Etkili İnsanların 7 Alışkanlığı Kitap Bilgileri
Yazar: Stephen R. Covey
Tahmini Okuma Süresi: 11 sa. 57 dk.
Sayfa Sayısı: 422
Basım Tarihi: 14 Kasım 2017
İlk Yayın Tarihi: Kasım 2004
Yayınevi: Varlık Yayınları
ISBN: 9789754344431
Ülke: Türkiye
Dil: Türkçe
Format: Karton kapak
Etkili İnsanların 7 Alışkanlığı Kitap Tanıtımı
Kişisel, mesleki ve ailevi sorunların çözümünde ilke merkezli bir yaklaşım benimseyen Stephan R. Covey, insan onuruna yaraşır, dürüst, uyumlu, huzurlu ve başarılı bir yaşam için edinilmesi gereken alışkanlıkları belirliyor. On beş milyonu aşan satışıyla kendi alanında vazgeçilmez bir başvuru kaynağı haline gelen bu eser, günümüz dünyasında gerekli olan bilgelik ve güce ulaşmanın yollarını gösteriyor.
"Kurumsal yönetim ve insanalr alanında araştırma yapanların pek azı birincil ilkeler üzerinde Stephen Covey kadar düşünmüştür. Etkili İnsanların 7 Alışkanlığı bize bir 'nasıl yapmalı' rehberinden çok, bir 'fırsat' sunuyor. Kendimizi ve başkalarının üzerindeki etkimizi keşfederken Dr. Covey'nin derin kavrayışından yararlanma fırsatını buluyoruz. Yaşamınızı değiştirebilecek harika bir kitap..."
-Tom Peters (In Search of Excellence kitabının yazarı)
"Etkili İnsanların 7 Alışkanlığı'nı Türk okurlarına kazandırmış olduğunuz için sizleri kutluyorum. Yaşantı merkezini doğru ilkelere kavuşturmanın, bütün insanlık için şaşmaz bir hedef olmasını diliyorum..." 25.11.1996
-Can Kıraç(Yönetici ve yazar)
(Arka Kapak)
Etkili İnsanların 7 Alışkanlığı Kitaptan Alıntılar
1. "O halde yaşamın hedefi, ilahileşmektir."
2. "“Okumayan kişi, okumayı bilmeyenden daha iyi durumda değildir.”"
3. "Bize zarar veren, başımıza gelenler değil, onlara gösterdiğimiz tepkidir."
4. "Sonuçların yüzde 80'i, etkinliklerin yüzde 20'sinden doğar."
5. "Yaşantımızın merkezinde ne varsa, güvenlik, rehberlik, bilgelik ve gücümüzün kaynağını o oluşturur."
6. "Düşüncenizi genişletin. Bütün ayrıntıları gözünüzün önüne getirin. Onlara olabildiğince duygu ve heyecan katın. Duyularınızdan da olabildiğince yararlanın."
7. "Yapabildiğin ya da hayal edebildiğin
her neyse, başla
Cesarette deha, güç ve büyü vardır."
8. "Kendine egemen olmak ve kendini disipline sokmak, başkalarıyla iyi ilişkiler kurmanın temelidir."
9. "Evet, genlerimiz, yetiştirilişimiz ve yaşadığımız güçlükler bizi etkiler, ama bizi onların belirlediğini sanmıyorum."
10. "Bir doktorsanız ve çok akıllıca bir tedavi uygulamak istiyorsanız; yapabileceğiniz en etkili şey, doğru bir teşhis koymaktır. "Çok acelem var, teşhis koyacak vaktim yok, siz şu ilacı alıverin!" diyemezsiniz."
11. "Güvenilmek sevilmekten üstündür derler. Bense uzun vadede, güvenilmenin aynı zamanda sevilmek anlamına geleceği kanısındayım."
12. "Çocukken annenizle babanız size kötü davranmışlarsa, bu sizin de kendi çocuklarınıza kötü davranmanız gerektiği anlamına gelmez."
13. "Unutmayın ki, öğrenmek ve yapmamak, aslında öğrenmemektir. Bilmek ve yapmamak, aslında bilmemektir."
14. "Ne kadar fazla üretir, ne kadar çaba harcarsan o kadar etkili olursun."
15. "Önce anlamaya çalışmak, hayatın bütün alanlarında açıkça ortada olan doğru bir ilkedir. Geniş kapsamlı, ortak paydalı bir ilkedir, ama en güçlü olduğu alan, kişiler arası ilişkilerdir."
Etkili İnsanların 7 Alışkanlığı Kitap İncelemeleri
İçten Dışa...
'İyi insan olmanın-olabilmenin' temeli olarak gösterilen “karakter etiği” kavramı –dürüstlük, tevâzû sâhibi olmak, bağlılık, ölçülülük, cesaret, sabır, çalışkanlık, samîmiyet, vefâ vs.- zamanla yerini “sâdece görünüşü kurtarmaya” bıraktı. Çoğu kişisel gelişim kitapları da bu sürece maalesef olumsuz anlamda çok büyük katkıda bulundu. İnsanlar karakter etiğine uygun davranıp pozitif anlamda olumlu iyi insanlar olmak yerine, 'mış gibi' yapıp 'insan olmak'tansa, 'insanmış' gibi davranmayı tercih ettiler! Bilinçli bir tercih diyemem, ama tamâmen bilinçsiz de değil. Bu tercihlerin insanlığı getireceği uçurumun farkında değildiler ama, iyi bir şeyler olmak için gereken samimi çaba ve gayreti de göstermiyorlardı...
Neden ortada o kadar laf uçuşuyor, insanların kendilerini ifade ettiği kadar güzelse, iyiyse, erdemliyse herkes, bu üzüntüler niye var hâlâ o zaman?.. Samimiyetsizlik, toplumu saran bir kangren gibi...
Böylece başarı daha çok, kişiliğin toplumdaki imajın, tavır ve davranışların, insanlar arası etkileşim sürecini kolaylaştıran beceri ve tekniklerin sonucunda elde edilir oldu.
Samîmiyetin olmadığı, görüntü olarak doğru insanmış gibi görülen ama aslında doğru insan olmaktan çok uzak insan yığınları... Toplumdaki yılgınlığın, rûhlarımızın tükenişinin-bezginliğinin ana nedeni gibi...
Mesleğimden olsa gerek benim için çok faydalı bilgileri barındırmıyordu. Yöntemler,örnekler hepsi şirketsel ve şirket çalışanlarına yönelik. Eğitimci olduğum için çok az katkısı oldu. Çok okunanlarda
diye almıştım başlayınca da bitirmek istedim. Yöneten-yönetilen dengesine yönelik bir kitap elbette benim de işime yarayacak bilgiler vardı lakin bu bilgilerin daha iyisini kendi yazarlarımızdan bulabiliriz .İş verenlerin insanlara öncülük edenlerin ekiple çalışanların faydalanacağı bir kitap tabi faydalanmak isterse çünkü okuyarak değil uygulamayla yükleyebilir. Son 150 sayfa daha uygulamalı ve anlaşılırdı.
Liderlik güçlü sağ beyin istiyormuş.
İlke merkezli çalış.
Sinerji oluştur.
Nedense lider örneğine Mısırlı Enver Sedat’ın İsrail’i tanımasını örnek göstermiş hem başta hem sonda. Bu durumu itici buldum. Neden yine Yahudilerin kâr güttüğü bir şey anlatıldı ? Daha iyi satılsın diye mi ? Eğer sonda tekrar bu örneği vermeseydi böyle düşünmezdim. Ama kitabın açılışı kapanışı bu örnek ile. Bir sürü örnekle dolu dünya.. Afrika haklarını oluşturan Prenses Daina yı neden örnekle miyorsunuz ???? Emin olun piyasa da daha güzel kitaplar var. Akademilerini kurdukları için ve Amerika da oldukları için popüler . K. Yurdu geçenlerde de yahudi bir yazarı ayın yazarı seçmişti. Bu kitapta , geçen sene en çok satanlarda diye merak ettim aldım. Normal insanlara fayda sağlamaz. Memura da pek yaramaz. Eğer global şirketiniz belki . Ülkemizde abartılmasını gerektirecek bir kitap değil . Kültür olarak bile uzak düşerken hele ki . Neyse. Umarım ciddiye alınır.
Kitapla ilgili gördüğüm eleştirileri yazacağım ve sonrasında kendi yorumlarımı paylaşacağım:
Eleştiri 1: Kitap Bilindik Şeyleri Anlatıyor
Yorumum: Evet, Amerika'yı yeniden keşfetmiyor, ki 30-40 yıl önce yazılmış bir kitaptan bahsediyoruz. Yani kişisel gelişim kitaplarının öncüsü kabul edilebilecek bir kitap.
Üstelik bazen bazı şeyleri bilsek bile uygulamakta sıkıntı çekeriz ve tetikleyici bir kuvvete ihtiyaç duyabiliriz. Bu kitap da o etkiyi yapabilecek güce sahip.
Eleştiri 2: Hiç Etkili Değil, Uygulanabilir Şeyler Yok
Yorumum: "Bir kitap okudum, hayatım değişti" cümlesine inananlardan değilim ve hiçbir kitabın o etkiyi yapabileceğini düşünmüyorum, keza bu da değil.
Uygulamak da çok kolay olmayabilir çünkü paradigma değişikliklerini gerektiren öneriler mevcut. Ama uygulanabilirse güzel farklar görülebilir. Kitap da bunu söylüyor zaten.
Eleştiri 3: Gereksiz Uzun
Yorumum: Katılıyorum. 450 sayfalık kitap 200-250 sayfada da bitirilebilirmiş. Bazı şeylerde tekrara düştüğünü hissettirdi okurken.
Eleştiri 4: Bomboş Kitap
Yorumum: Beğenmemeyi anlarım ama bu yorumu çok sert buluyorum. Yıllar önce yazılması ve uzun yılların birikimi sonucu oluşturulması bile saygıyı hak ediyor.
-----
Sonuç: Çok kişisel gelişim kitabı okuyan biriyseniz yetersiz gelebilir ama onun dışında okumaya değer bir kitap.
Olumlu yönde alışkanlık edinmeye çalışan biri olarak bu kişisel gelişim kitabının bana çok yardımcı olduğunu söyleyerek görüşlerimi size aktarmak istiyorum. Bir insanın önce iç dünyasından başlayarak dış dünyasına etki yapabildiğini bu kitapta da çok güzel hikayelerle anlatmış yazar. Önce harekete geçecek eylem insanı olmak sonra sonunu düşünerek işe başlamak, sonra hayatımızda önemli işlere öncelik vermek bizim kendi içimizdeki özel zaferlerimiz. Sonra Kazan kazan düşüncesi ile hareket ederek, etkileşimde bulunduğumuz tüm insanları önce anlamaya çalışıp sonra anlaşılmaya çalışarak birlikte harekete geçerek çözüme ulaşabiliriz. Diğer taraftan ekip, birlikte çalışma kültürü ile birbirimizi hislerimize kadar inerek anlayıp ortaya çıkan sinerji ile yapılacak herhangi bir işin veya projenin değerinin 1+1=2 değil 3 değil 10-20 yüzlere ulaştığını çok güzel örneklerle ortaya koymuş yazar. Bu alışkanlıkları en güzel destekleyen ve geliştiren son alışkanlık olarak ta devamlı olarak kendini geliştirmek (kitabı okuyanlar baltayı bile ifadesini anlayacaklardır) olduğunu anlatıyor. Bu alışkanlıkları hayatına alan insanların ailesinde de güzelliklerin uyumun birlikteliğin çok güzel örnekleri olacağına inanıyorum. Diğer taraftan iş dünyasında da bu alışkanlıklarla hareket eden herkesin yaptıkları işleri en iyi şekilde yapacaklarına inanıyorum diyerek sözlerimi bitirmek istiyorum. Kitabı kendine olumlu alışkanlıklar edinmek isteyen ve kendini geliştirmek isteyen herkese tavsiye ederim. Yorumumu vakit bulup okuduğunuz için teşekkür ederim.
Kişinin önceliğinin kendiai olduğunu, ilk kendimize bakmamız gerektiğini vurgulayan bir kitap.
Proaktif insan olup, hedefimize odaklanıp etki alanımızı genişletmeyi,
sosyalleşip, empati kurarak, özellikle karşı tarafı özveri ve saygı duyarak dinleyip önce onu anlamayı,
Fiziksel, ruhsal, zihinsel ve sosyal yönden kendimizi geliştirmeyi,
Geri alamadığımız zamanda haftalıl programlar yapıp, önemli şeylere odaklanıp, gereksizleri elemeyi,
Bolluk zihniyeti, yani kaybettiğin bir şey yok sende kazanabilir-sahip olabilirsin, odaklanıp kendi kazancının yanında karşındakini de düşünüp kazan-kazan ilkesine uymayı,
Farklılıklar değer verip, zıt fikirlerde ortak yolu bulmayı,
Ve kendimiz, iş yeri, ailemiz vs, istediğimiz bir alanda misyon bildiri yapıp, madde madde gelecek için istediklerimizi yazıya döküp ona uyarak hayatımızı kendimizin düzene sokmamızı söyleyip, kalpten inanıp, şimdiden ziyade geleceğe odaklanıp yapışan şeyin sonunu ilk düşünüp, olumsuzlukların karamsarlığından sıyrılıp olumlu hale sokmaya odaklanmamızı yazmış, yazar.
Sindire sindire okunması gereken kitaplardan.
Unutulanları hatırlatıp, ânda takılıp kalanların, yoluna gitmesi sağlayabilecek bir kitap.
iyi geceler
.
.
.
.
.
#etkiliinsanların7alışkanlığı
#stephenrcovey
#köle
#iyigeceler