Tüm kitapları ücretsiz okuyabilir veya indirebilirsiniz! Ayrıca son kitabımız İlahi Rezonans artık raflarda! İncelemek için:

Halide Nusret Zorlutuna Alıntıları & En Çok Okunan Sözleri

Halide Nusret Zorlutuna En Beğenilen Sözleri



1. "Niçin yalan söylüyorlar? Niçin?..
- Nasıl da masum masum yalan söyleyebiliyorlar?"


- Benim Küçük Dostlarım



2. "Elleri kolları kır çiçekleriyle doluydu"


- Benim Küçük Dostlarım



3. "Birbirimize karşılıklı inanıyor ve güveniyorduk."


- Benim Küçük Dostlarım



4. "Saklamayın, suçu saklamak, inkâr etmek; onu işlemekten daha ayıptır."


- Benim Küçük Dostlarım



5. "Sesim boğularak ekledim:
- Türk çocuğu yalan söylemez!"


- Benim Küçük Dostlarım



6. ""Bazen bir insanı mesut edebilmek için ne kadar az bir şey yetiyor!""


- Benim Küçük Dostlarım



7. "Bana "Öğretmenim!" diyen ses, beni "Annem!" diye çağıran ses kadar sevgili ve kıymetlidir."


- Benim Küçük Dostlarım



8. "Dünyada sevmekten sonra en tatlı his "sevilmek" tir zannediyorum. İnsan sevildiği zaman kendini mesut hissediyor..."


- Sisli Geceler



9. "Hastalık, hastadan da, doktordan da daha güçlüydü."


- Benim Küçük Dostlarım



10. "Yeniden kızmaya başlıyorum. Bu yumurcaklar be­nim tahammülümle oynuyorlardı."


- Benim Küçük Dostlarım



11. "Bütün güzel ve iyi şeyleri bize kaybettiren, göstermeyen; bütün kötülükleri de korkunç kara kanatlarının altında koruyan, geliştiren "bilgisizlik"."


- Benim Küçük Dostlarım



12. "Zulmette barınır belki bir zaman,
Ruhu bedbin eden hileyle yalan.
Hakikat doğacak güneştir, inan!
Mümkün mü geceler sabah olmasın?.."


- Benim Küçük Dostlarım



13. "O ne ince bir kadın zekâsıydı Yarabbi... Ve ne güzellikti!.. Çoğu kez çok güzel kadınlar, çok zeki olmazlar; ama bu iki nimet de kendisine bol bol verilmişti."


- Benim Küçük Dostlarım



14. "içimin amansız karanlığına gömülmüş yatıyordum."


- Benim Küçük Dostlarım



15. "Yalnız sevimli, terbiyeli, zeki ve çalışkan olanları de­ğil, -Böylesini herkes sever!- ben sevimsiz, somurtkan, haylaz, hatta aptal çocukları da severim. Bana “Öğret­menim!” diyen ses, beni “Annem!” diye çağıran ses ka­dar sevgili ve kıymetlidir."


- Benim Küçük Dostlarım



16. "Evlâtlarını arayıp sormayan bir baba sevilir mi?.."


- Benim Küçük Dostlarım



17. "Cenazeye çelenk göndermek yerine, çelenk parası ile yoksul çocuklara yardımda bulunmak, bu dünya için de, öbür dünya için de daha yararlı, daha hayırlıdır."


- Benim Küçük Dostlarım



18. "En karanlık günümde kalbime neşe verir.
Aşkın benim içimde hiç solmayan bir bahar.
Beni hayat yolunda yürüten bu sevgidir,
Bir anne eli gibi her ân gönlümü okşar."


- Bütün Şiirleri



19. "Genç öğretmen, eğer biraz da sevimli ve güler yüzlü ve zeki ise bütün acemiliğine beceriksizliğine rağmen kendini kolayca sevdirebilir. Bazen canlı gözlerinin gülüşü, parlak başının bir bükülüşü sınıfı büyüleyiverir. Artık ondan sonra zafer onundur."


- Benim Küçük Dostlarım



20. "Dünyada en çok sevdiği ve tek dayanabileceği insanın ölmüş olmasını, onun tarafından ihmal edilmiş olmaya tercih ediyordu!"


- Benim Küçük Dostlarım



21. "Yatakta bitkin, umutsuz; ölümden ölesiye korkan ve bu korkunun bir an evvel bitmesi için de ölümü dört gözle bekleyen garip ruh hâli içindeydim."


- Benim Küçük Dostlarım



22. ""... bütün öteki­ler sanki onun emirlerini yerine getirmek için oraya toplanmış ikinci derecede insanlar...""


- Benim Küçük Dostlarım



23. "Bir “Aca­ba” var, bir kötü kuşku var içimde."


- Benim Küçük Dostlarım



24. "Ama çok okuman gerek. Anlıyor musun? Çok oku."


- Benim Küçük Dostlarım



25. "Bana “ öğretmenim!” diyen ses, beni “Annem” diye çağıran ses kadar sevgili ve kıymetlidir."


- Benim Küçük Dostlarım



26. ""Hayat...
Hayat başlı başına bir facia. Evet herkesin hayatı bir başka facia.
Birbirine hem çok benzeyen hem hiç benzemeyen...""


- Aydınlık Kapı



27. "Yurdumun her köşesini, her bucağını çok severim, ama Edirne en çok sevdiğim beş büyük şehirden biridir."


- Benim Küçük Dostlarım



28. "Onun iç dünyasına girebilmek için kapı değil, bir ince aralık bile bulamıyordum. Kendi kendini, gururunun yalçın dört duvarı arasında hapsetmişti!.."


- Benim Küçük Dostlarım



29. "Hem de nasıl masum masum yalan söyleyebiliyorlardı. Yarabbi!.."


- Benim Küçük Dostlarım



30. ""Bazen bir insanı mesut edebilmek için ne ka­dar az bir şey yetiyor!”"


- Benim Küçük Dostlarım



31. "Bu güzel başların içine attığım fikirlerin oralarda gelişip büyüdüğüne emindim."


- Benim Küçük Dostlarım



32. "Bir yaşından, yirmi yaşına kadar her çocuk, bence zevkle okunmaya değer meraklı bir kitap; karşısında uzun uzun, hayran hayran düşünülecek bir bilinmeyenler alemidir."


- Benim Küçük Dostlarım



33. "Umut, şüphesiz ki pek azdı.
Ama...
Kim bilir?..
Bugünkü aklım olsaydı belki derhal umutsuzluğa kapılmaz, bir şeyler yapmaya çalışırdım..."


- Benim Küçük Dostlarım



34. "Hâlbuki sıhhat, güzellik, şöhret, servet gibi Allah’ın en büyük nimetlerine sahip oldukları hâlde "saadet”i tatmamış nice bedbahtlar da vardır!.."


- Benim Küçük Dostlarım



35. "Hayatı boyunca ıstırap çektikten, kıvrandıktan, yandıktan sonra nihayet halktan hakka giden ışıklı yolu bulmuştu, işte Aydınlık Kapı..."


- Aydınlık Kapı



36. "(...) dost olduk. Kimselere açılmayan mağrur kalbinde, bana daracık bir yer ver­mişti galiba."


- Benim Küçük Dostlarım



37. "Anadolu’nun hangi şehrine, hangi kasabasına var­sam, orada “Hocam!” diye ellerime sarılan bir genç ka­dın veya erkek buluyorum ve kalbim hazzın ipek kanat­larına sarılarak uçuyor."


- Benim Küçük Dostlarım



38. "Bazen bu gözlerin; akıtılamamış yaşlarla bulutlanıp sislendiğini görür, için için üzülürdüm..."


- Benim Küçük Dostlarım



39. "Bütün kötülükler aftan doğar!"


- Benim Küçük Dostlarım



40. ""Bazen bir insanı mesut edebilmek için ne kadar az bir şey yetiyor!""


- Benim Küçük Dostlarım



41. "Ve şiiri sevdiği kadar beni seviyor, şiire inandığı kadar bana inanıyordu."


- Benim Küçük Dostlarım



42. "Çocukları pek severim. Hayatta her insanın bir zaafı, bir iptilâsı vardır. Benim tek büyük zaafım da çocuk sevgisidir!"


- Benim Küçük Dostlarım



43. "Saklamayın, suçu saklamak, inkar etmek; onu işlemekten daha ayıptır."


- Benim Küçük Dostlarım



44. "Yerlerde, göklerde, her şeyde gurbet..."


- Benim Küçük Dostlarım



45. "Hatıralar… Yılları süsliyen hatıralar
Bir günde ölürler mi? Bu mümkün mü?…"


- Bütün Şiirleri



46. "Halbuki sıhhat, güzellik, şöhret, servet gibi Allah’ın en büyük nimetlerine sahip oldukları halde “ saadet”i tatmamış nice bedbahtlar da vardır!"


- Benim Küçük Dostlarım



47. "Onlar ihtiyacı yemek, içmek, giyinmekle... sadece para ile ölçüyorlardı. Her türlü menfaatin üstünde bir aşkla bir maksada bağlanmanın ne demek olduğunu bilmiyorlardı.."


- Benim Küçük Dostlarım



48. "Bazen bir insanı mesut edebilmek için ne ka­dar az bir şey yetiyor!"


- Beyaz Selvi



49. "Ben ömrümün “Nisan ayı”nı orada geçirdim. Şimdi bana Kerkük, Ahmet Haşim’in O Belde’si gibi muhayyel bir diyar görünür âdeta.."


- Bir Devrin Romanı



50. "Onlar ihtiyacı yemek, içmek, giyinmekle... sadece para ile ölçüyorlardı. Her türlü menfaatin üstünde bir aşkla bir maksada bağlanmanın ne demek olduğunu bilmiyorlardı.."


- Benim Küçük Dostlarım



51. "Gönül bu değil mi abla, bir kere kırıldıktan sonra tekrar düzelir mi?.."


- Sisli Geceler



52. "Yalnız sevimli, terbiyeli, zeki ve çalışkan olanları değil, Böylesini herkes sever! ben sevimsiz, somurtkan, haylaz, hatta aptal çocukları da severim."


- Benim Küçük Dostlarım



53. "“Senin mavi güller açmaya başladı.“

“Mavi güller mi?“

"Mavi güller ya! On beş yıldan beri bu işin peşindeydim, nihayet muvaffak oldum.“

"Tebrik ederim Paşam, cidden harikulade! Deniz mavisi, gök mavisi!..“
…"


- Büyükanne



54. "Sanki namütenahi büyük bir ayna, sonra üstünde pembe, samani, erguvani pırıltılar... Düşündüm ki hayatta, kalbi bu denize benzeyen insanlar da vardır.."


- Sisli Geceler



55. "Seven kadın belki affeder. Evet affedebilir. Fakat asla unutmaz."


- Sisli Geceler



56. "Milletçe mutsuzduk."


- Benim Küçük Dostlarım



57. "“Sarmış yine afâkını bir dûd-u muannit,
Bir zulmet-i beyzâ ki peyâpey mütezayid..”

(“Ufuklarını yine inatçı bir duman sarmış
Her an artan beyaz bir karanlık..”)"


- Büyükanne



58. "Hanımefendi,
Bendeniz de sizi şahsen tanımıyorum. Fakat imzanızı nerede görsem samimi bir ruh arkadaşıyla karşılaşmış gibi üstündeki satırları merak ve zevkle okurum..
..."


- Bir Devrin Romanı



59. "Ey iki aşina kalp arasında, Sıra dağlar gibi duran seneler!.."


- Benim Küçük Dostlarım



60. "Gecesi olmayan diyarlara git
Şişelerden taşan serveti savur
Boş, mağrur ve muzır kafalara vur!
Haydi git, o mel’un diyarlara git!"


- Bütün Şiirleri



61. "bütün umudumun, bütün çalışma gücümün tükenmiş olduğunu gördüm."


- Benim Küçük Dostlarım



62. "Yaşanmış bir anı yaşamamak olmak için bütün bir ömrü feda etsek de nafile! Olan olmuş, giden gitmiştir.."


- Beyaz Selvi



63. "Dünyada en çok sevdiği ve tek dayanabileceği insanın ölmüş olmasını, onun tarafından ihmal edilmiş olmaya tercih ediyordu!"


- Benim Küçük Dostlarım



64. "../halledilmemiş ve belki de hiç halledilmeyecek bazı meseleler var ki...
Hayır, bunlar yazılmaz. Hatta anlatılmaz da.."


- Aydınlık Kapı



65. "Çok severdim...Çok... Delice severdim! Fakat şimdi!...
Şimdi hiç sevmiyorum."


- Benim Küçük Dostlarım



66. "—Muvaffak olmasına oluruz evelallah, Paşa hazretleri... Ama kızları tıbbiyeye alırlar mı hiç?... Olacak şey değil!...
—Olacak kızım olacak. Ben belki görmem amma siz mutlaka göreceksiniz!.."


- Aydınlık Kapı



67. "İlerledik…Gece susmuş…Beyazdı tarla.
Ben ağlamak istiyordum kahkahalarla!.."


- Bütün Şiirleri



68. "“İşte senin zayıf tarafın da bu, Zinnur. Seni seveni mutlaka sevmeye mecbur olduğunu sanıyorsun!..”"


- Aşk ve Zafer



69. "Çocukları pek severim. Hayatta her insanın bir zaafı, bir iptilası vardır. Benim tek büyük zaafım da, niçin itiraf etmemeli, çocuk sevgisidir! Ve bu aşk yüzünden ışık çevresinde dönen pervane misali öğretmenlik mesleğine tutulup kalışım bundandır."


- Benim Küçük Dostlarım



70. "Bazen bir insanı mesut edebilmek için ne kadar az bir şey yetiyor."


- Benim Küçük Dostlarım



71. "Her türlü menfaatin üstünde bir “aşk”la bir maksada bağlanmanın ne demek olduğunu bilmiyorlardı…"


- Benim Küçük Dostlarım



72. "Bütün kötülükler aftan doğar.."


- Benim Küçük Dostlarım



73. "Ah, bu dakikalar!.. Bu ‘son dakikalar!..’
Uzun zaman hasreti çekilmiş bir ‘sevgili yolcuyu’ peronda beklerken, bu dakikalar birer asırdır!.."


- Beyaz Selvi



74. "Seni kaybetmek istemiyorum... Tekrar eski karanlığa dönmek beni korkutuyor."


- Beyaz Selvi



75. "Zümrüt gözlü prenses, Leylaklı Köşk’e, daha doğrusu, billurdan yapılmış şahane kasırlara yaraşırdı.."


- Aşk ve Zafer



76. "İçimden kırgınım... Bilmem ki kime?...
Gönlümde bir sızı, gözlerimde gam,
Öyle solgunum ki bu akşam
Bakanlar olursa korkar benzime!"


- Bütün Şiirleri



77. "“Bütün kötülükler aftan doğar!”"


- Benim Küçük Dostlarım



78. "Kapılar çalınıyor çıngır çıngır
Duymazlıktan geliyorum
O değildir, diyorum.

Son merhaleden bakıyorum dünyaya
Tepemden tırnaklarıma kadar
Ağrılar, ağrılar, ağrılar…
Başım da bir hoş…

Kapılar çalınıyor şangır şangır
Gelen odur, biliyorum.
Odur kapıdaki.

Bir türlü hazırım diyemiyorum
Hazır değilim ki…
Ellerim bomboş…"


- Bütün Şiirleri



79. "Kabarır, kabarır saçların bazan;
Her telinde ruha bir nağme akar."


- Sisli Geceler



80. "“Bir yeni ‘deniz şarkısı’ daha besteliyorum.(...)Bu sene de gel; ışıklı bir koy sabahı içinde mavi denizin mavi şarkısını dinle..”"


- Beyaz Selvi



81. "-Eskiden, derdi, evet, tabii değil mi, çok severdim...Çok... Delice severdim! Fakat şimdi!... Şimdi hiç sevmiyorum."


- Benim Küçük Dostlarım



82. "Yeşil yamaçlı, tatlı yokuşlu dağlar değil bunlar. "Coşkun suların bittiği yerde" yollar da,yokuşlar da bitmiş... Sadece gökler boyu dağlar... Aşılmaz, tırmanılmaz dağlar...."


- Benim Küçük Dostlarım



83. "Sıradağlar mordu, sular kırmızı,
Suları beklerdi bir peri kızı.
Alnından öperken akşam yıldızı,
Yeşil gözlerine meftundur sandım."


- Benim Küçük Dostlarım



84. "Parlak bakışın siler yüreğimin pasını,
Gülüşün unutturur günlerimin yasını.
Bilmem böyle mi sevdi Mecnun da Leyla’sını?
Benim coşkun gönlümde bir değil, bin Mecnun var!"


- Bütün Şiirleri



85. "Çocukları pek severim.

Yalnız sevimli, terbiyeli, zeki ve çalışkan olanları değil, -Böylesini herkes sever!- ben sevimsiz, somurtkan, haylaz, hatta aptal çocukları da severim."


- Benim Küçük Dostlarım



86. "“Her sevgi bir esarettir küçük dostum, sen kendini hür mü sanıyorsun? Sen de sanatının esirisin. Üstelik belki bir de, karagözlünün?..”"


- Beyaz Selvi



87. "Sıradağlar mordu, sular kırmızı,
Suları beklerdi bir peri kızı.
Alnından öperken akşam yıldızı,
Yeşil gözlerine meftundur sandım."


- Benim Küçük Dostlarım



88. "Bana "Öğretmenim!" diyen ses, beni "Annem!" diye çağıran ses kadar sevgili ve kıymetlidir."


- Benim Küçük Dostlarım



89. "Bütün kötülükler aftan doğar!"


- Benim Küçük Dostlarım



90. "ıstırap içinde çırpınan kalbinin bir tarafı geleceğe ait umutlarla doludur."


- Benim Küçük Dostlarım



91. "Ve şiiri sevdiği kadar beni seviyor, şiire inandığı kadar bana inanıyordu."


- Benim Küçük Dostlarım



92. ""Her türlü menfaatin üstünde bir aşkla maksada bağlanmanın ne demek olduğunu bilmiyorlardı. Maksat uğruna ölmenin de güzel, pek güzel bir şey olabileceğini duyamıyorlardı.""


- Benim Küçük Dostlarım



93. "Bana "Öğretmenim!" diyen ses, beni "Annem!" diye çağıran ses kadar sevgili ve kıymetlidir."


- Benim Küçük Dostlarım



94. "Zulmette barınır belki bir zaman,
Ruhu bedbin eden hileyle yalan.
Hakikat doğacak güneştir inan!
Mümkün mü geceler sabah olmasın?..
İbrahim Alāattin"


- Benim Küçük Dostlarım



95. "Bütün kötülükler aftan doğar!"


- Benim Küçük Dostlarım



96. "Ve eğer, rastladığınız bir tabutun içinde bir öğretmen varsa, onun birkaç adım olsun, arkasından gitmekten çekinmeyiniz!.."


- Benim Küçük Dostlarım



97. "Bilirsiniz, öğretmenlik -özellikle ilkokul öğretmenliği- sonsuz tahammül, sonsuz feragat ve fedakârlık isteyen bir meslektir. Güzel, çirkin; temiz, kirli; zeki, aptal; uysal, inatçı kırk elli küçük yaramazla uğraşmak; bütün bu küçük kafaların karanlıklarına bir bir ışık tutmak zor, pek zor bir iştir; her kişinin kârı değildir; ancak Tanrı’nın bu meslek için yaratmış olduğu kahramanlardır ki, bütün bir gençliği, bütün bir ömrü bu yolda harcarlar, harcayabilirler!"


- Benim Küçük Dostlarım



98. "İçime damla damla "ölüm" çöküyor. Bu soluk mavi gökte, bu gümüş afaklarda²⁰⁷, bu ıslak toprakta hep ölüm... Hep ölümün sonbahara ve sonbaharın ölüme benzeyen o gizli, o acı yeisi var!...

207 Afak: Ufuklar."


- Küller



99. "Ve şiiri sevdiği kadar beni seviyor, şiire inandığı kadar bana inanıyordu."


- Benim Küçük Dostlarım



100. "Dünyada en çok sevdiği ve tek dayanabileceği insanın ölmüş olmasını, onun tarafından ihmal edilmiş olmaya tercih ediyordu."


- Benim Küçük Dostlarım



101. "Ben yenilmiştim. Bu acı gerçeği kabul ediyordum..."


- Benim Küçük Dostlarım



102. "Umut, şüphesiz ki pek azdı.
Ama... Kim bilir?..
Bugünkü aklım olsaydı belki derhâl umutsuzluğa kapılmaz, birşeyler yapmaya çalışırdım..."


- Benim Küçük Dostlarım



103. "Çelikten kolunla tuttun elinden
Kaldırdın mustarip, hasta vatanı
Cihan! Hayretle bak! Tarih! İğil sen!
Ey atî, kemali ‘Kemal’ de tanı!…"


- Bütün Şiirleri



104. "İnsan sevince, kainatın (evrenin) manası nasıl birdenbire değişiyor değil mi?"


- Sisli Geceler



105. "Susar bütün ıstıraplar güldüğüm zaman."


- Bütün Şiirleri



106. "Zaten beni doğu gençliğine hayran eden sebeplerden biri de bu üstün zekaları ve itaatleridir."


- Benim Küçük Dostlarım



107. "Yarın… Daha neler olacak bir bilsen:
İnsanlar…
-Devam et… Bu masalları
O kadar gönülden severim ki ben!
İNANMAK DEĞİL Mİ ÖMRÜN BAHARI?"


- Bütün Şiirleri



108. "Çocuklar -özellikle küçük kızlar- genç öğretmenleri severler. Yaşlı bir öğretmen, eğer kendini ve dersini sevdirebiliyorsa, bu çok defa uzun yılların tecrübesinden süzülmüş bilgisi ve hesaplı, plânlı hareketleri sayesindedir. Ya da bir ışık seli gibi içinden durmaksızın çevreye taşan pek üstün bir sevgi ve şefkat yüzündendir. Fakat genç öğretmen -eğer biraz da sevimli ve güler yüzlü ve zeki ise- bütün acemîliğine, beceriksizliğine rağmen kendini kolayca sevdirebilir. Bazen canlı gözlerinin bir gülüşü, parlak başının bir bükülüşü sınıfi büyüleyiverir. Artık ondan sonra "zafer" onundur. Bütün çocuk ruhları elinin altında işlenmemiş zengin bir toprak gibi, onun vuracağı çapayı, onun atacağı tohumu bekler."


- Benim Küçük Dostlarım



109. "Hâlbuki sıhhat, güzellik, şöhret, servet gibi Allah’ın en büyük nimetlerine sahip oldukları hâlde "saadet”i tatmamış nice bedbahtlar da vardır!.."


- Benim Küçük Dostlarım



110. "«Bazen bir insanı mesut edebilmek için ne kadar az bir şey yetiyor!.. Halbuki sıhhat, güzellik, şöhret, servet gibi Allah'ın en büyük nimetlerine sahip oldukları halde “saadet”i tatmamış nice bedbahtlar da vardır!»"


- Benim Küçük Dostlarım



111. "Hey gidi günler! Güzel günler!... Bir daha asla geri gelmeyecek olan.."


- Benim Küçük Dostlarım



112. "İçimden kırgınım... Bilmem ki kime?...
Gönlümde bir sızı, gözlerimde gam.
Öyle solgunum ki bu akşam"


- Bütün Şiirleri



113. "– Derdin ne?.. Neyin eksik?..

Zavallılar "neye ihtiyacım olduğunu" bir türlü anlayamıyorlardı. Onlar "ihtiyac"ı yemek, içmek, giyinmekle... sadece "para" ile ölçüyorlardı."


- Benim Küçük Dostlarım



114. "Ben yenilmiştim. Bu acı gerçeği kabul ediyordum..."


- Benim Küçük Dostlarım



115. "Sevilmek iyi şey değil mi abla? Dünyada sevmekten sonra en tatlı his "sevilmek"tir zannediyorum. İnsan sevildiği zaman kendini mesut hissediyor..."


- Sisli Geceler



116. "söz söylemek için sıkıldım, yutkundum, kelime aradım. Boğazıma sanki birşey tıkanıyordu"


- Benim Küçük Dostlarım



117. "Bu dünyada saadet öyle az, öyle az ki
Güllerin neşesi bir mevsim sürer ancak…"


- Bütün Şiirleri



118. "Hülyalarımız dünde, ümidimiz yarında.."


- Bütün Şiirleri



119. "Çalışan kazanır!"


- Benim Küçük Dostlarım



120. "Onlar "ihtiyaç"ı yemek, içmek,giyinmekle...sadece "para" ile ölçüyorlardı.
Her türlü mefaatin üstünde bir "aşk"la bir maksada bağlanmanın ne demek olduğunu bilmiyorlardı. Maksat uğruna ölmenin de güzel, pek güzel bir şey olabileceğini duyamıyorlardı. Bunu ömürlerince duymamaya "mahkum"dular."


- Benim Küçük Dostlarım



121. "Otomobilinden bile biraz in
Gözlerini yuman gururunu yen
Eğer bir parça et değilse kalbin
Parça parça olur merhametinden
Burada öyle feci manzaralar var!"


- Bütün Şiirleri



122. "Zengin bir hazinedir onun başı ile kalbi
Ondan gelen nesiller kurtaracak yarını
Mükemmel yetiştirir çünkü çocuklarını…
Her ne olursa olsun mevkiiniz, yaşınız
Karşısında, hürmetle eğilmez mi başınız?"


- Bütün Şiirleri



123. "«Her çocuk, zevkle okunmaya değer meraklı bir kitap; karşısında uzun uzun, hayran hayran düşünülecek bir bilinmeyenler âlemidir.»"


- Benim Küçük Dostlarım



124. ""Bazen bir insanı mesut edebilmek için ne kadar az bir şey yetiyor!""


- Benim Küçük Dostlarım



125. "Gönül bu, değil mi abla, bir kere kırıldıktan sonra tekrar düzelir mi?..."


- Sisli Geceler



126. "“Bazen bir nisanı Mesut edebilmek için ne kadar az bir şey yetiyor!”
Halbuki sıhhat, güzellik, şöhret, servet gibi Allah’ın en büyük nimetlerine sahip oldukları halde “ saadet”i tatmamış nice bedbahtlar da vardır!"


- Benim Küçük Dostlarım



127. "Otomobilinden bile biraz in
Gözlerini yuman gururunu yen
Eğer bir parça et değilse kalbin
Parça parça olur merhametinden
Burada öyle feci manzaralar var!"


- Bütün Şiirleri



128. "Zengin bir hazinedir onun başı ile kalbi
Ondan gelen nesiller kurtaracak yarını
Mükemmel yetiştirir çünkü çocuklarını…
Her ne olursa olsun mevkiiniz, yaşınız
Karşısında, hürmetle eğilmez mi başınız?"


- Bütün Şiirleri



129. "«Her çocuk, zevkle okunmaya değer meraklı bir kitap; karşısında uzun uzun, hayran hayran düşünülecek bir bilinmeyenler âlemidir.»"


- Benim Küçük Dostlarım



130. ""Bazen bir insanı mesut edebilmek için ne kadar az bir şey yetiyor!""


- Benim Küçük Dostlarım



131. ""Zulmette barınır belki zaman,
Ruhu bedbin eden hileyle yalan.
Hakikat doğacak güneştir, inan!
Mümkün mü geceler sabah olmasın?...
İbrahim Alâattin"


- Benim Küçük Dostlarım



132. "İhtiyaca yabancı geçebilse bir günü
Böyle paçavra gibi sürünmezdi ömrünü
Hayat değil onunki, zaten, uzun bir sızı,
İhtiyaç! Yılan yüzlü, ölüm yüzlü ihtiyaç!
Bir tek gün çalışmazsa yavruları kalır aç!
(…)
Her ne olursa olsun mevkiiniz, yaşınız
Karşısında hicapla iğilmez mi başınız?"


- Bütün Şiirleri



133. "Dünyada en çok sevdiği ve tek dayanabileceği insanın ölmüş olmasını, onun tarafından ihmal edilmiş olmaya tercih ediyordu!"


- Benim Küçük Dostlarım



134. ""Bilgisizlik". Bu karanlık, gece karanlığına benzemez. İnsanların ve milletlerin en korkunç düşmanı budur..."


- Benim Küçük Dostlarım



135. ""Bütün kötülükler aftan doğar.""


- Benim Küçük Dostlarım



136. "Manen kaybettiklerimi hafızamın en sisli köşelerine sıkı sıkı hapsediyorum. Fakat bir bahar çiçeği kadar taze ve bir ışık parçası kadar güzel ve temiz olarak toprağa verdiklerim ...
Onları asla unutmuyorum, unutamıyorum ."


- Benim Küçük Dostlarım



137. ""Bilgisizlik". Bu karanlık, gece karanlığına benzemez. İnsanların ve milletlerin en korkunç düşmanı budur..."


- Benim Küçük Dostlarım



138. ""Bütün kötülükler aftan doğar.""


- Benim Küçük Dostlarım



139. ""Yalnız sevimli, terbiyeli, zeki ve çalışkan olanları değil, -Böylesini herkes sever!- ben sevimsiz, somurtkan, haylaz, hatta aptal çocukları da severim. Bana "Öğretmenim!" diyen ses, beni "Annem!" diye çağıran ses kadar sevgili ve kıymetlidir.""


- Benim Küçük Dostlarım



140. "-Zulmet, karanlık demek çocuklar. Ama buradaki manası bildiğimiz gece karanlığı değil. Burada zulmet, "bilgisizlik, gerilik" demektir. Bütün güzel ve iyi şeyleri bize kaybettiren, göstermeyen; bütün kötülükleri de korkunç kara kanatlarının altında koruyan, geliştiren "bilgisizlik". Bu karanlık; gece karanlığına benzemez; insanların ve milletlerin en korkunç düşmanı budur...""


- Benim Küçük Dostlarım



141. "Bana "Öğretmenim!" diyen ses, beni "Annem!" diye çağıran ses kadar sevgili ve kıymetlidir."


- Benim Küçük Dostlarım



142. "Gönlüm bazı alev, bazı mermerdi
Yanardı sevinci, rüzgardı derdi
Bin bahçe içinden bir tek gül derdi
Su gibi dört yana akası değil…"


- Bütün Şiirleri



143. "Seviyorum insanları zaman zaman
Bakıyorum yüreği güneş dolu
Alnı ak
Biri var
Ne dilinde iğne, ne avcunda taşlar
Ne gözlerinde yalan
Gerçekten insan…"


- Bütün Şiirleri



144. ""Cenazeye çelenk göndermek yerine, çelenk parası ile yoksul çocuklara yardımda bulunmak, bu dünya için de öbür dünya içinde daha yararlı, daha hayırlıdır.""


- Benim Küçük Dostlarım



145. "Halbuki ben o zamanlar kendimden küçükleri değil,kendi yaşımdakileri de hiç adam hesabına,erkek hesabına almazdım.Bu huyum ömrüm boyunca hiç değişmemiştir."


- Bir Devrin Romanı



146. "Büyükler, çocukları kolayca kandırdıklarını sanırlar. Ne hata!...

Çocuklar aslında kanmazlar, kanmış görünerek büyüklerden intikam alırlar."


- Bir Devrin Romanı



147. "Onu asla, asla affetmiyorum; edemiyorum.
Çünkü içimde birçok şey yıktı; inanıp güvendiğim birçok şey..."


- Benim Küçük Dostlarım



148. ""Mümkün mü geceler sabah olmasın?..""


- Benim Küçük Dostlarım



149. "Evet kalbi... Göğsünün altındaki o demirci atölyesi... Zaman zaman kendisini boğacak kadar artan o müthiş çarpıntı!"


- Beyaz Selvi



150. "Gönlüm bazı alev, bazı mermerdi
Yanardı sevinci, rüzgardı derdi
Bin bahçe içinden bir tek gül derdi
Su gibi dört yana akası değil…"


- Bütün Şiirleri



151. "Seviyorum insanları zaman zaman
Bakıyorum yüreği güneş dolu
Alnı ak
Biri var
Ne dilinde iğne, ne avcunda taşlar
Ne gözlerinde yalan
Gerçekten insan…"


- Bütün Şiirleri



152. ""Cenazeye çelenk göndermek yerine, çelenk parası ile yoksul çocuklara yardımda bulunmak, bu dünya için de öbür dünya içinde daha yararlı, daha hayırlıdır.""


- Benim Küçük Dostlarım



153. "Dalga dalga dökülen
Bükülen
Ve gülen
İpekli saçlarla
Çerçevelenmişti incecik çehren."


- Bütün Şiirleri



154. "Bazı gün çılgınca severim seni
Bazen de korkarım, kaçarım senden.
İçime işleyen bir zehirsin sen!..."


- Bütün Şiirleri



155. "Bana "Öğretmenim!" diyen ses, beni "Annem!" diye çağıran ses kadar sevgili ve kıymetlidir."


- Benim Küçük Dostlarım



156. "Hakikat, doğacak güneştir, inan!
Mümkün mü geceler sabah olmasın!"


- Benim Küçük Dostlarım



157. "Dalga dalga dökülen
Bükülen
Ve gülen
İpekli saçlarla
Çerçevelenmişti incecik çehren."


- Bütün Şiirleri



158. "Bazı gün çılgınca severim seni
Bazen de korkarım, kaçarım senden.
İçime işleyen bir zehirsin sen!..."


- Bütün Şiirleri



159. "Bana "Öğretmenim!" diyen ses, beni "Annem!" diye çağıran ses kadar sevgili ve kıymetlidir."


- Benim Küçük Dostlarım



160. ""Bir yaşından, yirmi yaşına kadar her çocuk, bence zevkle okunmaya değer meraklı bir kitap; karşısında uzun uzun, hayran hayran düşünülecek bir bilinmeyenler âlemidir.""


- Benim Küçük Dostlarım



161. "Manen kaybettiklerimi hafızamın en sisli köşelerine sıkı sıkı hapsediyorum. Fakat bir bahar çiçeği kadar taze ve bir ışık parçası kadar güzel ve temiz olarak toprağa verdiklerim..."


- Benim Küçük Dostlarım



162. "Umut, şüphesiz ki pek azdı.
Ama... Kim bilir?..
Bugünkü aklım olsaydı belki derhâl umutsuzluğa kapılmaz, bir şeyler yapmaya çalışırdım..."


- Benim Küçük Dostlarım



163. "Fikret: "Güzel bir gece!" diye söylendi.
Zehra, canlı ve hararetli bir sesle:
-Zaten, dedi, bu dünyada güzel olmayan ne var!

-Güzel olmayan ne mi var, yavrum? Çok... En başta insanların kalpleri..."


- Sisli Geceler



164. "Halbuki sıhhat, güzellik, şöhret ve servet gibi Allah'ın en büyük nimetlerine sahip oldukları halde "saadet"i tatmamış nice bedbahtlar da vardır!.."


- Benim Küçük Dostlarım



165. "Bedbinlikten sakın, yaşamanın iyi yollarında ilerle. Vicdan, umumi rehberin olsun!"


- Bir Devrin Romanı



166. "Ah kalbimde, "itimâd" o kadar az ki...
Tâ... İçimden kırgınım bütün bu insanlara!"


- Bütün Şiirleri



167. "Zavallılar "neye ihtiyacım olduğunu" bir türlü anlayamıyorlardı. Onlar" ihtiyac"ı yemek, içmek, giyinmekle... Sadece"para" ile ölçüyorlardı."


- Benim Küçük Dostlarım



168. "Manen kaybettiklerimi hafızamın en sisli köşelerine sıkı sıkı hapsediyorum. Fakat bir bahar çiçeği kadar taze ve bir ışık parçası kadar güzel ve temiz olarak toprağa verdiklerim..."


- Benim Küçük Dostlarım



169. "Umut, şüphesiz ki pek azdı.
Ama... Kim bilir?..
Bugünkü aklım olsaydı belki derhâl umutsuzluğa kapılmaz, bir şeyler yapmaya çalışırdım..."


- Benim Küçük Dostlarım



170. "Git bahar… Git bahar… Uzaklara gül
Denize renginden bırak hediye
Ufuklarda gezin, semaya süzül
Kalbime sokulma, ‘peymane’ diye…

Gördüklerin kandil… Peymane değil!"


- Bütün Şiirleri



171. "Zaten kendi memleketinde onun dostu yoktur. Onun vahşi, sert, alaycı görünüşünün arkasına gizlenen engin ruhunu anlayabilecek insan nerede?.."


- Beyaz Selvi



172. "Gönülde hatıralar hiç kararmıyor, niçin?
Yanıyor gizli gizli, yanıyor için için
Bir gençliği boşuna yele verdiğim için
Şimdi bir kâbus gibi beni sarıyor yıllar…"


- Bütün Şiirleri



173. "Unutmam geçse yıllar, geçse uzun asırlar
Her lâhza içerimde yanıyor alev alev
Mazimizi yutamaz ‘unutkanlık’ denen dev…"


- Bütün Şiirleri



174. "Belki, belki… Ah, bu ‘Belki!’ bir düşmandır
Hem çok fena, çok azılı, çok korkulu!
Ağzındaki o kızıllık sade kandır,
O güldü mü kurtuluşun yoktur yolu…"


- Bütün Şiirleri



175. "Çekil bu gölgeli yolda gezinme
Bahar! Bakışların yine pek sarhoş!
Yanılıp gönlüme misafir girme
Kapısı kilitli, mihrabı bomboş…

Mabettir orası, meyhane değil!"


- Bütün Şiirleri



176. "Güneşin bin bir nazla büyüttüğü gülleri
Bir gün elleri ipek, kalbi mermer bir peri
Gelecek acımadan koparıp toplayacak..."


- Bütün Şiirleri



177. ""Seven, sevmiş olan kadın, affedebilir, fakat asla unutmaz!..""


- Sisli Geceler



178. "Yüreklerde yatar türlü emeller;
Kimi çiçek ister, kimi mücevher.
Şairin kalbinin yarası yeter
Göğsüne başka gül takası değil!"


- Bütün Şiirleri



179. "Düşünüyor gibisin: Yorgun, uslu, bembeyaz..."


- Bir Devrin Romanı



180. "Şu dağlar olmasaydı
Çiçeği solmasaydı
Bir ölüm, bir ayrılık
İkisi olmasaydı

Halk Manisi

Bilhassa ölüm, o çaresiz ayrılık olmasaymış!... Ama var işte. En büyük gerçek o. En zalim gerçek!..."


- Bir Devrin Romanı



181. "Kıvılcımlar serpiyor yüzüme boşlukta kar
Önümde uçurumlar, başımda uçurumlar."


- Gül'ün Babası Kim?



182. "...Bu kırık vazo, işte, bizim kalplerimizdir.
O çatlak senelerin açtığı katil izdir,
Günden güne çürüyen güller de hatıralar!

İstanbul 1929"


- Bütün Şiirleri



183. "Yanan muhayyilemde efsaneleşti yıllar:
Her birinde bin bahar, bin rüya ve bin kabus!
Yıllar ki her gününde bin bir hatıra mahpus."


- Bütün Şiirleri



184. "« Bazen bir insanı mesut edebilmek için ne kadar az bir şey yetiyor!
Hâlbuki sıhhat, şöhret, servet gibi Allah'ın en büyük nimetlerine sahip oldukları hâlde "saadet"i tatmamış nice bedbahtlar da vardır.»"


- Benim Küçük Dostlarım



185. "“Yeniden kızmaya başlıyorum. Bu yumurcaklar be­nim tahammülümle oynuyorlardı.’’"


- Benim Küçük Dostlarım



186. "Bütün kötülükler aftan doğar!"


- Benim Küçük Dostlarım



187. "İnsan inanmak istediği şeye ne çabuk inanıverir!"


- Bir Devrin Romanı



188. "Yerlerde, göklerde, her şeyde gurbet!"


- Benim Küçük Dostlarım



189. "-Hayat da tıpkı böyle, diyordum içimden. Bu suyun akıntısı gibi bizi götürüyor; şu farkla ki, suyun akıntısına isteyerek kapıldık, bu akıntının bizi istediğimiz yere götürmekte olduğunu biliyoruz. Ama hayat öyle değil. O, bizi istediği yere götürüyor. Ne yapsak, ne etsek, ne kadar çırpınsak boş... Bir küçücük yaprak gibi hayatın akıntısına kapılmış meçhullere doğru gidiyoruz..."


- Bir Devrin Romanı



190. ""Bazen bir insanı mesut edebilmek için ne kadar az bir şey yetiyor!" dedim.

Halbuki sıhhat, güzellik, şöhret, servet gibi Allah'ın en büyük nimetlerine sahip oldukları hâlde "saadet"i tatmamış nice bedbahtlar da vardır!.."


- Benim Küçük Dostlarım



191. "İçimin amansız karanlığına gömülmüş yatıyordum."


- Benim Küçük Dostlarım



192. "– Zulmet, karanlık demektir çocuklar. Ama buradaki manası bildiğimiz gece karanlığı değil. Burada zulmet, “bilgisizlik, gerilik” demektir. Bütün güzel ve iyi şeyleri bize kaybettiren, göstermeyen; bütün kötülükleri de korkunç kara kanatlarının altında koruyan, geliştiren “bilgisizlik”. Bu karanlık; gece karanlığına benzemez, insanların ve milletlerin en korkunç düşmanı budur..."


- Benim Küçük Dostlarım



193. "Yaşayabilmek için unutmak lazım."


- Beyaz Selvi



194. "« Bazen bir insanı mesut edebilmek için ne kadar az bir şey yetiyor!
Hâlbuki sıhhat, şöhret, servet gibi Allah'ın en büyük nimetlerine sahip oldukları hâlde "saadet"i tatmamış nice bedbahtlar da vardır.»"


- Benim Küçük Dostlarım



195. "Bütün kötülükler aftan doğar!"


- Benim Küçük Dostlarım



196. "Altınlı başında papatya niçin?
Sarı saçlarına pembe gül takın…
Git bahar, gönlümde ibadet için
Diz çöken kızları ürkütme sakın!

Kalbime girme, o, kâşane değil!"


- Bütün Şiirleri



197. "Dolaşmaz biliyorum dudaklarında adım
Başka bir ad haykırır göğsünde çarpınışlar
Ben bir aşkın uğruna bir gençliği harcadım
Senin kor gözlerinde her gün başka hayal var!"


- Bütün Şiirleri



198. "Bir yaşından, yirmi yaşına kadar her çocuk, bence zevkle okunmaya değer meraklı bir kitap."


- Benim Küçük Dostlarım



199. "Sükûtun hâlâ devam eden işkencesi! Sükûtun, hiç dinmeyecek olan işkencesi!.."


- Beyaz Selvi



200. "Bazen bir insanı mesut edebilmek için ne kadar az şey yetiyor
Hâlbuki sıhhat , güzellik, şöhret,servet gibi Allah'ın en büyük nimetlerine sahip oldukları halde "saadet"i tatmamış nice bedbahtlar da vardır!.."


- Benim Küçük Dostlarım



201. "Hakikat doğacak güneştir, inan!
Mümkün mü geceler sabah olmasın?..

İbrahim Alâattin"


- Benim Küçük Dostlarım



202. "Ben de sizin gibiyim: Meçhullere gömülü
Hem her meçhul içine bin bir kere gömülü"


- Bütün Şiirleri



203. "Bir kızıl gün doğuyor sandım o baştan yarına!"


- Benim Küçük Dostlarım



204. "Okumak, çok okumak, daha okumak! En güzel rüyamız, en büyük ülkümüz buydu."


- Bir Devrin Romanı



205. "Göğsünde bir yer aç, bu yorgun başım
Kalbinin üstünde dinlensin biraz."


- Bütün Şiirleri



206. ""Bazen bir insanı mesut edebilmek için ne kadar az bir şey yetiyor!""


- Benim Küçük Dostlarım



207. "Hakikat doğacak güneştir, inan!
Mümkün mü geceler sabah olmasın?..

İbrahim Alâattin"


- Benim Küçük Dostlarım



208. ""Bazen bir insanı mesut edebilmek için ne kadar az bir şey yetiyor!""


- Benim Küçük Dostlarım



209. "Zavallılar " neye ihtiyacım " olduğunu bir türlü anlamiyorlardı. Onlar "ihtiyacı" yemek , içmek,giyinmekle... sadece "para " ile ölçüyorlardı.Her türlü bir menfaatin üstünde bir "aşk" la bir maksada bağlanmanın ne demek olduğunu bilmiyorlardı."


- Benim Küçük Dostlarım



210. ""Fakat ben kendimi bildim bileli kalbim bende değil ki... Onu ben ufacıkken çalmışlar.""


- Sisli Geceler



211. "Ve deniz şarkı söylüyordu!"


- Beyaz Selvi



212. "Kullara gelince...
Onları memnun etmek mümkün mü?..
Bırakın onlar ne isterlerse söylesinler!.."


- Beyaz Selvi



213. "Onu asla, asla affetmiyorum; edemiyorum.
Çünkü içimde birçok şey yıktı; inanıp güvendiğim birçok şey..."


- Benim Küçük Dostlarım



214. "Uyuma, bir lahza geçmesin için:
Daima uyanık bulunmak gerek
Daima muzaffer yaşamak için!"


- Bütün Şiirleri



215. "Bütün çocuk ruhları elinin altında işlenmemiş zengin bir toprak gibi, onun vuracağı çapayı, onun atacağı tohumu bekler."


- Benim Küçük Dostlarım



216. "Ne o kimseyi seviyordu, ne de kimse onu..."


- Benim Küçük Dostlarım



217. "Yerlerde, göklerde, herşeyde gurbet!.."


- Benim Küçük Dostlarım



218. "Bu karanlık; gece karanlığına benzemez; insanların ve milletlerin en korkunç düşmanı budur..."


- Benim Küçük Dostlarım



219. "Zavallılar " neye ihtiyacım " olduğunu bir türlü anlamiyorlardı. Onlar "ihtiyacı" yemek , içmek,giyinmekle... sadece "para " ile ölçüyorlardı.Her türlü bir menfaatin üstünde bir "aşk" la bir maksada bağlanmanın ne demek olduğunu bilmiyorlardı."


- Benim Küçük Dostlarım



220. "Kullara gelince...
Onları memnun etmek mümkün mü?..
Bırakın onlar ne isterlerse söylesinler!.."


- Beyaz Selvi



221. "Onu asla, asla affetmiyorum; edemiyorum.
Çünkü içimde birçok şey yıktı; inanıp güvendiğim birçok şey..."


- Benim Küçük Dostlarım



222. ""Bir yaşından yirmi yaşına kadar her çocuk, bence zevkle okunmaya değer meraklı bir kitap; karşısında uzun uzun, hayran hayran düşünülecek bir bilinmeyenler âlemidir.""


- Benim Küçük Dostlarım



223. "Başka bir dünyadan buraya konuk gelmiş gibiydi..."


- Benim Küçük Dostlarım



224. "Bahçede, yaşayan her şeyin üstüne aşk perisinin büyülü nefesleri sinmiş gibiydi. İnce, beyaz, hülyalı bir sükûn altında her şey, sanki seviyor, seviyor, seviyor ve ıstırap çekiyordu!"


- Sisli Geceler



225. "Bütün kötülükler aftan doğar."


- Benim Küçük Dostlarım



226. "Ey iki aşina kalp arasında,
Sıra dağlar gibi duran seneler!.."


- Benim Küçük Dostlarım



227. "Neden ok gibi battın,
Yüreğimi kanattın?
Neden beni aldattın
Sonra hicrana attın?..."


- Bütün Şiirleri



228. "Çarpan her yürekte merhamet gerek:
Yurdundan aç ölen insanlar varken,
Paranı çılgınca israf ederek
Kumara, içkiye, lükse dökme sen
Kalpsiz bir kör gibi dolaşma bar, bar…"


- Bütün Şiirleri



229. "Fakat ne yapalım ki her idealin sonu, her ideale sadık kalmak için yapılan eforun sonu budur: Aşınmak ve mağlûp olmak."


- Bir Devrin Romanı



230. ""Hakikat, doğacak güneştir, inan!
Mümkün mü geceler sabah olmasın!""


- Benim Küçük Dostlarım



231. "İnsan dünyaya bir kere gelir. Hayat bu kadar külfete, zahmete; bu kadar eziyete ve üzüntüye değmez."


- Gül'ün Babası Kim?



232. "Her köşede ince bir kadın zevki parıldar,
Her şeyde bir kadının göz nuru, emeği var."


- Bütün Şiirleri



233. "Benim değil artık, yaşamıyor dün.
Doğar mı doğmaz mı beklediğim gün?...
Bu yalan dünyada ne var ki bütün,
Huzur parça parça, can parça parça."


- Bütün Şiirleri



234. "Benim gönlüm dayanmıyor; taşıyor derdim.
Bu inleyen cemiyette ben de bir ferdim!
Yeter artık insanların çektiği acı.
Bu yaranın bulunmalı artık ilacı!…"


- Bütün Şiirleri



235. "Her gün hakiki hayat tipleri önünde o kadar bulanan zavallı ruhlarımız, “hayal” adlı mübarek teselliyi kitaplarda da bulmasın mı ?…"


- Küller



236. "bütün varlığından sızan o keder neydi?.. Herhâlde iç âleminde büyük bir boşluk, ya da... Kim bilir ne vardı?.."


- Benim Küçük Dostlarım



237. "Fakat yazmalıyım. Yazmak ihtiyacındayım."


- Beyaz Selvi



238. ""Bir yaşından yirmi yaşına kadar her çocuk, bence zevkle okunmaya değer meraklı bir kitap; karşısında uzun uzun, hayran hayran düşünülecek bir bilinmeyenler âlemidir.""


- Benim Küçük Dostlarım



239. "Başka bir dünyadan buraya konuk gelmiş gibiydi..."


- Benim Küçük Dostlarım



240. "Bütün kötülükler aftan doğar."


- Benim Küçük Dostlarım



241. "Ey iki aşina kalp arasında,
Sıra dağlar gibi duran seneler!.."


- Benim Küçük Dostlarım



242. "Benim gönlüm dayanmıyor; taşıyor derdim.
Bu inleyen cemiyette ben de bir ferdim!
Yeter artık insanların çektiği acı.
Bu yaranın bulunmalı artık ilacı!…"


- Bütün Şiirleri



243. "Bana 'öğretmenim' diyen ses, beni 'annem' diye çağıran ses kadar sevimli ve kıymetlidir."


- Benim Küçük Dostlarım



244. "Gülümsüyordu içten,
Gözleri gözümdeydi.
Sarhoş oldum sevinçten
Başım göklere değdi!"


- Bütün Şiirleri



245. "“Ben , hayatımın sonuna kadar, kalpleri karşı karşıya koyan bu büyülü akşamın hatırasını, ruhumda , ebedi bir güzel koku gibi saklayacağım..”"


- Sisli Geceler



246. "Ona, "Bak, işte bu sensin; bu gözler senin; bu gözlerin içinde parlayan bu güzel ruh senin, ebedi kadın, işte bu sensin!" demek ve ölmek..."


- Sisli Geceler



247. ""Bazen bir insanı mesut edebilmek için ne kadar az bir şey yetiyor!""


- Benim Küçük Dostlarım



248. "İçimdeki ihtiras, ancak seni bir bardak su gibi içime sindirdiğim an sükûn bulacaktır."


- Beyaz Selvi



249. "Bir ‘Belki’ ile hayatımı düğümledim
Beni tuttu ‘Belki’lerin zalim ‘gem’i
Her darbede silkinerek ‘Belki’ dedim
‘Belki’lere kurban verdim irademi…"


- Bütün Şiirleri



250. "Acıyorum insanlara ölesiye
Birbirinden bunalmış
Kendi kendinden usanmış
Nasıl darmadağın, yapayalnız
En yakınlar bile."


- Bütün Şiirleri

Tüm kitapları ücretsiz okuyabilir veya indirebilirsiniz! Ayrıca son kitabımız İlahi Rezonans artık raflarda! İncelemek için: