Hünkarım Kitap Bilgileri
Yazar: Bahadır Yenişehirlioğlu
Tahmini Okuma Süresi: 8 sa. 37 dk.
Sayfa Sayısı: 304
Basım Tarihi: 3 Ekim 2018
İlk Yayın Tarihi: 3 Ekim 2018
Yayınevi: Timaş Yayınları
ISBN: 9786050827835
Ülke: Türkiye
Dil: Türkçe
Format: Karton kapak
Hünkarım Kitap Tanıtımı
Sultan Abdülhamid’in dostu, sır kutusu Tahsin Paşa’nın romanı: Hünkarım...
Türkiye’de ve dünyada büyük bir ilgiyle takip edilen Payitaht dizisinin Tahsin Paşa’sı Bahadır Yenişehirlioğlu, Tahsin Paşa’nın unutturulmuş hayatını romanlaştırdı.
Osmanlı İmparatorluğu ölüm kalım savaşında.
İç ve dış mihrakların tek bir amacı var; Ulu Hakan Abdülhamid’i devirmek.
Sultan Abdülhamid’in çevresinde güvenebileceği tek bir kişi bile yoktu, ta ki Tahsin Paşa’yı bulana kadar.
Tahsin Paşa, aşktan ve muhabbetten anlayan, devletine ve Hünkarına sonsuz sadakatle bağlı, iyi bir eğitim ve aile terbiyesinden geçmiş bir devlet adamı.
Hünkar'ın, Tahsin’e sonsuz güveni ile Tahsin’in, Hünkar'ına sonsuz sadakati…
Ve herkesi kıskandıran bir sırdaşlık, dostluk, kardeşlik…
Osmanlı Bankası baskını, Yıldız suikastı, Siyonistlerin emelleri doğrultusunda kurgulanmış planlar, 31 Mart’a uzanan günler ve bu iki vatanseverin, devletin ve milletin bekası için verdiği destansı mücadele.
Ardından gelen bedbaht yıllar: İttihatçıların zaferi, ölüm ve acı dolu isyanlar; sürgün, sevdiklerinin ölümü, yoksulluk, savaşlar, devletin yıkılışı ve yeni Cumhuriyet… Ve bütün bunları derinden yaşayan vakur Tahsin Paşa.
Bahadır Yenişehirlioğlu, bu asil yaşam öyküsünü Tahsin Paşa’nın kendi gözünden bugüne aktarıyor. Hünkarım akıcı üslubu ve ustalıklı kurgusuyla Tahsin Paşa’nın özel hayatını ve siyasi mücadelesini tüm çıplaklığıyla okurlara sunuyor.
Hünkarım Kitaptan Alıntılar
1. "Sabır, susmaktı.
Sustum."
2. "Kimi zaman bir baba bir orduyu karşısına alır da evladını karşısına alamazmış."
3. "Gözlerine bak yeter. Gözler sana çok şey anlatacak..."
4. "Ne diyor efendimiz:
'Birimiz uyuyunca şeytan ensesine üç düğüm atar. Her düğümü atarken düğüm attığı yere eliyle vurarak, üzerine uzun bir gece olsun, yat, dileğinde bulunur. İnsan uyanır da Allah'ı zikrederse bir düğüm çözülür. Abdest alırsa ikinci düğüm çözülür. Bir de namaz kılarsa bütün düğümler çözülmüş olur. Böylece kul canlı ve hoş bir halet-i ruhiye ile sabaha erer. Aksi halde, habis ruhlu, içi kararmış ve uyuşuk bir vaziyette sabaha erer.'"
5. "Boşluk ve yokluk. Hem var hem yok. İşte bu dayanılmaz biliyor musun?"
6. "İnsan insanın şifasıdır, derler."
7. "Bazıları hiç bahsetmez duygularından ..hepsini adeta kış uykusuna yatırmıştır. Asla uyandırmak ve bir daha kimseyle paylaşmak istemez."
8. "Şehirler de tıpkı insanlar gibi. Bir kaderleri var. Savaşı da görüyorlar, barışı da ihaneti de muhabbeti de."
9. "İnsanın en mahrem yeri kalbidir."
10. "Bütün putlarımı kırdığım gün gerçekten hür olabilecektim."
11. "Yemin kolay edilmeye başlandığı zaman yemin olmaktan çıkarmış."
12. "Müslüman bir genç, büyük bir edep, nezaket, zarafet ve ahlaka sahip olmalıdır."
13. "Gençliğimde ilk öğrendiğim şey edep ve sadakatti. Çok şükür."
14. "İnsanın en mahrem yeri kalbidir..."
15. ""Fikri neyse zikri de odur insanın.""
Hünkarım Kitap İncelemeleri
Dört bir yanı düşmanla çevrili, içeriden ve dışarıdan yara alan, milliyetçilik akımına yoğun maruz kalmış, karışıklıklarla dolu, dışarıdan 'Hasta Adam' diye nitelendirilen, büyük değişimlerin arefesinde olan, yorgun bir Osmanlı İmparatorluğu..ve başta Sultan Abdülhamid..
Osmanlı Devleti'ni daha kötü koşullar altında devralan başka bir sultan yoktur herhalde. Müthiş bir yalnızlık içerisinde Abdülhamid.. Ta ki Tahsin Paşa gelene kadar. Onun gelmesinin asıl önemi başarılı, çalışkan bir devlet adamı olması değil, padişaha olan sonsuz güveni, sadakati ve padişahın sırdaşı olmasıdır.
Kitap, Sultan Abdülhamid'in zirvedeki yalnızlığını, düşmanla mücadelesini Tahsin Paşa'nın gözüyle, şairane üslubla ve yer yer şiirler ile okuyucuya sunuyor.
Yaşananların siyasi tarafıyla beraber psikolojik boyutuyla da ele alınması kitabı çekici kılıyor. Olayı örgüsü çok başarılı olmamakla beraber, bir Sultan'ın zirvedeki yaşadığı duyguları okuyucaya başarılı bir şekilde hissettirmesi açısından, keyifli bir kitap diyebiliriz. Yer yer sıkıcı bölümler yok değil. Kitaptaki Arapça kökenli kelimelerin varlığı bazı okuyucu için ufak bir problem yaratabilir. Fakat anlamı güçleştirecek kadar yoğun ve ağır değil kelimeler.
Ben genel itibari ile beğendiğimi söyleyebilirim. Keyifli okumalar..
ile ilk tanışmam bu eser sayesinde oldu. Nicedir merak ediyordum eserlerini. Bu eserini de çok severek okudum. Diziyle bağlantısını sonradan öğrendim. Önce kitabı okuyup diziyi de izlemeyi düşünüyorum.
Kitaba gelecek olursak, ben çok severek okudum. Kendisi de muhtemelen Tahsin Paşa'nın 1930-31 yılları arasında Milliyet Gazatesine verdiği yazılardan toparlayıp kurgulayarak oluşturmuş. Çünkü Abdulhamid Han' ın içerisinde bulunduğu bölümleri çoğu gerçek hayatla birebir aynı. Tarih sevenler, özelliklede bugün ki ülke durumunun nedenini ve yakın tarihimizi merak edenlerin severek ve çok faydalanarak okuyacağı bir eser olmuş.
Kitabı okurken birkaç araştırma ile okuma serüveninizi süslemenizi tavsiye ederim. Bu sayede gerçek hayattan izler bulacaksınız ve bir kurgudan ziyade bir tarih okuduğunuzun daha çok farkına varacaksınız.
Beni en çok etkileyen şey ise Tahsin Paşa'nın babası oldu. Oğluna ve ailesine verdiği değer, anlayış çok hoşuma gitti. Tüm ebeveynler böyle olsa gençler kendine daha güvenir şekilde ve doğruyu görerek büyür düşüncesi kapladı zihnimi. Keşke dedim..
Tahsin Paşa da babası gibi zarif ve ince düşünceli bir adam ayrıca da çok zeki. Ailesine karşı tutumu, eşini ilk günkü gibi sevişi, hatalarını görmezden gelişi, kızına duyduğu saygı beni çok etkiledi.
Canımı en çok yakan şey ise batılılaşma adı altında taklit ettiğimiz Frenklerin kendi kültürümüzü unutturmuş olması gerçekten çok üzücü. Ve bu durum hala devam ediyor. Bir kere daha anladım ki o zaman ülkenin gayrimenfaatine yapılan şeyler hala yapılıyor ve bizde hala buna kanıyoruz.
Sultan Abdülhamid’in dostu, sır kutusu Tahsin Paşa’nın romanı: Hünkarım...
Türkiye’de ve dünyada büyük bir ilgiyle takip edilen Payitaht dizisinin Tahsin Paşa’sı Bahadır Yenişehirlioğlu, Tahsin Paşa’nın unutturulmuş hayatını romanlaştırdı.
Osmanlı İmparatorluğu ölüm kalım savaşında.
İç ve dış mihrakların tek bir amacı var; Ulu Hakan Abdülhamid’i devirmek.
Sultan Abdülhamid’in çevresinde güvenebileceği tek bir kişi bile yoktu, ta ki Tahsin Paşa’yı bulana kadar.
Tahsin Paşa, aşktan ve muhabbetten anlayan, devletine ve Hünkarına sonsuz sadakatle bağlı, iyi bir eğitim ve aile terbiyesinden geçmiş bir devlet adamı.
Hünkar'ın, Tahsin’e sonsuz güveni ile Tahsin’in, Hünkar'ına sonsuz sadakati…
Ve herkesi kıskandıran bir sırdaşlık, dostluk, kardeşlik…
Osmanlı Bankası baskını, Yıldız suikastı, Siyonistlerin emelleri doğrultusunda kurgulanmış planlar, 31 Mart’a uzanan günler ve bu iki vatanseverin, devletin ve milletin bekası için verdiği destansı mücadele.
Ardından gelen bedbaht yıllar: İttihatçıların zaferi, ölüm ve acı dolu isyanlar; sürgün, sevdiklerinin ölümü, yoksulluk, savaşlar, devletin yıkılışı ve yeni Cumhuriyet… Ve bütün bunları derinden yaşayan vakur Tahsin Paşa.
Bahadır Yenişehirlioğlu, bu asil yaşam öyküsünü Tahsin Paşa’nın kendi gözünden bugüne aktarıyor. Hünkarım akıcı üslubu ve ustalıklı kurgusuyla Tahsin Paşa’nın özel hayatını ve siyasi mücadelesini tüm çıplaklığıyla okurlara sunuyor.
🖋
Sevgi, sadakat, dürüstlük, iman ve vatan sevgisinin ne demek olduğunu okuyarak öğrenebilir misiniz? Öğrene bilirsiniz, çünkü Bahadır Bey bunu kitabın her satırına öyle güzel işlemiş ki insanın durup düşünmemesi elinde değil. Kitabı okurken durup durup hep şey dedim bu ülkeden Abdülhamit Han gibi bir hazine, bir değer geçmiş ve biz bu hazineye sahip çıkamamışız. Bir Ülkeyi kötü bir yönetim halinde iken eline alıp 33 yıl dile kolay yönetmek ve tekrar kalkındırıp güçlendirmeye çalışmak hiç am hiç kolay olmamıştır elbetteki.. Hikayenin asıl ana karakteri Tahsin Paşa’dır. Ama hikayenin konusu ağırlıklı olarak Abdülhamit Han’dır. Abdülhamit Han’ın karakterini, kişiliğini, imanını, vatan sevgisini, yaptığı her işte Allah’ı ve kitabını düşünerek hareket eden dilde değil de gerçekten Allah’ın kitabında yazan şeriatı düşünerek devletini yöneten, iç ve dış tehditlere karşı akıllıca nasıl hareket ettiğini kaleme almış. Ve ona her koşulda hatta öldüğün de dahi bağlılığını kaybetmeyen her daim sultanının arkasında olan ona asla ihanet etmeyen Tahsin Paşa’yı anlatmış. Bir kitap ve iki değerli insan. Bu ülkeden Abdülhamit Han ve ona her anlamda sadık ve destek olan Tahsin Paşa gibi değerli
bir insan geçti Rabbim her iki cihanda da ebeden razı olsun. Böyle eserleri okuyun, okutun kaybolup gitmesine müsade etmeyin. Kaleminize ve emeğinize sağlık