Tüm kitapları ücretsiz okuyabilir veya indirebilirsiniz! Ayrıca son kitabımız İlahi Rezonans artık raflarda! İncelemek için:

Kamyon - Sabahattin Ali | Detaylı Ücretsiz Kitap İncelemesi

Kamyon Kitap Bilgileri


Yazar: Sabahattin Ali
Tahmini Okuma Süresi: 3 sa. 44 dk.
Sayfa Sayısı: 132
Basım Tarihi: Temmuz 2008
İlk Yayın Tarihi: Temmuz 2008
Yayınevi: Yapı Kredi Yayınları
Orijinal Dil: Türkçe
ISBN: 9789750815003
Ülke: Türkiye
Dil: Türkçe
Format: Karton kapak


Kamyon Kitap Tanıtımı


Konya'dan çıkıp Beyşehir'e giden yolun başlangıcındaki dik yokuşu tırmanmaya başlayınca, herkes yanındaki ile veya çaprazlama ta öbür baştaki biriyle lafa koyuldu; birkaç kişi yalnız cıgara içip dumanını savuruyordu. Birbiri arkasına dizili tahta sıralarda oturmayıp yarım lira eksiğine en arkada yere çömelen ve kamyonun şiddetle sarsılan bu kısmında ikide birde, başlamak üzere olan uykularından fırlatılan köylüler, cıgara da içmeyerek, boş gözlerle bakışıyorlardı.
(Arka Kapak)




Kamyon Kitaptan Alıntılar


1. "“Kula değil, yüreğine sor beni.”"




2. "Biraz ilerideki pencereden bir avuç kadar gökyüzü göründü: Masmavi…"




3. "Sen aşkın ne olduğunu bilir misin adaşım, sen hiç sevdin mi?."




4. ""Kula değil, yüreğine sor beni.""




5. "Bir minareye çıkarak bütün dünyaya işittirecek kadar kuvvetli bağırabilir misin?
Aşk sana bunları yaptırabilir mi? İşte o zaman sana seviyorsun derim…"




6. ""Bende artık kuvvet yok, akıl yok, düşünce yok, yalnız aşk var. Mavzer kurşunu gibi çarptığını yere seren bir aşk...""




7. "Gökyüzüne baktı, bir bulut aradı ve bekledi…"




8. "Sen sevgiline ne verebilirsin sanki?Kalbini mi?Pekâlâ,ikincisine?Gene mi o?Üçüncü ve dördüncüye de mi o?Atma be adaşım,kac tane kalbin var senin?"




9. "Bir haber yolladım cânan iline…"




10. "Her ağaç bizim kahrımızı anamızdan çok çekmiştir."




11. "Mektep kitaplarındaki haritalarda bir insan eli kadar küçük görünen Anadolu, çeşit çeşit birbirine benzemez insanlarla doludur. Öbek öbek kasabacıklar, kendi içlerine kapanmış birer küçük dünyadır."




12. "Aşağı yukarı kendime insan sesi esnafı diyebilirim."




13. "Aya hitap eder gibi, şarkısına devam etti:

Ayın şavkı vurur sazım üstüne
Söz söyleyen yoktur sözüm üstüne
Gel ey hilâl kaşlım, dizim üstüne,
Ay bir yandan, sen bir yandan sar beni."




14. "Bir yanık sesi vardı ki…
Bu ses için ismi Gramofon Avrat olmuştu."




15. "Adamakıllı akşam olmuştu."





Kamyon Kitap İncelemeleri


Kamyon Sabahattin Ali'nin on altı hikayesi ve biyografisinden oluşan eseri.

Eserdeki hikayelerin büyük bölümü Sabahattin Ali'nin Değirmen isimli hikayesinin de yer aldığı eserinde okuduğum hikayelerdi. O nedenle eserin kısa bir zaman diliminde bittiğini ifade edebilirim. Sabahattin Ali'nin hikaye yazmadaki başarısı bu hikayelerinde de görülüyor kuşkusuz. Özellikle Kamyon, Kafakağıdı ve Arabalar Beş Kuruşa hikayeleri beni oldukça etkiledi.

Elimdeki baskı Yapı Kredi Yayınları'nın 13. baskısı. Beyaz kağıda baskı yapıldığı için okumakta biraz zorlanmış olsam da biçim olarak da genel anlamıyla başarılı bir eserdi. Yazarın hikayeleriyle henüz tanışmadıysanız, ya da tanışıp bu eseri okuma fırsatı bulamadıysanız geç kalmamanızı öneririm. Zira hikaye okumak da en az roman okumak kadar zevkli ve hatta bazen terapi niteliğinde. Hele ki o hikayeler Sabahattin Ali'nin hikayeleriyse...

Yazarın biyografisine hakimseniz hikayeler sizin için ayrı bir anlam ifade edebilir. Okurken düşündürebilir ve döneme, dönemdeki kahramanlara eleştirel bakış açısıyla bakabilirsiniz. Hikayelerde insan psikolojilerini inceleme fırsatı bulabilirsiniz. Bu konuda da oldukça başarılı bir yazar. Gönül isterdi ki daha uzun yaşasın ve nice hikayeler, romanlar yazsın...




Geçmiş döneme yapılan güzellemelerin aksine küçük insanın dramını gözler önüne sermeyi ve bunu günümüze kadar ulaştırmayı başarmış bir yazar. Her okuduğum eserinin bir sonraki sayfasını merakla bekledim. Kamyon adlı öyküsü de benim için unutulmazlar arasındaki yerini aldı. Sonsuz teşekkürler Sabahattin Ali



Katı bir sosyal gerçekçi olan Sabahattin Ali Memleketçilik akımı düşüncesini ezilen memleketlilerin acılı hayatlarını dile getirmek şeklinde yorumlayan yazarlardan biridir. Onun öykü ve romanlarında devletin bozuk çarklarına eleştiri, devletin yoksul bıraktığı insanların dramları ağırlıklı olarak yer tutmaktadır. Bu nedenle sistemi idareyi ve rejimi sorguladığı kuşkularını da körüklemiş, kovuşturmalara uğramış sakıncalı yazar olarak görülmüş hapislerden de çıkmamıştı.

Sabahattin Ali Kamyon adlı öyküsünde de Anadolu’da geçen olayları ve Anadolu’da yaşayan küçük insanların zorluklar ile mücadelesini ele almış, geçim sıkıntısı çeken insanların dramlarını işlemişti. Öykülerinde yoksul Anadolu halkını, cinsel açlıklar çeken insanları, düşük kadınların dramlarını, yoksul köylülerin, öğretmenlerin, düşük kadınların hayat savaşlarını bürokrasinin ezdiği zavallı insanları anlatan Sabahattin Ali Kamyon adlı öyküsünde ise Konya’dan İzmir’e ekmek parası kazanmak için giden yoksul bir köylü gencinin, kamyoncuya verecek yol parası olmadığı için kamyondan atlamaya karar vermesini anlatmaktadır.




Kitabın içinde tam 16 öykü var bunların 7 tanesini Değirmen adlı hikaye kitabında 2 gün önce okuduğum için geçtim. Değirmen, Kırlangıçlar, Bir Orman Hikayesi, Kazlar, Bir Firar, Kanal, Candarma Bekir...içlerinde favorim Değirmen di tabi ki.. Bir aşk tarifi bu kadar güzel anlatılabilirdi ancak.

Yazar "Şiir ve hikâyelerim arasında, yazmış olmaktan utanacağım kadar kötüleri olduğunu biliyorum" demiş, benim kötü olduğunu söyleyebilecek bir edebiyat bilgim yok fakat bazı hikayeleri ağlaya ağlaya okuyup içselleştirirken bazılarında sıkıldığımı söyleyebilirim.

Kağnı, Kamyon, Kafakağıdı, Gramafon Avrat, Arap Hayri, Apartman, Arabalar Beş Kuruşa, Ses, Çaydanlık ise kitapta yer alan diğer öyküler. Bunlar arasında ise favorim Arabalar Beş kuruşa oldu ki bunun sebebi öğretmen kimliğimdir, haksızlıklar ve adaletsizliklerin olduğu bir dünyada büyüyen çocuklara dayanamıyorum.

Hikayelerin çoğunda zorluklarla mücadele eden insanları anlatmış yazar. Bazen ironik bazen içinde acımasızlıkların bulunduğu bozuk düzeni eleştirirken fark ettim ki aslında bunlar hala ülkemizde devam eden sorunlardan sadece birkaçı.. Yani düzenin değiştirilmesi gerekliliğini taaa o yıllarda yazmış olan yazarın incelemesini yaparken bunların değişmemiş olduğunu söylemek çok acı verici.

“Hikâye yazmak hayli güç bir iştir. Güçlüğü nisbetinde nankördür. " diyor. Ne zor şartlar altında hikayeler yazdığını eşi Aliye ye yazdığı mektupları okurken tanık olmuştum.

Velhasıl ben yazarın kalemiyle 25.yaşımda tanışmış oldum ve yazmış olduğu tüm eserleri okumaya karar verdim.




Eser hakkında bir şeyler söylemeden önce burdan Sayın

abime çok teşekkür ederim. Kamyon adlı öykü kitabına başlamadan evvel önerdiği

adlı Sabahattin Ali'yi anlatan romanı büyük bir zevkle okudum ve yazarımızı daha iyi tanıma imkanına eriştim. Ben de sizlere öneriyorum. Şayet benim gibi Sabahattin Ali'yi yakın pencereden tanımak isteyen okurlarımıza.

Esere gelecek olursak. Sabahattin Ali'nin 16 adet kısa öyküsünün bulunduğu buram buram Anadolu kokan bir seçme eser "Kamyon". Öykülerin konuları genel olarak yaşanmış olaylardan oluşuyor. Birkaç tanesine örnek verecek olursam; "Kazlar" ve "Çaydanlık" öykülerini Sabahattin Ali, Sinop Cezaevi'nde kaldığı süre zarfında işittiği olayların etkisiyle kaleme almış. "Candarma Bekir" adlı öyküsünü de Konya Cezaevi'nde aynı koğuşta yattığı Halil Efe'den dinlediği olayı iki yıl sonra Ankara'da yazıya dökmesiyle oluşturmuş yeşil mürekkepli yazarımız. Zaten öykünün kahramanı da Halil Efe. Bunlarıda yine

adlı romandan not almıştım, oradan biliyorum.

16 öykü de birbirinden güzel olmakla beraber benim en çok beğendiklerim "Değirmen", "Çaydanlık" "Ses" "Kazlar", "Kafakağıdı", "Apartman", "Arabalar Beş Kuruşa" adlı öyküler oldu. Son olarak dönemin Konya oturak alemlerini anlattığı "Gramafon Avrat" adlı öykü ise Türkan Şoray'ın başrolünde oynadığı aynı isimle sinemaya da uyarlandığınıda söyleyip herkese keyifli okumalar dilerim.




Ölümünün yıldönümünde (2 nisan 1948) bu güzel yazarı anaraktan incelememe başlamak istiyorum. Mekanın cennet olsun kalbi güzel insan. Biz seni okuyoruz, okutuyoruz, okumaya da devam ediyoruz. Her ne kadar döneminde değerin pek bilinmemiş olsa da, zamanla çook iyi yerlere geldin. Önünde saygıyla eğiliyorum...

Okuduğum 9. Sabahattin Ali kitabı Kamyon. İçinde 16 minik öykü barındıran bu kitap, ince olsa da, upuzun hayatları barındırıyor içerisinde. Ali'nin o muhteşem gözlemciliğini insanların üzerinde kullanaraktan nasıl da muhteşem betimlemelerle ve öykücülükle önümüze koyduğuna şahit olacaksınız. İnsan psikolojisinden çok iyi anlıyor. Elbette edebi sanata yatkınlığıyla birleştirince bu özelliğini ortaya Sabahattin Ali kitapları çıkıyor:)

Ben kitapta en çok; Kazlar, Bir Firar, Kamyon, Apartman ve Arabalar Beş Kuruşa hikayelerini beğendim. Yani kısacasï kitabın yarısını beğenmiş oluyorum:)) Bundan sonraki okuyacağım Ali kitabımı bile belirledim: Kağnı-Ses-Esirler

Bu yazara hâla başlamadıysanız çooook şey kaybediyorsunuz demektir. Hep bir tarafınız eksik kalır. Sabahattin Ali okumadım diyen kendini camdan atsın yani o derece:)) Elbette her kitabı mükemmel değil ama okunmaya kesinkes değer bir yazar. Bu eseri okumanızı tavsiye ediyor ve bol sağlıklı günler diliyorum. Ben de gidip şu Savaş ve Barış'a devam edeyim bari:)



Tüm kitapları ücretsiz okuyabilir veya indirebilirsiniz! Ayrıca son kitabımız İlahi Rezonans artık raflarda! İncelemek için: