Gökçen 2 Kitap Bilgileri
Yazar: Loresima
Tahmini Okuma Süresi: 15 sa. 25 dk.
Sayfa Sayısı: 544
Basım Tarihi: 2024
Yayınevi: Ephesus Yayınları
ISBN: 9786256476608
Ülke: Türkiye
Dil: Türkçe
Gökçen 2 Kitap Tanıtımı
"Biz GERİDE KALANLAR, asla tam olmayacak olanlardık. Yarım kalmaya mahkûm olanlardık."
Geçmiş, geleceği içinde saklayan bir aynadır. Bu aynanın içinde sıkışıp kalan, kalp ve mantık arasında derin bir savaşa giren Murathan ile Gökçen için bütün yollar aynı sokağa çıkmıştır. Aşka...
Kader aralarındaki derin bağa bir düğüm daha atarken geride kalanlar için de yüzleşme vakti gelmiştir.
Önlerinde yine bir yol ayrımı vardır. Ya zaman her şeyi yenecektir ya da hayatlarına bir kördüğüm daha atacaktır.
Gökçen 2 Kitaptan Alıntılar
1. "
Ó╭╮Ò"
2. "
(☞^o^)"
3. "
(´ . .̫ . `)"
4. "Oysa insan, bir başkasının üzüntüsüne üzülebildiği kadar insandı."
5. ""Bunca cefa birbirimizi bulmamız içindi belki de.""
6. ""Ben hep siyahtım. Sen ise kalan bütün renklerim.""
7. "Yalnız hissediyordu. Bu duygudan hoşlanmamıştı."
8. "Ben hep sayıyordum. Birileri benden gidiyordu. Ben de geride kalıp gelsin diye günleri, saatleri, saniyeleri sayıyordum."
9. "Bedenlerimiz Doktor Gökçen ve Komutan Karakurt olsa da ruhlarımız oynadığı oyunlardan yorgun düşüp her gün aynı koltukta, kafa kafaya verip uyuyakalan, günü hep bu şekilde beraber bitiren Kepçük ve Pamuk'tu"
10. "Kalbime zarardı. Ama bir o kadar da deva."
11. "Bir insana bu dünyada verilecek en büyük ceza belirsizliktir."
12. "Her ağaç aynı güçle duramazdı ki onu savuran rüzgara karşı. Bu ağacın suçu değildi. Kimse neden yıkıldın diye ağacı suçlayamazdı. Tıpkı yıkılmayan ağaçlara neden yıkılmadın denilmeyeceği gibi. Tıpkı rüzgara neden yıktın diye sorulamayacağı gibi..."
13. "Sessiz ama derin bir bağ vardı aramızda. Yıllar ve mesafelerin bile koparamadığı bir bağ."
14. ""Ben hep siyahtım.
Sen ise kalan bütün renklerim.""
15. ""Annemden mi korkuyorsun baba?"
Derin bir nefes verdi."Akıllı bir adam bu hayatta iki şeyden korkar evlat. Bir; düşmanın sessizi, iki; kadının haklısı. Annen, her konuda haklı. Bu beni korkutur.""
Gökçen 2 Kitap İncelemeleri
""Biz beş çocuktuk. Aslıhan, Gülhan, Murathan, Gökçen, Gökalp.
Diğer çocuklar babasız kalmasın diye babalarımızı vatanın bağrına gömen beş çocuk.
Biz beş yetişkindik. Aslıhan, Gülhan, Murathan, Gökçen, Gökalp.
İlmekler babaları tarafından sıkı sıkıya birbirine düğümlenmiş, ne kadar büyürse büyüsün bir yanı hep çocuk kalan, araya ne kadar mesafe, soğukluk girerse girsin kopamayan beş yetişkin.""
****
Serinin ikinci kitabında , Gökçen’in babasının yokluğu ile baş etme sürecini ve Murathan ile ilişkisindeki evrimi ele alıyor. Gökçen’in korkuları ve Murathan’ın aşkının gücü, hikayenin kalbini oluşturuyor. Murathan, sevgisiyle okuyucuların gönlünde taht kurarken, Gökçen’in duygusal cesareti ve gelişimi övgüye değer.
Barut Timi’nin her bir üyesi, kitaba aksiyon ve mizah katıyor. Gökçen, Bilge ,Aybüke, Ayşegül ve Duru’nun dostluğu, Mete’nin sevimliliği ve yeni karakterlerin eklenmesi, hikayeyi daha da zenginleştiriyor. Kitabın aksiyon dolu sahneleri, okuyucuyu adeta olayların içine çekiyor ve gerilimi hissettiriyor.
Kitap, aksiyon, dram, eğlence, dostluk, aile ve aşk gibi temaları ustaca harmanlayarak okuyucuya tam anlamıyla bir duygu fırtınası yaşatıyor. Loresima’nın kurgusu ve karakter yaratımı, okuyucuların kitabı tekrar tekrar okuma arzusunu tetikliyor.
Wattpad dünyası benim için bitmiş. Bu kitap bana bunu öğretti. Birkaç yıl önceki halim bu seriyi çok severdi (yine birkaç şeye takılırdı ama genel olarak severdi) fakat şu anki ben sevemedi. Sevmedim. Gökçen'e vereceğim zamana üzüldüm açıkçası ve en sonunda yarım bıraktım. Birinci kitapta da takıldığım bazı kısımlar vardı özellikle kelimelerin sonuna eklenen o "-ko" ekleri en sevmediğim noktaları (bu kitapta da aynı kelime kullanımları var). Evet bazılarına samimi geliyor ama ben normal hayatta kullanımını bile sevmezken bu konuşma ya da yazma biçiminin kitapta yazıyor oluşu sinirlerimi bir yerden sonra çok bozdu. Fikrimce kurgu kitabı olsa bile böyle bir yazı biçimi olmamalı. Hoş değil. Samimi değil. Sadece bu da değil. Ana karakterler otuzuna merdiven dayamış insanlar ama konuşma biçimleri asla o yaş civarına uymuyor. Tamam çocukluk arkadaşı olabilirsiniz ama konuşma tarzınızın yaşınızla orantılı olarak seviye atlamış olması gerekirdi diye düşünüyorum. Son olarak okuduğum yere kadar kendini o kadar fazla tekrarladı ki bir süre sonra yazarın kitabın uzaması için bu uzatmaları yaptığını düşünmeye başladım. Bunlar ve birkaç küçük detay kitaptan soğumama neden oldu. Birinci kitapta eğlendiğim kadar, bu kitapta o kadar hayal kırıklığına uğrattı (okuduğum yere kadar tabii).
@lorressima kaleminden #gökçengeridekalanlar kitabıyla geldim. Bu seriye bayılıyorum geçenlerde harika bir üçüncü kitap tanıtımı paylaşıldı şimdiden öldüm bittim.
İlk kitap Gökçen ile Murathan'nın arası bozuk bir şekilde bitmişti. İkinci kitapta bu çok uzun sürmedi. Komutan öyle bir seviyor ki Pamuk'unu nasıl ayrı kalsınlar. Kitap öyle bir ilerliyor ki gülmekten karnınıza ağrı girerken bir an da salya sümük ağlar buluyorsunuz kendinizi. Barut timi zaten başlı başına efsane. Barbaros'un bordo doblosu bile ayrı olay. (Neyse ki Barbo bu sefer Bilge'ye amelde mezhebini sormadı.) Süleyman ile Aybüke favori çiftlerimden. Bu arada Aybüke'yi bir kavgada da görmeniz lazım. Amaa en merak ettiğim çift Zülfikar ile Duru olacak üçüncü kitapta onlar hakkında güçlü bir kurgu bekliyorum. Gökçen'in kaçırılması olayı var Murathan'ı görmeniz lazımdı ortalığı yakıyordu nerdeyse.Pamuk'unu öyle bir tanımış ki neyi nasıl yapar diye bıraktığı mesajı hemen çözdü. Off o kurtarma sahnesi neydi öyle tim nerden nasıl geldi ben bile anlamadım bordo bereli olmak bunu gerektiriyor demekki. Gökçen'in kaçırılmasını öğrenen aileler de yıllar sonra bir araya geliyor. Hala o eski günlerdeki gibi sımsıcaklar. Gökçen'in sürekli Murathan'a argo kelimeler kullanması, aşırı tripleri biraz rahatsız etti. Ama bu Murathan'ı hiç rahatsız etmedi.İşte böyle arkadaşlar duygusu, aksiyonu bol hepsinin ayrı bir olay olduğu dolu dolu bir kitap sizi bekliyor. Okumanızı Çoook isterim.
Günaydın, tüyandın, iyi akşamlar veya iyi geceler...
-spoilersız.-
Benim severek okuduğum bir kitap oldu. İlk kitabı da beğenmiştim zaten fakat benim bu kitapta bulamadığım şeyler var. Askeri kurgu bu kitapta bir öncekine kıyasla daha fazlaydı fakat yine de yeterli değildi. Yine görevde telefon çekmiyor arayamıyorum falan dedi Murathan. O yüzden sinirlendim biraz. Ciddiye al işini, bordo bereli misin lise aşkının sana geri mesaj yazmasını bekleyen ergen misin valla hiç belli değil komutanım.
Zaten herkesin bir çifti var. Kitapta bir Emek abla boşta kaldı, onun da nereye ait olduğunun spoilerını yedik hepimiz, (SPOİLER VERİCEM, 2 SATIR AŞAĞI İNİN.)
Grave.
Çok romantizm içeriyor, smut falan yok tabii de herkes aşık herkes aşık. Ben pek sevmem öyle aşk kitaplarını, bir olay olsun isterim, o yüzden romantikte tercihim fantastik x romantik kitaplar olur. Bunda bocalamışlar biraz, yine de ben hem ağladım hem güldüm.
En sevdiğim karakter Canan Hala. Sonra Duru, sonra Bilge, sonra da Timur. Timur ile Bilge yer değiştirebilir.
Ama gerçekten, tüm sohbetleri neden bunların aşk meşk? Ya konuşsanıza geçen bomba ne oldu ya, nasıl patlattık oraları falan diye tim ile. Bunlar Barbaros'a, "Bilge ile ne oldu, anlat bakalım" falan yapıyorlar. La havle.
Yine de çok sevdiğim bir kitap oldu. Devamını sabırsızlıkla bekliyorum.
Yine bolca güldüğüm,gözlerimin sık sık dolduğu,kalbimin cız ettiğini hissettiğim sahnelerle dolu şahane bir kitaptı. İlk kitabı çok sevdim demiştim ya,ikinci kitaba aşık oldum desem az kalır.
.
İlk kitapta Murathan’a direnen bir Gökçen vardı ya hani. İşte bu kitapta aşık,aşkını söylemekten çekinmeyen bir Gökçen var. Birbirlerini sahiplenien,her kötü ve iyi anlarında birbirlerinin yanında olan bir Murathan ve Gökçen bizi bekliyor bu kitapta. Onlar sevgiyle,bazen kavgayla aşklarını yaşarken düşman da boş durmayacaktı tabii. Murathan gibi yiğit bir askerin,düşmanı da çok olacak bu da onu en sevdiğiyle sınanmasına neden olacaktır. Ama Gökçen gibi inatçı Murathan gibi korkusuz birinin karşısında kim yıkılmadan kalabilirdi ki ?
.
Murathan ve timini çok özlemişim. Barbaros,Zülfikar,Timur,küçük Mete ve daha nicesi. Bilge,Duru,Aybüke. Hepsinin arasındaki arkadaşlık,aşk ve zaman zaman nefret ilişkisi. Her satırından keyif aldım yine. Kalbim ağzımda okuduğum bölümler de vardı,kahkalara boğulduğum ve kalbimi ağrıtan bölümler de. Düşünsenize birinin çocukluk aşkısınız ve kalbindeki yeriniz geçen senelere rağmen bozulmadan duruyor. Böyle bir şey gerçekten sadece kitaplarda mı olur? Bizim neslimiz bunu yaşayamayacak kadar şanssız bir nesil maalesef. Ama insanız,umut etmeden yapamayız.O yüzden Loresima hep yazsın,biz hep okuyalım. Devam kitabında neler olacağını bilmem,onu yine heyecanla beklememe engel değil tabii ki. Tüm duyguları size hissettirecek bir kitap arıyorsanız,bu kitap o kitap arkadaşlar. Okuyun,okutun