Tüm kitapları ücretsiz okuyabilir veya indirebilirsiniz! Ayrıca son kitabımız İlahi Rezonans artık raflarda! İncelemek için:

İmam Maverdi Alıntıları & En Çok Okunan Sözleri

İmam Maverdi En Beğenilen Sözleri



1. "Hz. Ali (r.a)şöyle demiştir:

“Kişinin kıymeti, ortaya koyduğu güzel işlerle ölçülür.”"


- Edebü'd-Dünya Ve'd-Din



2. "Kendini tamamen ilme veren kişiyi yalnızlık ürkütmez. İlimle teselli bulup rahatlayan kimseyi hiçbir sevinç ve huzur es geçmiş olamaz. Kur'an-ı Kerim'i kendisine yoldaş olan kişiyi arkadaşlarından ayrı düşmek ürkütmez."


- Edebü’d Dünya ve’d Din



3. "Sen yorgunluk diyarında rahatlık arıyorsun!"


- Edebü’d Dünya ve’d Din



4. "Cahiller daha yaşarken ölüdürler."


- Yüce Hedefler Kitabı



5. "Nefsin şu üç hâli vardır:
1- Adalet ve insaf hâli,
2- Taşkınlık ve israf hâli,
3- Kusur ve noksanlık hâli."


- Edebü'd-Dünya Ve'd-Din



6. ""Kadın fesleğendir, ev işlerini yürüten hizmetçi değildir!"


- Edebü’d Dünya ve’d Din



7. "“Kişi arkadaşının dini üzerinedir. Bu nedenle kimle arkadaşlık ettiğine iyi baksın!”

Ebû Davud , 4833; Tirmizi , 3278."


- Edebü'd-Dünya Ve'd-Din



8. "Edepli ol da kim olursan ol!"


- Edebü’d Dünya ve’d Din



9. "“Bir şeye olan sevgin seni sağır ve kör eder.”

Ebû Davud, 5130."


- Edebü'd-Dünya Ve'd-Din



10. "Peygamber (s.a.v) şöyle buyurmuştur:
“Âdemoğlu şu üç şeyden sorguya çekilmedikçe bir yere kıpırdayamaz:
1- Gençliğini nerede harcadığı,
2- Ömrünü nerede tükettiği,
3- Malını nereden kazanıp nereye harcadığı.”"


- Edeb'üd-Dünya Ve'd-Din



11. ""Ömür azalıyor, günahlar çoğalıyor."


- Edebü’d Dünya ve’d Din



12. "“Biz hiçbir nefse gücünün üzerinde yük yüklemeyiz.”

En’âm, 152."


- Edebü'd-Dünya Ve'd-Din



13. "Halil bin Ahmed'e,
-- Siz bu kadar ilmi nereden ve nasıl elde ettiniz, diye sorduklarında,
-- Bilmediğimi bilenden aldım, bildiğimi bilmeyene verdim diye cevap vermiştir."


- Edeb-i Dünya ve Din



14. "Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz şöyle buyurmuştur:

حُفَّتِ الْجَنَّةُ بِالْمَكَارِهِ، وَ حُفَّتِ النَّارُ بِالشَّهَوَاتِ.

"Cennetin etrafı nefsin hoşlanmadığı şeylerle çevrilidir. Cehennemin etrafı ise nefsin hoşuna giden dünya zevkleriyle çevrilidir. "
Bu hadisi Müslim Sahih'inde (hadis no: 2822) ve Tirmizi Sünen inde (hadis no: 2559)

Bu mübarek sözleriyle Efendimiz şunu anlatmak istemiştir: Cennete giden yola girmek sıkıntılara göğüs germekle olur. Cehenneme giden yola girmek ise nefsin hevâ-hevesine uymakladır."


- Edebü’d Dünya ve’d Din



15. "Hikmet ehli şöyle demiştir:
“Bir kimseye güvenmeden önce onu denemeyen; ünsiyet kurmadan ona güvenen kişi neticede pişmanlık duyar.”"


- Edeb'üd-Dünya Ve'd-Din



16. ""Zaferan, kokusudur dilberlerin
Mürekkep ise güzel kokusudur erkeklerin""


- Edebü'd-Dünya Ve'd-Din



17. "Bir şey için seni seven, o şeyin bitmesi ile senden yüz çevirir."


- Yönetimin Esasları



18. ""Allah hiç kimseyi gücünün yetmeyeceği şeyden sorumlu tutmaz."


- Edebü’d Dünya ve’d Din



19. "Kitaplardan teselli bulan; hiç üzülmez."


- Yüce Hedefler Kitabı



20. "Ömer (r.a) şöyle demiştir:
“Kişinin esası aklıdır; nesebi dinidir; mürüvveti (mertliği) de ahlâkıdır.”"


- Edeb'üd-Dünya Ve'd-Din



21. "Bazı edipler şöyle demiştir:

“Kifâyet edecek kadar az (olan şey), azdıran çoktan daha hayırlıdır.”"


- Edeb'üd-Dünya Ve'd-Din



22. "Ahmaklar, toplumlarında efendi olamazlar Fakat bildiği halde bilmiyormuş gibi görünenler efendi olurlar"


- Edebü'd-Dünya Ve'd-Din



23. "Çünkü insan bilmediğinin düşmanıdır."


- Edebü’d Dünya ve’d Din



24. "Peygamber (s.a.v) şöyle buyurmuştur:
“Hile, aldatma ve bunları talep edenler ateştedir.”"


- Edeb'üd-Dünya Ve'd-Din



25. "Bazı sâlih zâtlar şöyle demiştir:
“İlim amele seslenir ve amel buna icabet ederse, ilim orada karargâh kurar; yoksa çekip gider.”"


- Edebü'd-Dünya Ve'd-Din



26. "“Kadın fesleğendir; ev işlerini yürüten hizmetçi değildir."


- Edeb'üd-Dünya Ve'd-Din



27. "Birisi ebu Hureyre'ye sordu:
-Takva nedir?

Ebu Hureyre:
-Sen hiç dikenli araziden geçtin mi?

Adam- evet

Ebu Hureyre- Nasıl geçtin?

Adam-Dikenlerden sakına sakına

Ebu Hureyre- takva da böyledir. Günahlardan sakınarak yaşamaktır."


- Edeb'üd-Dünya Ve'd-Din



28. "“Her kim Rabbine kavuşmayı umuyorsa, iyi iş yapsın ve Rabbine ibâdette hiçbir şeyi ortak koşmasın.”

Kehf, 110."


- Edebü'd-Dünya Ve'd-Din



29. ""Edepsiz kişi dünyada yaşıyor da olsa o ölüdür. Güzel davranan edepli insan ölmüş de olsa o diridir.""


- Edebü’d Dünya ve’d Din



30. "“Akıl, nasihat eden bir vezir; hevâ rezil edici bir vekildir.”"


- Edebü'd-Dünya Ve'd-Din



31. "Peygamber (s.a.v) şöyle buyurmuştur:
“Kadın dört şey için nikâhlanır. Malı, güzelliği, soyu ve dindarlığı için. Sen dindar olanı seç ki elin toprak olsun (bahtiyar olasın).”"


- Edeb'üd-Dünya Ve'd-Din



32. "Said b.Humeyd şöyle demiştir:

Hiçbir sıhhat vermez fayda
Din ve ahlâk sağlıklı olmayınca"


- Edeb'üd-Dünya Ve'd-Din



33. ""Dünyada nail olduğun şeylere sevinme; kaçırdıkların için de üzülme! Ölümden sonrası için gayret et!”"


- Edebü'd-Dünya Ve'd-Din



34. "‘Şüpheyi gideren ilim, zengin eden maldan daha hayırlıdır.’"


- Edebü'd-Dünya Ve'd-Din



35. ""Câhiller daha hayatta iken ölmeden ölmüş insanlardır."


- Edebü’d Dünya ve’d Din



36. "Nefsini terbiye eden, yaratılışı güzel, iç dünyası düzgün olan kimselere de müjdeler olsun!"


- Edebü’d Dünya ve’d Din



37. "Bazı hikmet ehli şöyle demiştir:
“Düz yoldan gitmek, zikzaklı yoldan gitmekten daha kolaydır; zorluğu terk etmek, zorluğu yüklenmekten daha iyidir.”"


- Edeb'üd-Dünya Ve'd-Din



38. "İbni Dubâra: "Biz araştırdık ve gördük ki Allah'a itaat ederken gösterilecek sabır, Allah'ın azâbına sabretmekten daha kolaydır.""


- Edebü’d Dünya ve’d Din



39. "Câhiller çok olduğu için âlimler onların arasında garibandır."


- Edebü’d Dünya ve’d Din



40. "Bazı âlimler şöyle demiştir:
“Biz ilmi, sonuna ulaşmak için talep etseydik, ilme eksik başlamış olurduk. Belki de biz ilmi her gün cehaletimizi azaltmak ve bilgimizi artırmak için okuyoruz.”"


- Edebü'd-Dünya Ve'd-Din



41. ""Beğenen göz her ayıba kapalıdır
Ancak öfkeli göz her ayıbı ortaya çıkartır"

Abdullah b. Muaviye b. Abdullah b. Câfer b. Ebı̂ Talib (r.a)"


- Edebü'd-Dünya Ve'd-Din



42. "Dünya düzeninin sağlanabilmesi başlıca altı şartın bulunmasına bağlıdır: Saygı ile uyulan din, güçlü bir siyasî otorite, kapsamlı adalet, genel güvenlik, yaygın refah, büyük bir ümit ve emel."


- Edebü’d Dünya ve’d Din



43. "Hayâsı az olanın dostları da az olur."


- Edebü’d Dünya ve’d Din



44. ""Herkesin dostu aklı, düşmanı ise cehâletidir."


- Edebü’d Dünya ve’d Din



45. "Âmir B.Abdulkays şöyle demiştir:

Eğer akıl seni gereksiz olan işlere karşı engelliyorsa, sen gerçekten akıllısın demektir."


- Edebü’d Dünya ve’d Din



46. "Ömür azalıyor günahlar çoğalıyor."


- Yüce Hedefler Kitabı



47. "Lokman b. Ebı̂ Amr , Ebû'd Derda ’dan rivâyetle (r.a) Rasûlullah ’ın (s.a.v) şöyle buyurduğunu bildirmiştir:

‘Ey Uveymir ! Aklını geliştir ki Rabbine daha çok yakın olasın’. Ben de:
‘Anam-babam sana feda olsun ya Rasûlallah! Aklımı na-sıl geliştireyim’ dedim. Rasûlullah da (s.a.v):
‘Allah’ın haram kıldığı şeylerden kaçın ve Allah’ın farz kıldığı şeyleri de yerine getir ki hakiki akıl sahibi olasın! Sonra da nâfile olan güzel ameller işle ki dünyada aklın artsın ve Rabbine daha yakın olasın ve Onunla izzet bulasın!’ ”

Tenzihu’ş Şeriati’l Merfua, 174 (1/217)"


- Edebü'd-Dünya Ve'd-Din



48. "Seni bir şey için seven, o şeyin bitmesiyle
senden yüz çevirir."


- Maverdi Tefsiri 11. Cilt



49. "Dünyaya güvenme!"


- Edebü’d Dünya ve’d Din



50. "Bazı bilge insanlar şöyle demişlerdir: “Dostunu senden önceki dostuyla tanı!”"


- Edeb'üd-Dünya Ve'd-Din



51. "Bazı bilge insanlar şöyle demişlerdir:
“Kişinin ırzını ve onurunu korumak için çalışması dünyaya rağbet etmesi demek değildir.”"


- Edeb'üd-Dünya Ve'd-Din



52. "Çünkü insan ne kadar sevinirse o kadar üzülür."


- Edebü’d Dünya ve’d Din



53. "Her bilenin üstünde bir başka bilen vardır."


- Edebü’d Dünya ve’d Din



54. "“Akıl, nasihat eden bir vezir; hevâ rezil edici bir vekildir.”"


- Edebü’d Dünya ve’d Din



55. "Nefsi korumak fazîletlerin temelidir."


- Edeb'üd-Dünya Ve'd-Din



56. "Akıl hariç, her şey çoğaldıkça ucuzlar, akıl ise çoğaldıkça değerlenir."


- Edebü’d Dünya ve’d Din



57. "Resulullah şöyle buyurdu: "Ya Rab fayda vermeyen ilim, doymak bilmeyen nefs, azaptan korkmayan kalp ve yaşarmayan gözden sana sığınırım."


- Yüce Hedefler Kitabı



58. ""Helal olsun haram olsun; dünya malı bir gün tükenecektir."


- Edebü’d Dünya ve’d Din



59. "‘Biz emaneti, göklere, yere ve dağlara teklif ettik de onlar bunu yüklenmekten çekindiler, (sorumluluğundan) korktular’

Ahzâb, 72."


- Edebü'd-Dünya Ve'd-Din



60. "Ali b. Ebı̂ Talib (r.a) şöyle demiştir:
“İlim ehlinin değerini ancak fazı̂let sahibi insanlar bilir.”"


- Edebü'd-Dünya Ve'd-Din



61. "“Kim âlimlerle oturup kalkarsa vakur (saygın) olur; kim de câhillerle oturup kalkarsa hakir olur.”"


- Edebü'd-Dünya Ve'd-Din



62. "Peygamber (s.a.v) bir gün vaaz ederken adamın birine şöyle dedi:
“Dünyalığını azalt ki hür olasın! Günahlarını azalt ki ölüm sana kolay gelsin! Çocuk sahibi olmak için soyu sopu temiz olan kadını seç! Çünkü soy damarı hilekârdır (Çocuğu kendisine çektirir).""


- Edeb'üd-Dünya Ve'd-Din



63. "Said b.Humeyd şöyle demiştir:

Hiçbir sıhhat vermez fayda
Din ve ahlâk sağlıklı olmayınca..."


- Edebü’d Dünya ve’d Din



64. "Her ne kadar başlangıç ve sonuçları terk edenler kınanmış olsa da işlerin başlangıçlarını terk edenler kınanmaktan hiç kurtulamazlar."


- Edebü'd-Dünya Ve'd-Din



65. "Ebû Hazim şöyle demiştir:
“Bize verilenlerin şerrinden kurtulabilsek, bize verilmeyenlerin zararı olmaz.”"


- Edeb'üd-Dünya Ve'd-Din



66. "Sonra Allah Teâlâ'nın sana lütfetmiş olduğu sağlıklı aklı-zihni ve çabuk kavrayışı öyle bir ilme yönlendir ki o ilmi sarf ettiğin zihin senin âhiret azığın olsun, yorduğun fikir Allah tarafından şükrânâ şâyân olup karşılığını bulsun."


- Edebü’d Dünya ve’d Din



67. "Ömer ibni Hattâb radıyallahu anh şöyle demiştir:
"Kişinin asl-ı asâleti aklı; soyu, dini ve insanlığı da ahlâkıdır.""


- Edebü’d Dünya ve’d Din



68. "İbn Semmak şöyle demiştir:
“Dünyaya meyledip tadını yudumlayan, âhirette dünyanın acılığını yudumlayacaktır.”"


- Edeb'üd-Dünya Ve'd-Din



69. "Bazı edipler şöyle demiştir:

“Tecrübe aklın aynası; gurur ise câhilin meyvesidir.”"


- Edeb'üd-Dünya Ve'd-Din



70. "Şair şöyle demiştir:
Görüyorum ki kadınlarla arkadaşlık yapanlar hepsini aynı sanır
Oysa aralarında çok fark vardır
Bazılarının cennet gibi gölgeleri vardır Bazılarının cehennem gibi yakıtları vardır"


- Edeb'üd-Dünya Ve'd-Din



71. "Kadın fesleğendir, ev işlerini yürüten hizmetçi değildir."


- Edebü’d Dünya ve’d Din



72. "İlimle başbaşa kalan kimseyi yalnızlık sıkmaz.
Kitapları teselli vesilesi yapan kimse hiç mahzûn kalmaz."


- Bilge Yöneticinin Elkitabı



73. "Bazı hikmet ehli şöyle demiştir:
”Sana doğru yolu gösteren akıl senin için kâfidir.”"


- Edebü'd-Dünya Ve'd-Din



74. "Peygamber (s.a.v) şöyle buyurmuştur:
“Çocuk yapışkandır (kalbe yapışır).”"


- Edeb'üd-Dünya Ve'd-Din



75. "Allah'ım! Benim dinim bana, onların dünyası onlara!"


- Edebü’d Dünya ve’d Din



76. "Bazı hikmet ehli şöyle demişlerdir: “Kişinin akla ihtiyaç duyacak seviyede olması, mala ihtiyaç duyacak seviyede olmasından daha çirkindir.”"


- Edebü'd-Dünya Ve'd-Din



77. "Bedenler bıktığı gibi gönüllerde bıkar. Öyleyse o gönüllere hikmet turfandaları hediye ediniz."


- Edebü’d Dünya ve’d Din



78. "Seçkin ve saygın kimse aç kalınca; adi ve bayağı kimse de karnı doyunca saldırganlaşır..."


- Yönetimin Esasları



79. "“İnsanlara, kendilerine indirileni açıklaman için ve düşünüp anlasınlar diye sana bu Kur’ân ’ı indirdik.”

Nahl, 44."


- Edebü'd-Dünya Ve'd-Din



80. "Diğer taraftan da fazı̂letli bir işe adım atmak da fazilettir. Kişinin yaşlı bir öğrenci olması câhil bir yaşlı olmasından daha da evladır."


- Edebü'd-Dünya Ve'd-Din



81. "İlim talebesi âlimlerin güzel ahlâkına uymalı, tüm fiillerinde onlara benzemelidir. Bu sayede böyle bir ahlâkla yetişmiş ve buna alışmış olurlar; aynı zamanda muhaliflerden de uzak durmuş olurlar."


- Edebü'd-Dünya Ve'd-Din



82. "Şair şöyle demiştir:
İnsan unutur geçmişi, büyük şeyler de olsa Takılır hâlihazırdakine, küçük şeyler de olsa"


- Edeb'üd-Dünya Ve'd-Din



83. "Unutma ki, halk ancak adaletle düzelir, devlet sadece adaletle ayakta kalır."


- Yönetimin Esasları



84. "Hikmet ehlinden diğer bazıları şöyle demiştir:
“Emel uzun olunca kalp kararır; samimi niyet ise günahları azaltır.”"


- Edeb'üd-Dünya Ve'd-Din



85. "Bilge bir insan şöyle demiştir:
“Eğer rızıklar akıl seviyesine göre taksim edilmiş olsaydı, o zaman hayvanlar yaşayamazdı.”"


- Edeb'üd-Dünya Ve'd-Din



86. "Ali b. Ebı̂ Talib (r.a) şöyle demiştir:
“İnsanlar, âlimlere ilimlerinin fayda vermediğini gördükleri zaman, ilme rağbet etmezler.”"


- Edebü'd-Dünya Ve'd-Din



87. "Denmiştir ki:
‘ Asıl mülk fakirliktir. Fakirlik konusunda ne insanların birbiriyle çekişmesi var, ne de hesaba çekilme vardır.’"


- Edeb'üd-Dünya Ve'd-Din



88. "Kişinin aklı dilinin altında saklıdır."


- Edebü’d Dünya ve’d Din



89. "Güzel ahlâk sahibi insanın ruhu rahat eder."


- Edebü’d Dünya ve’d Din



90. "Akıl, kalpte bir nurdur. Hak ile batıl onunla birbirinden ayrılır."


- Edebü’d Dünya ve’d Din



91. ""Sevmek körlüğe sebep olur.""


- Edebü’d Dünya ve’d Din



92. "İlim öğrenin. İlim için de ağırbaşlılığı ve sekîneti öğrenin..."


- Edebü’d Dünya ve’d Din



93. "Kişinin aklı tam olursa tam olur işleri
Tam olur amel binası ve idealleri"


- Edeb'üd-Dünya Ve'd-Din



94. "Araplar şöyle derler: "Sizler gençlerle istişâreye önem verin. Çünkü onlar eskilerin ulaşıp ortaya koyamadığı, yaşlılığın da kuşatamadığı yeni görüşler ortaya koyarlar."


- Edebü’d Dünya ve’d Din



95. "Ömür azalıyor, günahlar çoğalıyor..."


- Edebü’d Dünya ve’d Din



96. "Kim dini, iktidarı için kullanırsa, o zaman herkes ondan bir şeyler kapmak için uğraşır."


- Yönetimin Esasları



97. "İran hükümdarları akıllı kimselere kızdıkları zaman onları bir cahille bir yere hapsedip bunu onlar için büyük ceza sayarlardı."


- Yüce Hedefler Kitabı



98. "Peygamber’den (s.a.v) şöyle rivâyet edilmiştir:
“On kişinin başında yönetici olan adam, kıyâmet gününde elleri boynuna bağlı olarak gelir. Sonra ameli sâlih ise onu kurtarır; sâlih değilse onu azâba götürür.”"


- Edeb'üd-Dünya Ve'd-Din



99. "Bazı bilge kişiler şöyle demiştir:
“Câhilin nimeti arttıkça çirkinliği de artar.”"


- Edeb'üd-Dünya Ve'd-Din



100. "Bir kimsenin ilmi artar da dünyadan yüz çevirmesi artmazsa Allah'tan uzaklığı artar."


- Yüce Hedefler Kitabı



101. "Günahlarımızın kokmaması Allah’ın
lütfudur bize
Yoksa namuslu geçinenler rezil olurdu kesinlikle"


- Edeb'üd-Dünya Ve'd-Din



102. "Mensuru’l Hikem şöyle demiştir:

“Doğan her güneş size bir nasihat verir.”"


- Edeb'üd-Dünya Ve'd-Din



103. "Peygamber (s.a.v) şöyle buyurmuştur:
“Dünya ne güzel binektir. Ona binin ki sizi âhirete ulaştırsın.”"


- Edeb'üd-Dünya Ve'd-Din



104. "Peygamber (s.a.v) şöyle buyurmuştur:
“Bir kişi kendisine sorulan soruya bilmediği halde fetva verirse hem kendisi sapmış olur hem de başkasını saptırmış olur.”"


- Edeb'üd-Dünya Ve'd-Din



105. "‘Kalbindeki bir harf, kitaplarındaki bin harften daha hayırlıdır.’"


- Edeb'üd-Dünya Ve'd-Din



106. "Nice zengin vardır ki mutsuz; nice fakir de vardır ki mutludur. Zira mutluluk malın çok olmasıyla orantılı değildir. Câhil olup da zengin olan kişiyi cehâleti alçaltmışken, bu kişi nasıl mutlu olabilir ki? Aynı şekilde âlim kişiyi ilmi yüceltmişken, bu âlim nasıl mutsuz olabilir?"


- Edebü'd-Dünya Ve'd-Din



107. "Ey Âdemoğlu! Utanmadıktan sonra istediğini yap."


- Edebü’d Dünya ve’d Din



108. ""Geçen günler ve yaşanan olaylar terbiye etmedik hiçbir cahil bırakmaz""


- Edebü’d Dünya ve’d Din



109. "Nesli haram yerine helale teşvik etmek, sakıncalı olana karşı mübah (helal) olan ile kanaat ettirmektir. Çünkü Allah hiçbir şeyi haram kılmamıştır ki onun cinsinden bir mübah ile insanın ihtiyacını karşılamış olmasın."


- Edebü’d Dünya ve’d Din



110. "Denilmiştir ki insanlar hayırlı ameller işleme yönünden dört kısma ayrılır:
1) İçinden gelerek yapanlar.
2) Başkalarına uyarak yapanlar.
3) İnsanlara kendini beğendirmek için ibâdeti terk edenler.
4) Mahrum bırakıldığı için ibâdeti terk edenlerdir."


- Edebü'd-Dünya Ve'd-Din



111. "İlim kişiye ibâdetin ne kadar fazı̂letli olduğu bilincini verir. Ancak kişi ilimden yoksun olarak ibâdet ederse bazen bu ibâdet, ibâdet olmaz. Bu nedenle dini ilim herkese, her sorumlu kişiye farz olmuştur. Nitekim Peygamber (s.a.v) şöyle buyurmuştur:

“İlim talebi her Müslümana farzdır.”
İbn Mace , 224; Ebû Ya’la , 2837; Metalibu’l Aliye , 3083."


- Edebü'd-Dünya Ve'd-Din



112. "İbn Şübrüme şöyle demiştir:
Ben dünyayı görürüm sevse bile onu ehli Sadece dağılan bir yaz bulutu gibi"


- Edeb'üd-Dünya Ve'd-Din



113. "Bazı hikmet ehli şöyle demiştir: “Yaşlıların görüşlerini kāle alınız! Onlar tabiî akıllarını kaybetseler bile, gözleri pek çok ibretli olaya şâhit olmuş, kulaklarında insanları değiştiren birçok olayın yankısı mâkes bulmuştur.”"


- Edeb'üd-Dünya Ve'd-Din



114. "Seleften bazıları dedi ki:
أفضل ذخائر الدنيا أخ وفي
Sâdık bir kardeş dünya hazinelerinden daha iyidir."


- Edebü’d Dünya ve’d Din



115. ""İnsanı öfke değil, hüzün öldürür. Öfke bedenin içinden dışına doğru, hüzün dışından içine doğru hareket eder. Bundan dolayı hüzün öldürür, öfke öldürmez. Çünkü öfke dışarı taşar, hüzün ise içeride çöreklenip kalır.""


- Edebü’d Dünya ve’d Din



116. "Rızık, akıl nisbetinde dağıtılmış olsaydı; hayvanlar açlıktan ölürlerdi."


- Yüce Hedefler Kitabı



117. "Cennete giden yol zorluklara katlanmaktan; cehenneme giden yol şehvete uymaktan geçer."


- Edebü’d Dünya ve’d Din



118. "Hiç kimse Rabbinden başkasına umut bağlamasın."


- Edebü’d Dünya ve’d Din



119. "Bazı hikmet ehli şöyle demiştir.
“Bilmediğin meseleler hakkında bilenler gibi söz söylemekten kaçınmak demek bir nevi ilimdir.""


- Edebü'd-Dünya Ve'd-Din



120. "Fudayl b. Iyad ’a, ‘Allah senden razı olsun’ dendiğinde o: ‘Ben onu razı etmemişken, O benden nasıl razı olsun?’ demiştir."


- Edebü'd-Dünya Ve'd-Din



121. "Hükemâdan biri şöyle demiştir: "Boş kalmaktan sakının. Çünkü boş kalmak akılları ifsâd eder, çözülmüş olan şeyleri düğümler (yapılanı yıkar).""


- Edebü’d Dünya ve’d Din



122. "Ali b. Ebî Talib şöyle demiştir:
“Sizin için iki şeyden korkarım. Birincisi nefse uymak; ikincisi ise uzun emeldir. Nefis insanı haktan döndürür; uzun emelli olmak da âhireti unutturur.”"


- Edeb'üd-Dünya Ve'd-Din



123. "Her şeyin bir meyvesi vardır, kalbin meyvesi de çocuktur."


- Yüce Hedefler Kitabı



124. "Akıl tam olursa söz kısa olur."


- Edebü’d Dünya ve’d Din



125. "Çünkü din ve dinî anlayış düzgün olursa Allah'a kulluk ancak o zaman sağlıklı olur. Dünyanın düzgün oluşuyla da mutluluk sağlanır."


- Edebü’d Dünya ve’d Din



126. "“Arzu edilen en fazîletli şey akıldır; en zarar verici şey de cehalettir.”"


- Edebü’d Dünya ve’d Din



127. "Ümmetim için en çok korktuğum şey, etkileyici bir dili olan ikiyüzlü alimdir..."


- Yönetimin Esasları



128. "Peygamber (s.a.v) şöyle buyurmuştur:
“Cennet zorluklarla, cehennem de şehvetlerle kuşatılmıştır.”"


- Edeb'üd-Dünya Ve'd-Din



129. "Peygamber (s.a.v) şöyle buyurmuştur:
“Ahmak, toprak kap (çanak) gibidir. Ne yama kabul eder ne de tamir.”"


- Edeb'üd-Dünya Ve'd-Din



130. "Kibre gelince; o nefret uyandırdığından dolayı insanlarda bulunması çirkin bir durumken, âlimlerde bulunması çok daha çirkin olur. Çünkü insanlar âlimleri örnek alırlar."


- Edebü'd-Dünya Ve'd-Din



131. "‘Seninle beraber vadileri gezmeyen, seninle meclisleri imar etmeyen ilimde hayır yoktur.’"


- Edebü'd-Dünya Ve'd-Din



132. "“Hikmet şerefli kişinin şerefini artırır, köleyi hükümdar meclisine oturtur.”

Zehebi , Tezkiretu’l Huffaz, 270; Hilyetu’l Evliya , 8364."


- Edebü'd-Dünya Ve'd-Din



133. "“Dinî ilimleri öğrenmek kadar Allah’a yapılan başka bir fazîletli ibâdet yoktur. Emin olun ki bir fakih, şeytana bin âbidden daha sert ve şiddetli gelir. Her şeyin bir direği vardır. Dinin direği de fıkıh ilmidir.”

Darekutni , 3066; Metalibu’l Aliye , 3087; Müsned -i Şihab , 206."


- Edebü'd-Dünya Ve'd-Din



134. "“Kişi Allah’ın dışında başka bir kimse için veya başka bir amaç için ilim öğrenirse, cehennemdeki yerine hazırlansın.”

Tirmizi, 2655."


- Edebü'd-Dünya Ve'd-Din



135. "Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz şöyle buyurmuştur:
إِنَّ الْمَلَائِكَةَ لَتَضَعُ أَجْنِحَتَهَا لِطَالِبِ الْعِلْمِ رِضًا بِمَا يَطْلُبُ.
"Melekler ilim talep eden kimsenin bu talebinden hoşnut oldukları için onun ayakları altına kanatlarını sererler."


- Edebü’d Dünya ve’d Din



136. "Akıl tam olursa söz kısa olur."


- Edebü’d Dünya ve’d Din



137. "Bana şâirlerden birinin şu şiiri okunmuştur:
“Olayların istenmeyen sonuçları da hayırdır. Sıkıntılı günler devam etmez, kısadır. Madem sürekli gece geliyor, sonra da gündüz geliyor; o hâlde dünyanın ne fakirliği devamlıdır ne de zenginliği…”"


- Edebü’d Dünya ve’d Din



138. ""Benim uyuyarak gecelemem ve pişman olarak sabaha çıkmam, geceyi ibadetle geçirip de sevinip şımararak sabahlamamdan daha hayırlıdır""


- Edebü’d Dünya ve’d Din



139. "“ Alim câhili tanır. Çünkü âlim de zamanında câhildi; ancak câhil âlimi tanıyamaz çünkü câhil hiçbir zaman âlim olamamıştır.” İbnu’l Mutez ’in bu sözü nasıl da hakikati ifade eder..."


- Edebü'd-Dünya Ve'd-Din



140. "Bir kokunun cinsi ne olursa, rüzgâr estiğinde o kokunun kendisini taşır."


- Edebü'd-Dünya Ve'd-Din



141. "Muhtaç edersen kerem sahibi birini
Sana da bulaşır alçak kimselerin fiilleri"


- Edeb'üd-Dünya Ve'd-Din



142. "Kim ölümü çok anarsa dünyadan az bir şeye razı olur"


- Edebü’d Dünya ve’d Din



143. "Bir mezar taşında şunlar yazılıydı:
“Biz kuvvetimizle çok kişileri ezmiştik; şimdi ise insanlara ibretlik hâle geldik.”
Başka bir mezar taşında ise şöyle yazılıydı:
“Bizim bu yerimizi görüp de dünyada baki kalacağı ümidini besleyen kişi aldanmış ahmak kişidir.”"


- Edeb'üd-Dünya Ve'd-Din



144. "Şunu bil ki akıllı kişinin fazîletleri yayıldığı gibi câhil kişilerin de rezaletleri yayılır."


- Edeb'üd-Dünya Ve'd-Din



145. "İbn Kuteybe şöyle anlatır:
“Bir gün Ömer B.Hattab (r.a) aralarında Abdullah B.Zübeyr’in de bulunduğu bir grup çocuğun yanına uğramıştı. Abdullah B.Zübeyr hariç tüm çocuklar Ömer’i (r.a) görünce kaçıp gitti. Ömer (r.a) ona:
‘Sen neden arkadaşlarınla beraber kaçıp gitmedin?’ dedi. O:
‘Ey Mü’minlerin emiri! Kendimden şüphem yok ki kaçıp gideyim! Yol da dar değil ki sana yolu açayım’ dedi.

Bu cevaptaki zekiliğe ve kavrayış derinliğinin güzelliğine bir bak! Nasıl da ayıplanmayı reddedip bunu delille ispat ediyor! Demek ki zekânın sınırı, derin kavrayışın da sonu yoktur."


- Edebü’d Dünya ve’d Din



146. "İbnü'r-Rûmî şöyle demiştir:
"Ey nefis! Sabret. Çünkü sabır sana daha lâyıktır. Çoğu kez ümit hüsrâna uğrar. İstenmeyen şey meydana gelir.""


- Edebü’d Dünya ve’d Din



147. "“Ayağını yor ki bu yorgunluk seni arzuladığın şeylere kavuştursun.”"


- Edeb'üd-Dünya Ve'd-Din



148. "Peygamber’in (s.a.v) Kâb’a şöyle dediği rivâyet edilmiştir:
“Ey Kâb! İnsanlar iki kısımdır. Birisi nefsini satın almış ve âzâd etmiş; ikincisi ise nefsini satmış berbat etmiştir.”"


- Edeb'üd-Dünya Ve'd-Din



149. "Bilge insanlardan biri şöyle demiştir: “Boş ve faydasız işleri terk etmen, seni faydalı işlere götürür.”"


- Edebü'd-Dünya Ve'd-Din



150. "“Allah dilediğine hikmet ve basiret verir. Kime hikmet verilmişse ona çok hayır verilmiştir.”

Bakara, 269."


- Edebü'd-Dünya Ve'd-Din



151. "İlme isteksiz olan kişi ilme rağbet etmeli; ilme rağbet eden kişi onun peşinden koşmalı; onun peşinden koşan ilmini daha da artırmalı; ilmini artıran da onunla amel etmeli, ilmi bırakmak için bahane sunmamalı, ilmi ihmal etmek için de mazeret göstermemelidir."


- Edebü'd-Dünya Ve'd-Din



152. "Bazı âlimler ise şöyle demiştir:
“Allah (c.c) meleklerine şehvetsiz akıl verdi; hayvanlara ise akılsız şehvet verdi; Ademoğluna ise ikisini beraber verdi.
Kimin aklı şehvetine galip gelirse o kişi meleklerden üstün olur. Kimin de şehveti aklına galip gelirse o da hayvanlardan daha da aşağı olur.”"


- Edebü'd-Dünya Ve'd-Din



153. "Bir bilge insan şöyle demiştir:
“Dünyayı talep etmen mecburiyet oranında olsun! Dünyaya bakışın ibret için olsun! Âhiret için çalışman ise süratli olsun!”"


- Edeb'üd-Dünya Ve'd-Din



154. "Hz Aişe (R.a), Rasüllullah (S.A.V)'e,
-- Ya Rasüllallah, insan ne zaman Rabbini tanır, diye sorduğunda, Hz. Peygamber ( A.S) da,
-- Nefsini tanıdığı zaman, diye buyurmuşlardır."


- Edeb-i Dünya ve Din



155. "İbn Cüreyc, Ata’dan, o da Câbir’den (r.a) Allah Rasûlü’nün (s.a.v) şöyle buyurduğunu rivâyet etmiştir:
“Mü’min, seven ve sevilen kişidir. Sevmeyen ve sevilmeyen kişide hayır yoktur. İnsanların en hayırlısı, insanlara faydalı olanlardır.”"


- Edeb'üd-Dünya Ve'd-Din



156. "Bir bilge insan şöyle demiştir:
“Dünyayı talep etmen mecburiyet oranında olsun! Dünyaya bakışın ibret için olsun! Âhiret için çalışman ise süratli olsun!”"


- Edeb'üd-Dünya Ve'd-Din



157. "Kişiyi insanlar arasında akıl sağlığı süsler, her ne kadar kazanç yolları sıkıntılı olsa da;
Kişiyi insanlar arasında akıl kıtlığı lekeler, her ne kadar ırkı, soyu sopu şerefli olsa da;
Kişi insanlar arasında aklıyla yaşar, çünkü onun ilmi ve tecrübeleri aklına göre değerlidir; Allah'ın insana ayırmış olduğu en değerli nimet akıldır. Bu konuda ona yaklaşabilecek başka bir şey yoktur.
Rahmân, birine tam ve mükemmel bir akıl ihsan etmişse onun ahlâkı kâmil ve bütün ihtiyaçları karşılanmış demektir."


- Edebü’d Dünya ve’d Din



158. "El ezvâî şöyle demiştir:
"Allah Teâlâ bir kavim için şer murad ederse onlara sadece cedelleşme verir, amel etmelerine mâni olur.""


- Edebü’d Dünya ve’d Din



159. "Ziraatle uğraşanlara iyi davranınız; çünkü onlar iyi yaşadıkları sürece siz de iyi yaşarsınız."


- Yönetimin Esasları



160. "Hassan ibni Sabit radıyallahu anh şöyle demiştir:
"Rahatlık zamanının dostları çoktur. Ama belâ ve felâket anında oldukça azdır. Dostluk kurduğun herhangi birinin dostluğu seni aldatmasın. Çünkü musibet anında senin dostun yoktur. Her dost, ben vefâkârım der. Fakat söylediğinin gereğini yapmaz. Ancak soy sop sahibi ve dindar olan dost hariç. İşte dediğini yapan ancak odur.""


- Edebü’d Dünya ve’d Din



161. "Yine Peygamber sallahu aleyhi ve sellem Efendimiz şöyle buyurduğu rivayet edilmiştir:
"Kim bir insana zulmetmeyi düşünmeden sabahlarsa işlemiş olduğu günahları bağışlanır.""


- Edebü’d Dünya ve’d Din



162. "Ali b. Ebî Talib şöyle demiştir:
“Şehvetin size galip gelmesinden sakının! Çünkü o dünyada yüz karalığı, âhirette ise vehâmettir.”"


- Edeb'üd-Dünya Ve'd-Din



163. "Selef-i sålihinden biri şöyle demiştir: "İsyanımızın çokluğuna rağmen Allah'ın bize olan nimetleri sayamayacağımız kadar çoktur. Bilmeyiz ki Allah'ın nimetlerinin hangi birine şükredelim; yaymakta olduğu nimetlerinin güzelliğine mi yoksa örtmüş olduğu günahlarımızın çirkinliğine mi?""


- Edebü’d Dünya ve’d Din



164. ""Kur'ân öğrenenin kıymeti büyür. Fıkıh öğrenen kimsenin kadri yüce olur. Hadis yazanın delili güçlüdür. Hesap öğrenen kimsenin görüşü sağlam ve güzel olur. Dil öğrenen kimsenin tabiatı incelir. Kim nefsini korumazsa ilminin ona faydası olmaz. ""


- Edebü’d Dünya ve’d Din



165. "İbn Ömer ’den (r.a) rivâyet edildiğinde göre Peygamber (s.a.v) şöyle buyurmuştur:

“İlmin yarısı güzel soru sormaktır.”

İbn Ebi’d-Dünya, Islahu’l Mal, 174."


- Edebü'd-Dünya Ve'd-Din



166. ""Malına gelen tüm musibetlerde olur zeki
Bu musibet gelirse dinine olur hissizin teki""


- Edebü'd-Dünya Ve'd-Din



167. "Zira su bile yumuşak olmasına rağmen yalçın kayalara tesir ediyorken, nasıl olur da ilim kendisine meraklı olan ve kendi peşinden koşan kişiye tesirde bulunmaz? Hele de ilim talebesi ilâhi inayete mazhar olmuşken... Peygamber (s.a.v) şöyle buyurmuştur:

“Muhakkak ki melekler ilim talebesinin gayret ve talebinden razı oldukları için onları kanatlarıyla kuşatırlar.”

Ebû Davud , 3641; Tirmizi , 2681."


- Edebü'd-Dünya Ve'd-Din



168. "Bazı hikmet ehli şöyle demişlerdir:
“Kişinin akla ihtiyaç duyacak seviyede olması, mala ihtiyaç duyacak seviyede olmasından daha çirkindir.”"


- Edebü'd-Dünya Ve'd-Din



169. "Hükemadan biri de:“Sabrın kararlılık anahtarıyla, kapalı işlerin kilitleri açılır."demişlerdir."


- Edebü’d Dünya ve’d Din



170. "Ahnef B.Kays[28] şöyle demiştir:

“Ahmak her şeyi ezberler ancak kendi nefsini unutur."


- Edebü’d Dünya ve’d Din



171. "..sanki kendilerinden sonra vârislerinin Allah tarafından rızıklandırılacaklarından ümitlerini kesmiş gibidirler. Oysa harıl harıl mal toplamaya çalışmaları şüphesiz sonunda hepsinin perişanlığına sebeb olacaktır."


- Yüce Hedefler Kitabı



172. ""Ey Âdemoğulları!
Size hem edep yerlerinizi örtecek hem de vücudunuzu süsleyecek elbise indirdik. Ama takva elbisesi daha hayırlıdır."


- Edebü’d Dünya ve’d Din



173. "Bazı hikmet ehli şöyle demiştir:
“Bir süreliğine ilim için zillete katlanmayan ebediyen cehâletin zilletinde kalır.”
İranlı bazı bilgeler şöyle demişlerdir:
“Küçükken sevdiğin yere oturduysan büyüdüğünde sevmediğin yerde oturmak zorunda kalırsın.”"


- Edeb'üd-Dünya Ve'd-Din



174. "Kulların Allah’a karşı sorumlulukları üçtür:
1- Allah’ın kullarına emretmiş olduğu itikat.
2- Yapılması emredilen ibâdetler.
3- Yasaklanan günahlar."


- Edebü'd-Dünya Ve'd-Din



175. "Hasan-ı Basri ’den (rah. aleyh) nakledildiğine göre Allah Rasûlü (s.a.v) şöyle buyurmuştur:

“Bu ümmet, âlimleri idarecilere dalkavukluk yapmadığı sürece; sâlihleri günahkâr olanlarını temize çıkarmadığı sürece; hayırlı olanları şerli olanlara uymadığı sürece Allah’ın himayesinde ve emanında olur. Eğer bahsedilen kişiler bu işleri yaparlarsa Allah (c.c) onlardan himayesini kaldırır ve onlara zâlimleri musallat eder; o zâlimler de onlara kan kusturur. Onlara kıtlık verilir; fakirlik musibetine müptela kılınırlar; kalplerinde de korku peyda olur.”

İbn Mübarek , Zühd ve Rekaik, 821; İbn Ebi’d-Dünya, Ukubat, 4."


- Edebü'd-Dünya Ve'd-Din



176. "Mâlik b. Dinar şöyle demiştir: “Bir kimseye kendisini dünyadan uzaklaştıracak ilim verilmediyse, kazandığı ilmin ona bir faydası olmaz.”"


- Edebü'd-Dünya Ve'd-Din



177. ""Allah bir kulu rezil etmek isterse onu ilimden mahrum eder.""


- Edebü’d Dünya ve’d Din



178. "Öğrenirken zelil idim; ama öğretirken aziz oldum"


- Edebü’d Dünya ve’d Din



179. "+ İnsan Rabbini ne zaman bilir?
- kendini bildiği zaman..."


- Edebü’d Dünya ve’d Din



180. "Âlimlerden biri şöyle demiştir:“İlim gibi sohbet arkadaşı yoktur.Hilm (yumuşak huyluluk) gibi de yardımcı yoktur.""


- Edebü’d Dünya ve’d Din



181. "Cahillerle sohbet cehaletten ileri gelir."


- Yüce Hedefler Kitabı



182. "Hz. Ali’ye -رضي الله عنه- sordular:

“Allah, bu kadar çok insanı aynı anda (ahirette) nasıl hesaba çekecek?”

Hz. Ali şu mükemmel cevabı verdi:

“(Dünyada) aynı anda hepsine rızık verdiği gibi.”"


- Edebü’d Dünya ve’d Din



183. "İran hükümdarları akıllı bir kimseye kızıp cezalandırmak istedikleri zaman onu câhil bir kimseyle beraber bir yerde hapsederlerdi."


- Yönetimin Esasları



184. "Dünya lehte veya aleyhte döner durur. Dünya eğer lehine dönecek olursa, güçsüz dahi olsan yine de ondan payına düşeni alırsın. Eğer aleyhine dönecek olursa, onu güç ve kuvvetinle kendinden uzaklaştıramazsın.."


- Yönetimin Esasları



185. "Din, insanların birbirleriyle yardımlaşmalarını sağlar, alakalarını kesmeye ve birbirlerine sırt çevirmelerine mâni olur."


- Edebü’d Dünya ve’d Din



186. "Yine mensûr-i hikemde,"Her şey akla muhtaç, akıl da tecrübelere muhtaçtır" denilmiştir."


- Edebü’d Dünya ve’d Din



187. "Selef-i sâlihinden biri şöyle demiştir: "İsyânımızın çokluğuna rağmen Allah'ın bize olan nimetleri sayamayacağımız kadar çoktur. Bilemeyiz ki Allah'ın nimetlerinin hangi birine şükredelim; yaymakta olduğu nimetlerinin güzelliğine mi yoksa örtmüş olduğu günahlarımızın çirkinliğine mi?""


- Edebü’d Dünya ve’d Din



188. "Zira tevâzu sevdirir, kendini beğenmek ise nefret ettirir."


- Edebü’d Dünya ve’d Din



189. "Bir şeyi tasavvur ettikten ve anladıktan sonra onu hafızada tutamamanın sebebi unutkanlıktır. Bu da kişinin tembellik ve ihmalkârlığı nedeniyle o konuyu mülahaza ve tekrar yoluna gitmemesinden kaynaklanır. Bu nedenle unutma hastalığına müptela olan kişi fazla okuyarak bu kusurunu telafi etmeli, devamlı o meseleleri mülahaza ve müzakere ederek gafletten uyanmalıdır."


- Edebü'd-Dünya Ve'd-Din



190. "Bazı edipler şöyle demişlerdir:“İlmin desteklemediği izzet zillet; aklın desteklemediği ilim ise dalalettir.”"


- Edebü'd-Dünya Ve'd-Din



191. "Âhir ömründe rahat etmenin yolu genç iken az istirahat etmekten geçer."


- Edebü’d Dünya ve’d Din



192. "Kendi nefsini koruyamayana, öğrendikleri fayda vermez.

İmam Şafii"


- Edeb'üd-Dünya Ve'd-Din



193. "“Küçükken ilim öğrenen, sert kaya üzerine nakış yapan kimse gibidir.Büyükken ilim öğrenen kimse ise su üzerine yazı yazan kimseye benzer.""


- Edebü’d Dünya ve’d Din



194. "Selef-i sâlihinden biri şöyle demiştir: "İsyânımızın çokluğuna rağmen Allah'ın bize olan nimetleri sayamayacağımız kadar çoktur. Bilemeyiz ki Allah'ın nimetlerinin hangi birine şükredelim; yaymakta olduğu nimetlerinin güzelliğine mi yoksa örtmüş olduğu günahlarımızın çirkinliğine mi?""


- Edebü’d Dünya ve’d Din



195. "Ahmak her şeyden korunur ancak kendi nefsinin hıyânetinden korunamaz…"


- Edebü’d Dünya ve’d Din



196. "Kim düşünürse gerçeği görür…

Câhil gözüyle bakar, akıllı ise kalbiyle…"


- Edebü’d Dünya ve’d Din



197. ""Daha önce yapmakta olduğu bir ibâdeti hastalık sebebiyle sekteye uğrayan hiçbir mü'min yoktur ki Cenâb-ı Allah onun amelinin sevabını yazacak bir melek görevlendirmiş olmasın.""


- Edebü’d Dünya ve’d Din



198. "İlim talebindeki kusurlardan beşincisi: Aniden bastırıp insanı zor duruma düşüren felâketler, insana ilmi-İrfânı unutturan kederlerdir."


- Edebü’d Dünya ve’d Din



199. "“Ben sizi dedikodu yapmaktan, çok soru sormaktan ve malı çarçur etmekten nehyediyorum.”

İbn Hacer , Metalibu’l Aliye , 3235."


- Edebü'd-Dünya Ve'd-Din



200. "Ali b. Ubeyde şöyle demiştir:
“Güzel yazı elin; yazının dili ise kalbin güzelliğidir.”"


- Edebü'd-Dünya Ve'd-Din



201. "Ebû Hazim el-‘A’rec şöyle demiştir: “Tövbe edinceye kadar ölmek istemiyoruz; ancak galiba ölünceye kadar da tövbe etmeyeceğiz.”"


- Edebü'd-Dünya Ve'd-Din



202. "Eskilerden beri gelen şöyle bir söz vardır:
“Aklın fazlası bedene zarardır.”
Bazı hikmet ehli şöyle demiştir:
”Sana doğru yolu gösteren akıl senin için kâfidir.”"


- Edeb'üd-Dünya Ve'd-Din



203. "Belâgat sahibi insanlardan biri de şöyle demiştir:“Kim 'bilmiyorum' derse bilmediği şeyler ona öğretilir,o da bilir. Kim de bilmediğini biliyorum diye iddia ederse ihmâl edilir, cehâlet çukuruna düşer.""


- Edebü’d Dünya ve’d Din



204. "Ulemadan biri şöyle demiştir: "Eğer biz ilmi, sonuna ulaşacağız diye talep etseydik, yanlış bir iş yapmış olurduk. Ancak biz ilmi, her gün cehaletimizi biraz eksiltmek ve ilmimizi de biraz arttırmak için talep ediyoruz.”"


- Edeb-i Dünya ve Din



205. "Yarın yaşamayı ümit eden sonsuza dek yaşayacağını ümit eden kimse gibidir."


- Yüce Hedefler Kitabı



206. ""ما اكتسب المرء مثل عقل يهدي صاحبه الى هدى، أو يرده عن ردى"

"İnsan, sahibini doğruya götürmesi ve yanlıştan koruması bakımından akıl gibi kıymetli bir şeye sahip olmamıştır.""


- Edeb'üd-Dünya Ve'd-Din



207. "“Ahmak, toprak kap (çanak) gibidir. Ne yama kabul eder ne de tamir.” Başka bir hadiste de şöyle buyurmuştur."


- Edebü'd-Dünya Ve'd-Din



208. "İnsanlar bilmedikleri zamanda sorsalar ya! Çünkü körlüğün ve cehaletin şifası sormaktır"


- Edebü’d Dünya ve’d Din



209. "Hakka boyun eğmek, bâtılın sıkıntısına maruz kalmaktan daha iyidir"


- Edebü’d Dünya ve’d Din



210. "Biz körleri görmeye, sağırları da duymaya zorlamayız."


- Edebü’d Dünya ve’d Din



211. "Mü'minin ferasetinden korkunuz, çünkü Allah'ın nuruyla bakar."


- Edebü’d Dünya ve’d Din



212. "Yine Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz'in şöyle buyurduğu rivayet edilmiştir:

مَنْ هَانَتْ عَلَيْهِ صَلَاتُهُ، كَانَ عَلَى اللَّهِ عَزَّ وَ جَلَّ أَهْوَنَ.

"Kimin namazı kendisi için değersiz ise o kimse Allah azze ve cellenin yanında daha değersizdir."
Bu konuda fasih ve edip kimselerden birinin şiiri bana okundu:
"Beş vakit namazına devam et. Sabaha çıkıp da belki akşama çıkamayacak nice insan vardır. Yeni günü öyle bir tövbeyle karşıla ki dünün sayfasındaki günahları silsin. Karanlık, güneşin sûretini örttüğü gibi günde o parlak yüzünü eskitecek.""


- Edebü’d Dünya ve’d Din



213. "Ali b. Ebî Talib'e (radıyallâhu anh) "Semâ ile yer arasında mesafe ne kadardır?" diye sorulmuş, o da "Kabul edilen bir duâ kadardır" şeklinde cevap vermiştir."


- Edebü’d Dünya ve’d Din



214. "Hevâ-hevesin sebep olacağı korkunç âkıbetler kendisine hissettirilmesi sebebiyle nefis akla boyun eğince, çok geçmeden hevâ-heves akıl sayesinde kötü şeylere teşvik etmekten uzaklaştırılır ve hâkimiyet altına alınır. Böyle bir akıl için yaratıcının mükâfâtından ve insanların övgüsünden tam ve eksiksiz pay vardır."


- Edebü’d Dünya ve’d Din



215. "Ali b. Ebi Talib radıyallahu anh, ilim mi yoksa mal mı daha faziletlidir, noktasında şu açıklamada bulunmuştur:
"İlim maldan daha faziletli, daha hayırlıdır. Çünkü ilim seni korur; oysa malı sen korumak durumundasın. İlim sahibi hakimdir, oysa ki malı olan kişi mala mahkumdur. Mal ve servet hazinelerine sahip olan kimseler ölüp gitti, halbuki ilim hazinelerine sahip olanlar baki kaldı. Bedenleri yok olsa da şahısları gönüllerde yaşamaktadır.""


- Edebü’d Dünya ve’d Din



216. "“Allah, kendilerine kitap verilenlerden, “Onu mutlaka insanlara açıklayacaksınız, onu gizlemeyeceksiniz” diyerek söz almıştı.”

Al-i İmrân, 187."


- Edebü'd-Dünya Ve'd-Din



217. "Alim kişi fazı̂letini az; eksikliklerini de çok görmelidir.
Böylece az gördüğünü çoğaltmaya; çok gördüğü eksiklerini de azaltmaya çalışır."


- Edebü'd-Dünya Ve'd-Din



218. "“Onu (Allah’ın emir ve yasaklarını) ancak âlimler akleder.”

Ankebut, 43."


- Edebü'd-Dünya Ve'd-Din



219. "Kim bir ilmi gizlerse sanki o ilmin câhili demektir."


- Edebü’d Dünya ve’d Din



220. "Abdullah ibni Abbâs radıyâllahu anhümâ da şöyle demiştir: “Âlim 'bilmiyorum' sözünü terk ettiği zaman hayat noktaları oklara hedef olur.""


- Edebü’d Dünya ve’d Din



221. "Hükemâdan biri çehresi güzel, ahlâkı çirkin birini görünce:" Hane güzel amma içinde oturan çirkin." demiş."


- Yüce Hedefler Kitabı



222. "Ben O'nu razı edecek bir iş yapmadıkça O benden nasıl razı olur?"


- Yüce Hedefler Kitabı



223. "Öğrendin, bildin fakat öğrendiğinle amel ettin?"


- Edebü’d Dünya ve’d Din



224. "Kendini tamamen ilme veren kişiyi yalnızlık ürkütmez. İlimle teselli bulup rahatlayan kimseyi hiçbir sevinç ve huzur es geçmiş olamaz. Kur'an-ı Kerim'i kendisine yoldaş olan kişiyi arkadaşlarından ayrı düşmek ürkütmez."


- Edebü’d Dünya ve’d Din



225. "İlmin kıymetini bilmek ancak ilimle olur."


- Yüce Hedefler Kitabı



226. "Yine bülegâdan biri "Yemekle dolmuş midede ilim barınmaz"demiştir."


- Edebü’d Dünya ve’d Din



227. "Kişi insanlar arasında aklıyla yaşar..."


- Edebü’d Dünya ve’d Din



228. "✓Cahilin nimeti arttıkça çirkinliği de artar."


- Edebü’d Dünya ve’d Din



229. "İbn-i Mukaffa şöyle der;

Bizim akıl ağacımızın aşısı olan edebe ihtiyacımız
hislerimize kuvvet veren yemeğe ihtiyacımızdan daha fazladır…"


- Yüce Hedefler Kitabı



230. "“Cennet zorluklarla, cehennem de şehvetlerle kuşatılmıştır.”

Buhari , Rikak 28; Müslim , Cennet, 1; Ebû Davud , 4744; Tirmizi , 2560."


- Edebü'd-Dünya Ve'd-Din



231. "Allah (c.c) bize emrettiği ibâdetlerde, aklı ve şeriatı kaynak olarak belirlemiştir. Şeriatın men etmediği hususlarda akla uyulur; aklın men etmediği hususlarda da şeriata uyulur. Zaten şeriat aklın men ettiği bir hususu emretmez; şer’ı̂ bir engel olduğu durumda da aklın ne dediğine itibar edilmez.
Bu nedenle sorumluluk, aklı kâmil olan kişilere yüklenmiştir."


- Edebü'd-Dünya Ve'd-Din



232. "Alim için ecir peşinden koşmak günaha girmekten; izzetli olmak da zillete düşmekten daha yakışık olur."


- Edebü'd-Dünya Ve'd-Din



233. "Abdullah b. Zübeyr şöyle demiştir:
“Gözü ile göremediğini feraseti ile bilemeyen kişi hayırlı bir ömür yaşayamaz.”"


- Edebü'd-Dünya Ve'd-Din



234. "Ali b. Ebı̂ Talib (r.a) ilmin maldan üstün olduğunu şöyle beyan eder:
“ İlim maldan hayırlıdır. Çünkü ilim seni korurken malı sen korursun. İlim hâkim (sen ilimle hükmederken) mal ise mahkumdur (sana hükmeder). Malını biriktirenler ölüp gitti; ilim biriktirenler ise hâlâ yaşıyor. Yani ilim sahiplerinin bedenleri yoktur ama şahsiyetleri gönüllerde hâlâ mevcuttur.”"


- Edebü'd-Dünya Ve'd-Din



235. "Rabiatu’l Adeviyye ’ye: ‘Kesin olarak kabul edildiğine inandığın bir amelin var mı?’ diye sorulduğunda o: ‘Bir şey varsa o da amellerimin kabul edilmeme korkusudur’ dedi."


- Edebü'd-Dünya Ve'd-Din



236. "“(Sana karşı çıkanlar) hiç yeryüzünde dolaşmadılar mı ki düşünecek kalpleri olsun."

Hac, 46"


- Edebü'd-Dünya Ve'd-Din



237. "Araplar şöyle demiştir: Gençlerle istişare edin! Çünkü onlar öyle görüş ortaya koyarlar ki zamanın adımları o görüşlere basmamış, ihtiyarlığın rutubeti onlara dokunmamıştır."


- Edebü'd-Dünya Ve'd-Din



238. ""Kendilerine isyan etmelerine rağmen Allah kullarına dilediklerini veriyorsa bu, Allah'ın onları yavaş yavaş azaba yaklaştırması demektir.""


- Edebü’d Dünya ve’d Din



239. "İran hükümdarları akıllı kimselere kızdıkları zaman onları bir cahille bir yere hapsedip bunu onlar için büyük ceza sayarlardı."


- Yüce Hedefler Kitabı



240. "Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz şöyle buyurmuştur:
“Cennetin etrafı nefsin hoşlanmadığı şeylerle çevrilidir. Cehennemin etrafı ise nefsin hoşuna giden dünya zevkleriyle ile çevrilidir.""


- Edebü’d Dünya ve’d Din



241. ""Kendilerine isyan etmelerine rağmen Allah kullarına dilediklerini veriyorsa bu, Allah'ın onları yavaş yavaş azaba yaklaştırması demektir.""


- Edebü’d Dünya ve’d Din



242. "Allah günahları o kadar örter ki affetmiş zannolunur. O kadar mühlet verir ki; ihmal etti, artık cezalandırmaktan vazgeçti zannolunur. Bunlara aldanıp kötülüklere devam etmeyin."


- Yüce Hedefler Kitabı



243. "Zira kalp hayatın madeni.."


- Yüce Hedefler Kitabı



244. "Süfyan Sevrî diyor ki:
"Biz ilmi dünya için okuduk; o bize dünyayı terk ettirdi.""


- Yüce Hedefler Kitabı



245. "Kişi arkadaşının dini üzerinedir. Bu nedenle kimle arkadaşlık ettiğine iyi baksın!

Ebû Davud , 4833; Tirmizi , 3278."


- Edebü’d Dünya ve’d Din



246. "İnsanı öfke değil, hüzün öldürür. Öfke bedenin içinden dışına doğru, hüzün dışından içine doğru hareket eder. Bundan dolayı hüzün öldürür, öfke öldürmez. Çünkü öfke dışarı taşar, hüzün ise içeride çöreklenip kalır."


- Edeb'üd-Dünya Ve'd-Din



247. "Nafi'nin İbni Ömer radıyallahu anhümâdan rivayet ettiğine göre Resülullah sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz şöyle buyurmuştur:

الْحَلَالُ بَيِّنٌ، وَالْحَرَامُ بَيِّنٌ، وَ بَيْنَهُمَا أُمُورٌ مُشْتَبِهَاتٌ، لَا يَعْلَمُهُنَّ كَثِيرٌ مِنَ النَّاسِ، فَدَعْ مَا يَرِيبُكَ إِلَى مَا لا يَرِيبُكَ، فَلَنْ تَجِدَ فَقْدَ شَيْءٍ تَرَكْتَهُ لِلَّهِ

“Helâl de belli, haram da bellidir. Ancak bunlar arasında şüpheli şeyler vardır. Pek çok insan da bunları bilmez. Sen seni şüphelendi ren şeyleri bırak, şüphelendirmeyenlere bak. Allah için terk ettiğin hiçbir şeyin yokluğunu görmez ve sevabından mahrum olmazsın."


- Edebü’d Dünya ve’d Din



248. "Allah için terk ettiğin hiçbir şeyin yokluğunu görmez ve sevabından mahrum olmazsın…"


- Edebü’d Dünya ve’d Din



249. ""Câhil gözüyle bakar, akıllı ise kalbiyle bakar."


- Edebü’d Dünya ve’d Din



250. "Bir kimse açıkta yapmaktan utandığı bir şeyi gizli yaparsa, nefsinin kendi yanında hiç değeri olmadığını ispat eder…"


- Yüce Hedefler Kitabı

Tüm kitapları ücretsiz okuyabilir veya indirebilirsiniz! Ayrıca son kitabımız İlahi Rezonans artık raflarda! İncelemek için: