Hayvanlardan Tanrılara: Sapiens Kitap Bilgileri
Yazar: Yuval Noah Harari
Tahmini Okuma Süresi: 11 sa. 40 dk.
Sayfa Sayısı: 412
Basım Tarihi: Temmuz 2019
İlk Yayın Tarihi: Ocak 2011
Yayınevi: Kolektif Kitap
Orijinal Dil: İbranice
ISBN: 9786055029357
Ülke: Türkiye
Dil: Türkçe
Format: Karton kapak
Hayvanlardan Tanrılara: Sapiens Kitap Tanıtımı
- Homo sapiens neden ekolojik bir seri katile dönüştü?
- Para neden herkesin güvendiği tek şey?
- Kadınlar üstün sosyal becerilere sahipken, neden çoğu toplum erkek egemen?
- Güç elde etmekte böylesine yetenekli olan insanlar neden bu gücü mutluluğa dönüştürmekte başarısızlar?
- Geleceğin dini bilim mi?
- İnsanların miadı çoktan doldu mu?
100 bin yıl önce Yeryüzü’nde en az altı farklı insan türü vardı. Günümüzdeyse sadeceHomo Sapiens var. Diğerlerinin başına ne geldi ve bize ne olacak?
Çoğu çalışma insanlığın serüvenini ya tarihi ya da biyolojik bir yaklaşımla ele alır, ancak Harari 70 bin yıl önce gerçekleşen Bilişsel Devrim’le başlattığı bu kitabında gelenekleri yerle bir ediyor.
İnsanların küresel ekosistemde oynadıkları rolden imparatorlukların yükselişine ve modern dünyaya kadar pek çok konuyu irdeleyen Sapiens, tarihle bilimi bir araya getirerek kabul görmüş anlatıları yeniden ele alıyor.
Harari ayrıca geleceğe bakmaya da zorluyor okuru. Yakın zamanda insanlar, dört milyar yıldır yaşama hükmeden doğal seçilim yasalarını esnetmeye başladılar. Artık sadece dünyayı değil, kendimizi ve diğer canlıları tasarlama becerisi de kazandık. Peki bu bizi nereye götürüyor, bizi neye dönüştürebilir?
30’dan fazla dile çevrilmiş bu kışkırtıcı çalışma özellikle Jared Diamond, James Gleick, Matt Ridley ve Robert Wright’ın eserlerine aşina okurlar için muhteşem bir kaynak.
“Sapiens, tarihin ve modern dünyanın en büyük sorularını gayet yalın bir dille ele alıyor. Çok seveceksiniz!”
Jared Diamond, Tüfek, Mikrop ve Çelik’in yazarı
“Harari’nin eseri kabul görmüş doktrinlerin karşısında duran fikirler ve şaşırtıcı gerçeklerle bezeli.”
John Gray, Financial Times
Hayvanlardan Tanrılara: Sapiens Kitaptan Alıntılar
1. "Yaşamak için sebebiniz varsa her şeyle baş edebilirsiniz.(Nietzsche)"
2. "Apollo 11 astronotlari Ay'a seyahat etmeden önceki aylarda ABD'nin batısında Ay' a benzeyen ıssız bir çölde eğitim gördüler. Bu alan pek çok Kızılderili topluluğa ev sahipliği yapıyordu. Bir yerliyle astronotlar arasında geçen bir diyaloğa dair şöyle bir hikaye vardır:
Birgün eğitim esnasında astronotlar yaşlı bir Kızılderili ile karşılaşırlar. Adam orada ne yaptıklarını sorar. Astronotlar kısa süre içinde Ay'a yapılacak bir araştırma seyahatinin parçası olduklarını söylerler. Yaşlı adam bunu duyunca bir an sessiz kalır,sonra astronotlarin kendisine bir iyilik yapmasını ister.
Astronotlar "Ne istiyorsunuz" diye sorar.
Yaşlı adam, "Kabilemdeki insanlar Ay'da kutsal ruhların yaşadığına inanır. Onlara halkımdan önemli bir mesaj iletmenizi isteyecektim."
Astronotlar "Mesaj nedir?" diye sorar.
Adam kendi dilinde bişeyler mırıldanir ve sonra da astronotlara bunu ezberleyene kadar tekrar etmelerini söyler.
Astronotlar "Bu ne demek?" diye sorar.
Adam "bunu size söyleyemem. Sadece kabilem ile ay ruhlarının bileceği bir sır," der.
Üsse geri döndükten sonra astronotlar uzun uğraşlardan sonra yerel dili konuşabilen birini bulur ve ondan mesajı tecrübe etmelerini isterler. Ezberledikleri şeyi söyleyince çevirmen kahkahalar ile gülmeye başlar. Nihayet sakinleşince, astronotlarin dikkatle ezberledikleri sözlerin "Bu adamların size söylediği hiçbir şeye inanmayın. Topraklarınizi çalmaya geldiler." olduğunu söyler."
3. "İnsanlar anne karnından bir ocaktan çıkan erimiş bir cam gibi çıkar ve şaşırttıcı oranda şekillendirilebilirler. Bu yüzden bugün çocuklarımızı Müslüman veya Budist, kapitalist veya sosyalist, savaşçı veya barışçıl olarak eğitebiliyoruz."
4. ""Bir maymunu, ölümden sonra gideceği maymun cennetindeki sınırsız muzla kandırarak, elindeki muzu vermeye asla ikna edemezsiniz""
5. ""Yaşamak için bir sebebiniz varsa her şeyle baş edebilirsiniz."
"
6. "Adaletsiz ayrımcılık zamanla daha iyi değil, daha kötü hale gelir. Para parayı, fakirlik de fakirliği çeker. Eğitim daha fazla eğitimi, cehalet daha fazla cehaleti doğurur."
7. "İnsanlar ormanları kesti, bataklıkları kuruttu, barajlar inşa etti, ovaları suladı, binlerce kilometre demiryolu döşedi ve gökdelenlerle dolu metropoller kurdu. Dünya Homosapiens'in isteklerine uygun hale getirildikçe habitatlar ve türler yok oldu. Bir zamanlar yeşil ve mavi olan gezegenimiz, plastik ve betondan bir AVM'ye dönüştü."
8. "Delphi'deki Apollo tapınağının girişinde hacılar şu yazıyla karşılaşırdı: "Kendini Bil""
9. "İnsanlar kararlarının tüm sonuçlarını tahmin edemezler."
10. "Dünyada neden kötülük vardır? Neden acı vardır? Neden iyi insanların başına kötü şeyler gelir?"
11. ""Mutluluk içimizde başlar.""
12. ""Yaşamak için bir sebebiniz varsa her şeyle baş edebilirsiniz."
-Nietzsche-"
13. "Aynı tanrıya inanmayan ve aynı krala itaat etmeyen insanlar seve seve aynı parayı kullanıyorlar."
14. "Dedikodu sıkça kötülenen ama aslında kalabalık gruplar halinde işbirliği yapabilmenin de temelini oluşturan bir beceridir."
15. ""Tutarlılık, durgun zihinlerin oyun alanıdır.""
Hayvanlardan Tanrılara: Sapiens Kitap İncelemeleri
Merhaba, Sapiens kitabının bende yeri çok ayrıdır her ne kadar popüler ve çok okunan kitaplar arasında olması kitaba karşı önyargı oluştursa da beni değiştiren, gözümü açan bir kitap olması nedeniyle özel bir yere sahiptir.
Kitabın başarısı, büyük konuları ve tarihsel olayları basit bir dille okuyucuya ulaştırmasıdır. Geniş bir kitleye hitap eden yazım tarzıyla her insanı kendisine çekmeyi başarmış. Bu, meslektaşlarının kıskandığı bir şey olsa gerek, yazın dünyasında gerçekten başarılı bir örnek olarak karşımızda duruyor.
Kitabın konusuna çok girmeyi, tarihi olayları vs. anlatmak istemiyorum çünkü kitap tam bir bilgi bombardimanı sayılır her yeni sayfada yeni bir şey öğrenmeniz olası (ben bu kitabı okuduğumda az sayıda kitap okuduğum için öyle olmuş da olabilir). Kitapta insanlığın başlangıcından Tanrılaşan insan kavramına kadar yolculuk yapıyoruz sorgulatıcı bir kitap.
Kitap genel olarak akıcı bir üsluba sahip. Bazen görsellerle zenginleştirilmiş. ucretsizkitap.com.tr için video konusu arayanlara da ilham olacak bir kitap belli konular dahilinde araştırma yapılabilir.
Genel olarak beğendiğim bir kitaptı, popüler olması bu kitapta bence iyi etki yarattı çünkü gerçekten okunmaya değecek bir kitap olduğunu düşünüyorum. Bu kitapla insanlık tarihine bir göz atabilirsiniz.
Sapiens insanoğlunun başlangıcından modern çağa kadar ki gelişimini anlatıyor. Özel mülkiyet kavramın ortaya çıkışıyla insanoğlunun hayatında ki değişimleri aşama aşama çok güzel açıklamış. Sapiens türünün evrimsel, gelişimsel ve bilimsel tarihçesiyle birlikte, yine Homo Sapiens'in ilk başlarda avcılık ve toplayıcılık yaparak sürdürdükleri yaşamlarının daha sonra yerleşik hayata geçmelerini izleyen tarım devrimi, bilimsel devrim ve sanayi devrimiyle modern çağa uzanan bir nevi yaşam kronolojisini ile adeta bilgi deposu niteliğinde bir eser. Bununla birlikte insan topluluklarının var ettiği devletler, imparatorluklar, siyasi/politik yönetim biçimleri, dinler, mitler ve ideolojiler üzerinden derince anlatımlar okuyucuyu zaman yolculuğuna çıkarıyor.
Diğer tarih kitapları gibi akademik bir dille değil, sade çok rahat bir şekilde anlayabileceğiniz bir üslup kullanılmış. Her bulduğum boşlukta okumaya çalıştığım, çok beğendiğim için farklı zamanlarda 2 defa okuduğum ender kitaplarımın arasına girdi. Kitabı bitirdiğiniz zaman insanoğlunun tarihi hakkında epey bir bilgi sahibi oluyorsunuz. Yazarın ilk eseri olması dolayısıyla epey emek verilmiş. İnsanlık tarihine ilgisi olanların mutlaka okuması gereken bir eser. Her sayfada yeni bir şey öğrenmeniz olası, her gün belirli bölümleri okuyup anlayarak bitirmenizi öneriyorum.
Keyifli okumalar diliyorum.
Kitap genelde dünyanın özelde insanoğlunun(sapiensin) tarihsel sürecini kronolojik bir sırayla anlatması bakımından gayet güzel.Bu ansiklopedik konuları kısa, sade ve anlaşılabilir bir şekilde aktarmasida yazarın büyük bir başarısıdır. Bu üslubu ilk eserinde yakalamış olması ayrıca takdir edilesi.
Kitap nerden geldik nereye gidiyoruz sorusuna son derece yerinde ve bilimsel cevaplar veriyor. Kitabin sonundaki bazı görüşler ne kadar uçuk görünsede eskilerin imkansız dediklerini şu an yaşıyor olmamızı da gözönüne alarak bir şekilde gerçekleşebileceği düşüncesinede kapilmadan duramıyor insan.
Ayrıca belirtmem gerekirki bu fazlasıyla bilimselcilik inançlı kişiler için biraz rahatsız edici olabilir. Yani bir yaratıcının varlığını reddetmesi, dinlerin insan ürünü olduğu onlarsiz hayatın daha iyi olacağı şeklinde tetespitler bazı okuyacilar için rahatsız verici olabilir.
Ama tavsiyem hayatıda mahveden önyargıyı bu kitaba yaklaşırken bir kenara bırakmanız ve yazarın ilk ve son derece başarılı kitabını keyifle okumanız.
Not1: Kitapta verilen bazı örneklerin bizim coğrafyamızdan, ülkemizden verilmesi kitaba ayrica sempatik bakmamizı sağlıyor.
Not2: Daha önce CNN TÜRK de yayınlanan İNSANOĞLU belgeselini izlemem kitaptantan ayrıca zevk almamı sağladı. Tavsiyem o belgeselide izlemeniz.
§
"Ana fikri, işbirliği yapan insanın dünyaya hakimiyet kurarken geçirdiği değişimler ve yarattığı yeni dünya düzenidir.
Kitaptan bir kaç alıntı yapacağım.
Ancak beni en etkileyen ve bence kitabın en vurucu bölümüne değinmeden geçeceğim. Bunu yazara ve emeğine saygıdan yapıyor olacağım.
"Dünyanın pek çok bölgesinde, insanlar geceleri komşu kabilenin saldırısı ile kesilip içinde korkusu yaşamadan giriyorlar yataklarina. Hali vakti yerinde İngilizler, Sherwood ormanından geçerek bu Nottingham'dan Londra'ya giderken, pusu kurmuş bir çetenin paralarını alarak fakirlere dağıtacağından endişe etmiyorlar. Öğrenciler öğretmenlerinden dayak yemiyor, ebeveynler faturaları ödeyemediğinde çocuklarının köle olsa satmasindan korkmuyor ve kadınlarda kocalarında şiddet görmeleri veya evde oturmaya zorlanmaları durumunda yasaların devreye gireceğini biliyorlar. Bu beklentiler dünyanın her yanındaki karşılanıyor. Syf.362
Orta çağ köylüsü çamurdan kulübesini bitirdiğinde beyni serotonin salgilayarak serotinin seviyesine X'e getirir. 2013 yılında muhteşem dairesinin son taksitini ödeyen bankerin beyin nöronları da serotonin salgılar ve benzer bir X seviyesine getirir. Beyin için lüks dairenin çamurdan kulübeye göre daha konforlu olmasının bir anlamı yoktur, o anda önemli olan tek şey serotonin seviyesidir. Sonuç olarak banker büyük büyük büyük babası fakir ortaçağ köylüsünden azıcık bile daha mutlu olmayacaktır. Syf.381
Keyifle okudum, yerimden kalkamadan :)
Keyifle okunsun. Büyük emek....
Kitabın ismini okuduğumda ne düşüneceğimi bilemedim 'hayvanlardan tanrılara' diyordu hayvansal içgüdülerimizle hareket ederek tanrılaşma sürecimiz nasıl olabilirdi ki? diye düşündüm. Kitabı okumaya başlayınca her sorum bir yanıt buldu. O kadar sürükleyici bir kitap ki sizin bütün sorularınıza yanıt bulmaklar kalmıyor, toplumların bu hale gelmesinin sebebini de açıklıyor. Ve yazar duymamız gereken soruyu soruyor, Homo sapiens neden ekolojik bir seri katile dönüştü? İnsanı insan yapan duygularımızı ne zaman kaybettik, ne uğruna insan olmaktan vazgeçtik? Bizi biz yapan, bizi insan yapan, bizi dünyada ki diğer canlılardan ayıran tek şey, düşünme yetimizken biz ne uğruna bu özelliğimizden vazgeçip hayvansal içgüdülerimizle hareket eder olduk? Bu kitap insanoğlunun ne kadar doyumsuz olduğunu ve menfaatleri uğruna neler yapabileceğini gözler önüne sermektedir.
İnsan, insan olmayı unuttu. Toplumumuza baktığımızda tecavüz olaylarının, şiddetlerin, haksız ölümlerin o kadar çok yaygınlaştığını görüyoruz ki her gün duyduğumuz normal şeyler haline geldi. Birileri insanlığını unuttu diye biz de farkında olmadan insanlığımızı unutmaya başladık. Tanrı olmak ve sağladığı güç uğruna insanlığımızı kaybettik. Bu kitap sadece insanın evrim sürecini değil, insanın insanlığını kaybetmesinin ve tanrı olmak uğruna ne kadar alçaldığını anlatıyor. Dil, din, ırk gözetmeksizin bizi biz yapanın, insan olduğumuzu unutmamamız temennilerimle.