İnsan Vücuduna Seyahat Kitap Bilgileri
Yazar: Gavin Francis
Tahmini Okuma Süresi: 7 sa. 42 dk.
Sayfa Sayısı: 272
Basım Tarihi: 2017
İlk Yayın Tarihi: 2017
Yayınevi: Domingo Yayınevi
ISBN: 9786051980041
Ülke: Türkiye
Dil: Türkçe
Format: Karton kapak
İnsan Vücuduna Seyahat Kitap Tanıtımı
“Muhteşem... Bunun gibi bir kitap okumadım.”
-John Berger-
“...sinir kasa, kas kirişe, kiriş ise sağduyuya uyar. Ve sağduyu, ruhun makamıdır.”
-Leonardo da Vinci-
Vücudumuzu yakından tanıdığımızı zannederiz ama insan bedeni aslında çoğumuz için keşfedilmemiş topraklardır. Kaçımız kalbin insan refahıyla nasıl bir bağlantısı olduğunu biliyor? Ya da epilepsi nöbetlerinin beyni nasıl etkilediğini? Veya ayağın insanlık açısından neden belirleyici rol üstlendiğini? Ödüllü yazar Gavin Francis İnsan Vücuduna Seyahat’te okurları bedenin saklı kalmış patikalarında gizemli bir yolculuğa çıkarırken organlarımızın mucizevi işleyişini anlamamızda bize rehberlik ediyor.
Cerrah, acil tıp uzmanı ve aile hekimi olarak edindiği tecrübelerden yola çıkan Francis hastalarının öykülerini, tıp tarihi, felsefe ve edebiyatla harmanlayarak insan vücudunu hastalıkta ve sağlıkta, yaşarken ve ölürken anlatıyor. İnsan Vücuduna Seyahat özünde insan olmanın anlamına dair derin düşünceler barındıran, vücudunuza bakış açınızı değiştirecek şiirsel ve dokunaklı bir kitap.
“Yılın Kitabı”
-Observer – Sunday Times – Economist – Sunday Herald-
(Tanıtım Bülteninden)
İnsan Vücuduna Seyahat Kitaptan Alıntılar
1. "İnsan beyni haritası çıkarılmamış, cerrahi keşfe açık bir ülkeydi."
2. ""İnsan beyni haritası çıkarılmamış, cerrahi keşfe açık bir ülkeydi.""
3. "Pek azımız olmak istediğimiz kişi olmayı başarırız."
4. "Hemşireler ve doktorlar, işlerini yapabilmeye yetecek ölçüde duyarsız olmayı seçmiş elit bir tabakadır."
5. ""Başıma gelen onca şey içinde bence en önemsizi, kör olmaktı.""
6. "Motosiklet kullanmanın yeri ayrıdır, araba hatta bisiklet kullanmaya bile benzemez."
7. "“Triyaj”da tartışmasız bir demokrasi hakimdir. Önceliği olanlar torpille değil, tıbbi gereksinimlere göre belirlenir."
8. "yürürken karanlıkta yolumu bulmam gerekiyor."
9. "Sanki üzerime bir ağırlık, beni soluksuz bırakan bir sis çökmüştü."
10. "insana yönünü de şaşırtır."
11. ""Beni yavaş yavaş esir aldı,""
12. "gözünü milim milim incelerim."
13. ""Başıma gelen onca şey içinde bence en önemsizi, kör olmaktı.""
14. ".
İnsan dediğin nedir ki, dalından toprağa düşen yapraktan başka..
."
15. "Kalp sadece nabzın değil ruhun da kaynağıymış."
İnsan Vücuduna Seyahat Kitap İncelemeleri
Okumuş olduğum “İnsan Vücuduna Seyahat” isimli kitapta o kadar çok ilginç bilgi var ki hepsini anlatmam mümkün değil ancak en ilginçlerini paylaşmaya çalışacağım;
Öncelikli olarak kitap yazarı Gavin Francis bir doktordur ve insan vücudu hakkında pek çok anatomik bilgi barındırmaktadır.
Bunun yanı sıra kitap içeriğinde yaşanmış gerçek hikayelere de ufak ufak yer verilmiştir.
Benim hoşuma giden noktalardan biri ise kitap içeriğinde felsefe, tarih, sanat ve mitolojiye de yer verilip, olayların bunlar üzerinden anlatılmasıdır diyebilirim.
Şimdi size özenle çizmiş olduğum ilgimi çeken ve ilginç gelen, kitabı almanıza neden olacak olan bölümlerden bahsedeceğim;
-Sara krizleri, ruh alemi ile kurulan iletişim olarak düşünüldüğü için yıllarca “Kutsal Hastalık” olarak adlandırılmıştır
-John Epley, vertigo şikayeti ile gelen hastaların baş arkasına vibratör tutarak iyileşme oranlarının yükseldiğini buldu ancak bunu meslektaşlarına kabul ettirmesi 10 yılı buldu (görsel ekledim)
-“Gökyüzü Defni” ;naaşlar parçalanıp akbabalar için dağlara bırakılmaktadır.(görsel ekledim)
En en ilginç bilgi ise ;
-Fas’ta kadınlar, doğurganlığı arttırmak için kendi çocuklarının ya da başka kadınların çocuklarının plasentasını yermiş
-Ayrıca Japonya, Macaristan, İzlanda, Batı Endonezya ve Rus halkı ile ilgili de plasenta konusunda bir takım gelenekler mevcutmuş (görsele ekledim)
Daha fazlasını merak edenler için şimdiden keyifli okumalar diliyorum:)
Öncelikle bu kitabı alırken hiçbir fikrim yoktu. Aslında kitap alırken araştırarak almıyorum. Bazen yorumlar, bazen kapak resmi, bazen kitabın adı, bazen yazarı... Yani o an beynim hangi noktadan kontak sağlarsa kitapla o zaman alıyorum. Bu kitabı seçme sebebim kitabın adı ve kapak fotoğrafıydı. Yabancı bir doktorun yazmış olduğu mesleği ile alakalı bir kitap. Ben açıkcası daha çok tıp literatüründe geçen kelimelerle dolu bir kitap bekliyordum. Ama beklentimin aksine doktorumuz gayet olabilecek en sade en anlaşılabilir şekliyle, mümkün mertebe tıbbi kelimelere çok başvurmadan insan vücudunu o kadar güzel anlatmış ki, tebrik etmek gerekiyor. Doktorumuz kitabı bölümlere ayırmış. Beyinden başlayıp parmak ucuna kadar aradaki tüm organların hem vücudumuzdaki yerini, önemini, ne işe yaradıkları, işleyiş sistemini o kadar akıcı, yalın bir dinle anlatmışki zannedersin adamın muayenehanesindesin, dinliyorsun. Doktorumuz meslek hayatında karşılaşmış olduğu insanların hastalıklarını, onların yaşadıklarını gözlemleri ile ele almış. Okuduğunuz satırlarda doktordaki meslek aşkını hissediyorsunuz. Kısacası bu kitap sağlık alanındaki kişiler başta olmak üzere her yaş grubuna ve her kitleye hitap eder. bence türünde okunacak güzel kitaplar arasında. En güzel tarafıda birbirine bağlı bir olay örgüsü yok. Yani istediğin zaman al eline oku. Aynı yerden devam etmende zorunlu değil. Hangi bölümü istiyorsan oku. Şiir kitabı gibi yani. Yazarın başka kitabı varsa onuda alıp okuyacağım. Bu alana ilginiz varsa, yada insan bedeni üzerine bi kitap okumak isterseniz bu kitap iyi bir başlangıç olacaktır.
Sert bir kitaptı benim için. Okurken ara vererek okumam gerekti çünkü sağlık problemleri ile aramda bir geçmiş var ve geçmişle yüzleşmek her zaman kolay olmuyor. Kitabı okurken gündelik hayatta yaşamadığım bazı duyguları yaşıyorum. Mesela yeis mesela bir mucizenin ardından gelen şaşkın mutluluk. İnsan gerçekten çok ilginç bir yaratık cümlesi klişe ama çok net bir cümle. Bu cümleyi duygu,düşünce ve davranışlara yorum olarak söylüyoruz genelde fakat iç mekanik sistemi birazcık keşfedince ilginç kelimesi çok çok hafif kalıyor. Bu bambaşka bir şey ve saygı duyulması gereken bir şey. Kitabı okurken çok küçülüyorsunuz o kadar küçülüyorsunuz ki o kocaman hırslarınız ve kendini beğenmişliğiniz yok oluyor. Sanki bir okyanusun ortasında yapayalnız kalmış gibi ya da bir uçurumun ucundan aşağıya bakıyor gibi. En iyi çıkardığım ders yaşamak gerektiği, çok fazla saçmalığa girmeden onurlu, güzel ve değerli bir şekilde yaşamak gerektiği. Hepimizin sonu aynı, önemli olan sona giderken nasıl bir süreçten geçtiğimiz. Çok fazla bir şeyleri büyütmeye gerek yok neticesinde hepimiz milyarlarca yıllık evrende binlerce yıldır yaşamış ve yaşamaya devam eden canlılarız. Ha bu arada o kadar da eşsiziz ki ne bizden bir tane daha olacak ne
de bizim yaşadığımızın aynısı yaşayabilecek olan. Kendinizin ve yaşadığınız evrenin değerini bilin.
Bu kitabı anatomi hocamın tavsiyesiyle alıp okudum. Başladıktan sonra elimden düşüremediğim, bitirmek için sabahladığım muhteşem bir kitaptı. Kitap isminden anlaşıldığı gibi insan vücudu ve organların işleyişi hakkında bilgiler veriyor. Kitabın yazarı bir doktor ve vücudun her bölümünde hastalarının öykülerini anlatırken aynı zamanda sanattan,edebiyattan ve felsefeden çok ilgi çekici örnekler veriyor. Verdiği bu ilginç örnekler kitabı biraz hikayeleştiriyor. Kendinizi bir sayfada Leonardo da Vinci'nin insan anatomisindeki çalışmalarını, bir başka sayfada Yunan mitolojisinden örnekler okurken buluyorsunuz. Beyin kısmında anlatılan nöbetler, psikiyatri ve Elektrokonvülsif Tedavi (EKT), yüz felci ve özellikle burada verilen Leonardo da Vinci eserleri ve plasenta benim en çok ilgimi çeken kısımlar oldu. Özellikle plasenta kısmında plasentanın çeşitli kültürlerde taşıdığı farklı anlamlar ve göbek bağının önemi, bazı kültürlerde insanların da doğumdan sonra plasentalarını yemesi ( birçok memeli hayvanda görülen bir davranış) çok ilginç bir bilgiydi benim için. Kitapta tabii ki tıbbi terimler mevcut ancak bu kısımlar okuyucuyu sıkacak derecede karmaşık değil. Özellikle sağlık alanında çalışanlar olmak üzere herkesin okumasını tavsiye ederim. Bence her insanın sahip olduğu bedeni tanıması gerekiyor ve bu kitap başlangıç için çok uygun olacaktır.
" Kimi mezarların havasında debdebeli bir vakar sezilirken, diğerleri mütevazı ve yalındır; üzerlerinde sadece bir isim, iki de tarih yazılıdır. Zengin ile yoksulun yan yana yatmasında demokratik bir hava vardır."
Şiirsel Taş tarafından çevrilen kitap Domingo Yayınevi tarafından yayınlandı.
Vücudumuzu yakından tanıdığımızı zannederiz ama insan bedeni aslında çoğumuz için keşfedilmemiş topraklardır. Kaçımız kalbin insan refahıyla nasıl bir bağlantısı olduğunu biliyor? Ya da epilepsi nöbetlerinin beyni nasıl etkilediğini? Veya ayağın insanlık açısından neden belirleyici neden belirleyici rol üstlendiğini?
Ödüllü yazar Gavin Francis İnsan Vücuduna Seyahat’te okurları bedenin saklı kalmış patikalarında gizemli bir yolculuğa çıkarırken organlarımızın mucizevi işleyişini anlamamızda bize rehberlik ediyor.
Cerrah, acil tıp uzmanı ve aile hekimi olarak edindiği tecrübelerden yola çıkaran Francis, hastalarının öykülerini, tıp tarihi, felsefe ve edebiyatla harmanlayarak insan vücudunu hastalıkta ve sağlıkta, yaşarken ve ölürken anlatıyor. İnsan Vücuduna Seyahat, özünde insan olmanın anlamına dair derin düşünceler barındıran, vücudunuza bakış açınızı değiştirecek şiirsel ve dokunaklı bir kitap.
Kitap 7 ana bölümden ve 18 alt bölümden oluşmaktadır: Beyin (Ruh Cerrahisi, Nöbetler, Kutsallık ve Psikiyatri), Baş (Göz, Yüz, İç Kulak), Göğüs (Akciğer, Kalp, Meme), Üst Uzuvlar (Omuz, Bilek ve El), Batın (Böbrek, Karaciğer, Kalınbağırsaklar ve Rektum), Pelvis (Genital Organlar, Rahim, Plasenta), Alt Uzuvlar (Kalça, Ayaklar ve Parmaklar).
Kesinlikle okumanızı tavsiye ettiğim bu kitabı ben de müthiş bir zevkle okudum.