Tüm kitapları ücretsiz okuyabilir veya indirebilirsiniz! Ayrıca son kitabımız İlahi Rezonans artık raflarda! İncelemek için:

Gece Yarısı Güneşi - Stephenie Meyer | Detaylı Ücretsiz Kitap İncelemesi

Gece Yarısı Güneşi Kitap Bilgileri


Yazar: Stephenie Meyer
Tahmini Okuma Süresi: 20 sa. 10 dk.
Sayfa Sayısı: 712
Basım Tarihi: 8 Eylül 2020
İlk Yayın Tarihi: 28 Ağustos 2008
Yayınevi: Epsilon Yayınları
ISBN: 9786051737706
Ülke: Türkiye
Dil: Türkçe
Format: Karton kapak


Gece Yarısı Güneşi Kitap Tanıtımı


"Ve aslan, kuzuya âşık olur."



Bu unutulmaz aşkı, bu kez aslanın ağzından dinlemeye hazır mısınız?



Milyonları peşinden sürükleyen Alacakaranlık'ın unutulmaz âşıkları Bella ve Edward, serinin yayımlanan son kitabından on iki yıl sonra, başladıkları yere geri dönüyor. Hikâyelerini anlatmak bu kez Edward'a düşünce, en karanlık ve heyecan verici detaylar arasına dalmak da kaçınılmaz oluyor.



Sahi, herkesin aklını okuyabilen bir vampirin zihnine süzülmeyi kim istemez ki?




Gece Yarısı Güneşi Kitaptan Alıntılar


1. "Baktığım her yerde kalp sızısı vardı ."




2. "Böylesine iyi ve savunmasız biri onu beladan uzak tutacak koruyucu bir meleğe layık değilse, evrenin işleyişiyle ilgili ciddi sıkıntılar var demekti."




3. ""Alınma ama kazayı mıknatıs gibi üstüne çeken insanlardan biri gibisin. Bu yüzden okyanusta kaybolmamaya ya da bir şeylerin altında kalmamaya çalış, olur mu?""




4. "… iyi olmaya çalışmaktan vazgeçtim… Şimdi, ne yapmak istiyorsam onu yapacağım, her şey olacağına varır"




5. ""Kimse sana söylemedi mi?
Hayat adil değildir."
... ~..."




6. "Birdenbire bu kız benim bütün dünyam oldu. Artık onsuz dünyanın kalanı bir anlam ifade etmiyor."




7. "Belki de tercihlerimiz, kim olduğumuzun göstergesidir."




8. "Sessizlik garip bir biçimde acı vericiydi, sesinin yokluğunda yapayalnız kalıyordum"




9. "Keşke onun olduğumu düşündüğü kişi olsaydım."




10. "Ölü bir kalp kırılabilir miydi?"




11. "Kendimi kendimden kurtarmak için yapabileceğim hiçbir şey yok muydu?"




12. ""Bu hayatta bazı insanlar seninle yürümeye gelir. Sen teklif etmesen de gelirler. Bazıları da sadece kilometre taşıdır. Onlar sadece sana bir şeyler öğretmek için hayatına girer. Kilometre taşlarını yanında taşımak için uğraşma.""




13. "“Sanki yarım sende kalmış gibi.”
“O zaman gel ve al.”"




14. "Senden uzak durmaya çalışmaktan çok sıkıldım. Bu yüzden pes ediyorum"




15. "Beni hiç düşündü mü, diye merak ettim. Benim onu özlediğimin binde biri kadar özlemiş miydi beni?"





Gece Yarısı Güneşi Kitap İncelemeleri


Selaam Alacakaranlık evreninden gece yarısı güneşinide okuyarak tamamen ayrıldım :(
Gece yarısı güneşi alacakaranlık efsanesinin Edward Cullen ağzıyla yazılmış hali ve bence çok daha profesyonelce kaleme alınmış. Aslında kitapta pek yeni bir şey yok çünkü serinin ilk kitabının Bella’nın değil Edward’ın bakış açısından anlatıldığı bir kitap. Beni en çok heyecanlandıran tüm olanları bir vampir karakterin düşüncelerinden ve gözünden okuyacak olmaktı.

Olayları Edward ağzından dinlemek çok güzledi. Duyguların ve hislerin ifadesi çok daha kuvvetli ve etkileyiciydi. Asıl mükemmel olan Edward’ın akıl okuma yeteneğine tanık olmaktı. Bu otomatik olarak Alice’in yeteneğinin çalışma şeklini de görmemize olanak sağlıyordu. Tüm karakterlerin en ufak detayına kadar ne düşündüğünü, bir davranışı ne amaçla yaptığını, ne hissettiğini bilmek seriyle ilgili her noktanın kafanızda yerine oturmasını sağlıyor. Bana göre kitabın en güzel yanı da buydu. Filmi defalarca izlememe ve ilk kitabı da okumuş olmama rağmen tüm olayları en baştan okumak beni hiç sıkmadı çünkü aslında her şeyin tamamen başka bir yanını okuyorsunuz ve yeni bir şey okumuş gibi hissediyorsunuz.

Sanırım içimdeki çocuk yanı her zaman böyle seriler ve kitaplar besledi ve beslemeye de devam edecek, ne kadar da klasiklere ya da kendim için faydalı gördüğüm kitapları sevsem ve okusam da, bu kitaplar her zaman benim için ayrı bir yer tutacak ve onları hep heyecanla okuyacağım. Seriyi seviyorsanız kesinlikle es geçmemeniz gereken ve çok seveceğiniz bir kitap olacaktır.
Herkese iyi okumalar dilerim




“Peki, nasıl oluyordu da geceyarısının ortasında güneş doğuyordu?”

Bende her zaman yeri ayrı olan Alacakaranlık Serisinin Edward’ın gözünden anlatılan bu kitabını da bitirmiş bulunmaktayım.Çok güzeldi.Nasıl anlatabilirim bilmiyorum.Ama Edward’ın gözünden okumak bana bambaşka duygular yaşattı.

Yazar Edward’ın duygularına, düşüncelerine o kadar çok yer vermişki, buna bayıldım.Kendini Hades, Bella’yı ise Persephone olarak görmesi,nasıl ikilemde kalışı,kendine engel olamaması...Okurken eridim resmen.Meyer bence kendini baya geliştirmiş.Betimlemeler olsun Edward’ın Bella’ya olan aşkı olsun tam anlamıyla harikaydı.Bunun dışında kitapta Cullen ailesi hakkında daha fazla bilgi vardı.Özellikle Alice’in görü yeteneği daha detaylıydı.Meğer Edward ve Bella’nın geleceğine dair ne kadar fazla ihtimal görmüş..Emmet karakterini de hep sevmişimdir ama bu kitapta daha fazla sevdiğimi fark ettim.Bella’yı ailesinden biri olarak görmesi ve koruyuculuğu çok güzeldi.

Kitabı okuduğum için mutluyum, eğer yazar kitabı tamamlamaktan vazgeçseydi ve basılmasaydı çok üzülürdüm.Serinin diğer kitapları içinde aynısını yapar mı bilmiyorum ama umarım yapar.Ve umarım yine yıllarca beklememiz gerekmez.Özellikle Yeni Ay’ı Edward’ın gözünden okumayı çok isterim çünkü arada baya boşluklar var.

Eğer sizde Alacakaranlık Serisini okuduysanız Geceyarısı Güneşini de seveceğinize eminim.Bence rafınızda yer almayı hak ediyor.




Valla biz bu serinin köpeğiydik köpeği, ne yalan söyleyelim. Ergenlik yıllarım Edward'a, büyümemle de kademeli olarak Emmet ve Jacop'a hayran olmakla geçti. Şimdilerde 27 yaşında bir yetişkin olarak da "Bella'nin babası da fena değilmiş hee kütür kütür" diyorum.

Bu kitabı ise taaaa o yıllarda, İnternete sızdırıldığı zamanlarda okumuştum maalesef. Ha maalesef diyorum ama şimdi olsa yine aynısını yaparım... Tabii yazar on yıllık dargınlığa bir son verip de kitabı tamamladığında ilk işim gidip satın almak oldu, ayıp olmasın. Böylece yıllar öncesinin kefaretini ödemiş oldum. Yani... Bence...

Kitaba gelince, zaten yarısını şu vakte kadar elli bin kere okuduğum için ezberimdeydi. Ama hep dedim, yine diyorum: keşke bütün seri Edward'in ağzından anlatılsaydı. Bella biraz durgun zekalı olduğu için onun perspektifinden okumak bazen okuyucuyu darlayabiliyor. Edward daha şairane biri. Yani onun da mazoşist boomer yanı bayıyor bazen ama ne yapalım, olsun o kadar.

Eğer siz de ergenliğinizi twilight ile geçirdiyseniz utanmayın kardeşlerim. Utanmayın rahat rahat söyleyin bu halkın neyinden utanacağız zaten, elimde gezdire gezdire toplu taşımada, iş yerinde okudum vallahi. Siz de okuyun. 2009'da bir güne ışınlanmış gibi misssss gibi oluyorsunuz. Yazar yüz tane daha twilight kitabı çıkarsın, yüzünü de yüz kere okurum.




Hello old friend :)
Ergenliği tam Alacakaranlık dönemine denk gelmiş ve gerek kitapları gerek filmleri hatmetmiş biri olarak tam da o "fan"lığımı komik bulduğum bir dönemde çıktı kitap. İlk çıktığı sırada "Aman artık ne Alacakaranlığıymış ya yıl olmuş 2020" modundaydım ki internet alışverişim sırasında gözüme ilişti. Eksik kalmasın bari diyip aldım ve... Bam! Meğer ben hala fanmışım. Neyse kitaba gelecek olursak, ba-yıl-dım! Kitap gözüme olması gerekenden kalın gelmişti ancak daha fazlası olsa onu da okurdum. Olayları Edward'ın bakış açısından okumak çok daha güzeldi. Ayrıca Alacakaranlık'taki (gerek kitap gerek film) birçok boşluğu dolduruyor bu kitap. Mesela Bella'yı bale stüdyosunda kurtarmaya geldiklerinde ilk başta Edward niye yalnızdı diye düşünüp durmuştum filmlerde. Onun dahi cevabı vardı. Ayrıca Edward'ın Bella'ya ne zaman aşık olduğunu da rahatça fark edebiliyorsunuz. Duygularının ne kadar güçlü olduğunu, hatta Yeni Ay'da onu terk edişinin düşünsel hazırlık aşmasını dahi görebiliyoruz. Tam zamanı olmasa da eninde sonunda onu bırakacağını kabullenmiş oluşunu. Ben çok beğendim kitabı, devam kitaplarının da Edward ağzından yazılmış halini okumayı çok isterdim ama sadece Yeni Ay bile olur. Orada da Bella'dan ayrılınca aylar süren boşlukta neler yaptığını, neler düşündüğünü bilebilirdik. Diğerleri olmasa da olur, hatta olmasın. Ama yazarın devamını gelmeyeceğini söylediğini okumuştum sanırım bir yerde. Ama yine de belli olmaz, belki bir 12 yıl sonra yeni bir Edward kitabıyla karşımıza çıkabilir Stephenie.




Herkesin aklında daima yer edinmiş kitap serileri vardır diye düşünüyorum. 2009 yılında Yeni Ay vizyona girdikten bir süre sonra ilk kez Alacakaranlık serisini okumuştum. Ergenlik döneminin getirdikleriyle hem kitap serisinin hem de filmlerinin bağımlısı olduğumu itiraf edeyim. Edward ağzından yazılmış yan kitabını okumasam kendimi eksik hissederdim.
2008 yılında kitabın 12 bölümü internete sızınca yazar Stephenie Meyer, Gece Yarısı Güneşi'ni yazmaya ara vermiş. Bu dönemde Meyer, çalınan bölümleri kendi blogunda da yayınlamış. Bölümleri internet üzerinden okumuştum. Çünkü yazarın kitaba devam etmeyeceğini düşünüyordum. 2020 yılında kitap basılmış. Ben Nisan 2021'de tamamını okuyabildim.
700 sayfayı geçkin bir kitap olması nedeniyle beklentim büyüktü. Alacakaranlık'ın ilerisine geçilememiş. İsterdim ki Şafak Vakti dahil tüm kısımları Edward'ın bakış açısıyla okuyabilelim. Bunun yerine zaten çoktan bilinen çoğu olayın ayrıntılarına değinilmiş. Yine de ana karakter Edward olunca bence Alacakaranlık'tan daha akıcı olduğunu söyleyebilirim. Bella'yla ilgili hislerini okumak hoştu. Jacob'a da başta iyi dişüncelerle yaklaşması okurken beni şaşırttı. Alice'in gelecekle ilgili görülerine ayrıntılı yer verilmesi de güzeldi.
Eğer Alacakaranlık serisini okuduysanız yan kitabı olan Gece Yarısı Güneşi'ne de bir göz atmanızı tavsiye ederim.



Tüm kitapları ücretsiz okuyabilir veya indirebilirsiniz! Ayrıca son kitabımız İlahi Rezonans artık raflarda! İncelemek için: