemiştim ama okuyunca çok ters köşe oldum. Abi kardeşin hikâyesini okuyoruz. Ama kardeşimiz fena kıskanç aslında kıskanç değil de pek hasetleniyor, kin güdüyor. Kitap boyunca Seniha'nın yaptıkları için hiç de onu suçlamadım. Onu o hale getiren ailesi idi. Anne ve babası abisinin okuması için her şeyi yapıyorlar ama Seniha için kılları kıpırdamıyor desem yeri. Hep erkek çocuk üstünlüğü var. Kızı habire ellerinin tersi ile itiyorlar. Çirkin de zaten algısı da var. Eee bu şartlarda Seniha'nın yaptıkları bence az bile. Ailede sevilmedin ki, sevgi denen şeyi tatmadın ki...
Abisi evlenince bu sefer de yengesi Mükerrem'in abisine olan saf ve temiz duygularına hasetlik ediyor. Gerçi sonrasında Mükerrem de az coşmuyor hani. İkinci Madam Bovary desem pek de yanlış demiş olmam. Sevgisizlik rüzgarında ordan oraya savrulan Seniha abisi ve yengesine etmediğini bırakmıyor. Abiye karşı olan öfkesi ve kini yok artık dedirten cinsten. Ağzım açık okudum cidden. Gidişata bakınca sonu tahmin etmek zor değildi ama gene de aklımda olan sonun çok fazlası oldu.
Yazardan okuduğum ilk kitaptı ve uzun zamandır listemde idi. Okuyanlardan da duyduğum yorumlar karşısında beklentim tavandı. Beklenti karşıladı mi derseniz sevdim ama bir tık beklenti altında kaldı.