Gizli Bahçe Kitap Bilgileri
Yazar: Frances Hodgson Burnett
Tahmini Okuma Süresi: 7 sa. 56 dk.
Sayfa Sayısı: 280
Basım Tarihi: Ocak 2021
İlk Yayın Tarihi: 1908
Yayınevi: Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
Orijinal Dil: İngilizce
ISBN: 9786257070300
Ülke: Türkiye
Dil: Türkçe
Format: Karton kapak
Gizli Bahçe Kitap Tanıtımı
İngiltere’nin uçsuz bucaksız fundalık arazilerinden birinde yer alan Misselthweite Malikânesi, kapısı kilitli yüz odası, geceleri duyulan tekinsiz ağlama sesleri ve duvarla çevrelenmiş bahçeleriyle birlikte değişim, kurtuluş ve arınma temalı bir hikâyeye ev sahipliği yapar. Frances Hodgson Burnett’ın Gizli Bahçe’si, Victoria döneminde tasvir edilen gelenekselleşmiş yetim çocuk imgesini başka bir noktaya taşır. Oliver Twist, Jane Eyre ya da Heidi gibi munis, utangaç ve sinik bir karakter olmayan Mary Lennox, şımarık, bencil ve kimi zaman da şiddete meyillidir. Onun kendini tanıyıp sömürgeci bir kültürde yetişmenin etkilerinden sıyrılma yolculuğu, anahtarı toprağa gömülü bir bahçe kapısının açılmasıyla başlar. Mary’nin kendisi gibi sevgisiz bir çocukluk geçiren kuzeni Colin’in onu çepeçevre saran buhrandan kurtulmasının sırrı da aynı kapının ardında gizlidir.
1911’den beri sayısız çocuğu ve yetişkini ağırlayan Gizli Bahçe, günümüzde çocuk edebiyatı kanonuna dahil edilse de ilk olarak hedef kitlesi yetişkinler olan bir dergide tefrika edilmiştir. Yazarın Britanya’nın sömürgeci politikasına, dönemin çocuk yetiştirme yöntemlerine ve biçilmiş cinsiyet rollerine yönelttiği eleştirilerin yanı sıra, holistik tıp yanlısı yaklaşımı da hâlâ güncelliğini korumaktadır.
Gizli Bahçe Kitaptan Alıntılar
1. "ruhu da yavaş yavaş güçleniyordu.'"
2. "İnsanlardan kilometrelerce uzaktaydı; ama her nedense yine de kendini hiç yalnız hissetmiyordu."
3. "İyileşeceğine kendini inandırmıştı; bu inanç, aslında savaşın yarısından fazlasıydı ama bunu fark etmedi."
4. "Sanki… Sanki yaşadığımı hisseder gibiyim!"
5. "Seni sevdim ve sen sevdiğim beşinci kişi oluyorsun. Hiçbir zaman beş insanı sevebileceğimi düşünmemiştim."
6. "Elbette dünyada sınırsız sihir olmalı, ama insanlar bunun neye benzediğini veya nasıl yapılacağını bilmiyor. Belki de başlangıç, güzel şeyler meydana gelinceye kadar güzel şeyler olacağını söylemektir sadece."
7. "Sende kocaman yürek var."
8. "İyileşeceğine kendini inandırmıştı; bu inanç, aslında savaşın yarısından fazlasıydı ama bunu fark etmedi."
9. "Hayatta olmak sihirdir, güçlü olmak sihirdir. Sihir benim içimde…"
10. "Çiçek gibi kokuyorsun ..."
11. "Ondan hiç hoşlanmadı ama insanlardan nadiren hoşlandığı için bunda olağanüstü bir şey yoktu."
12. "İstediği çiçeği ona getirebilmek için bütün dünyayı yürüyerek dolaşabilirdi."
13. "“Bırakın gülsünler.”"
14. "Onu hep böyle gülümserken görmek istiyorum."
15. "“Dünya anıran eşeklerle dolu, yalandan başka şey de anırmazlar”"
Gizli Bahçe Kitap İncelemeleri
Hiç sevgi görmemiş, arkadaşı olmamış, iletişim kurmayı dahi bilmeyen, çok aksi küçük bayan Mary'nin hikayesi bu.
Ailesi ve tek iletişim şekli olarak bildiği, emir verdiği hizmetçilerinin Hindistan'da bir Kolera salgınında ölmelerinden sonra İngiltere'ye hiç tanımadığı kendi kadar aksi ve çekilmez tek akrabası olan eniştesinin yanına taşınıyor.
Hep hikayelerde şöyle olur hani: adam veya kadın aksidir, mutsuzdur. Uzak bir yerden neşeli, tatlı, hayat dolu bir çocuk hayatına girer ve karanlık olan dünyası aydınlanır.
İki aksinin ve huysuzun yüzleşmesini merakla bekledim bu yüzden. Farklı ve ilginç olacaktı. Beklediğim gibi gitmedi; daha da iyi ilerledi.
Gülmeyi bile bilmez küçük Mary. Bütün dünya ona karşı aksi sanır, kendisinde olduğunu bilmez bu çirkinliğin.
Kalbinin buzullarının yavaş yavaş çözülüşünü, yüzünden aksilik maskesinin düşüşünü, çocuksu heyecan ve merakın gelip hakettiği yerine oturuşunu adım adım takip etmek ziyadesiyle heyecan vericiydi.
Sevgiyle tanışması insanın; hayatının ebedi baharı olurmuş.
Hem sevecek, hem sevilecek; aksi çekilmez olurmuş.
"İnsan sevmeli:
Bâzen bir insanı,
Yahut bir ağacı,
Ya da kanadı kırık bir kuşu..
Zaten sevmezse insan,
İnsan mı olur?" °°Cahit Zarifoğlu
Kitaba da ismini veren bu gizli bahçe ve yeni çevresi etrafında şekilleniyor küçük Mary. Gizli bahçeyi insanın içinde saklı hazineye verilen metafor bir isim olarak da düşünmeden edemedim. İçimizde ki gizli bahçenin kapılarını sonuna kadar açıp yeşillenebilmemiz dileğiyle. Bu değişime şahit olmaya davet ediyorum sizi de sevgili okurlar; umut verici, mutlu eden bir eser bu.
Nasıl anlatabilirim? Bu kadar huzurlu bir kitabı nasıl anlatabilirim? Sadece şu an hissettiklerimi yazsam; mesela bacasından duman tüten sıcacık bir evde kızarmış ekmek ve marmelat yiyen neşeli çocuklar, güllerin vahşileştiği bir bahçede gün doğumunu seyretmek, neşeyle koşan çocuklar ve kahkahaları, kimsenin görmediği bahçelerden gelen kuş sesleri, beklemediğiniz bir anda bahçe köşelerinden karşınıza çıkan bir omzunda karga, bir cebinde sincap ve yanında tilki ile yürüyen kocaman gülüşüyle orman perisi gibi parlak bir çocuk, her türlü çiçeğin kokusunu alabileceğiniz rengarenk bahçeler, en yakın dostlarınızla birlikte bir bardak taze ılık süt eşliğinde sıcacık çörekler yemek ve muhabbet etmek, tüm bunlar olurken sizi izleyen huzurla gülümseyen yüzler ve daha nicesi.. Sanki ilk sayfadan son sayfaya kadar bir filmi izler netliğinde sayfalar gözümün önünde canlandı. Temiz ve akıcıydı, su gibi. İyi ki bu kitabı keşfetmiş ve almışım. Herkese öneriyorum. Bence huzur bir kitap olsaydı bu kitap olurdu. Hala kuşların cıvıltısı, çocukların fısıltıları, gülüşleri kulağımda, çiçeklerin kokusu ise yanı başımda.. Kitabı; Jean Sibelius - Pelleas and Melisande Suite, op.46 V. Pastorale ile okumanızı öneriyorum. Sizlere, hepimize huzur diliyorum. Sevgilerimle..
Gizli Bahçe sevmeyi, sevilmeyi bilmeyen, hırçın ve memnuniyetsiz Mary ile hasta olduğu sürekli dayatılan huysuz, kaba bir çocuk olan Colin'in yüreklere dokunan hikâyesi. Mary Hindistan'da yaşayan annesi ve babası tarafından ilgi görmeyen on yaşında bir kız çocuğu. Bir salgın hastalık sonucu annesi ve babası ölüyor ve hayat Mary'i Ingiltere'ye savuruyor âdeta. Mary İngiltere'de uçsuz bucaksız fundalık arazilerinden birinde yer alan Misselthwaite Malikanesi'ne eniştesinin yanına gitmek durumunda kalıyor.
Mary bu evde yepyeni bir insana dönüşüyor. İnsanları, hayvanları ya da başka varlıkları sevmeyi öğreniyor. Üstelik bunu tesadüfen tanıştığı varlığından haberi bile olmadığı kuzeni Colin'e de yavaş yavaş öğretiyor. Bu olumlu etkilerin bana göre mimarı Dickon. Dickon evdeki hizmetkârlardan birinin kardeşi ve herkes tarafından sevilen, hayvanları çok seven, bahçe işlerinden çok iyi anlayan sevecen bir çocuk. Bu evin en önemli özelliği çok gizemli olması. Önce Mary sonra Colin ve Dickon bu gizemli kapıları aralıyor.
Kitap çok güzeldi beni çok etkiledi. Sadece cocuk kitabı olarak düşünmemeli herkesin içinden kendine göre bir şeyler bulabileceği bir kitap. İki çocuğun dönüşümü çok güzel aktarılmış. En beğendiğim kitaplardan biri olarak kalacak.
okurken binbir türlü duyguya sürükleneceğiniz, içinizi ısıtacak ve sizi evinizdeymişsiniz gibi hissettirecek bir kitap okumak istiyorsanız aradığınız kitap gizli bahçe.
mary lennox, hindistan’da yaşayan 10 yaşında küçük bir kız. zengin bir ingiliz çiftin kızı, doğduğundan itibaren ebeveynleri tarafından ihmal edilmiş, evdeki çalışanlar onu büyütmüş ve mary ne istiyorsa yapmışlar.
ta ki, bir kolera salgını patlak verip birkaç gün içinde mary dışında evdeki herkesi ölümüne sebep olana kadar. geriye sadece mary kalıyor. başka akrabası olmadığı için ingiltere’ye eniştesi bay craven ile yaşamaya gönderiliyor.
misseltwaite malikanesi, büyük ve gizemli bir evdir ve sahibi bay craven, nadiren eve uğruyordur. yıllar önce bay craven’ın eşi bayan craven korkunç bir kaza geçirip vefat edince bay craven evden nefret etmeye başlamıştır ve bayan craven’ın bahçesinin kapılarını sonsuza dek kapatıp anahtarını gömmüştür.
bu gizli bahçe ve onu çevreleyen gizem, kimsesi olmayan, huysuz ve aksi küçük bir kızın yani mary’nin ilgisi çeken tek şey olur ve bahçeyle ilgili sırrı öğrenmeye çalışır.
ancak çok yakında keşfedeceği gibi, öğreneceği tek sır gizli bahçenin sırrı olmayacaktır.
mary hiç sevgi görmemiş ve ihmal edilmiş bir çocuk. sevgi görmediği için sevmeyi de bilmiyor. kitapta bir çocuğun sevmeyi, sevilmeyi, duyguları, dostluğu ve kendini keşfetmesini okuyoruz. öyle güzel yazılmış bir kitap ki, bahçe ve doğanın anlatımı o kadar güzel ki okurken sanki siz de oradasınız, mary ile birliktesiniz. her bir satırı çok güzel, çok kıymetli ve çok samimi bir eserdi. mutlaka okumanızı tavsiye ederim.
Bu kitapla ilgili en net söyleyebileceğim şey şu: Okurken kendimi çiçek eken bir ninja gibi hissettim. Gizli bahçeyi ilk duyduğumda "hazine falan mı var acaba?" dedim. Meğer hazine toprakmış. Evet, resmen toprak. Toprakla terapi. Bitki eken insanlar. Çapa yapan çocuklar. Ve ben, bunu koltukta uzanmış tembel ben :)
Baş kahraman Mary, kitabın başında öyle bir suratsız ki, sabah alarm çalınca verdiğim tepkiler bile yanında neşeli kalır. Kızın yüzü bir kez gülsün diye dua ettim. Sonra ne oldu? Bahçeye girdi, toprağa dokundu, çiçek ekti, ve bir anda influencer gibi değişti: “Doğaya çıkın, enerjinizi yükseltin!” falan. Hadi oradan Mary, daha iki gün önce hizmetçiye bağırıyordun!
Colin diye bir çocuk var, onu da ilk gördüğümde dedim ki "tamam, bu çocuk kesin uzaktan akraba. Her şeye dram, her şeye kriz." Çocuk resmen kendi cenazesine prova yapıyordu. Ama sonra bir bakmışız, çimlerin üstünde sekiyor.
Kitap boyunca sürekli bir çiçek ekiyorlar, “ruhumuz güzelleşiyor” diyorlar. Ben de heyecanla balkona koştum, tohum ekeyim dedim sonra vazgeçtim:)Geri dönüp kitabı okumaya devam ettim. Demek ki benim gizli bahçem, bu kitabın içindeymiş…
Finalde herkes mutlu, herkes sağlıklı, bahçe cennet gibi. Ve ben son sayfada şunu düşündüm: “Allah’ım bana da bir tane gizli bahçe nasip et. Ama lütfen otomatik sulamalı olsun, ben biraz üşenirim de…:)