Karanlık Taç Kitap Bilgileri
Yazar: Sarah J. Maas
Tahmini Okuma Süresi: 14 sa. 10 dk.
Sayfa Sayısı: 500
Basım Tarihi: Ocak 2015
İlk Yayın Tarihi: 2013
Yayınevi: Dex Yayınları
ISBN: 9786050923520
Ülke: Türkiye
Dil: Türkçe
Format: Karton kapak
Karanlık Taç Kitap Tanıtımı
Karşınızda Kralın Şampiyonu Celaena Sardothien.
Güzel Ölümcül Efsanevi
Celaena şeytanın buyruklarını yerine getiren zalim bir suikastçı mı?
Gerçek sevgiyi arayan tutkulu bir aşık mı?
Kralın bir numaralı suikastçısı olan Celaena, sarayın en korkulan kadını. Ne kadar kan dökerse o kadar özgür olabiliyor. Ama üstlendiği her ölüm, söylediği her yalan, sevdiklerini tehlikeye bir adım daha yaklaştırıyor.
Yüzbaşı Westfall ve Prens Dorian onu korumaya devam etseler de, Celaena korkunç bir gecede, büyük bir trajedi yaşayacak. Celaena ne için savaşacak:
Özgürlüğü mü, kalbi mi yoksa krallığının geleceği için mi?
Yazar Hakkında:
New York Times ve USA Today çoksatan yazarlarından Sarah J. Maas, ülkemizde uluslararası bir başarı yakalayan serisi Cam Şato ile tanındı.
Dex Kitap tarafından yayınlanan Cam Şato, Sarah J. Maas’ın yayınlanan ilk romanıdır.
Karanlık Taç Kitaptan Alıntılar
1. "Ölümden kaçmak için, ölümün kendisine dönüşmüştü."
2. ""Neden ağlıyorsun?"
"Çünkü," diye fısıldadı Celaena. Sesi titriyordu. "Bana dünyanın nasıl bir yer olması gerektiğini hatırlatıyorsun. Dünyanın nasıl bir yer olabileceğini.""
3. "Bir zamanlar insanlar onura ve sadakate değer verirlerdi; hükümdarlara hizmetin zorla itaatten ve korkudan gelmediği zamanlarda."
4. "İnsanlarla en küçük etkileşim bile onu çok yoruyordu."
5. "Dünya artık yardım edilemeyecek kadar kötü haldeydi."
6. "Canlı değilim, öte yandan ölü de değilim. Sadece varım işte..."
7. "Dünyanın geri kalanı sessizliğe gömülmüştü. O an, on yılın ardından Celaena, Chaol'a baktı ve kendisini evinde hissettiğini fark etti."
8. ""Çocukluğumdan beri kimse benim için doğum günü partisi düzenlememişti.""
9. "İnsanlarla en küçük iletişim bile onu çok yoruyordu."
10. ""Bazı şeyler vardır, kulağınla işitirsin. Bazı şeyleri ise yüreğinle.""
11. "Çevrenizde umursayacak kimse kalmadığında olanlara aldırış etmek inanılmaz ölçüde güçtü."
12. "Yolculuğun kendisi sonucundan daha önemli değil midir?"
13. ""Kral size bu yüzden mi para ödüyor? Hüzünlü şarkılar öğrenip adamlarınıza serenat yapmanız için mi?""
14. "Yolculuğun kendisi sonucundan daha önemli değil midir?"
15. "Belki farketmesi uzun zaman almıştı ama bu adam… Celaena o hayatı onunla yaşamak istiyordu."
Karanlık Taç Kitap İncelemeleri
karanlık taç okurken şöyle bir şey düşündüm. ilk kitap hakkında eleştirdiğim ne varsa yazar bu kitapta sanki eleştirilerimi okumuş ve sonra da mükemmel bir kitap yazmış gibiydi.
daha fazla aksiyon, karakter gelişimleri, ters köşeler, ihanet ve artık nihayete eren bir aşk üçgeni. aşk üçgenini kim sever ki?
karanlık taç, ilk kitabı gölgede bırakarak çok daha büyük bir evrene kapı açıyor ve daha köklü bir hikaye okumamızı sağlıyor. eski düşmanlar yeniden ortaya çıkıyor ve yazarın bu kitapta aslında ne kadar büyük bir resim çizdiğini daha iyi anlıyoruz.
celaena bu kitapta suikastçi olmanın aslında ne anlama geldiğini tam olarak anlıyor, hikaye ilerledikçe onun da değiştiğini, büyüdüğünü ve öğrendiğini görüyoruz. ve bu kitap, celaena’nın diğer karakterlerle olan ilişkilerinin daha sağlam bir zemine oturduğunu görüyoruz. benim de isteğim tam olarak buydu çünkü ilk kitapta celaena’nın hislerini basit bulmuştum. yeni ilişkiler, dağılan ilişkiler, inişli çıkışlı bir yolculuktu bu kitap.
kitabın en sevdiğim yönlerinden biri, nasıl biteceği hakkında en ufak bir fikrinizin olmaması. ve sonra sonunu okuduğunuzda şok oluyorsunuz, elinize hemen devam kitabını almak istiyorsunuz.
karakterler de bu kitapta çok daha gelişmişti. hatalar yaptılar, yanlışlar yaptılar, kişiliklerinin yeni boyutlarını gördük ancak bunlar sadece onları daha çok sevmemi sağladı. dorian beni en çok şaşırtandı.
kısacası seri beklediğimden çok daha iyi bir yöne sürükleniyor ve devam kitabını okumak için sabırsızlanıyorum.
Cam Şato serisinin ikinci kitabı, Karanlık Taç’ı bugün bitirdim. Kitap bitti ve uh… Aslında söylenecek çok şey ve susacak çok şey var. Spoilersız yorum gireceğim için çoğunu söyleyemeyeceğim. Sadece konu kısmını okurken birinci kitapla ilgili bir spoiler yiyebilirsiniz. Sonuçta devam kitabı.
Celaena, Kral’ın temizlemesini istediği kişileri halletmekle meşguldür. Elbette bu hallediş normal bir hallediş değildir. Celaena, Kral’ın ölüsünü istediklerini şehirden kaçmaya zorlayarak onlar için sahte bir ölüm hazırlamaktadır. Bu durum tehlikelidir çünkü Kral öğrenecek olursa Celaena’nın sevdikleri tehlikeye girecek, kendisi de bir hain damgası yiyecektir.
Kitap yine akıcıydı ve güzeldi. Konusu ilk kitaba göre durgun olsa da okurken zevk aldım. Bilmeceler, kehanetler çözme, olacaklar hakkında tahmin yürütme tam benlik iş. Uğraşırken bile zevk alıyorum. Özellikle entrikalar… Entrika ve kaos beni ayakta tutuyor diyebilirim. Bir de Chaol- Dorian- Celaena ilişkisi var… Aralarındaki dostluk ve sevgi çok güzel. Aşk üçgeni rahatsızlığı vermeyen çok güzel bir seviye var üçü arasında ve bunu okurken çok keyif aldım.
Kitabı okurken birkaç kere gözlerim doldu. Üstte bahsettiğim üçlünün yerine sık sık kendimi koydum ve onları çok iyi anladım. Hatalar yaptıklarında bile onlara kızamadım. Bir sürü duygusal yere post-it koydum.
Ve kitabın sonu… Bas bas, ‘Bundan sonra her şey farklı olacak!’ diye bağırıyordu. İlk iki kitabın seriye giriş kitabı olduğunu hissettim. Spoiler yediğim nokta olsa bile son 100 sayfası beni epey şaşırttı. Serinin devamını merak ediyorum ve en kısa zamanda almak istiyorum.
9|10
10/8 ️️️️
Herkese selamlar Nihayet serinin ikinci kitabini da okuyabildim. Bu konuda beni destekleyen tüm @okumayaasikkadinlarr a sonsuz teşekkürlerimle, beni çok motive ettiniz Bu kitabi ilkine nazaran daha fazla sevdim. Tabi bu durum serinin diğer kitaplari için beklentimi oldukça yükseltti. En kısa sürede devamını getirecegim
Celaena kralın şampiyonu olduktan sonra kendisine verilen görevleri yerine getirmeye başlar. Fakat kendi yöntemleri ve küçük bir fark ile. Ancak bir yandan da dostu Nehemia'nin davasına destek çıkmak istemektedir. Bu davanın sonuçları hem dostuna zarar verecek endişesi taşımaktadır hem de özgürlüğüne bu kadar yakınken bu durumu yitirme korkusu barındırmaktadır. Vicdani ve dostluğu arasında kaldigi sıralarda uzun zamandır kafasını karıştıran bir başka duyguya kendini kaptirir. Chaol ile arasında ilk kitaptan bu yana bulunan adlandiralamayan hisler artık daha fazla ikisininde içinde duramaz ve birbirlerine aşık olurlar. Ama yasadiklari bir trajedi bu aşkın ve özgürlüğünün geleceğini belirleyecektir.
Benim romantik poncik kalbimi bu kitap biraz üzdü. Ama aldığım güçlü bilgiler ışığında serinin ilerleyen kitaplarında kalbimi farklı bir açıdan onaracagimin garantisini aldım . Kitabin sonunda da bir gerçek ortaya çıktı ki offf diyorum (Hoş bunu en başında tahmin etmiştim ama okuyup tescillemek ayrı bir haz verdi.) Fantastik kısımları da bence yeterliydi şu aşamada. Bu sebeple ilk kitabi nazar boncuğu olarak sayarsam kesinlikle tavsiyemdir. Okuyun please
Cam Şato’da başlayan gizem bu kitapta iyice artmış diyebilirim. Dikkatim en ufak bir şekilde dağılırsa bir çok detayı kaçıracağım için bu şekilde okudum bütün kitabı Bazı noktaları karışık bulsam da yazar bir çok ayrıntıyı birbirine bağladığı için zamanla daha iyi oturdu kurgu. Kralın Şampiyonu olan Celaena bu kitapta daha sert ve acımasızdı. Aynı zamanda ise ortaya çıkarsa ölümüne neden olabilecek sırları başarıyla saklıyordu. Açıkçası bir an bile krala tam itaat içerisinde olduğunu düşünmemiştim zaten. Ve gittikçe en sevdiğim kadın karakterlerden biri olma yolunda ilerliyor. Sadece yazar klişe bir şekilde herkesin başına gelen en ufak bir şeyi bile kendi sorumluluğunda gören, başkaları yerine her dakika kendini feda etmeye meyilli bir karakter oluşturmuş. O yüzden ara ara içsel delirmeleri sıkıcı oluyor diyebilirim.
Dorian bu kitapta da bildiğimiz gibiydi, yine de kitabın sonlarına doğru boş bir prensten fazlası olmaya karar verdi. Kral ise her saniye beni şaşırtmaya devam ediyor. İlk kitaptaki karanlık işleri buzdağının resmen sadece görünen kısmıymış Kitabın sonlarına doğru Chaol’a inanılmaz kızdım ve diğer kitapları karıştırırken bu kızgınlığımın artacağını farkettim. Son olarak Nehemia...
Son olarak kitapta inanılmaz yazım yanlışı vardı. Çevirmeni de editörü de hiç beğenmedim. Bölümde yer almayan bir kişiyi paragrafa eklemek, ortaokul dilbilgisi yanlışları yapmak bu sevideki bir yayınevine yakışmamış.
Son 100 sayfayı o kadar heyecanla okudum ki kitabın bittiğini fark edemedim bile.
İlk başlangıç Sarah’nın hep yaptığı gibi hikayenin oturduğu kısımdı. O yüzden okurken pek hayli zorlandım. Özellikle ACOTAR serisinin son kitabı olan Gümüş Alevler Sarayı’ndan sonra bu kitaba geçmek beni çok zorladı. O yüzden kitabı bitirmem tahmin ettiğimden çok daha uzun sürdü.
Üçüncü kitabın daha da heyecanlı olduğunu duydum ve maalesef ki bir sürü spoiler yedim Her şeye rağmen heyecanlıyım devam etmek için özellikle sonu bu kadar havada bırakılmışken.
Celaena’nın o suikastçi kimliğini ve içinde yatan duyguları oldukça gördüğümüz sayfalardan oluşuyordu genellikle. Ve ben buna BA YIL DIM!! Her içindeki o ateş uyandığında kitaba yapışıp kendimi kaptırarak okudum.
Sanırım Dorian ve Celaena ilişkisini daha çok sevdim. Chaol’a karşı düşüncelerim oldukça karışık, kitabı okurken ona çok kızdığım fakat bayıldığım kısımlar da oldu. O yüzden tam olarak karar veremiyorum ne hissetmem gerektiğini.
Hızlı Ayak sanırım kitapta en sevdiğim karakter olabilir O yüzden biraz arada onun hareketlerine duygulanıp ağlamış olabilirim Nehemia’ya ise çok fazla sinir oldum… Kendisi en az sevdiğim karakterlerden biri oldu. Celaena ile olan ilişkileri gerçekten çok dostane ve hoş olsa da..
Genel hatlarıyla bahsedecek olursak Sarah her zamanki gibi çok güzel yazmış kitabı. Her detay hikayeye o kadar güzel işlenmiş ki! Okurken o gizemi çözmeye çalışmak, yaşanan ters köşeler ve ortaya çıkan sırlar kitabı insanın elinden bıraktırmıyor.