İhanet Noktası Kitap Bilgileri
Yazar: Dan Brown
Tahmini Okuma Süresi: 14 sa. 29 dk.
Sayfa Sayısı: 511
Basım Tarihi: Temmuz 2005
İlk Yayın Tarihi: Temmuz 2005
Yayınevi: Altın Kitaplar
Orijinal Dil: İngilizce
ISBN: 9789752105737
Ülke: Türkiye
Dil: Türkçe
Format: Karton kapak
İhanet Noktası Kitap Tanıtımı
"NASA'ya bağlı bir uydu Kuzey Kutbu'nun derinliklerine gömülü nadir bulunan bir nesnenin varlığını belirler. Bir süredir bocalamakta olan NASA bunu bir zafer olarak niteler. Amerikan uzay politikasını ve yaklaşmakta olan başkanlık seçimini derinden etkileyecek bir zaferdir bu...
Başkan, Beyaz Saray Gizli Haber Alma Analisti Rachel Sexton'ı Milne Buzul Katmanı'na gönderir. Karizmatik bilim adamı Michael Tolland başkanlığında uzmanlardan oluşan bir ekiple Kuzey Kutbu'na giden Rachel, bir süre sonra akla gelmedik bir oyunu ortaya çıkarır. Tüm dünyayı amansız bir düşmanlığa sürükleyecek bir bilim sahtekârlığı söz konusudur.
Rachel, Başkan'la bağlantı kuramadan Michael ölümcül bir saldırıya uğrar. Gerçeğin ortaya çıkmasını istemeyen esrarengiz biri, katillerden oluşan bir ekiple herkesi ortadan kaldırmaktadır.
Issız ve ölümcül bir çevrede bir avuç insanın tüm umudu bu korkunç sahtekârlığın arkasındaki güçlerin ortaya çıkarılmasıdır. Öğrenecekleri gerçek ihanetin doruk noktasıdır.
İhanet Noktası Kitaptan Alıntılar
1. "Ben ... güçlü kadınların hayranıyım."
2. "UÇ. SAVAŞ. UNUT."
3. "Her şey üstüne geliyorsa, belki de sen ters yöne gidiyorsundur."
4. "" Ben güçlü ailelerin ve güçlü kadınların hayranıyım . ""
5. "Her şey üstüne geliyorsa belki de sen ters yöne gidiyorsundur.."
6. ""Bilgi güçtür.""
7. "Ahlaka değer verilmemesi bu ülkeyi mahvediyor."
8. "Bazen şartlar imkânsız kararları gerektirebilir."
9. "Kalbindeki duygusal yaraları hâlâ kapanmayan kahredici bir kayıptı."
10. "Karanlıkta tek başına dururken, geçmişin hatıraları arasında kayboldum."
11. "Geçmişin hatıraları arasında kayboldu."
12. "Ahlaka değer verilmemesi bu ülkeyi mahvediyor."
13. "“Çoğu kurtarmak için azı feda et.”"
14. "Geçmişin hatıraları arasında kayboldu."
15. "Gerçeğin yerini hiçbir şey tutmaz ."
İhanet Noktası Kitap İncelemeleri
Sadece Dan Brown'a özel olan, kitap satırlarının arasında biriken ve insanı çıkmaza sürükleyen bir aksiyon, kitabı ensesinden yakalamış ve siz o kitabın son kelimesini okuyuncaya kadar da bırakmıyor. Bazı yerlerde iş o kadar çığırından çıkıyor ki, bu kadar bilgi ve şüphe yığını arasında kitap kesinlikle saçmalıkla biter diyorsunuz. Ama kitap öyle bir bitiyor ki hem rahatlıyorsunuz, hem de "Nasıl olur?" sorusunu kendinize sormadan edemiyorsunuz.
Dan Brown'un kitaplarını okuduysanız fark etmişsinizdir. Bazı yazarlar birkaç kelimelik tek bir cümle içerisinde hem bilgi verip hem de aksiyon yaşatamazken, Dan Brown bunu 511 sayfa içerisinde neredeyse tempoyu hiç kaybetmeden yapıyor.
Konuyu kısaca özetleyecek olursam, NASA, dünyayı sarsacak bir bilginin Kuzey kutbunun derinliklerinde öylece yattığını fark eder. Bu bilgi öyle güçlüdür ki ABD Başkanı birkaç bilim adamının, bir belgesel yapımcısının ve hatta kendi rakibinin kızının da onayını ister. Eğer bu bilgi doğruysa uzun süredir işleri kötüye giden Zach Herney için müthiş bir zafer olacaktır.
Tabii kitabın adında bile ihanet kelimesi varken kitabın normal bir şekilde bitmesini bekleyemeyiz.
Kitabın orjinal halinde (benimki de orijinal, sanırım asıl baskısından söz ediliyor) arka sayfada bir şifre varmış. Onu görüp çözmek nasip olmasa da Dan Brown yine şifre adam olarak yapmış yapacağını.
Dan Brown hər hansı bir kitabını oxuyanlar , başlıq olaraq qeyd etdiyim ifadəni anlayacaq. Hadisələrin axışı, incə detallarına qədər işlənməsi , hər şeyin anidən dəyişməsi Dan Brown'un özünəxas üslubudur. Daha əvvəl oxuduğum " Da Vinçi şifrəsi"
və "Cəhənnəm"
əsərlərində kitabın mövzusu və hadisələrin gedişatının incəsənətlə bir-başa bağlılığı və incəsənətin məxsusi sirrliliyini bu kitabda görmürük. Bu kitabda daha çox dövlət, siyasi oyunlar, hakimiyyət üçün insanların nələri edə biləcəyinin açıq şahidi oluruq, digər kitablarda incəsənət sevginiz qabardığı halda bu kitabda daha çox elmə və siyasətə olan baxış dəyişir.
Lev Tolstoy
"Din nə deməkdir və onun mahiyyəti nədən ibarətdir? "
adlı məqalələrinin əks olunduğu kitabda qeyd edir ki , " elm adamları onlardan nəyi istəyirlərsə, onu sübut etməyə çalışırlar " bu fikirə tamamilə qatılmasam da , Dan Brown'un kitabında elm adamlarının özləri belə bilmədən , bəzən onlardan istəniləni dediyini görürük. Lakin " Həqiqəti heç nəylə əvəz etmək olmaz " .
Həmçinin kitabda bəhsi keçən texnologiyaların hamısının gerçək olmasını kitabın əvvəlində qeyd olunur və nəzərə alsaq ki, kitab 2001 - ci ildə yazılıb və texnologiya inkişaf edir, deyə bilərik ki, həyatımızla bağlı heç bir şey sirr deyil.
Dan Brown'un diğer romanlarına aşina olanlar için farklı bir eser değil. Yazar gerilim konusunda ustalaşmış olduğundan, farklı bir beklenti içinde olmadığınızdan şaşırmıyorsunuz. Ancak kitabın içeriğindeki olgular diğer Dan Brown kitaplarına göre basit geldi bana. Olaylar daha çok bir polisiye şeklinde ilerliyor. Önceki kitaplarındaki tarihsellik ve karmaşık semboller, gizemli mekanlar bu kitapta yer almıyor. Gerilimin temposu olayların sıralanışına göre yer yer yükselip alçalan bir grafikte seyrediyor. Çok girift ilişkiler, çok şaşırtıcı ve olağanüstü olaylar silsilesi yok romanda. Biraz dikkatli okuyucunca sonucu az çok tahmin edebiliyorsunuz.
Dan Brown çok iyi yazar olmayabilir, ancak çok iyi araştırmacı olduğu kesin. Brown'un Diğer kitaplarını okuyanlar bunu fark etmişlerdir. Bu roman da böyle bir araştırmanın ürünü. Hatta bazen öyle ayrıntılı bilimsel bilgiler veriyor ki, bu bilgileri ancak işin uzmanları anlayabilir. Bazen teknoloji ve bilimsel tanımlamaları o kadar uzun tutuyor ki, algılamada zorlanıyorsunuz. Bu durum, kafaların kaşımasına neden oluyor ve sıkıcılığı artırıyor... Konu üç temel mekanda kurgulanmış. Kutuplarda, ABD başkentinde ve denizde. Özellikle denizdeki olayları kurgularken, gerilimi çok iyi hissettirmiş yazar… ABD başkanının da konunun merkezinde olmasına rağmen Brown onu roman boyunca hep olayların dışında -pasif konumda- tutmuş. Ancak reel ABD gerçeğini göz önüne alırsak, bu durum çok mantıksız olmuş. Ayrıca, yazar öyle bir teknoloji üstünlük betimlemeleri yapmış ki, adeta “ABD tüm ülkelerin Tanrısıdır” demeye getirmiş. Bu durum "Karidesus Çirkinus Cehennemus Kadarus"a benzemiş!
Dan Brown okumak her zaman çok keyifli oluyor gizemler, bilimin yine farklı dalları, devletlerin kendi içindeki entrikaları, sürükleyicilik hersey yine vardi. Fazlaca da emek verilmiş yine Brovni amcam hayal kırıklığına uğratmadı Bilim dallarının büyük emeği var bu kitapta onu da belirteyim Kitaptaki bir sözle yorumuma devam edeyim
---Büyük kalabalıklar için küçük kalabalıklar feda edilir. Ama bu sistem her zaman uygulanamıyor. Kitapta göreceğiz
Konu itibariyle;
---Atlantik Okyonusu Milne Buzul Katmanın da uzay da yaşam olduğuna dair üzerinde fosil kalıntıları olan bir göktaşı bulunur. Taşın 1700'lerde buzullara düştüğü tahmin edilmektedir ve bunlarla ilgili kesin kanıta ulaşmak ve teyid etmek için Nasa'nın kendi ekibi ve haricen dört bilim adamı ve bir analizci bölgeye gönderilir. Bölgeye gonderilenlerden biri de Birleşik devletler başkan adayının kızı analizci Rachel Sexton'dur. Rachel'i bölgeye gönderen ise mevcut başkan Harvey'dir.
--Herşeyin yolunda gittiğini düşünürlerken suyun içinde farklı hareketlilik farkederler ve bunu anlamak için üç bilim adamı ve Rachel buzullarda bulunan tesislerden 300 metre uzaklığa giderler lakin cok büyük bir hayal kırıklığına uğrarlar çünkü yaptıkları buluşta bir hata vardır ve tam dönmek üzelerken de saldırıya uğrarlar, olaylar buradan sonra daha da hareketli bir hâle gelir. Tavsiye ederim arkadaşlar
NASA'ya bağlı bir uydu Kuzey Kutbu'nun derinliklerine gömülü nadir bulunan bir nesnenin varlığını belirler. Bir süredir bocalamakta olan NASA bunu bir zafer olarak niteler. Amerikan uzay politikasını ve yaklaşmakta olan başkanlık seçimini derinden etkileyecek bir zaferdir bu...
Başkan, Beyaz Saray Gizli Haber Alma Analisti Rachel Sexton'ı Milne Buzul Katmanı'na gönderir. Karizmatik bilim adamı Michael Tolland başkanlığında uzmanlardan oluşan bir ekiple Kuzey Kutbu'na giden Rachel, bir süre sonra akla gelmedik bir oyunu ortaya çıkarır. Tüm dünyayı amansız bir düşmanlığa sürükleyecek bir bilim sahtekârlığı söz konusudur.
Rachel, Başkan'la bağlantı kuramadan Michael ölümcül bir saldırıya uğrar. Gerçeğin ortaya çıkmasını istemeyen esrarengiz biri, katillerden oluşan bir ekiple herkesi ortadan kaldırmaktadır.
Issız ve ölümcül bir çevrede bir avuç insanın tüm umudu bu korkunç sahtekârlığın arkasındaki güçlerin ortaya çıkarılmasıdır. Öğrenecekleri gerçek ise ihanetin doruk noktasıdır.
Bu kitapla bir kez daha Dan Brown' a hayran oldum Bilimsel açıdan o kadar doyurucu ki her detay özenle araştırılmış ve ilmek ilmek işlenmiş Kitapta gerilim ve merak duygusu tavan yapmış durumda o kadar hızlı ilerledi ki kitap tadı damağımda kaldı resmen Entrika ve aksiyon dengeli bir şekilde öyküye yerleştirilmiş Bilimsellik ve askeri ayrıntılarda öyküyü daha somut bir hale getirmiş O kadar gerçekçi ve doyurucu bir kitaptı ki okurken uzay hakkında bilmediğim şeyleri öğrendim, buzullar hakkında teorik bilgi edindim. Okurken hem öğrendim hem de eğlendim
Dan Brown okumak ayrıcalıktır