Henri Troyat En Beğenilen Sözleri
1. ""Soluk alabiliyor, yiyebiliyor, içebiliyor, uyuyabiliyordum.
Bunları yapmamak zaten elimde değildi, ama yaşamıyordum..""
- Dostoyevski
2. "İnsan sevmeyi ve çalışmayı bilirse, sevdiği için çalışırsa ve çalışmasına neden olan kişiyi severse bu dünyada muhteşem bir hayat sürebilir."
- Lev Tolstoy
3. "Sizin silahınız kılıç değil kalem..."
- Lev Tolstoy
4. "Ancak her insan, ötekinin hayatına burnunu sokmadan iyi bir yaşam sürmeye çalışırsa, tüm insanların hayatının daha iyi olacağına kefil olabilirim!"
- Lev Tolstoy
5. "Çürüme bir millet meselesi değil, çağın bir meselesiydi."
- Lev Tolstoy
6. "Bu çılgın kargaşalık içinde nasıl başım dönmüyor, nasıl hala delirmiyorum? Bir türlü anlayamıyorum."
- Gogol
7. "Bu dünyada yaşamak ne güzel, doğa ne güzel, ama insanlar ne kötü, sahip oldukları şeyin değerini nasıl bilemiyorlar!"
- Lev Tolstoy
8. "Artık kendisiyle uğraşmaya ne zamanı ne isteği vardı. Tüm dikkatini hayali acılara ve neşelere vermişti."
- Lev Tolstoy
9. "Dostlar olmadan, meşguliyet olmadan, çevremdeki şeylere ilgi duymadan, ömrümün en güzel yıllarının ne kendim ne de başkaları için verimli geçtiğini görüyorum. Bir başkası için çekilir olan bu durum, benim duyarlılığımla, benim için giderek daha katlanılmaz oluyor."
- Lev Tolstoy
10. "Her yeri dolaşmak, her şeye bakmak, herkesle konuşmak isterdim."
- Lev Tolstoy
11. "Siyasette en kötü düşman, sizin fikirlerinizi kendi amaçları doğrultusunda kullanandır."
- Lev Tolstoy
12. "Bizi yönetebileceklere yakından bakınca da, insan anarşist olmaktan kendini alamıyor."
- Guy de Maupassant
13. "Yıllık gelirimin en az kısmını yaşamama ayırıyor, gerisini kitaba harcıyorum."
- Gogol
14. "Kötü kitapları okumanın, hatalarımı ortaya koymakta iyi kitaplar okumaktan daha fazla işe yaraması ilginç."
- Lev Tolstoy
15. "Evlilikte önemli olan giyim kuşam değil, ruhlardı. Sadakat sunulan kişinin karşısında güzelleşmeye çalışmak bir yana, önünde çıplak durmak gerekiyordu. Tüm çirkinliğiyle çıplak durmak..."
- Lev Tolstoy
16. "Hayat çok güzel ve çok kısa, tasviri ise daima çok çirkin, çok ağır, çok uzun."
- Lev Tolstoy
17. "Sokaklarda ne meraklı bir bakış, ne düşüncesiz bir davranış, ne bir çığlık, ne bir gülümseme... Başkalarınınkiyle ilgilenmeyip kendi işine giden ve duygularını belli etmeyen, ölçülü ve ciddi insanlar dışında hiçbir şey yoktu."
- Lev Tolstoy
18. "Başkaları nasıl düşünüyor bilmiyorum, ama işittiğim ve okuduğum her şey bana onların benim gibi düşünmediklerini kanıtlıyor."
- Lev Tolstoy
19. "Müzik, resim, diller ve üniversite derslerimle meşgul olacağım. Tanrı, niyetlerimde yeterince sebat gösterecek kararlılık versin bana."
- Lev Tolstoy
20. "Her önüne geleni yutarcasına okuyor ve sahip olduğu kitapları iyice öğrenmeden yeni kitap satın almak istemediğini söylüyordu."
- Lev Tolstoy
21. "Tek gördüğüm yanlış işleyen bir rutin, erdemsizlik, güvensizlik, güçsüzlük. Ömrümün en iyi yıllarını harcıyorum..."
- Lev Tolstoy
22. "'Sen bana bakma ben senin baktığın yerde olurum ...'"
- Lev Tolstoy
23. "Gelecek, vaktinden evvel kendini ele vermeyi reddediyordu."
- Lev Tolstoy
24. "Bu dünyada yaşamak ne güzel, doğa ne güzel, ama insanlar ne kötü, sahip oldukları şeyin değerini nasıl bilemiyorlar!"
- Lev Tolstoy
25. "Felaketler asla sebepsiz gelmez bize. Onlar bize içimize kapanmamız ve kendimizi dikkatle denetlememiz için gönderilmiştir."
- Gogol
26. "Her yandan insanı ittirip kaktıran bu kalabalık şehirde insan kendi evinde değildir."
- Lev Tolstoy
27. "Kan ter içinde kaldıktan sonra, bana her şey güzel göründü, insanları sevmeye başladım."
- Lev Tolstoy
28. "Dünya dünya olalı, bunun ahlaken ve fiziken kötü bir davranış olduğunu bile bile niçin milyonlarca insan birbirini öldürdü?"
- Lev Tolstoy
29. "Boş sözlerin sel gibi boşanması, bayağılıklardan oluşan bir Niagara şelalesi!"
- Lev Tolstoy
30. "Hale bak, gitmek isteyen bendim, giden sen oldun. Her zamanki gibi, kaygılarım ve incinmiş ruhumla ben olduğum yerde kaldım."
- Lev Tolstoy
31. "Hale bak, gitmek isteyen bendim, giden sen oldun. Her zamanki gibi, kaygılarım ve incinmiş ruhumla ben olduğum yerde kaldım."
- Lev Tolstoy
32. "Lev Tolstoy'u yazmaya iten hiçbir maddi ihtiyaç yoktu. Bir Dostoyevski gibi, kitaplarının geliriyle yaşamıyordu."
- Lev Tolstoy
33. "İnsan mutluluğu kendi içinde aramalıdır. Ama içe baktığımızda, karanlık, kaygı ve bunalım dışında bir şey göremeyiz."
- Lev Tolstoy
34. "Canının istediği gibi davranabilir, kapıları tekmeleyebilir, masaya yumruk atabilir, içinden geldiği gibi ve yüksek sesle konuşabilirdi."
- Lev Tolstoy
35. "Savrukluk, cehalet, hastalık, tembellik ve kurnazlık her yerde kol geziyordu. Kimse kimsenin kaderini iyileştirmek için bir şey yapmaya kalkışmıyordu."
- Lev Tolstoy
36. "Kitap okuyor, yazıyor, ava çıkıyor, doğayı seyretmekten zevk alıyordu. Düşsel güzellikteki bu manzarada eksik olan neydi?"
- Lev Tolstoy
37. "Genel kanıya karşı çıkmak Lev Tolstoy'da karakter özelliği olmuştu. Şunu der gibiydi: "Başkalarının tersine düşünüyorum, o halde varım!""
- Lev Tolstoy
38. "Turgenyev, öldüresiye dövülmesi gereken bir ittir."
- Lev Tolstoy
39. "Tolstoy karmaşık bir kişilik. Bir yandan eserleri ve düşünceleriyle dünyayı etkilemiş, müritler edinmiş büyük bir fikir adamı; diğer yandan kumara ve kadınlara düşkün, zaafları olan bir insan."
- Lev Tolstoy
40. "Tolstoy'un kitaplarını okuması yetiyordu."
- Lev Tolstoy
41. "'Biliyor musun ;
Her şeyden haberim var ama bazı şeyleri bilmek istemiyorum...'"
- Lev Tolstoy
42. "Dahiler gençliklerinde eğitim göremezler, çünkü her şeyi kitlenin yaptığından başka bir şekilde öğrenmek gerektiğini bilinçsizce hissederler."
- Lev Tolstoy
43. "Dostoyevski, Tolstoy'un Çocukluk kitabını okuyacak ve şunu itiraf edecekti: "Lev Tolstoy son derece hoşuma gidiyor, ama, bana kalırsa, başka önemli bir şey pek yazmayacak (yanılabilirim elbette!)"
- Lev Tolstoy
44. "Kimseyi küçümseyecek kadar büyük değilsin.. Çünkü gün gelir; Küçümsediğin her şey için önemsediğin bir bedel ödersin."
- Lev Tolstoy
45. "Kitap kıtlığı, muhatap yokluğu, soğuk, konforsuzluk, tehlikenin uzaklaşması, bütün bunlar onun karakterini iyice hırçınlaştırıyordu."
- Lev Tolstoy
46. "Sahte ve değersiz bir yaşam dört bir yandan beni kuşatıyor."
- Lev Tolstoy
47. "“sadece kitap okumak yetmez insana. Bazen meydan okumalı; kendine, hayata, dünyaya..”
• Lev Tolstoy"
- Lev Tolstoy
48. "Ülkeme karşı hissettiğim nefret duygusuyla uzun bir süre mücadele ettim ve artık, hayatımızın değişmez durumunu oluşturan bütün iğrençliklere alışmaya başlıyorum... Ne mutlu ki kurtuluş var: manevi dünya, sanat, şiir, aşk dünyası."
- Lev Tolstoy
49. "Bu kadar şiddetle istediğim ne? Bilmiyorum. Bu fani dünyanın nimetleri değil kesinlikle. İnsan kendi ruhunda sınırsız bir büyüklük hissederken, nasıl ruhun ölümsüzlüğüne inanmasın?(...) Tanrım! Tanrım! Ben neyim? Nereye gidiyorum? Neredeyim?"
- Lev Tolstoy
50. "Bir yıl önce mutluluğu hazda, harekette bulacağımı sanıyordum; şimdi ise, tersine, dinlenmek, maddi olduğu kadar manevi olarak da dinlenmek, benim arzuladığım bir durum."
- Lev Tolstoy
51. "Geniş ve güçlü kanatlı insanlar vardır, zevk onları kalabalığın ortasına düşürür ve kanatları kırılır: ben bunlardanım. Ardından insan kırık kanatlarını çırpar, var gücüyle atılır ve düşer. Kanatlar iyileşecektir. Çok yükseklere uçacağım. Tanrı yardımcım olsun!"
- Lev Tolstoy
52. "Nasıl ölümcül, sağlıksız bir yıl! Nasıl rahatsız edici boğucu bir hava! Devamlı mide, baş ve sinir rahatsızlıkları... En küçük entelektüel bir çalışmadan acizim, basit bir okuma bile gücümün üstünde."
- Gogol
53. "Tanrı mantıklı ve hoşgörülüdür. Her şeyi karmaşık hale getiren papazlardır!"
- Girigoriy Rasputin
54. "Gömülmemiş cesetlerin ne kadar hızlı çürüdüklerini görmek can sıkıcı."
- Gorki
55. "Felsefecileri okur, şüphe ile ibadet arasında gidip gelir ve nedenini niçinini açıklamaya çalışırken kafa karışıklığı daha da artar."
- Lev Tolstoy
56. "Benim işim harflerle! Yazmak! Yazmak! Yarından tezi yok ömrüm boyunca çalışacağım ya da her şeyi koyvereceğim: kurallar, din, adap, her şey!"
- Lev Tolstoy
57. "Ne garip ve çekici, hatta ne gerçekdışı ve büyüleyici çağrışımları vardır şu "yol" sözcüğünün... Yolun kendisi ne ilgi çekicidir!"
- Gogol
58. "Kocaman projelerin, kendimle ilgili kaygıların ve özenli bir düşünsel çalışmanın birbirine karıştığı yorucu bir ruh hali içindeyim."
- Lev Tolstoy
59. "Çok yazık! Yarın bir gün ölüm kapımızı çalacak. Oraya ben ve ailem arasında bulanık bir birbirini anlamama hissiyle mi gitmeliyim?"
- Lev Tolstoy
60. "Lev Tolstoy bir hayalperest değildir, Dostoyevski gibi uçurumun üzerinde bir meşale sallamaz, roman kişilerini tam tersine çevirmez, bizi kendi gölgemizle korkutmaz."
- Lev Tolstoy
61. "Çok yazık! Yarın bir gün ölüm kapımızı çalacak. Oraya ben ve ailem arasında bulanık bir birbirini anlamama hissiyle mi gitmeliyim?"
- Lev Tolstoy
62. "Niçin kader üzerine çullanıyordu? Kendisini yemek üzere ayağa şahlanmış, akıllı, güçlü ve kinci bir hayvanla mücadele ettiği hissi içindeydi."
- Lev Tolstoy
63. "Her şeyi görme isteğiyle, öyle dolu programlar yapıyordu ki daha az güçlü bir insan bir haftanın sonunda pes ederdi."
- Lev Tolstoy
64. "“Sadece kitap okumak yetmez insana. Bazen meydan okumalı; kendine, hayata, dünyaya..”
•"
- Lev Tolstoy
65. ""Yaşam ne sanıldığı kadar iyi, ne de sanıldığı kadar kötüdür.""
- Guy de Maupassant
66. ""İçimde iki kişi vardı. Bunlardan biri, onca bayağılık ve pisliği göre göre güvensiz, endişeli biri olmuş ve aynı zamanda, kendisi de dahil herkese çaresiz bir acıma duymaya başlamıştı.""
- Gorki
67. "Kurumlar iyiydi, ama insanlar kötüydü."
- Gogol
68. "Kalem tutmak meslek edinildiğinde, sırt çevrilemeyecek deneyimler vardır!"
- Lev Tolstoy
69. "Bir gün Tolstoy ona: Kötü olmaya hakkınız varken iyi olmanız tuhaf, demişti. Evet, kötü olabilirdiniz.. Ama iyisiniz ve bu iyi bir şey."
- Gorki
70. "Biliyor musun, her şeyden haberim var ama bazı şeyleri bilmek istemiyorum..
'"
- Lev Tolstoy
71. "Kendisini zirveye doğru sürükleyen harekete itaat etmelidir. Uçuruma sürüklemiyorsa tabii!..."
- Girigoriy Rasputin
72. "Gitmeliydi. Ama neden? Nereye? Kendinden kaçmak değil miydi bu?"
- Gogol
73. "Garip değilim, ama kötüyüm. Böyle olurum bazen. Canım hep ağlamak ister."
- Lev Tolstoy
74. ""Okudukça, bana bütün insanlar için geçerli gibi gelen o boş ve beyhude hayatı kabullenmekte daha çok güçlük çekiyordum.""
- Gorki
75. "Zihnimden geçen hayaller yavaş yavaş dev boyutlara eren birer ejderha oluyordu."
- Gogol
76. "Sözlerine bakıldığında mükemmel bir adam gibi görünse de aslında ahlaksız, sakallı bir tekedir."
- Girigoriy Rasputin
77. "Her yeri dolaşmak, her şeye bakmak, herkesle konuşmak isterdim."
- Lev Tolstoy
78. "...fakat fazla akıllılar. Oysa halk sadece fazla akıllı olmayanların peşinden gider."
- Girigoriy Rasputin
79. "Sonuçta Rasputin kendi tarzı olan bir azizdir. Günaha girmeden Tanrı'ya doğru yükselmek yerine, günahın kendisini kabul ederek yükselmektedir."
- Girigoriy Rasputin
80. "Pompei, İtalya'nın en görkemli ve şanlı dönemindeki ikinci şehri, bugün bir harabe ve kül yığınından başka bir şey değil... Demek ki Tanrı bizi cezalandırmak istediğinde, bir saat içinde zengini yoksula dönüştürebilir."
- Lev Tolstoy
81. "Herkesin neşesi de tasası da ortaktı. İnsanın yalnızca kendini düşünmek istediği anda bile, başkalarının yüzü ve dramı, bir koridorun dönemecinde, salonda, ahırda, köyde aniden karşısına çıkıveriyordu."
- Lev Tolstoy
82. "öylesine güzel bir gökyüzünün altında bu kadar kötü insan nasıl yaşayabiliyordu?

Dostoyevski"
- Dostoyevski
83. "Günah olmasaydı, pişmanlık olabilir miydi? Yalnızca boğazına kadar pisliğe gömülenler Tanrı'nın teselli edici bakışlarıyla karşılaşıp ayağa kalkma şansına sahip olabilir."
- Girigoriy Rasputin
84. "Yaşayan kimseleri esir olarak kullanmak, ölüleri bir kütükten ötekine geçirmekten daha tehlikeli değil midir?"
- Gogol
85. "Kendi kendisinden kaçmak, bütün çevresini unutmak, böylelikle biraz avunmak için bir Avrupa gezisi yapmaya karar verdi."
- Gogol
86. ""Bu duvarı kafamla yıkmayacağım elbette; ama bu, taştan bir duvardır diye boyun da eğmeyeceğim yalnız.""
- Dostoyevski
87. "En yakın zamanda, toplumla arasındaki uzaklığı artırmak gerekiyordu. Mesafeler aşmak, yalnız kalmak, mümkünse dış ülkelere gitmek gerekiyordu!"
- Gogol
88. "Çürüme bir millet meselesi değil, çağın bir meselesiydi."
- Lev Tolstoy
89. "Siyasette en kötü düşman, sizin fikirlerinizi kendi amaçları doğrultusunda kullanandır."
- Lev Tolstoy
90. "“Umutsuz yaşamak çok acı kardeşim. Önüme bakıyorum, gelecek beni ürkütüyor. Hiçbir güneş ışığının pırıldamadığı kutupsal, dondurucu bir atmosfer içinde gömüldüm kaldım.""
- Dostoyevski
91. "“Umutsuz yaşamak çok acı kardeşim. Önüme bakıyorum, gelecek beni ürkütüyor. Hiçbir güneş ışığının pırıldamadığı kutupsal, dondurucu bir atmosfer içinde gömüldüm kaldım.""
- Dostoyevski
92. "Onun gerçek varlığı, yürüyüp dolaştığı topraklar üzerinde değil, onu ilham eden kitaplardaydı ancak."
- Gogol
93. "...içindeki sevgiyi uyandır, bende nasıl bir sevgi bulacağını göreceksin ..."
- Lev Tolstoy
94. "...Maria ve Varvara, babalarının donmuş cesedini görünce dehşet içinde kalırlar: "Kafatası kırılmış, yüzü yara bere içindeydi, kandan saçları birbirine yapışmıştı. Sağ gözü çıkmış, ince bir et parçasıyla yanağının üzerine sarkıyordu"..."
- Girigoriy Rasputin
95. "''Kibir ve inat, bir kişinin kendisini önce mükemmel görmesini sağlar, sonra da sonunu getirir.''"
- Lev Tolstoy
96. "Herkesten çok güldü.
Belli ki acı çekiyor...
Lev Tolstoy"
- Lev Tolstoy
97. "Kadınlar ondaki doğal ve tatlı aşık yeteneklerine uzaktan imrenirlerdi. O'nun tercih ettikleri ise, güzel kenar mahalle kızlarıydı. Onlardaki davranış sadeliğinden, cömert tenden ve boş beyinden fazlasıyla keyif alırdı. Onları bir müşterinin kasapta pirzola seçtiği gibi seçerdi. Bu seçimde duygu değil, kanını kamçılayan ilkel bir dürtü rol oynardı."
- Guy de Maupassant
98. "Lev Tolstoy'un romanlarının çoğunda, insanın gerçek yaşamının, ondaki tinsel güç hayvaniliği yendiğinde başladığı fikri hakimdir."
- Lev Tolstoy
99. "Tanrım bana yardım et, bana yardım et Tanrım.""
- Yaslı Kar
100. ""Bu önemsiz yaratıklar sürüsünü aynı anda sarabilmek için binlerce kolum, binlerce dudağım binlerce...şeyim olsum isterdim." diye yazacaktır öykülerinin birinde. "Mademki kadınlar bazı haklar istiyorlar, onlara sadece bir hak tanımalıyız: Hoşa gitme hakkı.""
- Guy de Maupassant
101. ""Yaşamda ve insanlarda, yüreğimi ezen yükü hafifletebilecek bir şey bulmaya ihtiyacım vardı.""
- Gorki
102. "Biraz sabredin, dedi. Her şey düzelecek."
- Yaslı Kar
103. "İçimde günden güne, saatten saate bir berraklaşma ve tantana hissediyorum."
- Gogol
104. "Senden uzak, Tanrılaştırıyorum seni, varlığımdan daha çok seviyorum."
- Dostoyevski
105. ""Kitaplar sayesinde birçok bakımdan zarar verilemez olmuştum.""
- Gorki
106. "Uyumak istiyorum, uyuyamıyorum, düşünmeyeyim diyorum, onu da yapamıyorum.
Tolstoy"
- Lev Tolstoy
107. "Dış dünya ile her çeşit alışverişi korkunç bir biçimde yasaklanmış, arkadaştan, özgürlükten, görgüden yoksun olarak. Kapalı kutu içinde geçen bu gençliğin, duyarlığın bu yapay gelişmesinin damgasını taşıyacaktır yaşamı boyunca. "Tümümüz, yaşama alışmamış kişileriz," diyor kahramanlarından biri. Dostoyevski'nin kendisi de alışamadı ona hiç."
- Dostoyevski
108. "Geveze adamları sevmem ben."
- Yaslı Kar
109. "Şimdi kendimiz için güzel güzel övgüler, boş laflar uydurup dinleyeceğimize, ruhumuzdaki o çirkin kenti görmeye gidelim. Dünyadaki bütün kentlerden daha berbat olan kentimizi gezelim."
- Gogol
110. "Kimse kimseyi küçümseyecek kadar büyük değildir bilmelisin. Küçümsediğin her şey için gün gelir, önemsediğin bir bedel ödersin."
- Lev Tolstoy
111. "Öyleyse ne yapmalı?...Yaşamak için para gerek. Bizde de metelik yok."
- Yaslı Kar
112. "Kararlılık içinde dalgalara karşı kürek çekiyorum, kendime karşı geliyorum, yani bir iş yapmamaya ve içimi saran kuşkunun acısına karşın..."
- Gogol
113. "Ciddi bir çalışmaya koyulmanın şimdi tam sırası... Tasa, keder ve tüm can sıkıcı şeyler nasıl da kurtarıcı geldi bana!"
- Gogol
114. "Livonyalı basit çiftçiler olan annesi ile babası, ikisi de, kendisi çok küçükken vebadan ölmüşlerdi. Karnı aç, üst baş perişan, bir süre oradan oraya sürünmenin ardından, Lutherci Papaz Glück, onu hizmetçi olarak yanına almıştı. Ama bu pek çekici görünümlü yetim kız, çok geçmeden papazın gözetiminden kurtulmasını bilmiş, yolları arşınlayarak, Lehistan Livonyası'nı fethetmek için sefere çıkmış olan Rus ordusunun kamplarında yatarak bir sevgiliden ötekine, rütbeyi gittikçe yükselterek, sonunda önce Menşikov'un ardından da Petro'nun metresi olmayı başarmıştı. Petro onu sevdiyse eğer, elbette ki kültürlü olduğu için sevmemişti, çünkü neredeyse okuması yazması bile yoktu ve Rusça'yı zar zor konuşuyordu, ama çar birçok kez onun gözü pekliğini, canlılığını ve göz dolduran çekiciliğini değerlendirme fırsatı bulmuştu."
- Dört Çariçe
115. "“Gerçekten çok çabaladığım bir şeyin olmayışının yorgunluğunu yaşıyorum.”"
- Lev Tolstoy
116. "• Biliyor musun, her şeyden haberim var ama bazı şeyleri bilmek istemiyorum..
| Tolstoy"
- Lev Tolstoy
117. "Neticede, yasaklı Ana, serbest olsa kazanacağından daha büyük başarı elde etti."
- Gorki
118. "Özgürlüğüm ve felsefem bana pahalıya mal oluyor ve işte, bedelini de ödüyorum."
- Lev Tolstoy
119. "Atletizm vücudu ve cinsel gücü O'nu öne çıkarıyordu. Alnına züppece dökülen kıvırcık saçları, kısa ve dik burnu, boğa gibi kalın boynu, parlak ve sert bakışlarıyla gerçek bir erkek güzeliydi. Sakalını kandil ışığında düzeltirken dağladığından beri artık sadece kalın bir bıyık bırakıyor, bu da öpüşlerini okşayıcı kılıyordu."
- Guy de Maupassant
120. "Günün birinde bir başkasını seveceğini seziyordum. Biliyordum bunu. Yanlışlıkla sevdin beni…"
- Dostoyevski
121. "Günün birinde bir başkasını seveceğini seziyordum. Biliyordum bunu. Yanlışlıkla sevdin beni…"
- Dostoyevski
122. "Dostoyevski, acı çekme düşüncesine saplanmıştır. Her suç acı çekmeyle açıklanır, bağışlanır, yüceltilir. Acı çekme var olmamızın büyük özrüdür. Yanı başında oturan babası, feleğin amansız sillesini yemişti; bu yıkım, çocuklarına karşı sert davranışlarının özrünü teşkil ediyordu. Herkes, umutsuzluğunun, kininin, korkusunun ağırlığını yakınlarına yükler. Hiçbir şey bizde başlamıyor. Hiçbir şey bizde bitmiyor. Hepimiz aynı sinir ağına bağlıyız. İçimizden birinin ufak bir kımıldanışı, yakınlarının acı veren kasılmayı duymasına yeter."
- Dostoyevski
123. "Kalbine bir sor, böyle yaşanır mı hiç?"
- Lev Tolstoy
124. "“sadece kitap okumak yetmez insana. Bazen meydan okumalı; kendine, hayata, dünyaya..”
• Lev Tolstoy"
- Lev Tolstoy
125. "Kimse kimseyi küçümseyecek kadar büyük değildir bilmelisin. Küçümsediğin her şey için gün gelir, önemsediğin bir bedel ödersin. - Lev Tolstoy"
- Lev Tolstoy
126. "1- Vücudumun çürüme belirtisi göstermeden önce gömülmesini istiyorum.
2- Mezarımın üzerine hiçbir heykelin dikilmemesini istiyorum.
3- Genellikle kimse bana ağlamasın.
4- Kalemimin en iyi ürününü vatandaşlarıma bırakıyorum... Ey vatandaşlarım, korkuyorum! Ruhum gökyüzündeki ulu Tanrı duygusu içinde kahroluyor.
5- Ölümümden sonra yapıtlarımın kiralanmasını, gazete ve dergilerde mahkum edilmesini istemiyorum."
- Gogol
127. ""Bana gelince, sizlerin ancak yarıya kadar getirmek yürekliliğini gösterdiğiniz şeyleri ben sonuna kadar götürmekten başka bir şey yapmadım yaşamımda.""
- Dostoyevski
128. "Hayatta hiçbir şeyin iyi olmadığını söylüyor, ben de iyi şeylerin saklı olduğunu ve ilk çıkagelen namussuzun bunları ele geçirdiğini söylüyorum."
- Gorki
129. ""Ne denli mutsuz olmuşsak o denli bağlanmıştık birbirimize""
- Dostoyevski
130. "Hiçbir suç bağışlama hakkını öldürmez."
- Dostoyevski
131. ""Bana gelince, sizlerin ancak yarıya kadar getirmek yürekliliğini gösterdiğiniz şeyleri ben sonuna kadar götürmekten başka bir şey yapmadım yaşamımda.""
- Dostoyevski
132. "İnsanlar uyandıklarında dünyayı cennete dönüşmüş bulsalar, buna sevineceklerini mi sanıyorsunuz? Size öyle geliyor! Biliyor musunuz, ne derler? Biz uyurken kim ülkemize cenneti yerleştirmeye cüret etti ki? İstemez. Cenneti kendimiz kuracağız."
- Gorki
133. "Ama kadınlara olan çekingenliği, aşkını itirafa engel olmuştu."
- Yaslı Kar
134. "“Tümümüz, yaşama alışmamış kişileriz.""
- Dostoyevski
135. "Dualarım sadece semaya yükselmek için yetersiz değil, hatta içimden fışkırmak için de yetersizdi."
- Gogol
136. "Soğuk bir rüzgar bulutları sürüyor ve açılan gökyüzünde , sayısız yıldızların parıldamakta olduğu görülüyordu. Bir müddet sonra, yıldızların parlaklığı soluklaşıyor ve gökyüzü, doğu tarafından olmak üzere pembeleşiyordu."
- Guy de Maupassant
137. "...entelektüel akrobasi..."
- Lev Tolstoy
138. "Acı sayesindedir ki, insan, kavranılmaza, erişilmeze, mucizeye yaklaşır. Acı sayesindedir ki, insan kendi kendini aşarak yükselir."
- Dostoyevski
139. "Tolstoy diyor ki: “Ben farklı bakmayı da denedim, fakat gördüklerim hep aynıydı.”"
- Lev Tolstoy
140. "Eleştiri beni kamçılıyor, bana kanat açtırıyor."
- Gogol
141. "Kibir ve inat, bir kişinin kendisini önce mükemmel görmesini sağlar, sonra da sonunu getirir.
Tolstoy"
- Lev Tolstoy
142. ""Kimbilir, dünyada yüzüne ölüm hükmü okunup işkencesi başlatılan, sonra da bağışlandın, gidebilirsin denen bir adam vardır.""
- Dostoyevski
143. "İyi niyetli küçük bir arkadaş topluluğu içinde en içten düşüncelerini söyledi diye herkesi suçlamaya kalksalar, suçsuz kim kalır?"
- Dostoyevski
144. "Basit kadın; güzel olmayı zeki olmaya tercih eder. Çünkü basit erkekte zekayı anlayacak kafa değil, güzelliği görecek göz vardır."
- Çehov
145. "“Sadece kitap okumak yetmez insana. Bazen meydan okumalı; kendine, hayata, dünyaya..”"
- Lev Tolstoy
146. "İnsanlarla nasıl yaşanır bilemiyorum."
- Gorki
147. "Ölü Canlar kitabı, Homeros ya da Dantevari bir çeşit Rus İlyada'sı idi; bozkırın İlahi Komedya'sı olmalıydı."
- Gogol
148. "Baudelaire "Her insanda aynı anda iki mürid adayı vardır, biri Tanrı'ya doğru, öbürü şeytana doğru," der."
- Dostoyevski
149. "Yaşam her yerde yaşamdır. Yaşam içimizdedir, bizi çevreleyen dünyada değil. Yanımda insanlar olacak... İnsanlar arasında bir insan olmak, sonuna dek böyle kalmak, koşullar ne olursa olsun gücünü yitirmemek, düşmemek, işte yaşam budur, işte yaşamın gerçek anlamı."
- Dostoyevski
150. "Sanıyorum ki bir insan için iç varlığından başka varlık yoktur.
-Belinski"
- Dostoyevski
151. ""Böyle korkunç olayları hatırladıkça," diyordu Gorki, "bazen bunlardan bahsetmek iyi bir şey mi diye sorarım kendime. Ve her seferinde daha da inanarak veririm cevabını: "evet." Çünkü kökleri çok eskiye dayanan bu iğrenç gerçek, bugün de hala gerçektir. Onu ayrıntısıyla, kökleriyle tanımalıyız ki, hatıralarımızdan, ruhlarımızdan, korkunç, sefil hayatlarımızdan söküp atalım.""
- Gorki
152. ""Her şeye alışabilen bir yaratıktır insan, bence onu en iyi tanımlayan özellik de budur,""
- Dostoyevski
153. "Benim için şartlar ağırlaştıkça, kendimi daha güçlü, hatta daha akıllı hissediyordum. Sonunda anladım ki, insan çevresine direnerek var olmuş."
- Gorki
154. "Deyim yerindeyse, bir solukta ruhuma çekmek istiyordum onu."
- Gorki
155. "İnsancıklar yazarı yeteneğini kanıtlıyor, konularını seçişi ruhunun kalitesini ispatlıyor, ama aynı zamanda onun acemi olduğu görülüyor; bir sürü boş laf... konuyu toparlama eksikliği... Eğer konu dağılmamış olsaydı tüm bunlar bana daha canlı ve daha güçlü görünecekti."
- Gogol
156. ""Kalbin yetmiyorsa sevmeyeceğin insanı yorma. Cesaretin yoksa, yürüyemeyeceğin yola çıkma."
~Lev Tolstoy~"
- Lev Tolstoy
157. "...her insan, ötekinin hayatına burnunu sokmadan iyi bir yaşam sürmeye çalışırsa, tüm insanların hayatının daha iyi olacağına kefil olabilirim!""
- Lev Tolstoy
158. "az da olsa kâr bırakmayan felaket yoktu."
- Dostoyevski
159. "Basit kadın, güzel olmayı zeki olmaya tercih eder. Çünkü basit erkekte zekayı anlayacak kafa değil, güzelliği görecek göz vardır"
- Çehov
160. "Cennetin eşiğinde tepinmek, cehenneme dalmaktan daha korkunçtur."
- Dostoyevski
161. "sevebileceğiniz birine öyle kolayca rastlayamazsınız."
- Dostoyevski
162. "“Öyle şeyler vardır ki, insan onları kendi kendine bile açıklamaya korkar.”"
- Dostoyevski
163. "İşte o vakit gözüpek bir saldırışla atılıyor kavganın içine."
- Dostoyevski
164. "Cennetin eşiğinde tepinmek, cehenneme dalmaktan daha korkunçtur."
- Dostoyevski
165. ""Bir tek tasarım var: Delirmek.""
- Dostoyevski
166. "uykudayken yaşam güzeldi."
- Dostoyevski
167. ""Çatışma halindeki düşünceler, arzular ve duygulardan oluşmuş kalın bir sis tabakasında yaşıyordum. Hayatta ve insanlarda, kalbimi ezen ağırlığı hafifletecek bir şeyler bulma ihtiyacı içindeydim.""
- Gorki
168. "Gorki: “Ne kadar az bilirsen o kadar iyi uyursun” der
İzahını Sartre yapar; “Uyursan gece biter, uyuyamazsan sen."
Son noktayı Freud koyar: “Çok uyumak kaçmaktır, uyuyamamaksa yakalanmak.""
- Gorki
169. ""Yeryüzünde, kendi çıkarına olmayan her şeye kuşku ve düşmanlıkla bakan haris, kurnaz, dar görüşlü küçük köylü yaşıyordu sabırla. Köylününkinden bile daha zehirleyici batıl inançlar ve önyargılarla dolu kalın kafalı küçük kasabalı da orada yaşıyordu; sürdüğü vahşi hayatı büyük bir incelikle ve yasalara uygun olarak örgütleyen kıllı, güç sahibi tüccar da.""
- Gorki
170. "Sürüp gittiğimiz şu yaşamdan memnun musun?"
- Yaslı Kar
171. "uykudayken yaşam güzeldi."
- Dostoyevski
172. "Gorki: “Ne kadar az bilirsen o kadar iyi uyursun” der
İzahını Sartre yapar; “Uyursan gece biter, uyuyamazsan sen."
Son noktayı Freud koyar: “Çok uyumak kaçmaktır, uyuyamamaksa yakalanmak.""
- Gorki
173. ""Eğer yazmayı bana yasak ederlerse ölürüm. Kalemimi elimden almasınlar tek, on beş yıl tutuklu kalmaya razıyım...""
- Dostoyevski
174. "İnsanlardan olabildiğince uzak kalmak vardı düşleri arasında."
- Gorki
175. ""Aklarımla herkes sever beni, sen karalarımla sev.""
- Gogol
176. ""İnsana en çok acı veren şey,
Söyledikleriyle söylemek istedikleri arasındaki
Uçurumdur.""
- Dostoyevski
177. "Mal mülk sevmezdim. Hiçbir şey istemezdim. Kitaplar bile ayakbağı gibi gelirdi bana."
- Gorki
178. ""Belki hayallerim muğlak, umutlarım müphemdi, fakat beni yaşatan kesinlikle onlardı ve hayatıma anlam kattılar.""
- Gorki
179. ""...insan, ruhunu kurtarmak istiyorsa, hiçbir dünya sevincine yüz vermemeli.""
- Çehov
180. "Çehov'un dediği gibi:
"Bir süreliğine yalnız kalmak tehlikelidir ve bağımlılık yapar. Çünkü ne kadar huzurlu olduğunu görünce artık insanlarla uğraşmak istemezsin.""
- Çehov
181. "İnsanın en iyi anları ahmakça işler için yitirilince yaşam çekilmez oluyor..."
- Dostoyevski
182. "ilk karşılaştığımız andan beri sevdim sizi... ve sizin için beslediğim duygu bir dostluk değil, ama tüm benliğimi saran bir tutkudur .."
- Dostoyevski
183. ""Ne kadar az bilirsen,o kadar iyi uyursun.""
- Gorki
184. ""Yaşamıyorum, yaşar gibi yapıyorum.""
- Lev Tolstoy
185. ""Kendimi en ufak ayrıntılarıma dek hissetmem gerek. ""
- Lev Tolstoy
186. ""En yerinde, en haklı kararlar vicdanının sesinin ona fısıldadığı kararlardı.""
- Lev Tolstoy
187. "Çocukken her akşam yatmadan önce, gece masası üzerine bıraktığı küçük bir kağıt parçasında şunlar yazılı olurdu:
"Belki bugün baygın bir uykuya dalabilirim, birkaç gün geçmeden gömmeyiniz."
Şimdi baygın uykudadır. Tam anlamıyla gömülmüştür. Artık yaşamıyor."
- Dostoyevski
188. "Köyüne sürüldüğünde Rasputin pes etmeyi reddetmiştir.İnsanın kendisi ve dostları için yüce bir amacı olunca , mesafenin önemi yoktur."
- Girigoriy Rasputin
189. "Hiçbir yere ait olmayı beceremiyordum."
- Gorki
190. "Cahil ve toplumsal olarak eğitilmemiş milyonlarca bir kitlenin oluşturduğu ormanda yaşadığımızı unutmamalıyız. Ne istediğini bilmeyen insanlar siyasal ve toplumsal bakımdan tehlikelidir."
- Gorki
191. "Kendi irademi senin damarlarına akıtmayı ne kadar çok isterdim."
- Girigoriy Rasputin
192. "Kimse kimseyi küçümseyecek kadar büyük değildir bilmelisin. Küçümsediğin her şey için gün gelir, önemsediğin bir bedel ödersin."
- Lev Tolstoy
193. ""genellikle kendi tutkularımıza direniriz, ama başkalarınınkinin peşinden gideriz ... ""
- Lev Tolstoy
194. "Hapishane, bir devrimci için vazgeçilmez bir okuldur."
- Gorki
195. "onu özlüyorum; geçmişle en önemli bağlarımdan biri koptu."
- Lev Tolstoy
196. ""Neden bir insan, yüreğinde olan şeyleri açık saçık söylemez ki? ""
- Dostoyevski
197. "Herkes Ölecey daşlar Quma DöneceY Ve HerşeY BiteceY."
- Lev Tolstoy
198. ""Yaşamda ve insanlarda, yüreğimi ezen yükü hafifletebilecek bir şey bulmaya ihtiyacım vardı.""
- Gorki
199. "Pirincin içindeki taş gibi hissediyorum” dedi Aleksi pavloviç.
“beni arıyorlar ama dışlamak için.”"
- Dostoyevski
200. "Sevdiği kadından hiç söz etmez, çünkü ona hayrandır. Öbürleri? Onlardan da söz etmez. Çünkü değer vermez onlara."
- Dostoyevski
201. "“çok sevdiğin fakat geri döndüremeyeceğin insanlar, her hatırladığında seni tekrar tekrar terk eder...”"
- Lev Tolstoy
202. ""Eğer kendimi, ömür boyu kötürüm kalacak şekilde zorlayıp incitmediysem, şansım yaver gittiği içindir. Ama dış güçlere sabır ve tevekkül göstermek, çok daha fazla zarar verir insana.""
- Gorki
203. "En güçlü iki savaşçı sabır ve zamandır."
- Lev Tolstoy
204. ""Belki de geriye kalan aylarımız, akıp giden yıllardan çok daha önemlidir; onları iyi bir şekilde yaşamak gerek.""
- Lev Tolstoy
205. "Sadece kitap okumak yetmez insana. Bazen meydan okumalı; kendine, hayata, dünyaya..."
- Lev Tolstoy
206. "Çok hastaydı ruhum."
- Gorki
207. "Öyle şeyler vardır ki, insan onları kendi kendine bile açıklamaya korkar.""
- Dostoyevski
208. "Bir kadın ne kadar ağırbaşlı da olsa, anıları, bakışlarında, konuşmalarında, zaman zaman da olsa kendini gösterirdi mutlaka."
- Ölçüsüz Dostluk
209. "Yemekhanedeki yemekler kötü çıktığı vakit, bunları yiyeceğine Dostoyevski birkaç bardak çay içiyordu."
- Dostoyevski
210. "Zindandaki dört yıl, bundan böyle, dehasının besleneceği gizli bir hazine gibi yaşamının orta yerine yerleşti ve onu eşit iki parçaya böldü. Ölü Bir Ev'den önceki Dostoyevski ve Ölü Bir Ev'den sonraki Dostoyevski."
- Dostoyevski
211. "...sökülüp başka yere dikilmiş kararsız bir ağaç gibiyim: Kök salacak mı, yoksa kuruyacak mıyım?""
- Çehov
212. "Evlenmek, ancak insan aşık olursa ilginçtir."
- Çehov
213. ""İnsan her şeye alışan bir yaratıktır. İşte onun en iyi tanımı budur bence," diye yazacaktır Ölüler Evinden Anılar'da.""
- Dostoyevski
214. ""Dünya güzel, yalnız bizler, biz insanlar kötüyüz""
- Çehov
215. ""Zindan, ağır çalışmalar," diye yazıyor Dostoyevski, "suçluyu yükseltmez; onu iyi niyetle cezalandırır ve yeniden işleyeceği kötülüklere karşı toplumu korur."
Dostoyevski yaşamının en yararlı dört yılını, hırsızların, gammazların, katillerin meydana getirdiği bu hayvanlar topluluğu içinde geçirmiştir."
- Dostoyevski
216. "“Hayattan pek çok şeyi öğrenen insanlar neşeli ve masum kalamaz.”"
- Dostoyevski
217. "“Birine çamur atmadan önce düşün ve sakın unutma; önce senin elin kirlenecek.”"
- Lev Tolstoy
218. "Gorki'yle tanışan Mitzkeviç, sonradan anılarında şöyle yazacaktı: "Bu Peşkov, ilginç adamdır; halktan biridir.""
- Gorki
219. "İntihar teşebbüsümden sonra kendime olan saygım önemli ölçüde azalmıştı; kendimi küçülmüş ve suçlu hissediyordum."
- Gorki
220. "Kurulan hayaller ! Yıkılan umutlar ! Birbirimizi bir daha ne zaman ve hangi şartlar altında görecektik ? Gelecek karanlıktı ve ben kötü önsezilerin pençesindeydim."
- Girigoriy Rasputin
221. "İnsan sevmeyi ve çalışmayı bilirse, sevdiği için çalışırsa ve çalışmasına neden olan kişiyi severse bu dünyada muhteşem bir hayat sürebilir."
- Lev Tolstoy
222. "Bil ki; yaşadıklarınla değil,
yaşattıklarınla anılırsın ve unutma;
ne yaşattıysan elbet bir gün onu yaşarsın."
- Lev Tolstoy
223. "Rus kitaplarını okumak iyi oluyordu. Her zaman tanıdık ve hüzünlü bir şeyler vardı onlarda, sanki sayfalarının arasına büyük perhiz çanları konmuş gibi; sayfayı çevirdiğimde hafifçe çalıyordu "çanlar.""
- Gorki
224. "...her insanın iç yaşamı onunla Tanrı arasında bir sırdır..."
- Lev Tolstoy
225. ""Tüm ahlaksızlıkların kaynağının batıl inanç ve aylaklık olduğunu söyleyip duruyordu.""
- Lev Tolstoy
226. ""iyilik yoktur. Sadece içgüdüler vardır.""
- Lev Tolstoy
227. ""Meleğimi yitirirsem ölürüm," diye yazıyor. Dostoyevski. "Ölmezsem, deli olurum, ya da kendimi İrtiş'e atarım.""
- Dostoyevski
228. "“Hayattan pek çok şeyi öğrenen insanlar neşeli ve masum kalamaz.”"
- Dostoyevski
229. "“Birine çamur atmadan önce düşün ve sakın unutma; önce senin elin kirlenecek.”"
- Lev Tolstoy
230. "İnsan sevmeyi ve çalışmayı bilirse, sevdiği için çalışırsa ve çalışmasına neden olan kişiyi severse bu dünyada muhteşem bir hayat sürebilir."
- Lev Tolstoy
231. "Bil ki; yaşadıklarınla değil,
yaşattıklarınla anılırsın ve unutma;
ne yaşattıysan elbet bir gün onu yaşarsın."
- Lev Tolstoy
232. ""Öyle şeyler var ki insan kendi kendine açıklamaktan ürküyor.""
- Dostoyevski 1
233. "Neşeli şeyleri ne denli sevdiğimi bilirsiniz; soluk benzim, tasalı görünüşümün altında çılgınca bir eğlenme isteği yattığını fark etmişsinizdir."
- Gogol
234. ""Benim ağıtım kuşkunun fırınından çıkmıştır. " diye yazıyor Dostoyevski."
- Dostoyevski
235. ""Nasıl düştüm buraya, bilmiyorum. Niçin? Bunu da bilmiyorum.""
- Lev Tolstoy
236. "Okudukça, bana bütün insanlar için geçerli gibi gelen o boş ve beyhude hayatı kabullenmekte daha çok güçlük çekiyordum."
- Gorki
237. "Başkalarının yanında barinmak, gecinmek onun için o kadar normal olmuştu ki gelir gelmez hemen Anna Viyelgorskiy'e şöyle yazdı: "Bakımım ve günlük masraflarım için kimseye para ödemem. Bir gün birinde, ertesi gün de başkasında otururum. Şayet sizi görmeye gelirsem, size yerleşeceğim, size bir tek kapik ödemeden sizde oturacağım.""
- Gogol
238. "Dostoyevski, acı çekme düşüncesine saplanmıştır. Her suç acı çekmeyle açıklanır, bağışlanır, yüceltilir. Acı çekme var olmamızın büyük özrüdür. Yanı başında oturan babası, feleğin amansız sillesini yemişti; bu yıkım, çocuklarına karşı sert davranışlarının özrünü teşkil ediyordu."
- Dostoyevski
239. "Herkes, umutsuzluğunun, kininin, korkusunun ağırlığını yakınlarına yükler. Hiçbir şey bizde başlamıyor. Hiçbir şey bizde bitmiyor."
- Dostoyevski
240. "Dostoyevski'nin dediği gibi:
“Gücümü, içimdeki güçsüzlükle boğuşurken tükettim.”"
- Dostoyevski
241. "Sessizlik öyle bir güç ki!.."
- Lev Tolstoy
242. "Otuz yıl sonra, "Sürgüne gönderilmeniz ne haksızlık!" diyecekler ona. O da şöyle yanıtlayacak: "Hiç de değil, çok haklı. Rus halkı bize hüküm giydirdi. Ama hanginiz iddia edebilirsiniz ki, orada, en gerekli olan, onsuz yaşamanın mümkün olmayacağı şeyi öğreneyim diye Ulu Tanrı beni zindana göndermemiş olsun?'""
- Dostoyevski
243. "Yitirilen şeylerin düşüncesiyle burkuluyordu yürek."
- Dostoyevski
244. ""Dünün kölesi, kendini hemcinslerinin efendisi olarak gördüğü anda en acımasız despot kesilecektir.""
- Gorki
245. "Tolstoy diyor ki:"Bir insana devamlı aynı iyiliği yap, göreceğin tek şey; muazzam bir nankörlük.” O kadar haklı ki!"
- Lev Tolstoy
246. "Okudukça, bana bütün insanlar için geçerli gibi gelen o boş ve beyhude hayatı kabullenmekte daha çok güçlük çekiyordum."
- Gorki
247. "Hiçbir şey bizde başlamıyor. Hiçbir şey bizde bitmiyor. Hepimiz aynı sinir ağına bağlıyız. İçimizden birinin ufak bir kımıldanışı, yakınlarının acı veren kasılmayı duymasına yeter."
- Dostoyevski
248. ""Bu duvarı kafamla yıkmayacağım elbette; ama bu, taştan bir duvardır diye boyun da eğmeyeceğim yalnız.""
- Dostoyevski
249. "Tanrı onu kısa zaman için dünyaya yolladiysa, bu; yapitini bitirebilmesi içindi."
- Gogol
250. "Görünmeyen bir derdin vücudunun köklerini kemirdiği belli idi. Hayat diplerden çıkmış sadece yüzeyde dolaşıyordu..."
- Beklenen aşk