Eşekli Kütüphaneci Kitap Bilgileri
Yazar: Fakir Baykurt
Tahmini Okuma Süresi: 4 sa. 10 dk.
Sayfa Sayısı: 147
Basım Tarihi: 2010
İlk Yayın Tarihi: 2003
Yayınevi: Literatür Yayınları
Orijinal Dil: Türkçe
ISBN: 9789750404030
Ülke: Türkiye
Dil: Türkçe
Format: Karton kapak
Eşekli Kütüphaneci Kitap Tanıtımı
Sıcak bir yaz günü, Peribacaları diyarına Yunanistan'ın Larisa şehrinden Dimitrios Katsikas adında biri gelir. Bu genç adam, yıllar önce bu topraklardan göçe zorlanan büyükbaba ve büyükannelerinin izini sürmek, bir daha buraya dönemeyen akrabalarının yerine bu güzel yerleri gezmek istemiştir. Tesadüfler karşısına yörenin sevilen şahsiyetlerinden Baba lakaplı Aziz Güzelgözü çıkarır. Aynı yaşlardaki bu iki genç kısa sürede kaynaşır. Dimitrios, Aziz'in evine konuk olunca, bu büyüleyici diyarda inanılmaz bir adamla tanışır. Aziz'in babası Mustafa Güzelgözdür bu kişi; namı diğer Eşekli Kütüphaneci. Ürgüp'teki kitaplığı yönetirken otuzdan fazla köyün halkına eşekle kitap taşıdığı için takılmıştır bu ad ona. Herkes, özellikle de kadınlar, kitap okusun diye yıllarca çırpınmıştır Mustafa Güzelgöz. Dimitrios ile Eşekli Kütüphaneci arasındaki sevgi köprüsü yöreyi birlikte gezerlerken iyiden iyiye pekişip güçlenir. Bu arada kan kardeşi olan Aziz ile Dimitriosun aklına, Ürgüp ile Larisa'yı kardeş şehir yapma fikri düşmüştür. Ama bu o kadar da kolay olmayacaktır... Fakir Baykurt'un, klasik anlatımının tüm olanaklarından yararlanarak, gücü yetene, hatta bitene dek, hasta yatağında yazdığı bu son romanında, sevgi, kardeşlik, azim, cesaret gibi duygular yine okuru sarıp sarmalıyor.
Eşekli Kütüphaneci Kitaptan Alıntılar
1. "Barış, sımsıkı kenetlenmiş ellerdir insanların sıcacık bir ekmektir o, masası üstünde dünyanın. Barış, bir annemin gülümseyişinden başka bir şey değildir."
2. "Eskiden cahillik fazlaydı; şimdi daha fazla. Gittikçe de artıyor. Bu nedenle bize yeni kitaplar gerekir."
3. "Eğer geleceği kurtarmak istiyorsak, kitapları asıl çocuklara okutacağız."
4. "''Güvercinler, açılmış kitaplara benziyor.''"
5. "Ben kitaplarımdan ayrılınca nasıl yaşarım?"
6. "Çünkü kitapları çok seviyor. Kitap okumayı çok seviyor."
7. "“Cahilliği ancak okumakla yenebiliriz.“"
8. "Eskiden cahillik fazlaydı; şimdi daha fazla. Gittikçe de artıyor. Bu nedenle bize yeni kitaplar gerekir."
9. ""Beyim diyor, bizim yolumuz, köprümüz, çeşmemiz yok; kitaplığı ne yapacağız? Anlatıyorum ona: Eğer kitaplığınız olursa, yolunuz, çeşmeniz, köprünüz de olur.""
10. ""Köye kitaplık açmak, çöle çeşme götürmek gibidir. Kitaplığın girdiği yerden bilmezlik kaçar gider.""
11. "Yalnız kitap okumakla olur mu?"
12. "Ben en çok neye önem verdim, biliyor musun? Senin sevgine!"
13. "O öldü; ben kaldım. Biliyorsun, ölüler yaşlanmaz."
14. "“Adam olana bu kadarı da yeter!”"
15. ""Kitap okuyanlar büyük insan olur.""
Eşekli Kütüphaneci Kitap İncelemeleri
O kadar heyecanla başladım ki incelememe,hangi güzel duygumu önce yazsam bilemedim.
Fakir Baykurt’un son yazdığı, benim ise ilk okuduğum kitabı.
Kitabı bitirdikten sonra eşime; yazarın kaç tane kitabı varsa hepsini alalım dedim öyle etkiledi beni.
Hani baharın ilk günlerinde çıplak ayaklarla çimenlere basarsınız hafif üşümeyle gelen tatlı bir mutluluk hali olur ya kitabı okurken ruh halim hep öyle idi.
Gerek anlatımı gerek anlatmak istedikleri öyle ince duygularla örülü ki insanın ömrüne dokunan türden.
Kitap buram burum Anadolu kokuyor,bir yerde Hanife Hanım Mustafa Bey’e “de get de get” diyor babaannem hâlâ kullanır o tabiri.
Ah Mustafa Bey’in çabaları,emekleri, halkını aydınlatmak için verdiği mücadeleler; üstüne üstlük değer görmemesi,karanlıkta kalmak isteyen zihniyetlerin baltalama girişimleri…
Mustafa Bey gibi insanlar olsun hepimizin çevresinde, insana kitap sevgisini aşılayan ve bunu yaparken de içi sevgi ile dolup taşan.
Kitaplar olmadan zifiri karanlık yollarda savrulur dururuz,gideceğimiz yönümüzü bulamayız.Geçmişimiz, geleceğimiz ve şimdimiz birbirine karışır.
Mustafa Bey’in çabaladığı Türkiye geleceği, hepimizin hayal ettiği,hasretini çektiği ve olması gereken en doğru yoldur.
Kadın,erkek,çocuk herkes okumalı ve yürüdüğü yolu aydınlatmalıdır gelecek neferlere de bunu miras bırakmalıdır.
Toplumumuzun her kesimini en yakın zamanda böyle kitaplarla yüz göz olmuş bir şekilde görürüz inşallah çünkü bu topraklar fazlasıyla hak ediyor bunu.
Herkesin kitaplığında mutlaka olması ve okunması gereken bir kitap.
Barış ve huzur içinde, kitaplarla aydınlık bir gelecek dilerim toplumumuza.
Aslında esere 8.5 puan veriyorum, niye 9 değil onu da tam bilmiyorum, öğrendiğimde güncelleyip belirtirim, ya da...şimdilik bu konu böyle kalsın....
Veee evet sonunda Fakir Baykurt kalemiyle de tanışmış olduk...2-3 eserini aldım ilk okuduğum bu eser oldu...
Bir kahraman düşünün...kitap kahramanı... çocuklar için, kadınlar için, insanlar için, tüm ülke için yaptığı mücadelelerini düşünün. Üstelik o kadar duygusal ki, yaptığı tüm eylemlerin olmama ihtimali göz yaşlarına sebep oluyor, tabi bu durumu birçok güzel sonuçlara da gebe olmuş oluyor...
Ne mücadelesi bu peki? Elbette kitaplar, okumak... kendiyle, cahillikle savaşmak... ülkeyi ileriye götürme çabası...eee bunun için kitaplardan sağlam köprü olur mu? yağmur demeden kış demeden, yaş demeden, eşekle bir sürü köylere, köyler arasında değiş tokuş da yapılarak onca kitap getirip götürmek, yardım istemek, kitapların sayısındaki artış, bunca güzel şeyler yapılırken bu da yetmiyor ki.... araları bozuk olan iki halkın hatta ülkelerin şehirleri arasında ki dokunuşları tabi burda başka bir kahraman da var adını da okuyunca görürsünüz :-))
Bunca güzel eylemler yapan bir insan niçin suçlanır ki? Hangi insan böyle birini, ne konuda, nasıl suçlayabilir ki? İşte Dostoyevksi ve Nietzsche de insan kavramını dolu dolu gördüm, işte söz konusu insan ise, herkes her şey yapabilir...insan bazen ne kadar da şifa oluyor bazen de...ne kadar korkunççç...
.......Herkese Keyifli Okumalar Diliyorum.......
Wow!!! Harikaydı.. Hikayenin gerçek olması cok etkiledi beni... Böyle güzel insanlar, adamlar lazım bizim siyasete.. :) kitaba gelince..
Yunanistan'ın Larissa kentine göç etmek zorunda kalan insanların eski vatanlarına duydukları özlemi ele alarak başlıyor kitap. Bu insanların torunlarından biri olan Dimitrios, nenelerinin dedelerinin kısaca atalarının yaşadığı bu toprakları görmeye geliyor ve buradaki gezintisi sırasında Eşekli Kütüphaneci Mustafa Güzelgöz ve ailesi ile tanışıyor.
Buradan sonra da Mustafa Güzelgöz'ün yaşam öyküsü anlatılmaya başlanıyor.
Bir şekilde duymuşsunuzdur eşekli kütüphanesinin hikayesini.Eşeğiyle köy köy gezip insanları aydınlatmaya çalışan güzel bir insanın hikayesi.Halkına hizmet eden gönüllü Kahramanlar Yarışmasında birincilik öldülü alan yüreği kocaman, güzel insan Mustafa Güzelgöz.
Mustafa Güzelgöz'ün, eşekli kütüphanecimizin tek amacı kitap okumak değil aynı zamanda köylüleri de aydınlatmak. Bunun için pek çok hizmette bulunmuştur.. Göreve geldiğinden emekli olana kadar yaşadıkları, karşısına çıkan engeller, vb. konuları kendi ağzından Yunanlı Dimitrios'a anlatmaktadır Mustafa Güzelgöz. Onun yaşam hikayesini okuyup etkilenmemek, hayran olmamak mümkün değil..
Son olarak beni etkileyen şu sözü not etmek istiyorum.. - "Köye kitaplık açmak, çöle çeşme götürmek gibidir. Kitaplığın girdiği yerden bilmezlik kaçar gider."
Okuyun ve okutun. Keyifli okumalar
Eşekli Kütüphaneci, Türk yazar Fakir Bayburt’un 1999 yılında ölmeden önce yazdığı son kitabı.
KİTABI TANIYALIM
Kitapta toplam üç yaşam öyküsü anlatılıyor. Üç öykü de iç içe geçmiş, birbiriyle bağlantılı.
Kitap mübadele ile Yunanistan’a göç ettirilen bir ailenin çocuğu olan Dimitrios Katsikas’ın Ürgüp’e gelip atalarının yaşadığı yerleri keşfetmesiyle başlıyor. Dimitrios, Eşekli Kütüphaneci ve ailesi ile de tanışıp yakın arkadaş oluyor.
Kitaba da ismini veren Eşekli Kütüphaneci Mustafa Güzelgöz ise kitapta kendisine en çok yer verilen kişi. Hayat hikayesi, nasıl kütüphaneci olduğu ve kütüphanecilik yaparken başından geçenler detaylı şekilde anlatılıyor.
Kitapta kendine yer bulan diğer kişiyse Ürgüplü halk ozanı Refik Başaran. Trajik ölümü ve kırk yıllık kısa yaşamına sığdırdığı onlarca eseriyle tanınması gereken bir sanatçı.
KİTAP YORUMUM
Kitabın sade ve akıcı bir dili var. Okurken sanki bir büyüğüm bana masal anlatıyormuş da merakla onu dinliyormuşum gibi hissettim.
Kitaptaki üç öykü de sıcacık, içinizi ısıtıyor. Anlatılan öykülerde yaşananlar bazen sizi gülümsetip mutlu ederken, bazen de sinirlendirip üzüyor.
Kitapta sadece Eşekli Kütüphaneci’nin yaşamı anlatılmamış, dönemin zorlukları ve insanların yaşadıkları sorunlar da ele alınmış.
Yaşananların üstünden altmış küsür yıl geçmiş olmasına rağmen bazı şeylerin hala değişmemiş olduğunu görmek üzücü.
Kitabı çok beğendim. Herkese tavsiye ediyorum.
Kitabı bitirdikten sonra şunu da çok iyi anladım; bu ülkenin Eşekli Kütüphaneci gibi insanlara çok ihtiyacı var…
“Politika, aydınlık düşmanlarını birleştirip Eşekli Kütüphane’ye tuzaklar hazırlarken, Eşekli Kütüphane’nin öznesi kendini ve işini korumak için hiçbir önlem almadı. Çünkü o, içi dışı bir arı, duru bir insandı. Önlem almaya gerek görmedi.”
Eşekli Kütüphaneci olarak bilinen Mustafa Güzelgöz’ün Ürgüp’e kitap okuma sevgisi aşılayıp eşeğiyle köy köy dolaşarak insanları aydınlatmasının gerçek hikayesi bu. Fakir Baykurt, Mustafa Güzelgöz merkezinde Dimitrios Katsikas ve Refik Başaran’ın yaşamlarına da değinmiş, Dimitrios ve Mustafa Bey’in oğlu Aziz sayesinde Türk-Yunan dostluğunun nasıl başladığını da böylece kitabında anlatmış.
Üç kişinin iç içe geçmiş hayatını okurken ben en çok Eşekli Kütüphaneci’yi sevdim. Halkını uyandırmak, eğitmek, bilinçlendirmek için elinden gelenin fazlasını üstelik gönüllü olarak yapmış, köyün gelişmesini, kalkınmasını sağlammış ve sonrasında ödül olarak soruşturma geçirip erken yaşta emekliliğe ayrılmış biri vardı karşımda. Her haksızlıkta elinden başka bir şey gelmediği için ağlayan, bu yolla tepkisini dile getiren güzel yürekli birini tanıdım bu kitapla.
Fakir Baykurt da bu hikayeleri birleştirirken öyle akıcı, öyle güzel bir dil kullanmış ki kitap akıp gidiyor sanki. Yazarın aynı zamanda ölmeden hemen önce hasta yatağında kitabı tamamlaması ve kitabın basıldığını göremeden ölmesi de benim için ayrı bir hüzün nedeni oldu.
Herkesin mutlaka okuması gereken bir kitap. Şimdiden okuyacaklara keyifli okumalar :)