Güneşi Söndürmem Gerek 2 Kitap Bilgileri
Yazar: Emre Gül
Tahmini Okuma Süresi: 12 sa. 42 dk.
Sayfa Sayısı: 448
Basım Tarihi: Ocak 2020
İlk Yayın Tarihi: Ocak 2020
Yayınevi: Ephesus Yayınları
ISBN: 9786057583819
Ülke: Türkiye
Dil: Türkçe
Format: Ciltli
Güneşi Söndürmem Gerek 2 Kitap Tanıtımı
Eğer söndürülmesi gerekiyorsa güneşin, acıma söndür. Çünkü o acımaz, yakar seni.
Her şey düzeldi derken Kerem ve Akın'dan duyduklarıyla kendini yeni bir enkazın ortasında bulan Umut, zor bir kararın eşiğindedir. Yoluna, bir seçim yaparak devam etmek zorundadır.
Kabuş etmesi güç gerçeklerin peşine düştüğünde yine yanında en yakın arkadaşı Göktuğ vardır.
Kim tarafından gönderildiği bilinmeyen mailler ve fotoğrafların da peşine düşen Umut, yine hayatını tümüyle değiştirecek bir takım gerçekleri önerir.
Her yıkımdan sonra yeniden ayağa kalkmayı başarsa da bu kez durum, sanıldığından çok farklı olacaktır.
Aşkın ve vicdanın mücadelesinde kazanan kim olacak?
Gökyüzü, yıldızları parlasın diye güneşi karanlığıyla öldürdü. Güneş ise bir daha doğmamak üzere veda etti aşık olduğu gökyüzüne.
Güneşi Söndürmem Gerek 2 Kitaptan Alıntılar
1. "doğrular canını yakıyorsa izin ver, yalanlar seni mutlu etmeye devam etsin."
2. "-Sen kimsin?
-Bir yabancı.
Kim bilir belki de bir yalancı."
3. "kalbin cenazesi, gözyaşlarıyla yıkanmadan kaldırılmazmış bedenden."
4. "bir gün diyerek ertelediğin her gün, seni biraz daha uzaklaştırır o günden."
5. "bir varmışız, bir yokmuşuz… birbirimizin her şeyi olurken yok olmuşuz farketmeden…"
6. "zaman durdu.
neden koşuşturmuyordu akrep ve yelkovan?"
7. "kimi zaman hoşça kal demelisin,
yeniden merhaba diyebilmek için."
8. "tam şu anda öyle mutluydum ki… varsın yarın pişman olayım, umrumda olmazdı. şimdi ne istiyorsam onu yapma vaktiydi"
9. "bir savaşın asıl kazananları, kaybedenlerdir."
10. "ilk kez öper gibi…
son kez öper gibi…
tıpkı veda eder gibi…
doyasıya öptüm."
11. "insan her gün bir parça müzik dinlemeli, iyi bir şiir okumalı, güzel bir tablo görmeli ve mümkünse birkaç mantıklı cümle kurmalıdır."
12. "hayat böyleydi işte, anlık. bir bakmışsın her şey tozpembe, bir bakmışsın bir felaketin ortasında yapayalnızsın…"
13. "Aşktan vazgeçmek o kadar kolay olsaydı, güneş her sabah sarılmazdı gökyüzüne."
14. "Bir yabancı olmalısın çoğunlukla. Yeri geldiğinde ise bir yalancı..."
15. "Tam şu an bir şarkı çalıyor,
“O benim,güneş sistemim” diyor"
Güneşi Söndürmem Gerek 2 Kitap İncelemeleri
| Güneşi Söndürmem Gerek 2 ~ Emre Gül |
.
Daha önce ilk kitabının turunu yapıp yorumlamıştım hatırlarsanız. Hatta sonunun çok heyecanlı bittiğini ve merak ettiğimi belirtmiştim ve biz yine @kitapekspresi olarak ikinci kitapla geldik. Spoiler vermeden bahsetmeye çalışırsam o şok edici finalden sonra kızımız Umut’un her şeyi sorgular halini okuyoruz. Onunla beraber gizem dolu bir hayata adım atıyoruz ve uzun sayfalar boyunca ‘bu mu, yoksa bu mu?’ diyerek sorguluyoruz. Umut’un hem kendi iç hesaplaşması hem de doğruyu yapmaya çalışması, duygularıyla çelişmesi ve ilk kitaptan beri gelen gizemli notlar. Ahhh ahhh o notlar için onlarca komplo teorisi kurduğumu söyleyebilirim neyse efendim serimizin ikinci kitabı bolca gizem barındırıyor mu ikilemler arasında gidip gelerek aksiyon dolu bir hayata konuk olduk. Bir yandan Kerem bir yandan Akın... Hangisine karşı iyi şeyler düşünsem sevsem bilemedim hep arada kaldım
Ama kitabın güzel detaylarından biri olan Göktuğ bu kitapta da güzel bir ayrıntıydı. Bunu da belirtmeden geçemeyeceğim. Yazarımız yine insanın ağzının açık kalmasını sağlayan bir finalle bitirmiş ikinci kitabı. Özellikle bir sahnede hissettiğim o final sahnesini yaşayınca heyecanlandım. Vee neyse efendim üçüncü kitabı beklerken bu ikiliye şans verebilirsiniz Keyifli okumalar herkesee
GÜNEŞİ SÖNDÜRMEM GEREK 2 || EMRE GÜL
Not: Spoiler İçerebilir
Her şeyden önce kitap gerçekten çok akıcı, çok hareketli ve fazlasıyla bana göre entrika doluydu.Zaten puntolarıda normal kitaplara göre bir tık büyük olduğu için bir günde bitebilecek bir kitaptı.
Karakter analizine gelirsek eğer Baş kadın karakterimiz Umut gerçekten haraketleri ile yaptıkları ile beni kitap boyu sinir etti.Çünkü düşünmeden hareket ediyordu bence ve bana fazla bencil geldi.Aslında iyi bir kızdı ama özellikle Göktuğ’un Doğum gününde bile Umut’un meselesinin peşine düşülmesi bana çok bencilce geldi.Erkek baş karakterimiz olan Kerem’e gelirsek eğer çok çok tatlı bir Koç erkeğiydi.Gerçekten Umut’a olan sevgisi o kadar fazlaydı ki okurken bile bunu hissedebildim.Fazla güzel seven birisiydi.Kitapta ki Keremden sonra ki daimi favorim ise tabiki Göktuğ idi.
O kadar şebek, o kadar Güler suratlıydı ki.Ama sanırım beni Göktuğ’a asıl bağlayan şey bitmek bilmeyen Bihter ve Hürrem aşkıydı.
Kitabın sonu ise gerçekten beni şok etti.Çünkü Emre’nin kötü bişeyler hazırladığını biliyordum ama bu kadarı gerçekten aklımın ucundan geçmezdi.Yani en azından Göktuğ’ya kıymamalıydı.Bi de Umut’un Kerem’in yazdığı notu açınca adresin götürdüğü kişi.GERÇEKTEN BOMBAYDI.Az çok 3.kitapta bizi neyin karşılayacağını tahmin etsemde Emresu’ya güven olmaz deyip aradan çekilmeyi tercih ediyorum :D
"Çünkü bir savaşta kaybeden bir taraf varsa o da merhametli davranan, karşısındakine acıyan taraftır.
Kaybeden olmak istemiyordum artık.
Kaybetmeyi göze alamazdım.
Elimde kalan tek şey yalnızlıkken, neyi kaybetmekten korktuğumu bilmiyordum."
diyerek başlıyoruz birinci kitabın sonundan sonra.
Heyecanı ve gerilimi çok yüksek bir kitaptı. İlk iki yüz sayfayı tek oturuşta bitirdim, kitabı elimden bırakamadım. İlk kitap karakterleri tanıma, olayları öğrenme tarzında geçse de çok samimi bir ortam olduğu için eğlenerek okumuştum. Ama bu kitap birinci kitabın sonunda öğrendiğimiz gerçeklerden sonra biraz daha ciddi bir atmosfere büründü, gerilim biraz daha arttı. Karakterimize atılan mailler de olayları çözmemizde hiç de yardımcı olmuyor.
Bu kitaba dair en sevdiğim şeyler; diğer kitaba göre daha heyecanlı ve sürükleyici olması, Göktuğ ‘u daha çok görmemiz (ilk iki yüz sayfada özellikle), mektupçunun attığı mailler (kurduğu cümleler çok kalbime dokundu ama kimliğini öğrendiğimde biraz hayal kırıklığına uğradım), Umut ‘un öğrendiği gerçeklere rağmen dik durmaya çalışması yani karakter gelişimi de diyebiliriz (yine de verdiği bazı kararlar beni çileden çıkarttı) ve o inanılmaz sonu…
Sonunda ortaya çıkan gerçeği tahmin etmiş olsam da sonunun böyle olmasını kesinlikle beklemiyordum. Eğlence unsuru arka plana atılmış olsa da diğer göre daha keyifle okudum.
Keyifli okumalar…
"Eğer söndürülmesi gerekiyorsa güneşin, acıma söndür. Çünkü o acımaz, yakar seni."
Güzel bir kitaptı ve sonuyla şoka soktu!
Karakterler her zamanki gibi çok güzel yazılmıştı. Artık bir konuda nasıl tepki verebileceklerini bile az çok tahmin edebiliyorum. Çok güzel tanıtıldı karakterler ve onların ruhları :)
Kitabın konusu ve olaylar gerçekten beni hayrete düşürdü... Hele sonu! Asla ama asla tahmin edemediğim bir şey çıktı gerçekten bu olayların ardından. Ama olay akışında bir şey bana çok gereksiz geldi, onu da incelemenin sonuna spoiler uyarısı vererek yazacağım.
Yazım dili yine iyiydi, ilk kitap gibi :) Anlatmaya çalıştığını çok iyi anlattığını, hissettirmeye çalıştığını çok iyi hissettirdiğini düşünüyorum.
Alıntılar yine harikaydı.. Her bölümün başında 1-2 cümle olarak verilen alıntılar ayrı güzel zaten.
Mantık hatası yine gözüme çarpmadı :) Mantık hatası varsa da tüm olaylara tamamen hakim olmadığımızdan görmedim.
Ve yine akıcı sayılabilecek bir kitaptı ama bazen de çok durgun geçti gibi geldi bana.
Kitap kapağına düştüm.. Çok çok güzeldi ve anlamlıydı da :)
Kitapta ara sıra bahsettiğim gibi durgun geldiği için sıkıldım ama genel olarak oldukça eğlendim :)
Kitabı on üzerinden değerlendirmem gerekirse kitaba puanım 7/10
Eline, yüreğine ve hayal gücüne sağlık Emre Gül!
Spoiler!
Azra karakteri önceden de oyun oynayarak küstürmüştü Kerem ve Umut'u. Bu ilk defa olduğunda tahmin edilebilir ve klişe olmasına rağmen çok göze batmamış, ayrı bir hava katmıştı. Ama bunun ikinci defa olması bana saçma geldi..