Tüm kitapları ücretsiz okuyabilir veya indirebilirsiniz! Ayrıca son kitabımız İlahi Rezonans artık raflarda! İncelemek için:

Kazım Karabekir Alıntıları & En Çok Okunan Sözleri

Kazım Karabekir En Beğenilen Sözleri



1. "Maddeten, manen herkes mesuldür. Bir zatın arzusuyla bunca halk sızlayamaz."


- Günlükler



2. "Selanik’e seyahate kararlıyız."


- Günlükler



3. "Canım sıkıldı, boru çaldırttım."


- Günlükler



4. "Bu gece hiç uyumadım."


- Günlükler



5. "Hakikat bir nurdur, söndürülemez!"


- İstiklal Harbimizin Esasları



6. "Havalar kış gibi olmaya başladı."


- Günlükler



7. "Beyazıt’ta Acemlerin birinde La Porte de Felicite diye bir roman gördüm. Resimleri İstanbul’a ait olduğundan meraklandım. Okumak için geceliğine 20 para verdim aldım. Okudukça küplere biniyorum. Yırttım attım."


- Günlükler



8. "Anlaşılan mesleğimde ben yalnızım."


- Günlükler



9. "Letafetine diyecek yoktu. Fakat rezaletine de diyecek yoktu."


- Günlükler



10. "İnşallah yakında idare’ye güzel vapurlar gelir de hep Osmanlı bayrağı görürüz."


- Günlükler



11. ""Sevgi ve saygı ikna ile kazanılır. Korkutmaktan, sindirmek­ten doğacak, ancak nefrettir.""


- Paşaların Kavgası



12. "Çocuklara karşı kalbimde müthiş rikkat başladı."


- Günlükler



13. "Gençler söz dinlemiyor dedi."


- Günlükler



14. "(...) romanını okudum. Pek güzel."


- Günlükler



15. "Dine saygılı olmuş, ancak kişisel huzur veren inancın özellikle eğitimde çağdaş, bilimsel yöntemlerin uygulanmasını engellememesi gerektiğini belirtmiştir."


- Günlükler



16. "Benden fotoğraf istiyor anlaşılan."


- Günlükler



17. "Belediye bahçesi nasıl olmalı? Meyve ağaçları çok olmalı..."


- Günlükler



18. "Beyoğlu’yla Kasımpaşa hududu nasıl belli, Haliç’ten de baksak öyle! Yüksek binalar birden bitiyor, başlıyor barakalar..."


- Günlükler



19. "Cemaatin yarısı dalgada!, yarısı muhabbet, yarısı uykuda."


- Günlükler



20. ""Atatürk'e hürmet ettim. Sevgim ve hürme­tim ebedidir!""


- Paşaların Kavgası



21. ""Ben bu vatana karşı ne tatlı emeller besliyordum. Hâlbuki kalpazanlar, cahiller, hırsızlar neler yapıyordu...""


- Hayatım



22. ""Zaman ne yaman şeyler gösteriyor. Hayret ve İbret!""


- Paşaların Kavgası



23. "Nişan alma ve tetik çekmenin kaidelerini anlattım."


- Günlükler



24. "Mal da! çokmuş."


- Günlükler



25. "Satranç takımını bir kıraathaneye bıraktım. Oynayacağız. Herkesi yenerim."


- Günlükler



26. "Kaç kişiye sordum. Herkes bir şey söyledi!.."


- Günlükler



27. "28 Temmuz 1906 (15 Temmuz 1322)

Cumartesi Filorina kazasında Baniçe sırtlarında Rumlar bir Bulgar köyünü yakmak istemişler."


- Günlükler



28. ""Şimdiye kadar 7,5 fırkalık yüzbin Türk genci kanlı harplere gönderilmiş ve bunlar mevcutların "beşte dördünü" el diyarlarında kurban bırakmışlardı. Bundan başka kış kıyamette "Sarıkamış" taarruzunda "doksan bin kişilik kahraman bir ordudan 12 bin kişi" sağ kalmıştır.""


- İstiklal Harbimizin Esasları



29. "Dehşetli soğuk var, her yer buz."


- Günlükler



30. "Katliam yapılmadığını ve Ermeni çocuklarına gösterdigimiz şefkati cihana ilan eden Kars'taki Amerika heyetinin emrinde 6.000 fakir veya kimsesiz Ermeni çocuk vardı. Gümrü'de de aynı vaziyeti muhafaza ettirdik. Bu Ermeni çocukları şimdi birer delikanlı oldular. Haklarındaki Türk şefkatini unutmamış olduklarını ümit ederim. Bunu, oradaki Ermeni halkı da yakından bilir. Ermeni yetimlerinin bana 'Yetimler babası' hitâbıyla hediye ettikleri kara kalem resmimi samimi bir hatıra olarak hususi müzemde saklıyorum."


- Nasıl Hristiyan Olacaktık?



31. "Hiç kibir yok! Ne tatlı adam."


- Günlükler



32. ""Din, vicdan kanaatidir; münakaşaya gelmez.""


- Paşaların Kavgası



33. "“Yusuf askerliğe yakışır ölümle öldüğün için bahtiyarsın. Anan baban kanlı kefenini koluna takıp mahşer gününde bu şehit evladımızındır diye göğüs gersinler. Bak bütün arkadaşların, zabitlerin sana gıpta ediyor. Senin gibi din ve devleti uğrunda arslanca şehit olanlara kim gıpta etmez. Senden artık şefaat bekleriz Yusuf.”"


- Günlükler



34. "Arabacılar birbirine çarpmamak için duvar diplerine yakın gidiyorlar. Yayalar ölmemek için nereye girsin bilmem."


- Günlükler



35. ""Gerçekler, hiçbir zaman kaybolmaz. Zaman, gerçeklerin müttefikidir.""


- Paşaların Kavgası



36. "Yemeğe davet etti.
“Vi jenati” diye sordu (Evli misiniz?)"


- Günlükler



37. ""Sevgi ve saygı ikna ile kazanılır. Korkutmaktan, sindirmekten doğacak, ancak nefrettir.""


- Paşaların Kavgası



38. "Herkes kendi çıkarına bakıyor."


- Günlükler



39. ""Hakikat bir nurdur, söndürülemez."🕯"


- İstiklal Harbimizin Esasları



40. "Türk gencine yakışan, doğruyu bilmek ve doğru bildiğini yapmaktan şaşmamaktır."


- Nasıl Hristiyan Olacaktık?



41. ""Fukaralık ve cehaletle mücadele, hedefimiz olmalıdır.""


- Paşaların Kavgası



42. "18 Aralık 1906 (5 Kânunuevvel 1322) Salı

Bugünkü gazetede Japonlarla Rusların arasının pek ziyade gerginleştiğini yazıyor. Ruslar Vladivostok’ta Japon tebaasına karşı nâ-lâyık muamelede bulunduklarından sefir mevki kumandanına demiş ki: “Eğer bu muamele bir daha tekerrür ederse şehri topa tuttururum.”"


- Günlükler



43. "Selanik’e hareket ettim."


- Günlükler



44. "Annem her zaman bunu herkese söyler ve bana daima şu duayı yapardı: "Son günün şerefli olsun. Allah sana son günler versin."

Bazen latife ederdim: "Anneciğim n'olur ilk günlerim de böyle olsun da bütün hayatım iyi geçsin."

"Yok çocuğum ilk günler nasıl olsa geçer ve zaten bu günlerde çalışacaksın, didişeceksin. İlk günleri iyi olup da sonu fena olmak istenecek şey değil. Eh, Allah da insana bütün hayatınca iyi gün vermez ya... Bunun için sana son günler istiyorum." derdi."


- Hayatım



45. ""Almanlarla ittifak muahedesi yapılmış ve seferberlimiğiz de bunun üzerine ilan olunmuş! Katiyen bana haber vermediler."
•Şark Fâtihi: Kâzım Karabekir•"


- İstiklal Harbimizin Esasları



46. ""Bugün bizi kurtarmış olan yegane kuvvet Türk'ün birliğidir.""


- Paşaların Kavgası



47. ""Bir insan, ne ka­dar zayıf olursa olsun, kendisini savunmazsa namussuz olur...""


- Paşaların Kavgası



48. "Yanlış bilgi felaket kaynağıdır."


- Paşaların Hesaplaşması



49. "Beyazıt Kütüphanesi Sultan Hamid’in bidayet-i saltanatlarında Sait Paşa vasıtasıyla inşa olunmuş."


- Günlükler



50. "Dün üç tıbbiyeli gördüm. Biri zabit idi, bilmem diğerleri talebe mi idi. Aman yarabbi din ve devletin ümid-i istikbali olan gençlerdeki kıyafet yüreğimi sızlattı. Hele zabitteki! Sivri ve simsiyah bir fes, göğüs bağır açık."


- Günlükler



51. "Dün üç tıbbiyeli gördüm. Biri zabit idi, bilmem diğerleri talebe mi idi. Aman yarabbi din ve devletin ümid-i istikbali olan gençlerdeki kıyafet yüreğimi sızlattı. Hele zabitteki! Sivri ve simsiyah bir fes, göğüs bağır açık."


- Günlükler



52. "Her fert layık olduğu mertebeyi bulmadıkça bu milletin beli doğrulmayacak."


- Nasıl Hristiyan Olacaktık?



53. "“Herkesin hayatı, mükemmel bir tarih parçasıdır.”"


- Hayatım



54. ""Hürriyet aşkına verilen kurbanlar ve ızdırap çeken va­tandaşlar, hürriyetin ebedi olarak manevi kurucusudur.""


- Paşaların Kavgası



55. "“Yaşasın hürriyet! Kahrolsun istibdat!..”"


- İttihat ve Terakki Cemiyeti



56. ""Cami üstüne cami... Saray üstüne saray... Asırlarca bu riyâkarlık devam etmiş. Hâlâ da böyle gidiyor.""


- Hayatım



57. "Ben helâdan çıkarken zavallı bir Türk hanımını sıkışmış, buraya gelmek zaruriyetinde kalmış olduğunu gördüm. Herkes gözünü bi çareye dikmiş. Sanki bir cürm-i meşhud [açık bir suç] seyrediyorlar. Kadıncağız utancından şaşkın bir halde sendeliyor... Bakanlara ayıp yaptıklarını söylemesem, gelen giden birikecek. Def-i hacet için bir hanımın erkekler abdesthanesine gitmesini seyredecekler veya men edecekler.
Ne rezalet bu! Halktan mütemadi para alan hükümet, belediye ler bu ihtiyacı neden görmezler? Bu işlek yerlere hanımlar için birer hela yapmazlar?
Ne devirde yaşıyoruz Yarabbi. Bir gün Sultanahmet'te annemle bir faytona binmek isteyişimize arabacı, "Efendim erkekle kadı nın bir arabaya binmelerini yasak ettirdiler." demişti. Ben de, "Bu benim annem. Sen bile anlarsın. Allah belasını versin böyle hayvancaa emir verenlerin" diyerek zorla binmiştim."


- Hayatım



58. ""Her işi bilmek, her şeye karışmak davası, hakikaten insanların çok kez ayağını sürçdürüp çukura düşürebilir.""


- Paşaların Kavgası



59. ""Halk az okuyor. En yüksek tahsil görenler bile, mekteple­rini bitirdikten sonra pek az okuyorlar. Bunun sebepleri ara­sında, intişar eden kıymetli eserleri bilmemek ve tanımamak ve tedarik edememek en önde gelir. Bunun için birkaç yıldan beri doğuda pek faydalı bir surette tatbik ettiğimiz KİTAP BAYRAMI gününün yaygınlaştırılmasını teklif ederim. Bu­ gün matbaalar ve kitapçı dükkanları donatılıyor. Herkes, eşi­ne dostuna, onların ve kendi çoluk çocuğuna, halk ve mektep kütüphanelerine, takatine göre kitap hediye gönderiyor veya götürüyor! Bugünü takip eden haftaya "Çocuklar Haftası" de­nerek, fakir çocuklara mümkün olan her türlü yardımlar ya­pılıyor. Bugünü, Peygamberimizin doğum günü olan Mevlit Kandili olarak kabul ettik. Sebebi, ilmi araştırmak ve öğren­mek için en kuvvetli ve en beliğ şu iki emrini bir düzeye ha­tırlamak içindir: "İlmi beşikten mezara kadar isteyiniz. İiim Çin' de dahi olsa isteyiniz.""


- Paşaların Kavgası



60. "Erzurum ve Harput'ta da telaffuzların çoğu benzerdi. Mesela "Arvat keli..." (Kadın geliyor.), "Teze evliyem" (Taze evliyim.), "Kavucam" (Kardeşim), "Dadaş" (Arkadaş) gibi"


- Hayatım



61. ""Genç nesil­ler için verilecek olan fikir, şu ya da bu kişinin kurtarıcılığın­dan ziyade, herhangi bir düşmanlığa karşı, ruhen isyana ha­zır olmalarıdır.""


- Paşaların Kavgası



62. "19 Ocak 1906 (6 Kânunusani 1321)
Cuma. Eyüpsultan’a Cuma namazına gittim. Haliç’ten Eyüp’e 35 dakikada gittik."


- Günlükler



63. "23 Mart 1906 (10 Mart 1322) Cuma
Evde temizlikle uğraştım."


- Günlükler



64. "Biz! Biz müthiş uyuyoruz."


- Hayatım



65. "Babam ve annem namazlarını muntazam kıldıklarından biz de küçücükken onları taklit ederek ve sular buz tutsa dahi buzu kırar yine abdestimizi alırdık."


- Hayatım



66. "“Herkesin hayatı, mükemmel bir tarih parçasıdır.”"


- Hayatım



67. "Vatandaş!
Yanlış bilgi felâket kaynağıdır, her işin evvela hakikatini ara ve öğren. Sonra münakaşasını istediğin gibi yap! Birincisi vicdanına, ikincisi seciye ve irfanına dayanır."


- İstiklal Harbimizin Esasları



68. "10 Şubat 1906 (28 Kânunusani 1321) Cumartesi Bulgaristan’da havadan taarruz edilmiş imiş. Yalan olduğu muahharen anlaşıldı."


- Günlükler



69. ""Bir insan, ne kadar zayıf olursa olsun, kendini savunmazsa namussuz olur...""


- Paşaların Kavgası



70. ""Beni ne Erzurum'da vurabilirler ve ne de bir Erzurum­lu beni başka bir yerde vurur.""


- Paşaların Kavgası



71. "Gaflet gururun ayrılmaz arkadaşıdır. Bilhassa bizim tarihimiz mağrurların gafleti ile doludur."


- İstiklal Harbimiz



72. ""Şark dağları uğuldarken,
Sanki diyar, binler yaşa!
Bizi, bize bağlı tutan
Kazım Karabekir Paşa!""


- Paşaların Kavgası



73. ""Türk yılmaz!""


- Paşaların Kavgası



74. ""Bunların ne şarlatan millet olduklarını bilirsiniz.""


- Paşaların Kavgası



75. "Çünkü: Anadolu bir kale, biz de onun kumandanlarıyız."


- İstiklâl Harbi’nin Esasları



76. "“Sevgi ve saygı ikna ile kazanılır. Korkutmaktan, sindirmekten doğacak, ancak nefrettir.”"


- Paşaların Kavgası



77. "Enver Paşa Harbiye Nezareti'ne geçtikten ve Almanların eline düştükten sonra büsbütün kendini değiştirdi.Ne Askerí Şura'nın lağvında, ne hususi çalışmasında en yakını olan bana bile haber vermiyordu."


- İstiklal Harbimizin Esasları



78. "Gaflet gururun ayrılmaz arkadaşıdır. Bilhassa bizim tarihimiz mağrurların gafletiyle doludur."


- İstiklal Harbimizin Esasları



79. ""Gençliğe verilecek fikir, şu ya da bu kişinin 'kurtarıcılığı'ndan çok, o ruhun kendinde olduğunun aşılanmasıdır.""


- Paşaların Kavgası



80. "Lanet zalimlere, lanet zalimin yardımcılarına! Nefret zalimi alkışlayanlara, yazıklar olsun zalimden korkanlara."


- İttihat ve Terakki Cemiyeti



81. "Anaya, babaya, öğretmene, büyüklere, ilim ve fazileti olanlara hürmet etme mecburiyetini bilmeyen yoktur. Yalnız hürmette ihmal edilen daha başka kutsallarımız da vardır. Kadına hürmet, sancağa hürmet, askere hürmet, cenazeye hürmet. Bunlara daima yol verilir, yardım edilir, saygı gösterilir."


- Öğütlerim



82. "Rum köylerinde de çok münevverler var. Hele köy muallimleri pek müthiş. Yazık ki bizim Türk köyleri her nurdan mahkum."


- Hayatım



83. "Mustafa Kemal Paşa'yı desteklemiş ve İstanbul Hükümeti'nin isteği hilafına Mustafa Kemal Paşa'yı tutuklamamıştı.
TBMM Hükümeti tarafından Haziran 1920'de Doğu Cephesi Komutanı olarak görevlendirilen Karabekir 30 Eylül 1920'de Sarıkamış'ı, 30 Ekim 1920'de de Kars'ı ele geçirdi. Bu önemli zaferden bir gün sonra birinci ferik rütbesine yükseltildi. Bir hafta sonra ise bu kez Gümrüyü aldı. Bahsi geçen süreçte sadece savaşmakla kalmayarak bilhassa Ermenilerin katliamları sonucu yetim kalan çocuklara özel bir ilgi göstermiş ve gerek onları rehabilite etmek gerekse eğitimlerini devam ettirmek suretiyle 6 bine yakın yetim çocuğun manevi babası olmuştu."


- Hayatım



84. ""VATANDAŞ! Milletin hürriyetini tehlikede görürsen, karşındaki kim olursa olsun, tek dağ başı mezar oluncaya ka­dar mücadele etmek vazifendir! Çünkü İNSANLARDA HA­YAT DENEN ŞEYİN KIYMETİ ANCAK HÜRRiYET İLEDİR HÜR ÖL! ESİR YAŞAMA!""


- Paşaların Kavgası



85. ""Nereden geldiği bilinmeyen ve üzerinde kendi milli kudretimizle işlenmeyen fikirler, milli bünyemizi sarsar, hır­palar.""


- Paşaların Kavgası



86. "Düşünmek ilim ve irfanın, tecrübe ve zekanın his ve ahlakın derecesine göre olur."


- Çocuklara Öğütlerim



87. "Vatanın her köşesinde olduğu gibi İstanbul halkı­nın ve yeni neslin bağıracağı tek bir söz vardır:

"TÜRK HÜR YAŞAR VE ÖLÜRKEN DE HÜR ÖLÜR""


- Paşaların Kavgası



88. ""Milletin kuvveti hakkın kuvvetidir. Bunun da ma­nası Cumhuriyet'i ifade eder.""


- Paşaların Kavgası



89. ""Plânlı ve programlı olarak İstiklâl Harbimizdeki ruhumuzla yürüyelim. Ístiklál Harbi'ni canıyla başıyla kurtaran milletimize hürriyet ve aşk saadetini de tattıralım.""


- Nasıl Hristiyan Olacaktık?



90. "“Bu dünyada herkesin hayatı, kendi hatırasında bir resimli kitaptır. Eğer bunu yazmazsa, kendisiyle beraber silinip gidecektir. Kalacak üç beş mühim hatıra da, yakınları tarafından mahiyeti değiştirilmiş, birer masal olacak, kimseye faydası değil, belki de zararı olacaktır.”"


- Hayatım



91. "Babamı iyice hatırlıyorum. Pek kuvvetli bir vücuda ve bir seciyeye malikti. Güzel ata biner ve kılıç kullanırdı. Fakirlere çok acır, yetim çocukları himaye ederdi. Tasarrufa ehemmiyet vermezdi."


- Hayatım



92. ""Bir zamanlar, milletimizin mukadderatına kayıtsız şartsız tasarruf eden Enver ve Talat Paşalar gibi zâtlar, amil oldukları müthiş hadiselerin bilançosunu millete vermeden ve hatta ufak bir iz bile bırakmadan göçüp gitmişlerdir."✒🕯"


- İstiklal Harbimizin Esasları



93. ""Hastalığını gizleyen budalalar gibi olmuştuk. Beynimizin üstüne kadar uzanan yalın kılınçları görmemek için yukarıya bakmıyorduk."🕯"


- İstiklal Harbimizin Esasları



94. ""Kimler­dir, benimle Mustafa Kemal Paşa'nın arasını açacak ve kimdir beni Erzurum'da vuracak?""


- Paşaların Kavgası



95. "Yanlış bilgi felaket kaynağıdır."


- Nasıl Hristiyan Olacaktık?



96. "Ya istiklal! Ya ölüm!"


- İstiklâl Harbi’nin Esasları



97. "Hay Allah belanızı versin. Kitap yakılır mı?"


- Hayatım



98. ""Bir zamanlar yılgınlık hastalığına tutulanların şimdi gurur illeti­ne yakalarını kaptırdıklarını görüyorum.""


- Paşaların Kavgası



99. ""Hakikatleri olduğu gibi öğren! Tenkîdâtı da dilediğin gibi yap! Bunlar sana irfan ve vicdan borcudur.""


- Nasıl Hristiyan Olacaktık?



100. "Memleketin hakiki sahibinin sadece padişah ve bendeleri değil, onu kanı pahasına kazanan ve korumaya çalışan millet olduğunu fiiliyat sahasında ispat etmek maksadıyla kurulan cemiyet İttihat ve Terakki'dir."


- İttihat ve Terakki Cemiyeti



101. "Yaşasın Vatan!.."


- İttihat ve Terakki Cemiyeti



102. "Lanet zalimlere, lanet zalimin yardımcılarına! Nefret zalimi alkışlayanlara, yazıklar olsun zalimden korkanlara.."


- İttihat ve Terakki Cemiyeti



103. "Bizi kurtaracak kimse yok"


- Hayatım



104. "Hakiki kıymetler daima sahtelerinden ayırılmalıdır."


- Nasıl Hristiyan Olacaktık?



105. "Bu devlete hizmet etmiş olan ve Türküm diyen Türktür."


- İttihat ve Terakki Cemiyeti



106. "Enver sevinçle dedi: İki İttihatçı arasında bir hürriyetçi elbette onların tecrübelerinden ve cesaretlerinden feyiz alacaktır.

Dedim:

- İttihatçıların maksadı hürriyetti. Hürriyetçilerin maksadı da ittihattır. Herhalde önce ittihat, sonra hürriyet gelecek."


- İttihat ve Terakki Cemiyeti



107. "Bir gün aşçımız bizi, kilisede bir Ermeni düğününü seyretmeye götürdü. Ermeni kadınları da İslam'da olduğu gibi çarşaf giyiyorlar, yüzlerini erkeklere göstermiyorlardı. Çarşafları beyaz renkteydi.

Kilisenin damından gelin alayını seyrettik. Damlar kiremitsiz, düzdür; bunların yapımında lületaşı kullanırlar. Damlarda yatarlar, burada sebze vesaire kuruturlar. Kilisenin damı da evlerinki gibi düz. Birçok kişi damdan izliyor; Gelinin başı örtülüydü, güveyi ile yan yana durdu. Papaz karşılarında dualar okudu. Sonra da şu sualleri sordu: "Kör idi, topal idi, kabul idi..." Güvey başıyla tasdik işareti yaptı ve "he" diye yavaşça söyledi. Bu sual ve cevap birkaç kere tekrarlandı.

Alay, ellerinde mumlarla kiliseden çıktı. Van Ermenileri de Türkçe konuşuyor."


- Hayatım



108. "Tarih bu kadar acı sillesini ancak kendisinden ibret almayanlara aşkeder."


- İstiklâl Harbi’nin Esasları



109. "Bu dünyada herkesin hayatı, kendi hatırasında bir resimli kitaptır. Eğer bunu yazmazsa, kendisiyle beraber silinip gidecektir. Kalacak üç beş mühim hatıra da, yakınları tarafından mahiyeti değiştirilmiş, birer masal olacak, kimseye faydası değil, belki de zararı olacaktır."


- Hayatım



110. "Zalimlerin hepsi korkaktır. Zulümlerinin hepsini tıpkı bir yılan gibi korkak olduklarından yapmaktadırlar."


- İttihat ve Terakki Cemiyeti



111. "Dün ne idik, bugün ne olduk?! Namus-ı tarihimize her gün yeni bir karha-i felâket açan bu meş’um tarz-ı idare ile pek yakın bir zaman zarfında bilsek, ne elim neticelerle, ne acı günlerle karşı karşıya bulunacağız? Bir zamanlar o parlak ve namütenahi kudret ve satvetini Viyana kapılarında, Hint denizlerinde isbat ve ilâ eden atalarımızın evladı olduğumuzu bir parça düşünsek, bir parça bilsek ki bir zamanlar koca bir “Bizans” İmparatorluğu’nu kökünden koparıp atan, Avrupa’nın her köşesinden kabarıp gelen milyonlarca Salibiyûn’un tufan-ı tarruzu önünde arslanlar gibi çarpışan, ancak bir fikri adil ve celadetle kınından çıkan kılıcı önünde dünyanın bütün menfaatlerini, bütün ittifaklarını parça parça yırtan muhterem ecdadımızın kanından vücude geldiğimizi bir kere, ah; bir kere insaf ile mülahaza etsek!"


- İttihat ve Terakki Cemiyeti



112. "“Ölüm size hücum ediyorsa ondan kaçmamalı, onun üzerine atılmalıdır. Belki onu kaçırmak mümkündür. Ölüm kendinden korkup kaçana daha kolay yetişir. Şu halde ölümden kaçılmaz fakat ölüm kaçırılabilir.”"


- Hayatım



113. ""Dürbünlerden biri mareşal Golç'undur. Vefatından sonra ailesi bana hediye etmiştir. Diğerleri Ruslardan iğtinâm ettiğim dürbünlerdir. Cephede kullanıyordum. Şu gördüğün tarassut (gözetleme) dürbünü ile şimdi güzel havalarda balkona çıkarak denizi seyrederim. Bazen tayyarelerimize bakarım. Ve yaz geceleri çocuklarıma denizi, ay'ı, yıldızları seyrettiririm.""


- Nasıl Hristiyan Olacaktık?



114. "Dimağımda en büyük üç ruh tanıyordum. Hz. Peygamber'in, Sultan Fatih'in, babamın... İmtihanlara girerken muhakkak bunları Rüşdiye'de olduğu gibi hâlâ anıyorum. Müşkil işlerimde de öyle..."


- Hayatım



115. "Daha rüşdiye (ortaokul) sıralarında iken hayatımı yazmaya başladım. Başıma gelenleri muntazaman kaydetmekle lezzet duyuyordum. Sonraları günü gününe hayatımı not etmeye başladım."


- Hayatım



116. "cüreti, kuvvetinden büyüktü."


- Hayatım



117. ""Kaynağı bilinmeyen Kemalist tabiri etrafı­mızda toplanmış bir azlık ifade ediyor. Halbuki bütün millet etrafınızdadır. Bunun için bu dar çerçeveli tabire iltifat bu­yurmayınız.""


- Paşaların Kavgası



118. "Gaflet gururun ayrılmaz arkadışıdır. Bilhassa bizim tarihimiz mağrurların gafleti ile doludur."


- İstiklâl Harbi’nin Esasları



119. "Tarihimizi bilmek, kendimizi bilmek demektir. İnsan kendini dosdoğru bilmedikçe doğru ve şerefli yolu da bulamaz. Çünkü geçmişte yürünen yollar yanlış bilinirse, o halde de, gelecekte de yanlış, tehlikeli istikametlere doğru gidilmiş olur."


- Paşaların Hesaplaşması



120. "Bulgarlarla Türkler arasındaki büyük nefret 1903 (1319) İhtilali’nden başlar. Üç ay kadar süren bu ihtilalde Bulgarlar zayıf buldukları yerlerde Türk halkını ve askerini bastırarak öldürmüşlerdir. Tabii ihtilali tenkil sırasında bunun cezasını vermişlerdir. Bulgarlar besledikleri emellerine kavuşamamışlardır."


- İttihat ve Terakki Cemiyeti



121. "Çünkü Erzurum halkı namuslu kumandanların her vakit kulu ve kölesidir."


- İstiklal Harbimiz 1. Cilt



122. "Mekkeliler çok fasih konuşurdu. Yüksek âlimlerin konuşması Arapçanın çok fasih bir dil olduğunu herkese tasdik ettirirdi. Sonra halis Mekkeliler, Türkler gibi beyaz ve yakışıklıdır. Hintliler ve Bedeviler esmer, zayıf, kara kuru... Hele Yemen'den gelenler..."


- Hayatım



123. "Millî birliğimiz sarsılır. Ve bir asalak tabaka halkın başına geçerek kanını emer. Hiç birimizin hayatı uzun değildir. Bu milletin yeni sarsıntılara tahammülü yoktur."


- Nasıl Hristiyan Olacaktık?



124. ""...Erzurum'un terk edileceğinden korkanlara, 'Benim burada bir avuç kanım döküldü, ben ölmedikçe buralardan gitmeyiz' dedim.""


- Hayatım



125. "“Vazife başındaki insanlar çöp bile almamalıdırlar”"


- Hayatım



126. "Her işin evvela hakikatini ara ve öğren; sonra münakaşasını istediğin gibi yap! Birincisi vicdanına; ikincisi, seciye ve irfanına dayanır."


- Paşaların Hesaplaşması



127. "VATANDAŞ! HÜR OL! ESİR YAŞAMA!"


- İstiklâl Harbi’nin Esasları



128. ""Buralara nasıl geldik? Tâ yukarılardan ne büyük felaketlerle çekildik...""


- Hayatım



129. ""Hay Allah belanızı versin. Kitap yakılır mı?""


- Hayatım



130. "İttihat ve Terakki Cemiyeti’ni zaruretler doğurdu."


- İttihat ve Terakki Cemiyeti



131. "Ben bir Türküm, dinim, cinsim uludur
Sinem özüm ateş ile doludur
İnsan olan vatanının kuludur
Türk evladı evde durmaz giderim.

Yaradan’ın kitabını kaldırtmam
Osmancığın bayrağını aldırtmam
Düşmanımı vatanıma saldırtmam
Tanrı evi viran olmaz giderim."


- İttihat ve Terakki Cemiyeti



132. "Emirle yaptırılacak, yani şiddet uygulanacak demektir. Bu tarz, belki itaat temin eder; fakat sevgi asla!"


- Nasıl Hristiyan Olacaktık?



133. "Lanet zalimlere, lanet zalimin yardımcılarına! Nefret zalimi alkışlayanlara, yazıklar olsun zalimden korkanlara."


- İttihat ve Terakki Cemiyeti



134. "Kısas-ı Enbiya'yı harfi harfine belletirdi. Hafızam pek kuvvetli idi. Bir iki kere akşamdan okurdum, sonra kimseyle konuşmadan uyurdum. Kitabımı da baş yastığının altına koyardım. Sabahleyin de bir iki kere okuyunca ezberlemiş olurdum. Bu usulü buranın ilk sakinleri olan komşularımız öğretmişti. Bunun bir de iki rekât akşamdan namazı vardı. Babam ve annem namazlarını muntazam kıldıklarından biz de küçücükken onları taklit eder ve sular buz tutsa dahi buzu kırar yine abdestimizi alırdık."


- Hayatım



135. "Babam hediye bile kabul etmezdi. “Vazife başındaki insanlar çöp bile almamalıdırlar” derdi."


- Hayatım



136. "Tehlikenin büyüğü de şudur: Milletin idaresini bir gün ellerine alacak olan yeni nesillerin ruhlarına ve vicdanlarına milletin selametini temin edebilecek kudret verilemez. Çünkü milli kudret, ancak doğru görülmüş ve doğru anlaşılmış vâkıalarla beslenir ve hızlanır."


- İttihat ve Terakki Cemiyeti



137. "Eğer vatanı biz düşünmez, yaralarını biz bağlamaz, onun istikbalini biz hazırlamazsak bilmeliyiz ki bunları düşünecek hiçbir devletli yoktur!.."


- İttihat ve Terakki Cemiyeti



138. "Dedim : "Adalet, adalet ise Türkiye yaşayacaktır. Adalet, kuvvet ise yine Türkiye yaşayacaktır.""


- İstiklal Harbimiz 1. Cilt



139. "Herkesin hayatı, mükemmel bir tarih parçasıdır. Hele çocukların ibret alacağı güzel bir kitaptır. Şahsının ehemmiyetine göre böyle bir kitap bütün vatan evlatlarının da istifade edebileceği hakiki bir rehber olabilir. Ne idik, ne olduk? Mutlak bilinmelidir."


- Hayatım



140. "İnsan kullanacağı silahın kudretini bile bilmeden bir şey yapamaz. Nerede kaldı ki düşmanı çok da kendisi gibi tanıyacak. Gördüğünü bilecek, ne yaptığını anlayacak, sonra seri kararla kendi kıtasına düşen vazifeyi lazımı gibi yapacak."


- Hayatım



141. ""Batılaşmak, batılılaşmak adımlarımızı hemen yüzyıl­dır, halktan kaçmak ve onları kendi alemlerinde bırakmak suretiyle heder ettiğimizi, bugün de hala anlayamıyoruz! Da­ha doğrusu anlatamıyoruz!...""


- Paşaların Kavgası



142. "Suratı asık, sözleri zehir gibi acı olan insanların kafası da midesi de tamamıyla böyledir. Ne beyninde huzur vardır ne de midesinde rahat vardır."


- Öğütlerim



143. "Biri "En el-abuk" (Babana lanet) dedi mi, karşısındaki, "En el-ebu abuk" diyor. Yani, babanın babasına lanet. Biri, "Menbuk, gavat" yani deyyus, pezevenk dedi mi, karşısındaki "Ya ibne'l menbuk, ya ibne'l gavat" yani "pezevengin oğlu" diyor."


- Hayatım



144. "Enver bu ameli tarifinden sonra, dedi:
— Kâzım, artık kan kardeşi oluyoruz.
— Evet, Enver! Kan kardeşi olduk."


- İttihat ve Terakki Cemiyeti



145. ""Ataların gafletinin cezasını evlatları ödüyor, daima da böyle olacak...""


- Hayatım



146. ""Din, bir millet fertlerinin perçinidir. Dinin gevşediği yerlerde, birlik perçini de gevşemiş demektir.""


- Nasıl Hristiyan Olacaktık?



147. ""Babamın bende bıraktığı intiba tam bir 'Türk modeli' olmasıdır.""


- Hayatım



148. ""Yurdu olmayanlar, serseri ve sefildirler!.. Ben millete ve yurduma karşı görevimi yapmasaydım, bugün ne olabilecektim?""


- Paşaların Kavgası



149. ""Siyasi teşekküllere veya sivrilmiş şahsiyetlere yaslana­rak mihaniki bir kuvvetle emeksiz, en yüksek makamlara atı­lanları tanıyacak ve sevecek -bugün de yarın da- halk kitlesi olamaz. Onları ancak iktidar mevkiinde kaldıkları müddetçe, resmi ve menfaat gören muhitler tanır ve onların elleri, dilleri alkışlar. Milletin içinde milletin varlığı için ömrünü yıpratan ve milli hayat mücadelesinde yoğrula yoğrula bir şahsiyet haline gelen insanlar ise her nereye düşürülürse düşürülsün, halk onu can ve yürekten sevmiş ve ona kalbinde sevgiden bir taht kurmuş ve dimağında nurdan bir hale çevirmiş oldu­ğu için, o kimseyi bu çökmez sahada aynı sevgi ve saygı ile yaşatırlar.""


- Paşaların Kavgası



150. "Son sözüm şudur: Tarihimize saygı gösterelim !.."


- Paşaların Hesaplaşması



151. "Hiçbir yolsuzluğa karşı susamamak benim bariz bir vasfımdı."


- İttihat ve Terakki Cemiyeti



152. "Benim ailem yok, yalnızım. Aileli bir yerde bu yavrucağa sığınacak bir yer bulamadım. Kalbimin burkulduğunu hissettim. Cebimde ne varsa kızcağıza verdim. Babasının yerini de öğrenerek bu acıklı vaziyetten çabuk kurtulmaları için uğraştım.Bu yavru, bana mühim bir vazife aşkı da hissettirdi: Baba himayesinden mahrum yavrulara yardım. Ben de küçükken babamı kaybetmiştim. Muhtaç kalmadığımız hâlde babasızlığın ne büyük bir acı olduğunu tatmıştım. Köylere giderken de bu çocuklara verilmek üzere mendil, çorap, başlık vesaire gibi birçok hediye aldım.

Köy mekteplerini ziyaret ederek hediye dağıtmaya başladım.



*"


- Hayatım



153. ""Annemin bize sık sık nasihati şu olurdu: 'Kendinizden yukarısına değil daha ziyade aşağısına bakın.'""


- Hayatım



154. ""Biz! Biz müthiş uyuyoruz.""


- Hayatım



155. "Bir gün hayrette kaldığımız bir karpuz gördük. Çekirdeklerinde "Allah" yazılı. Meğerse tohumluk çekirdeğe yazıp dikince böyle olurmuş."


- Hayatım



156. "-"Dinin gevşediği yerlerde, birlik perçini de gevşemiş demektir.""


- Paşaların Kavgası



157. ""İstibdat, sana bin lanet. Fikirleri paslandırmak için ne mümkünse yapıyorsun.""


- Hayatım



158. "“Belli değil alan satan.
Tehlikede güzel vatan.
Bütün millet bir olmalı.
İstibdattan kurtulmalı.”"


- İttihat ve Terakki Cemiyeti



159. ""İzmir için şimdi haykıracaksınız. Doğu için ise silaha sarılacaksınız," diyordum. Millet tərbiyəsində hakkı için bağırmayı, duymazlarsa bağırtmayı her Türk'e iyi öğretmelidir."


- İstiklal Harbimiz 1. Cilt



160. "Ben Sarıkamış'ın yetimlerimiz için çocuklar kasabası olmasını düşünüyorum."


- İstiklal Harbimiz 1. Cilt



161. "İlerleme yolunda milletlerin iki kuvvetli muhafıza ihtiyaçları vardır: Milletin hakimiyeti ve ilmin hakimiyeti.."


- Nasıl Hristiyan Olacaktık?



162. "Memleketimizde ilme ve emeğe hürmet yerine yalan, riya ve irtikap hakim imiş."


- İttihat ve Terakki Cemiyeti



163. "Lanet zalimlere, lanet zalimin yardımcılarına! Nefret zalimi alkışlayanlara, yazıklar olsun zalimden korkanlara."


- İttihat ve Terakki Cemiyeti



164. "Zalimlerin hepsi korkaktır. Zulümlerini tıpkı bir yılan gibi korkak olduklarından yapmaktadırlar."


- İttihat ve Terakki Cemiyeti



165. "“Ben bir Türküm” parolası ayrılık değil, ümit veriyordu."


- İttihat ve Terakki Cemiyeti



166. "Nazik işlere şeytanın karıştığı çok oluyor."


- İttihat ve Terakki Cemiyeti



167. "Yaratılışımda çok neş'eli olduğum için, ömrümde hiçbir sıkıntı
ve zorluk, benim için yenilmez bir düşman olmamıştır."


- Nasıl Hristiyan Olacaktık?



168. ""Bizi kurtaracak ancak biziz. Türkleriz!""


- Hayatım



169. "Bir gün Atatürk tarafından davet olundum. Orada birçok kimseler de vardı. Hayli sohbetten sonra bana kâr liste uzattlar. Orada bazı isimler yazılı idi Şöyle bir göz gezdirdim Maruf Halk Partisi erkânının birçoğunun isimlerini gördüm.
-Bu nedir?
dedim.
-Biz bir Protestan teşekkülü vücuda getirdik. Artık bunu ilan etmek sırası gelmiştir. Sizi de buraya ithal ediyoruz.
Bu sözleri işitince beynim attı. Bütün tüylerim ürperdi. Deli gibi oldum. Yüksek sesle ve son derece şiddetle:
"Ne münasebet!" dedim; "Bu mümkün değildir! Millet biz parçalar! Ben buna bütün kuvvetimle karşı gelirim ve derhal harekete geçerim!"
Bunun üzerine Mustafa Kemal Paşa bana dedi ki:
-Paşa sizinle şaka ettik!"


- Nasıl Hristiyan Olacaktık?



170. "çünkü gönderdiğimiz bazı casuslar bizden çok düşmana hizmet etmiştir.düşman yakaladığı casusları çoğunlukla idam etmeyip,para,kadın ve benzeri yollarla bize karşı kullanmaya çalışıyordu."


- Gizli Harp İstihbarat



171. "Bir Bulgar köyü olan Belice'de İtalyan Jandarma Yüzbaşısı Pastri, yanında bir Bulgar tercümanı ile buluştuk. Birbirimizle tanışarak el sıkıştıktan sonra biraz istirahat ettik. Köylünün"


- Hayatım



172. "Hükûmet'in her teklif karşısında direnememesi şayan-ı teessüftür diye yazdım."


- İstiklal Harbimiz 1. Cilt



173. "Yanlış bilgi felâket kaynağıdır. Her işin evvela hakikatini ara ve öğren! Sonra münakaşasını istediğin gibi yap!"


- Hayatım



174. "Herkesin hayatı mükemmel bir tarih parçasıdır. Hele çocukların ibret alacağı güzel bir kitaptır. Şahsının ehemmiyetine göre böyle bir kitap bütün vatan evlatlarının da istifade edebileceği hakiki bir rehber olabilir."


- Hayatım



175. "İlerleme yolunda milletlerin iki kuvvetli muhafıza ihtiyaçları vardır: Milletin hakimiyeti ve ilmin hakimiyeti.."


- Nasıl Hristiyan Olacaktık?



176. "Yaratılışımda çok neş'eli olduğum için, ömrümde hiçbir sıkıntı
ve zorluk, benim için yenilmez bir düşman olmamıştır."


- Nasıl Hristiyan Olacaktık?



177. "Sevgi ve saygı ikna ile kazanılır. Korkutmaktan, sindirmekten doğacak, ancak nefrettir."


- Paşaların Kavgası



178. "Eğer orada biri çıkıp da "Ne duruyorsunuz" diye bağırsaydı ruhlara uyandırıcı bir aşı vurmuş olacaktı."


- İstiklâl Harbi’nin Esasları



179. "Vazifelerin yerine getirilmesinin kahramanlık olmadığına; kahramanlığın, vazifenin bittiği yerde başladığına ve vatan hayrına en aziz varlıkların fedasının sona erdiği yerde tamamlandığına inanan Kâzım Karabekir Paşa’nın hayatı, kişilerin ibret alacağı tarihi bir örnektir."


- Hayatım



180. "Çok görüşelim ve çok düşünelim ve halkımızı ve askerlerimizi yavaş yavaş fikren yükseltelim. Ta ki günün birinde bir felâket karşısında kalırsak aramızda fikir ayrılıkları olmadan büyük bir kuvvet olarak ortaya çıkabilelim."


- İttihat ve Terakki Cemiyeti



181. "Vatan ve milleti içinde bulunduğu tehlikeli yerden kurtarmak için icap eden her fedakârlığa atılmak."


- İttihat ve Terakki Cemiyeti



182. "Ermeni ve Rum milleti Türk’ü boğmak için kiliselerde yeminler etmişler....Zavallı iki cılız millet! İkiniz de Türk’ün ayakları altında can vereceksiniz.
Erzurum/1919"


- İstiklal Harbimiz



183. "Zavallı halk bir şeyden habersiz koyunlar gibi muti ve âciz ve en fecii de iptidai tahsili bile görmeyen bir adamı, her şeye kadir ve Allah'ın yer yüzünde vekili diye sayesinde her refah ve umranı bulduklarına inanıyor ve inanmasa da söylemeye, yazmaya mahkûm."


- Hayatım



184. "Demek ki bugün için birbirimizden haberimiz bile yok. Cahil böyle devam ederse ve saydığım ilimlerden hisselenenlerimiz çoğalmadıkça bu da böyle gider .."


- Çocuklara Öğütlerim



185. "Fakat milletin hürriyet ve adalet aşkı sönmedi. Bilakis sarayın baskısı arttıkça bu asil ruh da genişledi kuvvetlendi."


- İttihat ve Terakki Cemiyeti



186. "Abayı neden biz Türkler giymeli? Asırlarca vur abalıya... Gittiği halde aklımız hâlâ başımıza gelmedi. Muhtelif unsurlar içimizden bizi yiyor bitiriyor. Hiçbir millî birlik olmazsa toptan devrileceğimiz muhakkaktır."


- Hayatım



187. "Büyüklerin az düşünmesi yüzünden vatan ve milletin kaybettikleri pek büyüktür."


- Çocuklara Öğütlerim



188. "Nitekim Arap çocukları bize “ebu ’t-terbuş” yani “fesli” derlerdi. Ve feslilerden “Nasrani”, Hıristiyan diye nefret ederlerdi."


- Hayatım



189. "— Önce oku, adam ol,"


- İttihat ve Terakki Cemiyeti



190. "Rawlinson'a da yazdım:"Kolordunun kumandanı benim, kıtaatım ancak benden emir alırlar. Ben de Harbiye Nezâretin'den emir alırım. Arzularınızı bu vasıta ile lütfen bildirin.""


- İstiklal Harbimiz 1. Cilt



191. "Zavallı Türk! Türklük namına yürü, yoruluncaya kadar hatta ölünceye kadar yürü!"


- İstiklâl Harbi’nin Esasları



192. ""Özür yoktur, vazifenin ifası lazımdır.""


- İttihat ve Terakki Cemiyeti



193. ""Çok memnunum ki kendimi bir dakika bile ne muallimlerin üstünde gördüm ve ne de tarihî şahsiyetlere benzettim. Daima ben benim ve öyle de kalacağım.""


- Hayatım



194. ""Halkın vergisiyle hayatını geçindiren memurlar neden onları küçük görür de onlara kumanda ve hakaret eder?""


- Hayatım



195. "Mesul başta padişah olmak üzere askeri ve milli vazifesini hakkıyla yapmayanların hepsidir.
...

Şu halde iş, vazifesini yapmayanlar gibi susanlar da suçludur."


- İttihat ve Terakki Cemiyeti



196. "Zevk ve sefasına düşen hükümet adamları içinde halkın ızdırabıyla âdetâ eğlenenler vardı. Bunlar; dini ve ahlaki prensipleri bilmeyen, bilseler de inanmayan yahut bunların manevi müeyyidesine aldırmayan ve milletin içinden çıkan hukuki bir murakabe teşkilatı da bulunmadığı için alabildiğine şımaran bir takım türemişti. Bunlara artık devlet adamı denemezdi."


- İttihat ve Terakki Cemiyeti



197. ""Biliyor musunuz İngilizlerin kaç dritnotu vardır? dedi.
Cevaben:" Türk yılmaz. "dedim.
" Bu ne demek! "
" Her Türk bir dritnottur demektir, milyonlar dritnotuna Manda olur mu?"


- İstiklal Harbimiz 1. Cilt



198. "Namuslu askerler hükümet tanır, askerlik tanır. Onlar isyan etmezler."


- Nasıl Hristiyan Olacaktık?



199. ""Herhalde adam olmak için fazla kitap karıştırmak icap eder.""


- İttihat ve Terakki Cemiyeti



200. "Esasen tabiatımda fazla sevinmek ve fazla sıkılmak yok. Buna talihim dedim."


- Hayatım



201. "Dün böyle geçmiş. Bugün de böyle. Ah yarın olsun şu memleketin evvela havası bu riyakâr ve yalandan temiz saf bir havayla dolsa."


- Hayatım



202. "Bu dünyada herkesin hayatı, kendi hatırasında bir resimli kitaptır."


- Hayatım



203. "Sağlığımda kimsesizlere, düşkünlere yardımı daha ziyade arzu ediyorum"


- Hayatım



204. "Namuslu askerler hükümet tanır, askerlik tanır. Onlar isyan etmezler."


- Nasıl Hristiyan Olacaktık?



205. "Babıâli: 21 Mayıs 1919
Tel No: 1086
9'uncu Ordu Müfettişi
Hz. Padişah'ın Fahri Yaveri Mirliva Mustafa Kemal Paşa Hazretlerine
Asker çıkarma (konusu) gerçi Mütarekenin yedinci bölümüne dayanıyorsa da bu konuda gereken girişimlerin yapılması tabiidir. Hamit Bey, muvafakatı alındıkta derhal memuriyetini yapmak üzere o tarafa süratle gönderilecektir. Sağ-salim Samsun'a ulaşmış buyurduğunuzdan doğan sevincimizle, bütün işlerinizde yüksek başarılar sağlamanızı dilerim. Yarın, gerektiği takdirde, ayrıca bir telgrafla durumdan zatı âlilerini haberdar etmekte gecikmeyeceğim, efendim.
Sadrazam Damat Ferit"


- Paşaların Hesaplaşması



206. "Hadise faillerinden biri yakalandı. Belçikalı imiş. Bunun adliyedeki mahkemesi serbest oldu. Merak ettim, gittim, dinledim. Ermeniler bu komite ve patlama işlerinde uzman olan Edoward Joris namındaki Belçikalıyı da içleri- ne almışlar.

Bu adam Singer fabrikası memurlarındanmış. Bu adamın karısı da faal bir rol oynamış. Viyana'dan şık, lastik tekerlekli bir fayton getirmişler. Arabacının oturacağı yere müthiş patlayıcı maddeleri demir sandık içerisinde yerleştirmişler.

Söylenti şu idi: Bir İslam saf arabacıyı bulmuşlar. Selamlık resminin fotoğrafını alacaklarını söylemişler, bunun için basılması lazım gelen düğmeyi de öğretmişler. Resim- de kendileri de bulunmak istediklerinden bunu da söyleyerek zavallı saf arabacıyı aldatmışlar. Hamidiye Cami'nin saat kulesi yakınında arabacı tayin olunan zamandaki Sultan Hamid Cami'nden çıkmış olacaktı. Düğmeye basmış ve araba da arabacı da yakınındaki insanlar da parça parça havaya uçmuş."


- Hayatım



207. "40 Arap aklı bir İncir çekirdeğini doldurmaz."


- Hayatım



208. "Namus, muhabbet ve intizam altında yalnız vatanın selametine çalışmakla tarihimizde, tarih-i âlemde pak, şanlı ve ebedi bir nam bırakalım."


- İttihat ve Terakki Cemiyeti



209. "Yetim ve öksüz çocukları daha çok seviyorum. Onlar bana daha çok yakın"


- Hayatım



210. ""Bütün millet bir olup, istibdattan kurtulmalı.""


- İttihat ve Terakki Cemiyeti



211. "Babam hediye bile kabul etmezdi. “Vazife başındaki insanlar çöp bile almamalıdırlar” derdi."


- Hayatım



212. ""Bakımsız çocuklar millet enerjisinin, bakımsız topraklar da vatan enerjisinin kaybedilmesi demektir.""


- Çocuk Davamız



213. "Eğer din adalete götürmezse neye yarar?"


- Nasıl Hristiyan Olacaktık?



214. "Mustafa Kemal Paşa; "Diní ve ahlakî inkılâp yapmadan önce hiç bir şey yapmak doğru değildir. Bunu da ancak bu prensibi kabul edebilecek genç unsurlarla yapabilirim""


- Nasıl Hristiyan Olacaktık?



215. "Fakat elim bir mütareke devrine düştüğümüzü gören bu dostlarımız sözlerinde durmadılar. Türklüğü mahvetmek için daha büyük bir hızla harekete geçtiler. Büyük devletlerin siyasi ve askeri istilalarını kolaylaştırmak için bütün dünyada aleyhimize feryatları başladıkları gibi yabancı üniformasını da giyerek onlara kılavuzluk ettiler ve ön saflarda o ünüformanın verdiği kuvvetle mezalim yaptılar.

Talih beni bu sefer de onların karşısına çıkarmıştı. Kendilerine çok nasihat ettim, dostluk diledim. Fakat onlar kan ve ateşle cevap verdiler. Neticede tekrarlanan gafletlerinin pek yaman cezasını gördüler."


- Yeniden Dirilişe



216. "Adamın bir rus casusu olduğuna şüphemiz yoktu. Derhal Mehmet efendinin evini aratarak ne kadar evrak varsa getirttim. Tetkikinden şu hakikat ortaya çıktı: Bu Rus, Erzurum rus kumandanının sekreteriymiş. Mehmet efendinin kızını sevmiş gibi rol oynayarak rus karargahından firar ediyor. Mehmet Efendi’nin evine gizlenerek İslam oluyor ve güzel kızcağızla da evleniyor. Bu suretle islamlar arasına karışarak casusluk vazifesi mükemmel surette ifade ediyor. Bir taraftan bizim cephemizin gerisindeki bazı köylerde bir casusluk şebekesi kuruyor, diğer taraftan da eski rus kumandanına düzenli olarak raporlarını veriyor!"


- Yeniden Dirilişe



217. "Ne garip şey… Cenab-ı Hak insana akıl ve fikir vermiş düşünsün diye …"


- Çocuklara Öğütlerim



218. "Her gece bir selvi ve bir yıldız
Ve ben yalnız ve ıssız
Ölüme böyle gitmek pek zevksiz
Maksatsız ve sessiz
Ne fikrim işliyor ne de kolum
Yakışmıyor bana böyle ölüm"


- Hayatım



219. "Dünyadan haberi olmayan nesneler...
Bir şey de anlatamazsın."


- Hayatım



220. "Eğer din adalete götürmezse neye yarar?"


- Nasıl Hristiyan Olacaktık?



221. "Mustafa Kemal Paşa; "Diní ve ahlakî inkılâp yapmadan önce hiç bir şey yapmak doğru değildir. Bunu da ancak bu prensibi kabul edebilecek genç unsurlarla yapabilirim""


- Nasıl Hristiyan Olacaktık?



222. "Her gece bir selvi ve bir yıldız
Ve ben yalnız ve ıssız
Ölüme böyle gitmek pek zevksiz
Maksatsız ve sessiz
Ne fikrim işliyor ne de kolum
Yakışmıyor bana böyle ölüm"


- Hayatım



223. "Saadet avcılığı, dehşetli bir yarış halinde başlamıştı."


- Nasıl Hristiyan Olacaktık?



224. "Ben iddia ediyorum ki, Türk milleti ne dinsiz olur, ne de Hristiyan olur... Hakikat budur!
Bir milletin asırlardan beri en mukaddes duygularını bir hamlede atabileceğine inanışınız objektif bir görüş değil, hayâlinizdir.. Böyle bir harekete cür'et, memlekette kanlı bir istibdat ile başlar! Ve İstiklal Harbi'nin samimi birliğini de birbirine katar.."


- Nasıl Hristiyan Olacaktık?



225. "YANLIŞ BİLGİ FELAKET KAYNAĞIDIR."


- Paşaların Hesaplaşması



226. "Esefle söyleyeyim ki biz eski ve yeni tarihimizle ciddiyetle ve sadakatle meşgul olmamışız, olmadık ve olmuyoruz..."


- Paşaların Hesaplaşması



227. "İttihat ve Terakki Cemiyeti’ni zaruretler doğurdu."


- İttihat ve Terakki Cemiyeti



228. "Gazi'nin vagonuna yaver Salih seslenerek çağırdı. Bir meyhane halinde, lâ-dinî ve lâ-ahlâkî
Gazi trende görüşürken bir aralık "Millet nasıl isterse öyle olur" dedi. Benim ayrılmamdan sonra kumandanlara demiş: Millet falan hepsi laf..."


- Günlükler / 1906-1948



229. "30 Mayıs 1920
Sarıkamış'ta Dördüncü Ermeni Alay Komutanlığına
Bolşeviklerle barış yapılması için Ermenistan, Moskova'ya heyetler gönderdi. Türk Milleti de Erzurum'a gelen heyeti Moskova'ya gönderecektir. Artık, emperyalistlerin aldatmacalarına kapılıp hâlâ düşmanlığı sürdürmek bütün Ermeniliğin mahvı demek olur. Bunun için, Şark yolunun gidip gelecek adamlarımıza açık bulundurulmasını ve bunun sağlanmasını ve aynı zamanda Erzurum'un mahrukat ve inşaat buhranının giderilmesi için, Sarıkamış'ın dostane bir suretle işgal edileceğini Hükümetinize bildirdik. Kırk sekiz saat içinde cevap beklediğimizi de yazdık. Bu zaman içinde şayet cevap alamazsanız, karşılık vermeyerek Nevroselim doğusuna çekilmenizi zatıalinize de beyam ederim. Arzu eden askerler ve aileler, silahsız yerlerinde kalabilirler. Yüzbin kişilik Bolşevik ordusu Gence ile Kervansaray arasında toplanmaya başladığından, mukavemetimizle doğacak olayların sonuçları bütün Ermenistan'ı felakete sürükleyecektir. Bu büyük sorumluluğun doğrudan doğruya zatıâlinize ait kalacağını beyan eylerim, efendim.
15'ci Kolordu Komutanı Mirliva Kâzım Karabekir"


- Paşaların Hesaplaşması



230. ""Zavallı halk bir şeyden habersiz koyunlar gibi itaatkâr ve aciz ve en fecii de ilk tahsili bile görmeyen bir adamı her şeye kadir ve Allah'ın yeryüzünde vekili diye sayesinde her refah ve umranı bulduklarına inanıyor ve inanmasa da söylemeye, yazmaya mahkûm.""


- Hayatım



231. "Savaş, devrim, ihtilal gibi olağanüstü zamanlarda liderler, çevrelerinde kendileri ile idealleri paylaşan güçlü, vefakar insanlar isterler ve çoğu zaman da bulurlar!"


- Paşaların Kavgası



232. "Zamanında kafası ezilmeyen millet hırsızlarının sonraları nasıl refah içinde Avrupa'da yaşadıklarına kim bilir bu herif kaçıncı misaldi."


- İttihat ve Terakki Cemiyeti



233. "Samimiyet ve iknâ her işin başı. Kalplere hakim olan samimiyet,fikirlere hakim olan iknadır."


- İttihat ve Terakki Cemiyeti



234. "Et 100 parayken kavurma yaptık diye yerli komşular bizi ayıpladı. Arkadan ne zengin şeyler de demişler."


- Hayatım



235. "Kibir insanların en güzel hassaslarını da mahvedip en iyi adamı da çürüttüğünü görerek çok müteessir oluyordum."


- İstiklâl Harbi’nin Esasları



236. "Aldanmak mı? Biz bu aldanmaya aldanmayız.."


- İttihat ve Terakki Cemiyeti



237. "Be hey! Milletsiz Padişah! Ve ey vaziyeti yazmaklığıma rağmen uykuda gezer gibi iş gören hükümet! Siz bu gidişle heybetli, bir çığ gibi büyüyen milli teşkilatın altında uyanmadan ademe gideceksiniz, haberiniz olsun!."


- İstiklal Harbimiz 1. Cilt



238. "Cami üstüne cami… Saray üstüne saray… Asırlarca bu riyakârlık devam etmiş. Hâlâ da böyle gidiyor. Bir padişah için birçok saray ve birçok bahçe ve eğlence yeri. Sonra milyonla halk için bir şey düşünme."


- Hayatım



239. "Vatan ve millet kelimelerini söylemek ve yazmak yasaktır.
Dinlemezseniz mahvınıza kafi bir sebeptir.."


- İttihat ve Terakki Cemiyeti



240. "Hiç unutmadığım bir vaka, Mekke'de Ümmühani evinde geçmişti. (Peygamberimizin miraca çıktığı ev.) Bilhassa ramazanda buraya mukabele dinlemeye giderdik. Kâbe'nin etrafındaki kubbelerin sokak tarafları birçok güzel odalardı. Ekser namazları büyük rütbeli memurlar buralarda kılardı. Bunların bir kısmı da medrese idi. Hükümetin tam karşısında Ümmühani evi bulunuyordu. Güzel sesli bir Arap mukabele okurdu. Okurken bir çocuk da kelâmı kadimden dinlerdi. Bir aralık çocuk, hafıza bir şey söyledi, hafız da sesinin perdesini biraz yükselterek, "Sükût, seketek ya aver," dedi ve devam etti. Ben şaşırdım, Kur'an'da böyle şey de mi var diye hayret ettim.

"Sus çenen tutulsun, kör herif!" diyerek istifini bozmamıştı. Meğerse çocuk, yanlış okudu diye hafızı düzeltmiş, hâlbuki hafız doğru okumuş, çocuk dalga geçiyormuş. Başka yer zannıyla hafızı ikaz etmek istemiş. Hafız da Kur'an şivesiyle bu tekdiri yapmış"


- Hayatım



241. "Fakat küçüklükten beri "şeref kavgasını severim ve "ölüm, şerefsiz yaşamaktan bin kat iyidir" derim."


- Bir Düello ve Bir Suikast



242. ""Yaşasın Hürriyet, kahrolsun istibdat.""


- İttihat ve Terakki Cemiyeti



243. "İşte dünyanın en kudretli askeri: Türk askeri!"


- Yeniden Dirilişe



244. "Kars kalesine ilk dikilen Türk bayrağı! Onun üzerinde yine kırmızı bir zemine yazılmış büyük bir "Türk yılmaz!" levhası. Dikkat edilince bu yazının tam ortasına Türk'ün atılgan ve sonsuz metaneti karşısında cihanı istisğar edercesine ufak bir yazı ile "Cihan yıkılsa." kelimeleri yazılı. General Kazım Karabekir'in vecizelerinden bir diğeri."


- Nasıl Hristiyan Olacaktık?



245. "Yaşasın hürriyet, kahrolsun istibdat!"


- İttihat ve Terakki Cemiyeti



246. "Daima ben benim ve öyle de kalacağım."


- Hayatım



247. "Saadet avcılığı, dehşetli bir yarış halinde başlamıştı."


- Nasıl Hristiyan Olacaktık?



248. "Ben iddia ediyorum ki, Türk milleti ne dinsiz olur, ne de Hristiyan olur... Hakikat budur!
Bir milletin asırlardan beri en mukaddes duygularını bir hamlede atabileceğine inanışınız objektif bir görüş değil, hayâlinizdir.. Böyle bir harekete cür'et, memlekette kanlı bir istibdat ile başlar! Ve İstiklal Harbi'nin samimi birliğini de birbirine katar.."


- Nasıl Hristiyan Olacaktık?



249. "Sadrazam Tevfik Paşa'nın oğlu ve Sultan Vahideddin'in damadı İsmail Hakkı Oktay da
"Siz Jön Türk müsünüz?."
diye soran Yunanlı yüzbaşı Mavridi'ye şu cevabı vermiştir:
"Hayır ben subayım, bu sebeple hiçbir partiye intisabım yoktur. Partim benim memleketimdir.""


- Nasıl Hristiyan Olacaktık?



250. "Ancak samimiyetle söyleyelim ki, ne olursa olsun, kimin itibarı aşınırsa aşınsın, YANLIŞ TARİHLE YAŞANAMAZ!"


- Paşaların Hesaplaşması

Tüm kitapları ücretsiz okuyabilir veya indirebilirsiniz! Ayrıca son kitabımız İlahi Rezonans artık raflarda! İncelemek için: